; i , Futbol bahisleri Futbolda amatörlük, pröfesyonellik Olimpiyatlara iştirak eden amatör takımların iç yüzleri Olimpiyatlarda futbol turnuvasının! şimdi kar dö finali başlıyor. | 1936 Berlin olimpiyatları futbol tar) nuvasi, doğrusunu söylemek Mözemgelir | s6; olimpiyatların diğer ( hareketlerile| s kabul etmiyecek derecede zayıf ve! kıymet itibarile de büyük bir mana ifa” de etmiyen bir turnuvadır. Esasen, 1924 olimpiyatları müstesna, yimdiye kadar olimpiyatlara bağlı olarak yapılan beş turnuva dünyanın (hakiki futbol varlığını temsil edecek kıymette olmamıştır. Amatörlük kaydının gittik çe sıkıştırılması, olimpiyatlara bağl fut bolün kıymetinden büyük bir fedakârlık yapmağı intaç etmektedir. Yalnız henüz, profesyonellik resmen kabul edilmediği bir zamana (o tesadüf eden Paris olimpiyatları oldukça entere” san olmuştu. Bu turnuvaya iştirak eden takımların hemen ekserisi profesyonel timlerdi. Paris turnuvasında profesyo- nellere göz yumulması turnuvaya büyük bir attraksiyon ve oyun kıymeti vermiş" ti. Hâlâ Zamoranm İspanyadan yediği golü, İsviçrenin sol içi Abeglenin uzun driblingleri, Uruguvaylı Andrad, Nazaz zi, Skaron ve Petrovun oyunları, İsveçli sol açık Kukun frikikleri, İtalya müdafa asınm İspanya karşısında < gösterdiği yüksek müdafaa kabiliyeti futbol merak hlarrnın hayallerinde o yaşamaktadır. 1924 olimpiyatlarının hemen akabinde Avusturya futbol dikatatörü Hügo Mei #elin gösterdiği cesaretle Merkezi Avru pada profesyonelliğin resmen “ilân edir mesi üzerine, 1928 Amsterdam olimpi" yatları turnuvası kuvvetinden . kaybet" ti, Amsterdama yalnız Uruguvay ve Ar Jantin gibi, profesyonelliklerinin tahkiki “müşkül olan takımlarla, amatörlüğünde herkesin şüphesi bulunan Almanya, İs” viçre, Portekiz, İtalya, Fransa, Yugos) Javya, Mısır takımları da girebilmişler di. Uruguvay ve Arjantin futbolüintin ne dereceye kadar amatör olduğuna ufak bir misal: Mayısın sonunda başlayıp (o haziran bidayetinde biten futbol turnuvasından sonra bütün takımlar, olimpiyatların açr”) uş merasimini beklemeden memleketleri ne dönlüyorlardı. Maçlardan evvel mir sabakalara iştirak eden oyunculara olim piyat stadlarına serbestçe girebilmeleri için birer rozet ve hüviyet (© varâkaleri Kendisinden fazla sırıkla yilksek atlayında... Yazan: verilmişti. Hüviyet varakasını ekseriyet le göstermeğe lüzüm kalmıyor, rozeti gören türnike memurları hemen kapıyı açıyorlardı, Avdetimizden evvel birkaç açık göz otelimize kadar gelerek bu ro zetleri ve hüviyet varakalarını kendileri ne satmamızı istemişlerdi. Buna muka” bil elli lira kadar bir para veriyorlardı. "Tabii reddettik, Turnuvadan sonra birçok Uruguvaylı ve Arjantinli oyuncuların hüviyet vara” kaları muhtelif stadların kapılarından toplanmıştır. Bu oyuncuların amatörlük lerine bir misali 1932 de Amerikalılar futbolü, zaten sevmedikleri için olimpiyatlardan çıkar dılar. İşittiğimize nazaran 1940 da Ja ponlar da futbol turnuvasını programa koymuıyacaklarmış.. Doğrusu isabet ederler. Çünkü bugün amatör futbolün büyük bir kıymeti yoktur. Hakikati Macar mil) Ji takımı dururken, burada gördüğümüz amatörleri ayarında bir takımı böyle beynelmilel bir turnuvada seyretmek a besttir. Berlin olimpiyatları gibi (O muazzam bir spor hareektine, © bağlanacak olan futbol turnuvası, evvelki sene, Romada yapılan dünya kupası ayarında bir şey olmalı $di: Olimpiyat teşkilâtma bağlı olmamak şartile spor toplantısında, dünyanın en populer ve en çok seyirci çekebilen bu sporu ayrı bir organizasyonla gene dün ya kupası namı altında oynatılabilirdi. Yoksa, bugünkü gibi, meraktan başka bir şey tevlit edemiyecek Japon ve Çin takımlarile, seyircilerin odudaklarında bir tebessilmle seyredecekleri Avustur” ya, Macar ve İtalyan amatörlerile bu turnuvanın ne cihanşümül bir alâkası, ne de futbolün kıymet ve varlığı olabi) lir. Bu turnuvaya izafe olunabilecek en büyük kıymet Berlin olimpiyatlarına bağl: bulunmasından ibarettir. Eğer Almanlar, yukarıda söylediğim gibi, Uruguvay, Arjantin, O İngiltere, Brezilya, Avusturya, Macaristan, Çe koslovakya, İtalya, gibi en büyük futbol takımlarını bir araya toplayabilselerdi, atletizm ve diğer sporlar seyirci çekme ve kendinden bahsettirme bakımından hiç şüphesiz gölgede kalırlardı. Bü vesile ile şunu da ilâve edeyim ki birçok milletler, Berlin turnuvasma gör dükleri istikrarsızlık yüzünden, amatör takımlarını göndermekte tereddüt etmiş lerdir. Yugoslav milli takımının son ziyareti esnasında kafile reisi ve Yuğoslav fede rasyonu işçileri genel sekreteri Bay Hat 3i ile görüşürken,milii takımlarının olim piyatlara ademi iştiraki etrafında kendi sine bazı sualler sorduk. Fikrini açıkça söylemekten çekinmiyen bu zat bize şun ları söyledi: Bizi, Avrupa, Balkanların en kuv- vetli takımı olarak tanır. Olimpiyatlara amatör ismi altında gelecek takımların kıymet ve kuvvetleri hakkında hiç fikri” miz yok. Karşımıza (amatör) (o olarak çıkacak takımlardan birine, velev haki katen amatör dahi olsa yenilecek olur- sak, Merkezi Avrupadaki kredimiz zi” rar görür. Bu tereddüt birçok kuvvetli takımların olimpiyatlara iştirak etmeme lerine sebep olmuştur. Sonra.. Bu turnuvada amatözlükter gene fedakirlik yapılmıştır. Alman milli takımının amatör oldur) ğuna inanabilir misiniz? Ulvi Ziya YENAL Gelecek yazı: Berlin futbol turnuvasını hangi takım kazanabilir? Ütwi Ziya Yenal Mahut Isveç usulü Gazetenizde intişar eden Bay Rısa Koşkun'un ve Türkiye idman üstadı Bay Mazhar Kazancı'nın spor hakkın- da değerli yazılarını okudum. Bu hu. susta ben de şunları söylemek istedim Lütfen gazetenize dercini rica ederim. Evet, spor diye fenni bir şekilde a- İz açıp kapamak, kolu kaldırıp indir- mek gibi tabii hayatımızda durmadan tekrar ettiğimiz İsveç #imnasliğini, ne derece iyi olduğunu isbat eden 936 o- limpiyadı cereyanını bizim için çok acı bir şekilde gördükten sonra hâlâ tatbik etmek bana kalırsa gençliğin sporda ilerlememesi için ayağına takılmış bir kösteği muhafasa etmek demektir. Onu, bu usule bağlı tutmak kazığa bağlı tutmaktan hiç farkh değildir. Bu usulü bugün doktorlar ekseriyetle ne- kahet devresindeki hastalarına tavsiye ediyorlar. Gürbüz, genç, bir cücuda hastu mütmelesi yapmak, onu ne cesa- retçe, nede Tuvvetçe bulunduğu yerden) lar: başlamazdan evvel birkaç Alman ileri götüremez, Bu ve bunun gibi yüzlerce sebep|“ninda'dururken taştan, betondan, demir bu usulün terkini bize haykırıyor, hay-| den yüksek duvar ve kuleleri görünce kırıyor... Durmadan haykırıyor. Fakat) doğrusu heyecana düştüm. Bu taşların, biz maalesef belki bunu işitecek kulağa| betonların, demirlerin arasında iki hafta malik olmadığımızdan duymuyoruz.) insanlar mücadele edecekler diye düşü” Kalâırdığımız ayağı ileri atıyor zanniy.| nüyordum. : le gene aynı yere basıyoruz, ve bu işi yaparken acaba yanımızdakiler nerede diye bakmıyoruz bile. Onlar o İkadar #- lerlemişler ki baksak da göremiyece. fiz. İhtimal bu farkı görmek istemiyo.) görmeelisini. Orada en büyük kuvvetle Tuz, Fakat gün gibi aşikâr. Gençlikte) müacdelelerini görmek cidden pek heye” kabiliyet, istidat mı yok dersiniz. Buna| canlı oluyor. Meselâ Amerikalıların pek hep birden hayır, diyoruz.. Var.. O hal.) sevdiği Venzke 1500 metreyi halk için“ de. Ne olur, biraz da Almanyaya, Rus-| lıların mikyasi yaya, Amerikaya, Fransaya baksak ve| büyükten daha büyük. Zaten onların gençlerine yaptırdığı jimnastik usulünü; gençlerinin maddi, manevi ça-| kıymetlerinin sıfır olmaları bu adamların lışmalarım ve randımanlarım tetkik) her müsabakada iyi kuvvetler intihabına| etsek... Bugün bazılarımızın beğehemediği| yor. bu ikinci usulü şanlı ordumuz sevg se- ve tatbik ediyor; ve talimname olarak! bunlar dünyanın en mükemmel atletle kaleme alıyor, Garp, şark şöyle dursun | ridir. Jak Torrane gülleyi 18 metreye | yakın atıyor, Missouri köylü kız Helen İ Stephens 100 metreyi 11,6 bari göz bebeğimiz ordumuzu kendimi. 26 örnek edinelim. Diğer taraftan: Avrupa, Amerika üniversitelerinin rekor kıracak derece- de spora ehemmiyet vermelerine mu.) metre yüksek atlıyorlar. Bunlar kabil, Allah rızası için bizim üniver.) değil birer harikadır. Eğer beyaz ırkın sitemizde de böyle bir şeyi göz önüde| her birisi üçer atlet göndermemiş olsay tutalım, Tıb Fakültesi okurlarından: İsmail Moda deniz kulübünde tertip edilen yarışlar Moda deniz klübü tarafmdan tertip; becerikliklerini gösteriyorlar ve o vak- edilen büyük deniz yarışları yarın Moda koyunda" yapılacaktır. âtlet müsabakalarını seyredenlerle dolu kuş bakışı... Dünyanın en Finlandiyalılar nasıl çalışıyorlar Siyah ırktan sonra sarı ırk beyaz ırkarakip oluyor Berlin (Hususi) — Olimpiyat oyun gazetedi arkadaşlarla stddyom meydâ- Bu düşüncedeyken Alman meslektaş”) arım döndü ve bize: — Evet, dedi. Hazırlıklarımız tamam dır. Fakat müsabakaları Oo Amerikada ri biribirlerine salıveriyorlar. Bunların de 3:4.9.9 dakikada koşuyor. Amerika” nı bilirsiniz. (o Daima oradaki insan bolluğu ve insanların hayatlarının ye müsabakalar: kazanmağa yardım edi” Peacock, Ovens, Johnson, Metcalfe saniyede koşuyor, Carpenter diski 51,03 metreye atıyor. Burke ve Johnson halde (2,056 atlet dılar ve bunların bazıları tesadüfen mu- vafak olmamış olsaydılar, bütün mükâ” fatları zenciler toplayacaktı. İngilizler Amerikan usullerinin mw halifidirler. İngilizleri talimlerinde ve ha zırlıklarında tanımak ve bunlardan bir fikir edinmek mümkün değildir. İngiliz ler yalrız son dakikada kudretlerini ve te kadar her şeyleri ve her türlü hareket lerini gizliyorlar. İngiliz koşucularından Bu yarışları tertip eden komite İktir) meselâ Stothardın 800 metreyi koşacağı sat vekili Celâl Bayarın başkanlığı altın» da toplanmış ve yarışların çok (| İyi bir şekilde yapılmasına katar verilmiştir. Müsabakalara sabah 10 da başlanacak ve akşama kadar devam edecektir. Şimdiye kadar Türkiyede yapılmamış! birçok yeni deniz sporları yapılacaktır. Gece sant 22 de Moda deniz klübünde bir balo verilecektir. m kimsenin hatırına gelmezdi. Finlayin ga Mbiyeti de öyle neticelendi. Finlândiyalıların metodu da başka” dır. Bunların nazarı dikkate (aldıkları! ve ehemmiyet verdikleri: Acele etme mek, soğük kanlı bulunmak ve yavaş yavaş sürati çoğaltmak. © Sporculukta prensip bunlar olmalıdır. Finlândiya at- İetleri yalnız talim etmezler, talimden olan olimpiyat sahasına iyi atletler! m sonra vücutlarını masajla, yüzsü€ lerler. Bu sporcu millet deççleriği delerindenberi spora alışmış bil tir. Bunların antrenörleri de büyük sporculardır. Uzvu böyle den bu milletin manevi olarak da Finlândiyanın şerefini gibi ideal bir gaye vardır ki b vetlerinden en büyüğüdür. İsveçliler kendi kuvvetlerine “5 eden bir millettir. Nasıl da sın, beşikten mezara kadar la meşgul olmayan insan yoktuf Japonya..? Bu milleti ciddi kim var? Ummayan taş baş yasında bunlar da beyaz ırka © kip oldular. Bu küçük insanlar Nishidanın 4,30 yüksek at kimin aklına gelir? Alman meslektaşım bunlaf” ken anlattıklarından bütün spor metodları çeşit çeşit old” normal bir şekilde yapılacak sporlarda her milletin vücud” ve terbiyenin mümkün O ola" 4 anladım. M. | 18 —— a B Bugünkü ter © müsabakalar” : Belediye turizm şubesi yi tertip edilen eğlenceden testi” gi iy, tenis maçlarının finali bugü” # ) den sonra Taksimde Dağcı İ ty kortlarmda yapılacaktır, te, Müsabakalar aşağıda yi ram dahilinde yapılacak festival kupa ve madalyalâ”" caktır. Saat 14,30, tek erizek VİNİ Krisl, 15,30, tek kadın yi v Kurtelli, Saat 16,30, çil eya yan, Neşet — Kris ve ; te erkek Neşet — Arevyal ag telit: Bayan Grodesky ve yan Kurtelii ve Vedat APU Bisiklet Berlin & — Bisiklet final # rineliği Mercen Alman Vanlie Hollanda, üçüncü N şleri illot Fransa kazanm Hendbol Berlin $ — aviçre Ro” mağlâp etmiştir. 0! Macaristan ve Ameriki “ müsabakayı da Macer $ zanmıştır, 4