15 Eylül 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

15 Eylul 1938 CUMHURİYET Tefeklcürler Müstahsillerle temas için bir seyahat yapıldı Ruhun kudreti ıztıraba mukavemetinde değil, hazzı bulmak için yapacağı cehdîn büyüUlüğündedir. NIRVANA İzmir satış kooperatifleri San'ata dair KÖŞE Kıymetli san'at eserleri katledilen memîeket Asırların biriktirdiği bu hazineîer, dahilî harbin fecaati arasmda yanıp yıkılıyoflar PENCERESİNDEN Ete giren diken îzmir (Hususî) Üzüm, incir satış kooperatifleri birliği umum müdürü HakYazan: CAFER SENO kı Veral, istihsal mevsimi olması hasebile, incir mmtakasındaki faaliyeti yakından Insanlar, düşünmeğe başladıklan zaklaşmağa sarfeder ki, bu, onun için görebilmelerini temin etmek, ayni zamanjündenberi bir ıstırab edebiyatı vardır. yegâne hayat prensipidir. Yazan: ZEYNEL AKKOÇ ?air, bu edebiyatm şiirini yazdı.. Fi Istırabda saadet aramak bir fazilet ol da müstahsillerle yakından bir temas Harbin aleyhinde o kadar söylenmiş ozof, onun tefekkürünü yaptı. Ahlâk madığı gibi, ona mütevekkilâne taham yapmak maksadile alâkadarlar için bir :ı saadetimiz için mahrumiyet ve fe mül etmek de bir marifet değildir. Istı gezinti tertib etmiştir. Bu gezinti, Nazil ve yazılmıştır ki buna yeni birşeyler ek"agati tavsiye etti.. Nebiler geldi, ıs rab bize geldiğı zaman. zaten ona ta iinin berisinde Atça istasyonuna kadar lemek lüzumsuzdur. Esasen dünyanın Silâh, bilekleri büker ve boyunlara zin:ırab çekenlere Allahın ebedi cennetini hammüle mecburuz.. Başka ne yapa uz,amış ve davetliler arasmda, İngiliz is bugün çektiği sıkıntı ve ıstırablar geçen cir geçirir. Fakat millî karakterleri kolay r tihlâk koope atifleri namına şehrimize tet Büyük Harbin eseri ve harblere hazırlığın /adettiler!.. biliriz?. kolay değiştiretnez. Alman silâhı da, kikat ve mubayaat yapmağa gelmiş olan neticeleri değil midir? Şiırinde, hayatın acılarını. keder ve Eğer, ruh. tabiî bir aksülâmelle ıstıHabsburg'ların emri altında birçok milıstırablannı terennüm eden şairi raba karşı gelmek ihtivacını duyuyor 4 kişilik İngiliz heyeti de bulunmuştur. Harbin karakteri yıkıcı ve dağıtıcı olletlerin ve o meyanda Çeklerin, Slovak:akdis etmeliyiz. Zira, onun feryadları sa; bu, ıstırabdan kurtulmağa matuf bir Tetkik gezintisi çok istifadeli olmuş duğundan bunun en büyük zararını da ların bileklerine kelepçe, boyunlarına lâsaadete susamış ruhumuzun ebediyete hareket olduğu kadar, ıstırabın gelme tur. Hat boyunda, birliğe aid bulunan imedeniyet görüyor. Nitekim bir harb esle geçirdi. Lâkin onların ne istiklâle kafırlatıimış bir haykınşıdır. sile mahrum kaldığı hazza ulaşmak için malâtaneler birer birer gezilmiştir. Bura nasında en çok mahvolanlar medeniyet vuşmak ümidlerıni söndürdü, ne de o üFakat, saadeti ıstırabda anvan, mih de bir cehiddir. lar, ayni zamanda kooperatiflerin mer eserleridir. net ve sefalette yükseltici mahiyet gömide bağlı olarak yaşıyan millî azmî İşte: Elim yandı. Fakat ben bu acıdan kezleridir. Imalâtanedeki fümigasyon teren bir kreım mütefekkirler de vardır kurtulmak ıstejd'ğim zaman, vücudüme Harblerin en fenası da şüphesiz dahilî sarstı. Çekler ve Slovakîar bütün o hürrisisatı, temiz, bembeyaz kıyafetlerdeki ki, his ve mantıklarmın karanlık yo harblerdir. Bılhassa nisbeten iptidaî bir yetsiz hayat içinde için için yanan bir ateş verdiği ezadan başka, o acınm olmadığı kadın ve kız işçilerimizin faaliyeti takdirlunda insanhğa çok fenalık ettiler.. memlekette zuhur eden bir dahilî harb, halinde kaldı, her fırsatta feveran gösterzamanki hazzı da düşünüvorum. le kaîşılanmıştır. İngiliz heyeti de çok Hayat, baştanbaşa ıstırab ve acılarla Kör, görmenin hazzından mahrum mütehassis olmuş ve intıbalarını şöyle ifa orasını büsbütün mahveder. Buna kuvvetıi di ve nihayet millî merama erip istiklâlidoludur. Bunu, biliyoruz. Bu, sonu gel kaldığı için, dilsiz, söylemenin zevkini bir misal olarak Ispanyayı gösterebılirız. ne kavuştu. mez kâinat içinde ömrü bir ânı bile k;vbettiği icin ıstırab çeker.. Yoksa ıs de etmiştir: îspanyada çarpışan taraflar sadece koO için için yanan ateşi yelpazeliyenler doldurmıvan muztarib insanlığa ümid « Mahsulünüz gayet nefîs, gayet tırabda saadet bulduğu için değ'l... Palacky, Shafarik gibi tarihçiler, Hankd ve teselli vermek güzel şeydir. Lâkin Tahrib edilen Meryem heykeli tecniz.. Fennin ye sağhğın icablarını dü münizm ve faşizm siyasî dinleri değildir. Saadeti ıstırabda arıyanlar, ancak taondaki yaşamak insiyakının en haklı şünüyorsunuz. Üzüm, incir mubayaasında İspanyada din, mezheb, siyasî kanaat, mıyan bu kıymettar eserlerin böyle akı gibi şairlerdir. Onların millî gayzı körüklihsiz ve muztarib insanlardır. Bövle akide kavgalarımn içinde bir de yabancı tezahürlerine mâni olmağa çalışma liyen ve millî ülküyü besliyen eserlerini düşünmek onlar için ivi bir tesellidir. fiat için merkezimizden bir cevab bek ihtiraslann çarpışması vardır ki, bu hal, betlerle mahvolması, çok acı bir vakıa, salardı!.. Mensub oldukları mesleğin diğerlerine liyoruz. Bu sene faaliyetimiz mahdud ve herşeyden evvel, medeniyet hesabına okuyan nesillerin gözünde Oder, Vistül, Dinler, bu hususta daha ileri giderek vaziyeti büsbütün fenalaştırarak yaraElbe gibi nehirler, Çekoslovak ruhundaa olacajctm Fakat atiyen inkişaf edecektir. nazaran üstünlüğünü iddia eden insanbüyük bir faciadır. ruhun saadeti için, feragat ve tevekkülan büsbütün derinleştirmektedir. Türk İngiliz iktısadî münasebetleri de kaynamış gözyaşı dereleriydi. Hürriyetlar vardır. Bunun gibi, ıstırab çeken îspanya harbinin mahvettiği eserlerden lü, mahrumiyet ve ıstırabı adeta bir İspanya, fanatik bir memlekettir. Halk bedbahtlar da talihsizliklerindeki acı artık düzelmiştir. Ancak, Almanya ile siz günlerin elemleri bu gözyaşlan araiman haline getirdiler. Asetizm hemen biri de Toledo şehrindeki meşhur Alkazar lıkları büyük faziletlerle süsliyerek olan ticaret mukavelenizin ve bilmuka asırlardanberi kilisenin kuvvetli tesiri al bütün dinlerin, ahlâk telâkkilerinin esarayıdır. Endülüs Arablarından kalaa sında dalgalana dalgalana Baltık denizibövle bir tesellive baglanmışlardır. tmda bir nevi ortaçağ hayatı yaşamıştır. bele bizim de Avustralya ve Kaliforniya ne, şimal denizine doğru akıyordu, hiir sasmda vardır. Fakat, şu muhakkak ki,, havatla ıs mahsullerini de düşünmekliğimiz zarure Bu koyu katolik ve dinine çok bağlı olan ve Moresk mımarî stilinin bir şaheseri