1SONTEŞRİN — 1933 HABER — Akşam postası — — — -— — —Tefrika numarası: 52 BARBAROS'YA Yazan: ç(Vâ-Na) Hızır, düşman gemisine yalnız başına atladı. Küpeşteye arkasını dayadı, kılıcını şimşek gibi oynatmıya başladı Gaçan kısımların hulâsası Küçük Hasan, mancınığın ba. şında muharebeyi seyrediyor: Düşman kahir bir ekseriyet teş kil etmiştir. Hızırın gemisi dört gemi tarafından sarılmıştır. Küçük Hasan birdenbire, bir rikanın doğduğunu gördü: Hızır, bir kaplan çevikliğiyle, adırganın direğine tırmanıyor. ütün gemilerden bir ses işitildi: — Hızır... Ne mülksmmel bir hedef teşkil “diyordu. Hasan, ilk önce: A m Ya vurularsa ?,, diye düşün- Fakat, sonra şu kanaate geldi: “— Vurmazlar! Esir etmek is terler, , Rüzgâr hâlâ esmekte ve tekne. i iki yana sallamakta devam e- diyordu. Manevra yapabilmek i- Sin olacak, yelkenler henüz indi işti. Daha doğrusu, kaide- ten, bunları indirmek lâzım geli Yordu; lâkin Türklerin yelken üs- tünde durduklarını gören düş- (| Wan, kaçmalarma mâni olmak a, ek, mmm ik in e a e, 004000 a MALAR KANE EREL Şa av vE AMİ çin, onları taklit ediyordu. Rüzgür , Bir kahramanlık mucizesi V Birdenbire Hızırın gürlediği i- Mtildi; — Çocuklar!... Hepiniz sancak! tarafındaki kadırga ile uğraşın! İskele tarafındaki karavelayı ba Da bırakın... Haydi, Türk cengâverleri kendi kadırgalarına rampa eden kadır. #a ile uğraşsmlar, onu mahvetsin. ; fakat Hızır, karavela dediği koskoca yelkenli ile tek başma De yapacaktı?... Hem elinde pat Yıcı madde namına bir şey olma dr da görülüyordu. Olsa bile, bir insanın taşıyacağı madde, ne ursa olsun bir gemiyi haklıya- Müz! Ya sonra donanmanı öteki kıs Mu?... Türkler, ondan nasıl kurtu- lardı?... Hasan: “ — Bitik... Bittik... Esir olaca- Üz. Ne körsanlığımız kalacak, ne Mahimız, ne şerefimiz!...,, diye üs yordu. Fakat, birdenbire, Türk kadır Bisiyle karavela arasmda bir yel. RE dokuşması olduğunu gördü, “zgârla sallanan iki gemi, birbir. Tins doğru, reverans yaparçası ie göildikleri sırada, Hızır, kendi dırgasmın direk tepesinden, ka. Velanın iplerine sıçradı. imini kesti. Kimine tutundu özle kaş arasında, randanm ya- üş buldu. İplerini kestiği yel- ler, yapraklaşıyor, sapır sapı ilüyordu. ka aki, bir lâhze içinde, bütün ğ *P sahnesi durmuş, herkes, kılı üm kapzasını, topunun fitilini mış, bu kahramanlık sahne , © seyrediyordu. i Bütün beyinleri şu sual uğraştı-| yordu: “— Hızır, ne yapmak istiyor?., O, bunu anladığı için, adamla- İ rına haykırdı: — Sancak tarafındaki kadırga ile uğraşın diyorum size... Ne dır ruyorsunuz?... İşte o zaman, gökyüzünü sayha- lar inletti: — Allah! Allah! Allah! Allah! Karşı taraf da: — Hurra... Fakat “Allah! Allah!,, “Hurra, yı bastırıyor, boğuyor, gittikçe a- zaltıyor... Bunlara, kılıçların şakırtısı, ka' kanların çarpışması tempo tutu- yor... Kürekçilerin arasından fırlayıp düşman kadırgasını basan Türk korsanları önlerine geleni seriyor- lar... Tabiat, onların bazularına, her milletinkinden daha fazla kuvvet vermiştir. Her biri birer pehlivan- dır. Ve Türk pehlivanları her a sırda dünya yüzünde birincidir... Vurduklarını 3eviriyorlar... Hiç kimse onlara karşı duramıyor... çk ağmmel Kılıcmı bırakan, teslim olanla- rı sonradan zincirlenmek üzere bir köşeye yığıyorlar. Fakat, akılları Hızırda... Ona bir şey olmasın... Hızıra kim ne yapabilir ki? O, düşman karavelasmın yelkenleri arasında tuzağa düşen bir şikâr olmaktan çok uzak... Hızır, oraya bir belâ yıldırımı gibi düşmüş İpini kesmediği en büyük yek keni ortasından, kılıcıyla yırtarak kendini aşağı koyuverdi. Onun bu ânâ kadar yaptıkları.! nı hayretle seyreden gemi halkı, ancak o vakit kendilerine gelebil. diler... — Yakalayın... Fakat, o, bir küpeşteye arkasr nı dayadı. Kılıcını şimşek gibi oy. natmağa başladı. Önüne gelen dört beş kişiyi de- virdikten sonra, bir tanesinden bir kalkan kaptı. Böylelikle, vücudunu daha iyi muhafaza edebiliyor! Haykırdı: — Hey, kürekçiler... — Emret Reis... — Sizi kurtaracağım... — Yaşa Reis... — Fakat söylediklerimi aynen! yapacaksınız... — Sen söyle... Canımızı bile ve ririz, Reis, — Küreklerinizin bütün ıskar- mozlarını kır... Bir çatırdı duyuldu. Müslüman gemilerindeki kürek. çiler nasıl esir alınan hiristiyan lardansa, hıristiyanlarınki de ak. siydi: Müslüman Türklerdendi! Bunların hepsi Hızırı Râis tanı - dıkları, onun harikalar yarataca - ğma emin oldukları için, söyledi | ğini yaptılar. ! Artık, bu karavela, ne yelken - le harekete gelebilirdi; ne de kü * rekle! Olduğu yerde kötürümleş - mişti. Hızır, kendisini muhasara eden silâhşörleri bir kılıç oyunuyla yar- dı. Kıç kasaranm merdivenlerine | fırladı. Dümenin yanına koştu. Bir kılıç darbesi... Dümenin bütün hareket terti * batı bozuldu. Şimdi, koskoca tekne, denizin ortasında hakiki bir inmeli hasta halindeydi, Kaptan, haykırdı: — Bir gem; halkı bir adamı ya kalıyamıyacak mısınız? Yazık si- ZO. Fakat, Hızır, kırılan kılıcmı ye- re atmış, öldürdüğü adamlardan birinin meçini almıştı, Yan tarafta, birinin, bir meşw leyi kendi kadırgasma fırlatmak, oradaki cengâverler muharebe ile meşgulken yangm çıkarmak iste- diğini gördü. Bir hamlede kundakçıyı öldür- dü Meşalesini kalkanlı eliyle #ldi, Vuruyor, deviriyordu. Iki gemiye karşı bir adam! Öldürdüğü adamlar, belki on i ki olmuştu. Fakat, kendi de, ko- lundan, şakağında ve sol böğrün- den yaralanmıştı. Karları akıyor du. Yaralarının ağır mı, hafif mi olduğunu bilmiyordu. Bunu dü. şünmüyordu bile... Yalnız, kaptanm: — Öldürmeder yakalayın! Bü- tün iş bundadır! dediğini işitiyor- du. Korkmayın, çocuklar... Deniz- de harektsiz kalmıyacağız... İşte, imdada geliyorlar... Marküs kap tan bize rampa ediyor... Hakikaten de, Hızırın kadır- gasını muhasara eden dört gemi- den biri imdada gelmişti. Rampa ediyordu. Hızır, iki gemi halkıyla başede- cek değil ya... (Devamı var) HABER AKŞAM POSTASI IDARE EVI Istanbul Ankara Caddesi Posta kutusu : Istanbul 214 Telgraf adresi: istanbul HABER Yazı işieri telotonu : 2872 idare ve ân ABONE ŞARTLARI Türkiye Ecnebi 1400 Kr. 3700 Kr. 730 « 1450 ,, Senelik 6 aylık 3 aylik 409 » ” 1 avlk Ois9 . 360 İLÂN TARİFESİ Ticaret ilanlarının Satırı 12,56 Resmi ilânların 10 kurustur. Sahibi ve Neşriyat Müdürü; Hasan Rasim Uş. Basıldığı yer (VAKİT) matbacağ' | Kımları saat 14,30 hakem Sadi Karsan, | | Feridun Kılıç. 5 İTURK SiNEMASIND A mış Iki film birden Vahşi Atlar Kralı BEKS Türkçe sözlü heyecan filmi PSENSES E WİLLİ FRİTZ - TİLLAN HARVEY - BIGER-KATE DE NAGY-Iih. Büyük yıldızların Habeş harbi - GLENİYOR HANS ALBERS - PAUL HÖR güzel filmi, Yunan vakayli Yunanlı futbolcular Yarın ilk maçlarını Beşiktaşla yapacak Dün şehrimize gelen Yunanistanın en kuvvetli takımlarından Panatinai- kos ve Apollon takımları muhteliti ya- rın İlk maçını Taksim stadında Beşik taş takımiyle yapacaktır. İkinci maç pazar günü gene Tak - simde Galatasarayla oynanacaktır. Gerek Beşiktaş, gerekse Galatasa - ray takımları, Yunanlı (futbolcular karşısında iyi bir varlık gösterebil - mek için en kuvvetli takımlariyle ra- kipleri karşısına çıkacaklardır. Yunan takımı kafilesi erkânmdan ve Apollon kulübü başkanı Mösyö Malohosla konuştuk. Bize deği ki: — Takımımızm hücum (hatiren, kuvvetli ve mükemmel bir şekildedir, Müdafaamız da bugün Eğe vapurile gelecek bir oyuncumuzdan sonra ta » kım tam kuvvetini bulacaktır. » Bu sözlerimizden anlaşılacağı gibi Yunan takımı çok kuvvetli bir halde bulunmakta ve takımlarımız için cid-! di bir tehlike teşkil etmektedir. Lik maçları Bu hafta başlıyor Istanbul lik maçları bu hafta baş-| lyacaktır. Yarm B takımları arasın « da Yapılacak senenin ilk Tik karşılaş- maçlarından sonra; ö bürgün de Fe - nerbahçe ve Beşiktaş alanlarında bi- TİNCİ “Thiaej küme maçları başlıya « caktır. Bu haftaki müçlarda günün en mühim hâdisesi olan Fenerbahçe - Ts- tanbulspor maçından başka, Beykoz - Anadolu, Topkapı — Vefa maçlarının da ayrı birer &hemmiyeti vardır. Çün kü birinci kümeye yeni geçmiş, geçen seneki ikinci kümenin bü en kuvvetli iki kulübü, yeni kümelerinde ilk ma - çı yapmış olacaklardır. Yapılacak maçların programı Şt » dur. Tebliğ T.İ. C.K. İstanbul Bölgesi Futbol Heyeti Başkanlığından: 2— 11 — 995 cumartesi günü yapı - lacak resmi lik maçları: 1 — Fenerbahçe stadı, Alan göz - cüsü Şazi Tezcan, Vefa — Topkapı, B. takımlar saat 13,30, hakem Şazi Tezcan, Fenerbahçe — İstanbulspor saat 15 15 de hakem Şazi Tezcan (B) takımla Tu 2 — Şeref stadr, alan gözcüsü Ek - rem Güçlüler. Beykoz — Anadolu B. takımları sa- at 13,30 hakem Ekrem Güçlüler. $ —11 — 985 Pazar günü yapılacak resmi lik maçları: 1 — Fenerbahçe stadı: Alan göz - cüsü Saim Turgut. Karagümrük — Ortaköy (A) ta- kımları saat 11 hakem Suphi (Batur. Vefa — Topkapı (A.) takımlar sa- at 1245 hakem İzzet Muhittin Apak. Fenerbahçe — İstanbulspor (A) ta- Yan hakemleri: Ekrem (Ersoy ve! 2 — Şeref stadı; Alan gözcüsü Şa- zi Tezcan, Kasımpaşa — Sumerspor (A) ta kımları saat 11 hakem Ali Ridvan, Anağ - V po fakıml; ee , e Taksim stadında Tornikelere numara takıldı Taksim stadında, iç kapılarda bulu- nan tornikelere, şimdi stadı idare'et- mekte yediadli tarafdan numara takıl mıştır, 'Tornikenin her dönüş#nde bu nu - maralar, tıpkı Tünelde olduğu gibi yazılmaktadır, Bunun için bugünden itibaren tor - nikelerden biletsiz hiç kimse bırakıla» mıyacaktır, Stadyuma parasız girmek hakkı 0- lanlar, müdüriyet dairesinden yeni ya pılmış davetiye alacaklar,tornikeye bu nu vererek gireceklerdir. Topkapı kulü- bünde şölen Evvelisi akşam Topkapı kulübünün on altıncı senej devriyesinin giriş dö- nüm yılı olduğundan kulüpte üyele - rine bir çay şöleni vermiştir. Bu sa - mimi şölende çevre büyükleri yarbaş- kanı bulunmuş ve geç vakte kadar dansedilerek eğlenilmiğtir. “Birinci xümeye yeni geçen Topkapı kulübü - ne muvaffakıyetler dileriz. Arsenat! Dördüncü olabildi İngiltere lik şampiyonu (meşhur Arsenal bu mevsim yaptığı on iki maç ta beş defa galip, dört defa berabere, üç defa mağlüp olmuştur. Arsenal cumartesi günü kendi sa- hast olan Hay Boride Preston takimile yaptığı maçı 2.1 kazanmıştır. Bu maçta 45,000 seyirci bulunmuştur. Preston takımı İngiltere o likinde yirminci olarak gelmektedir. Arsenal bu galibiyetile yedincilik « ten, dördüncülüğe kadar yükselmiş - tir. Ladumeg Profesyonellikten kurtulamadı Fransızların meşhur koşucusu ve dünya 800 metre rekortmeni Ladumeg bundan bir müddet evvel Fransız At- letizm Federasyonunca diskalifiye e - dilmişti. Kendisinin profesyönel olduğu ka- bul edilerek diskalifiye edilen Ladu - meğin isteğiyle toplanan özel komis - yon, Fransa Atletizm Federasyonüna hak vererek diskalifiye kararını tas - dik ettikten başka Ladumeg ile Atle - tizm Federasyonu arasında münakit mukaveleyi de feslietmiştir, Haksızlığa uğradığını iddin eden meşhur koşucu son çare olarak, Fran- sız spor teşkilâtının bağlı bulunduğu Kültür Bakanlığına baş Yurmuştur. İ lay yyl iğ Miş aa ei eğ yeli