Çelik Yürek'in sergüzeşileri Harikulâde heyecanlı sinema TomAaNI, Cumartesi günü ağliyer. Li İlânları Senelik muhammen kirası 300 lira olan imes vapur iskelesi yanında denizden dolma yer teslim tarihinden itibaren 938 senesi mayısı sonuna kadar kiraya verilmek üzere pazarlığa konulmuştur. Şartnamesi levazım müdürlüğünde görülür. İstekli olanlar 45 li- | ralık muvakkat teminat makbuz veya mektubile beraber 5 ağustos 936 carsamba zünü saat 15 de daimi encümende bulunmalıdır. (4177) (B) ————.———..— Cevap gönderme mü tos 15 de bitiyor. Acele ediniz! Taksimde PAN O RAMA Gi 6 Ağustos 1936 Perşembe günü SÜNNET DÜĞÜNÜ, HERGÜN BAHÇEYE MURACAAT Telefon 41065, Kilo Adet Muhammen B. muvakkat te- a— K ı R 3 A ğe O Ss U “ tı 150 Filizi yağlı boya 55 kuruş 12 lira si | | 1 Ağustos Cumartesi günü akşamı BUYÜKDE R 'E 0 35 Teolin filizi boya 190 ;, © ye a o ME eye 2,0, | | Beyaz Parkta ; Beyaz Gec İ 200 Halka demiri 9, | En gık beyaz elbise giyinen bayana hir kat elbiselik kumaş verilecektir (Sababa kadar muhtelif eğlenceler ve var” (İİİ) #hteri Geçen hafta büyük fedakârlıllarla hazırlanan ve havanın muhalefeti dolayısile yapılamıyan bu büytük bale dns bi İ maralar ilâvesile fevkalâde zarafet arzedecektir. Konsumasyon yalnız 45 kuruştur 2500 Civata a ei 200 köşe bent 10 *5 Perçin çivisi 40 5 Macun 40, 1 teneke gaz 370 ,, Kimyager Umumi bahçeler için yukarda cinsleri ve miktarları yazılı olan il 1 malzeme ayrı ayrı açık eksiltmeye konulmuştur. Nümuneleri Balat Hüsameddin atölyesinde şartnamesi levazım müdürlüğünde görülür. İstekli olanlar İğ Tam idrar tahlili 100 kuruştur. Bil kanunun tayin ettiği vesika ve hizalarında gösterilen muvakkat te - ii Fy mi Dere az minat makbuz veya mektubile beraber 5 ağustos 936 çarşamba günü di tan -arşısmda İzzet saat 15 de daimi encümende bulunmalıdır. (4180) (B) - - ” | Harbiyede e BELVÜ aç | Her günkü programa ilâvete | Cuma, Cumartesi ve Pazar günl€" | Soydan Dün ve Yarın neşriyatı Sünnetçi Akilli H i p n o t i z ma Meşhur Sünnetçi başı Haleplinin Şimdiye kadar bizde ilmi mahiyette mütalea edilmemiş gm çok meraklı bir bahistir. Hele ruhi meselelerdeki derin ihtisas |) ©“. arm ie ee dünyaca tanmmış olan büyük profesör Dr. P. Jane'nin meşhur amam eseri muhterem Cemil Sena tarafımdan tam bir itina ile tercüme m MA ve neşrolunmuştur. Bu, memleket hesabına büyük bir kazanç Göz. Hekimi olup üstadı bu tercümesinden dolayı hassatan tebrik ederiz. Dr. Şükrü Ertan Fiyatı 100 kuruş. Cağaloğlu Nuruosmaniye cad. No. 30) n (Cağaloğlu Eczanesi yanında) VARIT kütüphanesi — Istanbul — Salı günleri sadi Telefon. 22566 ZEYBEK revüsü yapılacak 792977 70707 74 2207270702070707270 7270707772070 707077272 — REKLAMLAR Ucuz ve taksitle NECiP ERSES “Ankara caddesi saire Galata : Sesli Han 62 MAĞLUP FAUSTA ear 5 MAĞLUP FAUSTA 63. geldiniz Çıldırdınızsa sizi pence- reden fırlatır atarım. Yok içki iç. miye geldinizse oturun da şu Bu. jansı damacanasını açmam için vardım ediniz dedi. Montseri ile Kalabr ve Sent Ma. lin gözleri yuvalarından fırlamış bir halde duruyorlardı. Bir masa. nm etrafına oturmuş olan Parda- yanla Dük D'Angulem ve başka bi. risi kendilerine bakıyorlardı. “Ayağa bile kalkmamışlardı. Yalnız Pardayan arkası kapıya doğru otur duğu için başmı geriye çevirmişti. Kral Hanrinin üç sadık jantiyo- mu karşılarında Şövalye dö Parda. yanı, sollarında Dük Dangulemi, sağlarında bir demir karyola ile ileride, masanın öbür ucunda