31 Aralık 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 17

31 Aralık 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 17
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

——— —— ——— Yusuf Peygamber; Din kitaplarında anlatıldığı şekilde . yaşamışlır. Her şeyi şuphe ile gören âlimler bunu araştırarak Nihayet maddi deliller bularak hakikati teslim etmişlerdir Hazreti Yusuf, Potitarır karısına yüz vermemişti —Karlo Cignaninin şimdi Dresden galerisinde olan tabl, ay zamanlarda arkelojik &- raştırmaları, şimdiye kadar hee efsane sanılan bir takıra hakikat- , leri meydana çıkarmaktadır. Ta- rih bilginleri arasında İngilterede doktor A. S. Yahuda senelerdenbe- ri bilhassa “Kısası Enbiya,, da yar zılı hikâyeleri incelemekte, bunla- rım gerçekten olmuş birer tarihi vaka mı, yoksa sadece hayalin ya- rattığı birer efsane mi oldukları- MI araştırmaktaydı. Son aylarda Meşrettiği bir kitapta Hazreti Yu- sufun Mısırda başından geçenle re dair yazılanların doğru oldu- ğunu birçok târihi vesika ve delil- lere dayanarak isbat etmiştir. Bazıları Hazreti Yusuf vakası- nın sadece uydurulmuş bir masal olduğunu ve böyle bir kahrama- nın hakikatte hiç'de yaşamadığı» nı iddia etmişlerdi, Fakat doktor Yahuda Mısır vesika ve kayıtla- zen bunun baştan sonuna ka- ar doğru olduğunu dana çi eek yer e Meselâ Hazreti Yusufla, utan- maz Bayan Potifar arasındaki bir taraflı aşk işinin gerçek mi, yok- sa sadece Yusufun hapishanede bulunması mazur göstermek j- çin uydurulmuş bir masal mr oldu. ğunu araştırmıştır. Masalı alelâ- de okuyuculara pek garip göste. ren safhaları bizzat kendileri, bunun uydurma olmadığına şaha det etmektedir. Meselâ “Kısası Enbiya,, dediğimiz peygamberle. rin masallarında Yusufun atıldığı hapishanenin, muhakeme ve mah- kümiyet bekliyen âdi suçluların kapatıldığı umumi bir hapishane olmadığını, burasının “Kralın hu. susi mahpuslarmm atıldığı bir yer,, olduğunu okuyoruz. Demek burası aşağı yukarı lüks bir tevkifhaneydi ve İngiliz bil . ginlerinden birisinin isbat ettiği gibi Filistin hududundaki Saru ka lesiydi. Nitekim eski Mısır kayıt. ları bu kaleyi birçok asırlar zar- fında zikretmektedirler. Potifar Hazreti Yusufu çok na- muslu ve iktidarlı bir adam olarak tanıdığı için ona tükenmez bir iti. mat (bağlamıştı. Bu itimat karısının şikâyet etliği gü. ne kadar devam etmiştir Potifar çok güç bir ya ziyete düşmüştü. Efendisinin ka- rısına saldırmak gibi çok ağır bir cezaya sebep olacak bir suç hak- kında Potifar ya karısma inan: mak, yahut da Yusufa güvenmek arasında şaşırıp kalmıştı. Karısı - nın sözüne inanır gibi davrandı ve Yusufu taş ocaklarma gönde - receği yerde Fravunun huswi ha pishanesine attırmakla bu işte hâ . lâ şüpheli olduğunu gösterdi, Hapishanede Hazreti Yuyuf rüyalarını tabir etmek süretiyle Fravunun kilerci başısiyle ekmek- çi başısı üstünde çok derin ve iyi tesirler yarattı. Bu rüya tabiri işi eski zamanları çok ilerlemiş, fa- kat sonraları kaybolmuş bir sana- tıydı. Yusufun bunu nasıl yapabilmiş olduğunu tarihi kayıtlar göster miyor. Ancak onun çok zeki bi; adam olduğu h'ç süphe götürmi . yseek bir hakikattir. Bu iki hâdisede rüyanm garip bir hususiyeti var. Her ikisinde de üç rakamı bulunduğunu görü. yoruz. Yusuf kilerci başıya üç günde tekrar göze gireceğini vr fendisine kendi eliyle kadeh ve- receğini söylemişti. Diğer taraf- tan ekmekçi başıya üçüncü günü asılacağını haber verdi. Hazreti Yusuf bu iki adamla konuşurken Fravunun kilerci ba- 4 aleyhine hiç bir şikâyeti olamı. yacağını, halbuki ekmekçi başınm HABER — Akşam postası, Hazreti Yusu! Fravnun rüyosi nı tabir ediyor. —Harold Spcedin tablosu — birçok hırsızlık ve suüstimalden suçlu bulunduğunu anlamıştı. An cak her iki hâdisenin üçüncü gün- de olacağını nereden biliyordu? Bunu şöyle keşfetmiş olabilir; Herkesin bildiği gibi Fravu nun doğduğu gündü. Böyle yı! . dönümlerinde ise hapishaneleri, ya af yahut cezaları tatbik sure- tiyle, temizlemek âdetti. Hazreti Yusuf hakkında Fra vuna birkaç söz söylemek ekmek çi başıya nasip olmadı. Fakat e linde kadeh'e Fravunun vanı be İ sına dönen kilerci başı haşmetlö hükümdar rüya görünce ona Yu- sufu hatırlatabilirdi. Fakat ne yazık bu nankör a- dam Yusufu tam iki sene unuttu Neden sonra bunu Fravuna anlat: tı, Paran, bir aralık karışık bir rüya görmüştü. Hazreti Yusuf bu- nu tabir ederek Mısırda yedi sene bolluktan sonra yedi sene kıtlık o- lacağını anlattı. Tabirinin doğru olduğuna dair Fravunu inandırınca, buna karş; almacak tedbirlerin ancak “Bü-| yük Vezir,, tarafından tatbik olu nabileceğini de söyledi. Bunun ü- zerine Fravun onu ülkenin en bü- yük memurluğuna tayin etti. Yusufun boynuna altın ger - danlık asmak, sırtına da ince ke - tenden beyaz entari giydirmek Hazreti Yusuf, Frapunun rüyasını doğru tabir etmek suretiyle Mısırı felâketten kurtardığı için şan ve şerefe yükseltildi. hikâyesinin de uydurma olmadı . İ ğını son zamanlarda Amarra'da meydana çıkarılan kabartma re « simler göstermiştir. Bu resim « lerde Fravun dördüncü Amenofi- sin Aton başpapası Meri - Ha'nun boynuna mebedin zahire anbart avlusunda, bu anbarları arpa ile doldurduğu için altın gerdanlık astığını görüyoruz. Yusuf da Fras vuna ayni hizmeti yapmıştı. Saray kanunlarma göre Mısr- | rın büyük veziri devletin en yüks sek memuruydu ve kral salâhiyet. lerini haiz bulunuyordu. Bu tarihf | hakikatlerin hepsinin, din kitapla. rında tekrar edilmiş olduğunu gö- | rüyoruz. Zaten Yusuf kıssasını ilk önce Yahudilerin Tevratı “Tek. vin kitabı,, nda yazmıştır. vi Fravun, Yusufa Zafnat . Paam- cah adımı takmak suretiyle, onu hususi bir şeref mevkiine çıkara- rak eski an'aneye riayet etmiş ols du. Bu adın mânasını da son za- manlarda doktor Yahuda bulmuş- “Bu adam, ülkenin gıdası» — Deveria'nın tablosundan — ! j ! ! tur: dır!,, Fravun Mısırı açlık ve kitlik yıllarında kurtarmış olan bir ada“ | ma böyle bir ad takmakla isabet ettiğini göstermiştir. Hazreti Yusufun gelecek on dört sene için dünyanın bu par- çasında olacak hava ve iklim şarts larını nasıl tahmin edebildiği me- selesi hâlâ anlaşılamamıştır. An. | cak bunu yapmış olması kuvvetle muhtemeldir. Çünkü kıtlık senes lerini haber alması üzerine Fras« vun papaslara ait topraklardan başka bütün araziyi istimlâk ettir. mişti, Fravun sonra bu toprakla. rı mahsulün yüzde yirmisini kira. olarak vermek şartlariyle gene sas hiplerine kiralamıştı. Bütün kun» ların yapıldığı ve aşağı yukarı Hazreti Yusufun çağında olduğu tarih bakımından sabit olmakta- dır, Mutekit bir insan için bu kıssa şekkü şüphe götürmiyen bir has kikat ise de âlimler bu, yukarda yazdığımız hâdiseleri tarihin de fi teyit etmesi çin araştırmalar yap, | mışlar ve doğru olduğunu anla muışlardır. ,

Bu sayıdan diğer sayfalar: