H HABER — Akşam postası Sansalvador köylülerini aylarca müddet korkutmuş olan “Cüce Cadı, Çok sıkı bir takipten sonra av köpekleri tarafından sıkıştırılıp yakalanınca sekiz yaşında bir Çocuk olduğu anlaşıldı Herkes Şşaşıyor: Küçük yaşta ormana irakıldığı anlaşılan bu çocuk nasıl yaşıyabilmiş ? San Salvadordan yazılıyor: Orta Amerikanın San Salvador “anlarında gerçekten yabani Mir çocuk yakalanmıştır. Bu haki- ki bir “Tarzan,, , meşhur İngiliz “ibi Ruyard Kiplingin bir hikâ - inde kurtlar, bir panter, bir ayı Ve bir Piton yılanı tarafından bü” ülmüş olduğunu anlattığı çocu > benzer yarı hayvan yarı insan Mi çocuktur, Sekiz yaşlarında görünen bu ğun, henüz iki yahut üç yaşın iken ormânda bırakılmış oldu anlaşılıyor. Onun yeşil yaban - rda yırtıcı hayvanlar ve ze © hir yılanlar arasında yaşıya” İmiş olduğu belki de hiç çözüle” İYecek bir esrar düğümüdür. Karmakarışık uzun saçları, Mlak gövdesini örten kılları ile “ çocuk tam bir vahşi halindey- di, Kol ve omuz adaleleri şişkin, ti #sü derin ve kaburğa kemikleri | — Uzaklardan sayılabilecek gibi| di, Hiç bir yerinde azıcık olsun | YAZ yoktu, | Kendisini tutmak isteyenlere | Oi gerçekten bir canbaz ve ta - ii bir aelt olduğunu isbat etmiş- | & Hiç bir insan ve köpeğin gire| !yeceği kadar sık ve balta görme yi ormanlara büyük bir kolaylık! i trmanıyor ve dallara trapez Bibi Yapışarak ağaçtan ağaca atı- yordu, Ormanda onu diri diri yakala" Mar imkânı yoktu. Ancak mey” Anlarda ve dere kenarmda yiye-| bol olduğu için yabani çocuk | taya çıkmak mecburiyetinde ka | ordu, - Boyu 91 santimden fazla olmr” . bu çocuk bir defasında ken - hi kovalıyanlardan kaçarken iri ai beyaz bir avcının kolları ara” a düşmüş, elindeki canlı balık- pm suratına çarparak | ihi kurtarmış ve kat'i muha “ ğini de meydanda kendini bir © sı öpeklerle ya Bi kıştıran köp yap Maş aştuğu dil hayvan gibi ho” ta anmakatn başka bir tek ke"| *den ibarettir. Bu söz herkesin Münedebileceği gibi “ana,, yahut iiePa,, değildir. Fakat Pipil Hint tinin köy anlamına gelen “Ta-| » sözüdür. Bununla. bera m köye, köylülere ve in * tar "ğa dair hiç bir hatırası yok - day Sönsonate ile Ahuaka arasm- Şimdi Hurakan Anastacia Tamaşa adile vaftiz edilmiş bulunan orta A merika ormanlarının tarzanı, Raf a. el mektebinin talim heyetile bir ara. da.. Bu muallimler onu medenileş. tirmek için profesör | Şulo'ya yar. dım etmektedir. yerli cahil çiftçiler bir zamanlar “EL - Zipito,, nun buralardan sü - rülmesi için jandarmalara yalva” rıp durmuşlardır. Jandarmalar bu yalvarmalara hiç aldırış etmemiş- lerdir, “ELZipito,, cadı demektir ki an'aneye göre bunlar geceleyin evlerinden dışarıya çıkan kızlara saldırırlarmış. Jandarmalar böyle “Cadı cüce,, lerin yalnız hayali ormanlarda yaşadıklarmı bilen kimselerdir. Lâkin şikâyet ve yalvarmalar o kadar çoğaldı ki nihayet Sonso- nate jandarma kumandaı yüzbaşı Salavador Parada bölgeyi arat - mak için en tecrübeli iki çavuşunu yola çıkarmağa