CUMHURİYET 31 Mart 1939 Yıldönümü münasebetile: [ Şehlr ve Memleket Haberleri ) Üç ahşab evin tahliyesi isteniyor Bursanın 70 lik delikanlısı Muhallebici Mustafa Dayı, istiklâl harbi hatıralarını anlatıyor Bursa (Husu sî) Bursanın meşhur tiplerinden 1an mahallebıcı Mustafa Dayıyı burada tanımıyan yoktur. Temenyeri mesiresine gidip gelenler onun küçük dükkânına uğramadan geçmezler. Bu 70lik sakallı ihtiyar, 25 yaşındaki beli Mustafa Dayı bükülmüş nice delikanhlan avcunun içinde sıkacak derecede dinc ve gürbüzdür. Onda, yüzüne bir fiske vurulsa derhal kan fışkıracak şekilde mütekâsif bir eneri göze çarpmaktadır. Belinde bir san timlik dahi inhina yoktur. Her sabah erkenden süt gügümlerini omzuna vurarak şehre inen ve onları sütle doldurduktan sonra yarım saat bilâfasıla sırtında 25 kilo yükle yukuş tırmanan bu ihtiyar delikanlı göğsünde bir de kırmızı kordelâlı îstiklâl madalyası taşımaktadır. Onun bu madalyayı neden aîdığmı bilmiyen de yok gibidir. Mustafa Dayı, îstiklâl mu harebelerinde Uludağla Bursa arasında posta irtibatını temin eden bir babayiğitmiş... Kendisini Yunanlılar 11 defa hapse atmışlar, bir seferinde idama da mahkum etmişler ama Mustafa Dayınm bir aralık gözleri parlıyor ve: Siyasî icmal İki askerî ittifak ünya işleri dönüp dolaşıp nihayet büyük devletleri iki büyük askerî ittifak şeklinde iki ziimreye ayırmaktadır. Filvaki Almanya si lâhlanıp eski askerî satvetini fazlasüe iktisab eylediğindenberi büyük devletler iki cepheye ayrılmağa başlamışlardt. Ja ponya, Almanya ve îtalya komünist enternasyonali aleyhinde bir misak akdederek birleşmişlerdi. Daha sonra bu misaka Macaristanla Mançurya İmparatorluğu girmişlerdi. Simdi İspanyanm mukadderatını tamamile eline alan Franko dahi bu misaka girmek üzeredir. İngiltere ile Fransa da yalnız İngilterenin bir taraflı yardımda bulunmağı taahhüd etmiş bulunduğu Lokarno misakının suya düşmesi üzerine iki taraf yalnız Avrupadaki yerlerinin müdafaasında tahrik vaki olmaksızın yapılan bir taarruzda birlikte çalışmağı karşılıkh taahhüd eden bir anlaşmaya dahil olmuşlardı. Fakat bu iki zümre dahi geni? ve bütün dünyaya şamil ve bilâkaydüşart birlikte hareketi müstelzetn bir askerî ittıfak şeklini almamıştı. Bunun için herhan^i zümreye dahil devletler birbirine her hal ve zamanda ve her yerde silâhlı yardtmda bulunmakla mükellef bulunmuyorlardı. Şöyle ki îtalya Fransanm Avrupa harici yerlerinde ve meselâ Akdenizin cenub sahilindeki geniş ve zengin mülklerine Italyanın göz dikmiş bulunmasile İngiltere yakından alâkadar olmamakta ve Fransaya Şimalî Afrikada askerî, bahrî ve havaî yardımda bulunmakla kendisini mükellef saymamaktaydı. Gene îtalyanm Şimalî Afrikada ve alelumum Akdenız havzasında Fransaya karşı yapacağı harekette Almanya kendisini îtalyanlara silâhbedest yardımda bulunmak mecburiyetinde görmemekteydi. Japonya dahi Akdenizde İtalyanm ve orta Avrupada Almanyanın sonu harbe müncer olması muhtemel teşebbüs ve hareketlerine doğrudan doğruya askeri müzaherette bulunmağı üzerine almamıştı. Yalnız bu üç büyük devletten herbiri siyasî ve askerî