9 Mayis 1940 CUMHURİYET Avam Kamarasındakî fırtına zaferle bitti [Baş tarafı bMnci tahijede] Avam kamarasındaki müankaşalara Londra Şe hir meclısi reisi ve İşçi partisi azasından Kerbert Momson'un hukumeti tenkid eden şiddetli biı nutkile başlamıştır. Hatib ezcümle şunları söylemiştir: « İşçi partisi hükumetin siyasetini şiddetk tenkid etmektedir. Hükumet, Norveç meselesile alâkadar bazı hareketlere teşebbüs etmeği tasarladığı halde, Finiandiyaya tahsis edüen kuvvetleri dağıtmak gibi şayanı hayret bir harekette bulunmuştur. Britanya diplomasisi, harb İskandinavyaya yayılmadan evvel nispeten zaaf göstermiştir. Entellicens servisin, Norveçteki vaziyet karşısında sarfettiği faaliyetin ne tesiri olmuştur? Nazırlar, Norveç vaziyetine dair haberler aldıkları zaman, bclki icab eden kararlao İttihazda kusur etmişlerdir. Bütün bu hâdiseler, hükumetin ciddî tedbirler alamadığını ispat etmektedir.» Hatib sözlerine şu suretle devam etmiştir: < Hükumetin, Norveç doklarını, limanlarını, fiyorlannı ve tayyare karargâhlarını önceden tarassud etmiş olduğunu zannediyorum. Yalnu Norveçte değil, aıazısi üzerinde düşmanla çarpışacağımız her memlekette böyle harekeı etmekliğimiz zaruridir. Balkanlardaki vaziyet ve halihazırdaki durumun Cebelüttarıkta ve Italyada yeni şekiller alması ihtimali dolayısile, bu tarassudun itmam edılmesi lâzımdır. essüs etmemiştir. Hükumet, Almanlann, Balbktaki komşu devletlerden birine karşı yeni bir taarruz hazırlamakta olduğunu pekâlâ bildiği için, icraatında şiddetle tenkide lâyıktır. Bununla beraber, hâdiselere göğüs germemlz lâzımdır. Paniğe kapılmağa lüzum yoktur. Aramızda mutabakat husulünü icab ettiren ehemmiyetli sebebler mevcuddur. (Alkışlar). Britanya imparatorluğu ve Fransa imparatorluğu gibi iki muazzam imperatorluk, hürriyet r.ğurunda yapılan bu mücadelede ittifak etmişlerdir. Fakat Britanya imperatorluğuna, tehlikenin hakikî mahiyetini göstermedikçe, onu lâzım olduğu gibi ayağa kaldıramıyacaksınız. Universite profesörlerinBütün otellerde temizlik den bir çoğu şahid olarak dinlenecek faaliyeti başladı Bursa, (Hususî muhabirimizden) Banyo mevsimi yaklaştığından Çekirgede ve Bursa Çekirge yolunda büyük bir faaliyet ve temizlik göze çarpmaktadır. Çekirge otelleri, sıkı bir temizliğe tâbi tutulmuştur. Diğer taraftan AHıparmak caddesi bulvar haline kalbedilmi?, eskiden daracık bir sokağı andıran bu anayol simdi iki taraflı parkelenerek güzel bir şekle sokulmustur. Bir seneden fazla bir zamandanberi yapılmasına çahşılan, fakat bir türlü ilerlemiyen Altıparmak yolu inşaatı yeni ve genc Belediye Reisi Avukat Sadık Tahsinin işbaşma geçtiği FU bir iki hafta içinde ikmal edilmiştir. Şimdi bu yolun genişletilmiş olan tarafmda yıkıimış ve harab bir vaziyette kalan bina sahiblerine tebligat yapılarak bunların derhal düzeltilmesi ve yava kaldırımların parke yapılması kendilerine bildirilmiştir. Bu cadde üzerine yeni yeni bınalar da yapılmaktadır. Şehrin en işlek bir ticaret güzercâhı olan Cumhuriyet caddesinin bir kısmı yıllardanberi şose halinde kalmış duruyordu. Yeni reis derhal bu kısmın da pa^kelenmesi için emir vermiş ve işe baslanmıstır. Su işlerine gelince: Yazm ihtiyaca kâfi eelmiyen Bursa sularının çoğaltılması için esash bir proje yap''mış ve bu proje tasdik için VekîlıHe gönderilmiştir. 500 600 bin lirava çıkacak olan bu tesisat yapılmadan evvel şehrin yaz jünlerinde her sene çektiği su sıkmtısının hu sene cekilmemesi için bazı tedbirler alınmaktadır. Devreneeç denilen içme suyu kapalı bir kanalla depoya almmış, başıboş akan knynpklar muntazam mecralarla depoya sevkolurmuştur. Kaplıkaya suyu bazı kimselerin müdnha'esile simdiye kadar şehre gelmemekte idi Yeni reis ıu halin önüne peçilmesi icin oraya bir bekçi koydurmaktadır. Eskiden 500 evi beslomt'kte olan, şimdi ise ancak 12 eve gelen Kavak suyu jldujhı gibi deooya sevkolunmuş. bu sure*le Bursanın icme sulan kısmen çoğaltılmaya baslanmıştır. Bu>sanın en büvük derdi susuzluk olduStından Belediye Reisi evvelâ bu derde rîkoymakla Bursalıları sevindirmiştir. Avrıca şehirde reyen köpeklerle kedilerin toplattırılnnası için de emirler verilmistir. Bursada banyo mevsimine hazırlık Karışık bir iş • 9 Polonya dağ kıt'aları Narvikte ihraç olundu Norveç Krahmn miitete beyannamesi «Almanlar Norveçte harb değil) kital yapmıslardır. Fakat vaziyetimiz kuvvetleniyor, memleketi yeniden fethedeceğiz.» sinde bütün memleketi yeniden fethetmeğe muvaffak olacağız. Ric'atimizin sebebi, düşman kıt'larının adedce faikiyeti, karada ve bilhassa havada teknik üstünlüğüdür. Vaziyetin değişeceğine inanmaklığımız için bir çok sebebler vardır. Almanlar şimdiye kadar Norveçte harb değil kital yapmışlardır. Buna rağmen Norveç halkınm maneviyaü yüksek kalmıştır. Huku metim ve ben zafere kadar sebat etmeğe az mettik • Harekete geçmek lâzımdır Harekete geçmek, iaKat hakikî manasıle harekete geçmek ihtiyacındayız. Sevkulceyşî noktai nazardan eskisinden daha tedbirli vaziyetteyiz. Harikulâde bir adam olan Hitlerin en büyük zaferi budur. Bizi, 1914 teki seleflerinin yaptığından daha büyük bir tehlikeye ilka etti. ÇekoSlovakya, Almanyanm ta kalbgâhındaki mızrak ve Avrupanın en güzel ordularından biri olan bir milyonluk ordusu, ortadan kalktı. Bu, bizim Almanyaya terkettiğimiz sevkulceyşî bir kâr olmuştur. Lloyd George sözüne şöyle devam etmiştir: « Almanyaya bıraktığımız ikinci sevkul ceyşî kazanc, Fransız Sovyet ittifakı oldu. Sovyet Rusya, bu ittifakla, ÇekoSlovakyanın yardımına koşmayı taahhüd etmişti ki, bu da Almanya için, yeni bir harb cephesi yaratacaktı. Üçüncü kazanc. Rumanyadır ki, Almanyanın bilfiil eline geçmiştir. Bu harbde en mühim sevkulceyşî mevzilerimizden biri olması muhtemel Norveç şimdi Almanyanın elindedir. İsveçi tenkid etmek beyhude idi. Tenkidler yapmak hakkımız değildir. Bu milletleri himaye etmeği, onlara yardımda bulunmaŞı vadettik. Polonyaya bir tek tayyare göndermedik. Norveçe de iş işten geçtikten sonra vardık. Norveçin Almanya tarafından işgali. Alman tayyarelerini ve tahtelbahirlerini sahillerimize 200 mil yaklaştırmıştır. Parlamentoda bir tek kişi var mıdır ki, havalarda, karada ve denizdeki hazırlıklarımızın müessirliğinden ve süratinden memnun bulunsun? Başvekil, kendi jahsî görüşüne değil, İngiliz milletinin görüşüne göre vaziyeti karşılamalıdır. Başvekil kendi şahsiyetile memleketin menafii arasmda sarih bir tefrik yapamıyacak valiyette değildir.> Uç mes'ul nazır Herbert Moırıson sozune devarnla demiştir. ki: € Yaijlı veya yorgun bir Nazır, istemiyerek tehlikeli olabilir. Harbden evvel ve harbdenberi, hata işleyen ve kabiliyetsizlik gösteren biı kaç nazır görüldü. Bilhassa Başvekil, Maliy» Nazırı Sir Con Simon, ve Hava Nazın Sir Satnuel Hoare'ı zikretmekliğim lâzımdır. Bu Na«rlar 1931 1939 devresinde, Büyük Britanyanın haricî siyaseti bakımından ısrarla hata islemekten geri durmamışlardır. Eğer sulh elbirliğile tanzim edilmiş olsaydı, harb bertaraf edilmiş bulunurdu. Kanaatimce, bu harbe girme mizde herkesten fazla mes'ul bu üç kişidir. Bu harbin neticesi, bizim için çok fazla e hemmiyetlidir. Bu sebeble, çoktanberi iktidar mevkiinde bulunan fakat vazifelerinde ehliyet gösteremiyen kimseleri o mevkilerde muhafaza ederek, bu harbi kaybetmek tehlikesine düşemeyiz.