8 Eylül 1936 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 12
Çelik yüreğin HABER sergüzeşti İ BENİM YE RIM 'BURASI- | BENİMLE GİRME ĞİNİZE MÜ TEE$$İ- DIR ÇELİKYLREK/— m | DOKTOR ÇAY. İLMİ TETKİKLERİMİ BURADA BİTİRME MERSLE Kızın. | 2 AZIM e. DAN AYRILIYOR. > ia GELİKYURr BİZE YAPDIĞINIZ iYİLİK LERE NASIL MU; Profesör K. Kömürcanın Modem ve herkese elzem kitapları Devlet “Demiryolları: ve EL La Umum İdaresi Sümer Bank Kayseri Bez Fabrikasının İplikleri Yerli Mallar Pazarlarında satılıyor Sümer Bank Kâyseri bez fabrikasınm imal ettiği 12-14» 19 İİ ve 20 numara iplikler hükümetçe tesbit olunan fiatlarla (n8f liye hariç) pazarlarımızda doğrudan doğruya fabrikatörler? satılmaktadır. LELE İ Ameli? ve tatbiki kambiyo Yeni muhasebe tamelğ Ticari malümst ve bankacılık Eskişehir atelyesi için aşağıda sanat derece ve ücretleri yazılı 21 işçi müsabaka ile alınacaktır. İmtihan Eskişehirde yapılacağın dan isteklilerin yol masrafları kendilerine ait olmak üzere hüs TER nühal kâğıdı, askerlik ve nüfus hüviyet cüzdanlarile millet mek: ik sy ri aheieeL, ana tebi şahadetnamelerini ve son çalıştıkları yerlere ait bonservislerini | Ticari ve mali besap 1 "ör: mein alarak Eskişehir atelyesi müdürlüğüne müracatları. (767) (1053) m çi pek Adet Derecesi Ücreti Yeni hesabı ticari (mufanani asar) ikinci sınıf usta Kazancı 90 lira Mal9 cebir (istikraz ve sigorta be, ra 7 sapları) birinci sınıf işçi TT a Başlıca #alış yeri: İkbal kitapevi ” ” ” e EN ikinci sınıf işçi 59 SATILIK EV | ” ocamustaf. Fakı mahal. birinci sinif işçi ya kiye ta Ta ikinci smıf işçi 59 ,. Iktisat ilmi va A ya a beş oda bir mutbak iki kuyu beş yüz . ie uy > ZN arşm bahçesi ile beraber satılıktır. ii İhtiyacı olanların siparişlerini kaydettirmek üzere, Birinö' ———— 8 Vakıf handa 17 — 18 numarada Yerli Mallar Pazarları idar& Muhammen bedeli 4000 lira olan 200 ton çimento “Sün'i port- ği e iii, lant,, 21 — 9 — 936 pazartesi günü saat 10 da Haydarpaşada gar binası dahilinde 1 mei işletme komisyonu tarafından satın alınacak. | tır. İsteklilerin 300 lira muvakkat teminat ile kanunun tayin ettiği vesikatarı ve kanunun 4 üncü maddesi mucibince işe girmeye manii “anuni bulunmadığına dair beyanname vermeleri lâzımdır. Bu işe sit şartname Haydarpaşada 1 inci işletme komisyonundan parasız. Jarak verilmektedir. (960) Yakacıkta satılık arsalar Yakacığın en güzel yeri olan Sa- natoryom caddesinde gayet ucuz fi- yatla satılıktır. Öğretmen aranıyor Şehrimizin özel rk a birinde yeniden açılacak sınıflarda i istiyen Muallim mektebi marunlarınm. Ailak wa gartirıi üm deli reslerile birlikte (İstanbul 620 posta (kutusu) adresine yazmalar 5 #fanlar cirine müracaat, 210 MAĞLUP FAUSTA darbeler, kapmın paralanışı, Site| MAĞLÜP FAUSTA 211 Pardayan: — Oldürün haydudu!.. Geber- — Hücuml... Hücum!... Yağ-! ri kaplıyan korkunç ve karmaka- nşık gürültüler, Pardayanın pek alışık olduğu bir manzara teşkili ediyordu. Uzaktan tüfek seslerine kadın- ların feryatları karışıyordu. Bun- lar, Sitede vuku bulan taharriya- tm neticesiydi. Dakikada bir, üs- — Pardayan bumu, monsenyor? Yatağım altından çıkardık... diye soruyordu. Giz başını sallıyor ve herifi bı- Takiyör'sr#- A atiç her zaman teftiş etmek salâhiyetinde olduğunu ve aldatı!rısa intikam a- labileceğini anlatmak üzere bıra- kılırken — yediği dayak yetmiyor- muş gibi — bir de yumruk vuru. yorlardı. Dük dö Giz, Pardayanm bulun- duğu yeri keşfetmekle beraber ge- ne de askerlerin diğer yerlezi ara- masına ses çıkarmıyordu. Çünkü