Berhtesgaden mülâkatı Londra 14 (a.a.) Dün gece ko münistlerden mürekkeb bir heyet, Çem berlayn'a bir mesaj tevdi etmiştir. Bu mesajda parlamentonun davet edilmesi ta leb ve Hitler'in nutku protesto edilmek tedir. Trafalgar Skuar'da miting yapılmış ve bunun hitamında bir heyet Çemberlayn'in nezdine giderek mumaileyhe Führer'in Çekoslovakya, îngiltere ve demokrasiler aleyhindeki nutkunu protesto eden bir mesaj tevdi etmiştir. Londra 14 (a.a.) Takriben iki bin Mülâkat fikrini Daladye vermiş kisilik bir halk kütlesi bugün Whitihall Paris 14 (Hususî) Başveki! Da civarında toplanmıştır. Bir ihtiyat tedbiri adye, İngiliz Başvekili Çemberlayn'in olmak üzere polis, halkın Başvekâlet biAlmanya seyahati hakkmda gazetecilere nasına girmesine mâni olmuştur. Fransanın seferberlik hazırhğı ışağıdaki beyanatta bulunmuştur: « Dün öğleden sonra vaziyetin yılLondra 14 (Hususî) Son dakikaJırım süratile inkişafı üzerine Çember da Paristen bildirildiğine göre, Fransız ayn'le doğrudan doğruya ve şahsî te hükumeti sekiz sınıfı silâh altına çağır •nası muhafaza ederek, Avrupa sulhunu mak üzere icab eden emirleri hazırlamışcurtarmak üzere Alman hükumeti nez tır. Bu takdirde iki milyon asker sılâh alJinde doğrudan doğruya bir temas ya tma alınacaktır. Bununla beraber, bu Dilmasını ileri sürdüm. Bu mesele hak emrin tatbikına lüzum kalmadığı zanne sında Paris ve Londra hükumetleri ara dilmektedir. sında tam bir fikir birliği mevcud olduDaladye müsterih! ğunu görmekle son derece bahtiyarım.» Paris 14 (Hususî) Başvekil Da(Baştaraft 1 inct sahifede) Başvekil, Alman devlet reisile görüşnek üzere Almanyaya gitmeğe karar 'erdiğini muhalefet liderlerine bildirmişir. Bu karardan Fransa hükumeti de ha>erdar edilmiştir. Çemberlayn'in Almanyayı ziyareti ;abinenin bugünkü iki buçuk saatlik içtinaında takarrür etmiştir. Münih'ten bıldirildiğine göre, Hitler 'arın Berhtesgaden'den harekete karar 'ermişti. Hariciye Nazırı Fon Ribben rop ise bu gece Berline dönmeğe hazıranıyordu. Çemberlayn'in telgrafı üze ine her ikisi de îngiliz Başvekilini bekemeğe karar vermışlerdir. 15 Eylul 1938 CUMHURİYET yetinin Londraya gelmesine lüzum yok • halenin vakti ve çareleri hakkında karar tur.» vermek serbestliğini muhafaza etmek. Dünkü çarpışmalar tam muharebe halini aldı IBaştarafı 1 ind sahiledel zaıfında Südet mıntakalarında Alman dan, feshedildiğini ve heyeti murahhasaAlmanyaya gelince, plebisitlen evvel lara karşı zulüm, tazyik ve işkencelere ya tevdi olunan vazifenin geri alındığını Südet Almanlanna mukadderatlannı biz devam edildiğinden, Südet Almanları bildirmiştir. zat idare elmek hakkı vcrilmesini isle partisi bu şerait altında Prag hükumetile Bu mülâkatta, bütün Südet meb'uslar mekte ve Almanyada kısmî seferberlik müzakerelere girişmemeğe karar vermiş ve bu meyanda Südet heyeti murahha ilân edildiğine dair verilen haberleri tek tir. Bunun üzerine Henlein'in Lord Run sası azası da hazır bulunuyordu. zib etmektedir. ciman heyetile görüşmesi takarrür etmişSüdet murahhasları, Lord Fransada, iki milyon askere $amil ol tir. Bu sabah Henlein'le Lord Runciman Runciman'la görüştüler mak üzere sekiz smıfı silâh altına çağır heyeti azaları arasında Aş şehrinde vuku Londra 14 (Hususî) Südet Al mak için tedbirler alınmıştır. Îngiliz Baş bulan mülâkatta, Henlein Südet mıntamanları murahhaslarından Kunt'la Ruş vekili, vaziyetieki vehamet sebebile, biz kalarında cereyan eden mezalim hakkınbugün Prag'a giderek Lord Runcimanzat Hitler'le görüşerek bir hal çaresi da mufassal malumat vererek, Prag hüla görüşmüşlerdir. Bu hâdise Südetlerle bulmağı doğru bulmuşiur. Bugün Al kumetinin müzakere ümidlerini kâmilen Prag hükumeti arasında müzakereîere berhava ettiğini, hâdiselerden yalnız hü manyada Führer'le kars.ılaşacaklır. yeniden başlamak ümidlerinin el'an Son vaziyet hakkında muhielif mem kumetin mes'ul tutulacağını bildirmiştir. mevcud olduğunu göstermektedir. Lord balardan aldığımız telgrafları aynen Henlein bu münasebetle evvelce Runciman iki taraf noktai nazarlarını dercediyoruz:] Karlsbad'da tesbit edilen sekiz maddenin telif hususunda azamî gayret sarfetmekbundan sonra müzakerelere esas teşkil tedir. Kanlı musademeler Londra 14 (Hususî) Çekoslovak edemiyeceğini ve Prag hükumetile her Çekler askere gitmiyorlar yada bugün de vahim hâdiseler cereyan hangi şekilde müzakerelere başiıyabilmek Eger 14 (a.a.) Buradaki Almanetmiştir. Falkenau şehrinde Südet Al için, Çekoslovak hükumetinin her şey lar bugün Prag hükumeti tarafından asmanlarile Çekoslovak kıtaatı arasında den evvel Südet Almanlarının mukadde kerliğe çağırılmıştır. Almanlar bu davete kanlı musademe olmuştur. Hâdise hak ratlarını bizzat idare etmek hakkını tanı icabet etmemişlerdir. kında aşağıdaki mütemmim malumat a ması lâzım geldiğini sarahatle ve kat'iyetAlmanya Südetlerin yeni talebini lmmıştır: le ifade etmiştir.» terviç ediyor «Südet Almanlarile komünistler a Karar hükumete bildirildi Berlin 14 (Hususî) Hariciye Nerasında Falkenau şehrinde bu sabah bir Prag 14 (Hususî) Henlein, Sü zareti namına söz söylemeğe salâhiyetli çarpışma olmuştur. Jandarma asayişi te det fırkasının bugünkü karar.nı telefonla bir zat, Çekosiovakyadaki vaziyet hakmin için müdahale etmiştir. Bu esnada Başvekil Hodza'ya bildirerek, hükumet kında şunlan söylemiştir: halk üzerine ateş eden bir jandarma derle müzakerelere memur Südet • heyetinin « Bugünkü şerait altında Çekoslo hal öldürüldüğünden, jandarmalar si elinden her türlü salâhiyetin alındığını vakyada plebisit yapmak manasız bir şey Iâhla mukabele etmişlerdir. Hâdise maolacaktır. Plebisitten evvel. Südet Al ilâve etmiştir. halline yetişen askerî kuvvetler jandarBaşvekil, Südet liderinin kararından manlarına mukadderatlannı bizzat idare maya yardım etmişlerdir. Südet Almanderhal Londradaki Çekoslcvak elçisi etmek hakkı verilmelidir. Demokrat devarı iki mitralyöz, müteaddid el bombaMazarik'i telefonla haberdar etmiş ve letlerin, Südetlere mukadderatlannı ida ları ve 40 sandık cepane istimal ettiklere etmek hakkı vermetnek için harb ede rinden, ordu tankların yardımına müra Çekoslovak hükumetinin badema herhan ceklerini zanetmiyorum.» caat etmiştir. Musademeler neticesinde gi siyasî bir fırkanın ültimatomunu kabul Gazeteler, Çekoslovakya hâdiseleri 17 asker ve jandarma ölmüştür. Südet etmiyeceğini de bildirmiştir. hakkında mufassal malumat neşrederek, İngiliz müşahidin tayyaresine Almanlarının zayiatı çok daha fazladır. Prag hükumetine karşı şiddetli hücutn ateş edildi Südetlerin işgal ettikleri jandarma da larda bulunmaktadırlar. Völkischer Beiresi tamamen tahrib edilmiştir. Prag 14 (a.a.) Südet mıntakası obachter gazetesi, Avrupa devlet adamüzerinden uçan İngiliz müşahidlerinden larını Çekoslovakya hükumetini felâketi Graslitz'deki çarpışma Londra 14 (Hususî) Çekoslovak Sutton Pratt'm bindiği tayyareye tüfekle mucib olacak siyasetinden vazgeçinneğs ya Aîmanya hududunda kâin Graslitz birkaç el ateş edilmiştir. Müşahid tahki davet etmektedir. şehrinde de diğer bir hâdise olmuş ve Sü kat yapmak üzere gittiği Eger'den avdet Almanya, seferberlik havadislerini detlerle Çek jandarmaları arasında cere etmekte idi. Kurşunlardan biri tayyarenin tekzib ediyor yan eden bir musademe neticesinde sekiz teknesine isabet etmişse de kimse yaralanBerlin 14 (a.a.) Alman istihbarat mamıştır. jandarma öldürülmüştür. bürosu, ecnebi memleketlere mahsus oîa Londrada nümayişler Macaristan da plebisit istiyecek Londra 14 (Hususî) Peşteden bildirildiğine göre, Çekoslovakyada plebisit yapıldığı takdirde, Macaristan hü kumeti de Macar ekalliyeti için ayni hakIan istemeğe karar vermiştir. Macaristan toprağmda Çek tayyareleri uçan Budapeşte 14 (a.a.) Cumartesi günü bir Çek askerî tayyaresinin Macar arazisi üzerinden uçtuğu bildirilmekte dir. Tayyarecinin elindeki fotoğraf makinesini kullandığı da müşahede o'.un muştur. Belgrad, Hitler'in nutkunu iyi karşıladı Belgrad 14 (a.a.) Belgradın si yasî mahfilleri, Hitler tarafından söyle nen nutkun Çekoslovak ihtilâfının sulhan hal'i imkânlarını selbetmediği kanaatin dedirler. Bu mahfiller, bu sebeble bu nutku inşirahla karşılamışlardır. . Mussolini bir açık mektub neşr edecek Roma 14 (a.a.) «Popolo d'lta lia» gazetesi yarın Mussolini'nin Run ciman'a hitaben bir açık mektubunu neşredecektir. îngiliz kabinesinın müzakereleri ladye, dün akşam geceyarısına kadar Baş Londra 14 (Hususî) Kabine bu sabah Başvekil Chamberlain'ın riyase tinde uzun bir toplantı yapmıştır. Top lantıya bütün nazırlar iştirak etmiştir. Salâhiyettar mehafilden alman malumata göre, müzakereler aşağıdaki mese leler etrafında cereyan etmiştir: 1 Çekoslovakya ihtilâfmm musli hane şekilde halli çareleri, 2 Harb çıktığı takdirde alınacak müstacel tedbirler. vekâlette çalışmıştır. Başvekil kendisini bekliyen gazetecilere demiştir ki: « Endişeye mahal yoktur. Ben rahatça yatmaya gidiyorum, size de ayni şeyi tavsiye ederim!» Başvekil, bu sabah eski Maliye Nazırı Pietri'yi, bilâhare de Maliye Nazırı Marşando'yu kabul etmiş, öğleden sonra da, eski Başvekil Leon Blum'la uzun bir mülâkatta bulunmuştur. Romada müzakereler Roma 14 (a.a.) Hariciye Nazırı Kont Ciano, Îngiliz maslahatgüzarının talebi üzerine akşamüzerı kendisini kabul etmiştir. Mülâkat yarım saat sürmüş ve Südet meselesi üzerinde cereyan etmiş tir. Japonya namına yapılan beyanat Harb ve sulh ihtimalleri etrafında tahminler [Basmakaleden devam] bulanıktır. Her dakika, feci sürprizlerle karşılaşmamız beklenebilir. Südetler, tam muhtariyet arzularından hiçbir şekilde fedakârl'.