> Morrison, muhalefet partisinm, celse sonunda himad reyini müzakereye koyacağını söylemif ve demiştir ki: « İsteyonım ki, Avam Kamarasınm vereceBaşvekilin müdahaleri ği karar memleket efkân umumiyesini temsil Çemberlayn, LJoyd George'un sözünü keseetsin ve İngiliz milletinin bütün kuvvetleri ve Başvekilden beklenen bütün kabiliyetlerl se rek: « Bu mülâhazanın manast nedir? Şahsiyeferber ederek zafere kadar mücadeleye devamtin bu gibi meselelerle hiç bir münasebeti olmada ısrar ettiğini ispat etsin.» dığını daima söyledim» demiş ve Lloyod Çemberlayn'in müdahalesi George sözüne şu şekilde devam etmHtin Çemberlayn, bu esnada müdahale ederek şu « Başvekil, Hitlerle, o müthis düsmanla, «Sıleri söylemiştir: sulh zamanında da, harb zamanında karşılaştı« Morrison'uıı söylediği sözler benı muda ğmı. fakat daima en zararlı kendisi çıktıgmı hahale mecburiyetinde bıraktı. Morrison, beyana tırlasa gerektir. Çemberlayn. milletin fedakârtına, variyetin vaKametini ileri sürerek başladı. lık hislerine müracaat etti. Millet kendisine ititelkin ettiSiniz müddetçe fedakârl.ga aHükumete ve hassaten bana hücum ederek, bu mad vaziyeti büsbütün vahamete götürmekten başka madedir. Başvekil, memlekete fedakârlık nüblr iey yapmıyor, pek tabüdir ki, hükumet reisı munesi gösterebilir. Bu harbdt, Çemberlayn'in, sıfatile, hükumet taralından yapüan icraatın bel mevkimî' feda etmesi Vfc*»r. hiçbir şey zaferi H baslı mesuliyetini kabul edi>orum ve mesaı temîne Mzmet edemez. «Sürekli alkı«'ar>. •rkadaşlarım da ayni şekilde hareket etmekte Eski Harbiye Nazırı da > gecikmiyeceklerdir. Fakat, vaziyetin vahametı, tenkidler yaptı hattı hareketimize taalluk eden şahsî mülâhaLoyd George'dan sonra kürsüye çıkan saMİardan değil, halen milli bir tehlike devresi yaşadığımm dün Meclise hatırlatmış oimamdan bık Amirallik birinci Lordu ve sabık Harbiye İleri geliyor. Düşmana, fasılasız surette meydan Nazırı ve Muhafazakâr partisi azasından Duff okumaktayız, memleketimizin bütün kuvvetlen Cooper de kabinenin hattı hareketini şiddetle ni bir aıaya toplayarak o diişmanı mağlub etme tenkid etmiş ve ezcümle şunları söylemiştir: < Harbin ilânındanberi değil, Münih mağliyiz. Hukumeti tenkid etmek bir vazife olabıhr. Tenkidden kaçınmağa çalışmıyorum. Fakat dost lubiyetindenberi. bir çok kimseler millî bir hülanma sunu so>lemek Isterim bu meclıste kumet kurulacağını ümid ediyorlardı. Hükumedostlanm yok değildir ki hiç bir hükumet, tin, bu iki günlük müzakerelerin tesirile enerhalkın ve parlâmentonun müzahereti olmadık jik ıslahat kararları ittihaz edeceğini ümid eça, müessir surette harbi idame ettiremez. (Al diyorum. Çemberlayn'in riyasetindeki hükAmete, istemiyerek, kemali teessüfle muhalif rey kışlar ve itirazlar). vereceğim > Çemberlayn sözüne şöyle devam ermiştir: Mareşal Voroşilof kumanda başından uzaklaştırıldı (Baf tarafı birinci tahijede) Kiev hususî askerî mıntakası kumandam Mareşal Semion Timoçenko da Sovyetler Birliği müdafaa halk komiserliğine tayin olunmuştur. Üniversitede geçen bir hâdiseden çıkan davaya aid muhakeme; geçende İstanbul ıkmci ağırceza mahkemesinde başlamıştı. Bu davada. asistan olarak çalışan Dr. İffetin kadro harici kaldığı zamanda, alacağı olan 19 ayhk naaşının, yani 255 lira 36 kuruşun alâkadar memur Ekrem tarafından kendisine götürülmediği, Ekremin bordroya bu kadın doktonın imza^ını aParis 8 (a.a.) Norveçteki vaziyet tarak parayı kendisine alıkoyduğu iddia edilmektedir. Muhakemenin dünkü ccls^sinds şa hakkında Havas ajansı, bu gün şu maluhidlerden Universite hıfzıssıhha profesörü Mu matı vermektedir: hiddin Ali ile Hukuk medeniye profesörü KeNarvik"e çıkarılmış olan yeni kıt'alaı maleddin, bu hususta yaptıkları tahkıkat! an'at arasmda, bu sistem araziye bilhassa alışmışlardır. Universite memvırlarından Hilmi ile kın Polonya kıt'aları da vardır. Narvik u Fazıldan da muhtelif cihetler otrafırda İ7a at etrafında, kar fırtınaları birbirini takib alınmıştır. Hilmi. mahkemeye tahkikatta şmdiye kadar hiç bahsi geçmiyen bir sened gös etmekte ve her türlü geniş harekâtı çok termiştir. Senedde, Ekrem. bahis mevzuu para güçleştirmektedir. yı borc bildiğini ve ödemeği kabul ettiğmi yazRöros mıntakasında çete harbi, Nor mış bulunmaktadır. Parayı İffete götürrtıiğıinde veçlılerin muvaffakiyetli hareketlerile deısrarla duran Ekrem, ibraz edilen sen»din sncu vam eylemektedir. krar mahiyetinde sayılamıyacağını. kendisinin Alman ileri kolları, Namsos'a girmiş ve bunu o zaman Tıb dekanının tekhfi üzerine, Üşimale doğru hareket başlamıstır. niversitenin ismi dedıli kodulu bir hâdise araNorveçe çıkarılan yeni kuvvetler sında harice aksetmesin. diye ve ridcmeği taahhüd ettiği para sonradan kendisine verilecek Londra 8 (a.a.) ingiliz radyosu son hareırahtan itfa olunmak vâdi karşısında yazıp günlerde müttefik kuvvetlerin Narvik'in mzaladığım ileri sürmüş ve şahsan Üniversite'ie şimalinde karaya çıkarıldıklannı ve Nambasit işler gördüğünü, maaş tahakkuk ve tevzii sos mıntakasında bulunan Norveç müf ibi mutemedlik yapan memurlara terettııb erezelerinin müttefiklerle irtibatı tesis etden işlerden mes'ul tutulamıyacağını srvlemtemek üzere şimale doğru ilerlediklerini bilir. Bu sırada, Dr. İffet tarafından Fazılla Hilminin de Kadıköy Sulh Hukuk ve İstpnbul Bl dirmektedir. rinci Hukuk mahkemelerinde dava edildiği ögLeh askerleri Norveçte renilmiştir. Fazılla Hilmi, bövle davalar açıldıParis 8 (a.a.) Norveçteki vaziyet ğmı tasdik etmişler, dava dosyalarının numaralarını da Ekrem vermiştir. Mahkeme; Miid hakkında alınan haberlere göre, Karpatedilen deiumumiliğin talebine uygun olarak. arîndıçı lar mıntakasının Fransada teşkil «avcı» müfrezeleri geçende Cerrahpaşa hastanesinde bulunamıvan Dr. iffe Polonya tin adresinin tahkikine. Tıb FakülteH D°kanı Narvik'e çıkarılmıştır. Nureddin Ali ile İkt.sad Fakültesi Dekanı Ömer Narvik civarında kar fırtınaları hare Celâün, Hukuk Fakültesi Ordinarvüs Profeö:ü kâta mâni olmaktadır. Rorös mıntaka Sıddik Sami, Üniver^ite umumî kâtibi Ferid ı e sında çete muharebeleri Norveçlilerin leMuhasebe müdürü İhsanm şahid olarak ea&ıhinde olarak devam etmektedir. rılmalarmı ve İstanbul Birinci Hukukla Kad'köy Alman piştarlannın Namsos'a girdiği Sulh Hukuk mahkemelerindeki dosyalarm peve şimal istikametinde ileri harekete ge irtilmesini kararlaştırmıştır. Muhakemenin deramı 19 haziran çarşamba günü saat 10 a kal çildiği teeyyüd etmekte ise de Molde ve daha bazı limanların Almanlar tarafından mıştır. ^ . Bir Norveç gemisi batırıldı Londra 8 (a.a.) Kolden ismindeki küçuk Norveç yolcu vapuru, Alman tayyarelerinden aiılan bombalar neticesinde batmıştır. Altı kişi olmüştıır. Bir çok yaralı vardır. Almanlann zaptettiği gemi batırıldı Londra 8 (a.a.) Stokholm'den gelen ve bir İsveç vapurunun dün bir İngiliz tahtelbahri tarafından torpillenmiş olduğunu bildiren haberi teyid eden malumat yoktur. İsveçlilerin verdikleri habere göre 1786 ton hacmindeki Monark vapuru, içinde kendisıni zaptetmiş olan Alman mürettebaü olduğu halde Stavanyer'e gidiyordu. Norveç Başkumandamnın beyannamesi Helsinki 8 (a.a.) Norveç ajansı, Norveç ordusu başkumandanhğının aşağıdaki beyanna mesini neşretmiştir: «Mücadeleyi bırakmıyacağız. Mücadele devam ediyor. Galib geleceğiz, çi'ınkü hak bizim tarafımızdadır.» Artık Almanlar her gün iki, üç kruvazör battrmağa başlamışlar! Berlin 8 (a.a.) Resmi tebliğ: Devlet teşkilâtımızda ıslahat hazırlığı işgal edildiğine dair dolaşan şyialar hiç Alman hava kuvvetleri, yeniden Narvik cibir esasa istinad etmemektedir. varında düşman deniz kuvvetlerine hücum et Almanlar Narvik sularına mayin döktüler Yeni mareşallar Moskova 8 (a.a.) «Tass» Sovyetler Birliği üksek Sovyet meclisi riyaset divanı, birinci sınıf ordu kumandanlarından Semion Timoçenko'ya, Grigori Kulik'e ve Boris Şapoşnikov'a Sovyetler Birliği Mareşalı ünvanını vermiştir. Finlerle yeni bir ihtilâf Moskova 8 (a.a.) «Pravda» Flnlandiy* hükumetini her iki tarafın muahede mucibince diğer tarafa terketmeğe mecbur bulunduğu malzemeyi olduğu gibi terketmesini demiş eden sulh muahedesi ahkâmını ihlâl etmiş olmakla itham etmektedir. Pravda'ya göre Finlandiyalılar sulhun akdıni müteakıb bilhassa Keksholm ve Enso'daki büyük sellüloz ve kâğıd fabrikalarını işe yaramıyacak bir hale getirmişlerdir. Halbuki aynı gazeteye ;öre bu şehirler bombardımana maruz kalmamıştır. Bu gazete, mezkur fabrikalarm en can alacak erlerinde dinamit kurşunlan bulunduğunu yazmakta ve bu tarzı hareketle Petsamo'da sulh muahedesi mucibince Finlandiyalılara fabrika ları ve malzemeyi olduğu gibi terkeden Rusların hareketi esnasında bir mukayese yapmaktadır. cud olmadığını beyan ederek, bütün kararların kabine tarafından müttehiden tasvib edildiğini temin etmiş ve hükumetin harbe şiddetle devam ı azmetmiş bulunduğunu ve müttefiklerin nihaî zaferi behemahal kazanacaklarını ilâetmiştir.> Bahriye Nazırımn izahatından sonra, reye müracaat edilmiş ve Avam kamarası iki yüze karşı 281 reyle, yani 81 ekseriyetle Çemberlayn kabinesine bevanı itimad etmiştir. İtimad reyini kabul ediyorum. Hiç değılChurchil'in nutku M. bu sayede, kim bizimle beraber, Hm değildir, Bahriye Nazırı Çörçil en son olarak söz anlamıs oluruz. Bu akşam, Mecliste dostlan almış ve bütün tenkidlere cevab vermiştir. Çörmm müzaheretine güveniyorum. (Şiddetli al çil, müteaddid defalar alkışlanan nutkunda şunbslar). ları söylemiştir: Hava Nazırımn beyanatt « Hava kuvvetleri, Norveç harekâtında Momson'dan sonra soz alan Hava Nazırı Sit mühim bir âmil teşkil etmiştir. Bu sebeble doSamuel Hoare, İskandinavya harekâtı esnasın nanmamız Skagerrakta hâkimiyet tesis ededa İngiliz hava kuvvetleriııin gösterdiği faaUyet memiştir. Bu gibi bir hâkimiyete teşebbüs cttiğimiz takdirde, donanma düşmanın pek şiddetli hakkmda izahat vererek demiştir ki: « İngiliz harb tayyareleri, Alman bombar hava hücumlarına maruz kalacak, belki de hadıman tayyarelerine faikiyetlerini göstermişier kikî bir felâket vuku bulacaktı. Bu sebeble Ealdir. İngiliz tayyareleri evsaf bakımından geride tık denizini tahtelbahirlerimiz vasıtasile abl'ikakalmamıştır. Yalnız, miktar, kâfi derecede e ya karar verdik. Bu isabetli karanmız neticehemmiyetli değildi Almanlar bütün hava üs sinde düşmana büyük zararlar verdik. Müteadlerini zapta muvaffak oldukları için Norvpçte did düşman gemileri battı. Baltık denizi binlerce cesedle doldu. Fakat Hitler'in nazarında 7 riddî manialarla karşılaştık.> Son üç haftanın hâdisatına bugün bir göz ata 8 bin cesedin ehemmiyeti yoktur! İsveç, Norvecak olursak, Norveçte, mümkün olan her styi çin yardımına kosmuş olsaydı ve tam zamanında Trondheim'a kuvvetli bir ordu girmiş buyaptığımız hükmünü veririm » lunyaydı, Norveçteki hava üsleri elimize geçel Loyd Corcun hücumları cek ve vaziyet büsbütün başka bir şekil alaEski Başvekil Loyd Corc da münakaşaya iş caktı. Fakat maalesef İsveçin hattı hareketi, Hrak ederek, hükumetin harbden evvelki ve müttefikleri tenkid edenlerin hattı hareketinden «onraki siyasetini acı bir lisanal şiddetle tenkid farklı olmadı. Bu şerait altında Trondheim mmetmiş ve ezcümle şunları söylemiştir: takasını tahliyeden başka çaremiz kalmadı. Ha< Norveçe gonderdiğimiz kuvvetler. iyi ta len Narvikte vaziyetimiz son derece müsaiddir. lim görmüş efraddan mürekkeb olmab idi. Hal Ve bütün kuvvetlerimizle bu cephede mücadebuki uzun bir talım devresi görmemiş oîan ef leye devam ediyoruz. Narvik mıntakasındaki rad yolladık ve sadece hava üslerini zaptetmek hava üssü de halen elimizde bulunmaktadır.» Çörçil, nazırlar arasında hiçbir ihtilâf mevihtimaline güvendik. Bundan başka, Norveçte ordumuzla bahriyemiz arasmda hiçbir irtibat tenıtiHiıııiMiııııııııııııııııııııııınııııııııtıııiKiııııııııııııınHiııııııııııııınıııııııııııııııııııı ııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııı Lordlar Kamarasındaki müzakereler Harbin sevk ve idaresi hakkında Lordlar kamarasmda cereyan eden müzakereler, muhalefet isçi partisinden Lord Strobolgi'nin tenkidlerile başlamıştır. Hatib, hükumetin İskandinavya haekâtını lâzım olduğu şiddetle idare etmediı>ini beyan ederek, Norveç hakkında hususî bir tahkikat komitesinin teşkilini istemiştir. Lord Halifaks'ın nutku Hariciye Nazırı Lord Halifaks, hükumet namına muhaliflerin tenkidlerine cevab vererek, Eaşvekilin dünkü nutkuna müşabih bir nutuk rad etmiş ve hükumetin hatu hareketini haklı göstererek sözlerini şu kelimelerle bitirmıştir: • Bir tek gayemiz vardır: Harbi kazanmak.» Lord Halifaks'ın nutku şiddetle alkışlanmıştır. IIMIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIMIIIIIIII HMIHI, M , 111IIIIIIIIIIHIIIIIIIMIIIIIII Stokholm 8 (a.a.) Havas: Buraya gelen havadislere göre, Almanlar, Narvik fiyorunu mayinlemişlerdir. Mayinler tayyareler vasıta(Bat tarafı birinci tahifede) tan maksadımız, doğrudan doğruya devlet me sile dokülmüftür. murlarınm vaziyetlerini ve onların maaş hsdKoht, Parise gitti erini bir çerçeve içerisine almak ve normalParis 8 (a a.) Koht ile albay Ljungberg, bu leştirmekti. Şimdi oraya doğru gidiyoruz. Bu abah Parise gelmişlerdir. Reynaud, şereflerine defa takdim olunanları da tekrar tetkik ettim. bir ziyafet vermfctir. bir kısım ücretli memuriyetler de mevcuddur. Norveç Kralımn hitabesi Bunların içerisinde daimî olarak ücrette kalmaLondra 8 (a a ) Londra radyosu Kral Haası veyahud derhal maaşa geçirilmesi lâzım gelen kon'un Norveç milletine hitab pden bir bevankısımlar da vardır. Bunları da eödüm Rir kınamesini neşretmektedir. Beyannamede ezcümım da asıl devlet teşktfâtına aid olan bütçelerle şöyle denilmektedir: ^ . Bunlar da bütçe encümeninde tetkik olunuNorveçin şimalinde kuvvetli mevzilere malik yor, zannederim. bulunuyoruz. Hazırlanmakta olan yardım sayeHeyeti celilenizden bir ricada bulunacağım: §41 bütçesi gelip, meclisi âlide tasdik olunmadan ev\el bu meseleyi bitirmek için hükumete bir zaman veriniz. Bu zaman zarfındaki bazı devlet daireleri henüz hali tesekkülde ol'ip şetarafı birinci sahifede) killerini tam olarak almış değillerdir.. Bu müdsındaki bütün telefon muhavereleri kesılmiştir det zarfında muhtelif daireleri takib edelim, Telefon muhaverelerine bu sabah normal olarak bunları tetkik etsinler, bir şekle soksunlar, aryeniden baslanmıstır. zettiğim gibi, yani daimî olarak devlet memuriBu sabah, uç Holanda radyosu da bir müddet yeti olan yerlerin maaş kısmına geçınesi, bunlardan ücrette kalacak kısımları tayin etsin çalışmamış, ve bir müddet sonra bu radyolar ler ve huzuru âlinize getirsinler. Bu suretle bi da normal surette işlemeğe başlamıştır. Saat 23.45 te yaptığı neşriyat esnasında Holanze bir zaman verirseniz zannederim ki meseleyi da radyosu, alınmasına karar verilen askeri tedhalletmiş oluruz. «Güzel, güzel, muvafık sesleri». Bu istediğimiz zaman 1941 bütçesinden cv birler hakkmdaki tebliği bir kere daha neşretveline aiddir. Müsaade buyurursanız buna bir mis ve halkı vazifelerine donen izinli askerl^rin mesele daha ilâve edeceğim. Esasen asıl düşün naklini işkâl etmemek için şimendifer yolrulukmemiz lâzım gelen nokta, devlet teşkilâtmda a larmı tahdid etmeğe davet eylemiştir. deden ziyade, keyfiyete ehemmiyet vermektir. Vaşington elçisine verilen salâhiyet «Çok güzel sesleri». Bu tetkikat esnasında bu işi Vaşington 8 (a.a.) Holanda hukumeti, Amegözönünde tutarak, devlet dairelerinde adetten rikadaki sefiri Dr. Loudon'a fevkalâde ahval zuziyade, keyfiyet cephesinden işi mütalea edip ohurunda Holanda hükumetinin ecnebi memlena göre devlet teşküâtını çerçevelemek ve bu ketlerdeki mümessillerine her türlü tediyatta uretle huzurunuza getirmek isterim. Zannedebulunması için emir vermiştir. Bu emrin Holanrim ki bir sene zarfında imkân dahiline girer. dadan alman heyecanh haberlerle alâkadar olBendenizin noktai nazarım budur. «Guzel sesduğu zannedilmektedir. Holanda sefiri geçen leri». cumartesi günü Hariciye Nezareti erkâru taraBaşvekil doktor Refik Saydamı takiben söz ından kabul edilmişti. alan Fuad Sirmen şunları söyleıriştir: Va^ingtonda buli'nan Holanda diplomatların« Arkadaşlar, sayın Başbakanımızın şimdi dan biri demiştir ki: 'erdiği izahattan anlaşılıyor ki, hükumetimiz de « Alınan tedbirler tecavüz edildiği takdirde 3rupumuzun noktai nazarına iştirak etmiş ve çarpısacağımızı gösteren kat'î bir delil addedile» tasvib eylemiş bulunuyor. Bu itibarla Grupu muz adına evvelâ kendilerine teşekkür etmek bilir. Alman propagandası Holanda bir tecavüz isterim. Yalnız geçen celsedeki maruzatımız, karsısmda kaldığı takdirde mukavemet etmiyeevletin bilumum teşkilâtmda yani yalnız mul ceği kanaatini Amerikaya yaymağa çalışmakta ısk bütçeU kadrolarda değil, Vekâietlere aid dır. Vaziyetin bövle olmadığına rünhe vokt'ir.» k«.drolarda da yapılabilmesiydi. Izahlarında buAlman geniş tedbirler r.un 941 senesinde yapılması imkânına malık oAmsterdam, 8 (a.a.) Röyter ajansı bUdirilunabileceği söylendi. Bu bakımdan Grupumu yor: «Holanda askerî makamau her türlü ihtizun ayrıca bir şey ilâve edeceği yoktur. Esasta male karşı gitgide daha müessir bir şekilde habirleşnuş bulunuyoruz. Yalnız bir zaman me zırlıklarına devam ediyorlar. Bu hazırlıklar içinselesi olarak kalıyor. Binaenaleyh kenJilenne de hiçbir teferrüat ihmal edilmemektedir Butekrar teşekkür ederim.» gün askerî zabıta memurları bütün ehenımiMeclis müteakıben diğer mevzuubahis kanun yetli binalar önünde nöbet beklemişlerdir. Bu âyihalarının birinci müzakerelerini ikmal ey büıalar meyanında matbuat devairi ve istıhbaıat ajansları da dahildir. Bazı mevkilerde mit»miştir. 3 Meclisin bu günkü içtimamda askerı muna ıalyözler hazır bir halde bulundurulmakta idi Keme usulü kanununun 3 üncü maddesinin ta Sahiller devamlı surette tarassud altındadır. Hodiline, Bulgaristana beş buçuk milyon kiloluk landanın yegâne müdafaa sisteminin bütün memunzam bir kontenjan verilmesine aid anlaş kanizması ilk işarette harekete geçmek üzere hamanın tasdikına aid kanun lâyihasının birinci zır bulunuyor. Köprülerde ve kanallarda nöbetçiler beklemekte ve devriyeler dolaşmaktamüzakeresi yapıbnıştır. dır. Sivil halka şehrin tahliyesi için emir verilMeclis cuma günütoplanacaktır. Tie«i ihtimali me\zuu bahistir.» miştir. iki kruvazöre isabet vaki olmuştur. Düşman mevzileri ve yürüyüş halindeki düş man kollan, müessir surette bombardıman edilmiştir. Narvik'in şarkmda bir hava muharebesinde bir İngiliz avcı tayyaresi düşürülmüştür. Andalsnes mıntakasında şimdiye kadar alınan buyuk miktarda ganaim arasında ezcümle mühimmatıle birlıkte 460 tank defi topu, 40 tanesi İngiliz tayyare defi topu olmak üzere 49 top, 60 hayvan topu, 355 makinelitufek, 5300 tüfenk, 4,5 milyon piyade silâhı kurşunu ve 300 ton mühimmat yüklü bir tren vardır. Cenubî ve merkezî Norveçte, Norveçlilerin son mukavemetleri kırümıştır. Garb cephesinde düşmanın bir hücum mülrezesi, mühim zayiat verdirilerek püskürtül » müştür. Muhtemel tecavüz sahaları J tngilterede alınan tedbirler Londra. 8 (a.a.) Havas: Daily Ekspres gazetesi, İngilterenin; havadan veya denizden her türlü hücumlara karşı tedbirler almak ta olduğunu bildirmektedir. Çemberlayn, Mussoliniye bir mesaj göndermiş Roma 8 (a.a.) Birkaç haftalık bir gaybubeti müteakıb Londradan avdet atmış olan Sir Percy Lorraine'in birbiri arkasından Kont Ciano ve Mussolini tarafından kabul edildiğine dair verilen, fakat teeyyüd etmiyen haber, diplomatik mahfillerde alâka uyandırmaktadır. • Aynı mahfillerde hasıl olan kanaate göre İngiltere sefirine Mussolini'ye Londra hükumetinin mühim bir notasını tevdi etmek vazifesi verilmiştir. Hatta bu mahfillerde Çemberlayn'in Mussolini'ye bir mesaj gönderdiğinden de bahsedilmektedir. Diğer cihetten Sir Lorraine'nin dün Kont Ciano ile görüştüğü aynı mahfillerde tekab edilmektedir. Amerika tebaası Holandayı terkediyor Londra, 8 (Hususî) Amerika Hariciye Nazırı Cordell Hul Avrupa vaziyeti hakkında gazetecilere şunlan söylemiştir: « Vaziyetin endişe verici mahiyetini muhafaza etüğine dair resmî raporlar aldık. Holandadaki Amerikan tebaasını bu memleketi terka davet ettik » Yugoslav efkân umumiyesi biraz sükun buldu Belgrad 8 (a.a.) Reuter: Almanya ve İtalyanın cenubu şarkî Avrupasında herhangi bir tecavüz hareketinde bulunmağa hiçbir niyetleri olmadığına dair son 24 saat zarfında Alman ve Italyan basmmın Yugosla\ya basını tarafından iktıbas edilen neşriyatı, Yugoslav halkınm endiselerini bir dereceye kadar azaltmıştır. Diğer taraftan Yugoslav halkı, zimamdarlarına tam emniyetini muhafaza eylemektedir. Umumiyetle iyi haber alan Yugoslav mahfillerinde gittikçe fazlalaşan kanaat. İtalyamn bir hareket teşebbüsünü almak niyetinde bulunmadığı, diğer taraftan gayri muhariblik siyasetııı^en de dbnmive'eŞi merkezindedir. Rumanyada büyük bir sanaHolandalıların kendilerini müdayici mahkum oldu Bükreş 8 (a.a.) Büyuk sanayi erbabından Yahudi Ruschnitt istinaf mah^emesi tarafından, asliye mahkemesinin verdiği cezaya aynen mahkum olmuştur. Ruschnitt, Rumanya devletine ve Rumen iktısadiyatına muzır faaliyetinden dolayı, geçen mart ayında, asliye mah emesi tarafından altı sene hapis ve dört sene medenî haklardan mahrumiyet cejasına mahkum olmuştu. Şimdi, istinaf mahkemesi bu cezayı tasdik etmiştir. Rumanyanın en büyük silâh konsersiyomu olan Reita fabrikalarına mahkum .arafından ödenmesi lâzım gelen tazminata gelince, 223 milyon leye baliğ olan tazminat hakkında, Ruschnittin itirafı, bazı noktalardan, istinaf mahkemesince nazarı itibara alınmıştır. Tazminatın ar..nlmasını istiyen fabrikanın itirazatı da diğer bazı noktalardan nazarı itibara aınmıştır. faa azimleri kuvvetlidir Amsterdam, 8 (a a.) Röyter: Algemeinp Handelsblad gazetesi, muhtemel bir hüınıma karşı alınmakta olan yeni tedbirleri bahis mevzuu ederek diyor ki: «Holandamn Avrupadaki coğrafî vaziyeti. mes'uliyetini müdrik herhangi bir hükumetin bir hücuma maruz kalmak riskini almasına müsaade edemez. Holanda, bütün ihtimalierp ksrşı koymağa hanrdır. Holanda hiç kimsevi tahrik etmiyor. Fakat, hiçbir zaman da bir tahrike kurban girmeği kabul eylemiyecektir. Ho'anda milleti, bir çok defa, hürriyetini müdafaa azmini ispat etmiştir.» Almanya Macaristandan asker geçirmek istemiş Londra 8 (a.a ) Almanyanın Macaristandan askerlerinin ımrarı hakkını istemiş olduğuna dair olan haber, Londranın diplomasi mehafiljnde teyid edilmemektedir. Bu mehafil, bu şayiaları Almanyanın hakikî maksadlarmı gizlemeğe matuf yeni bir <sinir hvrhı, tesebbüsü addedilmektedir. Mısır bir sürprizden korkmuyor Kahire. 8 (a a.) Başvekü Ali Mahir Pasa, harici vaziyet hakkında gazetecılerle yaptığı bir görüşmede, Mısırda alınan emniyet tcibirlerinîn mükemmel olduğunu ve memlcketin her hangi bir sürprizden korkusu bulunmadığını söylemiştir. Belçikada vaziyet Brüksel 8 (a.a.) Belçıka kabınesi, bu sabah fevkalâde bir toplantı yaparak Haricive Nazırı Spaak'ın enternasyonal vaziyet hakkındaki izahatını dinlemiştir. Sanıldığına göre, bu kabine içtimaında, ayni zamanda. Holandada alınan ihtjiatî tedbirlerin Belçikada vapabilpceği muhtemel akisler de eörüsülmüstür. Lord Chatfield tekaüde sevkedildi Londra, 8 (a.a.) Kral, beş senelik hizınet müddetini bitirmiş olan Lord Chatfield"in yerina, Amiral Sir Charles Forbes'i filo amiralhğma tayin etmiştir. 19 mayıs tdman Bayramı hazırlıklart ilerlemektedir. Dün yüzlerce kız ve erkek taiebe. Seref stadında bir prova yapmıslardır.