28 Ağustos 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7

28 Ağustos 1935 tarihli Haber Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Dünkü güreşleri5-2kazandık © Yazması benden : Balkan gü reş olim- piyatları İstanbulda yapılmamalıdır. Ben “Balkan güreş olimpiyatları | artık İstanbulda yapılmamalıdır., di -| ye düşünüyorum!.. Çünkü, biz senelerdenberi bir küçük salon olsun yapamadıktan sonra, böy le bir işi başarmağa lâyık değiliz sa Rryorum Burada yapılan ilk Balkan o - limpiyatları, Maksim barın salonla - rTinda, bütün kalabalık ve izdihama rağmen, ortaya konmuş nizami bir rin | Bin üstünde, güzel denecek bir orga - nİzasyon içinde yapıdı. İkinci Balkan © olimpiyatlarında, Zavallı güreş federasyonumuzun gün- lerce süren bütün gayret ve sağa sola başvurmalarına rağmen, Maksim ha- Tin, sahibi, 6 gin yapacağı bir balo -| dan daha fazla para kazanacağını söy | liyerek salonu o vermedi. Müsala -| kadan ancak iki gün evvel, Asri sine- manın kötü sahnesi temin edilebildi. Ve koca Balkan olimpiyatları; bir güreş müsabakasına bile yakışmı- Yan bu sinemanın dar sahnesinde ya- Pıldı. , Fakat buna da, “ne İse, dedik. Gene Organizasyon şöyle.böyle olmuş kiç ol Mâzsaı muntazam bir bando bulundu » Tülabilmişti, İkinci olimpiyadım, birincisinden kötü bir yerde yapılması yüzünden ya | bancılara karşı duyduğumuz utancı, inşallah gelerek olimpiyatlara kadar Yeni bir salon hazırlıyacağımızı söyli- Yerek, biraz £ hafifletmiştik. Çünkü, Yurda hergün daha üstün zaferler kazandıran çocuklara, bin kere hak ettikleri böyle bir o salonun derhal hazırlanacağını katiyetle umuyorduk. Aradan daha tam bir sene geçti, Bu Sefer (3) üncü Balkan olimpiyadı ge- Vip çattı, Ve ilk müşkülât olarak gene Salon meselesi ortaya çıktı. Maksim bardan! Sonra, şimdi be - ğenmediğimiz Asri sinema oda Türk Rüreşçilerine artık salonu vermiyor- du. Zavallı güreş federasyonu o gene Bünlerce oraya buraya, o belediyeye, Partiye, vilâyet ve daha kime rasige- lirse başvurdu. Ve günlerden sonra, Şehir tiyatro- Sundami bin bir rica, ve bin bir taahhüt altında, Fransız tiyatrosu almabildi. Bu seneki Balkan »limpiyatları da Onun küçük sahnesinde yapılacaktı. Ben © zaman federasyona vaz ge - Sin bu işten, utanılacak bir organizas- Yondan ise olmamasını o Balkan 0 - limpiyatlarr, daha iyi demiştim. Fakat güreşçileri hazırlamak için Rece gündüz emek veren diğer kom - ŞU ulus sporcularına karşı evvelee bir hhüde girmiş olan federasyon, hem taahhütlerinden, vaz £ geçemiyeceği, Vem de güreğçilerimizin kazanacakları yük galebeleri feda edemediğinden | 'U İşten vazgeçemedi. İ Haftalarca uyku bile (uyumadan! sarfedilen mesayi sayesinde — bütün! Müşkülüta rağmen bu işi maşarmağa Salıştı, Fakat keşki başarmasa idi. Filhakika bize 6 - 1 gibi büyük bir Zafer, ve kıymetli Balkan şampiyon- uklarını kazandıran bu müsabakalar, | 'Türk ulusu için utanılacak hir <metice) verdi, Sahnenin (“kötülüğü tiyatro - Mun güreş için gayri müsait ve gayri #Mhhi vaziyeti bu yetmiyormuş gibi, terzii mükâfat giinü de bilmem şar - bayın (belediye reisinin) kime Kıza - rak şehir bandosunu yollamaması yü- zünden, gülünç bir seremoni (mera -| sim)ve plâkla çalınan yanlış marşlar, arasmda feci vaziyetlerle mükâfatla- | rın verilmesi, hattâ bu arada, kendi! öz istiklâl marşımızı o bile çalamayıp plâkla bir onuncu yıl marşı çalmamız, belki yabancı milletleri o gün güldür- müştü: Fakat bizler, ve uluslarına şe- refli zaferler kazandırmak için bir çok fedakârlıklarla o çalışan amatör çocuklar buna için için ağladık. Bü utanılacak günün ferdasında da ihmalellere uzun bir yazı ile çatmış, biraz içimi dökmekten kendimi alama mıştım. Bu yazımın dum ki: Türk sporculuNınu yabancılara re zil edecek bir organizasyon! En başta uray (belediye) olmak ü - zere,bu işten utanalım.Ve rastgele yer lere avuç dolusu para sarfeden, İs- tanbulda ihtiyaca kâfi üç koca futbol stadı varken, hâlâ şehir stadı yapaca- ğım diye, Çukur bostan gibi sapa yer- lere çuvalla'para saçan uray (beledi- ve) hergim artan bir varlık gösteren ulusal sporumuza bir salon yapmamak tan sıkılmıyorsa, yahut da spor teş - i Yedi müsabakanın hiç birisi tuşla bitmedi Gmer, Yaşar, Hüseyin, Ahmet Mersinli Ahmet Birinci güreşte bizi 4 - 3 yendikten, ikincide 5 - 2 yenildikten sonra Avus- turyalılarla yaprlacak üçüncü maç bü yük bir merak uyandırmıştı. Avusturya milli güreş (takımının yabana atılmıyacak bir kuvvette olma $i günlerden salı, ve (vaktin de gece olmasına rağmen Taksim (stadında 2000 kişiye yakın bir kalabalık topla - mıştı. Fakat polislerin — inzibatı iyi temin kilâtıyla, eleis versek bu işi başar -| © sonunda diyor- “Ne zafer İstiyoruz, one de böyle mağı hatırına getirmiyorsa, artık Bal kan olimpiyatları İstanbulda yapıl - mamalıdır. Türk sporculuğunu rezil edecek or- ganizasyonlar istemiyoruz. Yabancıla rın <Türkler, bizleri rahat rahat ye - nerek yortlarıma koca (Okoca onurlu şampiyonluklar kazandıran çocukla rma, Azıcık para sarfederek bi salon yapmaktan âciz) diye halimize / gülmelerine razı olmıyalım: Ya bu ulüsal işi başaralım, yahut- da bu dertten vazgeçelim,, diye avaz avaz bağırmıştım, Şimdi arudan bir sene (daha geçti. O zamandan beri bu işe (Otemaseden belki on beş yazı daha yazdım. Fakut değisen hiç bir şey olmadı. Yakında yeni bir Balkan güreş olimpiyadı da - ha yapılıyor. Bu sefer federasyon, işi kış gelme- den yaparak Taksim (stadyumunda haşarmağa çalışıyor.. Futbol stadyumunun tozlu sahası ve oraya kurulan ring belki bar, tiyat- ro, sinema sahnelerinden daha İyidir. Eylül içinde yapılacak müsabakalar da yağmur yağabileceği düşünülmemiş se bile, dün gece 2 - 3 bin Kişinin ra - hat rahat güreş (o seyredemediği bir yerde, 7 - $ belki de bundan çok fazla seyirel toplıyacak bir müsabaka, ko- ca bir Balkan şampiyonası yapmak, bir güreş memleketi olan Türkiye içir ayıptır. Bir; bu güreşleri, kazanacağımız şerefle mütenasip bir yerde yapmalı- yız. Elbet bir gün güreşçilerimizin feci vaziyetini anlıyacak ve görecek büyük bir şefin, tepeden inme emriyle uray veya teşkilâta bir salon yapılıncaya kadar, Balkan güreş şampiyonalarını Türkiyede (o yapmamalıyız. Ve belki, böylece, bir sene için kaybedeceğimiz birkaç şampiyonluk yüzünden çıkacak patırdı, bize bir (salon) (o kazandırır ki, bu sporumuz için çok daha fayda- Kh olacaktır. Izzet Muhiddin APAK| edememeleri, hakem heyeti ve gazete- dilerden manda sahaya kimsenin gir - memesi lAzımgeldiği halde ringin et - rafı parmaklıklardan atlıyarak giren yüzlerce kişi tarafından kaplanmıştı. Nihayet bu karışıklık saat 9,5 a ka - dar sürdü. Ve tam 9,5 da güreşler baş- ladı. Filiz siklet İlk müsabakada Avusturyalıyı tuşla yenen Ömerle Jenilek karşılaştı, Maç Ömerin hücumiyle başladı, A - vusturyalı mütemadiyen O kaçıyordu. İlk on dakika berabere bitti, Kur'ayı Ömer kazandığından Üstte çalışmuğa başladı. Fakat Avusturyalı çok kapa- Çoban Mehmet l lı güreşiyordu: Kene gibi mindere ya- pışmıştı. Bunun İçin Ömer bir şey ya- pamadı. Sıra Avusturyalıya geldi. O da bir şey yapamadı. İlki hasım yeni - den ayağa kalktılar, Neticede Ömer sayı hesabiyle kazandı, En hafif en tekniği Erihle iki gün evvel ken - disine tuşla yenilen Yaşarla karşılaş- te Maç çok heyecanlı ove.çok zevkli oldu. Yaşar bu mağlübiyetin acısını çıkarmak ister gibi çok güzel, ve dik- katli güreşiyordu. Bu suretle ilk on dakika berabere bitti. Kur'ayı Yaşar kazandığından üste geçti. Fakat bir şey oyapamadı. Avusturyalı üste geçti. Fakat Yaşar birinci dakikada Ayusturyalının sırtı- nı yere getirdi. Hakem görmedi. Ya - şar altta olduğu halde iki defa Avus - furyalınm üstüne çıktı. my Çoban Mehmet inarlı ile karşılaşamaz Arsıulusal federas- yondan bu cevap geldi Bizim iki gazete (Çoban mı ka- zanacak, Dinarlı mı?) diye sütun sütun mükâfatlı anketler yapa - dursunlar, diğer taraftan esasen suya düşmüş olan bu karşılaşma, aşağıda yazacağımız (sebepten sonra büsbütün imkânsızlaşmıştır. Amatör olan Çobanla, profes - yonel Dinarlmın karşılaşması, an- cak arsrulusal federasyonun izni- ne bağlı olduğundan, bu hususta bizim federasyon tarafından, ar « #rulusal federasyondan izin isten - mişti. Halbuki dün gelen cevapta, arsrulusal federasyon, bir amatör- le bir profesyonelin karşılaşması- na katiyyen' müsaade edemiyece-; ğini kat'i bir lisanla bildirmiş... | Bu vaziyet karşısında, Çoban - Dinarlı güreşinin artık minder ü- zerinde yapılmasına imkân kal - mamış olduğundan, bu işe merak- Ir olanlar, müsabakayı hâlâ de - vam eden anketlerden takip ede - bilecekler demektir!... Ayyy Çoban Mehmet hasımlarını yendi Gene ayakta güreşmeğe başladılar, Avusturyalı puvan itibariyle maçı kaybetmiş olduğundan bütün kuvve- tiyle tuş yapmağa çalışıyordu. Fakat bunlar para etmedi ve Yaşar üstün - lüğünü sonuna kadar sürdürerek ga « lip geldi. Hafif siklet 66 kiloda Yusuf Aslanla Avustur « yalı Jozef karşılaştı. Avusturyalı iki mağlübiyetinin de acısını çıkarmak ister gibi bütün kuvvetini sarfederek güreşiyordu. Güreş Yusuf Aslanım hücumları ile geçiyordu. Buna rağmen Avusturyalı bir puvan almağa muvaffak oldu. Bunun için ilk 10 dakika Avusturya - lının lehine sayıldı, Avusturyalı ayak ta güreşmeği tercih ettiğinden oyun gene ayakta devam etti. Bu devrede her iki güreşçi de favuller yapıyor » du, Bu devde Yusuf Aslanm bariz üs- tilmlüğü ile bitti, Buna rağmen esaslı bir puvan ala - madığından Jozef galip ilân edildi. Yarım orta 72 kiloda Antuvanla Ankaralı Hü « seyin karşılaştı. Güler yüzlü Ayustur- yalı da şimdiye kadar yaptığı iki mü- 61 kiloda Avusturyalı o güreşçilerin |abakada hükmen mağlöp olmuştu.Bel ki kazanırım diye o da bütün kuvvet, ve hızıyla güreşiyordu. Ankarulı Hü. seyin ikinci dakikâda (o Avusturyalıyı altına aldı. Bir hayli ezdikten sonra yeniden ayağa kalktılar. Ve ilk on da- kika Hüseyinin bariz (üstünlüğü İle bitti, İkinci devre galibin arzusuyla gene ayakta devam etmeğe başladı. Hüse - yin üstünlüğünü sürdürüyordu. Fakat Avusturyalınm mütemadiyen kaçması tuşla yenilemsine mâni oluyordu. Ve müsabaka da bu şekilde Ankaralı Hü. seyinin bariz üstünlüğü ve galibiyeti ile bitti. Orta siklet 79 kiloda Hansla Ahmet karşılaştı. lar.Hans da Istanbulda şimdiye kadar hiç malglüp olmamış, Nuriyi de pa» (Devamı $ uncuda)

Bu sayıdan diğer sayfalar: