Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
* _. # Her bakkı ablası Hadiyoe'ye alttir. Yazan: Naciye İzzet Kanser küurbanı: — — Fakat susturdu. — Sus.. Saçmalarınla beni kan- dırmağa uğraşma.. Uydurduğun ya- lanlar artık elverir.. — Hayır Lem'i — Sus! Sana sus diyorum! Ben hepsini biliyorum, Sen Osmanla seviştin. Şimdi de yalan söylüyor- sun Lem'i onu vahşicesine yemin ederim Genç kadın büyük. bir infialle: — Hayır, diye tekrar etti. Hayır Lem'i! Yalan söylemiyorum! - Os- manla katiyen sevişmiş değilim. O- nun Bursada olduğunu bile bilmiyor dum, Ziyareti benim için büyük bir ,.sürpriz oldu. İşte hakikat budur.. — Hah hah hay.. Peki ya oto- mobille gezintiye ne diyelim ? — Evet Bursayı biraz görmek ve sizin çocukluğunuzun geçtiği yer leri istedim. Bunda ne fe- nalık var ki! Öteki gittikçe artan bir hiddet ve şiddetle haykırıyordu: — e— Ne2 Bir de bana bunda ne fenalık olabileceğini #ormağa cür'et ediyorsun ha!... Yaptığın namuslu ve kendini bilen bir kadına yakışan hareket midir?... Yabancı, henüz bir iki defa gördüğün bir gençle nasıl o- lur da bu kadar samimi ve - teklifsiz olabilirsin. Bugün benim karım bu- lunuyorsun. Bunu hatırından çikar:- ma,. Artık bir kâhya kızı değilsin! Bir kâhya kızı gibi âdi, bayağı hare- ketlerde bulunamazsın.... Neclâ hiddetle doğruldu: Sabrı tükenerek: — Beni muahaze edemezsin! diyordu. Kâhya kızı olduğumu her »vakit başıma kakmaktan seni mene- derim. Babam senden çok daha de- | gerli, daha iyi bir adamdı! İçmez ve sarhoş olmazdı. Senin böyle yaptı- gın gibi kadmlara hakaret etmezdi. — Ya! Ya öyle mi! Bunları ba- na söylemeğe kadar ileri varıyor- sun ha!.. Güya kendini müdafaa et- mek istiyorsun! Pekâlâ! Ben de ya- pacağımı bilirim!.. Seni artık bun- dan sonra Bursaya gitmekten mene- diyorum.. Sen bir zevce olmağa, sen oğlunun annesi olmağa lâyık değil- sin.. Seni menediyorum.. Anlıyor- musun! Osmanrı da artık göremiye- ceksin!... Oğlumu da göremiyecek- sin.. .Osmanı da asla!... Asla.. İste- miyorum katiyen... Kızgınlıktan ağzından köpükler saçılıyordu. Saçma sapan çıkan söz- ler artık anlaşılamıyordu. On dakika kadar bir müdet zarfında artık ken- disine malik olamıyarak, ne söyledi- ğini hiç düşünmiyerek, sözlerinin şiddetini katiyen hesaba katmıyarak söyledi.. Söyledi... Zavallı kadına en ağır hakaretleri ve küfürleri sa-- vurdu, ağzından öyle müthiş'tehdit- ler dökülüyordu ki Neclâ dehşetle ir köşeye büzülmüş, başını kolları arasında saklamış, yüzü koyun du- ruyordu. Döşt yandan sıkıştırılarak öldürücü bir darbeyi bekliyen bıcare b_ır şikâra benziyordu. Bereket ver- sin ki Lem'i dayak atacak hilkatte yaradılmış bir genç değildi. Ancak sarhoşluk anında — ortalığı gürültü, patırdıya boğmak ihtiyacını duyardı. Bütün bu şiddet yalnız sözlerinde ka lıyo!'du. Sonra yaptığı fenalıktan hiç endişe bile etmiyerek sızmak üzere odasına çıktı. Fakat arkasında henüz 19 yaşın da olan ve