mecbur oldu. Çavuşlar bir hayli arayıp tara» dıktan sonra tuhaf bir takım ayak izlerile karşılaştılar. Ancak balta görmemiş ormanı taramak için değil iki çavuş, bütün Orta Ameri kanın silâhlı kuvvetleri kâfi gel - miyeceğinden jandarma kuman - danı Parada o bölgede çift çubuk sahibi olmuş beyazlarla bütün av" cıları bir sürek avma çıkmak için kandırdı. Beyaz adamlar, yerli kırmızı derililer ve sürü sürü köpekler or- manı saatlerce taradılar. Ağaçtan ağaca âdeta uçarcasına atlıyan çocuğu ara sıra gördüler. Fakat kendilerine dikenli tel örgüleri gi- bi gelen sık ormanlara o kolayca dalıp ellerinden kaçıyordu. Kapan kurdular, yabani çocuk elindeki değneğine dayanarak ka” panın üstünden aşıyor ve yem ola rak kullanılan meyva taze ise at- larken onu da alıp gidiyordu. Ye | me zebir katmıyorlardı. Çünkü ya- kalamak istedikleri avın bir insan yavrusu olduğunu artık anlamışlar dı. Bir doktora meyvayı morfin - lettiler. Fakat “Tarzan,, aldanma dı. Bunun üzerine ona bir şişe do” lusu rumla karışık bal sundular. Bunu içti, Fakat yine de ormana .. 0 Köpeklerin harladıkları yere koşan avcılar esrarengiz yabani çocuğun bir köşeye sıkıştırılmış —eeo— kiki “Tarzan, bulundu olduğunu gör. düler. Orada kızgınlıktan kudurmuş yırtıcı bir hayvan gibi homurdanmakta, ellerindeki sopa ve taşlarla köpekleri Yavaş yavaş onun âdetlerini öğreniyorlardı. Ekseriya yalnız geceleri ormandan çıkıyordu. Lâ- kin arasıra gün doğarken yarım saat kadar dışarda oyalandığı var dı. İşte .bu fırsatlardan: birinde çocuk derede balık avlarken bas tırılarak bin bir güçlükle eli ayağı bağlandı ve E| - İroyal çiftliğine taşınarak tavan arasına kilitlendi. Fakat çocuk çatıyı parçalıyarak yi Küçük Tamaşa ormanda, bir ağaç. dan ötekine bir maymun gibi sıç « ramaktaydı. Aradan aylar geçti yapılan bü- tün araştırmalar boşa gitti en azılı | çoban ve av köpekleri bile çocuğu bir çok defalar sıkıştırdığı halde bir türlü yakalıyamadılar. 1935 in bşlangıcına doğru av- | cılar sabaha karşı pusuda bekler" ken köpekleri sıvişıp gitmisti. Az sonra bunların dehşetli bi: surette havladıkları duyuldu. Avcılar da pusudan çıkarak köpeklerin niçin havlamakta olduklarmı anlamağa koştular. Meğerse hayvanlar yabani ço- cuğu bir köşeye skıstırmışlar, fa- kat ne yapacaklarını şaşırmış ol” duklarından boyuna havlıyarak sahiplerini çağırmağa başlamış - lar. Yabani çocuk #ağ elinde ko - caman bir sopa, sol elile de taşlar atarak köpekleri alargada tutmak ta idi. Karşıdan on iki kadar av * emın ilerlemekte olduğunu görün pap vey e İ larak uyumağı tercih ediyordu. İ Taze meyve, sebze, ciy balık, et ve kendisine yaklaştırmamakta idi, eski düşmanı Orozko'ya doğru | fırlattı, Bu adam onu ilk defa tut- muş ye elini ayağını bağlatmış o lan avcı idi. | Burada yapılacak en iyi iş ço"; cuğun taşlarını köpeklere ata ata | tüketmesini beklemekti. Bundan sonra avcılar saldırdılar. Çocuk tekme atarak, yumruk sallıyarak rast geleni ısrrken yere düşürül dü ve bir daha kaçmasna meydan verilmeksizin yakalandı. Jandarma karakolunda çocuğu uslandırmanın imkânı yoktu. Onu | yıkamak, saçlarmı kesmek, yahut taramağa kalkışmak için dövüş * mek lâzım geliyordu. | Üst baş giydirmenin de bir fay dası yoktu, çünkü bir dakika son- ra elbiseleri parça parça ediyordu. Onu bir türlü yatakta yatıra * madılar, Köpekler gibi yere kıvrı Pişmiş yemeklerden tiksiniyordu. yumurtaya karşı dehşetli oburluk gösteriyordu. Süt tanımadığı bir şeydi; onu da tattırmak için bir| çok zorluklar çekildi. Kendisine bardaktan su içirile medi. Hayvanlar gibi içebilmesi için su ona büyük kaplar içinde verildi. Bardakla verilen suyu ye- re döküyor ve sonra da kediler gi hi yalıyarak içiyordu. Bildiği biri" cik söz olan “Tamaşa,, kelimesi| ona ad olarak takıldı. Terbiye edilmesine imkân bu- lunmıyan bu çocuk Rafael Kampo ziraat enstitüsünde profesör Corc Ramirez Şuloya verildi. İki ay ka | dar çocuğa hiç yanaşılamadı. Fa” | kat profesör onun küçücük gözle | rmde kesşin bir zekâ eseri görü- yordu. Profesör çesuğun korku ve nef- retini kırme7 için boş yere uğraştı durdu. Öteki çocukları oynarken yüzerken yahutta ağaçlara tırma” nırken görünce Tamaşanm bütün adaleleri geriliyordu. Bir gün çocuklara katılmak is- tediğini profesöre işaretle anlattı. kan de gidip onlarla oynıyabileceğini işaretle anlatnca yabani çocuk yi ne kendi köşesine kıvrılarak yattı, İşin en kötüsü bu iki ay zarfın- da çocuk hiç bir söz öğrenememişe benziyordu. Fakat ona hen iyi muamele ettiler, başka çocuk: --:n ne güzel yaşamakta olduklarını gösterdiler. Nihayet yabanilik me deniyete mağlüb oldu. Günün birinde o da insanlara İ alıştı ve bir çok sözleri manala” rile birlikte ezberlemiş olduğu gö- rüldü. Yavaş yavaş ona konuşma sma öğrettiler. Bu çocuk ana ve babasını, ya” hut herhangi bir yabani hayvanın kendisine analık edip etmediğini hiç hatrlamamaktadır. Kurtarıl- mış olan bu yabani çocuk şimdi mektebin en iyi yüzücüsü olduğu gibi ok ve tabanca atmakta fev ” kalâde nişancıdır. En azgın atlar bile onu sırtlarından aşağıya ata- mamaktadır. Çocuk şimdi - elbise, yatak ve banyoyu çok sevmektedir. Bir ber | ber dükkânmın önünden geçer * ken onun hemen dükkâna dalması na kimse mâni olamıyor. Ormanda iken homurdanma * dıkları takdirde daima diğer hay' vanlarla birlikte yiyip içtiğini söy: lemektedir. Derede bir sopa ile balık avlamanın kendisi tarafın | dan düşünülmüş bir usul olduğu anlaşılmaktadır. Kücük olduğum ve yavaş yavaş büyüdüğünü hiç hatırlamamaktadır. O dünya kı rulalı beri ormanlarda yaşadığın sanıyor. Profesör Şulo ipnotizma vası | tasile onda eski hatıraları diri'te İ bileceğini sanmaktadır. Ormanla dan getirmiş olduğu biricik Hint li kelimesi kendisinin “bırakıldığ zaman bir buçuk iki yaşında bı lunduğuna bir delil sayılmaktadıi Hintli mekmdan olduğuna şüph yoktur. Fakat yerlilerden kims ona sahip çıkmamıştır. Kilised vaftiz ediler&k kendisine “Hura Anastasya Tamaşa,, adı ta