7 Aralık 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 10

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Devlet şurası; Soy adı nizamzamesini taslık etti Ankara, 8 (Te'efonla) — Soy- adı nizamnamesi bazı değişiklik - lerle Devlet Şürasınca tasdik edil- m'ştir. Bugün İçişleri Bakanlığı- na tebliğ edilmesi muhtemeldir. 2erek yapılan değişiklik ve ge- izamınamenin tatbik sureti rok37 B blanda İcişleri Bakanlığında sa- Jahişetatr bir di Gi — N'zeraname henüz İçişleri- ne tebliğ edilrsemiştir. Hususi su- retle aldığımız malümata göre Şü- ranın/yaplığı tadilât arasında şun- zatle görüştlüm, De- lar vardır: — Nüfus iekân müdürlüğünce nizarınamede ayni mahal- yapılan lede oturanların ayni soyadını ala- momuaları esası vardı. Şüra bunu geniş'etmiş, bir şehirde oturan - ların ayni soyadını - alamamaları esasını kabul etmiştir. Ayni şe - hirde eturmıyanlar ayni soyadını taşıyabileceklerdir. —- Soyadları , ne suretle tescil edilecektir?. — Nizamnamenin Şüradan gel- mesini müteakip belediyelere, be- lediyeler olmayan yerlerd ihtiyar hyetlerine umum?t tebliğat yapıla - caktır. Buna göre Soyadları ev - velâ belediyeler, rine bildirilecek ve onlar tarafın- dan tazdik edilecektir. Belediye - ihtiyar heyetle- lerle htiyar heyetleri birer defter | tutmakla mükellef olacaklardır. Soy adı alanlar aldıkları soy a« dıtı. beyannamelerine yazıp bele- diyelere ve ihtiyar heyetlerine ve- recekler, bunları sırasiyle kayde - dip ayni adın evvelce bir başkası tarafından alınıp alınmadığına ba karak tasdik edeceklerdir. Eğer soyadı başkası tarafından alın - mışsa tasdik edilm'yeceklerdir. Soyadı sahibi işrar ederse soy - adının başma başka bir sıfat geti - rilecektir. Bubeyannameler nüfus idare - lerince ayrıca b'r tetkikten geçi - rildikten sonra tescil edilecektir. Nüfus idareleri de ayni adım bir başkası tarafından alınıp alınma - dığını kontrolla mükellef olacak - tır. Esasen soy adı olanlar yeniden ad almıya ve yahut tescile mecbur değildirler. Soyadı beyannamele- ri ve defterleri bastırılmaktadır . Bu nümuneler yakında dağıtıla - caktır. İsmeat İnönü Kırklarelinde yürek- ten karşılandı Kırklareli, 7 (A.A,) — Bastba- kan İsmet İnönü saat 17 de Kırk- lareline geldi. Havanın yağmur - lu ve soğuk olmasına rağmen bin- lerze halk, mektepl'ler, memurlar tarafından yürekden gelen coş - günlükla karşılandı. General İs - met İnönü ayrı ayrı halka, mek - teblilere iltifatta bulundu. Bu a.kş:;ırîı belediyece şerefine bir ziyafet verilecekdir. Başbakan İsmet İnönü öğleden sonra Kırklarelinden ay- yarın p F Tarmın esaslı bir tarzda azaltı!masını is- deniz konuşmalarında ikinci bir| birinden tâ temelden ayrılmakdadır. Bu Tokyo, 7 (A.A.) — Hususi konsey Vaşington muahedesinin feshi notasını yazacak dokuz azalık bir komite teşkil etmişdir. Vaşington, 7 (A.A.) — Amerikan_ hükümetine göre, japonyanm Londra ko nuşmaları yaprlırken Vaşington muahe - Gesini feshetmesi Japonyanın bu konüş- malardan çekilmesi demekdir. Başlıca a- lâkadarlardan birinin çelkülmesile de bu konuşmaların hikmeti vücudu — kalmaz ve bunun bütün mesuliyeti çekilene ait - tir. Muahede şimdi feshedilse bile ancak 1936 somunda hükümden düşecekdir. Amerika hükümeti, alâkadar diğer dev- letlere bu müddet içinde siyasal istikra- rı ve deniz ilâhlarının temdidini temin edecek elbirliği imkânlarını bulabilecek- leri ümidindedir. Bundan da anlaşılıyor ki Amerikan hükümetinin hattı hareketi M. Norman Dayis'in görüşlerine tama - miyle uygundur. Amerika şimdiye kadar resmen bildirmemiş ise de deniz silâh - temekdedir. Bahriye bakanı M. Svanson Amerikanım, İngiltere ve Japonyada ay - nen hareket ettikleri takdirde deniz si - lâhlarımın yüzde yirmi azaltılmasına mu- vafakat ettiğini bildirmişdir. Londra, 7 (A.A.) — Japon Amirali M. Yamamoto, Amerikan murahhası M. Norman Davis'in sözleri hakkında Roy- ter ajansına şu beyanatta bulunmuşdur: # — Amerikan ve Japon plâanları biri- | ayrı'rğın en mühim noktası şudur: Birisi deniz silâhlarında bugünkü nisbetin mu- hafazasını diğeri ise bu nisbetten tama - mile uzaklaşmayı istemekdedir. Vaşington muahedesinin esasını teş- kil eden emniye'!te beraberlik prensibi - nin devam ettirilmesi hususundaki A « merikan tezine gelince, başka devletle - rin emniyet duygusu hakkında söz söy « lemeğe salâhiyetim yokdur. Ancak Ja - ponya bu muahede ile kendisi için ge - reken emniyeti elde etmiş olduğu ka « naatinde değildir ve 1922 de doğru ola - bilecek bir şey bugün değişmiş olabilir. Hava kuvvetlerinin artmış ve deniz iş - lerinin de çoğalmış olması bu değişikli - ğin başlıca âmillerindendir. Büyük zırhlıların tecavüz silâhı oldu- ğu mütaleasmdayız ve bunların azaltıl- masını istiyoruz. Biz azaltmama usulü- nün konulmasını değil fakat bugünkü vaziyete daha uygun bir muahede yapıl- masını istemekdeyiz. Vaşington müuahedesinin feshi de be- nim buradaki vazifemden ayrılamk için | bir sebeb teşkil etmez. Cünkü bu mua - hedenin feshi ile hükümden düşmesi a - | rasında iki senelik bir müddet geçecek- dir ve bu iki sene içinde yeni bir mua - ahede hazırlanabilir.,, Londra, 7 (A.A.) — İngilizler,| ransı kinci konuşmaların nerede olaca - Jonya Vaşmgton muahee sini feshediyor Çünkü, kendisi için emniyetli bulmıyor, ko- nuşmalardan ayrıl- mıya da sebeb görmiyor ğı ve şimdiki murahhaslar ara - sında mı yoksa diplomatik yol - larla mı yapılacağı — henüz belli değildir. 1935 deniz konferan - sını toplamadan evvel bazı teknik noktaların görüşülmesi lâzım gel- diği söylenmektedir. Bu noktala- rın başlıcaları şunlardır: 1 — Japonyanın da istediği an- da iştirak edebilmesi için, mecratı tonilâtoyu konuşmaların dışında bırakan bir - İngiliz - Amerikan mukavelesinin akdi imkânlarmı araştırmaktır. Bu mukavele harp gemilerinin keyfiyet 'itibariyle a - zaltılması hakkında olacak ve di- ğer devletler de buna iltihak ede- bileceklerdir. 2 — Senelik deniz programla - rını birbirlerine bildirmek taah - hüdünü mutazammın bir muka - vele akdi imkânlarını araştırmak için de bütün devletlerle müzake - relerde bulunulacaktır. Bütün bu konuşmalar böyle bir mukavele yapılabileceğini göster- diği takdirdedir ki Londra konfe- toplanacaktır. Aksi tak- dlrde konferansın toplanmaması çok muhtemeldir. M. Yevtiç Macaristanın me- suliyetini isbat edecek Cenevre, 7 (A.A.) — Marsilya suikastı meselesini tetkik etmek üzere bu sabah toplanması karar- laştırılmış olan Milletler Cemiyeti konseyi bu toplantısını öğleden sonraya bırakmıstır. Cnevre, 7 (A.A.) — Yugoslav - yanın Dışişleri bakanı M. Yevtiç hükümetinin Cenevrede yapmış ol- duğu teşebbüsün Yugoslavya ile Macaristan arasında bir dava ol - * madığını ımcık sulh ve suküna o - lan inanı tekrar canlandırmak lâ - zım geldiğini tasrih etmiş ve de - mişdir ki: ©— Zorbalık — hareketlerinde Macaristanm mesuliyetini isbat e - den belgeler göstereceğim ve mil- letler cemiyetinden sulhün muha: fazası olan vazifesini yapmağa devam edeceğim, rılamk Bahaeıkı ynluyla Edırne m—ı' Sabah gazetelerı ne diyorlar? fıURUN — Asım Us, bir kaç gün- denbert Atinadan gelen telyazıları üzerine “Doğru yoldan ayrılmayalım,, haşlıklı bir yazı yazmıştır. Astm Us diyor ki; — Bizim bildiğimiz şudur kiş; Tür- kiye ile Yunanistan crasında çok sıkı bir bağlılık vardır. Bu bağlılık bir gün iki ülke ordularının biribirleri için kan dökecekleri kadar ileridedir. Türkiye ile Yunan'stan arasındaki bağlılık bü kertede olunca papasların sokak kaılıkları değişecekmiş diye © denlü taskınlıklara düşmek bir delilik olur. Öyle sanıyoruz ki İstanbuldaki papaslar arasında pek yersiz ve çir- hin, altlan alta taşkınlık yapanlar vardır. Büyük Millet Meclisinin — 0- nalyadığı kanunun bir kelimesi değil, hir noktası hile #eğişemez. Kanunla belli olan altı ay gerince Te'kmüa yeri n gelirilir, CÜMHURİYET — Yunuş Nadi, ruhani giyimleri kanunu ile Rum pa- pasları hakkında yazı yazmıştır. Yunus Nadi diyor ki: — Ruhaniler sokaklarda, ha[h a- rasında ne için sarılla, cübbe ile, kaftanla gezsinler? Haham havrada, tünde göze baltan bır diken görünüşü göstersinler? Biz ne yaptığımızı biliyoruz, Yap- tığımızdan dolayı hiç kimsenin zerre hakkına el atmış değiliz. Gördüğü - ımüz iş bülün anlamlarında insanca - dır, ileridir. İşin bu özünü görerek herkesin doğruyu seçmede gecikme - mesi, dostlullara eksiklik verebile - cek ileri geri yersiz sözlerden vaz geçmesi en doğru olur. Umarız ki öyle yapılacaktır. MİLLİYET — Ahmet Sükrü Esmer “Kıltk türesi ve Yunanistan,, başlıklı makalesinde diyor ki; — Biz yazılan yazılarla Türk — Yunan dostluğunun sarsılacağına ina- nanlardan değiliz. İki ulusun dilek - lerine ve amaçlarına üygün olan bu dostluk çok derin ve sağlam temele dayanmaktadır. Ancak siyasal olan bu dostluğu iki ulucun yüreğinde kök- lesmeni için uğrasınoruz. Bir kae met- re kaftan ile bir külâh bu uğurlu ça- lışmaları duraklamasın. Düşüncemiz yalnız budur. SON POSTA — Başmakale yok- tur. Öz türkçe baslıklı yazıda sokak adlarının değiştirilmesi —düşünülür- Cenevre ,7 (A.A.) — an: tan dış işleri bakanı M. Dö Kanya büyük devletlerin mümessillerile görüşmek üzere Cenevreye gelmiş- | dir. M. Dö Kanya bu sabah M. La- val, Eden ve Alcizi ile ilk konuş- malarını yapmışdır. M. Laval Macar Dışbakanı ile görüşdükten sonra küçük anlaşma ve Balkan anlaşmsı murhhaslarını BAFT GA DÜZLEREŞ ÇA GÇUN ÇTT SO ST öğle yemeğine cağırmısdır. vi S a anı içinde bütün işlerin deneme tahtası olarak yapılmadığının gösterilmesi is- tenmektedir. AKŞAM — Neecmeddin Sadık “Süs kadını, iş kadını,, başlıklı makalesin- de: —— Bütün Türk tarihi süreğince, kadını, süs düşkünü görebileceğimiz bir devir yoktur. Türk kadınını, ata- larımızın bin bir ülkede ün saldıkları çağlarda erkekle yan yana ata binip savaşa gider, tarla sürüp ekin biçer, ulusla ulus işlerinde hep bir arada çalışır çabalar görürüz. Türk kadını erdemlidir. Süs kadı- nt değil, iş kadınıdır, diyor. ZAMAN — Ebüzziya zade “Kadın- ların mebusluğu,, başlıklı makalesin- de, kadınlara mebusluk hakkının ve- rilmesinde bir fevkalâdelik olmadığı « nı, böyle bir kanun on beş sene ev- vel çıksaydı kadınların fevkelâde se- vtinmeğe hakları olacağını söyledikten sonre diyor ki: — Yalnız her nimetin bir külfeti olduğu gibi her hakka mukabil bir vazife vardır. Bu vazifenin ne oldu- | gunu ise kadınlar birliği dünkü be- Kadınların sevind ( B (Baş tarafı 1 ncidt) |— şekkür için toplandı. Hür mem!” kette verilen hakların şükran btf cunu Türk kadımınm nasıl ödiy? ceğini bilmiyorum. Ne yap! nasıl teşekkür etsek gene azd? Bundan sonraki nesle kadını © kekle müstakil ve bütün hnklnl.'f"şı olarak bırakatf İN 4 b | sahip insanlar gIZ.,, Dünkü tezahürden başka yar saat on altıda Türk kadın b"'l merkezinde de büyük bir toplan” yapı'acak, verilen hak kutlular calı*ır, Ankara kadınları P Ankar&, 7 (A.A.) — Ânk3P Halkevindeki toplantı başkanl! İiPa ğı divanından şu bildiriği aldık! P? Türk kadınının siyasal hatl g tükelleyen büyük kurultaya un” mazlığını bildirmek, saygıları” sunmak için Halkevinde toplan? Ankara kadınlarının — başkar? divanı, yurdun her yanından sız telyazıları almıştır. Başkanlık divanı, bütün Ti? | kiye kadınlığmım — Ankarad? arkadaşları ile özden birli l gösteren bu coşkun i:elyazılı.l'f’ı dan duyduğu sonsuz sevinci kenin her yanımma yaymasını * nadolu ajansından diler. MN Türkiye kadınlar! * İ Ankara, 7 (A.A.) — Türk k*' dınma saylav seçmek ve se hakkının Büyük Millet Meeclisi ce kabulü memleketin her tart fımda büyük sevinç doğurmuş! . Dün bütün şehirlerimizde kadi! * | ( ç| lar toplanarak bayram yapı! f' Atatürk'e, Büyük Miltct Mecif | '& ne, Cumuriyet Halk Fırkasi' N büyüklerimize teşekkür ve 1 4 hdık telyazıları çekmişlerdir. — Venizelos ne diy - |Sefirimiz Bay Ruşen Eşf” dün M. Maksimosla uî — müddet görüştü Atina, 7. (Hususi) — Ruh” . kisve meselesi üzerinde bu gazetelerde M. Venizelosun dâ ” | 'T*' N makalesi çıktı. Ankaradaki ddt larına hitap eden M. Venııelw makelesinde vaktiyle Nlorıı.tüıı ” yünde yaptıkları bir sandal g€ | tisnide İsmet İnönüne ıoyle sözleri hatırlatarak patriğin / ni elbiseyi taşrmasının muvâ”| değil, mutlak olmasını istiyor ” | kalesinin Atatürke, Başbaka ] Dış Bakanına hitap eden M'î nizelosle beraber kurdukları ** — Yunan dostluğunun daha ?? ; de takviyesi lüzumunda isr? " mektedir. -*' 2 Atina, 8 (Hususi) — Tü ı : sefiri Bay Ruşen Eşref dün "" gg b Haric'ye Nazırı M. Mak$'” ($ |f saat onda ziyaret — etti V© — gl ğ müddet görüştüler.Bu gbf'“ sonra M. Maksimos ta _4 f: K! M. Çaldarisi ziyaret ederek £ W ( meleri etrafında izahat V“'" Portland'da yanglf' K Portland (Maine) 7 (A Limanda çıkan bir yang” b ol binlerce dolar zarara 5* muşdur. Alevler süratle Yaî'ınm' tezgâh, hagarlar, vago k%'* : İ*" A ı |s N çük gemiler yanmışdır- Viyanada casus ! teş Viyana, 7 (A.A.) — © '; K yaya gizli belgeler veref ? Ç vanmesüıdcşuwd:eüopekgüzd ..ııl

Bu sayıdan diğer sayfalar: