7 Aralık 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 5

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Rİ ». aat D li bemll ei e DU ç L ı -— v K ank zZabıta romanı kî!, tlîli Nuh; “hü — Sekizinci ayın dördüncü mü? Diye sesi titriyerek Bu, Ihlamur köyüne gel- 4 Wlı tarihi yahu... Ağusto- dördü.. R Tmcluf eseri olacaktır... ıı- M , buraya, mutlaka bir f eseri olarak yazılmış. k ümsiyerek ilâve etti: ='İlı.' Ğu #ci rakamın başka ma- bi / LH Çltuı yanına kadar gittiler. me yazık ki, kum, bütün Ki qu_"ihçi esefle başını sallayor- Dlr , sofaya döndüler. aWt Hanım onları bekli - .:l:dmcngız heyecanla yeğe- % Yüzüne baktı ve onun yü- N gelen bir azab ile kıv - Ğmı gördü. ahir, aileye teşekkür etti: — Efendim, - tetebbülerim i- ,;)',q %ı cidden sühulet göster- K C Bu Jlutfünüzden dolayi tı7luteşeklı:ırım ” V sahipleri, misafirlerini bıh l“hısma kadar teşyi ettiler. %:m, gitmezden evvel, üze- “Kaktüs,, yazılı olan lev- h.lflcıgı-u sarkarak yaprakla- dırdı. het D&j Ne güzel çiçekler.... Ne gü- 7 Birinci Kânun 1920 ——— Z Cuzamlıların Ğ M CZar l l g l — T — ni kk Ö A ERE FÜ L AkAF HBA T İ F — HABER Akşam Postası —- Nakleden : Vâ- Nü B ç dN Cemil Rıfat bey şekil ve şemail- ce pek öyle müthiş bir adam gö- rünmiyordu. Kılığma, kıyafetine pek az itina ediyordu, belli... İlk bakışta, insanı inkisara uğratıyor- du. Yuzu de âdi ifadeliydi. Lâkin, muhavere uzayınca, Nuh, anladı ki, bu adam, hiç te zekıulan mah- rum değil... Çünkü verdiği cevap- lar, ancak akıllı bir adamın ağzın- dan çıkabilirdi. Leb demeden leblebiyi anlryan latılmağa başlanılan şeyleri değil, leri de kavrayıveriyordu. Nuh, ona 4 ağustostanberi ce- birer hikâye etti. Akıllardadır ki, mur köyüne geldiği tarihtir. sürdü. Polis hafiyesi, ledi. Nihayet, Dirayet Hanrm da yanlarına geldi. Bu sırada, Nuh, sözünü bitirmek üzereydi. Bu se- fer, Dirayet Hanım hikâyeye baş- ladı. O da kendi bildiği gibi an- lattı. Cemil Rıfat bey, bıkmadan, u- sanmadan macerayı bir kere da- ha dinledi. Nihayet: — Geçen sene, harict manzara- sı itibariyle bu maceraya benzi- F 'im... 1 er! drları ) *:&?Ğîıa ısmarladık. ule güle... fır, yürümeğe başladı. k » onun arkasından soka- “llnceye kadar baktı. M'“ ir, ne kadar mütereddit, s“lî: adımlarla ilerliyordu. k"kn i bir yere çarpmaktan ! Yordu İ. —İÖİ — şğ“'t yirmi birde, Lâtif Be- h'- ber verdiği polis hafiye- kdıyüldıgım Dirayet Hanrme- Bt * bildirdiler. ğ, önce sen konuş baka- “ Peki kala. kr, polisin yanma indi: ı' i. '—ltıf Bey sizinle ayni tren- c%ll Rıfnt Bey, anlamamış v if Bey mi? diye sordu. ' Iılş'E"’ Komşumuz.. Bu Ü* ““lm hallettiğini sanıyor- N%ı"“ıl oluyor da bilmiyor- Ç Hayat.. Bana bu işten %? | uınınde bir arkada- ılş. * Bizim şefimizdir. d!dı M'ıit:zmm haydi evine koş.. uıl. * hazırlan.. Hemen bu " ı!