1 Kasım 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

1 Kasım 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tefrika No; Bulgar komünizmi ise bütün dünya Proletaryasına dayanarak Makedonyayı ( kurtarabileceğini ileri sürüyordu. Hatta çok kur - nâzca yapılan propagandalar Ma- kedonyalılardan birçoğunun dü - şüncelerini çekmeğe başlamıştı bile. Makedonya merkez komitesi - nin Viyanadaki ajanı Dimitri Via hoff'du. Bu adam hâlâ orada ko- münist Vmro hizbinin başında Makedonya meselesi için yegâne hal çaresi olarak kitle isyanını öğütleyip durmaktadır. Lâkin Viyanada bütün Make- donya kitleleri sadece yirmi iki kişiden ibarettir. Çok kanlı geçen dramın kalmış biricik Oüyesi Vlahoff'tur, Petro Çoleff, Todor Panitza ve daha bir çokları öldü- rülmüşlerdir. Vmro ile komünistler arasım- daki konuşmalarda © günlerde Sovyetlerin Paris elçisi olan as - len Bulgaristanlı Hristo Rakovs - ki mühim bir rol oynamıştı. Bu adam, Aleksandrof ve general Pro togeroff'la uzun uzadıya konuştu ve Makedonyalıları “sola,, çevire- bilmek için elden gelen herşeyi yaptı. Aleksandrofla Protogeroff Sof yadan Viyanaya gidince arkala - rında, hareketi Bolşevikleştirmek için çok kuvvetli bir duygu bırak- muşlardı. “Elinden,, teşkilâtının güçlü başkanı Yorgi Cankoff ve Elinden gazetesinin sahibi Arse- ni Yovkoff daha şimdiden maka- İeler yazarak Makedonya ha - reketinin yegâne hal çaresi “so - la,, gitmektir demeğe başlamış - lardı. İki lider Viyanaya varınca o - ratla meslektaşları Petro Şoleff, kendi ajanlarıDimitri Vlahoff'la daha bir çoklarının komünist tara İma geçmiş olduklarını gördüler. Makedonyada ise adi komiteciler bü yeni işlerden hiçbir şey bilmi- yorlardı. Onlar büyük baba Rus- yanm yardım elini uzattıktan son- ra işlerin düzeleceğine inanmış kimselerdi. İşte bunun için Petriç bölgesi- nin bilhassa Razloğ vadisinde ko- münizm büyük adımlar atmiş ve Bansko şehrinde yalnız yirmi dört sâat katlar yâşıyabilen komünist bir belediye kurultayı kurulmuş - tu, Böylece Viyanada konuşmalar! başladı; herşey ve bütün işaretler “sol,, a doğru yürünmesini gös - teriyordu. Büyük işler müzakere edilmekteydi. Nihayet 5 mayısta bomba patladr, “Viyana beyanna- mesi,, neşredildi. Bu beyanname bütün dünyaya daha doğrusu dünyanın bilmek ve dinlemek isteyen kısımlarma Ma- kedonyanm eski dahili ihtilâl ko- mitesi olan Vmro'nun komünist enternasyonaline iltihak etmiş ol- duğunu bildiriyordu. Eğer bu beyanname kismen doğru olsaydı bir çok kan dökül- mesinin önüne geçilebilirdi. 5 ma yıs 1924 tarihi Makedonya bare - ketinin tarihinde bir dönüm nok- tasıdır ve bu dönüm ne “sola,, ne “sağa,, ne de “barışa,, doğru ol - mayıp doğrudan doğruya sayısız cinayet ve dereler gibi akacak insan karına doğru idi. Viyana beyannamesinde Vmro aki e kir. MAKEDONYA İntilâ! Komitesi Bolkanları ölüm sür ve püsü yeri haine getirmiş olan teşkilâlın iç yüzü 22 pe Yazan: Stoyan Kristof merkez komitesinin üç üyesinin imzası vardı: Bunlar Todor A - leksandroff, Aleksandr Protoge * roff ve Petro Şoleff'di. Ancak bu- nun ilânmdan az sonra şimdi Ma- kedonyaya dönmüş bulunan A - leksadroffla Protogeroff imzala - fını inkâr ettiler ve beyanname- nin sahte olduğunu söylediler. Komünistler Protogeroff'la Şo leff'in bizzat imzaladıklarını, A- leksandrofun ise imza için salâ - hiyet vermiş olduğunu iddia eder ler. Sonradan olup bitenler uzlaş- mayı reddetmiş olmasına rağmen Protogeroff imza attığını meyda- na çıkarmıştır. Aleksandrofun imzası mesele - sine dair rivayetler, yalanlamalar ve iddialar o kadar çoktur ki, bunun gerçekliğini meydana çı - karmanm imkânı yoktur. Her ne ise ayrılma ve ihtilâf tohumları Vmronun toprağına atılmış bu - Tunuyordu. Şimdi 1924 yaz mevsimine, Aleksandrofun Vmroyu yeniden diriltmesinin yılma giriyoruz. Bü- tün bu yıllarda ise umumi bir kon gre toplanmıştı. Halbuki temel yasa merkez komitesinin gözden geçirmek ve yeni memurları seç - mek için kongrenin her üç yılda bir toplanmasını emreder. En son kongre genel savaştan evvel toplanmış ve şimdiki idare- cileri seçmişti. Uykuya dalan Vmroyu 1920 yılında Aleksand - sof uyandırırken sade merkez kö- milesinin faal üyesi sıfatile vazi- fesini yapmıştı. Kongrenin toplanması için 1 Eylül 1924 tarihi tesbit edilmişti. Bu, Vmronun 16 ıncı genel kon - gresi olacaktı. Toplanma yeri Pi- rin dağının kucağındaki gizli olan Lopovo köyü idi. Ve 31 Ağustos ta orada bütün ihtilâl bölgelerin- den gelen delegeler toplanmış bu lunuyordu. Bunlar orada Makedonya iğ) hinin en önemli bir kararını vere- | # eeklerdi. Üçüncü enternasyonale iltihak için rey verildiği takdirde | yeni merkez komitesi bu teşkilât: | komünüstleştirecekti. | Böyle bir karara büyük ihti - mal vardı ve ancak Aleksandro « fun korku salan yüzü buna mani olabilirdi, Voyvodalarla kanlı ko mitecilerin hepsinin Aleksandrofa tükenmez bir itimadları vardı. Bundan başka teşkilâtta Aleksan- drofun yetiştirmiş olduğu yeni bir nesil de vardı ki bunlar Vmronun ulusal, dahili ve müstakil bir ku - rul olarak kalması için kanlar dök meğe ve bir çok başları uçurma» ğa hazır bulunuyorlardı. Fakat Aleksandrof kongrede bulunamazsa, ne olacaktı? Yolda ona bir hal olur da toplantıya ge- lemezse, yeni bir yol tutturmak i- çin çırpınan elemanlar nasıl zapte dilebilirdi? Evet ne olacaktı? Fa- kat biz burada masal anlatmadığı mız için asıl olup biteni yaza - , İm, 30 Ağustos gecesi Aleksandrof- la Protogeroff yanlarında şahsi muhafızları olduğu halde Pirin dağının cenup eteklerinde Melink yakınlarındaki Gorma Şusitzaya vardılar, Butası Bulgar Makedo'r- yasmdadır. Orada dört haberci ile karşılaştılar. Bu iki kişiyi ölüm » lerden evvel size takdim edeyim li la — N HABER — Akşam postası postas m ig Tomson, vaziyeti Nevyork po- lis müdürüne anlatıyordu: — Memurlar, Türk kızınm izi- ni kaybettiler. Neclâ hâlâ parasını almak üzere bankaya gelmedi. Hopkinsin ölümü de esrarengiz bir safhaya girdi. Hopkinsin kız kardeşi; biraderinin hayatta oldu- ğunu söylüyor. Morgdaki cesedin milyoner Hopkinse ait olmadığı- tahakkuk etti, Polis müdürü kaşlarını çatarak cevap verdi: — (Arslan Turgut) imzalı bir telgraf gelmişti. Bu telgrafta: (Neclâ esirdir!) ( deniliyordu. Türk kızınm esir olduğuna göre bankaya gelmesine imkân var mıdır? 'Tomson birdenbire şaşaladı.. Fakat, kendini çabuk topladı: — Bu telgraf sahibinin kim ol duğunu bilmiyoruz. Birini takip - ten menetmek için hazırlanmış bir tuzak da olabilir. — Ben sizin düşüncenizin ak - sini düşünüyorum. Telgraf, bir transatlantikten geliyor... Bu im. za sahibinin, Neclânm ailesinden biri olniaği Hek muhtemeldir. — O halde iki gün daha bekli- yeceğiz. — Transatlantiğin ne vakit ge- leceğini sordunuz mu? — Evet. Acente, vapurun pa- zar sabahı Nevyork limanma ge- leceğini söyledi. — Bugün cuma. İkigün var. O halde şimdiden transatlantiğe Amerikayayı TF m kaçırılan! TÜ rk kızığ Tomson, muavininin VEN bir otomobille lokantadan ayrıldığını öğrenince, telefonla sor “Gimin yanındaki kadın genç ve güzel miydi" gidecek memurları seçiniz.. Ve bu (Arslan Turgut) adını taşıyan adamı hiç kimse ile temas etme- den polis müdüriyetine getirerek sorguya çekiniz! .,.. Tomson vapurun o gelmesini bekliyordu. Cuma günü polis emrinin ya - nından çıkmca, derhal kendi ya- zıhanesine geldi. İşte bir garip hadise! Muavini Cim, Tonsonun ma- sası üzerine şöyle bir pusula ya - zıp bırakmıştı: “Neclânın fotografma çok ben- ziyen, ayni yaşta bir kadmı, zen- gin bir buğday tacirile lokantada yemek yerken gördüm. Onları ta- kib ediyorum. Dört saatten fazla gecikirsem, Broovdveyde Maces - tik lokantasında beni gelip bulu- nuz|,, G. 75. Tomson, kapısında duran me- mura sordu: — Bu kâğıdı Cim ne vakit bı - raktı? — Altı saat kadar oluyor. Tomson bu cevabı alınca te - lâşa düşmüştü. Dört saate. kadar geleceğini tahminseden. Cim demek ki altı saattenberi yazıhaneye uğruma - mıştı, Tomson derhal telefonla Ma - cestik lokantasını buldu.. Lckan - tanın şefini telefona çağırdı: Lokantada bir kaç saat iiçnde mühim bir vak'a oldu mu? — Hayır, Sir! 3 a Yugoslav ve Bulgar sınırı komitecilerin geçmemesi için işte böyle tel örgülerle örülüdür. günkü daha yalnız on iki gün ya şıyacaklardır!. Aleko Paşanın asıl adı Alek - sandr Vasileff'tir. Lâkin bütün Petriç vilâyeti unu “Aleko Paşa,, diye tansr ve burada aşağı yukarı bir derebeyidir. Bu haydut iri yarı bir devdir. Komiteci olmadan ey- vel eşkiya reisi idi ve hâlâ da eşki ya ruhudu taşımaktadır, Aleksan- drofun bir çok ihtarlarına rağmen o komiteciliği ticaretle birbirine karıştırmakta ve Petriç vilâyetin de geniş bir kaçakçılık yapmak - tadır. Miralay da uzun boylu, iri ke- mikli, sinirli ve daima tetikte bir adamdır. Kendisi Vmronun Pet- riç valişidir. Aleksandroff onu Sof ya kahvehanesinde göstermiş ol - duğu fevkalâde cesaretinden do - layı Vmroya almıştı. Vmronin İstanbuliski adamlarile, federalist lerle ve başka düşmavlarIz çar - pışmalarında bu miralay çok ya * rarlık göstermişti. Alel:5 Paşa ile birlikte de 1923 İyinin ilm Eylâlunda olan komünizm ayak - lanmasını bastırmakta büyük ya- rarlıkları görülmüştü. Fakat mira- laym bir çok kusurları vardı: Doy maz bir ihtirasa sahipti. Bütün o- İup bitenin notunu tutar, krokiler çizer ve fantastik bir takın ihti- lâl hareketlerinin projelerini ya - pıp durdu. Kendisinin çok büyük bir ihtilâlcı olduğuna inanmak « tadır. Adet hilâfına olduğu halde| harekette bu kadar yeni bir üyeye | çok mühim vazifeler veren Alek: | sandrofa rakip kesilmiştir ve o - nun yerine göz dikmiştir. Bu iki değerli kişiyi böylece ta ! nıdıktan sonra artık hikâyemize devam edelim. Aleksandrofla Protogeroff ge- ceyi Gorma Şusitza köyünde ge - çirdiler. Ertesi sabah 31 Austos - ta saat ona doğru iki lider katır. lara bindiler ve yanlarında şahsi muhafızlari'e birlikte dağın ke « narıma, Topovo istikametine yü « rüdürler; a (Devamı var) alkid anin in b vd iü adile, Aİ 2 1 SONTEŞRİN — 1995 in rü dı — Muavinim Mister (Cil, oralarda görmediniz mi? — Görmedim, Sir.. İki sasi” ce bir masada misafirlerile b te yemek yiyordu. — Sonra..? — Gitti, i İ Bar ka — Yanında kimler vardıfi i i — Genç bir kadın mı? — Evet.. Genç ve güzel bir” in — Lokaninm kapısından rılmış olmasınlar..? j gördüm.. Bir otomobile binip fi tiler, İk Sey — Hayır, Sir.. Hususi idiz “Ay Tomson telefonu kapadı. “İş — İki erkek. Bir kadın." Vi ii — Hayır, Sir! Ben gözü 4 — Otomobil taksı mı idir) Ri O gün yazıhanesine altr uğramamanın cezasını kiş du. Cim, şefinin nihayet iki üÇ at sonra yazıhanesine dön in den emindi.. Ve pusulayı bü Hi bir emniyetle bırakmıştı. Cirt."İ| kantadan iki saat önce ayrıld göre, demek ki yanındakileri © saat lokantada oyalıyabilmişti Acaba Cimin yanındaki aöf lar kimlerdi? i ve Nİ Masalarmda oturan” gergi. güzel kadm, Cimin iddia 0 benli Türk kadını mr idi? » Eğer Cim, Neclânın izini duysa, muhakkak surette birti ğa düşmüş demekti. Cim, bu müddet içinde Te e sonun kendisini takib. ettiğ zn otomobil nereye giderse, ai dan geldiğini umduğu şüph: zı Halbuki Tomson geç kalmıştık * ki şimdi ne otomobilin numars#iğ “| biliyordu, ne de bu odada kif Ü bulunduğunu... ağ *i Tomsonun birşeyden he yoktu. ğ Hâlâ Neclânm bir haydut de olduğuna inanmak i yordu. Kimbilir?.. diyordu. BS. bir aşk macerasından ibaret : dığını iddia edebilir miyiz? Tomson, Neclânm İstan çok zengin babasından par mek için Amerikaya geldiğin nidi, z Bir aralık Macestik oteli» meyi düşündü. Fakat; — Cim bir yerden telefon! ni ararsa, ikinci bir fırsatı © 6 kaçırmış olacağım. / Soy Diyerek bir müddet bekleğ”ğ Saatler boşuna geçiyordü Ve saatler geçiikçe Tori sinirleniyor, hiddetleniyor, Yl ruğunu masasının üstüne vur8 N polis müdürünün yanında g© tiği için kendi kendine kızıyGij Piposunu yaktı.. j Şimdi ne yapacaktı? o, 4 Gece yarısı olmuştu... İşte bir telefon.. t Mikrofona sarıldıt — Allo.. Allo.. Ben Tom Polis hafiyesi, telâşla k' ni arıyân bü yabancı sesi © madı.. Sordu: — Kimsiniz...? Ti b R Xi alti G pi (Deramı Vİ

Bu sayıdan diğer sayfalar: