4 Hazlran 1941 CUMHURÎYET benzin a. G e ç e n yazımda ^ ^ ^ • Y a z a n : ^mmmtmt^m0m^0^m anobıilere lacakıık. Bir de ne harb içindeki Pari ( görelim, nabiyede sin nevmidisiai yaz'•enzin yok. Hem mıştım. Bu sefer' oyle bir benzin mer Fransanın serhad I sür'atle göze çarpan bir hakikat, hava Ankara 3 (Telefonla) Bugunkü fev memleketlere ve beynelmilel siyasî mükezi ki. tayyaresi, ordularının ı silâhının bir lâhza durnıadan tekemmül kalâde ahval dolayısile yabancı hüku esseselere muahede ve mukaveleler mü dinde Bu, harb halindeki Fransız ordusuna tankı da belki buradan ihtiyaclarrm teettiği ve nihayet her askerî hareke metlerin hemen hepsi ecnebilerin. mem zakeresile akdi için gönderilenlere, bey maneviyaünı bir kurt gibi kemiren emmin ediyorlartfa. Mihmandanmız nöbetti başarmak yolunda, kat'î sayılabilecek leketlerinde seyahat ve ikametlerini ga nelmilel siyasî içtimalara ve kongrelere niyetsizlik, imansızlık ve lâkaydiyi kay mensub bir zabitin hikâyesidir. çi neferine bağırdı: deden iki hâdiseyi nakledeceğim. bir rol oynadığıdır .Bilhassa Girid harve konferanslara iştirak için gönderilenyet sıkı takyidata tâbi tuttuklan gibi, Şaşaalı ziyafetin bende bıraktığı acı Bu ne rezalet? Buradan geçeceğiTahtessıfır yirmi beş derece soğukta, bi Almanların bu silâhı ne derece ileri baa hükumetler de yalnız diplomatik lere, beynelmilel içtimaîara hükumeti otomobille bir seyahati müteakıb Sa intıba henüz zail olmajnıştı. Kehl köp miiz biliyordunuz; size haber vermiçgötürdüklerini ve tayyarc ile neler yaptemsilen murahhas olarak gönderilenlepasaport hâmillerine vize vermektedirvernes şehrinden Hagenau müstahkem rüsündeki avcı taburlarının mevzilerini lerdi... tıklarını ve neler yapacaklarım bütün ler. Bu İtibarla pasaport kanununun re, ecnebi bir devlet veya beynelmilel mevkiine gelmiştik. Burası memnun geziyorduk. Fakat takdim olunduğumuz Nefer kaputuna gömubnüş, tüfegini şümulile göstermiş bulunuyor. Çünkü siyasî teşekküller nezdine daimî veya Almanlar bu muharebe sırasında tayya 10 uncu maddesinin tadiline lüzum hasıl muvakkat bir vazife ifa etmek üzere mıntakanın başlıca şehirlerinden biriy zabitan arasında hayret edilecek kadar omzuna asmış, ellerini birbirine vurçok Yahudi ve Alsash isimlere tesadüf makla meşguldü. Aldırmadı bile... Zareler ve plânörlerle paraşütçü efra olmuş ve diplomatik pasaport alabile gönderilenlere, siyasî kuriyelere verilir. di. Almanlarla aramızdakl mesafe gittikçe daralıyordu. Hatta yolda tektük etmek dikkat nâzarımı celbetmişü. Millî bit tekrar bağmııaya başlayınca: dı nakletmişler, tayyarclerle baskın ceklerin adedi biraz genişletilmişür. BuB Diplomatik pasaport alan kimbir ordunun Yahudi zabitlere ne de E, dedi, ne bağırıyorsunuz öyle?.. yapmışlar, asker ve teçhizat taşı na dair lâyiha son şeküni aldığından, selerin sıfat veya vazifesi devam ettiği tayyare keşif kollaruıa, gittikçe sıklareceye kadar emniyeti olabilirdi? Ta Bu soğukta ben mi sizin benzininizle mişlar, alçak uçuşlar yaparak düş Meclisin yannki içtimaında görüşülecek müddetçe kadınlarına yanlarında yaşa şan nöbetçi neferlerine rastlamış, uzakmamen Cermen nüfuzundan kurtula meşgul olacağım? Salâhiyettar levazım manlarının karadaki kuvvetlerine kar tir. 10 uncu maddeye verüen şekle göre yap evli buluıımıyan ve iş sahibi olmı tan uzağa top seslerini duymuşluk. Samıyan Aisaslıları böyle ön plândaki zabitine sorunuz... bah karanlığında on sekizinci fırkanın A. Diplomatik pasaportlar Büyük şı taarruza geçmişler. velhasıl tayy»yan kız çocuklarma ve yanlarında yamevzilere yerleştirmekle doğru bir haLevazım zabiti arattınldı; bnlunamare silâhı ile japılmıyacak bir iş bulun Millet Meclisi Reisine, Başvekile, İcra şayıp reşid bulunmıyan erkek çocukla karargâhına geldik. Bütün günümüzü reket mi yapılmıştı? Mülâlıazaiarımı dı. Nihayet bir çavuşu uykudan kaldırMaginot İstihkâmlarının bir kısmını madığını 'östernmlerdir. Vekilleri heyeti azasına, Büyük Millet rına dahi diplematik pasaport verilmesi mihmandarımıza anlatbm. Mihmanda dılar. Bizim binbaşı kızdı, çavuş hidgezrnekle geçirecek, akşara fırkanın Meclisi azasına, Genelkurmay başkanına, veya bunlann asıl vazife sahibinin pasarımız zarif fakat yorgun bir ihtiyat bin detlendi. Aralannda ağız kavgası başAlmanların Giridde teyyare ve plâkarargâhında yemek yiyecektik. Dabaşısıydı. Adeta omuzlarına çöken ağır ladı. Biz, Balkan gazetecileri hayret nörlerle yaptıkları bu harekâtın delâlet Temyiz mahkemesi reisıne, Cumhuriyet portunun refakat hanesine kaydedümesi vetli oldugumuz bu akşam yemeğini bir sikleti taşır gibi kambur endamı ve içindeydik. Bu sırada yanıma sokulan ettiği ilk nokta, Girid harbinde tatbik Başmüddeiumumisine, Devlet Şurası ve caizdir. hiç unutamıyacağım. Tahliye edibniş olunan bu ustılün bundan böyle daha Divanı Muhasebat reislerine, orgeneralMuvakkat fıkra Hükumetçe görü bir konağı işgal eden fırka zabitaru bizi dalgın bakışlarile bana bir zahitten zi Yunanlı arkadâş: yade kitablarma gömülmüş bir âlim fazla genişleüleceği ve fimdiye kadar lere, Riyaseticumhur umumî kâtibine, lecek mübrem ihtiyaclara münhasır ol Feci, dedi, feci! Zabitle nefer arageniş bir salonda karşıladılar. Salonun hissini veriyordu. Dünyaya küsmüş bir sında mahalle kavgası! Bolşevik ordusu tayyarelere yükletilmiyen bir çok vazi elçi ve siyasî mümessil'ere, Hariciye mak üzere, hükumet daireleri ve devlet ortasında beyaz keten örtülü, uzun bir eda ile bana baktıktan sonra: felerin de tayyarelere ynplmlacağıdır. Vekâleti meslek memurlarma, Riyaseti müesseseleri müntesiblerine de İcra bile inzıbata buıjlardan ziyade riayet masa vardı. Masanuı üstündeki gümüş Yani muhariblerin biri tarafından başa cumhur dairesi erkânınından resmî ve Vekilleri heyeti kararile diplomatik paeder... Onlar da Fransız değil mi? dedi. şamdanlar, kristal kadehler, cristofle rılan bu iş .diğer tarafı da ayni şekilde siyasi bir vazife ile gidenlere, kara, ha saport verilebilir.» Fakat ekalliyet Fransası. Nihayet, güçbelâ benzinimizi tedarik sofra takımları pırıl pırıl parlayordu. harekete sevkedecek, ve diğer taraf da va, deniz, ticaret, matbuat, maliye ve Nihayet insan değil mi onlar da? edebildik. Yolumuza koyulduk. M;hBu fıkranın hükmü 1943 senesi mayıs Gece elbiselerinin altından mevzun enasker, mühimmat, teçhizat, mahnıkat maarif ataşelerile muavinlerine, ecnebi avı sonuna kadar cari olacaktır. damları sezilen kadınlar şakrak kahka Demektir ki biz de beşeriyet için harbe mandarımız binbaşı susuyordu. Nefere naklinde ve daha bir çok işlerde tayyabir ceza bile vermemişti. Yorgundu, haHIMII »ılllllinilllllllllllllllllllllllülllUIIIIIIIIIIIHIIinilllllliTiııııııiın ». halarını savurarak etrafa zevk, neş'e ve diyoruz relerden istifade edecektir. Girid harbi Anladım, bu zavallı da vatanın de yattan bıkkmdı. Benim kulağıma bir şehvet saçıyorlardı. Sonra öğrendik ki, ses fısıldıyordu: «Bir ordunun izmihbu örneği, bu yolda neler yapılabilecebunlar Parisin namdar sinema ve sah ğil, fakat beşeriyetin mefkuresini taşığini göstermiş ve böylere harbe daha yordu. Ah bu demokrasia sisteminin lâli böyle başladı...» ne san'atkârlarıdır; vazifeleri fırkadan millî duygulann belkemiğini aşılayan modern bir mahiyet vernıiş.tir. Bu da bir inhizamın son hikâyesidir, fırkaya dolaşarak temsiller vermek ve müzmin hastalığı! dostlarım. Girid harhî, bu mahiyeti ihraz etmiş zabitam eğlendirmekür. Mükellef sofKehl köprüsünden geceyarısı dönolduğuna çöre havactlık âleminde göCeiâleddin EZİNE rada benim de yerimi gösterdiler. Samüştük. Jura dağlarındân kopan soğuk receğimiz yeni tekâmülü şu şekilde huğıma o zamana kader ancak beayz per[•] Birinci makale 31 mayıs tarihli dalgası ciğerlerimize kadar İşleyordu. lâsa etmek mümlündür: dede görebildığim meşhur bir sinema Yolda bir nahiyeye uğrayacak ve oto nüshamızda çıkmıştı. 1 Girid harbi, herşeyi hava yolile yıldızı, soluma bir topçu miralayı tetaşımanın müjnkün olduğunu göstermişsadüf etti. Şen, neş'eli bir adamdı bu tir. Almanlar, Girid harbinde, hava sitopçu miralayı! Kır saçlarına rağmen Iâhının temin ettiği bu imkândan istifabir delikanlıdan fazla içiyor, hikâyeÇünklng 3 (a.a.) Cepheden alman ler anlaüypr, gülüyor, güldürüyordu. Lizbon 3 (a.a.) Biarrlt/den Ispande etmişler ve bn tecriibeyi muvaffakiKahire 3 (a.a.) Ingiüz Ortaşark yetle başarmışlardır. Dünyadaki en ağır ya yolile gelen ve Atlantîktc bir Alman sc ı telgrafkr, Şansi dağlık mıntakasm İri iri taneleri siyah inci gibi donuk şeyleri bile parralamak çartile tayya korsan gemisi tarafından batırılar. Zam. da ve Çinin cenubunda cereyan eden bir renk saçan taze havyardan koca bir utnumî karargâhınm tebliği: Bütün cephelerde, vaziyette hiç bir (Başmakaleden devam) zam vapurundan kurtulan 116 Ameri muharebelerde ÇinlilerLı ınuvaffakiyet kaşık tabağıma koyarken: re'ere kovnp naklctnıck mümkündür. değişiklik yoktur. ğı tabiye arasında Türk milli mücadelekan tebaası, aralarmda kadınlar ve ço kazandıklarını gösterrnektedir. Şansinin 2 Herşeyi hava yolile nakletmek Demek siz Türksünüz, dedi, ben sini şunun hunun «leti bir oyuncak gibi cuklar oHuğu halde bugün Lizbon'a cenubu şarkisinde Taikan Şau dağla . Hava kuvvetlerinin tebliği mümkün oldıığu gibi yavaş yavaş alde uzun zaman Suriyede işgal ordusunvamıışlardır. İngiliz Anıerikan sıhhiye rında ve Şantşe.Aoping yolunun gar Kahire 3 (a.a.) ln«;ıuz hava kuv göstermeğe kalkışmasını reddetmek için çalmak sartile naklohman şeyler her da bulundum; sonra dilini şaklatarak grupu azasından 24 Amerikalı ile 60 bında şiddetli muharebeler olmaktadır. binnefis Fran&adan getirebileceğimu devetleri umumî karar?âhının tebliği: yere pötürülebilmektedir. Otuz mil sürballandıra ballandıra devam etti, ne enİngiliz tebaası Fransada kalmıslardır. Çinliler Fukien eyaletinde Fooşov'un 1'2 haziran gecesi, İngUız hava kuv liller onun hayret eoeceğı kadar çok atle alçalabilen tayyareler, naklettikleri fes kadınlardır o Suriyeli hatunlar! Bir Gelenlerden biri demiştir ki: şimali garbisindeki Tahu tepelerinde de vetlerine mensub tayvareler, Bingazı . ve kuvvetlidir. Ve Darlan bu harekeüle şeylere zarar vcrmeden yere indiriyor « Şafaktan az sonra Thenesis ismin bir muvaffakiyet kazandıklarını söylü içim su kâfirîer... Hele yazın, bir say deki askerî hedeflere ytni bir hücum bizim için ortaya sadece düBÜn bir kısun ve böylece tayyareler herşeyi taşıdığı de bir Norveç bayrağı taşıyan tahminen fiye yeri vardır, bir dağ başında... Ney yapmışlardır. Liman mıntakasında bü yorlar. Fransasms karşı bugün tam tezad teşgibi herşeyi istenen yere de bırakabilidi ismi, neydi? Neyse şimdi unuttum. miktar infilâk vukua gelmi^tir. kil eden yeni bir Fransa ıdması çıkarmı» Çinlilerin bildirdikZcrine göre, Çüı 0,000 tonilâtoluk bir Alman korsan geyor. Almanlar Girid harbinde bundan Az mı maceralarım geçti benim orada! 1 haziranda Tobnık üzerinde hava dafı olmaktan başkn bir şey yapmıyor: Hak misi Zamzam'ı top ateş'ne tutmuş ve kuvvetleri Japonlaıı dağlık mıntakaya da istifade etmişler, nıuhtac olduklan Ben mübahaseyi değiştirmek istedim. bataryalan iki Yünkers 88 tayyaresi gördükleriru söylemekten çekinmiyen çekildikten sonra 30 mayısta mukabil olcıiların kayıklara binınesini emret . bir çok şeyleri bu şekilde taşımışlar ve Fransızlann düukü • ransasile uydurnıa miştir. Iki kayık devrdjnıs, bir diğeri hücuma geçmişler ve düşnıana ağır za Gazianteb ve Maraş taarruzlanna işti tahrib etmişlerdir. istedikleri yerlere indirnıişlerdir. rak edip etmediğini sordum. Birden31 mayısı 1 hazirana bağlayan gece, ifadelerden bir siyaset istikumeti çıkarde obüs isabeti neticesinde batmıştır. yiat verdirmişlerdir. 3 Almanlar, Girid harbi sırasında bire ciddileşti. Uz\ın uzun Türk ordu Iskenderiye açıklannda hava dafi ba mağa çalışan Amiral Darlan'ın bugonkü Çin çeteleri de faaliyete geçti imse boğulmamıştır, 3undan sonra tayyarelerin alçak uçuşundan istifade korsan gemisine bindir^d'k Korsan gesunun şecaat ve kahramanlığmdan bah taryalan diğer bir düsman tayyaresini Fransası. Peiping 3 (a.a.) Köyıer: suretile ve kara kuvvetlerini fena halde misinin güvertesinden obüslerin altında Buraya gelen habeılere göre, Japon setti. Gazianteb ve Maraş müdafaala düşürmüştür. Biz dünkü Fransanm n.illi kahramaniz'ac ettikten bnşka ricat hatlannı da Zarr.zam'ın 7 dakikada baarıldığmı gör. ların cenubî Şansi'de yaptıkları harekât rının şahidi olmuştu. Türk hamasetiHabeşistanda, Gondar mıntakasında, lıklanmıza hay.anlik göstenniş olan eştehdid etmişlerdir. Tayyareler, bu suret dük. Korsan gemisinde bir gece yattık muvaffakiyetle neticelcnmemiştir. Japon rıin hayranıydı. Bir avuc milliyetperver mıntakasında, Omo nchri üzerinle çok müessir topçu vazifesini görmek tan sonra Dresden ismin^ekı Alman va lar burada çok büyük zayiat vermişlerdir Türkün modern bir orduyu yenmesine de ve Debareş'de hava bombardımanları has ve erkânmı ddipıa şükranla yâdederte ve düşman kuvvetlerini fena hırpala puruna nakledildik ve bu vapurda beş A'man haberler bir çok Çin kıfalarınm bir türlü akıl erdiremiyordu. Bu sö harekâtına devam edilmıştir. Bu hare ken damdan düşeıresine tabirine tam uygun beyanarile nıüü mücadelemia maktadır. Hatta bu tajyaıclerle tankla hafta kaldık. kâta, İngiliz hava kuvvetleri, cenubî AfJapon çemberini yarchklarını ve muha zünü fırsat bilerek hemen sordum: küçültmeğe çahşırakta heis görmemiş rın ve sair zırhlı vesaitin, tahtelbahirle Şimdi de acaba böyle mi mirala rika hava kuvvetleri ve bir hür FranBu müddet zarfında erkekler günle rebenin merkezi Şansi ye kadar genişlerin tahrib ve imhasında istifade edilece rinin 20 küsur saatini ambarda ve yal. diğini göstermektedir. Diğer taraftan şi yım? Ferdin cesareti zaferin başlıca sız cüzütamı iştirak etmiştir. Bir tay olan Amiral Darlan"ı nıukaddesatımıza hürmctsizlik göstcrnıiş bin gibi telâkki ği ileri sürülüyor. yarc miz dönmemiştir mili midir? nız 2 saatini üst güverkde geçirmeğe malî Çinde, Çin çeteleri j'eniden anî etmekte elbette yerden gökc hakhyız. Evet, şimdi de makineden ziyade Diğer cephelerde, kayda değer mühim bir faaliyete başlamıştır. Pazar günü Fakat Almanlanıı hava kuvvetlerinden mecbur edilmişlerdir.» Amiral Darlan m Fransaya vermek bir şey olmamıştır. PekinHankow hattı üzerinde Paotinfu insana inamyorum. bütün bu istifadeleri lemin etmelerinin istediği siyasî islikaınet l.izi asla alâkanun şimalinde bir yolcu treni dinamitle en bellibaşlı sebebi hava faikiyetidir. ttalyan tebliği Fakat Almanların namütenahi taydar etmez. Fakat onun, boyle yaparken berhava edilmiştir. Yolcular arasında yarelerinden, tanklanndan bahsediyorAlmanlar, daha üstün hava kuvvetlerile Roma 3 (a.a.) Italyan orduları uİngiltereye hücum vesüesi bulmak bir çok ölü ve yaralı vardır. mumî karargâhının 363 numaralı tebliği: karşılaşmış olsalardı, bunlann birini de ar... hesabına dahi olsa bizim tarihimizi tahGirid adasmda harckât nihayet bul yapmağa inıkân bulmaz, ve bu tecrübeMahallî Japon gazetclcjün verdikleri Fransanın beşeriyet için harbettiAnkara 3 (Telefonla) Büyük Millet muştur. Adadaki esirîeriiıiız serbest bı rif etmeğe hakkı yokrar. Bilmiyorsa leri muvaffakiyetle tatbik edemezlerdi. Meclisinin bu ayın 18 inci günkü top haberlere göre Japonlar Hopei eyaletin. ğine imanı var. rakılmıştır. Kıt'ala>ımız kendilerine öğrensin, nem vatandaşlanna sorarak de 45,000 kişilik bir kuv>'etle çetelere Bu tatbikat havacıhğın yeni imkânla lantısında yaz tatilirıe karar vermesi Fransanın Fransa için harbe ttiğine öğrensin. Gazianteb müdafaasından nnı tebarüz ettirmiş olduğtı için bunla muhtemeldir. Bu toplantıyo kadar mev karşı şiddetli bir mücadele açmışlardır. imanı olsa, daha doğru olmaz mıydı, cahsis edilen mıntakanın temizlenmesini bahsetmek için Tuık Veıdun'u demek bitirmişlerdir. Hava kuvvetleri bu barekâta muzaharet nn bundan bö\le bir tarafa inhisar et cud işler çıkarılmış olacaktır. Maamamiralayım? Dün gece hava teşekküllerimizden biri mecburiyetini hissetmiş olan Fransızın miyerek daha $ümullü bir mahiyet al ih yaz tatilinin mutad içtimalara on beş etmektcdir. Aklıma Fîkretin mısraları geldi: Malta adasındaki hava hedeflerini bom kitabmı okuyarak öerensin, ve nihayet ması ve bu şünıulün de harbe yepyeni ;ün fasıla vermekten ibaret olacağı da Zulmün topu var, güllesi var, kal'a?> bardıman etmiştir. namuslu asker General Gonraud'ya sobir manzara vermesi beklenmektedir. öylenmektedir. varsa, Şimalî Afrikada Tobruk cephesinde rarak öğrensin. Şimdiki harbin istikbali bakımından Hakkın da bükiilroez kolu, dönmea dikkate şayan topçu faaliyeti olmuştur. Öğrensin ve bilsta ki Tu>k milli miiGirid harbinin en mühim neticesi, belki Almanya Mançuko ticaret yüzü vardır. Hava teşekkülleri bu üsde demirli ge dafaası Türk m'lletinin kendi sinesinhava harbinin alacağı bu nıahiyettir. Bu muahedesi , Zavallı Fransız ordusu, bir Türk şai mileri ve liman tesısatmı bir kaç kere den hrlamış bir arim ve imanın ifadeda hiç şüphe yok ki harbe büsbütün Berlin 3 (a.a.) Stefani ajansından: rinin otuz sene evvel yazdığma inanan bombardıman etmişlerdir. Bir nakliye sidir. Ve bu ateş her ithb eden mekân şiddet verecek ve harbin daha fazla sürAlmanya İle Mançuko arasındaki tihakkm, cesaretin Fransası! Tekrar mi gemisi batırılmıştır. Av tayyarelerimiz ve zamanda ayni ku^ctle parlamağa atle vukuunu, daha sür'atle neticeler caret itilâfuun tecdid edildıği haber veralaydan sordum: iki düşman tayyaresini d'jşürmüşler daima hazirdır. vermesini temiıı edecektir. Çunking 3 (a.a.) Çin gazeteleri, rilmektedir. İtilâfta gelecek sene iki Demek size göre meşhur Maginot dir. Tayyarelerimizden biri üssüne dönBu kadar izahlardan sonra Amiral Elhasıl Girid harbini, şimdiki harbin memleket arasındaki ticarî mübadele Amerika Hariciye Nazırı M. Hull ile nuz zor bir geçiddir miralayım? Bu memiştir. Darlan'ın hata^mı tsshih etmesini bektarihinde bir inkılâb saymamak için hiç nin mühim miktarda artırıiması der yeni Çin Hariciye Nazırı M. Kuooşi gün onun bir kısmını gezdik. HariŞarkî Afrikada kayde değer yeni bu liyebilir miyiz? Bu tihet onun kendi bir sebeb yoktur. Ve bu inkılâbm neti piş edilmektedir. arasında teaü edilen mektublann muh kulâde ve usta bir tekniğin semeresi. hâdise ohnamıştır. şahsma taalluk eden bir vicdan meselecelerini hep hirlikte takib edeceğiz. teviyatını tebarüz ettiriyorlar. Ordunuzun şecaati de sizce müsellem. Kahirede müdafaa Martiniğe giderken yakala sidir. Biz kendi vaziyetimİ7e taalluk M. Hull, mektubunda, sulh olduğu ve Böyle insan ve makine birleşince? ömer Rıza DOĞRUleden serapa yanlrş bir isnadı reddedeÇinde asayiş yeniden teessüs ettiği zamıntakası nan 200 Alman rek hakikî vaziyeti kâfi vümb ve sara Maginot'yu geçmek İsteyen ordu Kahire 3 (a.a.) Mısır Millî Müda man Amerikanın Çindeki memleket dışı beş yüz bin neferini feda etmeli. Bu Londra 3 (aa.) Amirallık Dairesi hatle izah etmiş bulunmoruz. faa Nazırı •Kahirede Arab müdafaa mın hukuklanndan vaz geçmek niyctnde cinneti yapacak deli tasavvur edemem. nin neşrettiği bir Holanda deniz tebYUNUS NADÎ takası» adında yeni bir müdafaa mın olduğunu bildirmiştir. Ya Alman başkumandanı bu deli liği diyor ki: Matbuat, bu teminatı, Çin Ameri ise. Meselâ büyük bir deli? takasmm ihdas edildiğini haber vermek«8.379 tonilâto hacminde Fransız WinBudapeşte 3 (a.a.) Macar ajansı tedir. Bu mıntaka Nilin sol sahüinden kan dostluğunun yeni bir delili olarak Topçu miralayı hayretle yüzüme bak nipeg gemisi, Antil sulannda Vankings Kolombiya üniversitesi Lord bildiriyor: karşılamaktadır. ü. Omuzlarını silkti, bir kadeh şam Bergen Holanda harb gemisi tarafından Başvekil Bardossy refikasile biılikte başlayarak garba doğru uzanmaktadır. Hududdaki makineli kuvvetlere menİktısad Vekâleti İzmite 200 panya daha içti ve yanındaki kadına önlenmiştir. Winnipeg, Marsilyadan ha Halifaksa profesörlük verdi pazartesi akşamı Romaya hareket ctVaşington 3 (a.a.) Lord Halifaks, döndü. Ben, Ahnan makinesinin karşı reket etmiş ve yolda Dakara uğramışü. miştir. Hariciye Nezaretlnin siyasî, mat sub olan bu müdafaa mıntakasında çael tezgâhı gönderdi üniversitesinde kendislne smda hâlâ yarım asır evvelki insana Winnipeg'de, Martinik'e gitmekte olan Kolombiya buat ve hususî kalem şubeleri müdür lışacak olan telsizciler hususî bir maaş İzmit 3 (Hususi) İktısad Vekâleti nanan. büyük deliler sulbünün tarih 200 den fazla Alman yolcu bulunmakta fahrî doktor unvanı verilirken, taleDe lerl ve İtalyanın Budapeştedeki elçisi, alacaklardır. Mısır ordusunun mezkur mıntakada seri muharebelere ne kadar nin gönderdıği 200 dokııma tezgâhı bu ten silindiğini sanan Fransız topçu mi idi. Bu Almanlann bu gemide bulun cnünde söyledigi bir nutukta harb:n Eaşvekile refakat ediyorlar. Macar hükumet erkânı, Başvekili ehemmiyet verdiğini bu tedbir göster gün geldi. Bu tezgâhlar vjlâyet köylüsü ralayının zavallılığmı düşündüm ve ba duklarınm sebebi hiç de sarlh değildir ilk hedefinin Hitlerizmin imhası olamektedir. ne tevzi edilmektedir. cağını teyid eylemiştir. şım göğsüme düştü. • ve halen tetkik edllmektedir.» teşyi etmişlerdir. Harbin yakın istikbali bakımından Girid Ecnebi memleketlerde seyahat güçleşti harbinin neticeleri ğinden hükumet harice gidecek memur1939 dunya harbinin başından bugüne kadar, yani Polonya harbinden Girid lara diplomatik pasaport verecek barbine kadar, fasılasız denecek bir Diplomatik pasaport haddi genişletiliyor Tetkik ve tenkid Bir ordunun izmihlâli 2 [ • ] Orkestra... avnl malunı... Sesi nzaktan hoş gclir ama yakmdan dinr şcy değHür. Boru, büyülü klârneta, bombort, dfimbeleki Hepsi aşinalaronızdır. Bunları ayrı ayn duılcrseniz kulağa pek hoş gelmez. Lâkin bir ustası çıkar. Bunlan birieşürir.. Ara'.arma daha başka sazlar da karışnnr; bir orkestra knrar.. Güzel, tatlı nefis bir şey olur. Enginar, pişnıeden ağıza alınır şey değikUr. Onu alıjlar, oyarlar 4ç>°e pirinc doldurur, »eytinjağı, soğan .tereotu koyar, pisiririer. Eofcs bir yemek olur. Tekbasına bakbi, kabak, ıspanak. ptrasa, lâhana ne işe yarar?. Kinı yiyebiliı?. Bunlar ancak diğer bir takım şeylerie kanşarak piştiliten, hazırlandıktan sonra yenir. Öküz derisini sarmakla ayağınuza kap tedarik etmiş olmayre: ko>Tin postunu sırtımıza ahnakia çaputianamadığımız gibi. Demek Lsterim ki; yiyecekten giyeceğe, ifitecckten göreceğe kadar herşey, bir manzumedir. Kcndine göre bir orkes. tradır. Zevk, ztkâ vc hüntrin elbirliği ederek yaptığı bir tcrtibdir. Bu tertib nekadar hüneril olursa o kadar rmrvaffak ohır, muammer olur. İstanbnl şehri nakliyatı da bugün böyle bir zekâ, bir zevk ve bir marifet bekKyor. Ne giUi?.. GeBniz İsUuıbuMalU nakil vasıtal«rını, nnmmî nakil vasıtalannı sıralayahm: 1 Denizyollan liman hatlan 2 Şirketi Hayriye 3 Halic idarasi 4 Banliyö demiryollan 5 Istanbul Tramvay idaresi 6 t'sküdar Kadıköy traınvaylan 7 Tünel 8 Hususî otobüsler. İstanbul gibi dağınık bh sehrin bir ncundan öteki ueuna gitmek için insanın birkaç vaMta değiştirmesi lâzımdır. Meselâ Maltepede otoran bir adam Boğaza gitmek isterse trenle Haydarpafaya, oradan ya tramvayla Üsküdara, yahud vapurla Köprüye giderek Boğaz vapuruna binecektir. Bütün bn vasıtalar arasında birbiriie münaseberi olan yalnn iki vasıta vardın Anadola banh'yö trenlerile Haydarpaşa vapurlan, Üst taraü inadma eykırı olsun «liya yapılmıs kadar çaprazdır. Çüııkü bir umumî el bu:ıları birbirlerile anlaştırmaz. Bunlann idareleri de ayn olduğu için bilctleri de başkadır. Her birinden ötekine geçerken muttasıl bilet almak vermek zarureti de vardır, Ben bir kaç defa yazdım. Gene yazacağım. Çünkü vakit ve nakdin gitgide kıymeti artmakUdır. Şehirlinin böyle uzun uzadıya vasıta deçiştirıneğe vc o arada \'aktini zayi etmeğe takati yoktur. Gerçi Avrupauın ckseri büyük şehirlerinde olduğu gibi şehir vasıtalarının bir elde, bir idarede toplanması pek arzu edilir bir şeydir. Lâkin bugün, bunun İstanbulda tabakkukuna mâni olan bin türlü ınalî, iktısadî ve idaıî engeller olduğuna gore yapılacak iş şudur: 1 Bu muhtelif vasıtaiann birbirlerinin biletlerini tanıması ve birine binerken ötekile seyahate devam edecek bilet alınabilmesi; 2 Bunlann tarifelermm. birbirlerile aktarmaya mfisaid şekilde tertibi.. Bu yapılınadjkça İstanbulun bir tarafından öbür taıafına gitmek Amerikadan Avrupaya yedi buçuk snatte geçilen bu asırda en az beş saat sürüyor. Bu ne teenni böyle. İstanbul Belediyesindeu bu işe bir himmet beklemek yani şehrin umumî nakil vasıtalarmı bir orkesrrasyona bağlamasmı istemek boş bir temenni olmasa gerektir. Ceiâleddin Ezine Zamzam vapuru nasıl batırıldı? Cenubî Çinde muharebeler Alman korsan gemisi, Çinliler mukabil taarZamzamı topa tutarak ruza geçerek Japonlara zayiat verdirdiler 7 dakikada batırdı Afrikada vaziyet Tarihimizi tahrif ettiremeyiz! Meclis yaz tatili yapacak Sulhden sonra Amerika, Çindeki imtiyazlarından ferağat edecek B. FELEK Rumanyada yulafa el konuldu Bükreş 3 (a.a.) D.N.B. bildiriycr: İktısad Nezaretinin emrile sınai, ticari müesseselerle köylünün ehnde bulunan bütün yulaflara devlet namına el konulmuştur. Yeni mahsulün «iraKİne kadar hayvan sahiblerinin hayvan başına 240 kilo yulaf bulundurmalarına müsaade edilmiştir. Bundan fazıa yulafı olanlar idari makamlara blldırmek mecburiyetindedirler. Macar Başvekili Romaya hareket etü İzmitte bir kamyon kazası İzmit 3 (Hususî) Şoför Fuadın id=Jresindeki kamyon kâğıd fabrikasma aid su borulannı toşırken demiryolu köprüsünde firenleri tutmamış, arkasındaVd bir ihtiyara çarparak feci şekilde ezilmesine sebeb oimu?tur. Hayaü tehükede olan ihtiyar hastaneye kaldırılmış, şoför hakkında takibata geçilmistir. Yarın, öğleden evvel gelirsin... Fikri oturduğu yetden kalktı, kaptanın elini öpmek istedi: Beni ihya ettin, kaptan. Halil kaptan, sür'atle elini geri çek mişti: Bırak be evlâdım... Fikri, verilecek isın ağıriığmı, hafifliğini; verilecek güıideiik rniktarını bilmiyor, sormağa da lüzum görmüyordo. Sadece boynunu bük"=rek: Kapıdan bıraknlsr mı? Ben, tenbih ederim, merak etme. Sen, makinede çalışnuş ustasın. Şimdilik açık yoktuı. Bir gece bekçisi istiyoruz. Evvel Allah, lcuş uçurtmam. Mehmed Ağa, Hurşide ses'endi: Yarın, ağayı hastaneye kaldıraca ğız. Sen, karakoldan bir polis çağırır, odayı gösterir ve güidletirsin. Öğleden sonra tabiî.... Halil kaptana işaret etti: Haydi, biz. gidelım. Selâmlaştılar. İki arkadaş çıktı. Fikri, kaybettiği bebeğin bulup geti rileceği haberi duyan ço^'klara dön müştü. İnanamıyordu, bir türlü inanamıyordu. ݧ bulmuşlu O da çalışacaktı. (Arkası var) Bu omuz silkişe, Fıkıüıin canı sıkümıştı, dargın bü sesle: Hurşid, iyi çocuktur. dedi. Hem ocağı, hanm işlerini, geleni gideni idare ediyor; hem ağaya bir ana gibi bakıvor. İki arkadaş, birer iskemle çekip oturmuşlardı. Lop, kırmızı yüzlü adam, onun dikilişini hoş görmüştü: Hurşidi, biz de severiz. Sen, nereden tanıyorsun? , Bu ahpablık karşısında Fikri yumu şamıştı: Bu handa, epey kaldım. Tıknaz adam, Fikriye dikkatle bakı•yordu: Aslan gibi delikanlısuı. Nerede çalışıyorsun?. Fikrinin rengi uçtu, ısteksiz isteksiz: Bir yerde çalışrr.'yorum, açıktayım. dedi. Tıknaz adam, göz kırparak sordu: Ne kadar zamandanberi?.. Fikrinin sesi küçülüverdi: Bir kaç ay oluyor. Tıknaz adam, yumruHarını dizlerıne dayayarak oturduğu yerde doğruldu; kanlı gözlerini hayret ve hiddetle aç mıştı: Tam çalışacak yaş^asm! Senin gibi koç delikanlılar aylak durur mu?. Fikri, içinin derdini döktü: Bayım, iş, diyorsun Nerede? Başımı vurmadığım kapı ka'ınadı. İçeriden bir tanıdığım olmadığı için. atlattılar. Tıknaz adamın arkadaşı: Halil kaptan, dedi. Bu delikanlı hem açık, hem doğıu komışuyor. Yai. nız biraz dik başlı s'ibi görünüyor bana! Halil kaptan, başını saîladı: Kolay iş bulamaz. Fikriye dönmüştü: Nerede çalışıyordun? Trikotaj fabrikasında. Çıktın mı? Çık'.rdilar mı? Fabril'da üstabaşıyı dövdüğüm için. Peki buna sebeb? Ayni fabrikada çalışau nişanlıma sarkıntılık ettiği için. Haaa! Şimdi iş deği§U. bunlar olagan şeyler. Kâğıdlarım ver bakayım. Belki bü iş buluruz. Fikrinin kalbi duracaklı. Kulaklarına inanamıyordu. Elleri titreyerek süveterinüı yeleğinin iç cebine sakladığı port. föyü çıkardı, evrakı ayırıp uzattı: Buyurun, bakm. Halil kaptan, evrakı bir bir dikkatle gözden geçirdikten sonra, Fikriye iade etti: AŞK roman Bunlar güzel... Sabıkan var mı? Hayır. Buna da inandım Sormak ayıb olmasın ama, dört beş ay, neyıe geçindin? Handa yattığına göre bekârsın. Hazır. dan mı yedin? İşten çıkanldığım zaman bir köşede param vardt. Halil kaptan, buna güldü: Işçi gündeliğinden ne kadar para artar ki... Anadolulu olsaydın, buna inanırdım. Istanbulluların en düşkünü bile kibar oluyor da... Kâğıdlarım yeleğinin İe cebine koyan Fikri de hazin hazin gülümsedi: Bir UÇURUMU 6 1 Mahmud Yesari Halil kaptanın arkadaşı kaşlarım çatarak baktı: Ağa, ağır hasta... Scn, bırakıp sa vuşuyorsıın. Hurşid, şikâyet etti: Bütün işler üzerima kaidı. Hangi birine yetişeceğimi bilmiyorum. Mehmed Ağa, beni eskiden tanırsın. Hani hanı devraldığın zaman burada alıkoy, diye söylemiyorum. Ben, her 7erde iş bulu . rum. Halil kaptan, Mehmed Ağaya eğil mişti: Hurşide dokunma. Onu, yeni tanırnıyoruz. Onlar konuşurken, Harşid, usulca Fikrinin yanına gitmiş, kulağma fısıl Halil kaptan, dudaklan arasmdan şüplıeli sordu: İçki kullanır mısın? Açık konu . şuyoruz. Fikri, tiksmmiş gibt yüzünü buruş . turdu: Arkadaşlann ikram ettikleri bir bardak birayı, zorla içerim. Bunlar da sayılıdır. Rakının damlasiıiı ağzıma koymadım. Halil kaptan, elini dizine vurdu: Tam aradığım adamsııı. Soluk, soluk Hurşid görünmüştü: Biraz geçiktim galiba... İş, bir değil ki.... Oturanlan görünce sevincle bağırdı: Ben tutumluyumdur. İşte iken sıgara bile içmezdim. Hoş geldiniz, safalar getirdiniz. damıştı: İşte, dediğim espektör bu. Parmağının ucile kaptanı gösteriyor . du: Ben, konuşurum. Biz, konuştuk. Fikriyi ümidsiz görme"3i|i için Halil kaptanın yanına segirtti: * • Kaptan, hatırım kırrrjazsm bili. rim. Ama, iş, vazife husasatmda çok titizsindir. Sana, her adamı kayıramam. Velâkin... Yan ycn Fikriye baktı: Fikri ağabey irin, kefılim. Halil kaptan, ağır bir «esle sordu: Dinin, imanın gibi doğruyu söyl<îyeceksin. Fikri ustanm isret huyu var mıdır? Hurşid. kahkaha ile güldü: Bizde misafirker. soğuklamıştı, çaylı konyağı zor içirebıldim. Halil kaptan, Fikrive* Hurşid, yarın, seni bizirc fabrikaya getirsin, dedi. Mehmed Ağa .bağırdı: Han, adamsız kaljyor. Delikanlı çocuk mu? Sen. adres kâğıdmı ver, o, elile koymuş gibi bnlur. Halil kaptan. gülümsedi ceketinin iç cebini kanştırdı: bir kü^iik ince mu kavva çıkardı, Fikriye vardi.