6 HınçaEıa.rİa xımadğa:d.afev if-| Her parçası ayrı bir heyecanla okunacak macera, Taşnaklar Birbirlerine girdiler, yaralenanlar oldu Berut, 24 (Hususi) — Karan- tina civarında Ermeni Hmçak ve Taşnak fırkası mensupları arasın- da kanlır bir çarpışma olmuştur. İki kişi arasında başlıyan bu kav- ga derhal büyümüş ve iki fırkaya mensup olanlar tabancalarla biri- birlerine hücum etmişlerdir. Neticede Hınçaklardan sekiz, Taşnaklardan beş kişi ağır suret- te yaralanarak hastaneye kaldırıl- mıştır. Polis kavgacıları dağıt- mış ve kavganın bir daha olma- ması için sıkr tedbirler almıştır. İşe adliye el köymuş, hastanede bulunan 13 yaralıdan başka 47 kişi daha tevkif edilmiştir. Vak'a esnasında atılan kurşunlardan bi- ri beş yaşındaki bir çocuğa isabet ederek öldürmüştür. Nafıa Vekili Ali Bey (Baş tarafı 1 incide) 'Afyona müsteşarımı gönderiyo - rum, Antalya, Burdur, ve İsparta vilâyetlerinden birer heyet de me- rasime iştirak edecektir. Antal - yaya gitmekliğim havadisi bura - 'dan neşet ediyor. Bu hattın Bur- dura kadar olan başlanma mera- siminden itibaren bir sene zarfın- da yani 1935 yılı içinde tamam - lanmış olacaktır. Burdurdan An- talyaya kadar olan kısmmı da Müteakip iki sene zarfında yapa- cağız. 'Telefon şirketinin işlerini tet - kik etmek üzere bir komisyon çalışmıya başlamıştır. Şirketin ötedenberi — nazarı dikkati celbeden yolsuz hareket - lerini bir kere de baştan aşağıya kadar bu komisyon tetkik edecc” tir. Tetkikat bittikten sonra şir - keti pazarlık müzakeresine davet edeceğiz. Mukavele hükümlerine göre (satınalmıya) hakkımız var- dır. 1926 mukavelesinin feshine kadar olan müddet zarfında yeni hatlar yapmak üzere tarifeye zam medilmiş olan ve şirketin kendi cetvellerine göre 3 milyon Jira- 'dan fazla tutan parayı, şirket üç ay zarfmda iade etmek mecburi- yetindedir. Üç ay nihayetinde bu parayı jade etmediği halde kanuni ve i- dari tedbirler almacaktır. Tramvay şirketinin bir diğeri olan elektrik şirketi hakkında da memleketin, dünya şeraiti iktrsa- diyesinin icaplarına göre bugün, yarm tetkikat yapılacaktır. Rıhtım şirketi ile olan müzake- reler iyi bir safhaya girmiştir. Devlet demiryollarının yeni e- saslarda ve daha tekemmüle doğ- ru vaziyetini tanzim ve tensik i- çin bir teşkilât kanımu — lâyihası hazırlamaktayız. Bu lâyihanın ö - nümüzdeki içtima devresinde mec listen geçirilmesini temine çalışa- cağız. Romanyaya iltica eden vatandaşlar Ankara, 26 (Hususi, telefonla) | — Romanyaya iltica eden 100 va- tandaşın memleketimize gelme - keri için sarfı icap eden para Da- kiliye Vekületinden Hariciye Ve- kâletine verilmiş ve vekâletçe el- çiliğe gönderilmiştir. ler başladı (Bağ tarafı 1 incide) Toplantıda hücum kıtaatmın yeni kumandanı Her Lutz, Gizli | polis müdiri Her Himler, Her Hess, ve Hitler gençliği teşkilâtı reisi Her Baldur bulunmuştur. Otomobil kazası dolayısıyle henüz yatakta bulunan Ceneral Göring ve propaganda nazırı Doktor Göbels — bulunamamıştır. Hitler aleyhtarlığını yenmek için açılan seferberliğin bir eseri daha görülmüş, hükümet memur- larmna, sivil memurine derhal ve yeniden bir sadakat yemini etti- rilmiştir. Yeni edilen yemin sureti şu- dur: “Alman meclisi ve halkı lideri Adolf Hitlere sadık ve muti ola- Lağıma ve memleketin kanunları- nı tanıyıp bana verilen vazifeyi harfi harfine yapacağıma yemin ederim.,, 'Zaferle biten sava- şın ilk günü (Baş tarafı 1 incide) topçu hazırlık ateşi yapıldı. Bu a- teş en kuvvetli olarak Kalecik siv- risi, Belentepe, Tınaztepe hattına toplatılmıştı. Bir buçuk saat son- ra topçu ateşi geriye kaydırıldı ve birinci ordu bütün cephede hü- cuma kalktı. Hücum kolları topçu ateşiyle açılmış olan girme yerle- rinden kolayca düşman siperleri - ne girdiler. Saat dokuza kadar beşinci Kafkas fırkası Küçük Ka- lecik sivrisini 11 nci fırka bunun garbındaki ileri mevzileri, 23 ün- cü fırka Blentepeyi, 15 nci fırka Tınaztepeyi, 14 üncü Tırka Kılıç Aslan gediğini zaptettiler. Düş- man aldığı takviyelerle, Türk or- dusunun eline geçmiş olan yerleri geri almak için gündüz ve gece mukabil taarruzlar yaptı 25/26 ağustos gecesi de süvari kolordu- muz Çekiltepe ile Toklu sivrisi a- rasındaki dar geçitlerden Ahırda- ğını geçerek sabaha karşı Sincan- lar ovasında Çayhisara indi ve ta- arruza başladı. Birinci orduya karşı muharebe eden düşman kuv- vetlerinden bir kısmını — üzerine çekti. Demiryolu bozuldu. Uşak - İzmir telgraf telleri kesildi: İkinci ordu da birinci ordu ile ayni zamanda taarruz etmişti. Hu lâsa 26 Ağsutos günü düşman cephesinde yarma hareketi baş - lamıştı. 'lBugunlıll Ankara telgrınır:ı Avusturyanın tütün spariş! Ankara, 26 (Hususi, telefonla ) — Türkofise gelen malümata gö- re, Avusturya tütün rejisi yeni altı aylık sipariş miktarımı eylül - l de bildirecektir. Geçen sene A - vusturya rejisi Bulgaristandan 31 bin 520, Yunanistandan 16785, 'Türkiyeden 12030 kental tütün almıştı. Belediye intihabatı Ankara, 26 (Hususi, telefonla) — Dahiliye vekâletine gelen tel- graflara göre memleketin her ta- rafında belediye intihabatı hazır- lıkları bitmek üzeredir. Fazla talebe müracaat etti Ankara, 26 (Hususi, telefonla) — Ankara ilkmekteplerine talebe kayıt ve kabulüne başlandı. Bu sene geçen seneye nazaran 800 fazla talebe müracaat etmiştir. Yeni yapılan Kurtuluş ve Hakimi- | yeti Milliye mektepleri binası da bu sene açılacaktır. kıskançlık, kuvvet, aşk ve seyahat romanı ASLANLI HÜKÜMDAR, SÜLEYMANIN OĞLU g; p Tefrika No, 16 “Piyy- 77 EATA NM AReş —l0— - ABDÜSSAMET'İN KAYIĞI memek lâzımdı. Roberin bu saa- te kadar kendilerinden ayrılma - mış olmasını ancak bu şekilde dü- Süleyman, misafirhaneye yeni| şünmek icabederdi. dönmüştü, o gün hareket edecek - lerdi. Yaver Paşa kendilerine Küzumu olabilecek her şeyi hazır- latmak ve hattâ Cüneyneye kadar yanlarında gitmeleri için adam bile ayırmıştı, Süleymanın gecikmesi Yayer Paşa ile beraber bulunmasından ileriye gelmişti. Onun, ne şekilde hareket edeceklerine dair verdi - | ği bütün tafsilâtı can kulağile din- lemiş ve haklarında gösterdiği bü- | yük alâkadan dolayı da teşekkürü Abdül Faki, Roberin kendisiy- azan ! le kafadar olduğunu çıtlatmamış mıydı?. Rıza u“îüleymm Hergüle tekrar sor - .