26 Aralık 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

Eski devirlerin s Mezarlarını korumak f veya çıkardıkları nizamlara riayet edilmesini temin maksadile Lânet Sigortasına başvururlardı! Buna benzer lânetler Osmanlı tarihinde bile vardır. Çe Lünetleme ilk insanların kendi mallarmı korumak, yahut öç al- mak için icat ettikleri bir şeydi. Fakat tarihe ilk olarak kaydedi!- miş lânetleme bundan 3500 yıl ön ce yaşıyan ve eski Mısırm en bü- yük hükümdarlarından biri olaw Fravun birinci Seti'nindir. Birinci Seti, yaptığı yeni kanu nu bozacak olan Fravunların şu lânetlere uğramalarını söylemek- tedir: “Tanrılar onun etlerini yakıp eritmek için bir mangalın alev. leri gibi kıpkırmızı olacak, çün- kü onlar benim sözlerimi din- lemediler. Tanrılar benim ira. demi bozanları mahvedecek. tir?,, Fravun Setinin lâneti bir hayli muvaffakiyet göstermiş sayılabi - lir! Çünkü bu Fravun dört yöz yıl kadar süren yeni bir sülöleyi tesis etti, Ancak yapılan araştırmalar gösteriyor ki kendisinden sonra gelen Fravunlar onun kurduğu si- yasalara pek de aldırış etmemiş. lerdir. Kendi mallarına her hangi bir «wretle olursa olsun zarar verebi- lecek insanların başlarıma yağdır mak için papaslarla krallar gece leri sabahlara kadar oturur, en kanlı kânetleri düşünürlerdi. Fa kat büyük bir savaşçı, kanun ya pıcı ve din bilgini olan Birinci Se - ü tarihteki kralların hepsinden fazla lânetlere güvenirdi. Bu Fravun tapındığı tanrısı O siris namına Abidosda boş bir me zar yaptırmıştı. Bu mezar tanrı- ya mahsus bir abide mi (yoksa kendisi için yapılmış bir mezar mı şüphesini uyandıracak biçimde yaptırılmıştı. AAbidenin çevresi . ne yazdırmış olduğu (Yazılarda kendisinin, yahut tanrısının sözle- vini dinlemiyecek olanlarm başı na bütün korkunç şeytanları, aca- ip hayvanları ve müthiş ejderha ları çağırmaktadır. Yazıları oku. yalım: “Ey kıpırdanan ve kendisiyle birlikte bütün yaratıkları oyna- tan, kuvvetli ve kudretli Urta yılan! Ey bitmez tükenmez a- levler saçan Sedeti yılan! Ey Osirisin yeraltı dünyasının bü- tün yılanlariyle bu yılanlara hiz- met eden çıyanlar! Ey gizli o- lan ve mağaralarından bir daha dışarıya çıkılmıyan varlığın ka- pıcıları siz beni görmeksizin, ben sizin adlarınızı çağırıyo- rum. Osirisin düşmanlarını zaptet- meniz için talimat yaptım. Par- HABER — Akşam postası igortası SAĞDA: Eski Pier Atinanın (Nefret kuyusu) nda bu» turnmuş bir lev- ha... Levhaya tânet edilmek istenilen ada- min adı yazılıdır Balçıktan yapılmış ve üstündelânet edilmek istenilen adamın resmi ya * ÜSTTE: Bir Hint pu tundan çalınmış olan Orloff elması Rus çar larının o imparatorluk asasına konulmuşta, SAĞDA: Esk: Çin imparato riçesinin nadir bir fotoğralı... İmparatoriç e* nin yanındaki ler haznedar kadınlardır .. Bir çok Çinli ler onun hane“ danının bir l& nete uğrad'ğ' için mahvol duğuna inan maktadırlar. Birinci Setinin mumyalanmış kafası... Tarihe geçen ilk lâ - neti bu Firavun yapmış ve kendi kurduğu düzenleri bo zacak haleflerine lânetler yağdırmıştır. maklarınızın arasından kaçmak, imkânı olmıyan sizler, Osirisin düşmanlarına karşı vazifelerini. zi yapabilmek için bulunduğu- nuz yeraltı ülkesinde kalınız. Ey dehşet yerinde olan kafası kesikler, ey korkunç diyarın ruhsuzları, ey baş aşağı olanlar, pıştırılmış bir heykel. heykelin neresine iğne ba - tırdmış ise adamın oraların da ağrılar ve sızılar olaca * ğına inanılmaktaydı! Bu sahibi ve batı illerinin hakanı Osirisin düşmanları! Sizi deh- şetler ülkesine gönderiyorum; yokluk uçürumuna teslim edi- yorum, rahlarınız bir daha ora-| dan çıkamaz!,, | Seti kendine başka bir yerde, Thebes şehrinde bir mezar yaptır. | mış ve cesedi oraya konmuştu.| Mezar lânetler sayesinde bir müd- det muhafaza edildi, fakat eski Mısır günlerinde bile mezarın 80-| yulmasına bunlar mâni olamadı! Soyulmıyan birinci derecde e- hemmiyetli mezarlardan birisi belki de Tutankhamen'in mezarı idi. Bunun da soygunculara kar- $ı yazılmış bir lânetlemesi vardı ve girilecek kapının sağındaki sütu- na oyulmuştu. Mısır bilginlerin. den Fransız doktor Mardrus kita- beyi şöyle okumuştur; “Ey batı aşıklarının sınırla:| rındaki uçurumlarda oturanlar ; ey karanlıkların mağaralarında yaşıyanlar ve ortalığa dehşet salanlar; ey gecelerin yaratık- ları; ayın dostları ve ey mezar. ların sakinleri, hepiniz yakla şın, sözlerimi dinleyin; şahitle rim ve yardımcılarım olun? Benim tasvirime kalkacak el kurusun! Adıma, kurdukları. ma, heykellerime ve bana ben- ziyen resimlere (o saldıranlar mahuvolsun!,, Tutankhamen'in mezarını aç- İ icat etmişlerdir. Buna rağmen en| : Lânetleme! Hindistanda Kalküta yakınların da Kali ilâhesinin heykeli.. Mer cut bütün lânetlemelere rağmen gözü pek hırsızlar bunu soy . muşlar ve şimdiye kadar hiç bir kazaya uğramamışlardır? karşı tuhaf bir inanç uyandırmış- tır, Tanınmış en eski sulh muahe- denamesine de, bir müeyyide ol. mak üzere bir lânetleme eklenmiş. ti. Bu muahede İsânın doğumun- dan 1300 yıl önce Mısırlılarla E- tiler arasında yapılmıştı. Fravun ikinci Ramzes tarafından tertip e- dilen Mısır nüshası Etilere şu ih- tarda bulunuyordu: “Eğer bu muahedeye riayet etmezse Mısırlıların bin tanrısı Eti hakanının evini, ülkesini ve uşaklarını mahvedecektir !,, Hindistanın ve doğu illerinin putperest mabetlerini bekliyen pa- paslar, putlarını süslemekte olan mücevherleri korumak için düşü- nebildikleri en korkunç lânetleri eski zamanlardan beri cüretkâr| bir takım insanlar bu mabetlere girerek hırsızlıklar yapmışlardır. Daha geçen sene bile Kalkutta ci-| varımda Dakşi Nasvar'ın Kali ma- bedindeki korkunç dehşet ilâhe, sinden bizim paramızla 55.000 ki ralık mücevherat çalınraıştır. Rus imparatorluk asâsının er kıymetli süsü olan Orloff elması| bir Hint mabedinden çalınmış en| pahalı taştır. Bu elmas Triçino Teli yakınlarındaki oSrirangam şehrinde Bralzına mabedindeki mabut heykelinin sağ gözü idi ve çalan için korkunç bir de lânetle. mesi vardı. Osmanlı tarihine baktığımız za- man da bu türlü lânetlere raslıyo- ruz. o Padişahlar yaptıkları ka- nunların veya vakıf vesikalarınm sonlarında: “Ba nizamımızı gerek hane- danımızdan gelen padişahlar ve gerek başkaları Obozmıyalar! Bozanlar iki dünyada muratla. rından mahrum kalsınlar ve peygamberin şefaatine, allahın rahmetine mazhar olmasınlar! Tarzında ve daha kuvvetli lâ- netler yazmışlardır. Habsburg hanedanının da lâ- ey yürekleri gövdelerinden çu! mış olanların biter birer ölmeleri; nete uğramış olduğu söylenmekte- harılanlar ve ey aşağı dünyanın) bazı insanlarda bu lânetlemeye| dir. Fransuva Jozef, Macar ihti-| Jacağım! lâlinde Kontes Szeşeneyi'nin oğ. lanu idam ettirince Kontes ona şöyle söylemiş: “Bütün sevdiklerinin sefilâ- ne bir surette öldüklerini göre- ceksin ve tahtın büyük bir zil- let içinde yıkılacaktır!,, Yehonala lâneti Çinde çok kuv vetli bir tesir bırakmıştır. 18 inci asırda imparatorun emriyle ateşe atılarak idam edilmiş olan Yeho- nala kabilesinden birisi ateş yığı- nı üstündeki kazığa bağlanırken demişti ki: “Bir gün Yehonalc kabilesi imparator hanedanından öç «- lacaktır. Hanedanın hepsine lâ- net olsun!,, Çinin kudretli Valde Sultanı bu kabiledendi. Yeğeni ve manevi evlâdı olan imparator Kvanğ - Su gene bu kabileye mensup bir cari. yeye vuruldu. Nüfuzunu dehşetli kıskanan imparatoriçe cariyeyi bir kuyuya attırdı. Sonra da impara- torun kendi aleyhine dönmüş ol- duğunu görünce onu da zehirletti, Çok geçmeden imparatorluk da yıkıldı. Eski Yunanlılar nefret ettikle- ri düşmanları için kurşundan lev- halar üstüne lânetler yazdırarak bunları “Nefret kuyusu,, na atir. rırlardı. Nefret edilen bir adamım balmumundan yapılmış heykeline toplu iğne batırmak da çok revac- ta olan bir işti. Şimdi bile medeni ve medeni- leşmemiş insanlar arasında yüz binlerce kişinin lânetin kudretine inandığı muhakkaktır. Ahmet Ekrem karıcığım, askı lâzım, daireye geçe ka. İLİK ay Ey Rg e yl la