ıh Mür köye gideceksin!. ; Zin adresinizi verdi. İş- ı le bundan ibaret.. "—x ken, kendıııne N_ €sele nedir? diye sor- KA Wyle cevap verdi: efendim. Rtmak uzun sürer. Pek %Me koştum. Bavu- İadım. Bir otomabile ltl3Y0nB koştum Vei iş- çağrılmıştım! dedi. Bir yanlışlığa düşmemek için, geriye doğru git- mem ve sizin yaşadığınız dakika- — ları sizinle birlikte yaşamam lâ- zımdır. Bu akşam hiç bir şey ya- pamayız. Yalnız umumi cihetin- den bir tavsiyede bulunayım. Fa- kat, bu, pek ehemmiyetli bir tav- siyedir: Etrafımızım şüphesini u- yandırmaktan çekinmeliyiz. Hat- tâ bu akşam gelerek kendimi ta- nıttığrma bile müteessirim. Bana anlattığınız bütün bu tafsilâtı da- ha önceden bilseydim, böyle geç saatte buraya gelerek — kapmızı çalmaz, nazarı dikkati üzerimize celbetmezdim. Burada, yakında bir otel falan var mr? Oraya gide- rek geceyi geçireyim. Dirayet Hanım: — Lâkin, sizin için bir oda ha- zırlattımdı... diye itiraz etti. Doğrusu, hafiyenin gitmek is - temesi canını sıkmıştı. (Devamı var) Meşhur İsveç dayanıklı, iktısatlı ve zengin ziya verici LUMA Ampulleri her yerde arayınız. Fi- atı 30 kuruştur. Toptan için ayrı tarife.. İL. BAHAR Ticarethanesi Galata Sazıcı Sok. Kamanto (4030) Han. 10 Tel.: 41414 Çocukları koruyalım Kış geldi. Kışın soğuğundan ve bu soğuğun getirdiği hastalıklardan yok- suz yuttaşlarımızı korumak hepimi - zin boynumuza borçtur. Bu borcu ö - demiş olmak için kullanamadığımız eski çamaşırlarımızı, çocuklarımızın eskilerini Çocuk Esirgeme Kurumuna “Himayei Etfal Cemiyeti,, verelim. cinsindendi. Hattâ kendisine an -| anlatılmakta tereddüt olunan şey-!£ reyan eden bütün hâdiseleri birer (£ 4 ağustos, Dirayet Hanımın lhla-w M Mabta' Bu hikâye yirmi dakika kadar : sözü hiçli kesmeden nihayetine kadar din- : Eİ_Elını'gıııi İstikarzı97,0 _IL_ RADYO " | İ BORSA l' İ B ğ Nukut (Satış) # Londra 624 Viyana 24 Nevyork 126 | Madrit 18 Paris 169 Berlin 45 Milâno 215 Varşova 24 Brüksel YIZ Budapeşte — 26 Atina 92450 | Bükreş 17,50 Cenevre — 818 Belgrat 58 Sofya 24 Yokohama, 36 Amsterdam 84 Altın 931 Prag 102 | Mceidiye 41 Stokholm — 32 | Banknot — *240 Çekler (Kap. Sa, 16) Londra 62500 | Stokho'm 31125 Nevyork 0795066| Viyana — 4.80 Paris 1206 — | Madrit 58190 Milâno 93175 Berlin — 1,9779 £ Brüksel - 3,3990 Varşova 42081 Z Atina — 83,905 Budapeşte4d,1 792 Cenevre 2,4525 Bükreş 79,565 5 Sofya — 66,2141 | Belgrat 34.06 5 Amstrdam 1,1755 | Yokohama 2,6972 EPrag — 190265 | Moskova 1088 ESHAM £ İş Bankasi — 10 | () Sicorta — 00 : Anadolu — 27,85 Bomöğü ' YUOS Z Reji 2,20 k Tramvay 381,50 | Çimento as. 1295 Şir. Hayriye 15 50 Istikrazlar Tahviller 189 Türk Bor.12765| Tramvay — 831,75 ğ Tiy Y H î.ıhtâm k 17,30 , , *“İN26.82 nadolul 45.35 Anadolull 4535 Anadolu M 46,— Mümessil A, 49 60 Sİstikrazı Dahili97.00 Bugün İSTANBUL 12.30 dan 13,30 a kadar Plâk neşriya- tı, 18 den 19 a kadar Çay saati Otel To- katliyandan nakil, 19 dan 19.30 a kadar Çocuk saati: Hikâyeler. 