26 Ağustos 1934 Tarihli Haber Gazetesi Sayfa 8

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

jlş Bankası bugün onuncu yıldönümü- nü kutluluyor Çocuk Sahifesi bilmecesinde he- diye kazananların listesi Osman Sevim Hanım. 87 — Cenica - mi 81 İzoh B. 88 — Karagümrük 101 Kaya B. 90 — Büyükada Arif Bey. 91 — Karagümrük 16 Süyam Hanmm. 92 — Adapazar Gl Tevfik B. 93 — İstanbul kız lisesi Melâhat Hanm. 94 — Mecdiye 6 Şükrü Bey. 95 — Cağaloğlu 31 Aziz Bey. 96 — Bü - yükada 10 Uilafidis Bey. 97 — Be - şiktaş 9 Muallâ İlyas Hanım. 98 — Yozgat lisesi 278 Kemal Bey. 99 — Balat Köprü 90 Marko. 100 — Tak- sim 12 Ruhi Bey. 101 — Fatih Altay 217 Kabak Ali B. 103 — Bakırköy 64 Kirkor. 104 — İst. Beyoğlu 72 Fuat B. 105 Mısırlıoğlu Ferit Bey. 106 Ka- dıköy 29 Patrikyan B. 107 —Adana 7 Şemsi B. 108 — Büyükdere 126 Do- ra H. 109 — Büyükada 1 Fuat Bey. 110 — Şişli Terakki lisesi 371 Rifat. 111 — Kadıköy 11 Bedriye Hanım. i1l2 — Konya As. Mektep Salâhat - tin. 113 — İstanbul erkek lisesi Hü- seyin B. 114 — Divanyolu 128 Salih B. 115 — Nişantaş 2 Mahmut Bey. 116 — Kasımpaşa 2 Neclâ Hanım. 117 — Sontöfai mektebi Beria Ha « nım. 118 — Galatasaray 1isesi 834 Ragıp Bey. 119 — Anadolu hisarı 73 Vildan Hanım. 120 — Yeşilköy Ke - nan B. Kızı 121 — Trabzon muallim mektebi Hakkı. 122 — — Gümüşhane Hikmet Bey oğlu. 123 — Ordu A. Fu- at Bey. 124 — Sultanahmet 29 Ab - dullah 127 — Haliç Fener A. Esat B. 128 — Davutpaşa orta mektebi Fu - at 129 — Bakırköy ©8 Niko Bey. 130 — Kadırköy 68 Adnan B. 131 — Yakacık Ali Kemal kerimesi. 132 — Kurtuluş 68 A. Rauf Bey. 133 — Aksaray 184 Şükrü Bey. 134 Kâasım- paşa 46 Lütfi Bey. 135 — Taksim 55 Sabri B. 136 — Bursa Yeşil 62 Ziya Bey. 137 — Beşiktaş 23 Tahir Bey. 138 — Yeniçarşı 50. 139 — İstanbul 171 Saffet. 140 — Gümrük 312 Ad- nan B. 141 — Fatih 4 Sedat B. 142 — Yeşilköy R. Ziya B. 143 Davutpaşa 266 Fuat B. 144 — İstanbul lisesi İz- mail B. 145 Kadıköy 30 Hayri Kâmil Bey. 146 — Uluköy 321 Halise H. 147 — İstanbul kız lisesi 683 Uluviye Hanım. 148 — Galatasaray Tlisesi 1324 İhsan. 146 — Moda 43 Ferruh Bey. 150 — Vefa lisesi 698 Feridun Beyler ve Hanmlar. Susurlukta iki kanlı vak'a Susurluk köyünde iki vaka olmuştur. Vakalardan biri; Ka - dıkırı köyünde koyuncu Yahya Ağanın çobanı Ali ile Kocabıyık Ali oğlu Ahmet arasında vukua gelmiş, Ahmet koyunları tarla- sma sokan çobanı tabanca ile öl- İkinci vaka şudur: Söğütçayırı köyünden koyun çobanı Mustafa oğlu Ali, koyun - larınr sulamak üzere dereye indi- ği sırada ayni köyden Mustafa oğlu İsmaille karşılaşmıştır. İsma- il ile Ali bir koyun meselesinden kavgalıdır. İsmail, Aliyi karşı- sında görünce eski kini tazelenmiş ve Alinin üzerine atılarak elinde bulunan bıçağını bir kaç defa saplamış, Sonra kaçmıştır. Ali tedavi için Balıkesire gön- derilmiştir. İsmail, vakayı müte- akip jandarma tarafından yaka - lanmıştır. Boynunda