ş : İ .bir anlaşmaya vusul ümidini iz - nazıra teşekkür etmiştir. Avrupanın şarkında Sulhun temini için çalışılıyor Paris, 17 (A.A.) — Hariciye nazırı M. Laval, âyan hariciye komisyonunda demiştir ki; “— Fransız hükümeti, mesu- liyetini deruhte ettiği menfaatleri himaye vazifesiyle mükelleftir. Fakat meselede hiç bir gizli fikri yoktur. Muahede, Sar arazisi halkıma üç tarzı halden birini in- tihap etmeleriyle mukadderatını serbestçe tayin etmek hakkını vermiştir. Bu muahede halka re- yiâmın serbest, samimi ve mah * rem olacağını vadetmiştir, Fran- sız hükümetinin endişesi, Millet - ler Cemiyeti konseyi ve onun te- şekkülleri tarafından tesbit edilen zamanların müessir surette temin edilip edilemiyeceğidir.,, Hariciye nazırı, bundan sonra Şark misakı hakkındaki Fransız Leh görüşmelerinin ana hatlarını izah ederek müzakeratın dostane mahiyetini teyit etmiş ve umumi sulh için Avrupa şarkında ve hat- tâ Asya Uzak şarkında dostane har-eylemiştir. Komisyon namına reis M. Be- renger, bu tebliğatından dolayi —ğm “Yunanistan - Ar- navutluk Yunanistan hükümeti kendi dahilindeki çete- lere mani olacak Atina, 17 (Hususi) — Yunan başvekili M, Çaldaris, şimali Epir Rumlarının o vaziyeti hakkında neşredilmiş olan son Arnavut teb- liğini göz önünde tutarak ihtilâfın halledileceğine kanidir. Yunan hükümeti o bu mesele hakkında Milletler Cemiyeti komisyonunun vereceği kararı bekliyecektir, | Piredeki şimali Epir teşekkül- leri, ittihaz ettikleri bir kararda şimali Epir Rumlarının vaziyetini Yunan hükümeti, büyük devletler ve Milletler Cemiyeti nezdinde protesto eylemişlerdir. Ciddi Yunan matbuatı, burada ve Selânikte bulunan sabık çete reislerinin faaliyetini tasvip etme- mektedir. Yunan hükümeti bun- ların faaliyetine mani olmak için tedbirler alacaktır. gazeteler tarafından isimleri ka * rıştırılan bazı Yunan ricali, bir komite teşkil etmiş olduklarına dair neşredilmiş olan haberleri tekzip etmişlerdi. dd Deniz konferansı İngiltere ile Amerikanın birlikte haraket etme- leri muhtemel Vaşington, 17 (A.A.) — Ame- rika hükümeti, Londra deniz mü- zakereleri boşa çıktığı | takdirde müşterek harekette bulunmak ü - zere İngiltere hükümetinden bazı teklifler almıştır. Reisicumhurla görüşmek üzere hareket etmiş o - ian Hariciye Nazırı (OM. Hull bu meseleyi M. Ruzveltle müzakere edecektir. ei Yeni gümrük tarifesi Ankara, 17 (Hususi) — Güm - İ rük Vekâletince yeni bir gümrük tarife kanunu — hazırlanmıştır. Metlise verilmek üzeredir. Bu faaliyete a | Sabah gazeteleri ne diyorlar? | Yeni intihabatla kazandığı za - ferden sonra, Amerika Reisicum- huru, kendi fırkasında bulunan mühim bir mebus ve ayan ekseri» yetiyle, silâh işleri yolunda kendi başına bir işe girişmeğe karar ver- di. Amerika Reisicumhuru Mister Ruzvelt beynelmilel silâh ticareti» ni muraksbe altına almak “üzere derhal bir anlaşma temin etmeğe taraftardır. Mister Ruzvelt,bu iş için, silâh- sızlanma meselesinin umumi su - rette görüşülmesini beklemek iste- miyor. Hususi bir içtimadan sonra ve- rilmiş olan bu karar, daha simdi - den fiil sahasına geçmiş bulunu - yor. Ayan azasından mürekkep tah- | kik komisyonunun, silâh ticareti | işinde çıkan pürüzleri her gün bir az daha ehemmiyetli surette gös - | termesi M: Ruzvelti daha seri ha - | reket etmeğe mecbur etmiştir. Mister Ruzvelt, komisyon tah- kikatımın bitmesini beklemeden ve herkesten önce silâh ticaretini mü- rakabe işinde liderliğini ele al - mak emelindedir.. Amerikan silâhsızlanma mu - rahhası Mister Hiyü Vilson, da - ha şimdiden birkaç vazifeyi bir - den üzerine almıştır. Bunlardan biri, bu yolda beynelmilel bir an - laşma temin edilip edilemiyeceği- ni temaslar neticesinde anlamak - tır. Amerika murahhası Mr. Hiyü Vilson Londrada Japon elçisi ile bu hususta görüşmüştür. Diğer te- maslarına da girişmek üzeredir. Amerikalılar, silâh ticaretini mürakabe altma almak meselesini daha 1924 senesinde düşündükle- rini ileri sürmektedirler. Fakat o | zaman, silâh mürakabesi, umumi surette silâhsızlanma programının bir parçası olarak mülâhaza edili- yordu. Amerika şimdi bu işi başlı başına halletmek ve üzerinde bir anlaşma elde etmek istemektedir. Amerika," İngiltereninde bü fikre uyacağını umuyor. İngiltere Birinci sayıafda Gozi Hazretleri nin motbuat umum müdürlüğü “tara fından tebliğ o edilmiş bir işaretleri var: Bundan sonra, bütün basmakale - ler öz Türkçe olacaktır. Bu işaret üz€- rine, VAKIT refikimizde ilk çıkan öz Türkçe baş makaleyi iktibas ediyo - ruz, Edirne mebusu Şeref Bey diyor ki: Yeri uçmak olsun, aramızdan pek erken ayrılan, zavallı Doktor Reşit Ga: | lip derdi kit “Yüzde on kişinin anla» yamadığı bir dile bilmem dil demek doğru mudür?.,, Reşit Galibin gönlünden taşan yurt sevgisi, kamu sevgisi, ulus sevgisi onu ara sıra coştururdu. İste o sıra» larda haykıran sesinde ne derin ve ne engin bir Türk sevgisi titrerdi. Reşit Galibin Türk dili için düşü” nüp te başarmağa “çağ bulamadığını, onun sevgili kardeşleri yapıyor, Yap - maktadır. Onunla geçen baş başa bir görüş- memizde yapmacık dil ile Türk dili a- rasındaki bağlantılardan söz açmıştık. Dilimize dolan bir sürü yabancı sözleri ! | | | | Sir Moris Hangi Ingiliz imparatorluğunu dolaştı Bu seyahatin gayesi bütün domin- yonlar arasında bir askeri ve bahri anlaşma te'minidir Britanya “İmparatorluk mü » dafaa komisyonu,, kâtibi Sir Mo « ris Hanki, bir zamandır İngiltere « nin dominyonlarını dolaşıyor. Seyahat programında Cenubi -/ Afrika, Avusturalya, Yeni Zelans da, Kanada vardır. Gittiği yerlerde içtimalar tertip ediyor. Müdafaa mevzuu üzerinde konuştuğu şayi oluyor. İngiltere Avam kamarasında ' azadan biri bu ziyaretlerin haki- ki sebebini Başvekilden © sordu. Başvekilin izahati, o azayı tatmin etmiş değildir. Başvekil Mister Mak Donal - dın dediğine göre, Sir Moris Han- ki tamamen “hususi mahiyette, se- yahat yapıyor. Avusturalyaya, yıl dönümü me- rasimleri dolayısile gitmiştir. Ora- va cenubi Afrika yollariyle gitmiş- ör, Kanada yoluyla avdet edecek- tir... Londra matbuatından bir kıs- mı, Başvekilin bu şekil izahatıni ayni derecede kifayetsiz bulmakta ve Sir Moris Hankinin tamamen şahsi mahiyette seyahat ettiğine İ bir türlü kani görünmemektedir « ler. Bu gazetelerden biri diyorki: ; “İmparatorluk müdafaa komis- yonu kâtibi Sir Moris Hanki, do - minyon hükümetlerinden her biri ile askeri berri ve bahri metinleri konuşuyor.,, Sir Moris Hankinin, dominyon bükümetlerile dominyonların si - lâhlarınm ve silâhlı kuvvetlerinin çoğaltılması üzerine konuştuğu ve müşterek hareket etmek için bü - yük bir plân hazırlamağı kurduk- ları yazılmaktadır. Başvekilin, tamamen aksi ma - hiyetteki izahatına karşı gazeteler bu hakikatleri gayri kabili inkâr sayıyorlar. R Sir Moris Hankinin bunu biz - zat itiraf ettiği yazılıyor. Muhtelit dominyon parlamen » tolarında bu maksat açıktan açığa ilân edilmiş vaziyettedir. Şimdi de Sir Moris Hanki A - vusturalyada “Avusturalya namr na konferans, ına iştirak etmek üzeredir. Burada, “İmparatorluk inde : faa komisyonu,, nun çizdiği iki şe- ma dahilinde Avusturalya ile Ye- ni Zelânda arasında, kara, deniz ve hava müdafaa kuvvetlerinde iş- tirak mevzuu bahsolacaktır.. Bütün bunlardan sonra, Başve- kilden parlamentoda tekrar izahat istemeğe karşı bir temayül var - dır. Afyon - Antalya Ankara, 17 (Hususi) — Afyon Malatya Belediye reisi Ankara, 17 (Hususi) — Ma » — Antalya hattı 74 ve 93 kilo -| latya belediye reisliğine seçilen metre arası beşinci kısım inşaatı münakaşaya çıkarılmıştır. rana atarak, dilimizin öz sözlerini kullan- maya başlarken en çok sözün içe, gö- nüle ve başa giren o yaman dokunak- lığını bozacağımızdan korkanlar oldu- ğu da ortaya sürülürdü. Divan şairlerinin, son tanzimat €- diplerinin, daha sonra yeni edebiyat- çılarım ve en son dilden yalnız terkip - eri, izafetleri alarak, gene yabancı sözleri bizim olmuş sanarak, kullanan: ların bütün çekindikleri de Türk dili, bu sözlerden sıyrılmca çırılçıplak ka - Tacaktır, korkusuydu. Hele iki dizidekiler bütün Türk ya- xı acununda beylik kurmuşlardı. Var sa, yoksa Türkçe bu demekti. Kulla- nılan Arapça, Faraça, Frenkçe sözler artık Türk dilinin öz sözleri idi. Bu düşünüş, yurtta, yürüyen bü. yük kafa değişikliğini bukağılayan en yaman ve ilerlemeyi duraklayan bir iş idi. Saniyorlardı ki bunları da her Türk anlıyor. Bunun denemesi çok ko- laydı. Şöylece o yolda yazılmış, dedik- leri gibi (terkipsiz) bir yazıyı, büyük kalabalığa, kamuya okumalıdır. Gene ötekiler gibi ağzı açık kalataktır. Zi- ra; Onun dili değildir. Dilden beklenilen, O salt, (yazan Fettah zade Mehmet Beyin inti - habı yüksek tasdika iktiran etti. ve sayılı okuyanlar için yazılmış olması değildir. Kamunun anlaması, tat duya rak anlaması gerektir. İşlenince, o kökünden düzelir, nice yazışları kıvrak, gönüle dokunan yazı- «ilar ortaya çıkar, , Bundan dolayıdır ki Doktor Reşit Galip dilde yenileşmeyi değil, var olan, yaşayan Türk dilini istiyordu. Anlamak ve duymak!.. İşte dilin iki ölçüsü budur. Anlaşılmayan bir yazı, kökünden bozuk bir yazı demektir ki onun dil ile bir bağlantısı olamaz. An- laşılan bir yazı ise tadına varılmış bir yazı demektir ki işte bizim dediğimiz, bize amaç olan Türkçe de ancak bu an- | laşılan ve tadı duyulan yazıdır. Sözlere gelince; Onlar dilimizin öz sözleri olduğu için, biraz bizden w- zak kalmış olmaları, onlardaki Türk özlülüğünü, Türk varlığını bozmuş olmaz. Ve en son Türk diline kavuşun- ca, her gün biraz daha geniş adımla, büyük bir hızla yönlediği amaca koş» | tuğu görülüyor. Türk yazısına kavuşunca okuma ve yazma nasıl kolaylaştı ise Türk sözle - | rine kavusunca da yükselme ve yetişme artiyor. İlerisi Gazi çocuklarınındır. ÇA i için Avusturyadan birşef| M. Ruzvelt, silâh mürakabesini i eline almak istiyor © eee 18 ikinci teşrin 1931 — Musolini - Şuşini görüşmeleri İtalya, bizzat kendisi beklememektedir Roma, 17 (A.A) — Avi ya Başvekili (OM. Şuşnig ile ” yp arasındaki ilk mü kat, bu sabah Venedik sari vuku bulmuştur. Bu mülükat? vusturya Hariciye nazırı da işi rak etmiştir. Roma, 17 (A.A.) — Ar ya Başvekilinin M. Musojifi mülâkatı münasebetiyle İ ajansı, İlalya — Avusturya sebatının sürprizlere imi betmiyecek derecede sağlâf” dostane olduğunu bildirmekisi” Bütün matbuat bu şeyi hakkında tefsiratta bulur memleket arasındaki Od devamını ve fakat seyahati8 > rupa siyasetine hiç bir şeY etmediğini kaydediyor. 7 Ciornale Ditalya gazetesi © yor ki: “İtalyan siyaseti iyi K© şuluk ve Avrupa ruhu siyi il İtalya bizzat kendisi için Avf turyadan hç bir şey bekleme! tedir.,, Bam ki vr Yunan gazetelef Tevfik Rüştü Beyin E yanatından memnuf Atina, 17 (A.A.) — Fırka 1 kı olmaksızın bütün gaze doktor Tevfik Rüştü Bey taraf! dan Outro gazstesi muharririi lan kati beyanatı büyük bir me” nuniyetle kaydetmektedirler. T£ fik Rüştü Bey, bu beyanatı! Balkan itilâfı konseyinin, Ded ğaçta Bulgaristana mahreç oi üzere bir parça arazi Verilmesi timalini tetkik etmiş olduğu l rini kati bir lisanla tekzip etmi Bütün gazeteler, pek vazih bu beyanatın her şeyden dört devletin her türlü aldatıcı raba kapılmaya mani olan p siplerini Bulgaristanın da etmesini intaç edecek olan z€ hazırlamak için zaruri buluna# mamile çıplak bir açık kon N göstermekte olduğunu beyan di susunda müttefiktirler. li Gazeteler, Tevfik Rüştü B bütün Türk milletinin arzu ve *£. desinin emretmekte olduğu bif” ğ i i İ sanı kullanmakta ve Yunani karşı olan sarsılmaz dostluği, muhafaza etmekte tereddüde “, pılmamış olduğunu kaydeyle! tedirler. vi Bu gazete, Türk millet, sadakatinin bu yeri mz sında derin bir surette müt olduğunu ve Türkiye HariciY€ yi kilinin samimiyetinin iri ği surette takdir edilmesi! edeceğini yazmakta ve müş leyhe bizzat Yunan hi gön gösterilen itimadın ayni 4 mekle bu samimiyeti güYe yek mesi lâzım geldiğini ilâve tedirler. Gazeteler, bir Balkan anl tt olmak itibarile baiz eld meziyetlerinden bahset dukları Türkiyenin yeni şen Eşref Beyin tayinini ekte © ri Büret hâdise addetmektedir. >