o memleketlerin sahillerini okşıyan büyük Dünkü ve daha evvelki asırların ha tırab birbirine düsman iki zıddır. B:ri lan bu bina, taş üzerinde taş kalmıyacak denizlere birer sığıntı yetim gibi iltica ediyatını zalim ve karanlık bir hayalet gi haz ve neş'enin. yani canlılığın; öteki tini ntesirlerini hesablamak lâzımdır. halk, nüfusun bîîyük. ckseriyetini teşkil şekilde harab olmuştur. yordu. bi saran bu mistik telâkki, insanlara ne ataletin, yani ölümün şarkısını söyler. Mahsul ve müstahsille işleme şartlarmızı eder. Toledo İspanyanın çok eski bir şehriyakından gördüğünıüz için çok memnuîspanya, tarihin en çok eser bıraktığı bir fazilet verebilmiş, ne de onlara saaGene o hürriyetsiz günlerde Çekler ve Bunun içindir ki, büyük felâketler, nuz. îsmail Hakkı Veralı da Londraya dir. Ta Vizigot'lar devrinde payitaht vadet denilen şeyin yüzünü gösterebil insanlpnn yaşamak temavüllerini kambir ülkedir. T a Roma imparatorluğu zaSlovakîar, kendi yurdlarına girmiş ve zifesini gören bu şehir, bilâhare Arablamiştir. Bilâkis beseriyeti, faziletsizliğe, çılar. Ölüm karşısmda gıcıklanan şeh gelisinde kendimize misafir edeceğiz.» manmda ve Kartacalı kumandan Anibara da payitahtlık yapmıştır. O zaman kendilerinden fazla refah temin etmiş Alzulme, ıstıraba sürüklemiştir. Bu seneki incir rekoltesinin yarısı, bir le geçid vazifesini gördüğü devirdenbcri vetin, derin ıstırab ve mahrumivetler manları (ete batan diken) tâbirile tavsif Şimdiye kadar din ve ahlâkm sert a den sonra ruhlarda hasıl olan zevk ve lik kanalından geçeosktir. Müstahsiller, türlü safhalar geçirmiştir. Vizigot'lar ve şehrin nüfusu 200,000 den fazla idi. Zira sade şehirde mevcud olan dokum^acıla ediyorlardı. Hiçbir Çek, kendi etinde ıssetizmi altında dünya ve havatı muhak eğlence düşkünlüğünün sebebi de bun kendilerine verilen bu ziyaretten memArablann hükümranhğı zamanında bu nn sayısı elli, altmış bin raddesinde bu ırabmı duyduğu o dikene karşı kayıdsız kar gören, insanları aciz ve meskenet dandır. nun olmuş ve umum müdürle temas ^de ralarda sonsuz kıymette eserler birikmiş içinde bırakmış olan bu feragat ve ıslunuyordu. Toledo'da mahvolan eserler kalmamıştı ve hiçbir ana, son nefesini veInsanı. insan yapan arzu ve ihtiras rek muhtelif hususlarda izahat istemiş, tir. Bütün bu devirleri yaşıyan îspanya, tırab telâkkisinden ne beklivebiliriz?. den biri de gene Arablardan kalma Taj rirken evlâdma, Alman dikeninden duylardır. Maddenin ruh şeklindeki bir ânî dileklerde bulunmuslardır. katolik san'atının da inzımamile san'at nehri üzerinde Alkantara köprüsüdür. Bu duğu acıyı hatırlatmaktan geri durmaSaadeti ıstırabda, ruhun feragat ve dpldurmıyan görünüşünde, ruhun saave tarihî eserler bakımından bir nevi hazi köprünün inşa tarihi 1050 dir. O zaman mıştı. îevekkülünde aramak, havatın karak dete atılışlariBi niçin ıstıraba meylet Pedagoji şubesi için getirtilen ne haline gelmiş, îspanyanın san'at mü danberı zamanın binbır cilvesıne taham terine uygun olmıvan bir harekettir. İnciten dikenle incinen et, birbiri içintirmeli ki; bütün ebediyet içinde o, bir Maddî olsun, manevî olsun, ıstırab, ders aletleri zeleri, bütün dünya müzeleri arasında de, fakat birbirine yabancı olarak yüzlermül eden bu köprü, ayni zamanda zamadaha hıç gelmiyecektir. ruhu zayıflatır, onun kuvvet ve zindeÜniversite bedagoji şubesi için tec mümtaz bir mevkie sahib olmuştu. nının en büyük üniversitesi vazifesini gö ce yıl yaşadılar. Diken, içine girdiği etten Hayat denilen şey, ebediyetin karan rübî ruhiyat ve lâboratuar çahjşmala ğisini mahveder. 0 vakit marazî bir Acaba bu san'at eserleri ve abideler ren Alkazar sarayı gibi top ve tayyare rtık çıkmıyacak gibi görünüyordu. Onlık dehlizinden bir an için, kâinata ahalde arzu ve ihtiraslardan uzaklaşan nnda kullanılmak üzere lüzumlu olan bombalannın merhametsiz infilâkları ne dan bizar olan et ise boyuna kıvranarak ruhun hayaîa karşı rabıtası zayıflar.. çılmış penceredir. Bize mev'ud olan ders levazımı Avrupadan getirilmiştır şimdi ne haldedir? kurtuluş imkânları arıyordu. Dediğimiz cennet budur, bu bir anlık bakıştır. Bunu fazla zorluk çekmeden tahmin eticesinde yıkılmış, mahvolmuştur. Derm bir tevekkülün getirdiği uvuşuk Pedagoji şubesinin iht'yacı olan bu Dünyada memnun geçen anlarımız, ders levazımı, talebenin nazarî bilgisi 4pbiliriz. Her yeni hücum ve her yeni bir atalet içinde haricî âlemle alâkasmı Nekadar fena bir devirde yaşıyoruz. ibi netice müsbet çıktı, diken sökülüp saadetin ölçüsüdür. Onun bütün vasfı ni amelileştirmek hususunda büyük bir febmbardımandan sonra harab olan abi Türlü ihtiraslann önünde, medeniyetin atıldı. kavbeder. Uzvun, her hangi bir hali, bir hasta bir ana, bir lâhzaya münhasır kalmak ihtiyacı karşılıyacaktır. delerin ve san'at eserlerinin fotoğraflan san'at eserlerinin zerrece kıymeti yoktur. Lâkin Avrupanın göbeğinde asırlarca Ijğı bile ruh üzerinde büvük tesir yapı tır. Bunlar nekadar çok veya az olursa, ni gazete ve mecmualarda görüyoruz. Asırların bize bıraktığı eserler hiçbir mil >üren bu et diken davası Habsburg'layor. Hasta bir insanın gözlerinde, ha biz de o kadar mes'ud ve yahut bedbaht almasını, yaşamasını öğretmek daha Geçen sene Madridin bombardımanı sı etin malı değildir. İspanyada mahvolan :ın zevalile, Avusturya İmparatorluğunun yatm değişen renk ve manasını kim bil oluruz. rasında meşhur Prado müzesinin yansı abide ve san'at eserleri de İspanyollann inhilâlile bitmedi, sadece şeklini değiştirgüzeldir. mez.. Arzu ve ıhtiraslar gevşer, hayata Haz prensipleri, hayatın en hâkim nın yıkıldığını, müzede bulunan bir çok değil, bütün insaniyetin, bütün medeniye di. Şimdi Çekoslovakya sınırlan içinde Çalışmak ihtiyacmı, hayattan zevk irtibat azalır.. Her şeve karşı derin bir prensipleridir. Yaşamak.. İyi yaşamak.. san'at eserlerinin de kaybolduğunu ve bir tin malıdır. Bunlar barbarcasına mahvet kalan Almanlar için Çekler, «ete giren ümidsizlik, usanc içinde lâkavd kalır.. Güzel ve mes'ud yaşamak.. İşte: Bütün alan hisseder. Zevk almıyanm zaten çatste bu: Feragat hali, bir tevekkül tav beşeriy«t hayatının, bütün medenivet lışmağa ihtiyacı yoktur. Ona bir lokma, müddet sonra Pariste satıldığını gene bu meğe kimsenin hakkı olmaması lâzımdır. diken» durumundadır ve o dikenden sütunlarda yazmıştım. Bilâhare sıra Sanrıdır. ler tarihinin gayesi budur. Bu, o kadar bir hırka da yeter!. Bu münasebetle rönesans devrinin bir kurtulmak için didmmek, çalışmak sırası Bunu en derin bir sezişle idrak eden, tander müzesile bu civarda bulunan ve hâdisesini anlatmak isterim. Onaltıncı a Almanlara gelmiştir. Çekler, yedi asır Din adamları ve sert ahlâkçılar, uz kat'î bir realitedir ki, bütün metafizik Türkün inkılâbcı kafası ve onun Büyük her biri birbirinden kıymetli san'at eserîe sırda Papa (Yedinci Clemente) nın ye çekhkleri diken acısını Almanlara iade viyetin ruh üzerindeki bu pisikolojik düsüncelerin önünde gelir.. tesirini pek iyi bildikleri için, her şey Tarihî tekâmül nazariyeleri; terakki Şefi, bütün yenileşme ve yükselme ha rile dolu olan kilise ve müzelere gelmiştir. ğeni bir meseleden sonra Papaya kızmış ettnekten memnurımuşlar gibi davranıden zivade riyaziyete ehemmivet verir hareketini, hayatın üerileyiş sebeble reketlerinde yaşamanm zevkini temin Santander müzesinde bulunan, Onal ve bir müzede mevcud olan heykrüerin orlar ve onların ıstırablarına kulak asler. Bütün enerjisinden. kabiliyetlerin rini bize kâfi bir vüzuhla izah edemez. edecek havatı sevdirecek, onu neş'e ile. tıncı asra aid tahtadan yapılmış meşhur urunlarını ve kulaklarmı kırmış. Roma mamak istiyorlar. den tecrid edilerek hastalandırılan vü Bütün insanlık cehdi, hep bu idealin ümidle kuvvetlendırecek imkânlara da Acaba netice ne olacak?.. Çekleri Alcud üzerinde batıl telkinlerine müsaid tahakkuku için çalışmış, ona koşmuş büvük ehemmiyet ve kıvmet vermiştir. Meryem Ana heykeli, hükumetçiler şehri halkı bu hâdiseden çok müteessir olarak Papaya müracaat ediyor ve yeğeninin Frankistlere terkederken vahşî bir kılıc bir manevivet hazırlarlar. Onun ruhi tur. Tekâmül, hazlarımızı mükemmel man boyunduruğundan Umumî Harb' Lâkin arada sırada bu neş'eli ahengi tezahürlerindeki hezevanı çok defa ve leştirmek cehdinden doğmuştur. falsolu nağmelerle bozan sesler işîti darbesile parçalanmıştır. Onbeşinci asır bu cürmünden dolayı idamını istiyor. Pa kurtarmıştı. Almanlan da Çek tahakkülâvet mertebesine vükseltmişlerdir. Misvoruz. Evvelden bu sesler, bize, hara da meşhur Felemenkli san'atkâr Vander pa biraz tereddüd ettikten sonra idam münden yeni bir umumî harb mi kurtara • Fakat, ıstırab Syle değildir. Onda bir tik telâkkilerde gördüğümüz fenafillâh batî şarkm ölüm ve ahiret kokan ta Wayden tarafından yapılan Meryem ve hükmünü imzalıyor. Yeğeni tehlikeyi an cak?... Yoksa «ete giren dikenin» ne oltereddi hali vardır. Bu tereddiyi bu zâf ölmanın sırrı da bundan başka bir şey savvufî hayatmdan gelirdi.. Isa tabloları da kama darbelerile delik lyarak, hayatını ancak Romadan kaç duğunu pek iyi bilen Çekler, adil bir hal ve hüzali insanın tekâmülüne vasıta midir acaba? Şimdi ise, mahivetini değiştirerek mak suretile kurtarabiliyor. sureti mi bulacak?... deşik edilmiştir. telâkki etmek beserî zekânın Allaha ve Bu telâkkılere daha beserî bir şekil tabiate en büvük bir küfrü, aklın feci garbden gelivor. Daha zivade ıstırab İşte iki devirdeki san'at telâkkisi! Beş, altı yüz senelik tarihi olan ve yeYakm ve çok yakm bir istikbal bu cidini olan hıristivanlık an'anelerile besveren bazı filozof ve muharrirler de, bir sapıtmasıdır. ZEYNEL AKKOÇ niden vücude getirilmesine imkân bulunheti tenvir edecektir. Temenni edelim ki lenmis bazı bedbin görüslü garb filozof bedbin fıkirlerle işlenmiş yazılarında, Istırab, haddi zatinde fenadır. Fena ütün medenî dünyanm idraki üzerinde bize, ıstırabın asil olusundan, onun in olduğu için de tekâmüle vasıta olamaz. ve muharrirlerinin fikirler'ni yeni ve kımıldayıp duran korkunç meçhulü aysanı yükselten, olgunlastıran mahiye İvi olan hazlardır, onların normal in daha asrî bir kıyafetle ruhlara aşıla dınlatacâk ışık topların ağzmdan çıkmaktadır. tinden bahsederek saadetin ıstırabda ol kişafıdır. İnsanlar, bu volda ileriledikçe masın!... du&unu sövlemişlerdir. İnsanlığın tefekküründe her fikrin, saadeti bulmak mümkündür. M. TURHAN TAN Ruhumuzda, haz ve neş'eye karsı da her hissin kıymeti vardır Haz gibi eBeserî kemale erismek için, ruhî bir terbiveden zivade. insanın mütereddi ha kuvvetli bir incizab ve tehassüs u lem de havatımızm bir vakıasıdır. Belvazivetinden keramet ummak demek yandıran ıstırabın tek favdası, bize, sa ki ondan da sümullü bir hakikatt'r. îtiÖlenler olan bu fik'rler, havatla tam bir tezad adetin kıymetini daha iyi ve derinden raf edelim ki, ağlıyanlar, gülenlerden oek coktur. Omuzlarımıza agırlığı cö Kadıköyde Kurbağalıderede Faikbey l Tvalindedir. Derinlestireceğini kabul et hissettirraesidir. okağmda 8 numaralı evde oturan Saa'i mekle beraber ıstırabın insam yükselHasta insanın, sıhhate olan istivakı ken bu vıkılası kubbenin altı. şen kahtecesini, onda saadet bulunacağını zan bizden fazladır. Ona, malik olduğu za kahalardan zivade efganla doludur. detin yanma Bartmdan misafireten Bunlar bir hakikat olmakla beraber, netmek yanlıstır. man duyacağı saadet, tabiatile daha en kereste tüccarlarından Şefiğin ^ Bizce, ıstırab çeken. bu vüzden arzu kuvvetli ve ıhtiraslıdır. Bunun gibi, aç daha büyük bir hakikat var ki, o da, bidızı 35 yaşmda Remziye, doktor Mısır' ve ihtiraslardan uzaklasarak feragat ve bir adamın karnı dovduğu vakit alaca zim havata gelişimiz, var oîusumuzdur. lyanm tavsiyesi üzerine, evvelki gün' 'z, yaşayışımızı bu ezelî kadere uy tevekkülde hu7ur aravan insan. hasta ğı haz, elbet tok insana nazaran daha aat 8 de otomobille Haydarpaşa Nü i durmağa mecburuz. Bu, ister kör bir tebir adaradır. Onda. ne bir güzellik fık kuvvetli ve derindir. mune hastanesine gıderken yolda vefatî sadüf. ister gizli bir hikmet eseri ol ri ne de muhit ve hayata karşı bir sevgi Burada, saadet, hastalığın kendinde, etmiştir. sun . En büvük hakikat odur, havatın vs'dır. veva aclıkta değildir. Bu, ancak ıstırabHaydarpaşada Çayır caddesi Saadeti Kabnl etmek lâzırndır ki havatta ıs dan kurtuluşumuzun bize verdiği haz kendisidir. Onun birinci ve esaslı t e apartımanı altmdaki dükkânda bak »] mavülü ise mümkün oldu§u kadar ketırab daha çoktur. Bu. hakikat olmakla dır. Açlık veya hastalık ıstırab halidir. kallık yapan 80 yaşındaki Vasil de dükderden uzaklasmak, mümkün olduğu beraber insanlar üzerinde hâkim olan Bunu, saadetin yegâne yolu telâkki etkânda ölü olarak bulunmuş, Belediyeî kadar hazza vaklasmaktır. Hazlara te da^ma haz temavülleridir. Yalnız in mek, insan düşüncesine ârız olmuş bir doktoru tarafından yapılan muayene mavül, b'zdpki vasama insivakımn bir sanlar mı? En basitinden en mükem sakatlığı ifade eder. neticesidir. Ümmetine mükâfat olarak mde sektei kalbden öldüğü anlaşıl meline kadar. bütün havat âlemi, ıs Her şey, hatta san'at bile hazlarımızı cehennemi vadetmiş hangi peygam mıştır. tırabı her zaman derin bir nefret ve mükemmelleştirmek cehdinden doğ berdir?. h="!vetle karşılamıştır ve karşılıyacak muştur. Hayır, cennet ıstırabda değildir. İbatır Her güzellik, ruhumuzda bir sevinc Brüksel cerrahî kongresi detler bile ancak, bir hazzın vadile ve Cünkü, havatta gave. ıshrab cekmek ve incizab hali uvandırır Bu, hazdır Eylulün on dokuzunda Brükselde to] de&il. h a ' ve nes'edir. Bizzat havatın Buna erişmek için, ruhun bin türlü bir azabın korkusile yapılır. Eğer reanacak olan beynelmilel cerrahî kon kendisi bile sonsuz bir haz ve sevincden hamleleri, arzu ve iştiyaklan, elem ve suller, cenneti ve ondak' lezzet ve saagresine hükumet namma işitrak etmeî ba^ka nedir' Ruhumuz. bütün derinli hasretleri san'atın mevzuudur. San'at detleri vadetmeseydiler, övle sanıyorum üzere güzide doktorlarımızdan Tıb Fağıle, yaşamak insiyakmm en tabiî meye bundan dolayıdır ki insan ruhunun en ki bugün insanlann dini bile olmazdı. Nirvana.. En yüksek haz noktasıdır. kültesi birinci cerrahî kliniği doçenti lânı olan saadeti bulmak icin çırpmır. vüksek ifadesi olmak hassasını kazan Bu saadette, ıstırabın, mahrumiyet ve mıştır. San'atkâr, kendi benliğinde, be Ona, ıstırabın müteaffin bataklıgmdan operatör Fahri Arel dün hareket etmıı sefaletin yeri yoktur. Istırab, ancak şerivetin en yüksek hazza erismek için değil, tabiat ve eşyanm, hayat ve kâinair. Fahri Arel kemik cerrahisi hakkın] hazlardan mahrum kaldığımız zaman yaptığı mütemadî cehdin derinliğini tın sonsuz güzelliklerle dolu yolunda, daki tecrübelerine dair kongrede biı bize sunulan hazları, zevk ve saadetleri mevcuddur. Müstakillen ıstırab denilen duvan ve duvuran adamdır... ebliğ yapacak ve teşrinievvelin dör Hayata gelışin taskm saadeti içinde ruhumuzun bütün vüs'at ve kab'livetile bir şey de voktur. Biz, ancak bir saadeBelgradda yapılmakta olan 9 uncu Balkan mlarına önuuiüzdeki dünde Pariste inikad edecek Fransız içerek gidilir. Allaha giden en doğru tin mahrumivetile ve onun hatırasile veni bir ümid, yeni bir neş'e ile gülen cunıartesi günü devam edılecek ve pazar günü iki dilecektir. Yukarıki muztarib oluruz.. Ruhumuz, en bü gencliğe ıstırabın uyuşturucu, miskin yol budur... resimler; atlet takımımızı. Balkan oyunlarmın açıL gün yapılan geçid cerrahî kongresmin içtimalarmda da CAFER SENO yük, en mukaddes cehdmi ıstırabdan u felsefesinden ziyade ona, hayattan zevk resminde ve Balkan milletleri; bayraklarını taşıyan sporcuları göstermektedir. bulunacaktır. absburg'lar, kendi taclarma muhtelif milletlerin hürriyetini eritmek suretile elde ettikleri boy boy ve renk renk incileri dizip dururlarken o hürriyeti erimiş milletler de ya zorla, ya düzenle boyunlarına takılmış boyunduruklann ıstırabım yaşıyorlardı. Çekler ve Slovakîar işte o muztarib milletler serisine dıhil olup aşağı yukan yedi asırdan fazla Habsburg bayrağı altında esir bir kütle hayatı geçirmişlerdir. c 9 uncu Balkan oyunlarından intıbalar j