CUMBTTRtYET On üç suçlusu olan r bir dava 6 Aeustos 1939 Kadırga biçki dîkiş yurdu mezunları Dün yapılan atletizm ve yüzme müsabakaları Yüzme yarışlarında bir rekor kırıldı, atletizm müsabakaları da sönük geçti îstanbul atletizm bırincıliklerinin ilcınci günü miısabakalarına dün Kadıköyde devam edildi. Gecen hafta elli kişi kadar bir seyirci önünde yapılan müsp'bakalarda dün de az bir seyirci vardı. Atletizm müsabakalarının hususile bir şampıyonanın bu kadar sönük ve hele rağbetten bu kadar uzak olması, kulübleri, renkleri hesabına ter döken atletlerimizi de\amlı surette inki»ara götürüp durmaktadır. Bir gün zarfında, pek büviik ve beynelmılel atletizm müîa'ja!'"'" ı • ''bıli7 diği halde, bizim sarn^ yorvn n in de 1 vatn etmesi, hem iç sıkan bir şe.i o'uyor, Kem de eski atletlerin bir mü<aba Han çı kıp, dığer bırıne gırmesı, genc atlellerın meydana çıkmasma mânı oluyor. Fenerbahçeden Melihin 50. 100, 200, 400, 400 mânia, 4 x 1 0 0 , 2X200, 4X 400 kosulardan maada, uzun, üç ad.m atlama ıle cınd atma müsabakalarına girmcsile bir takım genc atletlerin yerini aldıgı gibi, ve pek tabiidir ki puvan toplama maksadıle yaptığı bu müsabaka'arda vasattan aşağı dereceler elde edilmesine de sebeb teşkil ediyor. Halbuki bir şampiyonayı bir günde yapmak mecburıyetı karşısında bir atlet nihayet ayni günde ikı nıhayet üç müsabaka yapacak ve bu suretle birçok atletler de müsabaka yapmak imkânını balacaktır. Hulâsa her bakımdan hiçbir mana ve kıymet ıfade etmıyen bu müsabakaların tarzı cereyanı atletizm hesabına bir uhhsizliktir. Dün yapılan müsabakaların neticeleri şudur: 50tnetre seçme birinci seri: Fikret (Ga latasaray) 6.1 Haluk (Galatasaıay) Ne rıman ırenerbahçe^ İkinci seri: Melih (Fenerbahçe) 6.1 Se"mih (Galatasaray) Nazmi (Galatasaray) bugün finali kosacaklardır. Gülle atma: Aral (Besiktaş) 13.86 Füruzan (Fenerbahçe) Suad (Gaialasaray) 200mania: Melih (Fenerbahçe) 27.2 Neriman (Fenerbahçe). 400 metre secmeve yazılan af'etlerin bırçoau geltnedığınden bugün fınal yapılacaktır. 200 seçme birinci seri: Muzaffer (Hay darpasa) 24. Cemal (Galatasaray). İkinci seri: Fikret (Galatasaray) 24.6 Zare (Galatasaray) Melıh (Fenerbahçe). 4 X İ 0 0 bayrak: Haluk. Nazmi, Semih, Fikret (Galatasaray) 46. Cıhad, Müfahham, Füruzan, Melih (Fenerbahçe). Üç adım: Abdurrahman 1 3 % . Üçtek (Fenerbahçe) Melih (Fenerbahçe) Dün yapılan müsabakalara nazaran Fenerbahçe 52, Galatasaray 33, Beşiktaş 15 puvan elde etmislerdir. İnkâra sapan suçlu işi ortaya koyan arkadaşını döğmeye kalktı Ahırkapıda bir lâstik fabrikasında işçi Mehmed oğlu Mustafa adlı bir genclc fabrikaya su taşıyan Rizeli Salih, mat baa işlerinde çalışan Ahmed oğlu Mustafa ve bunlarla beraber İnebolulu Mehmed, Vodinah Nikola, Niğdeli Meh med, Erzurumlu Karabet, Antaîyalı Mehmed, İnebolulu İlyas, Mihal, îs tavri, Ömer, Raşid ve on ayakkabıcı, dün sabah Müddeiumumiliğe getirilmisler dir. Bu on üç kişi oradan Sultanahmed birinci sulh ceza mahkemesine gönderilerek, sorguya çekilmiştir. İddiaya göre, Mehmed oğlu Mustafa, Rizeli Salih vasıtasile fabrikadan, gizlıce altı yüz çift lâstik ökçe çıkarmış, bu ökçe lâstikleri on kunduracıya perakende olarak satılmıştır. Satma işini yapan da Ahmed oğlu Mustafadır. Muhtelif tarihlerde. Rizeli Salihin su getirdiği tenekeler içerisine, suyu boşaltıp çıkacağı sırada yerleştirilen lâstiklerden altı yüz çiftı fabrikadan eksilince, işin farkına varıl mıs, şüphe üzerine bunlann nasıl olup da yerinde yeller estiği arastırılmış, tahki katla yukarıda yazılı vaziyet tespit olunmuştur. Fabrikanm işçisi Mehmed oğlu Mustafa, polıste alınan ikrar yollu ıfadesini mahkemede kabul etmedi. «Benım hiçbir şeyden haberim yoktur» dedi. Rizeli Salih, «ben, on, on iki partı lâstik çıkardım. Ahmed oğlu Mustafa vasıtasile satılan lâsitklerin satma işinden dolayı bu adama kırk, elli kuruş verır, paranm üst yanını fabrıkadaki ışçıle ben paylaşırdık. Ökçelerin düzünesi iki lira getirirdi» diye olan biteni anlattı. Ahmed oğlu Mustafaya gelınce, o da «ben, malın çalındığını ne bileyim? Salih, ucuz alıyorum deyince inandım, fazlasına satt;m. Benim yaotığım, bu kadardır1» şeklinde ifade verdi. Ayakkabıcılarm sorgusu yapıldı. On lar da «fabrika adamlan, perakende mal satarlar. Biz, bu ökçeleri getireni de fabrikanın adamıdır, sandık. Kendi öyle demisti, biz de şüphelenmedik, kandık» yollu cevab verdıkten sonra, hâkim Re sid Nofnc »vakkabıcılarl serbest bıraktı, diğer üç kişi hakkında tevkif mü?ek kerele'ri kesilmesine karâr verdiğini bıl dırdı. Mehmed oğlu Mustafa, mahkeme salonundan koridora çıkınca, kendisıle beraber Tevkifaneye götürülen Ahmed oğlu Mustafa ile Rizeli Salihe döndü, Sa lihe hiddetle baktı, «ah, yandım, sen yaktm beni» diye bir yumruk savurdu. Jandarmalar kolunu tuttular, yumruk bosa gitti. Gürültü patırtı arasında, üçü de götürüldü. Bu işin tahkikatma yarın devam olunacaktır. Son devre Eleni Çorbacıoğlu yurdundan muvaffak olup diplomalarını alan talebeler Erzurum Valiliğin den: Erzurum Vıîâvet Üçüncü Müfettişlik grup inşaatı sahasmda yenıden yapılacak olan iandarma müfettişlik binası inşaatınm betonarme karkas kısmı kapalı zaıf usulile eksiltmiye çıkarılmıştır. 1 Bu işln keşif bedeli 42962 lira 90 kuruş. 2 Ihalesi 18 ağustos 939 cuma günü saat 15,06 Erzurum Vilâveti Nafıa Komisvonunda yapılacaktır. 3 Muvakket teminatı 3222 liradır. Evrakı fenniyeyi Grup İnşaatı Kontro] Seflığin^e okuvabilirler. 4 İstekülerin bu ise iştirak edebilmeleri için sekiz gün evvel istida ile Vilâvet makamına bu işi yapabileceklerine dair ehliyet vesikası almaları lâzımdır. (5776) r~ Bugünkü spor hareketleri . Ypnikapıda: Kürek teşvık müsabakaları Saa* 10 Taksim Dağcılık kulübünde: İstanbul terjis birincilikleri > 14 Veliefendide: At yarışlan üçüncü hafta müsabakaalrı » 15 Kadıköv stadında: îstanbul atletizm birincilikleri » 16 Dünkü yarıslarda sağda Beykozlu Sat'an ve solda Galatasaravh Orhan 1600, ikramiyesi 620 liradır. Olga, Marzika, Nirvana, İbni Radyo, Poyraz, Önkes yarısa gireceklerdir. Dördüncü yarış: Dört ve daha yukarı yaşta halis kan Arab atlarma mahsus han dikap yanşıdır. Mesafesi 2200 melre olup, ikramiyesi 300 liradır. Aldervis 60 kilo, Bahtiyar 59 U o , Ceylan 58 kılo, Karakuş 48 kilo, Ses 45 küodur. Beşınci ve son yarıs: Dört ve daha yukan yaşta haliskan Arab atlarına jıahsustur. Mesafesi 1800 metre olup, ikramivesi 190 liradır. İnci, Bahtiyar, Ünlü, Çetin, Ses namındaki atlar girecektir. İkili bahis dördüncü yarışta, bu Safta yapılacak iki çırte bahısten ilkı, ıkıncı ve Üçüncü koşular arasında, ikincisr de dördüncü ve besinci yarıslardadır. RADYOLİN Diş tabibleri diyor ki : . J Z.JJtİ. den müsabakalarda Galatasaraylı M&hmud 200 metre, serbest yüzme Türkiye rekoru kırmağa muvaffak olmuştur. Mahmud bu mevsim yaptığı birçok yanşlarda mütemadıyen rekor kırmak sııretile takdire şayan biı muvaffakiyet gostermektedir. Müsabaka neticeleri şudur: 100 metre sırtüstü kulübler: Saffan (Beykoz) 1.26.3. Harıtyum (Beşıktaş) En büyük sergilerde 18 aıpıoma, 48 madalya kazanmıştır. Böyle güzel dişler yalnız RADYOLİN kullananların dişleridir. 'Dişlerin ve ağzın sıhhati sabah, öğle ve akşam her yemekten sonra günde 3 defa dişleri temizlemekle kabildir.,, 200 serbest kulüb harici: Mahmud 2.24.2 (yeni rekor) Vedad. 2,37. 200 serbest kulübler: Ali (Beykcz) 3.1.4 Ziya (Besiktaş) 3.48.2 1500 serbest kulübler: Ismail (Beykoz) 24.28 Mekin (Beykoz) 26.44.2. 1500 serbest kulüb harici: Sadullah 22.52. İbrahim, Nezihe. 4 x 2 0 0 kulübler arasında bayrak yarışı: Beykoz takımı 1 1.27.3 Demirspor takımı. Samsun Belediye Riyasetinden: 20/7/939 per^embe günü ihalesi yapılmak üzere kapalı zarf usulile eksiltmiye çıkanlan ve muhammen bedeli 29 bin lira ve muvakkat teminatı 2175 lira olan dört yüz ton mazut talib zuhur etmediğinden 14/8/939 pazartesi günü ihalesi yapılmak üzere yeniden kapalı zarf usulile eksıltıraye konulrr.uştur. Talıbler mezkur tarihte saat (14) e kadar teklif mektublarmı tevdi etmıs olmalıdırlar. (571R) GÜNEŞ BANYOSUNDA YANAN CİLDİNİZİN yanıklarını teskm ve tedavi için tstişare heyetinin son içtimaı Yüzme yarışları İstanbul yüzme birincilikleri seçmeleri dün Besiktaş Şeref Stadı havuzunda yapılmıştır. Büyük bir intızam dahilinde cereyan e Ankara, 5 (a.a.) Beden Terbiyesi Genel Dırektörlüğ'i merkez istisare heyeti bugün öğleden evvel Genel Dırektör Cemil Tanerin reisliğinde son toplantısını yapmıştır. Bu toplantıda, teskilât kanunu projesile 6 senelik umumî program, Cemiyctler kanununa müstakil iki fıkra eklenmesi hakkında kanun projesi, bazı spor malzeAt yarışları mesinin gümrüksüz olarak memlekete ıtFilim mümessilleri Veliefendi at yar.slarının üçüncü bafhali hakkındaki kanun projesi ve millî otası müsabakaları bugün saat üçte yapılaTav sinema kumpanyası mümessilleri. limpiyad komitesi nizamname projesi mücaktır. dün beraberlerinde Maanf Vekâleti ta zakere ve kabul edılmıştır. rafmdan tayin edılen müfettiş ve tercuBirinci koşu: Üç yaşında haliskan Arab atlarma mahsus^ur. Mesafesi 1400 Serbest güreş müsabakaları manlar olduğu halde, Vali muavıni Hudai ve emnıyet dırektörü Sadreddini zi bitti metredır. Ikramiyesi 190 liradır. Bu yavaret ederek burada almacak kültürcl rısa yalni7 bir at girecektir. İstanbul Güres Ajanlığı tarafından terfılimler etrafında görüşmüşlerdır. Ş:rket İkinci kosu: Üc ve daha yukarı yasta tib edılen serbest güreş teşvik müsabaka filim çekmek üzere muazzam hususî terve yanşa kadar kazandıkları mükâfat larına dün gece Süleymaniye kulübünde tıbatı havı bir kamyon getirmiştir. 1500 lirayı geçmiyen haliskan İngiliz at devam edılmiş ve müsabakalar büvük bir intizam ve heyecan icinde geçmiştir. larına mahsus centılmen yanşıdır. rinci, Güreş kulübünden Koç Ahmed i76 güresçinin iştirak ettiği bu müsabaMesafesi 2000 mptre olup ikramiyesi kinci olmuştur. 310 liradır. Parista, Ateş, Şipka, Kaya, kalarda ağır siklete hiç kimse gelmrdiğin66 kilo: Kasımpasadan Servet birinci den bu siklette bulunan Kasımpasadan Ece namındaki atlar girecektir. Üçüncü yarıs : Bu yarısa kadar kazan Ferhad birinci ilân edilmistir. 87 kiloda olmuştur. 61 kilo: Beşiktastan Mahmud birindıkları mükâfatın yekunu 3000 lirayı dol da rakib olmadıgından Kasımpasadan ci, Doğanspordan Hüseyin ikinci olmuşdurmıyan üç ve dahe yukan yaştaki yerli Fuad birinci ilân edilmistir. 79 kilo: Demırspordan Ali Ahmed bi tur. kan İngiliz atlarına mahsustur. Mesafesi lemesini istiyordu. Annesi içini çekerek: Su! dedi. Ve suyu içitikten sonra, doğruldu, yatağın içinde oturdu. Kaşlarını kaldırıp indirerek etrafına bakıyordu. Türkân gitti, balkon kapılann ardına kadar açarak ona Boğazın manzarasmı gösterdi: Bak ne güzel, anne! Seza Hanım içini çekti ve ba^ını önüne iğdi. Manzaraya baknvık iitemiyordu. Nesi vardı, Allahım! Türkân yatağmm kenanna oturdu. Annesi gözlerini ağır ağır oua doğru kaldırdı. Derin bir nefes a!dı ve hızla bıraktı. Zayıf omuzları yukar kalkmış ve düşmüştü. Gözlerini k zından ayır mıyan Seza Hanım .solgun, ren.^siz, iniltıli bir sesle dedi ki: Hastanede çok çektim, Türkân. Bu hastahk beni bitirdi Sen olmasay dın, Allah canımı alsın diye gece s;ün düz dua ederdim. Yaşamaktan o kadar bezdım. Buraya gelince... Seza Hanımın kederli •TÖZITİ ba'ksn kapı^ından Boğaza doğru uza r n l t Sesinde bir humma alevi vardı. Devam eii: Cennet burası... Fakat icinı inanmıyor burada yaşayacağımıza... Gene başımıza bir felâket geleeek diye korku yorum. Biliyor muyuz klmdir bu, Kâmile? Bu dünyada nerede öyle ıvi ın san? Karşıhğını beklemeden bu kadar iyilik yapsm? Korkuyorum ki bunur altından da bir şey çıkacak Dü«ünü\orum. Haydi diyelim ki, seni ter/ıhanesinde çalıştırmak için buıylar... Ve lâk:n... Koskoca Beyoğlunda senden ba^'ka iş bilen kız bulamadı mı? Nedir bu masraflar?. Günahım varsa Allah yazsın. Benim içime fena şeyler doğuyor Bu cennet gibi yer benim için cehennem... Seza Hanımın gözlerinden gene damlalar iniyordu. Türkân mendilile orun göz yaşlarını silerek: Fakat, anneciğim, ded;. benim de biraz aklım var, değil mi? Ah kızım, bilmem ki... Akıl kâr etmez bazan... Korkanm, k^ıkuyorjm.. Bu yatakta ben rahat uyuyamam. Be şiktastaki tamtakır odamız bir, kat daha iyi. Hoş, çaı£ yok, ben bışka şey düşünüyorum. Dün... dün akşum .. dayın dan mektub aldım. On bes !>ra da havale göndermiş. «Atla trene çe' bana, abla!.. diyor, Türkân da şiıodil'.k orada VİROZA PATI KULLANINIZ Her türlü vanıkları, kan çıbanlarım, meme iltıhablannı ve çatlakları, koltuk altı çıbanlarım, dolama, akneîer, ergenlikler, çocukların ve büyüklerin her türlü deri iltihablarmı TEDAVİ EDER. Sıhbat Vekâleünin 22/4/936 tarih ve 5/31 numaralı ruhsatiyesini haizdlr. kıtkanaat yaşar. Madem ki emniyetli bir komşu evinde imiş, bir cilicide ralışıyormuş, ne duruyorsun? Sen g1. Türkânın da inşallah yakında hay.rLsile bir kıs meti çıkar.» diyor. En dcgru=u da bu kızım. Buralarda sürünmiyclirr^. Sen bu gün cildciye koş. Yerine başkasını almasın. Gene orada çalışırsın, ^ece'eri Melâhatlerde kalırsın. Ben de ?ider, bir ay kadar dayının yanında dınlenirim, biraz kendımi toplarım, sonrası A'lah kerim, bakalım, inşallah hayırlı bir şey olur. Kâmile Hanıma da özür dilerit, r.e yapa lım, Allah bize de bir çün xtnx inşallah, ona borcumuzu öderiz. Biz istemedik ki, değil mi, kendisi, ısrar üstüne ısrar, bizi buraya getirdi. Seza Hanım, Türkânın fi'.rini soımağa lüzum görmeden devam etti: Sen sımdi bugün cildciye gidersin. Oradan Melâhatlere uğrarsın. Eskisi gibi gene onlarda kalacağ.m haber verir sın. Vallahi, Melâhat de, ?nnesi de hastanede bana kaç kere söylediler. Türkân bızim kızımızdır, kardesimızdir, diye. Bir kısmeti çıkıncıya kadar bizde otursun diyorlar. Hele Melâhatin senden bahsederken gözleri yacauvor. O kadar seviyor seni. Ne olacak? Onlara bar olmuyorsun ki. Masrafını gene verecekfin. Türkân içini çekti. Seza Hanım doğruldu: Böyle kızım, dedi, ben çok düsündüm, dün gece sabaha kadar gözümii kırpmadım, onun için jinir'.Tİm büsbü tün bozuldu. En doğrusu bu, yavrum. Kâmile Hanıma bir mektub bırakırız. Yarın sabah ben trene bine, giderim. Dayının geçen sefer hastancye gcnder diği sekiz Jiradan dört buçuŞ;!i da duru yor. Bugün gider, havaleden de o parayi alırsın. Olur, biter. Türkân susuyordu. Annesi onun dalgın ^Sz'^rine bakarak sordu: Değil mi, kızım? Türkân, balkon istikamwtinde, dalgın bakışlarını saplandığı uzak Hr noktadan ayırmıyarak, ölğün bir sesle cevab verdi: Peki, anneciğim. Merdivende ayak sesleri vardı. Kaoı vuruldu. Ana kız bakışt lar. Türkân kapıya doğru koşarken Kâmı'c içeri giıdı. Genc kızı kucakladı, anne.pe gitti, elini öptü: Oh!.. diye bağırıyDrdu. ha söyle!.. Vallahi nekadar memnun oldum! An* kız bir arada... Arkası varl UÇURUMDA Roman: 48 Türkân, deli gibi, aşağıya koştu, madamı çağırdı. Geldıkleri zaman, Seza Han>m gözlerini açmış, etrafına korkuyla bakıyor, ağ'amıyordu. Pansiyoncu kadın, onları basbasa bıraktıktan sonra da Seza Hanım ayni vazıyette kaldı. Türkân annesıne hırbır scy sormasa, an'atmağa cesaret edemıyor, büvük bir endişe ıçmde bu halin geçmesini bekliyordu. Annesi uykuva daldı ve Türkân onııtı bası ucunda oturdu. Gözlennı onun solgun, çb'kük, uzamış yüzünden ayırmıyor ve bırcok ihtımaller düsünüvordıı: Yo! yorgunluğu, otomobil sanıntısı. Bir hastane ko^u^undan bövle rahat hır odava gelmenin seuncı, halecan;. D3kıor"n sovlediği gibi, nekahet halındeki sinır za Yazan : Server Bedi y ılığı. Başlanndan geçen felâketlerin hatırası. Eğer sebeb bunlarsa hepai ge çerdı. Fakat onu üzen başka bir şey mi vardı? Annesi, kızının birdenbire gırdiği bu hayatı fenaya mı yoruyordu? Gene bir felâkete uğramaktan mı korkuyordu? Yarım saat kadar uyuduktan sonra gözlerini actı, etrafına baktı, koğuşta olmadığını görünce, yüzünde sevincle karı<ık endişe \e keder buruşuklan peyda oldu. Kı?ının ellerini tuttu: Türkân, dedi, Türkânım... Anneciğim... Nasılsın? yol seni yordu biraz .. Dinlendin, değıl mi? Yanm saat kadar uyudun. Seza Hanımın gözlerinden gene yaşlar ınmeğe basladı. Türkân daha fazla sormağa cesaret edemiyor, onun kendiliğinden bir şey söy