böyle bir sahneye ömrün- de uğramamış olan bir çocüğü deh- şet içerisinde bırakmıştı. Kocasının savurduğu bü tehditleri ve hakaret- leri bir sarhoşluk anma - vermeğe muktedir değildi. Neclâ uzun uzun ağladı. Sonra baygınlığa benziyen bir uyku ile sa- bahın on birine kadar uyuşuk kaldı. İyice uyanıp da aklı başma gel diği vakit vaziyet genç kadına olan- fri* : b “Artık oğlunu bir daha göremi- yecek!,, Felâket tahammül edilemiyecek derecedeydi. Buna boyun eğmeğe Sevgili mini mini yavrucuğu! Geceki feci vakayı hatırladıkça çıldırmış gibi oluyordu. Kocası ile geçirdiği güzel zamanları unuttu. Kucaklaşmaları buseleri, bütün bu tatlı dakikalar her şey gözlerinin önünde çok kalın bir &it tabakasiyle örtüldü. Hatta Lem'inin çok iyi huyları da olduğunu bile artık hatı- rında kalmadı. Bütün varlığımı bü- yülemiş gri renkteki gözlerin çocuk tebessümü, hepsi, her şey gözlerin” den silindi: Halbuki o, Lem'i bu ge- ceye gelinciye kadar âlicenap ve sa- dıktı. Çok mert bir kocaydı. Hiç, hiç bir şey hatırlamıyordu. Yalnız erkeğin muvakkat bir deliliği anında ağzından çıkan korkunc, iğrenç söz- lerden başka... » Geceki çirkin kavgadan perişan olan, tehditler ve küfürlerden taş gibi donup kalan bu korkak ve çok tecrübesiz genç kadın azgın fırtına- lar ortasında mahvolmak üzere olan müdafaasız bir kazazedeye benzi- yordu. Bütün hayatınca istinat et- meği umduğu kocası şimdi birdenbi- re onun gözlerinde korkünç canavar gibi bir mahlük olmuştu. Korkuluktan başka bir şey de- ğildi. Gösteriş için her seyi feda e- den azametli bir adamdı. Günlerce ortadan kaybolan vefasız bir kocay- dı.. Yüreğinde hiç bir pişmanlık yıtsız bir babaydı. İşteo, hiç, bir yalnız bu seciyelerle muttasıftı. Bütün bunları göz önüne getiren, en ağır bir yara ile yüreğinden birden- bire yaralanan genç zevce artık böyle bir koca için kalbinde hiç bir müsamaha duymuyordu. Böyle bir adam onu evlâdından mahrum et- mek mi istiyordu? Ânneyi yavrusun dan ebediyen ayırmak mı istiyordu? Yavrucuğundan! Lem'i hakikaten çocuğunu ayıra bilir miydi? Büyük bir dehşete düştü. — 'Hayır! Hayır! Dikmenden ayrıl- mak istemiyorum hayır!,, Çocuğunu muhafaza etmek, ço- cuğundan ayrılmamak için son had- de kadar uğraşmağa, - cabalamağfa kendisinde büyük bir iktidar hissedi- yordu. Perişan bll' fikirle ka:armı Vere di... Hemen... Lem'iden önce dav- ranacaktıl Gidip çocuğuünu alacaktı. Onu bu merhametsiz, bu insaniyetsiz ba- banın elinden kendisi kaçıracaktı. Hiç bir endişe, hiç bir tereddüt onu alıkoyamadı. Tarifeye baktı. Vapur Mudanyaya akşamım saat al- tısında hareket etdecekti. Zili çalarak öda hizmetçisini ça- ğgırdı. Beyin kalkıp -kalkmadiığını sordu. : O gitmişti bile... Bu projesi için daha muvafıktı. ın geç çıktığına bakılırsa öğ- le yemeğine gelmiyeceği anlaşilıyor- du. O gün hiç eve gelmemesini tan ve yürekten temenni etmeğe başla- dı. Âdeta - teş üzerinde gibi geçirdi- gi birkaç saat daha geğti. Lem'i gelecek diye genç kadının içi içine sığmıyordu. Nihayet saat beş oldu. Lem'i gelmemişti, " Genç kadın ar- tık daha fazla duramadı. - Valizinin hazırlanması için hizmetsisine em- :ftü* Yalnız iç çamaşırlarını ve bir © siyah tayyörümü koyarsınız.. Kendi gözlerinde bir hazine değâri olan kuçuk. mütevazı öteberisini kendi eliyle topladı. Bunlar babası- nn bir fotoğrafı ile, bir iki parça el: Hi dandi AAA — Ölmi ol » duymıyan - bir sefih, bir sarhoştu. Evlâdını yuvadan uzaklaştıran ka- zevceyi mesut etmesi imkânsız olan | & j maztın ibaretti... Ve bîı'ı de babasın- | aS | ziyaret etmiştir. Vekil ! mideki teftişlerine devam edecektir. HABEE — 'Akgg_ stası Hamidiye Yunan ve Yugoslav limanlarını ziyaret için Yarın hareket ediyo Bu sene Deniz lisesinden çıkan ta- lebeyi ve Gediklileri alarak Yunan ve | “Yugoslav limanlarını ziyaret edecek olan Hamidiye gemisi yarın limanı. mızdan hareket edecek ve doğru Fa. lere gidecektir. Falerde bir iki gün | kalacak olan gemi, oradan Korfuya, müteakiben de Yugoslavyanın Dub. rovnig limanına gidecektir. Dost Yugoslavyada 3.4 gün kalacak olan Hamidiye, Girid adası yolile dö- necektir. Hamidiye mektep gemisile 43 denizci talebemiz gitmektedir. Hamidiyeyi teftiş etmek üzere dün gehrimize gelmiş olan Milli Müdafaa Vekili Kâzım Özalp dün Hamidiyeyi hugün de ge- ua Vefat —a Edirneli Haffaf Hulüsi Net (Ha. fiz. Hulüsi) Mübtelâ — olduğu hastalıktan kurtülamıyarak — Yaka- cıkta vefat etmiştir. Cenazesi 2 Haziran 1937 çarşamba günü öğ- le — üzeri * Yakacık camliişeri - finde cenaze namazı kılmarak Ya- kacık kabristanma defnedilecektir. Vüpur . itanbuldaği 'H 9,50 dedir. a. Hdetaya Mevlâ l'lhmet eyüye_ ALKAZAR sinemada Hatayın istiklâli bâyramı şe. refine bugünden itibaten YENiİ HATAY filmi Hataylı kardeşlerimizin ana yurda ve ATATÜRK ve Türk inkılâbma bağlılıkalrını gös. teren yüksek —milli heyecan sahnederi,, Fesler yırtılarak şapka giyme.. Ve ana yurda selâm.. ş Bu milli film yezli zabıtanın şiddetli takiplerine rTağmen büyük fedakârlıklarla gizli olarak çekilmiştir. Programda: SEFiİLLER ; - TÜRKÇE SÖZLÜ Ayrıca sergüşezt filmi 2 HAZİRAN — 1937 - EMİR Memleketimizde bir müddet daha kalacak Gördüğü hüsnü kabulü . şöylece tavsif ediyor: “Bu bir istikbal değil, benim “miri Abdullah mem le ke ti miz. deki ' uzatmış, ve men Bk leketine bir tel. | grafla dün, Ata. türkün misaliri Ö- larak bir müddet dahâ Türkiyede kalacağını bildir . | miştir. y Dün, Emir, öğ- & leden evvel Gazi ve İsmet “İnönü Enstitülerini ziyaret etmişlerdir. Altes Emir saat 13,30 da- Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi Ahdülhalik Renda tarafından Matmara köşkünde, şerelfle. tine verilen öğle yemeğinde hazır bu. lunmuşlar, müteakiben Orman Çiltli. ğini ve müessesatını gez'mîşlerdira Dün akşam Irak sefaretinde Emir şerefine bir ziyafet verilmiştir. Bugün Maverayi Erdün Emiri An- karada ziyaretlerine devam edecek ve bu meyanda Harbiye Mektebini geze - cektir. Akşam Ankaradan ayıılacak o0. lan Emir yarın sabah şehrimizde bulu. nacaktır, misafiretini Emirin beyanatı Maverayi Erdün Emiriç dün Ankarada şu şayanı dikkat beyanatta bulunmuş - turm “— Daha Çatalcâadar iiLaren karsı - laştığım halkın gözlerinden inşi'a eden | sıcak bakışlarım tesiri içindeyim. Zaten bu güzel yurda gönlüm muhabbet dolu olarak girdim. Bugün Gazi Terbiye Enstitüsünü ziyaret etmiştim. Talebeye birkaç söz söylemekliğim icap etti, Ben, sahra adamıyım. Görüyorsunuz üzerim. de maşlah, baştmda ağgel var, dedim. Yüreğimc?ekini hakkiyle ifade edeme . - “İçin bir ikbaldir,, mekten çekinirim. Buna mukabil şunu hulüsla beyan ederim ki, bu füyuzat, bu terakki ve teali hakkın bütün şark mil- letlerine büyük bir lütfü olan bir Ataya malik olmanın ve ona sımsıkı sarılma - nın eseridir. Elhamdülillâh kendisini yakından tanımakla da mübahiyim. Ben bir şerifim, ve hayatımın 55 inci yılın. dayım. Bu 55 inci yıl böyle parlak ve Mmes'ut bir hatıra ile ömrümü tezyin ©. diyor. Dün gece verilmiş olan süvarevi lütfen şereflendirmeleri beni mütehassis ve minnettar etti. Yüksek meclislerinde hususi bir sevgiye mazhar olduğumu görmekle de bahtiyarım. Gördüğüm samimi hüsnü kabulü ben ancak şu suretle tavsif etmekte » yim; Bu bir istikbal değil, benim için bir ikbaldir.,, Sovyet elçisi Düü Alalürke 1limatnamesini takdim etti | Sovyetler Birliğinin yeni büyük el çisi Karski dür mutat merasimle Re. isictumhur Atatürk tarafından kabul olunmuş ve itimutnamesini takdim ey. lemiştir. Hariciye Bakanı Vekili Şükrü Sa- racoğlu kabul resminde hazır bulun. muştüur. İÇERİDE:: # Maliye vekâleti dün şehrimizdeki alâ- kadar makamlara yeni sene kadrasunda ağas lr bir değişiklik olmadığını bildirmiş ve Müaş ların verilmesini emretmiş olguğundan mes murlara maaşları verilmiştir. * İnhisarlar idaresi memurin kursunu bu devrede bitirenlere dün diploma verilmiştir. # Dün gece Eminönü halkeyinde Şeyh Ga Hp için Bir ihtifal yapılmıştır. # İngiliz kralımın taç giyme merasimin- | den sonra yaprları deniz geçit resminde bulu nan Kocatepe muhribimiz bir haftaya kadar Hmanımıza gelecektir. * İhtisas mahkemesi yerine kurulan bre şincl asliye mahkemesi hu sabahtan itibaren faaliyete geçmiştir. #& Sehiretlik mütehassısı Prost Yalovadaki tetkiklerini ikmal etmiş ve şehrimize dön- müştlür. ı * Beyoğlu cihetinden toplanan - göplerin | dünden itibaren denize dökülmesine başlar« yarştrr. # Büu sene Üzüm, pamük ve buğday ihra- emin da devlet kontrolü altıma — almmasına hazırlanılmaktadır. *& Devlet İdareleri blânçolarını tetkik eden komisyon buradaki Çalışmalarını — bitirerek Ankaraya gitmiştir. '& Misırin İstanbhul konsolosu İsmall Hakk; 'Terflan Misirin Tahran başkonsölosluğuna Layin edilmiştir. *4 İstanbul Üniversitesine 7T0 lira yeniden 15 düçent ilâvesi hakkında — Maari' vekâletince hazırlanan banun İâyihası Meca liğe gönderildi. Bu lâyiha agreasyon imti hanlarmı yapmış ve müddetlerinit do'düurmuş olanların terfilerini de temin &tmektedir. dan kalan ve kendi nazarında büyük bir servet olan bazı ufak tefek; kıy- metli şeyler... : : maaşia | # 170.000 dira sarfile vücvuda - Zetirilmiş olan radyoloji ve Biofizik enstitüsünün açıl:s merasimi dün yapılmıştır. Merasimde Maarit | dönerek birkâç güne kadar şehrimize geles vekili adma talim ve terbiye İle Alman, Fransız ve Danimarka könsolosla rı bulunmuştur. # Dört haziran akşamı saat onda Peşte radyosunda bir Türk gecesi yapılacaktır. * Ankarada 8,5 milyon lira sarfile kurula cak Tıp faldiltesi kanun lâyihası Metlise gey kadilmişür. ; # Samlılar köyü civarındaki arazi dolayı Bile gene Köylü He bu araziye tesahüp etmek istiyen Osman arasında 1htilâf çıkmış ve yüz köylü dün şehrimize gelerek — Vilâyete ve halk partisine müracaatlarda bulunmuşlar- | dir. - l. ae ” Vik ğ ) 2 U UR ÇARŞANBA A p HAZİRAN — 1997 Hicri; 1356 — Rebiülevvel: 22 4 ı j t S DAĞ _İıüî İ: . .Aî M b f ç Güör- e . Um | Güreşin Bahsi p " lıı T 4.31 ' 19,35 Vakı! | Şabak | Dele Ü rz7 2,d4 12,12 16,11 19,35 21,82 216 ) '—_ burga GEÇEN SENE BUGÜN NE ÖOLDÜ? Bir talebe mualliminin yo'unu kesip evini taşları. , Dör! devletin diplomatları orta Ayrupada “zâyaretler yapıyorlar. Ser . heyeti reisi | - rilmiştir. ** Alman harbiye nazırı mareşal Van Blom bergin oğlu Mısırdaki olomobil yarışlarından tek ve burada bir müddet ka'acaktır. * Bömbay tayyare klübüne mensup dört tayyare yakında şehrimize gelecek ve buras dan Londraya gideceklerdir. * Ortamektep muallimi olacak — mualim mektepleri mezunları için imtihanlar bü a yın on beşinde başlayacaktır. # Akay idaresi Haliçteli havuzlarda iki yeni vapur yaptırmaktadır. * Yeni senenin İlk buğday malhsulü dün piyasaya gelmiştir. DIŞARIDA: #4 Yeni Japon kabinesi prens Konaye tara fımdün teşkil edilecektir . $ Sabık İngiliz kralr yarin Madam Simp- sonla evlenecektir. Sabık kralm bulunduğu ——— — | gatonun Üzerinden tayyare uçması Fransız hükümeti tarafımndan mened!lmi;ur. # Selânikteki Üçüncü aszkeri hastanesine düşen bir yıldırımdan hastanenin şimal kıs mının kâmilen yandığı bildiri'mektedir. İne sanca hiçbir zayiat yoktur. * Buriye başvekili — Mürdüm ve hariciye nazırı Sadullah Cabiri, Parise varmışlardır. 4 Çinde Kanton belediyesi iki yüz ön beş Cüzamlıyı kurşuna dizdirmiş ve kireç kuyu larına gömülürmüştür. 4 * Macarlstanda naip amiral Hortinin #a lâhiyetlerini genişleten bir kanun lâyihası hazırlanmaktadır. t # Kâğıt fiyatlarındaki yükseliş dolayısile bütün Fransız gazete ve mecmualarının fiyat lar dünden Itibaren yüzde 30 artmıştır. * Almatiya, Alman — yahudilerinin Parla sergisine gitmesini menetmiştir . # Pars ajansının bildirdiğine göre Türki ye ile İran arasındaki hudut hattının bir kıs mamın düze'tilmesi hakkındaki anlaşma hari ciye nazırı tarafından dün pralâmenloya ve -