10 MAYIS — 1935 HABER — Akı_uıın Postası .. . İngiltere ile ticari münasebatımız İngiltere ile aramızda 1930 yı - lında beş sene müddetli bir. Mo- düs Vivandi imza edilmişti ki, bu andlaşmanın müddeti bir iki aya vadar bitecektir. Andlaşmanın bariz vasfı “en zi- yade müsaadeye mazhar millet,, ahkâmıdır. Yurdumuzla İngiltere arasında olan ticaret İngiltere le- hinedir; yani bizim oradan yaptı « mız ithalât, mezkür memlekete o- lan ihracatımızdan üstündür. Mü- Hasebette bulunduğumuz — bütün ülkelerle olduğu gibi İngiltereye de, Ökonomi — Bakanlığımız bir Kliring anlaşması teklif etmiştir. Bu teklif hakkında prensip üze - rinde henüz uyuşulmamış olmakla beraber geçenlerde hükümet Türk gümrüklerinde beklemekte olan İngiliz malları için 100.000 Ster - ling kıymetinde eşyayı paranın ya- vısı serbest döviz, yarısı da Kliring esası üzerinden tediye edilmek ü- zere ihracına müsaade olunmuş - tur, Anlaşmanın esası etrafımnda da iki taraf müzakerelerde bu - lunmaktadır. Türkiye, mal — ithal esaslarını tanzim eden kontenjan kararna - mesi başlıca üç listeden mürekkep- KL listesi ve K Serbest listeye — dahil mallar, Mutad usul ve merasimle memle- kete serbestçe girmektedir. K. L. listesi ancak kendileriyle Kliring müahedesi — yaptığımız memleketler ve ticari müvazene - de Türkiyenin actif olduğu mem - leketler içindir, K. listesine — dahil mallar her m.—l.'-.oı... velmaktadir İnai - 'de bu listeden bilhasan isti « fade edebilirler, Türk hükümetinin takib ettiği Kliring sistemine, yanaşmak iste - Meyen memleketlerle olan anlaş - Maları, hükümetimiz müddetleri dolduğu zaman feshetmeği müna - sip görmektedir. Böylece feshedil- Miş muahedelerle, evvelce bağlı olan memleketlerden serbest İis - h_d._ll mal göndermek isteyenler , bedelini Kliring kanaliyle al- Mak şartiyle Akreditif açmağa Müsaade edilmektedir. Genel sistemi şöylece — gözden Boçirdikten sonra, İngilizlerle olan vaziyetimizin bazı — ci- hetlerini tetkik edelim. Piyasada Yaptığımız tahkikata göre bilhas- *a Kopra ve Jüt gibi müstemlekât Mallarını İngiltereden almakta - Yız. Bunlardan başka pamuk ve Yün ipliği cihetinden fabrikaları - Mız İngiliz piyasalarma müracaat ektedir. Gerçi bu fabrikalar yün ve pa- Muk ipliği ihtiyaçlarını Fransa ve İtalyadan. da temin edebilirler. “Ancak bu memleketlere Klirin- Sin kendi lehlerine rakam göster- Memesi dolayısiyle para verile - Memekte olduğundan — bize mal tatamamakta idiler ve bu yüzden Je iplikler yalnız İngiltereden a - İmmaktaydı.. Gerek Türk, gerekse İngiliz pi - , şimdi Ankarada cere - Yan etmekte olan ticari müzakere- b— an evvel muvaffakıyet - i 'Mk. M. N, İ ruhıatlyeleı'l “ idaresi her nevi içki Mk*wf:&mw insanın içi gnzlor. bayilerin ruhsatiyelerini Ma- "“'"ks bu hatla tlldez sözİDal & Ü maktar korkuyoruz. ’—'—ııııhduyıdlıuloh- %::;wwa ağea B D:ınue:ı'ıııiıtıı Hıız mı, Hokkabaz mı? Eyüpte dokuz tavuk | gık demeden çalındı Eyüpte Davutağa mahallesinde- ki büyük çayırın karşısında evvel- ki gece bir tavuk hırsızlığı olmuş, koskoca bir evin alt katındaki kü- mes açılarak dokuz tavuk aşırıl - mıştır. İşintuhafı — bu dokuzta - vuktan hiç birinin kümesten aşırı - hrken gık! bile dememeleridir. Bu tavuklarin sahibi reji amelesinden Bay Mehmed diyor ki: “— Hırsızlar ayni — zamanda hokkabaz olmalı ki koskoca - kü - mesteki o kadar tavuğun, horozun içinden bu dokuz — tavuğu hiç gık bile dedirtmeden ve bize duyur - madan aşırmışlardır. AA Piyasada Çin çayı kalmadı Çin ile aramızda bir ticaret an- laşması olmadığı için piyasada Çin çayı kalmamıştır. Halbuki çay harmanlarının yapılması için he- men hemen muhakkak surette Çin çayma ihtiyac vardır. Çay tacir - leri bunun için alâkadar makam - lara müracaat ederek Çinden çay getirilmesi için bu — memleketle memleketimiz arasında bir ticaret anlaşması yapılmasını temenni et- mişlerdir. Çinden ını-lılntiılıo bir sefi- rin gelmesiyle iki memleket ara - sında siyasal münasebat — resmen hazladığından iki memleket ara - Alâkadarlar ayni zamanda bizden de bir çok maddelerin doğrudan doğruya Çi- ne ihracını mümkün görmektedir - ler. Japon vapurları bu hususta doğru vasıtayı temin etmekte fay- dalı olabilecektir. Bu — hususta tetkikat yapılmaktadır. —-o Piyango keşidesi yarın Tayyare piyangosunun 19 un - €u yeni tertibin ilk keşidesi yarın saat 13 de Tepebaşında Asri sine - mada yapılacaktır. —-o—— Kontrol saatleri için kira alınmıyacak Ayrı ayrı her katta — su saatleri olduğu halde apartımanlara fazla olarak şirket tarafımndan bir takım kontrol saatleri köonulmuştu. Bu saatler için bina sahiplerinden ki - ra alınamıyacağı — Nafia Vekâleti Şirketler başmüfettişliğince Ka - dıköy Su Şirketi müdürlüğüne bil- dirilmiştir. Ankara-Istanbul radyoları müşterek | çalışacaklar Uzun müddettenberi Ankara ve İstanbu radyolarının — birleşik bir şekilde neşriyat yapması için tetkikat yapılmaktaydı. Bu tetki - kat neticesinde hazırlanan proje - nin evvelki akşam ilk defa bir tec« rübe tatbikatı yapılmıştır. Bu tec- rübede Ankara radyosunun neş » riyatı transmisyon suretiyle İstan» bul radyosu tarafından neşredil » miş ve İstanbul radyosu: # —. Rardyo, Ankara - İstanbul.,; diyerek neşriyat yapmıştır. İstanbul radyosu bu şekilde neş- thalâtçılar istikrar istiyor Ticaret Odası son- zamanlarda ithalât tacirlerinin zümre zümre ithalât kaidelerinin basitleştiri! - mesi hakkında yaptıkları müraca- atları tetkike başlamıştır. İthalât tacirlerinin bu dilekleri- ni bir kelime ile hulâsa etmek lâ- zım gelirse istikrar istemektedir- ler. Tacirler sıksık çıkan kararna - melerin şartlarına uymanın müş- külâtını göz önüne koymaktadır - lar. K3 PoLİ/TE e het 3 |Kibar müşteri Uzunçarşıda Örücüler — içinde 68 numaralı Ragıbım dükkânına müşteri sıfatiyle gelen Nadide bir bilezik çalmış, kaçarken yakalan- mıştır. Demir düstü Tekirdağı iskelesinde yük ara - bacılığı yapan Sivaslı Ali yükle - diği potrel — demirlerinden birini kazaen düşürmüş, — ayaklarından yaralanmıştır. Kapıcının marifeti Beyoğlunda Faik Paşa cadde - sinde 97 numaralı apartrman ka - pıcısı Mehmed memleketine git - meden evvel kapıcılığı Yusuf is - minde birisine 140 liraya satmış, parayı almış, fakat devir muame - lesini yapmadan sıvışıp gitmiştir. Bıçak saplandıi Kalyoncuda Karakol sokağın - da 28 numaralı dükkânda kundu- racı Yaninin dün akşam dükkân - da cebine koyduğu kundura bıçağı sol memesinin altına saplanm:ştır. Cep karıştırıyordu Sabıkalı yankesicilerden İhsan riyata evvelki gece saat 8,30 da Ankara radyosundan naklen Par- | ı ti Genel Yazganı Receb — Pekerin | söyleviyle başlamış ve o gece bü- tün neşriyat bu suretle yapılmış - tır. Evvelki geceki neşriyat muvaf - fakiyetli bir netice — verdiğinden bundan sonra neşriyata kâh lslııı- buldan, kâh Ankaradan nakil su - retiyle neşriyat yapılması takarrur etmiştir. Bunun için müşterek bir proğram yapılmaktadır. teşkilât Kızılayın Ankarada yaprlar u- mumf toplantısında cemiyetin İs - tanbul kurumunun değişmesi ta - karrur — etmişti. Bu değişikliğin şekli hakkında bir proje yapılmış- tır. Bu projeye göre 1 Temmuzdan itibaren Kızılay İstanbul merkezi mülgadır. Bü merkezin şimdiye — kadar yaptığı vazifeler tamamen müsta- kil bir hale konulan kaza merkez- leri tarafından yapılacaktır. Istanbulda kazaların — merkezi umum? ile irtibatr temin etmek ü- zere, bir mümessil ve bir de kâtibi bulunacaktır. Kazalar — yalnız idari noktai nazardan mümessilli- ğe merbut bulunacaklardır. Yok - sa mali noktai nazardan tamami - | l Kızılayda yeni le merkezi umumi ile münasebet - | te bulunacaklardır. Kızılay İstanbul kurumu mü - messilliğine eski İstanbul merkezi başkanı daktor general — Alinin getirilmesi şimdiden takarrür et - miştir. Kaza mümessilleri ayda bir gün merkezi umumi mümessilinin başkanlığı altında toplanıp cemi - yet işlerine umumi düzen verecek- lerdir . — Kadınlar birliğinde Kadınlar Birliğinin bugün saat on beşte yapılacak fevkalâde top- lantısında birliğin — feshine karar verilecektir. dün gece tramvayla — Feriköyüne giderken yolculardan Reşadın ce - bini karıştırmış, para çalarkan ya- kalanmıştır. N DERDLERİ Hangi semtin sokagı iyidir ki? Fenerde cadde üstünde bakkal Yaniye dertlerini sorduğum zaman bir müddet dı. Hafif sakallı çenesini bir iki defa kaşıı söylemeğe başladı: — Evvelâ otobüslerden Otobüslerden bir şikâyetimiz de Fenerde sa- * |bahleyin durıuwîı::r Hepsi doğruca BRalata gidi- yorlar, orada dolduktan sonra Fenerde hiç durmuyor- lar, Sabahleyin, bilhassa yağmurla havalarda - otobüse edi H ok dar, hem de çok bozuk, Kma:ıımbır:ımı'dnân- nyı dıl— tan sonra de binmek için insan Balata kadar yürümek mecburiyetin- . Siz de tahmin edersiniz ki bu yürüyüş hiç de keyifli olmuyor. Fakat ne yapalım Eminönü Eyüp caddesi açılıncı- ya ve tramvay işlemeğe başlayıncıya kadar bu sıkintiyi çekeceğiz. Yalnız şimdi başka yerlerde işleyen tram- vayları görüyoruz da bu berbat otobüsleri tekrar - ara- #ibi rıktımsızlıktır. Buralara rıhtim — yapıldığı zaman Fener çok şenlenetektir. Sokakların berbat ve pis — ol- duklarını söylemeğe Tilzum yok. İstanbulun hangi sem. tünde sokaklar iyi ve temizdir ki... biri de bütün Haliç boyunda olduğu Ne var,Ne yok Gökten gelen camlar Son zamanlarda Mısırın cemi- bundaki Libya çölünde meydana çıkmakta olan ve terkipleri bilin- miyen koca koca cam parçaları ve kristala benzer taşlar için, * Ingilterenin meşhur Britiş müze - sinde madeniyat mütehassısı Dr. J. L. Spencer bakın ne diyor: “Bundan bin sene evvel, Kahi- | renin 950 kilometre kadar cenu bu garbisinde Libya çölüne gök - ten muazzam bir taş düşerek kum Tarm içine — saplanmıştı. İşte bu yakıcı ve kavurucu çöl parçasın - da ortaya çıkan cam ve cam gibi taşlar bu muazzam taşın parçala- rindan başka bir şey değildir., Diğer ilim adamları bu düşün ceye şimdilik pek yanaşmak iste- miyorlar. Simdi İngiliz müzesinde bir kaç örneği bulunan Libya camları her biri 8 kilo ağırlığında — yekpâre parçalardır. <- Fare yazı yazıyor! Şimdi fareleri terbiye ediyor- lar! Cenubt Bohemya yerlilerin - den ve eski aslan terbiyecilerin - den Jozef Novotni, küçük iken tu tarak büyüttüğü bir fareye yazı yazmak marifetini öğretmiştir! Bu fare ön ayağını mürekkep hokkasına batırmakta, sonra da beyaz bir kâğıt üzerine, telgraf - çıların kullandığı Mors şifresi u - sulile nokta ve çizgi yazmakta * dır. < Moskovada resim sergisi Moskovada ilkbahar Mükülsebanı tiyle büyük bir resitii'dergisi açP ı" mıştır. Sergide yüzden fazla tab- lo teşhir edilmiştir. Bunların ara- sındaçok güzel eserler — vardır. Bilhassa yeni istidadlar — nazarı dikkati celbetmektedir. <- Bayılmak için yeni bir usul Moskovadaki Psikonöroloji ce « miyetine mensup bir çok doktor - lar ameliyat esnasında — hastaları Kloruform, yahut Eter ile bayılt - mak yerine ipnotize etmek suretile bayıltmak için büyük propağanda- lar yapmaktadırlar. Bunların 100 hasta — üzerinde yaptıkları tecrübelerin 97 si çok mükemmel ve müsbet — neticeler vermiştir . Bir ayda 15 kaza Öğrendiğimize göre bu ay için - de tramvaylara yürürken binip ine me yüzünden on beş kişi — kazaya uğramıştır. Tramvayların basa - maklarına yeni yapılan ızgaralar dolayısiyle tramvay yürürken bi- nip inmek mümkün olamıyacağı için kaza da olmaması lâzım gel - mektedir. Fakat biletçi tramvayın içinde bilet vermekle meşgulken yoku « ların bazıları kapıyı — açarak in - mektedir. Bu srada bazı kimseler de bu kapıların açılmasından istifade e- derek — tramvaya atlamaktadır. Şimdi kazaya sebeb — olan budur. Ve bundan şikâyet edilmektedir.