tabiyelerini ayni zamanda dolayısile diğerlerinin yüklerini hafifletecek bir şekle sokmaktaydı. Lâkin bynuo kâfi derecede müeâsir olmadığı son hâdiselerde anlaşılmıştır. Simher büyük deylet herhangi tç^çbbü^ ve hareketinde yapyalnız kalmamağı muayyen ve sağlam vesikalarla temin etmeği tasmim etmiştir. Bu noktada Japonya, Almanya ve İtalya mutabık kalmışlardır. Bunun bir delili Tokyo'dan bildirildiğine göre Harbiye Nazırınm Avrupa ahvali ve Uzakşark harbi hakkında kabinede izahat verirken Japonya, Almanya ve îtalya arasında bir askerî ittifakın akdı lüzumundan bahsetmiş olmasıdır. Avam kamarasmdaki son münakaja lar dahi İngilterenin Lokarno misakının bozulması üzerine 1936 senesinde Fransa ile akdetmiş bulunduğu askeri anlaşmanın artık iki tarafın Avrupa kıt'asındaki yerlerine münhasır kalmayıp tevsi edilerek bütün dünyada îngiliz ve Fransız menfaatlerini birlikte koruyacak bir şekle ifrağ edilmesini derpiş ettiğina şüphe bırakmamıştır. îngiliz Başvekili îngilterenin son yaptığı temas ve müzakerelerin istişare mahiyeti haricinde bulunduğunu tasdik ederek îngilterenin askeri taahhüdlerde buiun mağa artık taraftar olduğunu ispat etmiştir. îngiliz Umumî Erkânıharbiye reisi askerî ittifakın teferruatını kararlaştır mak üzere Parise gelmiştir. Diğer taraftan Almanyada salâhiyettar makamlarm tercümanı gazeteler; h&\yayı Akdenizde mülkünü genisletmesi zarurî olduğunu ileri sürerek îtalyanlan teşci etmekte ve arkalarında Almanya nm bulunduğunu temin eylemektedirler. Almanyanın bu yeni tavruhareketi Al manya ile îtalya ve Japonya arasındaki işbirliğinin tam bir askerî ittifak şeküni alacağmı teyid ediyor. Dünyanm büyük milletleri; aralanna birçok kücükleri de alarak iki büyük askerî ittifak zümresi vücude getiriyorlar demektir. Muharrem Fevzi TOGAY Ikinci Inönü zaferi Yazan: ABİDİN DAVER Türk ordusu, 1919 mayısındanberi Anadoluda rahat rahat ilerıliyen, Yunan ordusun, 610 ikincikânun 1921 de vukubulan Birinci İnönü muharebesinde mağlub ederek Bursaya ricate mecbur etmıştı. Hem Yunan ordusuna, hem de ası Eteme karşı kazanılmış olan bu zater, maneviyatımızı yükseltmiş, muntazam bır ordu teşkili hakkındaki fikirlerin isabetinı göstermişti. Türkiye Büyük Millet Meclisi hükumeti, bin müşkülât ve mahrumiyet içinde, bütün gayretile yeni Türk ordusunu kurmağa çalışırken Yunanlılar da Birinci înönü mağlubiyetinin intikammı almağa hazırlanıyorlardı. 25 şubatta Londrada bir sulh konferansı toplanmıştı. Bu konferansta, İstan bul ve Ankara namına iki murahhas heyet vardı. Loid Corc, bir politika manevrası çevirmek ve îstanbul murahhaslarile anlaşmak hulyasında idi. Fakat îstanbul heyeti reisi merhum Tevfik Paşa, Türkiye namına söz söylemek hakkmın Ankara heyetine aid olduğunu beyan ederek İngiliz politikacısınm hazırladığı manevrayı akim bırakmıştı. Müzakereler neti cesiz kaldı. Bu sırada îngilizlerin teşvikile Yunanlılar bir defa daha silâhlarının talihini denemeğe karar vermiş, hazırlıklara bal§amışlardı. Loid Corc, sulh sözlerile bizi avutup gafil avlatmak ve sevkulceyşî bir baskına uğratmak emelinde idi. Fakat, Türkiye Büyük Millet Meclisi hükumeti uyumuyordu. Londra konferansı 12 martta bitti. Heyetimiz daha yolda iken 23 mart sabahı Yunan ordusu ileri harekete başladı; fakat karşısında kahraman Türk ordusunu muharebeye hazır buldu. ruzunu, büyük kısımlarile Eskişehir garbındaki Inönü mevziinde karşıhyacağı esası üzerınde hazırlanmıştı. Yunan or . dusu, 3 üncü kolordusile Eskişehir istıkametine ve 1 inci kolordusile de Afyon stikametine taarruz kararını verdi. Türk müdafaa plânı ıse, şımal ve cenııbda inkişaf edecek bir Yunan taarruzu evvelâ, Inönü ve Dumlupınar mevzilerinde karşılamak, daha sonra taayyün edecek esas taarruz cephesine azamî kuvvet topıyarak kat'î neticeli bir mukabil taarruza geçmek ve öteki cephede, binnisbe zayıf kuvetlerle mümkün olduğu kadar dayanmaktı. 23 mart 1921 sabahı, Yunanlılar, bütün cephelerimize karşı taarruza geçtiler, 21, 24 ve 11 inci Apartımanın nasıl çöktüğü henüz anlaşılamadı fırkalar da Inönü mevziini işgale başladılâr Yenişehirde Mangasar caddesinde Topuzcu sokağınm başında Atlas apartımanının çökmesi tahkikatında, keşif dün de yapılamamıştır. Keşfi yapacak inü hendislerin kimler olacağı henüz tespit dümemiştir. Müddeiumumî muavini Rifat, şahid dinlenilmesini esas itibarile bitirmiştir. Sonradan lüzum görülürse daha bazı kimseler de dinlenılecektir. Belediye mühendisleri yaptıkları tet kikat neticesinde, o civarda bulunan kısmen ahşab üç evin tahliyesini istemişlerdir. Atlas apartımanınm üzerine bir müddet evvel bir kat daha ilâve edildiği hakkındaki haberler doğru değildir. Inhidam hâdisesinin hakikî sebebi, evvelce de yazdığımız gibi, ana duvann üzerine düsmüş olan molozların kaldınlmasını müteak'b tespit edilebilecektir. Molozlar bir, iki süne kadar kaldırılacaktır. Bir şoför, bıçakla metresini öldürdü Cinayetin sebebi, çok eski bir kıskanclıktır Evveki gece Galatada bir yaralama vak'ası olmuş, Mahmud adında bir $o för, dostu Despinayı bıçaklıyarak öldürmüştür. Sebeb, kıskanclıktır. İki çocuk babası olan şoför Mahmud, birkaç sene evvel Despina admdaki kadınla tanışnuş, Beyoğlunda Balıkpaza nnda bir odada beraber yaşamağa ba?Iamıştır. Despina serbest bir kadın clduğundan bazı şüpheli hareketleri Mahmudun nazarı dikkatini celbetmiş, kıskançlık başlamıştır. Despina, bir gün, Mahmudu bırakıp başka bir erkekle İzmite kaçmış, fakat Mahmud, İzmite giderek Despinayı bulmuş, tekrar îstanbula getirmiştir. Evvelki akşam, odalarında karşılıkh bir içki âlemine başlıyan Despina ile Mahmud, kavga etmişlerdir. Bu sırada Despina mantosunu giyerek: « Artık seninle oturamam, kıskanchğından usandım.» demiş ve sokağa çıkıp Tünele doğru yürümüş, oradan Bankalara inen yola sapmıştır. 23 mart harekâtı 23 mart 1921 sabahından itibaren, Yunanlılar, bütün cephelerimize karşı taarruza geçtiler. Bu hareket, garb cep hemize karşı Yenişehir, Boğazköy, ve İnegöl istıkametlerınde üç esas koldan nkişaf ediyordu. Düşmanın karşısında, vazifesi onu oyahyarak vakit kazanmak olan 1 inci piyade ve 3 üncü süvari fırkalarımız vardı. Bu fırkalar, Yenişehir ve inegöl mıntakalarında muharebe ede ede geri çekilmeğe başladılâr. Büyük Erkânıharbiye Reisi ve Garb Cephesi kumandanı mirliva îsmet Paşa, (Büyük Millî Şef) 22 23 mart gecesini birinci fırka nezdinde geçirmiş ve sabahleyin fırka kumandanı ve cephe erkâr.ıharb reisile birlikte, ileri hatta Hamzatepede bulunan 4 üncü piyade alayı nezdine giderken Yunan taarruzu başlamıştı. Ismet Paşa, 1 inci piyade ve 3 üncü üvari fırkalanna taarruzdan evvel vermiş ılduğu vazifelerini hatırlatmak ve 3 üncü üvari fırkasını 1 inci piyade fırkasımn emrine vermek suretile İkinci İnönü mu İki tarafın kuvvetleri İkinci İnönü muharebesi başlamak ü harebesinin ilk emrini vermiştir. Bu emir, zere olduğu sırada garbî Anadoludaki 61 inci, 24 üncü ve 11 inci fırkalara da, nönü mevziinde kendilerine tahsis edtlTürk ve Yunan kuvetleri şu kadardı: miş olan kısımları işgal etmelerini bildiri Türk ordusu: yordbuu / 30108 Tüfek, Vaziyeti Garb cephesi raporlarile ta 235 Ağır makineli tüfek, kib eden Büyük Erkânıharbiye de o za55 Hafif makineli tüfek, . 4435 Kıhc, < . . I.. imah MareşaK FfcvzhÇak'mak reis'vekfli idi düşmanın taarruzu Eskişehir istika 79 Sahra ve dağ topu, metinde inkişaf ettiğini görerek Kütahya 12 Sahra ve dağ obüsü, havalisinde bulunan 4 üncü piyade ve 9 Ağır obüs, I inci süvari fırkalanna Garb cephesini 2 10 buçukluk uzun top, akviye etmek emrini vermiştir. 4 üncü 2 Tayyare fırka trenle, 1 inci süvari fırkası yürüyeBu kuvetler garb cephesi (Eskişehir) mıntakası, cenub cephesi (Afyon mınta rek Inönüne hareket ettiler .Büyük Er kası) ve Kocaeli grupu diye üçe ayrıl kânıharbiye, ayni zamanda Kocaeli mmakasmdan iktısad edilecek iki piyade amıştı. ayını da Garb cephesine göndermeği düYunan ordusu: şünmüştü. 41150 Tüfek, Düşman da 10 uncu, 3 üncü ve 7 nci 720 Ağır makineli tüfek, piyade fırkalarından mürekkeb olan 3134 Hafif makineli tüfek, 3 üncü kolordusunu bir süvari livasile tak2000 Kıhc, viye etmişti. Bu kolorduya General Vla 220 Top. hokupulos kumanda ediyordu. 3 üncü Yunan ordusu da Bursa ve Uşakta olYunan fırkası ise, büyük taarruzda Türk mak üzere iki grupa ayrılmıştı. İki orduyu mukayese edersek Yunan ordusuna esir düşmesi mukadder bulunan eneral Trıkopis'in kumandasında id;. ordusu Türk ordusundan şu kadar fazla Bizim tarafta da ikinci ordu müfettişi İdi: Orgeneral İzzeddin 61 inci fırka ku 11,042 tüfek, mandanı idi. 1 inci fırkaya Kemaleddin 485 ağır makineli tüfek, Sami Bey ve Kocaeli grupuna da Halid 3079 hafif makineli tüfek. Bey kumanda ediyorlardı. 118 top. Düşman fırkaları ilk gün îçîn kendileTürk ordusu yalnız süvarice düşman rine gösterilen hedeflere vardılar. Yalnız dan 2435 kıhc falza idi. Biz, bu yazımızda yalnız înönü muha 3 üncü fırka 4 üncü alayımız karşısında rebesinden bahsedeceğimiz için, iki tara gördüğü ciddî mukavemet neticesinde, fın yalnız garb cephesindeki kuvvetleıini edefine varamamıştı. (Arkası var) mukayese edelim: t\» • l 'IU"">llı Türkler Yunanlılar Tüfek: 12041 16000 Ağır makineli tüfek: 96 224 Hafif makineli tüfek: 16 1450 Kıhc: 1024 1300 Sahra ve dağ topu: 34 64 Ağır top: 5 12 Yunanhların hakikî kuveti, yukandaki resmî rakamlardan daha fazla idi; maamafih biz bu resmî rakamları kabul ediyoruz. înönündeki kuvetler arasında da Yunanlılar lehine şu farklar vardı: Tüfek: 3959, Ağır makineli tüfek: 128, Hafif makineli tüfek: 1442, Kıhc: 273, Dağ ve sahra topu: 30, Ağır top: 7. Düşmanın cepane üstünlüğü de nazarı itibara alınınca iki kuvet arasında bu fark, hayli büyüktü. Bilhassa hafif makineli tüfek itibarile Türk ordusu, 16 tüfeğile 1450 tüfeğe karşı muharebe etmek mecburiyetinde bulunuyordu. 1 ] İki tarafın harekât plânları Yunan taarruz plânı, Eskişehir, Af yon hattınm zaptını jstihdaf ediyordu ve bu plân, Türk ordusunun Yunan taar 1] Bu yazı için aşağıdaki eserlerden istifade edilmiştir: Turk İstiklâl Harbinde İkinci İnönü Meydan Muharebesi: Kaymakam Salâhaddin. Lst'klâl Harbi Hatırati: İkinci İnonü Meydan Muharebesinde 61 nci Fırka: Orgeneral Izzeddin. Türk istiklâl Harbi Erkânıharbiye binbaşısı Sinoblu Cevdet Kerim İncedayı. Türk İstiklâl Harbi Hulusasr Oenel Kurmav Baskanlığı Harb Tarih Encümeni. Türk İstiklâl Harbi: Fransızca, Matbuat Umum Müdürlüğü. Despinanın arkasından sokağa fırhyan Mahmud, Sen Jorj hastanesinin biraz ilerisinde Despinayı yakalamış, ısrarla geri dönmeyi teklif etmiştir. Despina bu teklifi reddederek artık beraber oturmalarına imkân olmadığı cevabmı vermiştir. Bu karşılığa hiddetlenen Mahmud, bıçağını çekerek Despinaya saplamış ve kadını kanlar içinde yere sermiştir. Vak'ayı mıiteakıb Sen Jor] hastanesine kaldtrılan Nasılsa kelleyi kurtardık! diyor. Despina, dün ölmüştür. Ceza zabıtları Lâkin sonuncusunda kendisini Yunanis Bazı otobüs şoför veya kondüktörle tana esir olarak götürdüklerini söylüyor. ADLİYEDE rine yazılan cezalarda bunları icab ettiO zaman Uludağda akıncı müfrezesi ren sebebler esaslı surette kaydedilme kumandanı olan kurraay yarbay Hayda Onlar bir şey yapmamışlar! diğinden badema bu suçlann Belediye Çengelköyünde Hasibpaaş çiftliği dera, süvari fırkası kumandanı Colak îbrazabıtası nizamnamesinin hangi maddesihim müfrezelerine silâh, cepane ve eşya nilen yer civannda olan bir vak'anın ne temas ettiğinin de kaydedilmesi lü gönderilirken Mustafa Dayı bunlara va muhakemesi, îstanbul Ağırceza mah zumu alâkadarlara bildirilmiştir. sıta oluyor ve sevkiyat işlerini idare edi kemesinde dün başlamıştır. Muhtelis Belediye memurla yormuş.. Dükkânı, hemen Uludağ yolu Çiftçi Ahmedle büyük kardeşi Hamdi, rına aid dosyalar nun başladığı yerde olduğundan nazarı Osman isminde birini, öldürmek kasdile yaralamaktan muhakeme edilmektedirMuhtelis Belediye memurlarının ad dikkari celbetmiyormuş... Mustafa Dayı ler. Aralarmın bir meseleden açık ol reslerile bunlara aid mevcud dosyaların anlatıyor: ması, iki kardeşin bir akşam Hasibpaşa Belediye hukuk müdiriyetine gönderil Bir gün diyor, eşeğin semerinîn içi çifrriği yoln üzerinde pusü kurarak, Osmesi istenmîşt'ir. Hüku'k • müdürlüğü ni cepane ile doldurdum. Onu çocuğumla manı öldürmeğe teşebbüs etmelerine sebunlara aid işleri ehemmiyetle takib ekurtnay Haydara gönderdim. Ve ilâve beb olrpugtvj/. ,..,,, deceJstir .... J Muhakemede Ahmed, Osmam kendiBabıâli caddesinde seyrüsef er Sorma o günleri bayım! însanın ak sinin bıçaklamadığını, Osmanın yolunu Daimî Encümen, asfalt olarak inşası lına öyle zamanlarda ne kurnazlıklar gebeklemediklerini. Osmanın yolda ken na başlanan Babıâli caddesinde araba liyor. Bunları yaparak millete hiznıet etdilerinin peşinden gelerek kavga çıkarve otomobillerin yalnız bir istikametten tiysek bize ne mutlu... dığını ve cebindeki avakkabı çekeceği işlemelerine karar vermiştir. Mustafa Dayı şimdi bile ayni hizmet ile kardeşi Hamdinin başma vurmak isîstimlâk müdürlüğü faaliyete aşkile yüreği çarpan bır delikanh sanki.... tediğini, Hamdinin de kendisini müda Millete bir şey olsa gene bu halim faa ettiğini söylemiştir. geçti Muhakeme, bazı şahidler çağınlmak Belediyede yeni teşkil edildiğini yaz le iki sandık cephaneyi kaptığım gibi yoüzere kalmıştır. dığımız İstimlâk müdürlüğü faaliyete la çıkarım! diyor. Yetmişlik delikanhnm asıl merak ettieçmiştir. Müdürlüğün yeni kadrosu bir Bir dilsizin muhakemesi daktilo, iki muakkib, iki fen memuru ve ğim tarafı: böyle gene ve dinc kalışının Kemal adlı bir dilsizin Babıâli civa bir mühendisten müteşekkildir. sebebidir. Mustafa Dayı yaşayışında tatrında Suzanın evinden eşya çaldığı ve bik ettiği pratik usulü şöyle anlatıyor. Sokaklardaki kediler Mustafa isminde bir dilsize sattığı iddia Inek sütü yegâne içkimdir. Haya olunmuş, dava açılmış, hâdise Sultan Mevsim dolayısile son zamanlarda sokaklarda çokça tesadüf edilen kedilerin tımda hep bu sütle beslendim. Yokluk ahmed birinci sulh ceza mahkemesine toplattınlması için alâkadarlara emir ve yoksulluk görmedim. Ne bulursam o verilmiştir. Muhakemede bazı dilsizler verilmiştir. Sokaklarda kuduz kediler nu yedim. Günde beş kilo et bulsam onu de şahid olarak dinlenilmiştir. Dilsizlegörüldüğü yolundaki haberler, doğru da yerim. Fakat hiç bulamadığım za rin ifadeleri, dilsizceden anlıyan birisideğildir. man aylarca et yemesem de olur... Yal nin tercümanlığile alınmıştır. Muhakenız sigara. içki, ve çapkmlık nedir bil me, bir istilâmda bulunulmak üzere başYeni sene bütçesi Daimî Encümen, dün de Vali ve Be mem!... Ömrüm hep açık havada ve U ka bir güne bırakılmıştır. lediye reisi Lutfi Kırdarm başkanlığm ludağdan inen havayı ilk defa koklayıp Beş gün hapis da muavinlerin ve Belediye muhasebe kucaklayan dükkân:mın önünde geçiyor. Şehremininde oturan Hamid, kavga cisile alâkadar bazı müdürlerin iştirakMustafa Dayı 24 sene Beyoğlunda esnasında komşusu Emini yaralamış, bu lerile bir toplantı yapmıştır. da muhallebicilik yapmış. Vükelâya iş mahkemeye verilerek, aradan bir hafYeni sene bütçesinin hazırlıklan ik muhallebi verirmiş. Bir gün kendisini ta geçmiştir. mal edilmiştir. Yeni bütçe pazartesi gü mabeyne götürmek istemişler. TesadüBir hafta sonra, Hamid, kece evinde nü toplanacak olan Şehir Meclisinde afen dudağı patlamış ve kan akmaya baş rakı içerken damma taş atılmıştır. Dı zaya dağıtılacaktır. lamış... Bunu gören vükelâ: şanya fırhyan adam. orada Emine rasVali ve Belediye reisi Lutfi Kırdar, Korkudan dudağı patladî! diye lamış, <vay, sen benim evimi taşlıyor mecliste şehrin imarına aid izahat ve saraya göndermekten vazgeçmişler... sun, ha?» diye eline gecirdiği bir taşı Erecektir. Mustafa Dayı: minin başına indirmiştir. Garajlarda mangal Halbuki diyor. Korkudan değil, Bu yaralamak davasma Sultanahmed yakılmıyacak Ermeni patıdısında elime geçen bir mek üçüncü sulh cezada bakılmış ve Hami İçlerinde benzin ve gaz gibi mevaddı tubu Harbiye Nazırına götürdüğüm için din beş gün müddetle hapsine karar verilmiştir. müştaile bulunan garajlarda feci bir ka dudaaım patlamutı... zaya meydan vermemek icin mangal yakılmaması tamimen alâkadarlara tebliğ edilmiştir. Belediye İmar müdiriyeti, yarından itibaren fen işlerinden aynlarak Bele dye reisliğine bağlı müstakil bir mü dürlük halinde idare edilecektir. Belediye Fen müdürlüğüne tayin edilen Nafıa Vekâleti Yollar müdür muavini Nuri bugün yeni vazifesine başlıyacak, İmar müdürlüğü de eski Nafıa müdürü Hüsnü tarafından idare edilecek tir. ŞEHÎR İŞLERİ tmar müdürlüğü Ankara Yardım Sevenler cemiyetinin toplantısıj Kadın yüzünden.. Evvelki gece Galatada Kemeraltımda iki kişinin yaralanmasile neticelenen bir vak'a olmuştur. Kemeraltmda Boşnakyan apartıma nmda oturan Nuri Bozkurd, bir kadm yüzünden arası açık bulunan ve gene Galatada Kasablar sokağında oturan Şükrü ile karşılaşmıştır. Karşılaşma neticesinde Şükrü bıçağını çekerek Nuriyi kolundan, kavgayı yatıştırmak için aralanna giren Tank admda birini de elinden yaralamıştır. Suçlu yakalanmıştır. Kıskanç koca Galatada İpek sokağında oturan seyyar basmacı Nesim, dün karısına aid bir mantoyu diktirmek üzere Linyer admdaki bir kadın terziye götürmüştür. Pazarlık yapıhrken terzinin kocssı Muiz gelmiş ve vaziyeti kavramadan kıskançlık saikasile masanm üzerinde duran şişeyi kapıp Nesimin kafasma atmıştır. Nesim, Beyoğlu hastanesine yatınl mış, Muiz yakalanmıştır. Başından yaralandı Yeniköyden îstanbula gelmekte olan şoför Hüseynin idaresindeki 447 numaralı otomobil, Yeniköy civannda Kâmil isminde altı yaşlarındaki bir çocuğa çarpmıştır. Çocuk başından yaralan mıştır. Suçlu şoför vakalanmıştır. Birbirini yaraladı.. Ahırkapıda Şadirvan sokağında otu ran Aziz Ulvi ile Akbıyıkta oturan Mustafa kavga etmişlerdir. övüşte Mustafa kunduracı bıçağile Aziz Ulviyi kolun dan, Aziz Ulvi de Mustafayı başından yaralamıştır. İki suçlu yakalanmıştır. Pencereden bakarken.. Şişli Hacımansur sokağında oturan bahçivan Yakonun dört yaşındaki çocuğu Angeliki, evin ikinci katmdaki pencereden bakarken muvazenesini kaybederek sokağa düşmüş, ağır surette yaralanmıştır. Ankara (Hususî) ^ Ankara Kadın Yardım cemiyetinin senelik içtimaını yaptığını ve içtimada Fahrî Reis Bayan Mevhibe İnönünün de bulunduğunu bildirmiştim. İçtimada raporlar aynen kaüiul edilmiş, yeni merkeziumumî azaları seçilmiştir. Cemiyetin ismi de Yardım Sevenler cemiyeti olmuştur. Gönderdiğîm resim, içtimada bulunanları göstermektedir. C u m h u r > yet Abone seraiti: Nfishası 5 krıruştur. Türkiye Haric icin icin 1400 Kr 270U K*. Senelik 750 > 1450 • Alb aylıb 400 > 800 > Üc ayhk 150 • Soktnc Biz ayhk