20 SÖNTEŞRİN — 145. istemiyorum / Beni kurtar, doktor / Ölmek... Ölmek... Zehra ölmek istiyor... Simdi, dertli alnmı, bir bahçe- n demir parmaklığına dayamış- * İçeriki eve bakıyor... Evde lâmbalar yandı... Pence - a tatlı bir ışık saçıyor... Bura: ke bir saadet | havasmın taştığı ol unuyor. van kıskandığı işte bu sa: hag ilisinin evlenmiş olmasma Ynamıyor... Ölmek. Ölmek istiyor...“ “ yi kibesini tanımıyor bile.. “Sev by? « Bu da lâfm gelişi bir ta- - Ramizle ancak bir kaç ke- Mata dansetmiş, birkaç kere konuş - ğa » Fakat delikanlınm kibar eş ; tatlı sesi, nazik sözleri onu tün etmiştir... Ni > Niçin beceriksizlik ettim?.. kendimi sevdiremedim... İş- © baska bir kadın onunla evlen. “ile çatışacağız... Ürer muvaffak oldu... o Bense b ksizliğimin cezasını çekme - mm Ölmeğe mecbu - ta Ansizim bir kapı açıldı. Şoföre mm otomobili bırak, git: den Yalnız mer hez , onun sesi... Vw fırsatı buldu: Te - a lerin altma kendini ata - ... ir parmaklıklı kapının ya- pan reka gibi bekliyor... klakson sesi... o Makinenin .— gürültüsü... >> Beni ezince otomobilinden ri Kucağına alacak... ia da, onun göğsünde can ve - şi, e irin ışığına, bir per - Me atıldı. Ze acı... Fakat Mama bir han X iğ, Yemlik Gi o âşık ol. ai tatlı sesin bir küfür savur - | ho duydu: | Ür AY kaltak/.. Körmüydün Li mn seberip de başıma be- Mae Fakat, cennete Ün iz şucunda bir mele - Sak & bir m ? dolaştığını, kendisine *ttiğini seziyor... Melek sandığı, rakibesiymiş me-| ğer... Odada amma da gürültü e - diyorlar ha... Ramizin sesi pek kaba bir per- deden çınlıyor: — Ne macerası yahu.. Otomo- bilimin tekerleklerine sersemcesi - ne atılan bu kızı ancak şöyle böy- İle biraz tanıyorum... Hem, kaba - hatin bende olmadığımı ispat için şahit de yok... Adam çiğnemek yü- zünden başıma iş * açılmasa bile arabanmı duvara çarptım, sigorta Tamir parasını koparacak mıyım bakalım... Vallahi uğursuz-! luk sende, hanım... Sokağa yal -| nız çıkmak istediğim için benimle kavgâ ettin, bu işonun için oldu... Karısının sesi yumuşak... Ade ta yalvarır gibi: — Benimle böyle haşin konuş- ma, Ramiz... — Şimdi, sus, sus... Haydi dok- tor gelmeden önce şuna pansıman yap. Ah, ölmese bari de belâsını başka yerde bulsa... Ölmemeği şimdi Zehra da di- şünmeğe başladı. Rakibesinin yu- müuşak bir yastığı kendisine yak- laştırdığını görüyor. Ramizin aksi sesi: — Oh, maşallah, maşallah... Ye. ralıya o güzel yastığı koyuyorsun ha... Hanımiliğına diyecek yok... Düşünüyor musun ki, ipek yüz kanlanabilir... — Ramiz!... Nasıl konuşuyor- sun... Beni nasil itiyorsun... Halbır ki, nişanlanmadan önce muamele- lerin böyle miydi? Genç kızın alnına rakibesinin bir göz yaşı damlıyor... Hayır, ar- tik bu kadın onun rakibesi değil dir... Bu göz yaşı, iki zavallıyı bir- leştirmiştir.. vx Doktor pansımanını bitirdi. Zehraya: — Nasılsınız? diye sodu. Kızın dudaklarında nikbin ve seviçli bir tebessüm: — Kartuldum, değil mi?.. — Tabii kurtuldunuz... ölesiniz? -— Öyle ya: Niçin?. Hasanlar! ekseriya ne saçma sebenlerle inti- hara kalkıyor... ÖL miyeceğim, değil mi?.. Ölmek ister! “© miyorum, doktor. | b ei HABER — Akşam postası 17 ile 25 5 YMŞTAEİ arasında Güzelliği korumak için neler yapmalı, neler yapmamalısınız ? Mükemmel yüz güzelliği 17 ile 25 yaş arasındadır. Deri hâlâ ço- cukluğun elâstikiyet ve tazeliğini muhafaza eder. Deri bu çağda gençlikten miras kalmış olan gü- zel ve sık bir yağ tabakasiyle des. teklenmektedir. Yağ deriye elâsti. kiyetini vermek için baki kaldık. ça yüzde hiçbir vakit çizgi, buru- şuk ve pörsüme olmaz. Vücut sağlığını muhafaza ettik- çe, genç kadın boyuna güzelleşir; az dikkat edilmek suretiyle kadın saçları güzel parlaklıklarını gün. lerinin sonuna kadar muhafaza e- der. Marifet işe bu güzelliği s0- nuna kadar sürdürebilmekte ve daima genç kalabilmektedir. * Gençken güzelliğinize dikkat edecek olursanız, bunun mükâfa- tmı hem de fazlasiyle görürsünüz. Bunun kaideleri basittir. Bir kere her gece yatağa girmeden evvel yüzünüzü adamakıllı yıkamak için kendi kendinize söz vermelisiniz. Bir kadın daima temiz yüzle yat- mağa çalışmalıdır. Böyle bir öğüt size tuhaf gele - bilir. “Bunda yapılamıyacak ne var ki!,, diye dudak bükebilirsi - niz. Evine uzua bir günlük çalış. madan, yahut geç vakte “ kadar danstan sonra yorgun ârgın gelen bir kızım musluk başma geçip yü- zünü iyice yıkaması oldukça bir meseledir. Bu yıkanma için bol ılık su ve gayet iyi bir tuvalet sabunu ile bir- ! likte bir delâstik sünger lâzımdır. Eğer bütün gününüz açık havada geçmişse ve yüzünüzün de çok kir. lendiğini hissediyorsanız, evvelâ İ makiyajınızı yağsız kremle iyice siliniz, sonra yıkayınız. Yıkandık. tan sonra yüz, yağsız kremle oyul. malı, krem yumuşak bir havlu ya- hut tülbent parçasiyle silinmelidir. Bu yaşta yüz yıkandıktan son- ra her iki üç günde bir yağsız krem ile deriyi ovmak kâfidir. Hele sa - bahları yüzü bol sabunla ve sün - gerle sildikten sonra soğuk su larla yıkamak elzemdir. Bu iş bü- tün kadınların her sabahki egzer- sizleri olmalıdır. Bu yaşta yüz boyalariyle, pro- fesyonel masajlara hiç Hisiyecemz! yoktur. Yüz boyaları güzelliği bu landırır. Derinin altındaki yağın tükenmesi dolayısiyle gevşeyen yüz derilerini ancak profesyonel masajlar bir parça derleyip toplı- Er ŞE yabilir. Genç kızlar için yüze podradan evvel temel olmak üzere bir los - yon yahut krem sürmek lâzımsa bu, muhakkak, en hafif cinsinden olmalıdır. Hele podrayı seçmekte çok dik- kat etmek lâzımdır. Podranm ha- Titası ne kadar ince olursa, deri için o kadar iyidir. Podra, güzel. liği yüzde yirmi nisbetinde ya art: urır, yahut oçirkinleştirir. Genç kızlarm kullanacağı podra beş gölge üzerinedir: “1 ve 2 numara- lk Raşel, natürel, şeftali ve güneş temiyyas. Kız sarışm, kumral yahut esmer olduğuna göre bu gölgelerden bi- rini seçer. Genç kızların “ruj, kullanmaması daha iyidir. Hele dudak boyalarmdan mümkün ol- duğu kadar çekinmelidir. Hiç bir boya genç bir kızm dudaklarının taze ve tabii rengi kadar güzel o- lamaz. y 17 ve 18 yaşmda genç kızların | yüzlerindeki tabii yağdan utanma- ları kadar boş ve ayıp birşey yok- tur. Bu, onların gençliğinin en gü- zel ve sağlam bir işaretidir. Bu yağ çabuk geçip gider ve gittiğine de herkes acmır. Göğüs, karın, kalça, kol ve ba- caklarda fazla şişmanlığın biricik ilâcı her sabah erkenden beden ha reketleri yapmaktır. Wücüdüfu beden hareketleriyle daimi an ©“ form tutan kızlar hiçbir vakit çir. kinleşmezler. Saçlar da her sabah ve her ak- şam beşer dakika muntazaman fırçalanmalıdır. Yağlı saçlar ise haftada bir defa şampuvanlanma- dır. Normal yahut kuru saçlara ön günde hattâ onbeş günde bir sampuvan kâfidir. Güzellik Doktoru Annelere öğüt Çocuk Esirgeme Kurumu Ge- nel Merkezi; yeni doğan çocukla” rm bir yaşına gelinceye kadar na» sıl bakılacağını öğreten “Annele- re Ögüt,, ün 1 inci sayısmı tekrar bastırmıştır. Bu öğütler birer ay- Irk 12 tane yazıdır. Ayrıca çocukların nasıl besle » neceğini ve mamalarmın nasıl ha- zırlanacağını öğreten “Annelere Öğüt,, ün 2 inci sayısmı da bastır- mıştır, 1.ve 2 sayılı öğütleri isteyenle re Kurum parasız olarak gönderir. Ankarada Çocuk Esirgeme Kuru- mu Genel Merkezi başkanlığına yazı ile bildirmek yeter. Kadın önül üzerinden yüze doğru indirilen ve “Vualet,, denilen peçeler bu mevsimde çok Nakleden : Hatice Süreyya yapılan bir modadır. Burada üç sinema yıldızının kullandıkları peçe modellerini görüyorsunuz.