| &, İ Tpi lediğ'miz gibi, disipli Kit dra lli iinline Jx_ Bikleckize 106 —— ' B EELLR Z Ü" tü im": Şehir tiyatrosun- nn_gkan artistler lide ile _nl*lııdn. artist Ha- & Artist Raşid Rrza arasın- h'.l"“ yahud devam eden ::'hııınm serlevhaları gözü - & ilişu, doğrusu canımı pek sık- 'lz?;“ filânca yerde tanh- U, Yerine getirmemiştin! Ye, mu?,, diye cevab veri - | Cidden üzüldüm. Çünkü, kav- Te tden iki taraf da takdirle sev- dok kaydettikten sonra, asıl istediğim noktaya y Yeyim; Raşid Riza, yeni bir tiyatro mü- :—î açmak teşebbüsünde bu- vt idi. Bu teşebbüse Darülbe- Ü thldo, Şaziye, Kemal gi- ti san'atkârları iştirak :_'“_'—- Mmanialar çıktı diye, şim- bir 'dığımız isimler, her hangi —?—h—kıı uzak mı kalmalı - q?h'lü Iptidat kaidesi şöy m%w& ikiye a bı."'““hm. teşkil eder, O iki L' de beheri ikiye ayrr —h—"l bir şirkette, bir gazete a de, bir ailede ve ni- inkişafın kanu « Darülbedayi de, Ken: Temt Mücasesesi içinde, tiyat. N..—' olarak ikiye ayrılmış - Hi el suretinde ::"ııı gelmiştdi. Bu, memle - İ&h—mdın hayırlı bir işti. Arzu edilen neticeyi, her tetebbüse girişenlerin ar - ı'“dlll ve kıymetleriyle a - H".:—nn sebepler yüzün - h Yapılacak Halide - h Şaziyelerin, Kemallerin, h taki Mevkilerine, şerefleriy- _ı:_:':;ıuu. Bunlar, - cezak sahne hayatımızın bırakılamaz. Halkm bu İştiyak - ve muhabbeti ;İN , her müessesede ol- tiyatroda da disiplin ;h_-lyıılidir; fakat, Ra - LH.. iltihak etmiş san'at- W mahiyet itiba - Z f Aynlış şekillerinde Darülbe- İdaresinin hoşuna gitmiyen kendi kendiliklerin: DSLEM Duanedayıdan SEÇemtiz N * Bu sebeple, arayı fi 'Itınhuı B k nbul belediyesine ,_'d_""!"iimiz gibi, halkın BoL Si artistlere kavuş - İ kolaylığıı d halkın bu is- "'::: Yerine getirebi - S (Vâ-Na) EL Antrepoları Lüzumsuz eşya çıka- rılarak tasfiye edilecek Yeni liman idaresi, liman işle- rinde ıslahat yapmağa evvelâ an- trepolara düzen vermekle başla - mıştır. Eski rıhtem kumpanyası zamanımda içinden çıkılmaz — bir halde olan antrepo işlerinin — bu- günkü şeklile yeni idarece yürü - tülmesine imkân olmadığı anlaşıl mıştır. Bu antrepolar öyle bir yerdir ki yılların biriktirdiği sahibsiz eşya burada olduğu g'bi, sahibi ve def terlerde kayıdı olduğu halde ken- disi olmryan (!) eşya da burada görülmektedir. Bu antrepolarda bir tasfiya yapılmadığından eşya koyacak yer bulunamamakta ve tüccarın eşyası Halicdeki bekci yerinde deniz ortasında aylarca, karın ve yağmurun altında, mav - nalar içinde beklemektedirler, Liman umum müdürü Ali Rıza Çevik evvelâ bu karışıklığın önü - ne geçilmesini gerekli görmüş ve antrepolarda yeni bir tasfiye — işi başlamıştır. Bekci yerinde - bulu - nan mavnalarda bekliyen eşya da antrepolara alındıktan sonradır ki Halicin ortasını kaplıyan bu mav- na adası kaldırılabilecektir. Öte yandan, eski şirket zama- manda antrepolarda kaybolan eş - ya için şirketin Çinili rıihtim — ha- tmdaki tasfiye heyetine müraca - J atlar yapılmaktadır. Edirnekapıdan Eyuba asfalt yol Belediye, sür haricinde Yedi- kuleden Edirnekapıya kadar ya- plmakta olan büyük asfalt yolun bu yıl yazına kadar bitirilmes'ne çalışmaktadır. Bu yolun yer dü - zeltilmesi bitmiş gibidir. Bu — ya- zm şehrimize müh'm — mikdarda seyyah geleceği cihetle daha çok seyyahlar için yapılan bu yolun bir an evvel bitirilmesine çalışıl « maktadır. Yolun esas projesi Ya - dikuleden Edirnekapıya kadar yapılmış olmakla beraber bura - dan sürları görerek gelen seyyah- larm Kariye camiine uğrayıp oradan Eyübe kolayca inmelerini temin için Edirnekapıdan — sahili tak'b eden caddeye kadar olan bir buçuk kilometrelik kısmın da asfalt yapılması kararlaşmıştır. O vakit asfalt yol Marmara kıyısını Halice bağlıyarak Savaklar çeş - mesi önünden C. H.F defterdar semt ocağı binası yanımda Eyüb - Eminönü caddesile birleşecektir. Türk dili için çalışmalar Türkdili Araştırma Kurumu ü- yeleri dün sabah ve öğleden sonra lerine bi, Dlrülbedıyi idik. toplanarak yabancı kelimelerin | Türkçe karşılıklarını bulmağa uğ- raşmışlardır. — , Cemiyetin çalışması, - gittikçe ilerlemekte ve Türkçe karşılıkla- rı tespit edilen kelimeler aran- maktadır. Hazırlanmakta olan sözlüğün ilk parçası, önce de yazdığımız gibi önümüzdeki mevsimde basıl- mağa başlanacaktır, v PU BEYAZ. ZEHİR TiCARETi Eczaneler sıkıca teftiş ediliyor Eczaneler müfettişi — İsmail Hakkı bütün eczaneleri yeniden teftiş etmektedir. lamail Hakkı, dün de, Karaköyden Bebeğe ka - dar olan mıntakadaki eczaneleri teftiş etmiş ve defterlerile mevcud ecza mikdarını gözden geçirmiş - tir. Öğrendiğimize göre eczaneler amnüfettişi İsmail Hakkının bu tef. tişte uğraşlığı en mühim cihet “beyaz zehir,, ticaretidir. Bazı e- roinman ve kokainmanların muh- telif semtlerdeki eczaneleri geze- rek reçete ile ihtiyaçları olan ze - biri topladıkları anlaşılması üze- rine bu yoldaki teftiş - sıklaştırıl. mıştır. Hattâ işittiğimize göre bu işi yapan bir eroinman doktor da bulunmaktadır. Eczaneler bu dok torun morfin, eroin, ve kokain bulunan reçetelerini yapmamak için talimat almışlardır. ——— Hileli sucuk yapıl- masının önüne geçilecek Trakya umumt müfettişliği, ü- zerinde kurşun mühür taşırmıyan, sucukların umumi müfettişlik mım takasında satılmasını yasak etmiş tir. Umumi müfettişlik sucukların karışıklıktan korunması için —su- cuk yapılan yerleri sıkıca - teftiş ettirmektedir. Sucuk yapılacak et ler baytar tarafından muayene e- dilmekte ve yapılan sucukların üs tüne kurşun bir mühür damga vu- rulmaktadır. Bu karar İstanbul vi- lâyetine de bildirilmiştir. Trakyada bu ayın 18 nde tatbi- ka başlanan bu karar şehrimizde de halkın sıhhatımna uygun görül - düğünden kabul edilmiştir. Bakkallar Cemiyeti de bütün bakkallara bir tamim yaparak kurşun mühürsüz sucukların ka » çak olacağımı ve buna dikkat edil mesini bildirmiştir. Tramvay kazası Dün saat 20 de Aksaraydan Ortaköye giden 225 numaralı tramvay Kraköy — durak yerinde beklemekte olan Haçik isminde biri atlarken sendelemiş, romor - kun altına düşerek sağ bacağın - dan yaralanmıştır. Devrilen kayık Dün saat 19 da Sarıyer, Maden mahallesinde 8 numaralı evde o - turan Ahmed oğlu Kadri, sandal - la İstanbuldan Sarıyere gelmekte iken Emirgân önlerinde fırtınanın şiddetinden sandal — devrilmiş, Kadri kurtarılmıştır. Yangın Kızıltoprak, Muradiyede Ha - sanpaşa çıkmazında, — mütekaid yüzbaşı Rıfatın oturduğu 10 nu - maralı evde yangım çıkmışsa da söndürülmüştür. Esrarkeş Şehzadebaşında oturan şoför Fuad dün akşam İmam sokak tak- sisinde otomobiline yaslanmış, es- rar sigarası yaparken — yakalan- mıştır, Hacca giden Uygurlar Burada gördüklerine hayran kaldıklarını söylüyorlar Hacca gitmek üzere Hicaza gi- derken şehrimize uğrıyan ve bir müddetten beri burada bulunan Orta nAsyalı Türk Uygurlarda mürekkep bir kafile dün “Toros yolu ile hareket etmişlerdir. Irkdaşlarımızdan biri dün ken- disiyle görüşen bir muharririmize demiştir ki: “— Burada gördüklerimizden duyduğumuz sevinci biz size an- latamayız. Öz kardeşlerimizle ge- çirdiğimiz şu günleri unutamıya- cağız. Her adımda karşımıza çı- kan ilerilik bizi hayrette bıraktı. Hele bu ileriliği yapanların bizim kardeşlerimiz olduğunu düşün- dükçe sevincimiz bir kat daha art tı, Biz de bu yeniliğin akışına ken dimizi verdik. Görüyorsunuz: He- pimiz burada şapka giydik, siz kardeşlerimiz gibi giyindik. Hica- za da Türk olarak böyle gidece- ğiz. Hele Pazar günü, hava kurban. ları için yaplan kutlulayışta duy- duğumuz heyecanı ıılıhıııyıı._ Askerler geçerken çoğumuz he- yecandan bayılacaktık. Bunu yur- dumuza dönünce oradaki kardeş- lerinize de anlatacağız. Bizim Uygur Türkçesi İstan- bulda konuşulan Türkçeye çok ya km.. Kelimelerin konuşulu ker yüzde ellisi anlaşlryor. Bakın ben, bu kadaer, sizin gibi konuşmayı or. beş gün içinde öğrendim...,, Kapalıçarşının tamiri işi Kapalı Çarşınm tamiri için be- lediyece yapılmakta olan hazır- lıklar ilerlemektedir. Belediye, çarşının tamirinde ne gibi nokta- ların gözönüne alımnması lâzrm geldiği hakkında Müzeler Umum Müdürlüğünün mütalâasını sor. muştur. Müzeler İdaresi vaziyeti tetkikten sonra belediyeye cevap vermiştir. Bu cevap hakkında ken disiyle görüşen bir muharririmize Müzeler Umum Müdürü Aziz de- miştir ki; “— Kapalı Çargımın tamiri hak- kında bizim de mütalâamız sorul- du, Çarşı haraptır ve tamiri lâ- zımdır. Bunu biz de gördük ve ta- mirin uygun olacağı yolunda ce- vap verdik. Bu tamirden çarşının tarihi kıymetlerinin eksilmiyeceği düşüncesindeyiz. Tamir buna gö- re yapılacaktır.., sünnimiğenklr Gayrimübadiller arasında Gayri mübadillerin — işlerine bakmak üzere kurulan yeni ko- misyona Akçe Bakanlığınca, Gay ri mübad'llerden Bay Subhi ve Nüzhet âza olarak seçilmişlerdir. LA RE Ziraat bankasının buğdayları meselesi Ziraat Bankasınn buğday işin- deki yolsuzluk tahkikatı devam etmektedir. Haydarpaşadaki silo ve anbarların hesapları ile uğra- | şan hey'et tetkiklerini bitirmiştir. | Bir kaç güne kadar bütün hesap- ları Ziraat Bakanlğı Müsteşarı Atıfa verecektir. —— Istanbu!, Ankara İzmir Sovyet ediblerinden Nikolin 1933 senesinde Türkiyeye bir se- yahat yapmış ve ihtisaslarımı “İs- tanbul, Ankara, İzmir,, ismi altın- da bir kitab şeklinde neşretmiştir. Kitab bütün Sovyet Rusyada büyük bir alâka uyandırmıştır. Ni- kolin evvelâ İstanbulun eski şöh- retinden ve hayatından uzun uza- dıya bahsetmekte ve Ankaraya at- lryarak bu yeni ve diri şehrin Türk inkılâbinin en uygun bir örneği olduğunu sölemektedir. Bundan sonra İzmiri anlatmak- ta, ve tekrar İstanbula döndükten sonra yeni İstanbulla eski İstanbu- lu mukayese etmektedir. < Eski Romanya Kraliçesi Romanya Kralının eski karıst prenses Helen'in, gene kral aile- sinden eski bir suvari zabitiyle Prenses Helen evlenmek üzere olduğu rivayeti Floransadan İngiliz gazetelerine bildirilmişti. Prenses Helen, kral Karoldan 1928 yılında Madam Lupesko ile münasebeti dolayısıyle ayrılmıştı. Zararına satılan süt! Alâkadarlar böyle bir şeyin olamıyacağı fikrinde.. Süt müstahsilleri, aralarmda anlaşmak için, bir kaç gün önce Esnaf Cemiyetleri müşterek Büro- sunda toplanmak istemişlerdi. Fa- kat toplantıya ancak üç süt müs- tahsili gelmişti. Bu vaziyet üzeri- ne süt müstahsilleri yeni bir top- lantıya çağrılmışlardır. Süt müstahsilleri şimdi üç gru- ba ayrılmışlardır. Söylendiğine göre bu gruplardan biri ötekileri- ne rekabet için sütü zararına sat. maktaymış! Halbuki alâkadarlar böyle bir şeyin olamıyacağını mu- hakkak görmektedirler. Zarar de- nilen kiloda on kuruşun saf süt için bile idare edebileceği muhak- kakken ekserisi saf olmıyan sütler için bu fiyatın idare etmemesi im- kânsız görülmektedir. Şimdi süt- çüler cemiyeti ortadan rekabeti kaldırarak bir anlaşma teminine çalışmaktadır.. ; Mezbaha resmi eskisi gibi alınacak Şimdiye kadar hayvan başına alınan Mezbaha resminin şubat- tan sonra kilo başına dokuz kuruş olarak almması belediyece karar- laştırılmıştı. Fakat Mezbahadaki kantarın ölçüler kanumuna uygun olmadığı anlaşıldığı için bu kara- rın tatbiki geri bırakılmıştır.