28 Şubat 1937 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

28 Şubat 1937 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İkü'nün başyazısı kavgası sürüp giden içti. Mezheplere akıl erdirebildimse, b"îndsi yani halkçılık, | llmı. dahil olduğumuz cephe, | % Wekku'î Nietzsche tara. a-tlh.u “halkm fevkin. 42 fevkalbeşerler” nazariye- | M%üiyle ebedi bir ihtilâf ha. B J İeu, l"l Ya demokrat fikirler yayılır. W Ya kuvvetli bir derebey- daydı Tim demir elli idaresi altm- Şeraite temessül etmek 'blı- W—m "Wum | cilar onunla ala y ettiler: P bn şiilosor ıî&rıkatm—u' dediler. . Üli bir insan bile olama- %%dm de fevkalbeşerlik! . dediler. - H'—kîka çıldırdın! . dediler... %:hukbğ_en_ de, insan cinsinden bile ; Cİnsin (!?) mürevvici olan Mker Sekkir, ; n Eöc ti ttı..mden iyiye — sapıta D'-kat hklhıd?t;ameri dünya üzerinde | h'ııı[ kı ttâ, bugünün halk cep. Bt Ma dikilen “en yüksek n'k' “ırkı temizleme” ve ıtnnj—39981!13 nim ilâhvari bir %. îyelerı hep bu Ni. %-“n fıloeof pek de oriji. 'öyımeaı ya: bütün eski raayası kendilerin- % USsusile, hiç de yeni bir tür. kı nakarattır!... "H._he b %'iye Ve ona dayanan sözde leri böyle anlamakla ediyor muyum?... ğım içindir ki, halkev- 'Dlan Ülküde Şevket Aziz he başyazısını tıpatıp W— v,mğe Mmütabık görmekle ÜD -.Her fikir muhterem o. h ı elt alrumdan hiri halk ll“’kjlıde birer zıllullahtı. lçh! Alman filosofunun "81 yekten mürteciane. &y — “kevlerinin organmdaki th;.' İTelsefeye zıt olmamalı. y!ı da “serbest sütun” diye Oaya, ymmak aykırı düşünceler Nh& dır. Şevket Aziz, bu Mmanya. seyahati yap- % Demek ki orada:|cid. w tesirinde kalmış. Al. %W“S kesiftir. Naziler, ken. Hazarlarma göre Irkları “% Yani “asilâne doğmuş” qh hğ—%lilkı—ı yani “kötü doğmuş” erı Onlara bu lâzım t bh' Türkıyeye adapte hikâ- %bul"znâmına bunu nasıl tat. Ve bahusus, nasıl o. mecmuasının baş. % böyle şeyler yaza- Ü, nüflls meselesini mevzu. €vet, Nietzsche gibi nı"m doğmamasını arı. M bir bakımdan tasfiye : ;f % fğf' ı.,,_ A Eğğîfî ;? bn— Lâkin, Türk âlımi. W kürsüden söylediği şu %î.dîüş eski medeniyet- €nter aristojenik orga. lle 1 anlamda seçkin etli bir âmil ol. ıî"“u“îlm.lıdn— ki uluslar, dansı seçkin ailelerde ma’tînm altına düş. Weln in verdiği bu malü. 4 dımektedır Ğ şwk“ , % Prensiplerini Türkiye için acaba bizim doğum hıl i ailelerimizi ıuyor-ı Bari o semtlere, TTüna Oğum '!la-ihye göre, münevyer. t pönm, Tasında da bir , B% Mana verebiliriz: kakojenik zümreye mukabil le terakki ederler. ı““rtııı—. T. En yeni demogra- Aziz, hu doğüm hareketi. De Bibi bir değişiklik a lâvta, ebe gön. GöĞürnak ana ae e .91-.,.. Yüımgk evl_'ât- .U Irktı ve hükümdarlar | W Mmuhterem direktörü | . G& bununla hemfikir Holanda heyetile kat'i anlaşma dün imzalandı Bu anlaşma ile Felemenk firmaları mal mukabili memleketimizde 35 milyon fTilorinlik iş yapabilecekler Evvelce Ankarada Hollanda hükü. | işler münakasalarına iştirak imkânı meti mümessilleriyle yapılan müzake. reler neticesinde varılan anlaşma dün Ankarada hükümetimiz namma iktısat vekâleti müsteşarı Faik Kurt Oğlu ve Hollanda hükümeti namma da Baron de Haruxına Thaca Sloaten tarafından merasimle ve döstane te- | zahüratla imzalanmıştır. Bu anlaşmalar 23 eylül 1934 tarih. li Türkiye . Felemenk klering anlaş- masi yerine kaim olacak yeni klering anlaşması metni ve merbutatile, Fe. lemenk firmalarına, karsılığı sekiz se neye kadar uzıyan taksitlerle ve mü- | ayyen Türk mallarile ödenmek şarti. el 35 milyon florinlik bir plafon da. hilinde, Türkiyedeki bugünkü büyük Siyasi müsteşarlıklar Başvekıl İsmet İnönü bütün ve- killerden siyasi müsteşarlıklar için üçer namzet tesbit edilerek Başvekâ- lete verilmesini istemiştir. Bu nam- zetler verilmiştir. Hükümet mecli- sin açılmasından evvel siyasi müste- şarları seçmiş olacaktır. Denizli say- "Tavı Necip Ali Küçükanın Millt Mü- dafaa Vekâleti siyası müsteşarlığına getirileceği söyleniyor. lar, filânca çeşit Türk ailelerinden ilelebet çıkamıyacak ha?!... Yedi gö. bek bir paşazademiz, Ankara köyle. Tinden tibbiyeye, yahut Malatya ka. sabasından mühendis mektebhine girip yetişecek bir Türk çocuğundan daha mı elverişlidir.. Darüşşafaka yeni Ahmet Rasimler yetiştirmekte güçlük mü çekecek?... Haydi efendim haydi... Bu nazariyeleri ne kafamız alır, ne de gönlümüz bunların resmi sütun. larda yer bulmasını ister.. Bunlar ancak hususi mütalealar - olabilirler; gene de halkaılardan icap eden cevabı alırlar... (Vâ - N2 bahşeden mali protokoldan ibarettir. Fâiz yoktur. Taksitler mukabili mübayaa edilecek Türk mallarının a- lâkadarlar tarafımdan Felemenge ih. racı meşrüttur. Felemenk firmalarının bilhassa mü. nakasalara iştirak etmek istedikleri işler protokolda berveçhiati sayıl- maktadır. a — Radyo istasyonalrı inşası ve P.'T. T. ye ait işler ve taahhüdler. b — İnsası ve ıslahı hükümetçe mukarrer limanlara ait inşaat işleri ve teçhizat. c — Gemi inşaatı. d — Denizaşırı Felemenk müstem. lekâtı mengseli kahve teslimatı. e — Her çeşid devlet mübayaatı ve devlet sanayii, ziraat, ve nafıa plânlarmna giren işler. Gerek bu İistenin, gerek tesbit edil. miş 35 milyon florin plafonunun ica- bında her iki hükümetçe biflitilâf ta. dil edilebileceği protokolda derpiş e- dilmiştir. Felemenk firmalarının Üüzerlerinde kalabilecek işler taksitleri nispetinde ŞUBAT — 1937 Hicri: 1A55 —- Zilhlece. 16 - Leylak!erm gelmeıi BEERELDİ fv—.ı 5,15 12,27 15,338 17,58 19,28 5,00 GEÇEN SENE BUGĞÜN NE OLDU? Japonyadaki isyana iştirak eden 18 zabit hükümetin emrile intihar etti. Şişhane yoku şundaki kazada ayakları kesilen tramvay müfettişi Niyazi öldü. alabilecekleri mallarımız ise şunlar- dır: Buğday, arpa, darı, kuşyemi ve di. ger her nevi hububat, afyon, tiftik, pamuk, şarab, likör, mermer ve şim. diye kadar Felemenge ehemmiyetli nispette ihracatı mevcud olmıyan herhangi Türk malı. Yeni klering anlaşmasının müddeti 1 mart 1937 tarihinde başlamak üze- re bir yıldır. Mali protokol ise, protokolun der. piş ettiği işler taksitlerinin tamamıen tesviyesine kadar mer'iyette kalacak. tır. Felemenge klering anlaşması hari- cinde mevcud 1937 tarihli ticaret an. laşmasına gelince, bu anlaşma aynen | 23 mart 1937 tarihine kadar mer'i. yette kalacak ve bu tarihten sonra metni Ankarada parafe edilmiş olup henüz Lâheyden buradaki Hollanda heyetine imza emri gelmemiş olan me- tinle değiştirilecektir. Üç dilenci Boğaz tokluğuna birer hafta çalışacak Birinci ceza mahkemesi dün üç dilenciyi mahküm etmiştir: Dilencilerden Cemil: “Ben di - lenci değilim, bayram günü kurban satıyordum. Müşteri ile beş aşağı beş yukarı pazarlık ederken polis beni dileniyor zânnetmiş!, *şeklinde ifade vermiştir. — — D Diğer dilenci Emme. yoîda yürürken yorulduğunu ve yere oturur otur- maz polisin gelip kendisini yakaladı- gınt söylemiştir. Ücüncü dilenci Cevahir de esa sen dilenmekten utandığını, kendi- si gibi bir kızın dilenmesi ayıp oldu- ğunu ve polisin bu hususta aldandı- gını bevyan etmişse de her üç dilen- cinin müdafaaları sahit görülmiye - rek sebizer gün boğazı tokluğuna Belediye hizmetinde çalışmağa mah- küm edilmişlerdir. İÇERİDE: * Litvanyanın milli bayramı münasebeti le Cumhurreisimiz Atatürkle — Litvanya Cumhurreisi Antanas Sonetana arasmda sa mimi telgraflar teati edilmiştir. * Avrupa hattmın Yunanistandan geçen 83 kilometrelik kısmma ait — müzakereler Yunanlıların yaptığı sön bir teklifin halli takdirindea intaç edilecektir. Bu teklif Nafia vekâletince tetkik edilmektedir. * İstanbul İskân müdürü Ankara İskân müdürlüğüne ve Ankara İskân mt"ıduru de İstanbula tayin edilmiştir. * Emniyet ikinci şube 'cinayet masası merkez memürü Mehmet Fatih merkez me müurlüuğuna, Fatih merkez memuru Ali de Eminönü merkez memurluğuna tayin edi! mişlerdir. — # Güzel sanatlerle uğraşanların himayesi nin Maarif vekâletince esas itibarile kabul edildiği anlaşılmaktadır. Yalnız himaye şek H takarrür etmemiştir. * Nafia vekâleti sulama işleri kadrosunu hazırlamaktadır. # Maliye vekâleti, tahsilât ve — varidat köntrol memurlarınm vazife ve sâalâhiyetle rini gösteren ayrı ayrı iki talimatname ha« zırlamaktadır. * Münhal bulunan Çanakkale, Maraş, ve Trabzon valiliklerine bazı mebusların tayini müuhtemel görülmektedir. * Yalova kaplıcalarında mevsim lıkları başlamıştır. * Nüfus umum müdürü Muhtar dün çeh rimizde tetkikler yapmıştır. * İstanbul balrkhanesinin de yeni teel'[ı edilecek Deniz banka devri muhtemeldir. * İnhisarlar umum müdürü Türk tütünü ve cigaraları için tetkikler yapmak Üzere hazır- | dün Viyanaya hareket etmiştir. mthnt Yen el ..ııı—ıı'ı gee Üa S C 8a aS A el muhtelif Avrupa memleketlerini dolaşaa caktır. * Ereğli şirketi hissedarları dün toplan mMiş ve şirketin tasfiyesi kararmı vermiştir. * İktisat vekâleti çorap standardizasyonu için çorapçılarla anlaşmak imkânı olmadı- Bimı görünce piyasadan mevcut çorap nümü nelerini toplatmıştır. Vekâletin şiddetli ha rekte mecbur olacağı anlaşılmaktadır. * Karabük demir ve çelik fabrikalarmı kuracak İngiliz grupu müdürü Malkenzen ve 50 İngiliz mühendisi çarşamba günü şehri mize gelecek ve ertesi günü Karabüke gide ceklerdir. * Şehir meclisinde inhilâl eden Beyoğlu azalığına Fuat Reşat ve Sarıyer azalığına da Ali gelecektir. * Dün duruşması yapılan ihtilâstan maz nun Fatih noteri Şükrü hakkımda tahliye karart verilmiştir. * Akay ile fabrika ve havuzların 50—10üü bin arasında kâr ettiği — anlaşılmaktadır. * İzmir pamukçularımnın başvekile mürre Salyangoz (yavrusuna) kaç, tank gelıyor! İ k Yi bi ge U eaatları Üzerine İzmir civarındaki müstahsi le derhal pamıık ekmek makineleri tevziine karar verilmiştir. * Danimarka ile ticaret anlaşması imza lanmıştır. * Şirketihayriye otobüs işletilmesi tehlike sine karşı Emirgânla köprü arasındaki bi- let üÜcretlerini tenzil edecektir. * Ankara küçük sanatlar sergisinde ikra miye ve madalye kazananlara bu hediyeleri çarşamba günü saat 14,30 da ticaret odası salonunda merasimle verilecektir. * Şehir meclisinin yarımki toplantısında şehre yeniden konulacak 2000 ampulün iti lâfnamesi müzakere: ediletektir. DIŞARIDA: * Almanyadaki Türk ticaret ödası 9 un | cu yıllık köngresini Berlin büyük — elçimiz Hamdi A.ı-pa.gm reislifi altında yapmıştır. * Ras Destanınm yakalanması ve kurşuna dizilmesi bütün dünyada teossür — uyandıra mıştır. Avrupa matbuatı bu hususta yazılar yazmaktadır. * Amerika Cumhuürreisinin vakit geçirme- den bir dünya konferansı toplamak niyetirnde olduğu bildirilmektedir. Könferans silâhlüm rin tahdidi, sulhün müuhalazası ve beyne: milel ticaretin açılmasıle meşgul olacaktır. * İran hükümeti Türkiye Ziraat bankası | teşkilâtiımı tetkik ve bu teşkilâta müşabih | bir teşkilât kurmağa karar vermiştir. * Macaristanda Peçrma Üniversitesi tale- besi Yahudilerin ruhani merkezi olan Sine gogu yakmışlardır. * İngiltere 'yeni bir Lokarno paktı kurul ması için verilen İngiliz muhtırasının dee ima cevapsız kaldığını İtalya ve Almanyaya hatırlatmıştır. K # Wisir kralı Faruk Avrupada dört ay sürecek seyahatl için dün hkenderi;eden hneket etmiştir. ' gşında, elimde koca bir defter * CUMHURİYET'te: — Bulgar çiftçisi ne halde ? Yunus Nadi Sofyadadır. Gazetesine gönderdiği bir mektupta Bulgar iç siyasasının en mühim unsuru çiftçi yi tetkik ederek toprak meselesinin Bulgaristanda son on dört yıl içinde oynadığı büyük rolleri, aldığı şekil. leri tahlil ediyor ve diyor ki: Bülgaristan Umtumi Harpte mağlüp olüe rak ortalık karıştığı zaman hapishanedön çıkan Stambusliski ihtilâl bayrağını açarak iktidarı eline almış ve bellibaşlı yaptığı fev | kalâde işler arasımnda köy zenginlerinin top raklarını — kıymetlerinin — o da uzun za- manda ödenecek — âncak yüzde birile elle rinden alarak halka dağıtmak — hareketini yapmıştır. Bu tamamile siyasi bir hareketti, ki Stambuliskinin vefatından sonra yürüye medi. Filhakika Stambuliskiyi istihlâf eden pro fesör Çankof ziraf — meseleyi yeni bir hal şekline tâbi tutmak Üzere tamamen değite tirmiştir. Profesör Çankof ta bizzat işlemi yenlere hane başma yalnız 300 dekar (dö« nüm) arazi bırakarak — Üsttarafını değer pahasile ve yüzde 3 faizli tahvilâtla — istim lâk etmiş ve bunları köylüye — ğene değer pahalarile malederek bunları hükümete kar Şşı uzun taksitlerle borçlandırmıştır. Profece sör Çankofun ıslahatmda araziyi — modern sürette İşlefenlere ve nümune — çiftliği ya panlara 2000 dekar arazi bırakılmaktadır. Bulgaristan bu büyük işi başa çıkarabil mek için Milletler cemiyetinin tavassutile mecmuu 4 milyar Bulgar — levasma, yani bizim paramızla 70 milyon liraya varan iki büyük istikraz akdetmiştir. Bu iki istikra zım birincisine muhacir iskânı — ikincisne Bulgarstanm iktisadi kalkınma — istikrazı denilmektedir. Bulgaristanda söon günlerde büyük ölçülü ziraatin 2000 dönümünden fazlaya çıkarıls ması faydalı olabileceği haklkımda bazı neş riyata tesadüf olunmakta ise de iyi, mümnfe rit ve bununla beraber — koöoperatifçilikten müstefid olan Bülgar çiftelliğinin — şimdiki balde normal bir vaziyet içinde — çalıştığı söylenebilir. İş az veya çok ziraatten ziyade bilgili ve temiz ziraattedir. SON POSTA'da: Otto kral olursa harp çıkmaz! Selim Ragıp bugün Arşidük Otto'nun Avusturya tahtma geçmesinden bir harp doğüp doğamıyacağını — tetkik etmektedir. Malüm #k..—Titüleskonun Romanya di$ş siyasasını idare ettiği günlerde Küçük — itilâf — devletleri Hahbsburglarm Ayvusturya tacma tek rar sahip olmalarına harple mukahe. le edeceklerini Nân etmişler ve Braa tislâva konferansında da bunn tek. rarlamışlardı. Selim Ragıp işte bu tehdidin artık manasımı kâybettiği ni kaydederek diyor ki: Bu değişikliğin sebebi Alman korkusu« dur, Almanya, Avusturyayı bir gün nasıl. olsa ilhak edeceğini düşünerek Habsburge Jarın avdetine mühelefet etmektedir. Onun bu muhalefetini görenler, dünkü fikirlerini bir tarafa bırakarak Alman noktal mnazarı nn aksini iltizam eylemektedirler. Bir zamanlar Hababurgların Avusturyaya dönmeleri meselesini bir harp sebehi sayas caklarını söyliyenlerde görülen yüzde dört yüz fikir değişikliğinin sebebi, bundan ibüs tettir TAN'da: Atatürkün evince Bügün Ahmet Emin Yalman Selânik yolunda adlı bir röportaj neşrediyor. Buütün ayni zamanda bir “daüssıla,, yı da ifade eden güzel ve son kısmı şudür: Bir çocukluk hatırası Dedeağaç, Gümü'cine, İskeçeden — sonra Drama, Serez, Doyran, Kılkış... Bu yoöl üze rindeki ilk seyahatimi hatırlıyorum. 12 yas Selânikten İstanbula gidiyorum. Her istasyonun ismi, sağda, solda görülen her — manzara, vağgon arkadaşlarımın söylediği her dikkate değer söz, bu yaman defterde yer buluyordu. Dedeağaca varmazdan biraz evvel, pence reden dışarıya bakarken bu yaman defter, içindeki bütün hatıra hazineleriyle elimden düşmez mi? O dakikadaki ıstırabım. hâlâ gözümün önündedir. Nihayet Selânik... Doğduğum şehrin tope rağıma, otuz senelik bir fasıladan sönra he yecanla ayak basryorum. Hoer köşesine nit bir hatırra, hafızamda canlanıyor. Vardar kapısına kadar şehri hatırlar gi bi oluyorum. Tahtakale — istikametindeki caddeye çıkmca, tamamiyle — yabancı bir Avrupai cadde ile karşılaşıyorum. Şehrin bu kıszmı yangm yerleri üzerine tamamile yeniden yapılmış,. Eski şehrin ortada hiçbir izi yok. Yalnız eski camilerin önünden gee çerken insan semtleri farkediyor. Nihayet Atatürkün doğduğu evin önünde yiz.. Bir kapıdan giriyoruz, merdivenden çÇıkla yoruz. Bize bir oda gösteriyorlar! — Atatürkün doğduğu oda... Hepimiz derin bir hürmet — ve sevgi ile eğiliyoruz. Rüzgârdan meşale gibi parıldas yan el lâmbalarınm esrarir — ziyası içinde derin bir süküt... Her birimiz kendi âlemla mizde düşünüyoruz ve duyuyoruz. ' -! F3 G Ç — VA MWT N I

Bu sayıdan diğer sayfalar: