27 Ekim 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

Bü Sünlara yakı Vrupalı da Sö Süumban'dan Öteye gitmek arzu. tha Ulunan biri, yolculuk vasıtfası d ö İaîı_ SAYet yol bulabilirse — ken. hhı Ğ“İğîrmdan başka bir. şey bu. mm"i atika demiyelim de daracık İti Ve’ 'SSIZ _geniş ovaların boşluğu : bi Şı»lfııalın dağları arasında es- N : 'iİr surette kıvrana kıvrana i ;SEyahate benim gibi çok me. i, Anlardan biride bunlardar turur gider. Vei "::lıluk günlerinden birini tarif .'kti 'En!en hepsini anlatmak — de * Çünkü Adamuva dağlarının &lük yaîla_lannda tabanvayla yol. "ı!dq._ç değişmiyen bir yeknasaklık Yem | e İıuh%lıdn-kten başka her şey başta ta- Ve taşınan her sey - ot îı%:ğ'rlığı şey - otuzar j Edîllıda, Su geçmez denklere | Neek _mme“dirj bir Afrikalının h“'dndı,. 'Dkîlo ağırlık — taşryacak ğîıı 'ilaa;' "Emek ki Afrikalı hamal Ür, — V Yük bu ağırlığı aşmama. On İi de iki dengimiz olduğu icin on Vargdış,, Talim M )ıkdığ'mm NZ vardı. Bunlar her Sehre büyük şehirden öteki bü. * d dar kiralanırdı; bir şe, > B_l'asrndaki mesafe aşağı kilometredir. Hamallar t ?;“n da 65 şine kadar her hiy Yolu ünde 40 ile 60 kilometre- “_İ:ı e 'u“m?t)rulmaksmn yürürler, n tü çtırde 11? sent gibi muazam İ Ehru * (Türk patâsiyle un İki %Takamhî)- Tabif yemök “ parası nuca%m a dahil değildir. Bu da de çi Mek ister ki bir adamin bir Yi x îüiî (Ty.e:egi bir .buçuk sentle temit F ı"“eqjğiı:a.îas'yle iki kuruştur), hl'—hquim gibi Ücretler nizami tarife. t.ı,"“'arı İ hesabını kitabını bilmez !ei Hamıîecekleı—inin ölçüsü yok. Si a kendi şehirlerine dön. y büriyotin . “Metre daha yürümek Ve * olduklarını hiç de he- Fak bizimle — yaptıkları Zançlı bir eğlence yürü. rdı, a orğ"k henüz oldukça ka. k""*"ıım“ beri lar, Şimalden bu. İ » *8Z insanlar da eğer | )uy“u::aîk? İllara yakın bir yerde 'hr'h Ve az'înt" istemez gözlerini | Cünka r'rlama.n'“ da yatağından dı- | hbtığ, UYkud aga mecbur - olurlar. 'Üte a N kalkan Afrikalımın Be Âkhı Vünur, Ni raîihtiıîup da buralara kadar Yüht b“iıı ' olanlara ufak bir Ğ € sözle Aanlatıvere. kta ün hat.yîi"niriz fırlayınca hemen acele ıhrs“ı ' Âfrikada yaya seya. liş Va Fayı '%rı:.'ı* biıı li 8Yet hafif pijama, ke. nlr potindir. Kaynar :;;l':'adan çabuk çabuk 8Ir tınte bayat ve kaskatı Son Aiza € de 4 d_“"*_lnn yapılmış ek. Hu d Bör ettır. Dilim adedi, İltlay Thap L Artar, Kahvaltıdan lanı Ya SYA toplanır, santlıklar dndikı: h*kliendirl"le sı;ıısıkı bağ u%u bi hamallara tesli : Amî:l"z h:: Yola çıkılır L v l . :?:“yeş:“ d&lııı:_açıh ümümiyetle bir Reç, Bünp, Mün k uk yürür. Fakat, çel'dık%i“n vadal' kararlı değil. Eanış & *ola Çıkarken öne biz İğim, m ğmı:ş"de.. İki İZ Şey 30 santimetre [8::'!! 'hh" "a::'et“n kadar olan, 'Iıhı“şuhkü Tz tan _Ve insanr hiç şa V, ,î;!*“hpa;şhbi’ ne de başka T adam kölları vardır. Ar — Pükemmel bir yü. İN ta doj L - Ğ — ep pp YA dayanacak baba yi bir e| adam ş : , bişe, c m giyeceği ku-. Dilimize çeviren: A, E. ÖMerunda Bir Seyahat tün Afrikalılar sabahın saat beşinde uyanırlar n bir yerde yatan bir at gürültülerinden bu t2 uyanmak mecburiyetindedir rüyüş ahengi ile gelirler; — yüklerini kafa taslarının üstünde kolayca mü. vazeneleştirmişlerdir. Yanyana ve sık bir yürüyüş koluyla bazan da tür. kü söyliyerek adım atarlar. Saat altıda güneş epey yükselir ve hattı üstüva arz dairelerinde saat yedi; tam ve olgun bir gündür. Otlar. dan sisler kalkar, Kamerun dağların- da inanılmıyacak genişlikteki — arazi hep aynidir. Bazan patika bir dağa tırmanır; insan durup boyuna dalga. lanan sonsuz çayırlara bakar ve ufuk. ta belli belirsiz bir — dağ silsilesinin yükselmekte olduğunu görür. Kendi. nizi muazzam bir kazanın — ortasına ebediyen atılmış sanırsınız. Kazanın kenarlarını ise can sıkacak derecede sabit hissedersiniz., Arasıra patika münhat bir arazi- de bir ormana iner, Bu ağaçlıklar. da kuşların ötüşleri kulakları okşar| ve yer yüzünde hayat da varmış diye insan derin bir soluk alır . Ağaçların arasında her boydan, her renkten, bütün renklerin her tür. lü imtizacından gelebekler — uçuşur, kapkara topraklarım üstüne konar ve tekrar uzaklaşır, Kızdıkları zaman fena kızan bir düzine kadar muühtelif cinsten — sürü sürü uzun kuyruklu maymunlar dal. ların ve sarmaşıkların arasında can- bazlık yaparlar; kızarak aşağıya at larlar; insana kötü kötü bakarlar ve mahremiyetlerini bozmuş olan yaban. cıların yüzlerine tükürecek gibi dav. ranırlar, Bu ağaçlı basık yerlerde hava daha sıçaktır. Fakat insan şırıl şırıl akan bir derenin kıyısında yan gelerek ke- yifli keyifli istirahate dalabilir ve sı. cak ıssızlıkta yorgunluğunu çıkarır ken dünyayı, bütün kâinatı hem de ebediyen unutabilir. İşte — mesele de buradadır: İnsan sakin — güzellikler, ebediyet hisleri içindir ki bu kadar u. zZaklara yolculuk yapar. Ne yazık ki intihap ettiğimiz yağ. murlu mevsimde geçilmesi icap eden sayısız dereler var.Buralarda mutat o lan sağnaklardan sonra küçücük bir derecik üç metre kadar yükselerek,yo- luna ne çıkarsa silip süpüren korkunç bir sel halini alabilir. Yerli yolcula. rın kurdukları direklerden — yapılan kabasaba köprülerini bu azan dereler alıp götürür. Hattâ derelrin — geçit yerlerinde ağaçlar — ve maymunların bu ağaçlarda karşıdan karşıya sarma. şıiklarla vücuda getirdikleri hayretle- re değen asma köprüler bu kabaran sular tarafından süprülür. Suları, yolculardan en küçük boylu sunu burun deliklerine kadar — yük. selen bir geçit bulunursa, ne iyi.. Ev- velâ hamallar geçer, taşıdıkları eşya. yı karşı yakaya bırakır, sonra beyaz adamları geçirmek için gelirler, Yaşlı başlı koskocaman bir ada- mın, zencinin kafatası üstünde otur. duğunu ve elleriyle, ayağını başka hir hamala teslim ettiğini görmek eşi bu- lunmaz bir manzara olur, Hele uzak, tan bakıldığı zaman beş hamalın hep bir arada ayrı ayrı beş parça taşıdık- ları sanılır. Geçit yerinin suları yuükarıda söy lediğimden bir iki santimetre — daha yüksekse yolcunun bu azgın derenin kıyısına oturmaktan ve beklemekten başka yapacağı bir iş yoktur. Suların tekrar inmesini beklemek, — bazan üc dört gün sürebilir. Her yer 50 santim- den 2 metreye kadar yükseklikte g91, gun yeşil otlarla türtülüdür; bazı yer lerde de bu otlar cüce kalmış küt el- ma ağaçları büyüklüğündedir. Burası büyük bir malikânenin ucsuz Dbucak. *sız park arazisine benzetilebilir, — Yolussızdır. Bir tek yolcuya te- W - "WT HABER — Akşam postası Zaman Zaman Daha ne kadar' o Ç ihmal edilecek Bu sene spor işlerimizde bariz bir fadliyet göze çarpmaktadır. Londra- dam üç antrenör geldi, hakemler harıl harıl çalıştırılıyorlar. Ankarada yeni stadın inşası bitti ve bunlara benziyen | bir sürü faaliyetler daha yapılıyor. Fakat bütün bunlar arasında bayanla- rımız gene ihmal ediliyor. Allah için bir kişi çıkıp da bizim bayanların spor yapmıya ihtiyacı vardır, şunlara her aile genç kızının gidebileceği gibi bir klüp açalım, onlar da istifade et- sinler, milletimiz de sporcu genç kız yetiştirsin diye düşünen yok. Acaba bayanlarımızı bu kadar te- kâmül etmiş göremiyor muyuz? Hal- buki memleketimizde sporun yüksel - mesi için, halkın spor terbiyesinin yüksek olması lâzımdır. Bunu da an- cak kadınlarımızın spor - terbiyesini | yükselterek elde edebiliriz. nekadar istiyorsak, kadınlarımazınkini iki misli istememiz icap eder. Çünkü yarınki nesli yetiştirecek olanlar on - lardır. Kızlarımızı klüp hayatına alış- tırırken, cemiyet hayatına da alıştır- miş oluruz. Bugün bir mektepli kızın bütün yaz yapacak sporu yalnız deni- ge girmek ve biraz kürek çekmektir. Halbuki muntazam bir klübümüz olsa, genç kızlarımız geç vakitlere - kadar sokaklarda, sinemalarda avare avare dolaşmaktan kurtulacak, cemiyet ha - yatına alışacak ve sıhhatli olacaklar- dır. Maalesef bugün bayanlarımız ta- mamiyle ihmal edilmiş bir şekildedir. Bütün dünyanın sporu gıda gibi telâk- ki ettiği bir devirde, bizim bayanla - rımazın bir tek klübü bile yok ve ba-| kalım bu daha nekadar zaman devam edecek EN. EM. sadüf etmeksizin günlerce yol almır. Büyükçe köylerin yakınlarında insan yolun iki tarafına kurulmuş pazarla. ra tesadüf eder. Pazar denince sakın aklınıza başka bir şey — getirmeyin: Bir düzüne kadar köylü — kadımı, ku- caklarında küçük çocukları ile yiyece ğe dair öte — beri satarlar. Onların müşterisi de yerli yolculardır, Bu sa. tıci kadınlar ak tenli bir alrer için sene lerce müddetle oturup bekleseler de, ona gene bir şey satmağa — muvaffak olamazlar. Yolcular, arasıra bir sığır çobanı. na rastlryabilirler; bu çobanlar adla- rına Zebu denilen Afrikanın ehlileş. tirilmiş sivri boynuzlu öküzlerini sü- rüp götürürler. Sürüler — on iki hay. vandan müteşekkil olabileceği gibi beş bin hayvanlık ta olabilir. Zebu öküz- leri yayla sultanlarının başlıca zen. ginlik kaynağıdır, Yolcu bu sürüler- den biriyle karşılaştı mi hemen en ya. kın ağaçlardan birine — tırmanır' ve hayvanlar geçip bir hayli uzaklaştık- tan sonra yere inerek yoluna — devam eder yahut başka bir yola sapar. Buradaki sığır sürülerini bir Avru. palr kumpanya satın almaktadır. Du. ala şehrine sevkederken, yatakları Tse Tse sinekleriyle dolu bulunan al- çak ırmaklardan kaçımnmak icin çok büyük bir kavis çizerek uzun yolları tercih etmek mecburiyetinde kalmak. tadır. Av hayvanları hemen hemen hiç görünmezler Yaylanın can sıkan bir hususiyeti de Zebu sürülerinden maada görünür- de hiç bir av hayvanının dolaşmaması dır, Hayvanlar mevcuttur. Fakat on. larla — karşılaşabilmek için insanın fevkalâde şansı olması lâzımdır. Her sabah erkenden patikalarda aslanla- rın, leöparların, sırtlanların ve bazan anubis denilen büyük maymuzların çamurlu ayak izlerini görmek kahildir ( ( Devamı var) Cumhuriyet bayramımın hemen ni - hayetine tesadüf eden önümüzdeki Pa- zar günü lik maçlarınma devam edilip edilmiyeceği hakkımda bütün klüpler- de bir tereddüt vardır. Bunu bildiği- miz için vaziyeti tahkik ettik ve salâ- hiyettar bir makamla konuşmamız şu neticeye vardı. Bu hafta yağlı güreş —müsabakası yapılacak olan Taksim stadındaki maç lar tehir edilecektir. T Lik maçları Bu hafta Fener ve Beşiktaş stadla- rında devam decek. Taksim stadındaki maçlar yapılmıyacak Fakat, Cumhuriyet bayramı Mmünase- betile seyahate gitmek ıstiyen klüpler olursa Kendilerine müsaade verilecek hI KY P A - Fener ve Şeref stadmdaki —maçlar — ise yapılacaktır. Ancak Fenerbahçe takımı Ankara « ya gittiğinden Fener stadımdaki birin- ci küme maçlarından birisi yapılamı- yacaktır. Şeref stadımnda ise bütün maçlar, bilhassa günün en mühim oyunu olan Galatasaray - Beşiktaş müsabakası da yapılacktır. Fenerbahçe Bugün Ankaraya gidiyor Cumhuriyet bayramıma tesadüf eden 30 birinciteşrin ve pazara tesadüf eden 1 ikinciteşrin günleri Ankaragücü ve zere Fenerbahçe takımı bu akşam Toros ekspresile Ankaraya hareket edecektir. Sarılâcivertlilere muvaffakiyetler te- menni ederiz. Cumhuriyet bayra- mında güreşecek Pehlivanlar Dün akşam idman yaptılar riyet bayramında tertip edilen Türkiye serbest güreş şampiyonluğu müsabaka- larına iştirak edecek pehlivanlar dün akşam saat 17,30 da Güneş klübünün Kumkapı şubesinde idmanlarını yap - mışlardır. Pehlivanlar arasında nefes ve kuv - vet itibarile Tekirdağlı Hüseyin ve Ya- rımdünya Süleyman çok nazarı dikkati celbetmişlerdir. Güreş meraklıları yapılacak müsa - bakalar şampiyonluğu için Tekirdağlı Hüseyini en mühim namzet olarak gös termektedirler. Başaltına güreşecek pehlivanlar ara- sında da henüz 21 yaşında — olmasına rağmen 95 kiloluk çok — kuüvvetli bir genç olan Arif pehlivan çok beğenilmek telu, Galatasaraylı denizciler Izmite gidiyorlar Galatasaray su sporları şubesi kürek çilerinden bir grup bu akşam — beşinci İzmit seyahatine — çıkacaklardır. İki dörtlük, bir üçlük tekne ile yola çıka- cak olan kürekçiler Darıcada mola vere cekler ve Cüumhuriyet bayramında İz - .mitte olacaklardır. Giden ekip — içinde, Nevin Hasan, İlhan, Rebii Refik, Em - cet Halük Mehmet Ali, — Nezih ve su sporları başkaptanı Bekir bulunmakta- dır, Malüm olduğu üezere — Galatasaray denizcileri — bu İzmit seyahatini her cumhuriyet bayramı yapmaktadırlar. Futbolda Italya ile Isviçre Bu ayın 2linde karşılaşacak Önümüzdeki ayın 25 inci pazar günü İtalya — İsviçre milli futbol takımları- nın karşılaşması iki federasyonca ta - karrür etmiştir. İtalyanınm yeni başlıyan sezonda ilk karşılaşması dolayısile beynelmilel fut- bol âleminde bu müsabaka büyük bir alâka ile beklenmektedir. b âe İ & Ğ Çankaya klüpleri ile iki maç yapmak ü-| * B İngilterenin — Arsenal takımı Cenubi Amerikaya çağırıldı ş Arjantinin River Plate ismindeki klü bü, yaptırdığı yeni bir stadyomun kü- şat merasiminde oynamak üzere, Ârse- nal takımını Cenubi Amerikaya davet etmiştir. İngiliz federasyonu, — bundan evvel Çelse takımının Cenubi Amerika turne- sinde başına gelenleri nazarı itibara âe | ( ' T larak Arsenalın bu seyahatine mani o- —— lacağı zannedilmektedir. i Fransız takımı Londrada yenildi Fransızların Ölempik dö Marsey ta- kımr geçen pazar Londraya — gi İngilizlerin meşhur profesyonel Vest » Ham takımile bir maç yapmıştır. Altı bin gibi, İngiltereye nazaran pek az bir seyirci kütlesi önünde oynanan maçın birinci devresi 3—İ Fransızların aleyhine bitmiş, ikinci devrede Fransız lar iki, İngilizler de bir gol yaparak ne- * tice 4—3 futbol üstadlarının lehine bit- — miştir, Fransızlar bu oyungda hiçbir fevkalâ- delik gösterememişler, yalnız — müthiş bir enerji sarfederek bu neticeyi almışa lardır. ı Yüzücülerin kış antrenmanı ne olacak ? Bu sene federasyonun yüzücülere karşı olan alâkasızlığı muhtelif fir « satlarda kendini gösterdi, Şimdi mev- sim geçtiğinden yüzücüler âtıl bir vaziyette bulunmaktadır. Filvaki bir ay bir istirahat zamanı ayrılmışsa da bu müddet çoktan dolmuştur. Şimdiye kadar kışları haftanm muayyen gün- lerinde antrenörün nezareti altında “İk . Galatasaray klühü ve Beyoğlu Halke- — vi spor salonlarında jimnastik yapıl « makta ve geçen senedenberi pazar günleri Yalovaya giderek gıcak havuz dan istifade edilmekteydi. D p Bu sene mevsim ilerlediği halde bu — hareketlerden hiçbirine tevessül edil- 4 , memiştir ve hiçbir teşebbüs de yoktur. — Yazın birçok müsabakaları ve Türkiya birinciliklerini anlaşılan kış antrenmafilarına da ni- hayet vermeye karar verdi. Acaba federasyon yüzücülerle meş- A gul olmıya tövbe mi etti, yoksa alıman derecelerin artık ihtiyaca kâfi geldiği- ne mi hükmediyor? Bu yaz alınan de- hazfeden federasyon — xO receler muhakkak ki geçen seneki Ya- — lova idmanlarmın bir semeresidir. Bu şayanı memnuniyet dereceler karşısm« da federasyon faaliyetini arttıracağına büsütün paydos ediyor. Federasyonun bu hareketinde de bir hikmet mi var dersiniz? : *