17 Ağustos 1935 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 3

h - suyunüun İüzumundan fazla Türklere Avrupa toprağı lâzımdır ! Iki taraf kamoyunu idare edenler kışkırtıcı yazılar yazmaktan çekinmelidir! ei » Bd 17 AĞUSTOS — 1985 — — Siyasa Bulgarlara HABER — A"sşam Paostası Akdeniz Uzun zaman Avrupada bulu - han Cumhuriyet gazetesi başyazı- Sisı Yunus Nadinin Viyanadan al- dığı intibalarla yazdığı bir maka- €?e göre, oradaki düşünce - şöy - ıeîmîş: “Türklerle Bulgarların a- YTasında bir savaş ha koptu ha ko- Pacak!,, Buna da sebep, iki taraf gazete- erinin (bahusus) Bulgar basınının Yazdığı yazılarmış... Fakat, Bul - 8arlar, bizi tahrik ettiği halde, her 'Il'ıath her yere başvuruyorlar: 'Bakın, biz Bulgarcıklara şu Türk- €r neler diyor!,, diye suçsuz birer Mazlüm halini takınıyorlarmış. Bu vaziyet karşısında, Yunus _adi, evvelâ, pek âkilâne bir ted- ir ileri sürüyor. — Bu gibi propagandalar yapıl- Masına meydan vermemek için, #imdilik, — devletin de basınımı - Zi (matbuatımızı) irşadiyle, — ulgarların vesika olarak kullana- Sağı birşey yazmıyalım. Yalnız, Muvafık bir zamanda hepsini bir- den ortaya sermek için, onların Yazdıklarını dosya edelim. Fakat, sonra, Yunus Nadi, Bul- Sarların, siyasalarını, dama taşı gi bi nasıl de%'ştirdiklerini anlatı - a g SUULC DiZe aosi görünür - ’::ı';m düşman olduklarını ve topraî:î nasıl başka komşularımın . ,, “arına göz koymuşken şim- ş Dizim topraklara tamah ettik - €Erini söylüyor. Cumhuriyet başmuharririnin e- Saslı fikri şudur: y — Bulgarlar bizi kızdırmasım... _“kh?-. Trakyayı alayım derlerken iz kendilerinden Şarki Rumeliyi alrrız ha.., . * * » Haber, Bulgar meselesinde bü- tün Türk basını içinde en uyanık “ımtrş gazetedir. Bulgaristanda doğan tehlikeyi en evvel görmüş, *n evvel haber vermiştir. Hattâ Sene bu sütunlarda şu fikir daha Vvel ileri sürülmüstür: “Türkiyede yaşayan sütcü Bul -, Sarlardan başka bizim topraklar- a Bulgar namımna kimse yoktur. lalbuki Bulgar topraklarında hal- n altıda biri öz Türktür. Buna î“ğmen, biz onlardan değil de on- âr bizden birtakırm iddialarda bu- Unuyorlar. Bu, şaşılacak şeydir. € bunun neticesinde, Türkiyede € bir aksülâmel doğabilir!,, Bizimt muharrir arkadaşlardan - Urat Selâmi Sertoğlu, vaktiyle, vadide epeyce sert yazılar Yazmıştı. Şimdi de Yunus Nadide, Dek tehlikeli bir aksülâmel doğdu- Unu ve bunun sirayet ihtimali ol- Uğunu görüyoruz. Bereket versin ki, bu, onun | ferdi düşüncesi ve hissidir. stat, Avrupada, gezdi, yedi, içti, k“Vvet buldu, ve binnetice, da - larında cengâverlik -kanının aAynadığını duyuyor!! _ıftkat nasıl bütün Bulgarlar ürkiyeden Trakyayı almalı!,,- iye düşünmüyorlarsa, Türkiyede e€ Yunus Nadi gibi düşünenler el- bette devede kulak kadar azdır. Türk, barışseverdir.... İki taraf propagandacılarına düşen şunu anlamak ve iki ulusun kamoyunu , (efkârı umumiyesini) ona göre idare etmektir: Bulgarlar bilmelidirler ki;: — Ne haçlılar (ehli salip), ne harp - ten evvelin “Düveli muazzama,,sı, ne Balkan harbı, ne büyük muha - rebenin felâketi, Türkleri, bir Av- rupa milleti olmaktan çıkarâma - dı... Türk, Avrupalıdır! Halbuki, Trakyaya göz koy - mak, Türkü Avrupadaki son kale- sinden atmak istemektir... Bulgar- lara Akdenizde mahrecin lâzım olduğundan daha fazla,Türke Av- rupada toprak lâzımdır... Bütün bir tarihteki en zayıf zamanları - mızda bütün bir dünyanın yapa - madığı “Türkü Avrupadan atma,, işini, Bulgarlar, Türkün ve dostla- rınm bu kuvvetli gününde başa - ramıyacaklardır. Becerilemiyecek bir işe ise niçin burnunu sokmalı? Niçin Yunus Nadi gibi düşünenle- ri karşı tarafta canlandırmalı?... Hem istismar olunabilecek tez ; bir değil, bakın kaç tane: Bulga - “itssadali Tüele Lalbiının klu —il yona yakın oluşu... Edirne ve İs - tanbulun hinterlandsız bulunuşu... Edirneden “höt,, desek Bulgar hu- dudundan duyuluşu... Bütün bun- lar, bizim aleyhimize gayri tabit - liklerdir ki, eğer, karşı taraftaki gayri meşru heveslerin büyüdüğü görülürse, burada da, bu gayri ta- bitlikleri düzeltmek istiyenler ço- galabilir!... Tarihi hissiyatı unut - mıyalım... Bu da kinin kabarma - sında âmil olabilir... Fakat biz de şunu biliyoruz: — Türk, bugünkü ulusal sınırları i - çinde kalıp yaşamağa, komşuları- nın topraklarına göz dikmemeğe, ' barış ülküsüne (sulh gayesine) sa- dık kalmağa azmetmiştir. Kim - seye kızıp oruç bozmiyacaktır. Sonra, Bulgaristan aytarımız - dan (muhabirimizden) şunu da öğreniyoruz: Bulgar hariciyesine bağlı matbuat müdürlüğü, şimdi - ki hükümetin Georgiyef hükümeti gibi olmadığını, Türkiyeye dost kalmak istediğini ve bunun ispatı olarak da, hükümetin siyasasını güden ağırbaşlı gazetelerin son neşriyatını zikrettiğini haber ver- miştir. Filhakika, kendini bilen Bulgar gazetelerinde; Türk düş - manlığını kuvvetlendirecek birşey görülmemekte - olduğunu Sofya aytarımız teyit etmektedir. Biz de, buna imtisal etmek şu- urunu gösteriyoruz. Lâkin, ciddi Bulgar gazetelerinin birşey yaz - mamaları kâfi gelmez. Bizinı bu yazımızın ruhu, nasıl arayı açıcı değil, bulucu ise, Bulgar matbu - atından da ayni şeyi bekliyoruz. Bilhassa, aleyhteki neşriyatın ve sinsi propagandanın kesilmesini- istiyoruz. Yoksa, cidden tehlike- li bir durum belirebi!ezektir. Hüseyin Fazuk v , yriil- ler bonoları Biraz yükseldi ve daha yükseleceği umuluyor Son günlerde gayri mübadiller em- lâk satış komisyonu fazlaca emlâki satışa 'çıkardığı için gayri — mübadil bonolarında küçük bir yükselme ol - muştur. Asli kıymeti 100 — kuruş olan bir bono düşe düşe 16 kuruşa kadar Bundan bir müddet önce finans ba- kanlığının gayri mübadil bonolarınım düştüğü bugünkü — durumdan (va - ziyetten) kurtarılması için bir proje hazırladığını yazmıştık. Öğrendiğimi- ze göre bonoların kıymetlenmesinin daha doğrusu asli kıymetini alabil - mesinin ancak mevcut emlâkin baş - ta en kıymetlilerinin gelmek suretiy le çabukça satışa çıkarılması ve bir de kabil olduğunu gözönüne alan bakan- lik bu iki noktanım tahakkuk ettiril- mesi yolunda çalışmağa karar vermiş- tir. Diğer yandan gayri —mübadiller kurumu da bakanlığa bu yolda dilek- ler de bulunmak üzere müracaat et- mek üÜzeredir. Gayri mübadil bonoları borsaya ko- te edildiği takdirde hiç değilse kıy - metlerinin yüzde ellisini kazanaca - ğt muhakkak görülmektedir. ÖO—— Belediye ile evkaf arasındaki anlaşmazlık Uray ile evkaf arasındaki anlaş - mazlığı halledecek olan hakem kömis- düşmüştü. Son günlerdeki — yükselme ile bonolar ancak iki kuruş çıkarahî 18 kuruşa yükselmiştir. bonoların borsaya kote edilmesi ile -| yonu dün vilâyette toplanmış, geç vak te kadar dosvalar üzerinde inceleme | yapmıştır. Komisyonh gelecek hafta gene birkaç toplantı yapacaktır. —o— Geçen ay Istanbulda 94 bina yapıldı ayında şehrimizde T4 ev, 11 apartıman 9 dükkân yapılmış. Evlerden 23 ü Fa- tihte, 16 sı Kadıköyündedir. dördü Eminönü mıntakalarında ikisi Kadıköyündedir . Temmuz ayında 472 bina da tamir edilmiştir. — Yalovada nufus yazımı hazırlıkları Nüfus yazımı işleri hazırlıklarını yakından görmek üzere merkez büro- su üyelerinden Osman ile Zühtü dün Yalovaya gitmişlerdir. — Soyadlarını tescil ettirmiyen tüccarlar Tecim (ticaret) odası, tecimer (tüc car) ve fabrikacılardan büyük bir bölümünün hâlâ — soyadlarını odaya tescil ettirmediklerini gördüğünden | bunlara soyadlarını tescil ettirmele- rini bildirmiştir. Bu tescil yapılmazsa bunlara ait muamele odaca' yapılmı - yacaktır. : Ç danımdan başlanması kararı - vardır. Yapılan bir statistiğe göre temmuz Apartımanlardan beşi Beyoğlunda.w Kimsesiz kurtarma yurdu Iki yıl içinde elliye yakın serseri çocuğu yurda yarar hale getirdi İki yıl önce uray tarafından Ga - latada açılan “çocukları kurtarma yurdu,na alıman serseri çocukların ıslah edilkleri ve birer sanat öğren - dikleri anlaşılmış, bunlardan bir kıs- n kendilerine iş bulunarak — yurt - tan çıkarılmıştır. Bu çocuklardan onu kunduracılık, üçü mürettiplik, — beşi marangozluk, onu mobilyacılık, beşi terzilik, biri sa- raçlık öğrenmiştir. Bunlar şimdi ha- riçte çalışmaktadır. Sıhhi ve ahlâki durumları düzelti - len bu çocuklardan bazılarının oku - maya kabiliyetli oldukları görülmüş- tür. Bunlardan biri Güzel sanatlar a - kademisi resim şubesine, ikisi Darüş- şafakaya ikisi Gedikli küçük zabit o- kuluna verilmek üzere — ayrılmıştır. Bazılarında da ziraatçiliğe heves gö - çocukları rülmüş bir kısmı da Büyükderedeki | fidanlığa verilmiştir. Yurttan böyle çok İyi bir sonuc a - İmması üzerine İstanbul sokakların - daki serseri çocukların — toplanarak memlekete yarar birer vatandaş hali- ne getirilmesi ve bunun için de vurt kadrosunun genişletilmesi kararlaş - mıştır. Şimdi kahvelerde, köprü altın- da, sokak köşelerinde, yangın yerle - rinde yatan serseri çocukların mikta- rının tesbitine çalışılmaktadır. İstan- bulda 3000 kadar serseri çocuk bu - lunduğu tahmin edilmektedir. Ana- doludan gelerek burada dilenenlerle beraber 3500 ze varmaktadır. Serseri çocukların yurtta okutula - rak Sümer bank fabrikalarında çalış- tırılması etrafında da banka ile te - masa girişilmiş, banka — bunu kabul etmiştir. Balıkpazarı -Eyup yblu Nihayet düzelecek mi Tramvay sosyetesine İstanbul hal - kının fazla olarak verdiği ve şimdi ge- ri alınmakta olan 1,700,000 liranın İs- tanbulun bayındırlaşmasında esaslı bir rol oynıyabileceğini hesaplıyan be- lediye, paranın henüz belediyeye geç- memiş oölmasına rağmen Du para ile yapılabilecek seyler üzerinde bazı a - ONASİT talar tesbit etmiştir. Üğrendiğimize göre Bü para-ile.ev « velâ şehirdeki eski ve kıymetli eser - lerin, anıtların (âbidelerin) meydana çıkarılarak etrafmın bayındırlaştı - rılması ilk esas olarak tutulmakta - dır. : Uray mütehassıs raporlarına göre şehrin bayındırlık işine Eminönü mey ' Bu bakımdan para belediyenin eline geçince ilk iş Yenicami önündeki dük- kânların kaldırılması teşkil edecek - tir. : Bundan sonra bayındırlık işi Balık- pazarına doğru ilerliyecek ve bura - dan itibaren Unkapanına kadar cadde Eminönü - Eyüp tramyvayının geçe - bileceği genişliğe getirilecektir. Unkapanından Eyübe kadar olan . tı. Balıkpazarında ve Yemişteki dük- vakte kadar hâlin yeni yapılacak kı - sımlarına yerleştirilmiş olacağı için buraların istimlâki daha az bir para ile yapılabilecektir. Statistik tahsili için talebe gönderilecek Başbakanlık statistik genel direk - törlüğü, uzman (mütehassıs) yetiştir- mek üzere biri Avrupaya ve biri de Amerikaya iki genci tatısile gönder - meğe karar — vermiştir. Bu iki genç Avrupa ve Amerikada iki üç yıl ka - lacaklar ve dönüşlerinde — genel di - rektörlüğünde uzman — olarak çalı - şacaklardır. Seçilecek gençlerin sınaçları (im - tihanları) 24 eylülde İstanbul ve An- karada yapılacaktır. | , —— Istanbullular geçen ay nekadar et yedi? Temmuz ayında Mezbahada 19823 karaman, 8011 dağlıç, 5003 kıvırcık koyun ile 192 keçi, 22901 kuzu, 367 oğlak, 1459 öküz, 498 inek, 243 Manda, 89 dana, 4ll malak, 7 boğa kesilmiş- tir. Temmuzda,” hazirana — nazaran sekiz bin karaman fazla, buna muka - Kızılayın 7 eylülde yapacağı Kermes Pek güzel olacak 7 eylül cumartesi günü Taksim bahçesinde saat on altıda başla - mak üzere büyük bir Kermes ve - rilecektir. Kermesin fevkalâde ol- masrı için çalışılmaktadır. Bahçe - nin ön tarafında cambaz, canlı kuklalar oynıyacak, Bayan Halide monolog söyliyecek, — Bay Halit halk şarkı ve danslarını terennüm edecek, Karagöz oynatılacak, ye- di paviyon ve altı çadırda * Luna park oyun ve eğlenceleri yapıla - cak, atlı karınca, salıncak, döner dolap bulunacaktır. ; Bu eğlenceler bahçenin yalnız tramvay yolu cihetindeki eğlence-' lerdir. Bahçenin diğer yerlerinde ' de muhtelif ve zengin eğlenceler bil on bin kuzu eksik kesilmiktir. yapılacaktır. Te a $ vf GÜF aP DA R Nu H E YÜÇ Si Bir arkadaşım anlatt: sokaklarından biri zannediyor. lerin çıkardığı fena kokulara Ed—irekapı yllari — Geçen gün birkaç arkadaş gezmek için Topkapıya, oradan da Mevlânekapısına doğru gittik, Geçtiğimiz yolların ne kadar berbat olduğunu tah - min etmek ünkân haricindedir. Bu yolların yüz sene - denberi tamir yüzü görmediklerini iddia edebilirim! İnsan ouradan geçerken yollar: İstanbulun değil, Çin Sonra sokağın berbatlığı bir yana bırakılsın, pislik - tahammül etmek pek' ) . ü af * tabildir. güçtür. Yerlere atılan kavun, karpuz kabukları çürü. müş meyveler anlaşılar kat'iyyen kaldırılmamakta, ol- dukları yerde çürüyüp toprak olmaktadırlar. Bunların üstüne üşüşen sineklerin vesair haşaratin. — da bir takım hastalıkları neşretmeğe vasıta olacakları — Arkadaşımın sözleri burada bitti. Yedikuleden itiba- ren kale dışından Edirnekapıya kadar uzanacak olan asfalt yol yapılırken kalenin iç tarafındaki yöllar da ihmal edlimemeli, bunlar da tamir edilmelidir. kısmın istimlâki ise evvelce yapılmış- kânları tutan tecimerler (tüccarlar) o - — 0 amlamymaı