bir üçüncü şahsı gördüler. Ve gözleri- ni hemen ona diktiler. İlk şaşkınlık geçtikten sonra se- lâm verdiler, fakat hançerleri elle. rindeydi. Sent Malin: — Mösyö dö Pardayan, bizi af- feliniz. Bulunduğunuz yere biraz kaaca girdik, fakat emin olunuz ki burada sizinle karşılaşacağımızı ummıyorduk.. Yalnız şu karşıda duran mösyö, kimi aramakta oldu. ğumuzu size haber verebilir.. dedi Bu şekilde kendine hitap olunan papas: — Kimi arıyorsunuz? diye sor- du: Dük Danguleme kılıcını çekmeğe hazır olmasını gizlice işaret etmiş. ti. Monseri: — Jak Kleman isminde, krala suikast yapmak istemekle itham olunan bir papas arıyoruz!.. ceva- bını verdi... Papas soğuk kanlılıkla gülümsi- yerek: — Ondan ne istiyorsunuz? dedi. Kalabr: — Evet, şu üç hançerle ona üç şey öğretmek istiyoruz: Biri baba, biri oğul, öbürü de Ruhülkudüs. tür. Tabii ruhani bir kimse ile uğ: raştığımız zaman, hürmete borçlu olduğumuzu da unutmayız. sözle. rini söyledi. Bu anda şu üç arkadaşın yüzü, vahşi bir ifade almıştı. Keşiş aya- ğa kalktı ve sakin bir hal ile; — Jak Kleman benim! dedi. Her üçü bir daha selâm verdiler. Sent Malin Şövalyeye doğru döne. rek: — Mösyö dö Pardayan, kral; sadık mısınız? dedi. Pardayan: — Vallahi mösyö, şu söylediği- niz şey zamana göre değişir. Bu gün sadıktır. Ona Katedrale ka- dar arkadaşlık ederek şeref Obul- dum. Eğer ben olmasaydım belki kendilerine bir felâket erişirdi.. Öy le değil mi mösyö Kleman?.. Kar- şılığını verdi. Papas soğuk kanlılıkla: — Çok doğru! dedi. Üç silâhşor hayretle bakıştılar. Prdayan devam etti: — Krala geçen gecede sadık- tım. Çünkü onun bugün öldürülme. mesini temin ettim. Doğrumu mös- yö? Keşiş; — Doğru! cevabmı verdi. Kalabr, Monseri ve Sent Malin, hep birden: — Ya şimdi? diye sordular. — Şimdi mi? Kalabr homurdandı: — Evet, bize şu papası öldüre- rek kralımızı kurtarmak müsaade sini verecek misiniz ? Mösyö, haber veriniz, krala sadık mısınız Sadık iseniz bizi hareketlerimizde ser. best bırakınız. Değilseniz, kralın bir düşmanı sayarak derhal size hücum edeceğiz!.. Şövalye gayet sakin bir tavırla: — Nasihata ihtiyacım yok! Dün kralı bir felâketten kurtarmak iste. dim. Bugün de onu bir cinayet işle- mekten alakoymak istiyorum. Mös. yöler, ben sağ oldukça benim misa. firim olan Jak Klemanın bir kılı. na bile dokunamıyacaksınız!.. de- di. Pardayan ile Şarl, hemen kılıç. larını çekerek ayağa kalktılar. Üç silâhşor hemen müdafaa va- ziyeti aldı. Kılıçlar çatışacağı 2a- man Sent Malin: — Mösyöler, bir dakika müs8* de ediniz! dedi. Pardayanla Dangulem kılıçlar” nın uçlarını aşağıya indirdiler. — Şövalye, size şunu haber w relim ki biz gürültü çıkaracağ!?" Şehrin içi mösyö dö Kriyonun “e riye kollarile doludur. Galip gelseniz mağlüp da olsanı? bis şüphe yok ki yakalanacaksı” Bunun sonu ise asılmaktır. nünüz... Henüz vakit vardır. Pardayan: — Evet, söyledikleriniz çok doğ dur! dedi. — Oh, oh!.. Hele aklınız b9#'*” za geliyor. — Evet, güneş doğarken Şeri dan çıkacağım. Tevkif ol pek korkmam. Beni zorlamaz. nız sizi öldürmek de istemem dürecek olsam bile bunu, inan” ki, çok acınarak yapmış olac& Kalabr: > — Demek işi bitirmek ie bi izin veriyorsunuz? diye bağırdı” fi — Aslâ!.. Yalnız size, bans k $ı borçlu bulunduğunuz iki hayr hatırlatıyorum. Bunlardan pi başka bir zamana hırakarak “ mösyö Klemanınkini bağışla” zı İstiyorum. Bu da şükran nuzun üç de ikisini tam olacaktır mösvöler... Pardayan bunları söylerke” wa