19.30 dan 19.40 21 den 21,15 e kadar Plâk neşriyat: ti - aytro musikisi, 21,15 den 21,30 a kadar Anadolu ajansı, borsalar, 21,30 dan 22 - ye kadar orkeserta, 22 den itibaren rad- yo caz ve tango orkestrası -828 Khz. BÜKREŞ, 364 m. 13 Plâk, 13,45 Borsa haberleri, 14,15 ha- berler, 14,40 plâk, hafif musiki, 18 radyo or- kestrası, 19 haberler, 19,15 radyo — orkes- trası, 20 konferana, 20,20 opera korosu, 21 senfonik konsere dalir, 21,10 senfonik könser, 22 senfonik için sözler, 22,15 konserin deva- yar, 23,80 plâk. 228 Khz. VARSOVA, 1245 m. 18,15 ÖOda musikisi, — 18,50 sözler, 19,15 plâk (Solist musiki), — sözler, 20 kahveha- ne müsikisi — haberler, 20,30 konserin de- vamı — &pör haberleri, 21,15 senfonik kon- ser (Varşova filharmonisi), 28,80 şiirler, 23,- 40 reklâm könseri, 24 sözler, 24,04 dans mu- sikisi, (plâk). 545 Khz. BUDAPESŞTE, 550 m. 18,15 Çinğene örkestrası, 10 Gspor, 19,55 sözler, 20,25 Böertha salon ftakımı, 21,35 rad- yo Üstüne radyo, 21,560 sarkılr Kalman kön- geri, 22,35 Haberler, 22,50 Rajter idaresinde opera örkestrası, 24,20 hafif salon musikisi. 8d1 Khr. BERLİN, 487 m. 18 Hafif öorkestra koönseri, 19,05 s&ıer. 19,30 plâk, 21 haberler, — 21,10 Ksilofon ve mandolin konseri, 22 radyo ftemsili, 23 ha- berler, 23,20 Makas Regerin eserlerinden pi- yano keman könseri . Kiralık ardiye —«—« Galatada Mahmudiye cad- desinde Bergamüut ve Kelebek a kadar Dünya haberleri, 19.40 dan 21 e | İasir'ee K düaltakim '0 | vardı? sokaklarında kâin G, 8, 10 nu- maralı ve yekdiğerine müttasıl gayet metin yapılmış kârgir ve evvelce malzemei inşaiye, çi- mento ve çini fabrikası olarak kullanılmış halen her işe elve- rişli iki ardiye kiralıktır. Ardiye tütün deposu ittiha- zına da elverişlidir. Görmek ve görüşmek üzere Galata Mahmudiye caddesi 97 numa- ralr dükkânda Bay Ahmet Ba- la müracaatları. Tefrika No.107 — Yoksa gelmiyecek misin? — Maalesef hayır.. Sizi kırmak istemem.. Fakat yalnız bu imkân- sız.. Bununla beraber, —mademki siz gitmeğe karar verdiniz.. Beni gene kendi halimde bırrakm.. Bana daha büyük bir iyilik etmiş olur - SUNUZ.. — Fakat burası tehlikeli yer.. Sizi bir gün ya kudurmuş vahşi bir hayvan, yahut ta kastı olan bir vahşi öldürebilir.. — Böyle bir şey olmaz.. Kudur- muş insan belki.. Kudurmuş hay- van değil.. — Her ne ise.. Muhakkak ki bu rada tehlike şehirlerden daha faz- la.. — Bilâkis daha eksik.. — Ben Cezayirdeyken bir aslan terbiyecisiyle tanışmıştım. Onun küçücük oğlunu büyük ormanlarda timsahlar parçalamış.. Arkadaşı- nr akrep öldürmüş.. : Aslanlı Adam: — Bir aslan terbiyecisiyle mi? Diye tekrarladı.. — Evet.. İnanmıyor musun? Aslanlı Adam: — İnanryorum, dedi ve sustu. Aslanlı Adam artık konuşmu- yordu. Merzukanm bütün sualleri- ne yalnız susmakla mukabele edi- yordu.. Abdullah ve Merzukanm bü- tün ısrarları boşa gitmişti. Aslanlı Adam tamamiyle değişmiş tama- miyle başkalaşmıştı. O, şimdi bi- lâkis, mağaraıda. ne Merzukuım İsti- yordu: — Siz biran evvel yola çıkm.. Afrikanm bu büyük ormanları i- çinde böyle bir adamm bulundu- ğunu hatırlamanız da bana yeter. Aslan terbiyecisini — görürseniz benden de selâm söyleyin.. — AÂslan terbiyecisini görmeme imkân yok.. — Niçin? — Evvelâ öldü.. Sonra ben Ce- zayire gitmiyorum. Mısrra gidece- ğim,. —Zavallı adamı aslanmı öldür- dü? — Hayır.. Kendi kendine, ece- liyle öldü. — O da hayatta benim gibi ya- payalnız mıydı? — Hayır.. Bir karısı ve bir ço- cuğu vardı? — Karısı mı vardı, çocuğu mu — Evet.. Karısı bir ecnebiydi. —lsl — Bu aslan terbiyecisinin adı neydi? — Süleyman.. Aslanlı Adam önüne baktı ve derin, derin düşündü. Sonra: — Ne zaman gideceksiniz. diye sordu. — Abdullah bilir.. O hemen gi- delim diyor. —Gitmek istiyen demek sen değilsin? Merzuka Aslanlr Adamın bu sualine cevap vermemişti. Beraber geçirdikleri günler içinde birbirle- rine cidden çok ısınmışlardı. Şim- di ayrılmak çok güç gelecekti. Ha kikatr halde gitmek istiyenler de Abdullahtı. Ona: — Sen de gel, gidel'm. demişti. ASLANLI HÜKÜMDAR SÜLEYMANIN OGLU Her parçası ayrı bir heyecanla okunacak macera, kıskançlık, kuvvet, aşk ve ıeyıhıt romanı Yazan: Rıza Şekip değildi. Fakat Aslanlrı Adam da gelmiş olsaydı çok sevinecekti. O- nun gelmemekte ısrar etmesine bir türlü akıl erdiremiyordu. “Ben de istiyorum,, demekle o- nu kandırırım ümidine kapıldı ve: — Ben de istiyorum.. Diye cevap verdi. Aslanlı A- ! dam: — Pek âlâ, dedi. Gidiniz.. na ısrarımız boşuna olacaktır., OLLALI Aslanlı Ba- *| arasında bu konuşuş geçtikten son ra vaziyet artık tamiri imkânsız bir şekle bürünmüştü. Ne Aslanlı Adam ben de geleceğim, ne Mer- zuka: “Kalryorum,, diye bılıyor- du. Abdullahm hareket günü gel- mişti. Gidecekti. Merzuka da ©- nunla beraberdi. İşte en çok en çok bir saat sonra Aslanlr Adam, gene hayvanlarryle beraber yapa- yalnız kalacaktı. — Ayşeyi de Abdullahla Merzu- ka beraber götürüyorlardı. Niyam Niyamlıyı bir gün evvel Aslanlı A- dam serbest brrakmıştı. Merzuka gider ayak Aslanlı A- damı gene beraber sürüklemek i- çin diller döktü. Fakat o: —Hayrn, dedi. Aslan terbiyecisi ölmemiş olsaydı sırf onu görmek için dediğinizi yapardım. O za- man da yazık ki gene yollarırmız ayrrlacak, siz Mısıra ben Cezayire gidecektim, Merzuka bütün emeklerinin bo- şuna gitmiş olmasımdan çok üzül- müş olmakla beraber, onunla kal- mayı da sırf “ben de istiyorum,, dediği için haysiyetine ıığdnımt yordu. (Devamı var) KAYIP 1934 senesi için Petro Bodos namma 189 numaralı Fener mali- ye tahsil şubesinden aldığım sene- lik seyyar kazanç tezkeremi kay- bettim. Yenisini çıkaracağımdan * eskisinin hükmü olmadığı ilân o- lunur. Kantarcılar Şerbetçi sokak 3 numarada seyyar pazarcı Petro Bodos. (3550). Filhakika gitmek te istemiyor yi İstanbul asliye 5 inci hukuk mahkemesinden: Anastaşın Beyoğlunda Ağa çeşme sokağında 18 No. lu hane- de Yani oğlu sarraf Yani aleyhi- ne ikame eylediği davadan dolayı Yaninin mahkemeye gelmesi için çıkarılan davetiyeye mübaşir ta- rafından verilen meşruhatta ken- disinin orada bulunmadığı bildi- rilmiş ve bermucibi talep ilânen tebligat icrasına karar verilmiş ve emri muhakeme 15 — 1 — 935 tarihine müsadif salı günü saat 14 de tayin kılınmış — olduğundan yevm ve vakti mezkürda — bizzat veyahut tarafından bir vekil gön- dermesi lüzumu beyan — ve aksi halde hakkında gıyaben muame- le icra olunacağı ve davetiyenin bir nüshası mahkeme divanhane- sine talik edilmiş olmakla tebliğ makamına kaim olmak üzere ilân olunur. : (3551), K

Bu sayıdan diğer sayfalar: