Postası HABER — Akşam il, öğleden biraz ev» buldan bir telgraf geldi. hi, “© sadece şu satırlar yazı : Bahsedilen Cemil Beyle gö-| k, Çok iyi netice elde ettim. * bu akşam gelecektir. k & N 1: ze e i .. yet Hanım, bu telgrafı, Is ım yanında bulunduğu ıl tada açmıştı. Na, yoktu.” dolayı, cidden pek RA kaldım. Eğer yanılmı - bu Cemil bey, bana bah - Polis hafiyesi Cemil Rıfat 4 Dirayet Hanım, bunun üzerine Ba, © Adnan beyin yattığı oda - i Yanındaki odayı polis hafiye - ek Ye hazırladı. Nin pek az sonra, birisi , çaldı, a, “iye, Nüsret ve Ismet, plâ- gerdi. Dirayet hanım, par bakınca, tanımadığı bir SN şeklini gördü. Mm, misafire dair tafsilâl Ki Yakit, kadmcağız, o onun il K u gene kestiremedi. | ytamiyle yabancı biriydi bu! r rl yürüyordu. Ufarak tefe- İş Kapr önündeki, bahçedeki ala otlara bakışından her ona meseleyi “. f VU Size bahsetmeği unutmuştum Bu zat bir kütüphane *i,, “ur. Bu civarda tarihe ait te- Ma bulunmuş. Böylelikle, * Cüzamlılara ait bir eski Yet hanım, dalgın dalgın a Ge işin içinde garip bir şey Mi | görmiyor musuri... o Bu Ng bizim mahut harabeyle a- Ne oluyor demek. “iz Viladı: , Ka map Bu e kor li ok... Üzülme, eyle geçen 5 bilâkis faydası do-- » Öyle olsun... Mademki haydi, öyleyse ken-! son tarafına doğru » we harabelerin bulunduğu! Mezarlığı —99— Lütir beyin bu işte muvaffak» lılar yurdu, pek büyük bir saha iş- S. 21 de Şehir ( Eski Fransız ) tiyatrosunda ik lerinizi. bugün S5. 16 ile 19 arasında tiyatro Nakleden : Vâ-NO0 | l ji | Âlim adam gayetle mütevazi, | silik bir şahsiyeti. Pek basit, We kin temin giyinmişti. Ellerine itina etmişti. Alimlerde pek nadir bu - lunur elleri vardı: Manikürlüydü! Yüzü, sakindi. Adeta ifadesiz denirdi. Hiç ukalâlık yapmadan konuşuyordu. Bahçedeki tarhın etrafmı do - laştılar. — Şu üç çam ağacı da hariku- lâde... diye, âlim, bir dakika dur- du. Benim kanaatime ve Cüzam- | gal ediyordu ve bu çam ağaçlari- le bahçesi doluydu. Komşuların bahçesi de onun o zamanki mali-; b geliyor, ismiyle bir baş- j kânesine dahildi. Lâtifin evini göstermişti, — Esasen topoğrafyadan 'da anlaşilmıyor mu? Orada kim otu- rur? — Lâtif bey... Ona, sizden bah- settim.." den dolayı çok müteessiftir, Şu dakikada burada bulunmuyor. Ta- İ zacaktır. nışsa pek memnun olacaktır. — Dostlarmızdan demek? Nuh, hafif bir tereddüt ge girdi. i -— Evet, komşumuzdur. Aramız- daki münasebet fevkalâde iyidir. Sıksık görüşürüz: — Bu zat ta tarihle alâkadar ©- luyor mu? (Devamı var) Matbaamıza gelen eserler: Büyük gazete Büyük gazetenin altıncı sayın: gayet güzel, tenkli bir kapak içinde (24) sâ- yıla olarak çıkmıştır. Her bafta daha mütekâmil bir şekilde çıkan Büyük ga- zete, her çeşit okuyucuyu alikalandı - racak yazılarla intişar etmektedir. Bu sayıda dört meraklı tefrika, altı muhte « WE müsabaka, kadın, moda, sinema, ti- yatro sayıfaları, bikâye, dünya vukua - .İ ta dair meraklı yazı ve resimler var - der Varlık Ankarada on beş günde bir çıkan sa- nat ve fikir mecmüası VARLIKın 1 İlk kânun tarihli 34 cü sayısı çıkmıştır. Bu sayıda Yaşar Nabinin öz türkçe güzel bir yazısı ile Abdülhak Şinasi, Nasuhi Esad, Yakub Kadri, Sabahaddin Ali, Cemil Sena, Ziya Osman, Celâl Sahir, Lemi iyitıras olmak için bütün bıçakların fevkinde olan POKER PLAY TIRAŞ BIÇAĞI kullanınız. Ve her yerde arayınız Sizinle görüşemediğin|: bu büyük yazıcınm iki kitapçı- Bugün dünyanın en büyük e- konomi yazıcısı olan Fransi Dö- lezr 1911 senesinde “Harp ge- liyor,, ismi ile bir kitapcık yaz» i mışti, O zmana herkes buna gülmüştü. ğ Fakat 3 sene sonra harp pat- ladı ve yazıcının söyledikleri aynen çıktı. Aa Harp Gene Geliyor 1934 Şimdi de ayni yazıcı “Harp ka kitapçık yazmıştır. Pek yakında HABER Olacak harpleri keramete yakın bir deha ile haber veren i ğını da Fa, ya çevirtecek ve ya- Be AŞ Ş RADYO | il, >. ER Bugün ISTANBÜL: 18 den 18,30 kadar Fransızça, 18,80 dan 19,30 kadar Plak o Tiyatro musikisi, 19,30 dan 19,40 kadar Dünya haber - leri, 19,40 dan 20,10 kadar Neşir esna- sında ilân edilecektir. (Küçük tuli mevç), 20,10 dan 20,30 kadar Müsaha- be, Selim Sırrı, 20,30 dan 21,15 kadar Plak orkestra, 21,15 ten 2130 kadar Anadolu Ajanı, Borsalar, 21,30 dan itibaren, Türkçe sözlü Dans musikisi, Bayan Bedriye Rasim, radyo zac ve tango orkestrası, #23 Khz. 384 m. 18 Haberler, pik, 2345 bora — PlAk, 1415 haberler, ,14,40 pik, (18 konferans, 18,10 Schubertin eserlerinden kuartet kon- seri, 19 Haberler, 1015 radyo orkeslrası, 20 konferans — plâk, 2020 pik, 21 ke man konseri, 2145 şarlalı piyano konseri, 22 Cazdant, 23,25 kahvebane rsikisi, 223 Khz. VARŞOVA, 1845 m, 18 Piyano konseri — sözler, 1015 hafi? kahvehnne müsfkiri, 20 piyano ile şarkılar, 20,25 sözler, 21 karışık aletlerle konser, 21,45 İ Her parçası ayrı bir heyecania Aslanlı hükümdar gidip öğren- meyi daha kolay bir iş buldu. Bir hamlede denecek kadar kısa bir zamanda mağaranın yanına var- dı. . Abdullah heyecanlı bir halde, Merzuka perişan bir vaziyette idi. Fatuş durduğu yerde duramıyor, mütemadiyen muayyen bir nokta- ya doğru atılmak istiyordu. Aslanlı hükümdar: — Bu telâşınıza sebep ne? Diye sordu. Abdullah O mukabele ederken ayni zamanda mağâranın yanın - daki ağacın gövdesine saplanmış iki oku gösteriyordu: — Bak, dedi.. Demin bu iki| ok, vızlayarak şu ağaca saplandı. Etrafımızda düşmanlar var. Aslanlı hükümdara bu cevabı almak kâfi gelm'şti. Oklar, ha- kikaten düşmanlarım yaklaştıkla « rma ve hattâ atrafta bulundukla- rına kati bir işaretti, Bu yüzden fazla tafsilât almaya, işi derin - den berine tetkika lüzum görmedi. Yanındaki kayanm üzerine sıç- radığı zaman bir ok ta gelmiş ka- yaya çarpmış bulunuyordu. As- lanlı hükümdar Abdullaha:” — Siz mağaraya girin diye bağırdı. Sonra bütün sesiyle şim- ö'ye kadar ne Abdullahın, ne Merzukanın işitmediği bir ahenk. te bağırdı ve bu bağırışını üç de-| fa tekrarladı. . Aslanlı adam kendisini bir ka- yaya siper almıştı, Bulunduğu noktaya biç bir okun işlemesine imkân yoktu. Emin bir yerde bu- lunuyordu. Aslanlı hükümdarın bağırışı ü- zerine bir daha ok atan bulunma- dı. durmuş, yapraklar b'le sallanma- larından vaz geçmiş gibiydi, Aslanlı hükümdar, bir kaç sa- niye sonra, bir'nci defa olduğu gibi tekrar üç defa sesinin bütün haberler, 22 senfonik orkestra konsert — | kuvvetiyle bağırdı. İşte bu bağı- konferanı, 23 reklâm konseri,” 23,25 dans dersi — dans musikisi, 545 Khz. BUDAPEŞTE, 550 m. 1830 Koro kanseri, 19,90 ders, 1900 Ke- man konseri (İlemka. Fehre), 21 Yilipin ağala- rında çalman musiki parçaları, 22 Griediin idnresinde opera orkestramnm konseri, 22,40 baberler, 23,30 Çingene (o orkestrası, 2418 plAk İkonseri, iğ Mi Khz. BERLİN, 857 m. 1830 Pik, 19.05 spor, 1930 Büceemet konseri, 20 nktünlite, 2020 yeni ir, 20,40 haberler, 21,10 tiyatro bahfeleri, 21,40 dans müslkisi, 28 haberler, 23,20 akşam HABER | Akşam Postası d la ISTANBUL AN Telgraf Adral: İSTANBDL BABER Telelen © Yarı; 2572 İdare: 24770 ABONE ŞERAITI 19 8 AZ aya Türkiye: 120 50 M0 1250 Kış. Ecnebi: 180 Me #40 Ame ILAN TARIFESi Ticaret Ulnlarının astarı 1380 Henni Ulnar 10 kuruştur Sahibi ve Nesrivat Müdürü: HASAN RASİM US ar iz KARA CADDESIĞ rışı ormanda bircehennem'kova- ladr. Devrilen ağaçların çıkardı- ğı çatırtıları gürültüler takip edi- yordu. Ne oluyordu? Ormanda bir fevkalâdelik var- dr., Civardaki bütün vahşi hay- yanlar bu noktaya, aslanlı adamın bulunduğu noktaya saldırıyorlar, kıskançlık, kuvvet, aşk ve seyahat tomanı ASLANLI HÜKÜMDAR SÜLEYMANIN OĞLU Tefrika No.103 Ormana derin bir sessizlik | çökmüştü. Hattâ, esen rüzgâr bile ! okunacak macera, aslahlı adamın sesine koşuyorlar- dı. Bu kıyamet yarım saatten faz- la sürdü. Birden yükselen toz bu» lutları, srk ağaçların arasında yük- seliyor, bir yangın manzarası ve riyordu. Başta Şerif olmak üzere aslan- k hükümdarın sesine koşup gelen altı fil Bora, Fatma ve daha bir çok hayvan mağaranın önüne yı ğılmışlardı. İ Busırada aslanlı hükümdar ye- rinden doğrulmuş ve kendi sesine koşup gelen bu fedakâr mahlükla ra bakıyordu. Evvelâ, Aslanlı Hü- kümdarı göremiyen hayvanlar, iki tarafa saldırmışlardı. Şerifin ince | sesi hepsini etrafımda topladı. Aslanlı Hükümdar Şerifin ken- disine doğru uzattığı hortumunu tutarak yere atladı. Sonra onlarm her birini, bir kumandan gibi, mu- ayyen noktalara taksim etti, Ken- disi de yalnız Borayı alarak uzak- Taştı. Z Ayrılırken, Abdullaha Şerifle | beraber bulunmasını, Merzukanın da mağaradan dışarıya çıkmama» İ smı tenbih etti. Aslanlı Hükümdar ağaçtan a- ğaca geçerek ilerlemeyi tercih et mişti, Böyle yaptı. Bora da ayrıl- mamak için, onun takip ettiği dak lar altından yol alıyordu. Böylece bir beş, on dakikadan fazla gittiler. Aslanlı Hükümdar, etrafta, kendilerine kadar ( sokulabilecek hiç bir kuvvete tesadüf edememis ve merakı da bir hayli artmıştı. (Devamı var) Hilâllahmer balosu Hilâliahmer Beyoğlu şubesi ta- rafından her sene tertib edilmek- te olan balo bu sene de 20 Kânu- nuevvel 1934 Perşembe günü ak- samı Perapalas salonlarında veri- lecektir. Mükemmeliyetini (temin için çalışmakta olan bu baloya iştirak buyurularak bu hayirli cemiyete yardım» edilmesi yüksek duygulu halkımızdan beklenilmektedir. Hanımefendi: e; Para saadetin anahtarıdır. Mes'ut olmak için zengin olmak şarttır. Zengin olmak için de bir Piyango (5 bileti almak lâzımdır.