asker maaşmı çoktandır alama. mıştı. Her ev taharri edildikçe as- kerlerin cepleri şişiyordu. Evleri altüst edilirken dövülen, yarala- nan ve hattâ ölen adamlar pek çoktu. Dışarıdan vurulan bir direk dar- besi üzerine kapı yukarıdan aşağı- ya kadar yarıldı, dışarıdakiler se- vinçle bağırışıyorlardı. — Artık işim bitti diye söylen- di. Kemiklerim burada kalacak.., Halbuki ben Moröveri öldürece- ğim diye... Burada durdu, yumrukları sıkıl. mış, yüzünün rengi heyecandan uçmuştu. Derhal avluyu geçti, ev- velce mutbah hizmetini gören kü- çük bir odaya girdi, odadaki pen- cerenin yüksek bir bahçeye açıl dığını ve bahçede de bir merdiven olduğunu gördü. Hemen bahçeye inerek merdi- veni duvara dayayıp yukarı çık- tı. Duvar daracık bir sokağa ba- kıyor ve bu sokağın da ileride iki kısma ayrıldığı, yollardan biri- nin Kalandr sokağına, diğerinin Notrdamdan Sen nehrine niha- yetlendiği görülüyordu. Parda- yan bunları bir an içinde tetkik etti. Fakat sokağır on beş kadar askerle tutulmuş olduğunu da göz- den kaçırmadı, hemen merdiven. den inerek cellâdın odasına girdi, birkaç saniye sonra elinde keskin bir balta ile dışarı çıktı, merdive- ne tırmandı. Bu esnada Kalandr sokağındaki gürültü son haddini bulmuş ve evin kapısı kırılarak Gi. zin askerleri içeri dolmuştu... Fa- kat Moröver bunların arasinda yoktu... Pardayan içeri giren adamların ayak seslerini ve bunlara karışan küfürleri, naraları işitti. mat... — Öldür!.. Öldür!.. yakalyın! D:şardaki halk hem Gizi a'kış- hıyor, hem de: — Öldür!.. Öldür!.. diye bağırı- şıyordu. Pardayan bir anda duvarın üs- tüne çıkarak kendini aşağıya bı- raktı ve: — Yol ver! diye haykırdı. Yola konmuş olan nöbetçiler bir an şaşırdıktan sonra birleşme- ğe çalıştılar. Fakat Pardayan yan- larına yetişmiş, elindeki baltay' kaldırıp indiriyor, yüzü korkunç bir manzara almış, bir yaban do- muzu öleceği zaman nasıl etrafın. daki köpeklere saldırırsa, o da öy. le saldıryordu. Önünün açılmış olduğunu görünce derhal fırladı, kendisini hâlâ takip ediyorlardı. Döndü, elindeki baltayı bütün kuvvetiyle gelenlerin üzerine fır- lattı Üç kişi yere yıkıldı. Askerler: — Dikkat!.. Dikkat!.. diye hay- kıriyorlardı. Bir an içinde Kalandr caddesi- ne bitişik olan küçük sokaklar as- kerler tarafmdan kuşatıldı. Metr Klodun evindeki bahçenin duvarından birçok kimse sokağa atlamış, dar sokaktan ilerilemek i- çin birbirlerini itiyorlardı. — Kaçıyor!., Tutun! Tutun! Haydudu tin! Pardayan bunları işitmiyordu bile. Kılıcını çekmiş arkasına bak- madan yıldırım gibi ilerliyordu... Bu sirada yol üstündeki evler- den fırlıyan bir takım adamlar kendisini önlemek istemişlerse de, her halde Pardayanı pek korkunç buldukları için olacak, geri kaç- mışlar, bunlardan bir kısmı da korkudan kaçamıyarak duvarlara yapışmış: — Aman, mösyö haydut, mer- hamet et! diye bağırıyorlardı Pardayan hiç durmadan ilerli. yor, arkasındakiler de takipten ge- ri kalmıyordu. Birdenbire Notr- damın arkasına çıkmış olduğunu gördü. Askerler kendisini o ka- dar cıkıştırmışlardı ki, nefeslerini bile duyuyor ve: — Eğer yanlış bir adım atar ve- ya durürsam öldüğüm andır! diye düşünüyordu. Fakat bunun da el bet bir sonu vardı. Site her taraf- tan çevrilmişti; Sen nehrinin de etrafı mubafaza altındaydı... Ne- reye gitmeli? Ne yapmalı? diye düşündü. Ancak bir çare vardı, o da ne olursa olsun diyip nehire a- tılmak!.. Fakat buna vakit bulabi- lecek miydi?.. Hem suya da atılsa kendisini yakalryacaklardı. Sırf dar elması yüzünden kurtulduğu