ŞĞİ“P — Ne zamandanberi ortada| ma, az sonra bana da şu kâğıdı yok?, gönderdi.. — İki saat kaday var.. — Kendisini en son gören kim? — Moris!, — Çağırsana bana onu.. Hergül, Süleymandan ayrılmı » ya lüzum görmeden, yüksek seşle Hergül cümlesini bitirmeden: Süleymana, dörde bükülmüş bir , kâğaıt uzatmıştı. Süleyman kâğıdı alıp okudu « Bunda aynen şunlar yazılıydı: GEYTRLARCALEERKARSARARA LA KK A BK A CEREDASRRREECELECE UKL AKE U ERE BAA SN N, unutmamıştı. Misafirhaneden içeri girdiği za- man Hergülle karşılaştı ve ondan rına gelmişti.. — Rober'le son hiç beklemediği bir haber galdı. mi oldun?. Hergül, Rober'in de iki saatten- Moris cevap verdi: beri ortalıkta görünmediğini söyli-| — — Evet.. yerek: — Sana mühim sayılabilecek — İçimizde bir casus taşımışız..| bir şeyden bahtetti mi?, Hareketten evvel tedbir alsan iyi — Hayır.. Yalnız hareketten ev- olur. vel size yetişirim, dedi.. Diye telâş gösteriyordu. Filhakika, Hergülün bu telâşı - nı boş bir endişe gibi telâkki et - Söze Hergül karıştı: Türk edebiyatının en güzel eserlerinden biri ; Ayaşlı Ve Kiraclıarı Büyük ROMAN Kitap halinde çıktı fiatı, elli kuruş, satış yeri VAKIT yurdu Bu eseri mutlaka okuyunuz! l— | KT KBA NLKDT S RERA UK BK GÜ Moris'i çağırdı.O, az sonra yanla. konuşan sen — © halde gelecek demek.. — Geleceğim diye gitmiş am - “Alfret, Sana bu mektubumu Nil kıyr * sından yazıyorum.. Ben sizden da” ha evvel hareketi münasip bul düm. Allah kısmet ederse Afri- ka ortalarında buluşuruz.. Blar? Allârtiye hürmetlerimi söylemeni bilhassa rica ederim. Rober Düpon Bu kısa mektup, Süleymana hef şeyi kâfi derecede anlatacak ka * dar vazıhtı . Süleyman, Morisle Hergüle: — İş ap açık, dedi, Abdül Fa- kiyle müşterek hareket ettiklerin” de şüphe yok.. Belki bu, bizim için daha iyi oldu.. Ve bu mevzu üzerinde fazla dur mıya lüzum görmeksizin: — Hazır mıyız? Hemen bugü? ';. hareket ediyoruz.. dedi. v Süleyman bunu söylerken Blant Allarti de görünmüş ve Süleyma * nrn sualine o cevap vermişti: — Süleyman, Hartumlular cur martesi ile çarşamba — günlerinin her hangi bir işe başlamak - için, uğursuz olduğunu söylerler. Hare* ketimizi yarma bıraksak.. Süleyman, Allartinin bu çocuk * ça teklifine güldü: — Günlerin de uğursuzu olur * muymuş! dedi., Burada daha bif gün değil, bir saat bile kalmamız doğru olmaz. Her şey hazır. Bin müşkülâtla emniyetli bir kayık bulduk.. Onu da elimizden kaçır * maya fırsat hazırlamıyalım.. $ Blânşın cevabını beklemedef ilâve etti: — Yavuz nerede?, Buna Moris cevap verdi: — İçeride.. Odada.. — Lütfen bana onu çağırtır mr” sın, Moris... Moris uzaklaştı.. Blanş Allarti Süleymanın hare” ket hususundaki kat'i kararmı 4” layınca: — Hemen bugün — hareket et memiz lâzımsa, o başka.. Fakalı bu kararda israr etmeseydin dilı" iyi olurdu. Mâamafih sen nasıl i# tersen öyle olsun.. — Hareket edeceğiz.. — Pekâlâ ... Artık hazırdılar.. Hartumluların Bahr âdını ver ” dikleri kayıklarından birine tık * İrm tıklım dolmuşlardı .. Kayıkçı Abdussamet adında bir Hartumluydu.. Yaver paşanın Y” karı Nilde tesadüf edilecek müf külâtı önlemek için verdiği silâhl! askerden başka sekizde — kü vardı. t (Devamı var)