22 Mayıs 1934 “Alacağına şahin — Vereceğine kargal,, Evvelki gün, saat yirmi bir rad- delerinde Eminönünden geçen 81 Numaralı birinci mevki tramvaya bindim. Arkasında bir de ikinci mevki araba takılıydı. Tabit, iki- *i de, iğne atsanız yere düşmiye- cek derecede ıskarça.. Sardalya .. İki tarafta asılr duran “On sekiz kişilik oturacak ve üç kişilik içerde, beş kişilik de sa- hanlıkta ayakta duracak yer,, lev-! hası, yalnız insanla değil; beledi- ye ile de istihza eder gibi.. Neyse, terleye bunala, her sen- deleyişte biribirimizin ayağına ba- sx üstüne yıkıla Tophaneyi geç tik; Salıpazarı, Fındıklı.. Bu saatte evlerine dönenler, ek- seriya, gecikmiş, çok çalışarak yo- rulmuş adamlardır. Kendilerini, çolukları, çocukları sofra başında bekler. Hele kılıbık biçarelerin i- t$itmiyeceği azar yoktur. 'Tam bu esnada, Fimndıklıda, ka- zılan direkli çukurların önünde, tramvay, stop etti, durdu.. Bir dakika.. Üç dakika.. Beş dakika..On dakika.. ilerlemiyo- ruz.. Arkadan gelen arabalar da tabil, geçemiyor.. Ettik mi tıklım tıklım üç dört yüz kişi.. Arabalar içinde bekliyoruz.. Bekliyoruz bi- çareler... — Cereyan kesilmedi, neye git- miyoruz yahu?.. Arabada bozuk- luk mu var?.. Vatman: — Hayır.. “Dur!,, işareti veril - di.. Ben de durdum! « diyor. Neden sonra, arkamızdaki ikin- Ci mevki kuyruk araâbadan ecelci yükseldi. Mesele anlaşıldı. 1110 numaralı biletçiye, liman #irketi memurlarından Sait Efen- di, bir çeyrek vermiş. Çeyrek de- Tikmiş; sonradan kurşunla doldu- rulup minimini arızası kapatılmış.. Biletçi, emir kulu olduğu için, çar naçar bu parayı kabul edemiyor. Zira, kendisinde kalacağından korkuyor: Tramvay şirketinin ka- sası, alacağı paralarda o derece k>idelere riayetkârdır ki, — bronz bir akçenin bir milimiligram eksi- ği varsa kabul etmiyor.. Dört tram- vay halkı bu yazdığıma !Ihif*"ı Fındıklı karakolunun polisleri de keza, şahit.. Ahalinin alacağı üç milyon İi- ra meselsinde, şirket bu derece dakik mi hareket etti?. Ahaliyi Yeni k tıka basa doldurarak, her vago- nun hareketinde, nizamisinden üç misli fazla kâr etmek usulü, kumpanyanın senelerdir döndür- düğü bir para dolabı değil midir? İşte, “Alacağına şahin, verece- #ine karga!,, diye buna dulll'—-: Fakat, bana kalırsa darbimeseli Teğiştirmeli: “Alırken tramvay şirketi, verir- ken ahali..,, haline getirmeli.. Daha beliğ, daha canlı olur.. (va-na ) Ucuz trenler Devlet — demiryolları idaresi tarafından ayda bir defa tertip & Silen ucuz halk trenleri, gösterilen Tağbet karşısında, — arttırılmıştır. Haziran başlangıcından itibaren :" perexmbe günp akşamı Anka- — FAYa birtren kaldırılacaktır. Yol- 4 , yalnız bu seferlere münha- Mt olmak üzere yüzde 50 misbetin * tenzilât yapılacaktır. Tren, cu- Martesi sabahı — Haydarpeşaya TU ı Ğ u e Si Kd blneni ahai B b İrakın yeni — Akşam Postası sefiri Naci Şevket bey dün Ankaraya gitti “Dehâlarının hayranı olduğum ve kendilerine karşı bü-| yük bir hüsnühürmet ve tazim beslediğim Türkiyenin| Ulu Gazisine selâm ve hürmetler götürüyorm.., Irakın Ankara sefirliğine tayin edilen Naci Şevket Bey şehrimize gelmiş, itimatnamesini takdim et- mek üzere dün akşam Ankaraya, gitmiştir. Naci Şevket Bey gitmeden evel demiştir ki: masmaman Doğumprofesörle-| ri cemiyet kurdular| Üniversite kadın ve doğum hastalıkları profesörü Her Lipman ile Tevfik Remzi Beyin ve bazı mütehassısların iştirakiyle (Türk doğum ve kadın hastalıkları he - kimleri birliği) namı — altında bir cemiyet kurulmuştur. — Reisliğe profesör Her Lipman, umumi kü- tipliğe Tevfik Remzi Bey, vezne- darlığa Niyazi Müştak Beyler inti- hap edilmişlerdir. Cemiyet her ay ilmi toplantılar yapacaktır. Bir rejisör geldi Atinadan — Gotland vapuru ile Alman film rejisörlerinden Her Alferd Yungerman dün şehrimize gelmiştir. Rejisör İstanbulun güzel man -| zaralarını filme çekecektir. Fransız tacirler Ankaraya gitmiş olan Fransız tacirleri bugün Ankaradan şehri -| mize gelmiş ve Yalovaya gitmiş -| lerdir Makine işledi Belediye tarafından alınan et - leri takim makinesi — mezbahaya yetleştirilmişti. Makine işlemiye başlamıştır. Bu makine hastalıklı etleri yenebilecek bir hale getir - mektedir. Romen orkestrası geldi Yetmiş beş kişilik Remen filar- “— Memleketimi ikinci defa o - larak temsil etmek üzere pek sev- diğim Türkiyeye — döndüğüm için büyük bir sevinç duyuyorum, İra- kın sevgili ve genç hükümdarın - dan dehalarının hayranı olduğum ve kendilerine büyük bir — hissi hürmet ve tazimle merbut bulun - duğum Türkiyenin — ulu Gazisine samimi selâm ve hürmetlerimi tak dim etmek şerefine de nail olaca- ğım için pek bahtiyarım. İki kardeş ve dost memleketin münasebatı her hangi bir muahe - de veya itilâfnamenin çok fevkin- dedir. Bu münasebat kâğıt üze - rinde kelime ve cümlelerle tavzih edilemiyecek kadar kat'i ve can » hıdır. Irakm münevver gençleri, Tür - kiyenin gerek içtimat ve gerek ik- tısadi sahalardaki terakikyatını büyük bir grpta ve alâka ile takip etmektedirler. Irakın mali ve iktı- sadi vaziyeti çok iyidir. Bütçemiz mütevazindir. Eski Osmanlı impa- ”. c vasifki, Kalp sektesinden Avadis Karabet isminde bir pa - zarcı bu sabah saat — sekizi yirmi geçe Galatada Voyvoda caddesin- de ansızın düşerek ölmüştür. Ce- sedi muayene eden hükümet tabi - bi, sektei kalpten öldüğünü tesbit etmiş, ve gömülmesine ruhsat ver- miştir. Kâtibin marifeti Galatada oturan Hamal Musta- fayı bir eşya meselesinden dola - yı bıçakla yaralıyan güzel Bandır- ma oteli kâtibi Şevki yakalanmış- tır. Ağır yaraladı Otakçılarda oturan Seyfeddin | çocuğu ayni mahalleden taşla ve Jorj Jorjeskodur. Onservatuvar binası Belediye bu sene şehzade ba- şında yeni konservatuvar — binası inşa ettirecektir. — Evvelce hazır- lanmış olan proje gözden geçiril - mektedir. Profesör Marks ta ya- kında şehrimize gelerek tetkikat yapacaktır. Kaçak eşya İnhisarlar İstanbul baş müdür - Tüğü takip memurları — son on beş gün zarfında 1781 — paket cigara, beş deşte oyun kâğıdı, 88 adet fi - şek, 1 tabanca, 1200 gram — viski lardır. Bir dava Talebe birliği tarafından neşre- dilen birlik mecmuası — aleyhine matbuat kanununun 30 uncu mad- desine muhalif hareket ettiğinden dolayı müddeiumumilikçe — dava ikame edilmiştir. Agaç dikme faaliyeti Bu sene İstanbul vilâyeti dahi. linde 148869 adet ağaç dikilmiş . tir. Fidanların bir kısmı Büyük . e fakat ağırca yaralıyan Emin ismin deki bir sabıkalı yakalanmıştır. Kazan çaldı Halıcıoğlunda Abdüsselâm ma- hallesinde oturan Fatma Hanımın bakır kazanını çalmak istiyen sabıkalı Zeki cürmü meşhut halin- de yakalanmıştır. 80 lira gitti Şişlide İzzetpaşa sokağında o- turan Hüseyin Beyin, içinde 80 lira rasınım bulunduğu cüzdanını çalan | meşhur yankesecilerden Zeki ya -| kalanmıştır. Tapo mektebinde Tapu ve kadastro — mektebinin imtihanlarına 16 haziranda baş - lanacaktır. Bir — haziranda da dersler kesilecektir. — Kadastro tatbik mektebinden bu sene 48 e- fendi mezun olacaktır. Mahküm oldular Zekiye Hanımın evine girerek hırsızlık yapan Asaf üç ay, nüfus kâğıdını tahrif eden Anna bir ay Sultanahmet camiinin kurşunları- mr çalan Rifat zş gün hapse mah- küm edilmişlerdir. ratorluğundan bize — isabet eden| borcu ödemiş olduğumuzdan her| hangi bir borç yükünden kurtul - muş bulunuyoruz. Irakm her tara- fında emniyet ve sükün — vardır. Hava kuvetlerimizi takviye ediyo- rUZ.,, Topkapı sarayını kaç kişi gezdi 933 mali senesinde Topkapı sa-| rayını otuz bin kişi ziyaret etmiş - tir. 934 mali senesinde ise ziya * retçilerin adedi 4500 e çıkmıştır . Ziyaretçilerin ekserisi ecnebi uy-w yahlardır. Esnaf bankası tahkikatı Esnaf Bankası tahkikatı devam . ediyor; müddejumumi — muavini Muhlis Bey bankanın eski meclisi idare reisi hâkim Rıza Beyle milli, iktısat bankasınm avukatı — Atıf Beyin malümatına müracaat edil -| mesine karar vermiştir. Vergi tahsili Şehrimizdeki belediye ve mı- liye tahsil şubeleri 933 senesi ver- gilerinin mali sene çıkmadan eve!| tamamen tahsili için kati emirler almışlardır. Taksit müddetini ge- çirenler hakkında tahsili — emval kanununun maddeleri tatbik edil- mektedir. Beykozda heyelân Beykozda Selviburnu sırtların- daki toprak kayma hâdisesini be- lediye fen heyeti mahallinde tet-| kik etmiş, bu hususta bir rapor ha zırlamıştır. Standart Ovil gaz de- polarımın bulunduğu sahil kısmı- nın arkasına isabet eden bu haye- lânın önüne geçmek için bazı hu- susi vaziyetleri haiz bir duvar in- şası tekarrür etmiştir. Hilâliahmer haftası Yarın Hilâliahmer haftası baş- hyor. Yarın şehrin muhtelif yer- lerinde Hilâliahmere aza kaydedi- lecektir. Cemiyet teşkilâtı tara- fından muhtelif teşekküllere birer| mektup gönderilecek, aza kaydı- na çalışması rica edilecektir. Bu| kıymetli cemiyet 933 senesinde yok sullara ve felâketzedelere yüz bin lira muavenette bulunmuştur. Bu miktarın 16978 lirası İstanbuldaki gıdasız. çocuklara, 7868 lirası, Daday felâketzedelerine 2483 li- rası hastıhanelere, 3500 lirası ve- remle mücadele cemiyetine kulla. nılmıştır. ” Romen paraları Borsa ve esham bankası komi- serliğinden: Mavi renkteki (bin) Leylik Ro- men kâğıt paralarının değiştiril- me müddeti yeniden üç ay daha yani 31 Temmuz 1934 tarihine ka- dar uzatıldığı Romen milli ban- kasından bildirilmiştir, ilân olu- '_'ı”f' iiikE | ve 8 Dar kapı.. Zannedersem bu meseleyi geçen sene bu mevsimde bir daha yaz - mıştık. gene tekrarlıyoruz: İstanbulda otomobil, — otobüs, tramvay kazalarınm — arttığı şu günlerde biraz Edirnekapısının ha Hinden bahsedeceğiz. Haftanın diğer günlerinde, iki tarafından da oldukça rahat geçi- len bu kapının cuma, pazar gün - lerindeki hali, bilhassa cuma gün- leri öğleden sonra aldığı manzara görülmemiş bir — haldir. Ancak iki buçuk metre genişliğinde olan bu kapı ve kapınım methalinden , düşünün bir kere, binlerce ve yüz« lerce araba, — otomobil, at, eşek, kamyon, motosiklet, otobüs ve bun . — lar yetmiyormuş gibi bir alay kü- feli, tablalı satıcı bir anda dışarıya içeriye karşılıklı nasıl geçer?. Bazı anlar — olur ki dışarıdan içeriden bir kaç oto « mobil, araba birderbire kapının her iki ağzında karşılaşır, yolu kâ: milen tıkar vetam bu aralık dışarıdan veya — içeriden süra'tle — gelen diğer bir otomodil de oradas ki insan selini — şaşırtıp ortalığı alt üst eder, o zaman artık küfesi, tablası devrilen mi dersiniz, ço - cuğu yere yuvarlanan mı, şapkası uçan mı, ceketi yırtılan mı, ayağı ezilen mi, ayılan bayılan mı gırla gider. — Şimdi artık yol tamamen tıkanmıştır. Ne bir adım ileri, ne bir adım geri gidilemez.. Derken — efendim, haydi içerideki ve dışa » — a rıdaki arabalar gerisin geriye tor- nistana kalkışırlar, fakat nereye tornistan edecekler? Arka taraf - ları dop dolu! Böylece dakikalar — geçer, neden sonra güç halle yol açılır ve seyrüsefer başlar , Lâkin bunun en fena tarafı, ay- ni methalde, ayni kalabalığın için- de henüz yol tamamiyle tıkanma- — dan iki taraf karşılıklı gelen oto « mobillerin çarpışma tehlikesidir — ki Allah saklasın, bir cuma günü orada böyle bir şey olacık olursa, — o kalabalıkta bir çok canlara kı - — yılmış olur. İşte onun için burasının re ya » pılıp yapılıp genişletilmesi, kapı - — nın yanlarından biraz yol açılması lâzımdır. — Geçenlerde Belediye meclisinde bir kaza olmasın diye — Yedikule kapısının genişletilmesi konuşulmuştu. Halbuki Yedikule — kapısının cuma izdihamları Edir . — nekapının yanında âdeta tepten « — ha kalır, — Seyyar Haberci ? Meyvacııık Mektebi “ Meyvacılık mektebi 934 - büt» çesi vekâletçe tasdik edilir edil. — mez Büyükderede açılacaktır. Mü. essesenin başında bulunan ecnebi mütehassısın geçen sene kontura- tosu tecdit edilmiştir. Mütehassıs — mektep için yeni bir program ha. $ zırlamaktadır. Mektep meyva ye- — tiştirme, meyva koönserveciliği gi- 4 bi çok faydalı kısımlar ihtiva ede- — cektir. İstanbulun kendine mah- . sus çilek, çavuş üzümü, kayısr bi nadide mayvaları olduğu h son zamanlarda ihmale uğramış — tır. , Meyvacılık mektebinde bilhas. sa İstanbul meyvacılığının ihyası — için de tedbirler alınacaktır. — Ekmek fiyatı İstanbul belediyesindeni — —— Mayısın yirmi üçüncü çarşam- ba gününden itibaren ekmek yedi — kuruş otuz para, francala on ikl b Ka