—— HABER — Akşam, postası 8 NİSAN — 1937 | İ Fransız müstemlekecilerine .ve Suriyeli haydutlara Açık bir ihtar Şehrin meseleleri PAZARLIK Alış veriş işlerinde N BİR KANSERDİR ! Bu fena âdetin üzere mücadele lâzımdır İstanbulda, pazarlık £ âdetinin şimdiki şeklini almasında muhakkak ki sevgili yahudi vatandaşlarımız bü. yük bir rol oynamışlardır. Bu bal artık öyle bir şekle gir miştir ki, dört bir tarafnda “fiyat maktudur,, levhaları asıl: koca mü- esseselerde bile hiç beladan Ep zarlık yapabilirsiniz. il si NM hadi mama aranda büyük ya kadaşımla beral 7 birisine, bir ar- gittik. Vitrinde be. birisinin kumaş a öendiklerimizden : fiyatmı sorduk. Ma metre ala olr ay öküz lira eder, ama size atıya bırakırız, dediler. Arka bölme »daşım talebedir ve üstelik ir kumaşa bu gibi zengin de kulağına eğildi — Bu valım iş kadar para verecek değildir. Bunun için m: çok pahalı, kasmı 80 tersen? Ok lâ de i < tara frmi duymamış gibi tezgâh” — Cikar da bal y aha ız <8 da bakalım! dedi, ve nalı bir göz işareti yaptı. Mr amıştım. Otuz altı N ya Re malı, haydi haydi otu- star diye düşündüm. AŞI önümüze serdiler; €vi- “P Gevirip baktık sürt Ku üni hek Muayene ettik. Arkadaşım : itirdikten sonra gayet ciddi vir tavmla; ) dedi. — Üç metresine 12 lira veririm. ahtar kafasına odün yemiş haliyle bir müddet surat ktan sonra hemen kumaş <aladığı gibi yerine koydu nmfza yaklaşmadı. biraz bak Doğrusu pazarlığın da bir haddi vardı. Tez” rdan daha cok içerlemiş bir 8 baktım, Ağı kul atl s ratla ters tera yüzüne kapıya doğ a bisıldadı: ndi görürsün. * Tam kapıdan çıkıyorduk ki, arkazırdan bağırdılar — Müsyö, mösyö, Döndük, başka bir metle yanımıza yal va — Niçin hemen çıkıyorsunuz ? kere de benimle konuşun, belki şuiüz. Hem, başka kumaşları ız da var. Düzi'n ahbup sark citi — Ben, o kumaştan başkasını is” temem, — Onu verelim; Kaç'lira demiş: tiniz? — Oniki. : — Çok az... İmkânı yok., Bir kika Adamcağız bir masanın yanına Dosyalar, defterler, gene dos” yalar karıştırdı. Bir takım hesaplar yaptı, yanımıza geldi: — Son fiyat 30 liraya bırakırım. — Ben o kadar para veremem, yarım lira daha çıkıyorum, on iki buçuk olsun. Gene hesaplar; dosyalar: — Yirmi sekizden on para aşağı olmaz... Arkadaşım bir fedakârlıkta daba bulundu: — On üç lira veririm. Saticr, elindeki dosyayı hırsla masarım üstüne attıktan sonra uzâk laşırken bariz bir yahudi şivesiyle söyleniyordu: — Sizinkisi müşterilik değil, © vuncak, Alay edecek başka yer bu- lamadınız mı? Ben daha fazla kızmış ve. bil mem neden , kıpkırmızı olmuş kapr ya doğru ilerlerken yolumuzu ka: lantur bir zat kesti: — Bu kadar çabuk gitmeyin ca- nım. Bir kere de benimle konuşun. ru giderken adam hür- da- - nağa | İ semtinde rastgelmek mümkündür. parmaklarımızi | i yapmasmı'biliniz. arkadaşıma kızmıştım, | ifotograf | “elektronik,, usul keşfedilmiş ve son, İ euretiyle, istediği kadar teksir edebi- İ mahruk bu kamyonlarm önünde, Su üçüncü şahısla cereyan eden bir yarım saatlik çalmadan sonra kumaşı ka-a alsek beğenirs”- niz? Tam on altı adet liraya, Düsü- nün bir kere 36 lira nerede, 16 lira | önüne geçmek | çene | nerede, İ Eğer alıcı ben veya bir başkası dı, hiç şüphe yok ki ayni kuma $r en ucuz i raya alacaktık. Gene ayni arkadaşım, bir yahu” di magazasından altı liraya aldığı bir kundura icin evvelâ 16 lira istedikle- | rini söylediği zarnan hayret etmiş ve olsaj içimde! a » tabieti değ söylemezdi a lemiştim. Pu ço | evvelce ,, vah işiyor, hiç Bu şekil pazarlıkla a şehrinher Kapıdan yoğurt mu alacaksr nız) ısrar ederseniz muhakkak kilo basma beş kuruştan 15 kuruşa kadar bir tenzilât yaptırabilirsiniz! Yazın bir sandal gezintisi mi ar- yu ediyorsunuz? saatine altmış ku- | ruş istemesine rağmen AZ bir gayret- le ndalı yirmiye tutabilirsiniz! | Sapka mı alacaksınız? Ön lira Jene hiç çekinmeden dört lira bir & isteni iniz! Ş 7 fivatları az çok maktudur de- Bil mi? Böyle olmasına rağmen ki- | lo başına bes kuruş aşağı almak iş- » bile değildir. 3 Yani kahve, karabiber. da- ha aklımıza ne geliyorsa hepsinde pazarlık kabildir. Yeter ki pazarlık Hiç de iyi bir üsul olmıyan” pa zorlık islerini ortadan kaldıracak — artık belediye mi yoksa ticaret odası mu hangisi ise — bir an evvel şuna el atsa da vatandasların rahat rahat, “aldanmadan.. mal almalarını müm- kün kılan herkes bir ohhb!.. cekse, N. YOKSUL lar için “Elektrikli beyin,, Fotoğrafcılıkta rastgele tahmin - lerin önüne geçmek için yeni bir zamanlarda tecrübeleri yapılmıştır. * | Bu usul fotoğraf makinesi icine | gören ışık miktarmı kontrol edici bir | elektrik gözdür. Bir fotoğrafçı çekmiş olduğu en iyi fotoğrafı, bu fotoğraf çekilirken makine üstünde bulunan elektrik ö leti nasıl idiyse aynı ayârda bırakmak lecektir. Bu âlete “elektrikli beyin,, adı verilmektedi | “Elektrikli beyin,, bundan böyle fotoğraf makinesinin isterse âyarlar rr değişsin yahut resimleri çekilecek müteakip eşyanın ışıkları parlak ve koyu olsun hep a ynı neticeleri vere- cektir. . Benzin yerine | kömür mayll İngilterede son hafta zarfında beş tonluk bir kamyon üstünde yapı» lan tecrübede görülmüştür ki: ! Bönzin yerine kömürden tektir Kömürden istihsal edilen sulu radyotör yerinde olan gaz deposuna doldurulmakta ve iştial ettirilmekte. dir. Maden kömürü olan bütün mem- iler yavaş yavaş benzin ve gaz leket İ kullanmaktan vaz geçerek maden kömüründen taktir suretiyle elde et tikleri sulu mahruku kullanacaklar. dır. ! da Suriye hudutları içine | kâr edemez. Benim bir çavuşumun | ve şehirleri kaldırmak ilktidarındadır. | (Manisa) “— On mi gün evvel sir trenle şarka do »ce, sebepleri üzerin uktan sona, ve lardan istifade | yaptıkları bu tecav Öeki vahşi muvafffakiyetlerinin şenlik- leri bizim kulaklarımıza gelecek kadar de Türkiyenin, mazhar olduğu büyük | emniyet ve asayişi tebarüz ettirdikten a demiştir ki — Hadiseyi alelâde s0 « eğerek dahili ve harici tedbi önünü almak yolundaki kararlar şays “ Suriyelilere acıyorum ! ,, Refik Şevket bundan sonra Dahiliye | vekilinin nutkunu uzun uzadıya tahlil ederek demiştir ki: “ Bu beyanattan anlıyacağı. mız şu oluyor: Bizim hududumuzun senubunda hakikaten bizimle meş- gul olan sivil namı altında fakat res- mi müesseselerin elemanı olan ana- sır vardır. Bunlar (o Suriyelilerdir. Suriyelilere acıdığımı bir defa daha | huzurunuzda ifade etmekle teessür duyuyorum. * Dün bizden ayrılan bir zavallı millet ki bugün akılsızlıklariyle bü. yük bir devletin aleti olarak emelle- rini tahakkuk ettirmeği tahayyül e- diyorlar. Çok zannederim ki bu körlükleri kendilerinin hayatıma mal olacaktır.,, Re & Şevket sözlerine şu cümleler. el nihayet vermiştir: “— Dahiliye Vekilinin dediği gibi, eğer beynelmilel bir cürmümeşhud | mahkemesi olsaydı, bu eşkiyanın he. yeti umumiyesinin o mahkemede mah- küm olacaklârına dair ellerimizde de. Miller vardır. Bu ve hırsızla” rı siyasi milcrim olarak tanımak, ha. kiki katilleri muhafaza etmek bence | doğrudan doğruya medeniyetle hiç a. lâkası olmıyan bir harekettir, (Bravo sesleri). vardır ki şuğu! si teşebbüsleri. mi? müsbet karşılanmamıştır.. Bunun manası bize karşı yapılan hareketle. rin devam edeceğid Türkiye buna asla muvakafat eğemez.,, Bir onbaşımız bile Suriyeyi ayaklandırabilir Refik Sevketten sonra Ziy: Etili kürsüy hükümet: *— Eğer biz, çete te: a i girecek | olursak, bir çavusumuzun değil, bir onbaşımızm şehirleri ayağa kaldıra. | bileceğini kimse zannederim ki in. kumandası altımda gidecek olan her hangi bir kıta Suriyede yer yer hall | Bumu açıkça bilmiyenlerin bilmesi | lâzımdır. | Eğer Fransa | peyki olan Suriye geşmezler ve n mezlerse bize dü k vazife ne şükave ! sonra Suriyelilerin bu ti şakavetle karşılamak, ne de entri. ! kaya karşı entrik baş vurmaktır. Açıkça bu şekillerin peşine dü - bunların yuvasına girip, beslen iği yerde, hududun öte tarafında, | İ bu yılanı yuvasında imba etmek İi- | zomdır. İcap ederss ordu da gönderi riz ve hain yuvaları imha ederiz. i Bundan başka yapacak bir şey yok. tur. Bunu da millet yapar. (Allaş lar). Fransahın vaziyeti alil Menteş (İzmir) — Vak'a Su. riyede olduğuna göre alacağımız ted- birleri air #ömünde tutulmak lâzımgelir. bir mahalli hükümet vardır. Fakat manda altımda bir hükümet, Mandater devlet Fransa olduğuna göre Fransa ile münasebalımızın mahiyetini evve. lemirde göze almak Jâzumdir. Fransa Harbi Umuminin kendi bü- ni tatmin eder bir surette etmiş olduğu statükoyu muhafa. etmek kaygusundadır. Bundan do- layıdır ki umumi subl meselesinde dai. ma kerdisine hariçten yardımcı âra. maktadır.,, Halil Menteş Montrö mukavelesinin Fransa menafii bakımından haiz bu- lunduğu ehemmiyeti tebarüz ettirdik. ten sonra deği ki; “— Gerek umumi sull davasında, gerek diğer. hayat mssellerinde na- zarında bir derece. kıymetli olması lâzımgecin Türkiyeyi, Fransanm ih. mal ederek ve ankasdin Suriyeyi har. be tahrik ederek bir muharebe safha» sı âçmasına ben ihtimal vermiyorum. Meseleyi şu İki cepheden mütalea et. mek lâzımdır: Fransa istemiyor da mahalli hükümet yapıyorsa, madem ki Fransa orada emniyet ve asayişin temininden mes'uldür, binnetice biz Fransa İle hesablaşmak mecburiye- tindeyiz. Binaenaleyh Fransa bizimle beynelmilel mtinasebatta; bilhassa Bo. gazların hususi vaziyeti dolayısiyle Türkiyenin dostluğunu takdir etmeli. dir, Fransa orada doğrudan doğruya | âmil olmasa bile emniyet mesuliye- tini derahte ettiği Suriyenin tahırikâ tiyle bizi emniyetsizlik ve anarşi içe- risinde bulundurmasına tahammülü müz olmadığını elbette Hariciye Ve. kilimiz Fransa kabinesine söylemiş- lerdir. Bu hususta bizi tenvir etme lerini istiyorum. Esmayı üzerlerine sıçratmasınlar | İlyas Sami (Muş) — Basrada teca vüze uğrıyan bir İngiliz için bir flo gönderen İngiltere hükümeti orajı yakıp yıktıktan sonra Basra limaüma astığı bir levhada şu beyti yazmığtı: Cehaletle tecavüz etmeyin 8'z Silâhı oehil olandan cali, Z. İlyas Sam! bu beyti okuduktan Yaptıklarını söyledi ve dedi ki: — Ben bugün yüksek huzurunuzda, milletin huzurunda ( haykıriyorum, Türkün huzur ve sükühunu ihlâle yöl, tenenler Hatay hududu boylarında Türk vatandaşlarına te edenler, esmayı Üzerine sıçratarlar olacaktır, Dahiliye Vekili tekrar kürsüde Dahiliye Vekili ve Parti Genel Sekreteri Şükrü Kaya bunun Üzerine tekrar kürsüye gelerek gu sözleri söy- lemiştir; “— Arkadaşlar, sayın batiblerin Genub hududundaki vukuat üzerinde gösterdikleri hassasiyet gayet tabii, | dir. Ayni bassasiyet memleket efkârı i umumiyesinde de vardır. Hükümeti, mizin de bu hassasiyetle muvazi ola- Tak tedbir almasmr'da tabif, zaruri ve atki bulursunuz. Biz de bu hassa. iyete muvazi olarak * tedbiçlerimizi aimış ve bunlarımana hatlarmı B. M. Meclisine ve onun ıtasiyle büyük | millete arzetmiş bulunuyoruz. Suriyede mandater devletin, hülkü- met merkezihdeki esas politikayı Tür. kiye ile iyi münasebet politikasını kıymetsiz bırakacak bir zihniyette ol. isi” çahillikle duğunu henliz tahmin etmiyoruz. Bu İ sebeple Hatayd zırdan var manlığı propagandası yanıldığını ben de boyanatımda 3ikretm 5 Ancak | bu propagandaya karsı simdiye ke. dar soğukkanlılıkla ve kendimizi tah- i Tikâta kaptırmıyarak hareket ettik | Daima kaniiz ki, Suriye halkı bis | zim kendilerine karşı iyi niyetimiz- den emindir. Hatipler de bu ciheti | tebarüz ettirdiler. Tahrikât yalnız ! politikacıların eseridir. » Bu hakikat türlü sebeb ve vesileler. le ne kadar gizlenmek istenirse elbet- | ote ki yakm bir atide meydana çika. | caktır ve hattâ simdiden de ci | bile denilebilir, Bizse karsı. sö sözlerin, yapıl: ftiraların've | Jan tasavvuratık hatiblerin söyleğiğin- den fazla oldüğunu söylemek igor” lâr ama İftira mahiyetinden fazla ©l- duğunu bizzat Suriyeliler iyi bilirler. Zannediyorum ki, Başvekilimizin bir iki vesile ile komşu milletrere karşi Rösterdiği hassasiyele uyarak ve sa. bırlı davranarak Suriye milletini bize öslerildiği gibi düşman olarak kabul kliğimiz daha muvafıktır. A- e halkmın malümu olmak lâ. zimgelen hakikat şudur ki, Suriye | vahdetini bozan ve onu taksim eden ne Türklerdir, ne de Türkiyedir. Bilâ- kis dalma taleblerimizle bu vahdeti temin etmek istedik. Bu hakikat Ha. tay hususiyetini tağlit ederek tahrif etmiye imkân olmıyacak derecede 8- şikârdir. , Ermenilerin vaziyeti Şunu da arzetmek isterim & hatibier oradaki anasırı muhtelifeden bahsettiler. Bu anasır arasında mât. buatta görüldüğü gibi Ermenilerden de behsolundu. Hatibelrin ima citik- leri &nasır da bu olmak gerektir. Bu. na dair de maruzatta bulunmak iste- rim, Türklerle Ermeniler arasında tes. kin olunmaz bir düşmanlık olduğu na- zariyesini ileri sürmek bazı politika. tıların geçim vasıtası olmuştur. (Bra- vo sesleri,) Hatay davasında Türklerle Ermeni. Teras i münasebet bir defa da- ha münakasa mevzuu oldu. Türklerle | Ermeniler, hakiki ve tabii menfaatle. rinin ilcasile enstenktif ola | den bir defa daha bi 1k hi tiler, Hak € mitaerlar tekrar araya girdiler, Ve Hatayda millet ara- sında yeni bir düşmenlik havası ya, tatmak je'n gayret gösterdiler. Simdilik manz*va, komitacıların telkinatımın yer bulduğu merkezin. dedir. Fakat bizce bu dahi zahiri ve muvakkattir. Bizimle beraber olmak ta gösterdiği samimiyetin kıymeti a- ki vaziyet budur. son söz olmak üzere rim ki, Türklerin huzur xudu ve memleketin hududu. nu mahfuz bulundurmak için Türk milletinin Biylük Millet Meclisine ve onun İtimad ettiği! ete verdiği kudreti en müess'r bir surstte kulla. nacağımıza kimsenin şüphesi olma * malıdır. (Bravo sesleri, alkışlar). Bunun huzurunuzda tekrar bir defa daha açık olarak ifadesini cihan sul. hü için de bir yardım telâkki ederim. (Bravo sesleri, alkışlar)... yg yg KURUN doktcru Necaettin Atasagun Her gün 16,30 dan 20 ye kadar Lâlelide Tayyare apartımanlarmda daire 2 numara 3 de hastalarını kabul eder, Cumartesi günleri 14 den 20 ye kadar muayene parasızdır. A yy ga