ğa razı olmuyorlar. Hele Hitler'in scn nutkun dan sonra onlardan en ufak bir konsesiyon beklemek çocukluk olur. Çek hükumeti ise, yapabileceği fedakârlıkların azamisini yaptığı iddiasında. Müzakereler bu safhada kaldığı müddetçe, Südet davası Avrupa için bir tehlike olmaktan kurtulamıyacaktır. Çünkü derdin basit değil karışık, hem çok karışık olduğunu iyice biliyoruz. Südetlerin davası, Çekoslovakyadaki bütün ekalliyetleri alâkadar eden geniş daireli bir davadır. Bu memleketin parçalanması ise büyük bir Avrupa meselesidir. îngiliz parlamentosu toplamyor Londra 14 (Hususî) Başvekil M. Çemberlayn bugünkü kabine topiantısından sonra, muhalefet liderlerinden Sir Arşibald Sinkler ile binbaşı Atli'yi kabul etmiştir. Londra 14 (a.a.) Başvekilin muhalefet liderlerile yaptığı mülâkatlar esnasında, parlamentonun fevkalâde da veti gÖrüşülmüştür. Bu babda resmî malumat yoksa da, parlamentonun toplan ması muhtemeldir. Avastralya kabinesinın karart Londra 14 (Hususî) Avustralya kabinesi bu sabahki toplantısında beynel milel vaziyet dolayısile Londra hükumetinin ittihaz edeceği her nevi ledbirleri tasvibe karar vermiştir. Ataşemiliterlerin temaslart Londra 14 (Hususî) Hariciye Nazırı Lord Halifaks öğleden sonra Almaya, Rasya ile karşılaşırsa Fransız büyük elçisi Korben'i kabul et Japonya müdahale edecek miştir. Fransız sefaretinin askerî, deniz ve hava ataşeleri Harbiye Nazınnı ziyaret Tokyo 14 (a.a.) lyi haber alan etmişlerdir. Salâhiyyettar mehafilde, mahfillerde izhar edilen kanaate göre, Başvekil Çembelrayn'm teîefonla Fran Hariciye Nezareti tarafmdan yapılan besız Başvekili Daladye ile görüştüğüne ve yanatm manası şudur: Almanya ile garb devletleri arasında bir Fransız erkânıharbiye hayetinin Lonbir ihtilâf mevzuu bahsolduğu müddetçe draya hareket etmek üzere bulunduğuna dair deveran eden şayialar tekzib edil Japonya Çekoslovak meselesine karışmı yacaktır. Fakat bu ihtilâf neticesinde Almektedir. Fransız sefareti erkânınddn bir zat bu manya Sovyetler Birliğile karşılaşacak omesele hakkında gazetecilere şunları söy lursa, Japonya müdahaleyi derpiş edecektir. lemiştir: « Askerî ataşelerimiz, alâkadar înAyni mahfillere göre, bu kadar kapalı giliz askerî makamatile daimî temas ha bir şekilde beyanatta bulunmakla Tokyo lindedirler. Bu temas sayesinde Fransız hükumeti iki noktayı istihdaf etmiştir: başkumandanlığı vaziyet hakkında günü 1 Almanya ve îtalyaya karşı «lâ gününe etraflı malumat almakta oldu zımgelen jesti» yapmak, ğundan, herhangi bir Fransız askerî he , 2 Ayni zamanda muhtemel müda Tokyo 14 (a.a.) Hariciye Ne zareti namına söz söylemeğe salâhiyettar olan bir zat, gazetecilerin sormuş olduk ları bir suale cevaben şöyle demiştir: « Japonya, kendi kuvvetlerini bol;evizm aleyhindeki cepheye sevketmeğe amadedir.» Bu zat, Çekoslovakyanm Avrupayı bolşevikleştirmek için komintern tarafın dan yapılan tahrikâtın merkezi olmak itibarile olan vaziyetinin Çinin Uzakşark taki vaziyetine mümasil olduğunu ilâve etmiştir. Gazetecilerin sormuş olduklan diğer bir suale cevaben bu zat, bu beyanatmın komintern aleyhinde akdedilmiş olan ve Rusyanm Almanyaya taarruzu halinde Japonyanın harbe gireceği şeklinde bir taahhüdü ihtiva etmiyen misakta münderic taahhüdlere birşey ilâve eder mahiyette addedilmemesi lâzım olduğunu beyan etmiştir. Müşahidlerin tetkikleri Südet mıntakalarında halk, her tarafta polise meydan okumaktadır. Birçok yerPrag 14 (a.a.) Gvatkin ile Ford lerde polis karakolları ve resmî daireler Peto, cereyan eden hâdiseler hakkında Südetler tarafından işgal edilmiştir. Po tahkikatta bulunmak üzere şimalî Bo lis, Südetlere karşı ağlatıcı gaz kullan hemya'ya hareket etmişlerdir. maktadır. Prag 14 (a.a.) Ashton Gvatkin, İki taraflı musademeler sabahleyin Ash şehrine gelmiştir. Mu Südet mıntakasındaki Çekler Praga; maileyh bütün gece yeni merkezlerinde örfî idare ilân edilen mmtakalardaki Sü içtima eden Südet liderlerile görüşerek detler de grup halinde Almanyaya iltica kendilerini müzakerelere devam etmeğe etmektedirler. davet edecektir. Yeni hâdise yok Londra 14 (Hususî) Prag'dan alınan son haberlere göre, Çekoslovak hükumeti memlekette asayişi temin et mek üzere icab eden tedbirleri almıştır. Bu tedbirler sayesinde bugün öğleden sonra yeni hiçbir hâdise olmamıştır. Alman hükumetinin de vaziyetin vahim bir şekil almasmı istemediği anlaşılmaktadır. Hitler, Südetleri yalnız bırakmıyacağını evvelki gün söyledi. Acaba garb demokrasileri, Almanyayı tatmin maksadile Prag hükumetine daha şümullü fedakârlıklar yaptırmak isriyecekler mi? Yani sulh uğrunda bu devleti feda edecekler mi? Ederlerse mesele yoktur. Almanya bir adım ilerlemiş, onlar beş adım gemukadderatlannı rilemiş sayılırlar. Etmezlerse, Ingillere, Südetler «kendi kendileri idare etmek» hakkını hatta Amerika da dahil müttehid bir halistediler de Almanyanın karşısmda cephe alabil*Prag 14 (Hususî) Südet Almancekler mi? Alabilirlerse gene mesele yokları fırkası Pragdaki karargâhını Aş şehtur; sulhu emniyet altına koymuş olurlar. rine nakletmiştir. Bu sabah Henlein'in riFakat bu şekilde kanlı çarpışmalaria yaseti altında tcplanan Südet fırkası takavgalı nümayişler arasında geçen semerafından neşredilen bir tebliğ şunlan bilresiz müzakereler harb ihtimalini çoğaltdirmektedir: maktan başka bir netice veremezler. « Çekoslovakya Başvekili Hodza, Çünkü insanlar da nihayet etten ve si Südetlerin taleblerini makul bulmakla benirden yapılmış mahluklardır. Ve tahanr raber, onhn kabulden imtina ederek, Sümülün de bir derecesi vardır. det murahhaslarından Frank, müzakereler NADİR NADİ için Praga davet edilmiştir. Bu müddet bekliyordu. Karısımn kendisine karşı aldığı tavırlan hep sahte buluyor, Saba hatin kendisini sevmediği hissine varıyordu. Ve bu, kendisine azab veriyordu. Ta kulağınm dibinde öten bir korna sesi, onu dalmış olduğu düşüncelerden uyandırdı. Çevik bir hareketle geri sıçrıyarak hızla gelen otomobile yol verdi. O zaman kalabalık bir cadde üzerinde farkında olmadan dünya kadar yol katetmiş olduğunu gördü. Birdenbire ufak bir heyecan geçirdi. Tam önüne gelmiş olduğu pastane, onda bir hatıra uyandırdı. İşte o, Sabahati ilk sevdiği zaman buraya davet etmiş, bu geniş ve sessiz pastanenin buzlu camlarla ayrılmış küçük bölmelerinden bi rinde ona evlenmek teklifinde bulunmuştu. Gayriihtiyarî o bölmeye doğru gitti. Bölme boştu. Oturdu. Ve her zaman yaptığı gibi gözlerini yumdu. Hiçbir şey düşünmek istemiyordu. Öylece kaldı. Düşünce, insana zaman mefhumunu unutturuyor. Onun için Kudret birden bire gözlerini açıp kendisine geldiği za man aradan nekadar zaman geçtiğini kestirememişti. Yalnız ortalık hâlâ ay dınlıktı. Dışarıdan hızlı hızlı geçip giden tramvay ve otomobillerin acı sesleri ha fif olmakla beraber aksediyordu. Bu ses, müşterilerin ayak seslerile kasa makinesinin tıkırtısı ve çatal, bıçak seslerile karışıyordu. Fakat onun nazarı dikkatini çeken ve onu bıçak yemiş gibi uyandıran sesler, bunlar değildi. Çünkü o, başka bir ses duymuştu. İşte, yasemin kokusu, onun kokusu da burnuna gelmişti. O, buradaydı. Sabahat buradaydı. Gözlerile acele acele etrafı taradı. Sonra bu gözler birdenbire yanındaki buzlu camın üzerinde takıldı kaldı. Evet, bu onun başının silueti idi. Karısı yanındaki bölmede oturuyordu. Fakat yanmdaki kimdi? Kim olabilirdi. Bu fötr şapkanm gizlediği erkek kimdi? Sol elini gayriihtiyarî kalbinin üzerine götürdü. Kalbinin yavaş yavaş hızlandığını hissediyordu. Yoksa? Hayır, buna imkân yoktu. Olamazdı bu.. Sabahat, belki onu sevmiyordu. Bunu içi yanarak itiraf edebilirdi. Fakat kendisini aldatmasına imkân tasavvur edemiyordu. Erkek, cebinden bir sigara kutusu çıkararak kadına uzattı. Sonra kendisi de rak göndermiş olduğu bir telgrafta Al manyanın kısmî seferberlik yapmış olduğuna dair olan mevhum haberleri «saç1'^ ma» diye tavsif etmektedir, halihazırda yapılmakta olan manevralar, mutlak s u rette normaldir. Bu telgraf, bu sene manevraların pek dar bir çerçeve dahilinde yapılmış olduğunu ve hepsinin ayni zamanda yapd mamakta bulunduğunu ilâve etmektedir. Daha şimdiden bir çok kıt'alar, hareket üslerine dönmüşler ve ihtiyat kıt'alan da Binbaşı Pratt'm sözleri Eger «Çekoslovakya» 14 (a.a.) celbedilmiş olan cüzütamların talimleri 8000 Südet, Runciman heyeti azasın de hitama ermiştir. mütaleaları dan binbaşı Sutton Pratt'ın evinin önün Alman gazetelerinin Berlin 14 (a.a.) Alman gazetelede toplanarak binbaşıyı balkona çağır ri, Henlein'in ültimatomunu ve Bohem mışlar ve alkışlamışlardır. Binbaşı Sutton Pratt, balkondan hal ya'da vukua gelmiş olan hâdiselere müteallik haberleri büyük başlıklar altında ka hitab ederek ezcümle demiştir ki: « Südet mıntakasında cereyan eden neşretmektedirler. Völkişer Beobahter, «işte Beneş'in cehâdiseleri çok büyük bir alâka ile tetkik ettim. Şimdi şuna kaniim ki, Südet Al vabı!» diyor ve vaziyetin son derece tehmanlanna haklarını vermek lâzımdır.» likeîi olduğunu, çünkü Südetier kütlesinin keyfî muamelenin tesiri altında nevmi Runciman heyetinin tebliği Prag 14 (a.a.) Runciman heyeti dane bir takım hareketlere kıyam etmesi tarafından bu akşam aşağıdaki tebliğ muhtemel bulunduğunu kaydediyor. Berliner Tageblat, «ırkî hukuk tehlineşredilmiştir: Heyet azası bu sabah saat 11,45 te kede» demekte ve fakat Çekoslovak hü " kumetile Südetler arasında serbest mü Henlein tarafından kabul edilmiştir. Henlein Çekoslovak hükumetile mü zakerelr icrası için Hitlr'in bütün mes'u zakerelerde bulunmağa memur Südet liyeri müzakere edenlere bırakmış oldu Alman partisi resmî heyeti murahhasa ğunu kayıd ve Almanyanın tesir altında sının son günlerdeki hâdiseler dolayısile değil, serbestçe yapılması lâzım gelen müzakerelere devam etmek için lâzım müzakereleri ihlâl etmiyeceğini ilâve eyolan şartlar ortadan kalkmış olduğun lemektedir. bir tane aldı. Parlıyan bir çakmak sesi. İkisi de sigaralarını yaktılar. Dışarıdan içeriye akseden ziya, gölgelerini buzlu camın üzerine aynen aksettiriyordu. Ne müthiş tesadüf? îşte karısımn sesi.. KonuşuyorlarJı. Şimdi buna erkek cevab verecek ve kim olduğunu anhyacaktı. Acaba karısı hangi müthiş tesadüften bahsediyordu. Birdenbire aklına kalkmak ve onların bölmelerine girmek, boylelikle kalbindeki kötü düsünceyi silmek geldi. Herhalde karısı stüdyodan dönerken bir tanıdık nhbaba rasgelmiş, tamamile masumane bir hisle buraya girerek biraz dinlenmek üzere oturmuşlardı. Bunu niçin fenava yoruyor, neden dolayı fena şeyler ta havyül ediyordu. Fakat karısımn telâffuz ettiği «müthiş tesadüf» tabirinden muradı ne olabilir di? Hem de bunu söylerken sesi heye canla titremişti. Yoksa ona mı öyle geîmişti? Sabahatin ağzmdan çıkan sigara dumanlrı, buzlu camın üzerindeki gölgesini bulandırdı. Sonra gene onun sesi duyuldu: Çok korkuyorum.. Kansınm sesi titriyordu. Kudret de titriyordu. îçinde gene bütün fena hisler uyanmış, ayaklanmıştı. Sabahat ne de mek istiyordu. Neden korkuyordu? Onu korkutacak ne vardı? Fakat kimdi bu erkek? Kudret kim olduğunu düşünmek istemiyor, bundan belki ürküyordu. Ya karısı hakikaten onu aldatıyorsa ve bu yanındaki de onun âşıkı ise? Bu ihtimal, beynini siyah bir burgu gibi deliyor, hislerini altüst ediyordu. Ne yapmalıydı? Bir ara, aklına daha fazla konuşmalarına meydan vermemek ^ ve aldatıldığını kendi gözlerile görmek 3 felâketine uğramamak için gene mevcudiyetini onlara belli etmek geldi. Bu ^ nu çok istedi. Varsın bu şüphe ile ya İ sasın, fakat buna emin olmasın, buna, ^ kansmın kendisini aldattığına kani ol masın.. Fakat garib şey, bütün gayretine rağmen ne bacaklan, ne de kollan hareket edemiyor, sesi çıkmıyordu. Bütün arzusuna rağmen yerinden kıpırdayamıyordu. Sanki vücudü kendisine isyan etmişti. Hiçbir emrini dinlemiyordu. Yüzünün ateş içinde yandığmı ve terlediğini his setti. (Arkası varf Güldüremiyen Komik Bu, şimdiye kadar müdafaa ettiği sanat prensiplerine taban tabana zıddı: Kudret karısını kıskandığı için onu sahneden çekti. Evine hapsetti. denmesi, onun için öldürücü ve çok ağır bir ithamdı. Sonra kansmın da sahneyi çok sevdiğini görüyordu. Hatta Sabahat, muhakkak ki sahneye, kocası için ayırdığı zamandan daha fazla vaktini ayırm'.ştı. Acaba Sabahat sahneyi kendisinden fazla mı seviyordu? Kudret bu suale cevab vermekten kendi kendine çekindi. Böyle bir mukayeseye cesaret edemiyordu. Halbuki o, hayatının otuz senesini sahneye vakfeden büyük san'atkâr, his sediyordu ki karısını san'atından daha fazla seviyordu. Nasıl tanışmış, nasıl sevişmiş ve nasıl evlenmiş olduklarım yıldırım süratile hatırladı. Bir zamanlar çjazeteler için büyük bir dedikodu mem Tefrika : 4 Yazan : Murad Sertoğlu • • • • • • • ^ B baı olan bu hâdise nekadar basit ve çabuk oluvermişti. O zamana kadar türlü kadın maceraları geçiren Kudret, Sabahati görür görmez ona delice âşık olmuştu. Sabahat muhakkak ki onu sevmemışti. Bunu da gayet iyi anlıyordu. Nite kim kendisine evlenmeyi teklif ettiği zaman da hiç tereddü.d etmemesi ve gayet tabiî bir tavırla derhal kabul etmesi de bunu ispat ediyordu. O, zamanla Sabahatte de kendisine karşı bir aşkm uya nabileceğini umuyordu. Bunun için bütün servetini, kudretini ve şöhretini Sa • bahate vakfetmişti. Boylelikle onu alelâde bir figüranhktan, iki sene gibi çok kısa bir zaman zarfmda birinci smıf sahne artistliğine kadar çıkarmağa muvaffak olmuştu. Sabahat, kocasmın kendisi için yaptığı fedakârlıklan anlıyordu ve ona büyük bir şefkat gösteriyordu. Fakat hayır, o, karısından şefkat ve merhamet degil, aşk