PU Topa ne zama ba ne gibi vaziyetler Çizdiğimiz program ıuıuibı.nu bugün de topu kafa ile he- istika- mete atabilmenin ve şahsi oyna- mak icap edeceği anları kestirerek ona göre hareket etmenin ehem - miyetinden bahsedeceğiz. Futbol- de bir oyuncunun başını J.: ku4|':< lanması ve başıyle topüu istediği istikamete göndermesi lizıın'dı.ı. Bilhassa müdafaa oyuncuları için buna mecburiyet bile vardır. Yal-| nız her şeyde olduğu gibi bunda da ifrata varmamalıdır. Yani topa başla vurmak veya topu başla çel- mek zarureti karşısında yınca buna tevessül etme nek ılı—: ha doğrüu bir hareket olur. Topun| baş ile kontrolü ne kadar olsa a - yakla kullanılmasına nazacan da- ha güçtür. Bu itibarla lüzum ve zaruret olmadıkça topu daima a - sevk ve idare etmek hususu tercih edilmelidir. - Başla vurula - cak anlar futbol oyununu iyice I lar içi Adiliğin- len tezahür eder. yağın yetişemiyeceği zamanlarda kullanmalıdır. Muhacimlerin ka - le yakınlarırda havadan — gelen topları ani bir kafa vuruşu İle ka- leye atmalar' çok tehlikelidir. Ka- le önlerinde topu mümkün oldu - ğu kadar ayakta az tııtmı!ı gay- ret etmelidir. Çünkü bir iki sani - yelik tereddüt veya geyn!ı!ık Iırl satm kaçmasına sebebiyet verir. Vaziyeti kurtarmak ve !._e_'ılıkeyıı uzaklaştırmak için müdaf'ler bü- tün gayretlerini sarfedereki topun üzerine atılacaklarından muha - cimler de ona göre efor yapmalı ve çabuk oynamalıdır. Fılııl. lıu seri hareket etmek mecburiyeti onları şaşırtmamalıdır. İşte müda- faa oyuncaları bu gibi sıkışık va- ziyetlerde bir lâhza vakit kaybet- menin ne büyük tehlikeler doğura- cağını, muhacimler de ne Fulun - maz fırsatların kaçacağını göz ö -| nünde tutarek havadan ge'en top- ları baş ile kullanmalıdırlar Görülüyor ki topu baş ile sevk ve idarenin de futbolde mühim bir) rolü vardır. Şu halde kafa vuruş - larını düzeltmek bir oyuncu için lâzımdır. Futbol oynıyanlar topu baş ile sağa, sola, öne, ırkıyı ve her istikamete atabilmelidir. 'l:op öne alınla. geriye başın ıflıuılı, yanlara da sağ Ve sol ;ı.kııılı vu- rularak ;aıduilir.d llc:ım ';ıırııı : İ a e larda emniyet pe:."". Sümel topu başla e zersiz yapmalıdır. da meleke elde etmek için € ğ yuncular halka şeklinde dizilmeli ve topa başla daire çiıdiıi'molıdır.' Arkeya atabilmeğe alışmak “] şu suretle çalışılırsa temin oluna - Oyuncular buorb“?“km:r için de o - ş ile vurmalı; futbolda de şahst oynamalıdır? l ne zaman şahsi oynamalıdı:,, me- kalma-| dildiği gibi değildir. Her kaide - disinden sonra gelen arkadaşına topu başla geriye verir. Top baş - tan başa temas ederek oyuncula - yın dizildikleri cepheye makxüs bir hat takip eder. İkinci mevzu olarak bugünkü yazımızda tahlil edeceğimizi yu- karda bildirdiğimiz “bir eyuncu selesine gelince: Her ne kadar futbolün haddi zatında cem'i bir oyun olması itibarile bu sual bi - yaz gayri tabil — görünüyorsa da hakikatt&'keyfiyet hiç te <anne - nin bir istisnası olduğu gibi fut - bolde de umumi kaidelerin harici- ne çıkılmasını icap ettiren vazi - yetler vardır. Zaten futbolü naza-| ri olarak öğrenmek ve Bunların behemehal harfiyyen tatbikine girişmek kadar yanlış bir hareket tasavvur olunamaz. Bira: da o - yuncunun zekâsı ve vaziyeti kav- ona göre karar vemıu'ı’ ati İntikal- Futbolün başlıca vasıflarından biridir. E - vet futbolde topu mümkün oldu - ğu kadar ayakta az tutmak, arka- daşile teşriki mesai etmek — esası şarttır ve bu esasa riayet etmek mecburiyeti vardır. Fakat bunun da tatbikine mahal olmıyan za - man ve anlar olur. Meselâ kale ö- nünde topu kapan bir oyuncu bü- tün arkadaşlarının marke olduğu- nu gördüğü halde muhakkak pas vermeğe çalışıyorsa nihayet topu muhasım tarafa kaptırır ve ele ge- çen fırsatı da heba eder, !İşte bu- rada şahsi oynamak daha iayda - lıdır. Kale yakın ise şut çekilme - lidir. Veyahut karşı karşıya kalı- nan müdafii çalımla — atlatarak şahsi bir gayretle gol — yapmağa çalışmalıdır. Bu gibi anlarda o - yuncuyu üftüne çekerek bas ver - meğe çıbılıııık vakit kaybettir- meğe ve binnetice de topun kaptı- rılmasına sebebiyet verir. Fufboı her iki tarafta da on bire: kişi ile oynandığına nazaran gerçi bir o - yuncu, üzerine hasım taraf oyun- cusundan birini çekerek pas ver - meğe malı ise de bunun da yukarda söylediğimiz gibi tatbi - kinden fayda yerine mazarrat ge- len zamanlar vardır. İşte oyun - cu bunu kestirmeli ve takımının lehine olacak hareket hangisi ise onu yapmalıdır. Bazı açıklar kar - 9ılımıdıki muavinlerden — daha çevik ve seri olmaları — itibarile bunları her defasında kolaylıkla geçebilceklerini anlamışlardır. İş- te bu gibi ahvalde açık sürerek önündeki muavini atlatması ve kale çizgisine yaklaşınca tepu bi- raz geri ortelamalıdır. Velhasıl o- yuncu vaziyetin icabına göre hat- tı hareketini tayin etmelidir. Sadi KARSAN | Fransa - Belçika maçında tehlikeli bir Fransız hücumu.. Bu hafta Avrupada üç mühim maç oynandı Iİsviçre Macaristanı yendi, Fransa- Belçika, Çekoslovakya-Avusturya berabere kaldılar Geçen hafta Avrupada pek mü- him futbol maçları yapılmıştır. Belçika ile Fransa, Avusturya ile Çekoslovakya İsviçre ile de Macar milli takımları çarpışmıştır. Son gelen Avrlpa gazetelerinde bunla- ra ait tafsilâtları aşağıya yazıyo - ruz, Belçika ile Fransa berabere kaldılar Brükselde elli bin kişinin önün - de oynana yirmi dokuzuncu Bel: çika — Fransa milli takımları mü- sabakasında her iki takım da birer sayı kaydederek berabere kalmış- lardır. Bu müsabakayı Fran- sanın kazanması ihtimali daha kuvvetli görünüyordu. Fakat Bel- çikalılar ümit edilmedik bir gay - ret sarfetmişler. Çok — çalışmışlar ve nihayet kendileri için iyi derece olan bu neticeyi almağa muvaffak olmuşlardır. Bu maçta Fransızların müdafaası gayet gü- zel oynamış fakat muhacimleri bir iş becerememiştir. İlk golü Fran - sızlar atmışlar ve ilk devre bir sı- fır Fransızların lehine bitmiştir. İkinci devrenin başlangıcında Belçikalılar gevşemişler — fakat Fransız muhacimleri hasımlarının bu durgunluğundan istifadc etme sini bilememişlerdir. Bu — aralık Belçikalılar fevkalâde — oynıyan merkez muhacimlerinin gayretile Fransızlara ümit edilmedik bir an- da bir gol yapıverince işin tama - mile rengi değişmiştir. Belçikalı - lar galibiyet ihtimalinin belirdiği- ni görünce tekrar gene büyük bir enerji ile oynamağa başlamışlar - dır. Bu yüzden maçın sonu çok sert olmuş ve mütekabil favullez oyunun tadını kaçırmıştır, İsviç - reli hakemin büyük bir hatası da oyunu bütün bütün çığırımdan çı- karmıştır. Maçın bitmesine on da- kika kala Fransızların sağiçleri güzel bir anlaşmayı müteakıp baş- la bir gol yapmıştır. Hakem — gol vermiş ve top ortaya konmuştur. Fakat Belçikalı yan hakem bayra- ğını sallıyarak ortaya çıkmış — ve hakeme golün ofsayt olduğunu söylemiştir. Bunun üzerine hakem pek ağır bir hareket yapmış, sö - zünden geri dönmüş ve golü say - bir; mamıştır. İşte oyunun bitmesine on dakika kala vukua gelen bu hâ diseden sonra maç tamamile zev- | kini kaybetmiş ve bir horxz döğü- şü şeklinde hitame ermiştir. ilsviçre ikiye karşı altı ile Macaristanı, yendi | — Zürihte oynanan İsviçre — | Macaristan Milli takımları müsa - bakası fevkalâde kalabalık bir se- yirci kütlesi önünde cereyan et miştir. Bu maç beynelmilel futbol maçlarından biri idi. İsviçrenin en iyi oyuncusu olan meşhur Abbeg len'in iyileşerek takımda yer alma- sı İsviçrelilerin kuvvei maneviye - sini çok yükseltmişti. Filhakika İsviçreliler gayet seri ve azimkâr bir oyun oynamışlar ve Macarlara birinci devrede göz açtırmamış lardır. Bilhassa muavinleri maki- ne gibi çalışmıştır. Macarlar buna mukabil gayet ağır ;öıüküyurlır-ı dı. Birinci devse dört sıfır İsviç - relilerin lehine bitmiştir. Bu dev- rede her iki takımın gösterdiği oyuna nazaran netice hiç te gayri tabil görülmemiştir. İkinci devrede Macarlar biraz kendilerini toplar gibi olmuşlar ve teknik kabiliyetlerini göstermeğe başlamışlardır. Maamafih İsviç- relilere beşinci sayıyı da kaydet- mekte gecikmemişlerdir. Bunun üzerine harekete gelen Macarlar merkez muhacimleri vasıtasile bir gol yapmışlar ve arkasından da penaltı ile ikinci sayılarını yap - mışlardır. Fakat meşhur Abbeg len kendisine olan itimadın boş olmadığını ispat için topu kapmış ve yalnız başına bütün müdafileri çalımla geçerek şahane bir |ıılI yapmıştır. Bu suretle İsviçre ikiye karşı altı ile Macarları ağır bir mağlübiyete uğratmıştır. Çekoslovakya ile Avusturya 0-0 berabere kaldılar Bu maç ta beynelmilet futbol kupası maçlarının en mühimle - rinden biri idi. Pragda İspartanın sahasında oynanmıştır. Stat iğne atılsa yere düşmiyecek kadar ka - labalıktı. Dünya ikincisi olan Çer koslovakların karşısında İtalya - dan sonra Avrupanın en iyi tara- kımına malik Avusturyanın ne ne- tice alacağı büyük bir metak - ile beklenmekte idi. Hakikaten maç baştan nihaye- te kadar son derece heyecanlı ve zevkli olmuştur. Birinci devrede — Avusturyalılar çok hâkim oyna - mışlar ve Çekleri âdam akıllı sı - kıştırmışlardır. Fakat Çekoslovak kalecisi Planiçka harikulüde de . necek kadar güzel bir oyun oyna- mış bir aslan gibi kalesini müda - faa ederek Avusturyalılara — tek bir sayı bile yaptırmamıştır. İkin - ci devrede Çeklerin daha ağır bastıkları görülmüştür. Maamafih Avusturyalıların daha teknik oy - nadıkları göze çarpmakta — idi. Bilhassa Avusturya muavinlerinin Çek haf beklerine nazaran faiki - yeti pek bariz idi, Neticede — her iki takım da bir sayı kaydedeme - den maçı sıfır sıfıra berabere bi- tirmişlerdir. Bu iki maçtan sonra beynelmi - lel futbol kupası maçlarının tasni- fi şu şekli almıştır: —— 1 — İItalya — On puvan 2 — Avusturya — Sekiz puvan 3 — Çekoslovakya—Altı puvan 4 — Macaristan — Beş puvan 8 — İsviçre — Üç puvan. 200 metre dünya yüzme rekoru kırıldı Sekiz senedenberi bir türlü kı- rılamıyan Weismuller'e ait 200 metre Grawl serbest yüzme rekor ru nihayet geçen hafta kırılmıştır. Rekoru meşhur Amerikalı yüzücü« lerden Jack Medica kırmıştır. Es« ki derece 2 dakika sekiz saniye i « di. Elde edilen yeni rekor ise iki dakika 7 seniye 2/10 dur. Yüzücülük âleminde bir hari- ka olan yeni şampiyon Jack Me » dica gene bir çok dünya yüzme rekorlarını kırmıştır. -Bunlardan bir tanesi de gene Weismuller ta- rafından evvelce kazanılmış olanı 220 yarda sürat rekorudur. —Jack ' Medica 2 dakika 9 saniye olan bu rekoru da 2 dakika 7 saniye 9/10 — indirmiştir.