ipi görünce, areyı tanıdı. Bu hayvan, cak- lardaki binlerce hemcinsinin azımkâr lideri idi! SNAF VE | h Masbühal Bütün esnafın ve işçilerin dikkatine! Gazetemizde bugünden itiba- ren bir esnaf ve işçi sayıfası açı- yoruz. İstanbul ahalisinin en bü- yük kısmı gece gündüz çalışarak hayatını kazanan, ekmek parası- nı alnının teriyle çıkaran bu insan Irdan mürekkeptir. Onların ne ihtiyaçları varsa buraya yazarak | temini için çalışacağız. Sinema, spor, moda gibi sayıfa- lara devam etmekle beraber, ga- .“zeteciliğin bunlardan ibaret ol - madığına ötedenberi kaniiz. Şim- diye kadar faydalı neşriyatiyle halka hizmet eden HABER, bu sefer de, esnaf ve işçi sayıfasını açmakla memleketin yeni bir ih- tiyacını temin etmiş oluyor kana- atindeyiz. Mesleğinin terakkisine, çalışma şartlarınım ıslahınma dair, bütün — Küçük memurlar, esnaf, işçi - ler, çıraklar — bize kısaca düşün- celerini göndermelidir. İstiyen kendi resmini ve dükkânınmkini de yazısına ilâve edebilir. Sırası gelince, hulâsa halinde olsun ba- sarız. Zarfın üstüne şu adresi yaz- mak kâfidir: “GRVUMURUNUK CUU RENU : Salih Ömer Kavafoğlu Haber Gazetesi İstanbul Kısa, açık, akunaklı yazınız. Kavafoğlu Küçük sanatlar kanununa rağmen.. Türk olmi- yan ve ver- giden ka- çan berber- ler var Mehmet Rağıp bey Şişli, son istasyon numara 346 da kadın berberi Mehmet Ragıp Bey yazıyor: “Cümhuriyet hükümeti esnaf- Irğa ait olan bütün küçük işleri Türk vatandaşlarına hasretmiş - tir. Bu bizi çok sevindirdi. Var olsunlar! Yalnız bunların bir kıs- — mı gene ellerinde çantaları olarak kapı kapı dolaşıp dükkân müşte- rilerine dükkân fiatmın yarısı bir ücretle evlerinde iş görüyorlar. Bunu yapanlar hem hükümete vergi vermekten kaçıyorlar, hem belediyece kabul edilmiş olan mu- ayene cüzdanı almıyorlar, hem de cemiyete borçlarını vermemiş o luyorlar. Bu gibilerin dükkâncıla- ra büyük zararı dokunuyor. Dül kânın vergisi var. belediye, cüz - dan, elektrik, havagazi gibi bir sü- rü masarifi vardır. İşlerimizi fel- ce uğratan bu gibi seyyar mani- kürcü ve kadın berberlere karşı tedbir almmasını hükümetten ve belediyeden bekleriz. esnafa faydasız mı? (Yazışı hikâye sütunumuzdadır) Ticaret Odası Tuzcularda 6 numarada Ziy- netçi Rıza Efendi diyor ki: — Dükkânların erken kapan- ması fikrimce gayet iyi olmuştur. Bu suretle birçok kimse istirahate ve eğlenmeğe vakit bulabiliyor. Uatta ben daha ileri giderek Av- rupada hatta Balkanlarda tatbik edilen iki saat umumi öğle payda- sunun bizde de tatbikını ileri sü- rerim. Eminim ki esnafın mühim bir ekseriyeti bu karardan çok memnun kalır. Relediyeden yegâne arzumuz temizlik meselesidir. Bazan dük- kâ;larım önüne ve sokağa yığılan süprüntüler günlerce orada kalı - yor, hatta sıcak havalarda taaffün de ederek esnafı çok rahatsız edi- yor. Belediye bunlarla neden meşgul olmuyor, bilmem?. Halbu- ki bizim civardaki esnaftan beles diyeye borçlu olan bir kişi bula- mazsınız. Bilmukabele — belediye de vazifesini yapmalıdır. Hükümet vergileri tabit ve nor- mal bir şekildedir. Gayet rahat ve hiçbir sıkıntr çekmeden verebili - yoruz. Yalnız bizim gözümüzü yıldıran kırtasiyeciliktir. Her gün yeni bir şey çıkıyor. Kantar, tabe- lâ, terazi ve emsali şeylerle bizi çok uğraştırıyorlar. O kadar, ki bunlar bazan alişverişe bile mâni oluyor. Bir de Ticaret — odasının bizden aldığı muayven vergiyi lü- zumsuz görüyorum. Biz dahili p'- yasada iş görürüz. Ticaret odas!- | arkasıdan kafasına vuruyor: | ile çok alâkadar büyük ilıı'aolı'l le en ufak bir alâkamız, ondan Emıne, ortagln' nasıl öldü rdü? Urlanın Gödence köyündî: Yusuf kızı yirmi beş Yaîlı?m Melek Hanımı öldüren Mu$ g karısı Emine Hanım hakk'ndw. tahkikat tekemmül etmiştir: disenin mahiyeti şudur: g Maktule Melek Hanrmın koct sı Manisadadır. Üç seneden d karısı ile araları açıktır. M od Hanım, Emine Hanımın k ’J Mustafa ile üç senedenberi meşru olarak, fakat karı kocâ bi bir arada otaruyorlar. Hs" bundan sekiz ay önce de M meşru olarak bir çocuk doğ d“falı ve zehirlenmek suretiyle öl düğü söylenmektedir. Hadise günü Emine HM kocası Mustafa ile kavga edl hiddetle köye geliyor. Her yanında: y — Eğer ben Melek denilen / kadını öldürmezsem bana dâ mine demesinler, diyor. Vaka, gece yarısından sopf saat birde oluyor. y ] Melek Hanım damın ültü:' uyuyordu. Emine Hanım on tim büyüklüğünde bir pırnar pasını rakibesinin sol lnlılw ' kinci sopayı sol kulağına, üt sopayı da burnuna vuruyor: kat bu esnada Melek Hanım yat ediyor: — Aman Emine abla, dürüyorsun, yazıktır!, , Bu feryadı, Melek HM damıma bitişik odada ynwy olan Keziban ismindeki yırıî" £ şında bir kadın işitiyor. tan bir ayak tıpırtısımın, yan ta olduğu odasına doğru gel di de işitiyor. Fakat merdiven pismın kapalı olmasından Yy çıkamıyor, dönüyor. Kezıbalî nım da mutbak pençeresindeli kıyor, katilin Emine Hanım 0" ğunu görüyor. î"!k BK W © bir bekledıgımız ve onun biz€ faydası yoktur. Buna rağmen * cirleriyle ayni nispet dahirj Ticaret Odası rüsumu verirî:y nun ıslahr acaba kabil © Mi 7.,> Dükkânların erken k; panması sandalcılara dokundu Ş Kasımpaşa ve Azapkapıs! dalcıları diyorlar ki: ı!/ “Dükkânların erken kap&” sı bize de dokundu. Çünkü © aydınlıkta erken gittiği vw sim de yaz olduğu için € ö I’" karadan gidiyor. Unkapanı * 1 sünden geçip Balat, Fener $ ’f ha ileriye yaya yürüyorlar kısmı da vapura yetişiyor. H ;' ki dükkânların geç kapnnd y»' manlar biz buralarda saat 9” * çuğa kadar müşteri bulnb'l"o' duk. Son zamanlarda esaâe_" ' l' ı terilerimiz azalmıştı. Simdi ken kapanma isinden sonr> ; bütün azaldı. İçimizde 8“" g sefer dolmuş yapanlar, şim İj | makla gösteriliyor. Birçü! fd" ' günde iki dolmuş, yani 40 ku sandalları limana çekiyoruz: l |

Bu sayıdan diğer sayfalar: