CUMHURtYET 3 Haziran 1938 duruşması, gizli Meriçin Çermen operası Suçlunundevam edecek Kararnamede olarak değişiklikler Bir mart gününün serin sabahı içinde sinde (570) yıl kadar evvel sahneye koönüme çıkıveren bu gerçekten nefıs mah nuldu, sonra tarihe emanet edildi. Çünkü luk bana, bir yaz güneşi kadar sıcak ve milletlerin mukadderatmı değiştıren bü parlak göründü. Ynlculuğun etikete karşı yük oyunlar ancak bir kere temsıl olunur. müsamaha telkin eden hususiyetınden is Çermen operası da o cümledendı. Fakat tifade ederek, daha doğrusu neş'eli bir onun musikisini Meriç'ten dinliyebilirsi hayrete mağlub olarak eğildim, ipekleşmiş niz. Mevzu şu: Yüzbin kişiden fazla bir ıtır ile ıtra münkalib olmuş ipeğe benziyen ordu, medeniyet meş'alesıni küreden kü kadını selâmladım. O, selâmımı ayni keli reye taşıyan Türkün elinden o meş'ali düşürmek için sarhoş bir gayz içinde buraya me ile iade etti: Bonjur! kddar geliyor. Hacı Ilbey adlı bir Türk Bu selâm, tebessümün kelime ve kelimenin terennüm olabileceğıne örnek teş de topu topu dört bin ycldaşile onları kii edecek kadar zarif ve lâtifti. Fakat Çermen'de basıyor ve son neferine kadar ben o zarafetin, o letafetin zevkini şuu kılıcdan geçiriyor. Bu baskından kurtulan ruma geçirecek durumda bulunmuyor tek bir kişi vardır, adı Lui Danj'dır. O dum. Selâmın sonu kelâm olduğunu ve tarihte Macar kralı idi. Bu adam Merigüzel yolcunun hangi dille konuşacağı bi ç'in terennüm edegcldığı Çermen operasılinmediğine göre sersemleşmekligim de ta na çan kulelerinde alkış tutturmak için bir biî idi. Ben, esefle söylüyorum, yabancı kilise yaptırdı, Maryazel ismini verdi. O dillerin hiçbiri ile siirekli ve şümullü mu mabed Macar ilinde, Çermen operası da havere yürütecek kudrette değilim. Seve tarihin ve Meriçin dilinde yaşıyor. No. 2 YAZAN : M. TURHAN TAN Küçük bir katilin Kuyumcular da al Aşkın doğurduğu tın alıp satabilecek rekabet ve neticesi muhakemesi bazı yeni yapıldı Bir genc; sevgilisinin kocasım a?ır yaraladı Şehir ve Memleket Haberleri 1 Siyasî icmal Küçük devletlerin bitaraflığı vrupada büyük devletlerin arası bir türlü düzelemiyor. Ispanya meselesinm sonu ne olacağı kat'î olarak hâlâ belli değildir. Çekoslovakya meselesi gittikçe sarpa sarıyor. Südet Almanlarının lideri Henlein geçen nisanın yirmi dördünde Çekoslovakyadaki Alman unsurunun ne istediğini söylemişti. Mumaileyh namma Çekoslovakya Baş vekili Hodza ile temas ve müzakereye devam eden muavinlerinden meb'us Kundt'un eski bir nutku Başvekilin istediği mukabil tekliflere cevab teşkil etmek üzere, şimdi, parti tarafından bir tebliğ şeklinde neşredilmiştir. Bu nutkun ihtiva ettiği talebler Henlein'in ileri sürdüğü dileklerle tevafuk etmektedir. Bu taleblerden başlıcalan şunlardır: 1 Südet Almanlarının yaşadıklari mıntakanın hududları kanunen tesbit edilecektir. 2 Çekoslovakya devletinin teşkilâtı ve taksimatı, ırk esasları üzerine değiştirilecek ve her ırkın, bu devlet camiası içinde, hududları muayyen mıntakada, ayn hükumeti olacaktır. 3 Merkezi hükumetin idaresi partiler arasında değil; ırkî gruplar beyninde paylaşılacaktır. 4 Südet Almanlarınm malî idaresî müstakiî olup istedıği parayı kabul edecektir. 5 Her ırkın zabıtası ve adliyesi ayrı ve müstakiî olacaktır. Bir kelime ile Südet Almanları hududu, parası, maliyesi ve zabıtası ayrı bir hükumet teşkil edeceklerdir. Çekoslovakyanın İsviçre kantonlarından daha geniş salâhiyet ve hukuku haiz hükumetlerin ortaklık ve birliğinden müteşekkil bir siyasî varhk halini almasına Çek unsuru razı olacak mıdır? Çeklerin büyük mütte fıkleri Prag hükumetini bu hususta nekadar teşvik ve teşçi edeceklerdir? Bütün Avrupa sulhunun atisi bu suallerin cevablarına bağlıdır. Avrupada sulhun bu kadar nazik ve kolayca kınlmağa müstaid olması küçük devletleri kendi başlarınm çarelerini aramağa sevketmiştir. isviçre Versay muahedesinden evvelki mutlak bitarafhk politikasına dönmüştü. A Bir müddet evvel Aksarayda Arif, Bundan bir müddet evvel hükumet, alEvvelki akşam gene kıskanchk yüzünRefik, Salâhaddin, Sabri, Nuri ve Ha tın alım ve satımmı kontrol altma almak den bir yaralama vak'ası olmuştur. Taf san isminde altı genc, bir akşam kahveden için, bir kararname hazırlamıştı. Bu ka silâtı şudur: çıkarak sinemaya giderlerken Nuri ile rarnameye göre sikke halindeki altının aGalatada Arabcamiinde Şarab iskele r Refik bir meseleden yolda ka% gaya baş hm ve satımı beş bankaya verilmiş, altın sinde bağlı bulunan Eskişehir ambanna lamışlardır. Bu sırada kavgayı yatıştır alım ve satımmı meslek ve san'at haline aid Pendik motöründe tayfa Rizeli Mumak istiyen Hasanı, eski bir garaz yüzün getirmiş bulunan dişçüer ile kuyumculan hiddin, bir müddet tvvel evlenmiştir. Faden Arif, evvelce tedarik ettiği tabanca da yalnız masnu veya işlenmiş halde al kat, Galatada Necatibey caddesinde ile sol gözü üstünden ağ:r surette yarala tın alım ve satımma mezun bırakmıştır. francala fırınında yatan Mehmed Fethi mış ve Hasan biraz sonra kaldırıldığı Cer Ancak, kararname bu işle meşgul olanla de ayni kadını şiddetle sevmektedir. Iki rahpaşa hastanesinde ölmüştü. rın, alım ve satımlarmı alıcı ve satıcmın arkada; arasındaki rekabet, şimdiye kaDün Ağırcezada okunan kararnamede isim ve adreslerini bir deftere kaydetme dar her fırsatta alenî kavgaya dökülmüş, scrgu hâkimliği, Arifin itirafı ve şahidle leri mecburiyetinde koymuştu. birbirlerinin akrabası olan iki âşık, başkarin ifadelerile suçu sabit görerek kendisiMaliye Vekâleti şimdi bu vaziyette larının müdahalelerile yatıştınlmıştır. nin bu cinayeti taammüden yaptığını, v« değişiklikler yapmışür. Bundan sonra kuEvvelki akşam, Muhiddini öldürmeğe suçlunun 448 inci maddeye göre yaşı göz yumcular da sikke halinde veya zinet alkarar veren Mehmed, bu maksadla satın önünde tutularak cezalandırılması için tını şeklinde bulunan altınları alabile aldığı tabancayı cebine koyarak takibe Ağırcezaya gönderi'diği bildiriliyordu. ceklerdir. Fakat bunları aldıkları şahsm başlamış ve onun motörde olduğunu öğ Heyeti hâkime, suçlu Arifin yaşını tet isim ve adresile beraber defterlerine yarenince bir yolunu bulup kendisini sahile kik etti. 1340 doğumlu olup on beş ya zacaklar ve bunları derhal eriteceklerdir. çıkartmıştır. şmı bitirmemiş olduğu neticesine vararak Altını alan kuyumcu ayni miktar altını Muhiddin önde, Fethi arkada gider Çok ve pek çok şey söylemek istiyor muhakemenin gizli olarak devamına ka nerelerde kullandığmı ve masnu halde rek veya ihtiyac hissederek yıllardanberi lerken gözlerini kan bürümüş olan âşık. ilgi gösterdiğim yabancı bir dille konuşur dum. Meriç içime akıyor, idrakimi dalga rar verdi. Bunun üzerine samiler salondan kime sattığını yazmağa da mecbur tutultenha bir yerde tabancasını çekerek üç el muştur. ken mutlaka kekelerim ve... terlerim. Ho landırıyor gibiydi. Fakat bir Fransız ka çıkarılarak muhakemeye başlandı. ateş etmiş, kurşunlardan biri Muhiddinin casız okumanm ve kitabı mekteb yapma dınına hele ilk selâmlaşmayı müteakibADUYEDE ensesine isabet etmiştir. Muhiddinin yaraMÜTEFERRÎK nm zarurî bir neticesi olan bu rekâketten tarih dersi vermeği biraz kaba buldum, sı ağırdır. Mehmed yakalanıp Adliyeye şimdiye kadar ne mustaribdim, ne müşte sustum. Niyetim ona birkaç özür kelimesi Otobüs davası Muammer Eriş gitti teslim edilmistir. ki. Zira dil bellemeğe çalışmaktan mak sunmaktı. Bu, belki nezaket kaidelerine Dün, asliye birinci cezada otobüs daLondrada muvaffakiyetli bir kredi sadım dişili erkekli bir takım züppeler gi uygun düşen bir hareket olacaktı. Lâkin anlaşması yaptıktan sonra memlekete vasma devam edildi. ŞEHÎR ISLERÎ Dünkü celsede Mülkiye teftiş heye bi vapurlarda, tramvaylarda, sinemalar zihnime ansızın doğan bir mülâhaza dili dönen ve üç gündenberi şehrimizde buOtomobillerin senelik da, tiyatrolarda nümayiş yapmak olmayıp min ucunda kümelenmiş kelimeleri eritti. lunan tş Bankası Umum müdürü ve îz tine yazılan müzekkereye gelen cevab kendi mesleğime göre istifade etmekti. Bu Bir Ingilizin meselâ Vaterlo, yahud Tra mir saylavı Muammer Eriş, dün akşam okundu. Bundan sonra iddia makamı, muayenesi evrakı tetkik edip mütaleasmı serdet maksad ise kitab okumakla temin olundu falgar'la, bir Fransızm Austerlitz, Iena, Ankaraya hareket etmiştir. Otomobil ve otobüslerin senelik ıtıumek üzere mühlet istedi. Heyeti hâkiğundan alâkalandığım her hangi bir dil Wagram'la iftihara nekadar hakkı varsa tş kanunu tatbikatının ayenelerine bu ay içinde başlanacaktır. me, evrakm iddia makamma tevdiine r ile konuşmak meselesi ikinci, belki de ü bir Türkün de Çermenle, Niğbolu'yla, yıldönümü karar verdi. Muhakemeyi başka bir gü Ev\ elâ otobüsler muayene edilecek, çüncü plânda kalıyoıdu. Halbuki şimdi Varna'yla, Kosova'yla, Mohaç'la öğünondan sonra da taksi ve hususî otomo İzmirden bildirildiğine göre, iş kanu ne bıraktı. kelime bilmek para etmiyordu, kelime meğe fazla demiyorum o kadar hakkı muayenelerine geçilecektir. nunun tatbikının senei devriyesi 15 ha Şehadet meselesinden çıkan billerin Seyrusefer idaresince bu hususta icab kullanmak iktiza ediyordu. Işte bu zaru vardır. Ya onların veya başka milletlerin ziranda îzmirde parlak bir surette kutkavganın muhakemesi eden tertibat almmaktadır. reti düşünmek kelimeleşmiş tebessüme ve sıkı bir tahlil neticesinde değersizliğe lulanacaktır. Aksarayda oturan Ahmed isminde tebessüm olmuş terennüme benzettiğim o müncer olması pek mümkün görünen zaEVKAFTA Ticaret Odasîndaki içtima biri. karısı Hikmetten ayrılmak üzere zarif cevabın hazzmı doya doya masset fer menkıbclerini her fırsattan istifade eTiftik ve yapağı ihracatçılan, dün bir müddet evvel mahkemeye müracaat İdare, Sanasaryan hanını derek bize okutup durmalan? Şu halde mekliğime mani oluyordu. Ticaret Odasmda bir toplantı yapmış etmi§ ve ilk celsede gösterdiği üç kadın bir Fransızın da velevki kadın olsun bin istiyor şahid dinlenmiştir. Yolcu bayan, bu durumumdan biha bir dasitanımızdan bir sahife dinlemege lar, teftik ve yapağı ihracatımızm takib Sanasaryan hanının hazineye intikaKadmların kendisi hakkmda aleyhte ettiği seyirle mevcud piyasa vaziyeti über, yanıma sokuldu, güle güle ve fran tahammül etmesi icab eder. Bununla beşehadetlerine içerliyen Hikmet, evvelki linden sonra binaya Emniyet müdürlüzerinde görüşmüşlerdir. sızca konuşmağa koyuldu: raber madam Resto da nahoşnud görünTiftik ve yapağı ihrac ticaretimiz, ye gün Şehzadebaşından geçerken, bu üç ğü taşmmıştı. Evkaf idaresi vakıflar Rahat uyuyabildiniz mi mösyö? müyordu, sözlerime Rolan şarkılarından kadına tesadüf etmiş ve derhal üzerle kanunu mucibince ekalliyetlere aid vaBen gözümü kapıyamadım, sabaha kadar bir parça dinler gibi hazla kulak veriyor ni kırkımın yaklaştığı şu sırada geçen rine atılarak kavgaya başlamıştır. Bu kıflann da Evkaf idaresine intikali lâseneye nazaran normal bir vaziyette Vagner'Ierle, Bach'larla, Handel'lerle o du. Galiba azın çoğu yenmesi ona göKin ,nunla da hırsım alamıyan suçlu, bir a zım geleceğini ileri sürerek hranm kenUJmı yalanıp durdum. ^ ^'f ' '."""" denizi göksüne kapaması gibi efsanevî bir ralık oradaki manavın bıçağım kapmış, disine verilmesini istemektedir. Bu huSergi komitesî kadınlara saplamak istemiş. fakat ci susta tetkikat yapılmaktadır. Demek ki beni hos, bir istiğrakm huma •manzara tahayyül ettiriyordu ve .bundan 'vâftfa bülunanlann müdahaleslle bu rı içinde uyutan bülbül buydu. Yeni baş hazzalıyordu. Şımdı kendisıne Türklerın "MillîSanayi Birliği idare heyeti; KÜLTÜR ISLERİ gün fevkalâde bir toplantı yaparak o nu vapamamıştır. tan sevindim. Fakat kafamdaki fransızca (gayri mümkün) ü mümkün yapmaktaki Güzel San'atlar AkademiDün, muhakemesi icra edilen Hik kelimeleri gramatikal bir biçimde cümle melekelerini anlatmak istiyordum. Fakat nuncu Yerli Mallar sergisinin açılış gününü kafî olarak tayin edecek ve sergi met, bıçak çekmeden beraet etmiş, faleştirmek elimd«n gelmedi, chose'larla, tren bu sırada bir istasyona vardığından sinde bir sergi açılıyor komitesini seçecektir. Evvelce de yaz kat aleyhte sehadetle Helimeyi dövmek alors'larla dolu berbad bir lehçe kullanıp o dilek içimde kaldı ve gözüm istasyonda dığımız gibi, serginin 22 temmuzda açısuçlanndan 25 lira para cezasına mah • Güzel San'atlar Akademisi Mimarlık gülünc olmak da hoşuma gitmediğin ki levhaya kaydı: Plovdiv! şubesi şefi profesör M. Taut, 1908 den lıp 7 ağustosta kapanması mukarrerdir. kum olmuştur. 1938 senesine kadar serbest mimar oladen samimî da\ranmak lâzımgeldi. SorGalatasaray lisesi direktörlüğü, bu Işte tanassur ettirilmiş bir isim daha. sene. son defa olarak, sergiye tahsis edum: Tramvaya çarpan kamyon rak vücude getirdiği eserlerden mürekBiz Türkler çuvalın mızrağa sığmıyacağı dilecek olan mektebin alt katile bah keb bir sergi hazırlamıştır. Serginin a Türkçe konuşabilir misiniz madam? Dün, saat dokuz buçukta, Üsküdarda nı bildiğimiz için kilıcımıza asırlar ve asır çelerini 8 temmuzda Millî Sanayi Bir çılma merasimi, yann saat 16 da Güzel Kadın muhakkak ki çok zeki idi ve gelarca boyun eğdirdığimiz tarihe düzgün de, liği emrine verebileceğini bildirmiştir. Mıllet bahçesi önünde bir kamyon San'atlar Akademisinde yapılacaktır. ne muhakkak ki benim bu sözümde yurtramvay çarpışması olmuştur. çamur da sürmedik ve köylerin, kasabalaP. T. TELEFONDA DENÎZ ISLERİ Üsküdar Temizlik İşlerine aid ve ?0dumuza gelip yıllarca oturan, fakat tek rın, şehirlerin isimlerini değil, simasını biför Şevki Sözügeçenin idaresinde bu kelime türkçe öğrenmiyen inadcı ecnebiRadyoların senelik tesçili le değiştirmeğe lüzum görmedik. Kendi îlk tecrübe lunan 178 numaralı çöp kamyonu, Millerin kendi dillerine gösterdikleri bağlılıkurduğumuz şehirlerin şerefi ve kendi Şirketi Hayriyenin 68 numaralı va let bahçesi önünde Kısıklıdan Üsküd Posta idaresi, geçen sene neşrolunan ğa akıllı bir karşılık seziyordu. Bu kanaayüzümüzün nuru bize kâfi geliyordu. Lâ purunda ilk defa tecrübe edilecek olan ra gitmekte olan 141 sayılı vatman İb telsiz kanunu mucibince radyo makinelim çarçabuk sağlamlaştı. Çünkü kadın kin bizden ayrılanlar bizim kucağımızda duman yakma cihazı yerine konulmuş rahim Karatepenin idare ettiği 18 nu lerinin senelik tesçillerine başlamıştır. gülümsiye gülümsiye şu cevabı verdi: geçirdikleri mes'ud günleri hatırlamamak tur. «68», Şirketi Hayriyenin Halicdeki maralı tramvay arabasına şiddetle tos Senelik aboneman ücretini bu ay zar Ben Luvar (Loir) kıyılarında dog için böyle isim değışikliğine lüzum görü tezgâhlarından yann çıkacaktır. Yapı lamıştır. Musademe neticesinde tram fında tam olarak vermiyenler, gelecek 'dum. Beşiğim Vendöme'da sallandı. Lâ yorlar. Daha doğrusu yırtmağa, yok etme lan ilk tecrübeler müsbet netice ver vayın üç camı da kınlmıştır. Suçlu şo ay zarfmda yüzde 20 fazlasile ödemiye meobur olacaklardır. fÖr yakalanmıştır. kin çocukluğum Kızılırmak kıyılarında ğe muktedir olamadıklan tarihin ufak te miştir. geçti. Babam mühendisti. Samsun Sıvas fek kelimelerini karahyorlar, yahud siliKalb durmasından öldü Memnu mıntakada dolaşan Orman yangını şosesinde çalışıyordu. Türkçeyi seve seve yorlar. Kuşdili caddesinde 47 numaralı evde Rami ilerisinde Pirinççi köyü civarınbir adam yakalandı öğrendim. Memleketimde bile sık sık Filibe'nin Plovdov yapılması da öyle, daki orman tutuşmuş, yedi, sekiz saat oturan emekli binbaşılardan Mustafa Çatalca Jandarma kumandanlığı, türkçe şarkılar okurum, Kızılırmağı se Lala Şahüı paşa bu şehri Türkleştirirken memnu mıntakada dolaştığı görülen yandıktan sonra söndürülmüştür. Yan Nuri, kahvehanede otururken birden simle selâmlanm. kelime üzerinde oynamadı, istiyenlerin şüpheli bir genci yakahyarak İstanbul gma sebeb olanlar jandarma tarafından bire bir buhran geçirmiş, hastaneye Şimdi püriizsüz konuşuyorduk. Birbi şehre ilk kurucuları olan Trakyahlar gi Polis müdiriyetine göndermiştir. İsmi yakalanmışlardır. Bugün şehrimize ge sevkedilirken yolda ölmüştür. ölüm, kalb durmasmdandır. rimize isimlerimizi de öğretmiştik. Artık bi Cumolpio, istiyenlerin Filippopdis de nin Yani olduçunu söyliyen maznun, iş tirileceklerdir. o, benim yazı amelesinden olduğumu bili melerini serbest bıraktı. Lâkin şehri baş aramak için Edirneye gitmekte iken yordu. Ben de onun Madam Resto (Res tan başa yenileştirdi, Türk eseri haline memnu mmtakaya bilmiyerek girdiğiBursa köy sağlık koruyuculan kursu taut) diye anıldığım öğrenmiş bulunuyor koydu. Filibe'nin temelini teşkil eden yedi ni sövlemiştir. Yani, Beyoğlundaki ikametgâhı tesbit edildikten sonra, dün, dum. Mevzu, tabiatile üzerinde yürüdü granit tepe, bu yenileşme sırasında çıplakevrakile birlikte Çatalca Müddeiumu ğümüz topraklardı. Tarihten bahsediyor lıktan kurtuldu, zarif evlerle örtüldü ve miliğine iade olunmuştur. duk, geçmiş günleri anıyorduk. Madam tepeler, Canbaz tepesi, Saray tepesi, SaDüzce berberlerinin hafta Resto iyi bir tahsil gördiiğünü hissettir at tepesi, Gözcü tepesi, Pmarcık tepesi, Valeli tepesi adlarını aldı. Şehir, 1878 mekle beraber Avrupanm bu kısmını tatatili meselesi denberi bizden aynldığı halde yüzünde ve Düzce Belediye reisliğinden alman rihten ögrenmişe benzemiyordu. Bilgisi, özünde yapılabilen değişüklik adının ta bir mektuba göre, hafta tatili hakkın tabir caizse günlüktü. Meselâ Meriç nassur ettirilme«inden ibarettir!.. daki kanun hükümlerinin tatbikatmda nehrini Maritza diye anıp duruyordu. FaMadam Rosto'dan özıir diliyerek is Belediyenin tereddüdü bulunmadığı ve kat o nehrin ne şen veya hazin hikâyeler bu hususun hiçbir makamdan istizan etakrir ettiğini bilmıyor ve duymuyordu. tasyon dışına çıkt:m ve topu topu beş da dilmediği bildirilmiştir. Filvaki, Düzce Halbuki görüp de sağır kalmak hele bir kika Filibe'yi seyrettim. Gözlerim Zal pa berberlerinin pazar tatilleri meselesinTürk için günahtı. Ben bu günahtan vic şa, Şahabeddin paşa, Dede ve Varoş han de bazı muameleler cerevan etmiş ve iş, danımı korumak merburiyetinde bulundu larını, Yeni hamami, Çeiebi Kadı hama evvelce de yazdığımız gibi Bolu kana lile şehrimizdeki alâkadar makamlara ğum için, madam Resto'ya bir münasebet mını, Kazasker hamammı, Bezzazlar pakadar akseylemistir. zarını, Gazzazlar pazarını, Bedesteni, irigetirerek sordum: Musikide ihtisasınız var. En eski lı ufaklı imaretleri ve bir seyyahın dediği Bir inegin sebebiyet verdiği bestekâr olarak kimı tanır ve seversinîz? gibi elvan çuhalardcin şık elbiseler giyip kaza Biraz düşündü ve şu ismi verdi: reftar eden vakur Türklerı anyordu. BunBursa (Hususî) Hacıilyas mahal Bach'ı! lann biri ve hiçbırı yoktu, yalnız Boris Bul lesmde Çıkmaz sokak 14 numarada otu Kaç yıl evve! öldü bu adam? ran Mazhar oğlu Serdar nammda biri varına yüksekten bakan zarif bir minarede kendisine aid ineğini başıboş bırakmış, Aşağı yukan 190 sene evvel! matemli bir tarihin taştan bir satır haline inek bu sırada çeşme başında su dolduBursa (Hususî) Hastanemizde, lerıle bir hasbıhal yapmış ve beklenen Meriç ondan çok eski bir bestekârran gene ayni mahalleden Receb kansı köylerden gelen 34 kişi için açılmış o hizmetleri, vazifeleri anlatmıştır. Burainkilâb ettiği görülüyordu. dır madam. Eğer bu yaş«,a ihtiyar, ruhça O satır, bütün ağırlığile yüreğime ge Sahendenin üzerine doğru gelmiş, bun lan koy sağlık koruyuculan kursu bit da muvaffak olan koruyueulardan her genc bestekârı dinlersenız çok heyecanlı dan korkan Şahende hâmile bulundu miş, bir buçuk ay devam eden bu kurs biri nüfusu 2000 i geçmiyen üç dört köy güfteler ve besteler duyarsınız. çcrken trene hareket işareti verildi ve üç ğu çocuğu vaktinden 23 gün önce do ta hastane doktorlan ders vermişlerdir. mıntakasma gidecek ve oralarda köylüO, biraz mütehdyyir yüzüme bakarken beş dakika sonra Fiübe geride kaldı. Ben öurmuş, fakat çocuk ölmüştür. Binne Sıhhiye müdürü doktor Ali Kemalin de nün sağlığile devamlı surette alâkadar bu küçük temaşamn büyük yorgunluğunu tice bir çocueun ölümüne sebebiyet ver huzurile yapılan imtihanlarda sağlık olacaklardır. Resim, Sıhhiye müdürile şevka geldim, anlattım: Meriç'in bir Çermen operası vardı. çıkarmak üzere höcreme çekilmiştim, En diğinden Serdar, Adliyece takibata a koruyucularmm hepsi muvaffak olmuş ders veren doktorları ve sağlık koruyui lınmıştır. Burada, şu gördüğünüz ovanın bir köşe, derunlu Fazılı gözden geçiriyordum. lardır. Son gün Vali Şefik Soyer kendi cularmı bir arada göstermektedir. Şimdi de Avrupanın şimalindeki dev letler, İsveçin merkezi İstokholmda, ak dettikleri konferansta imzaladıklan bitarafhk beyannamesile, 1907 senesinde Lâhey'de akdedılen mukaveleye ve 1912 de akdedilen bitarafhk nizamnamesine avdet etmişlerdir. 1912 senesinde tayyare ve telsiz harb silâhı olarak taammüm etmemiş olduğundan bunlara aid diğer ahkâm yeni beyannameye kabul edilmiş ve 1912 senesinde kararlaştırmış olduk ları bitarafhk kaideleri tamamlanmıştır. Bu suretle İsveç, Norveç, Danimarka ve İzlanda, Umumî Harbde olduğu gibi, yeni bir büyük harbde nasıl bitaraf kalacaklannı bütün teferruatile tesbit ederek kararlaştırmış oluyorlar. Bu hükumetlere şimalin yeni bir devleti olan Finlândiya dahi iltihak etmiştir. Bu hükumetlerden Norveç parlamen tosu, hariciye encümeninin hazırladığı bir beyannameyi kabul ederek bu şimalli devletin mutlak bitarafhğa döndüğünü şimdi şu suretle tesbit etmiştir: «Norveç haricî politikasınm gayesi harbe sebeb olacak her türlü ihiilâtlardan sakınmaktır. Norveç kendisinin tasoib etmediği her iürlü harbde, hatta Milletler Cemiyeü iarafmdan karar verilmiş olsa dahi mutlak ve bilâkayid ve şarl bitaraf' lığa riayel etmek hakkını mııhafaza eder.y> Bu beyanname ile Norveç, İstokholmda şimalli beş devletin vermiş olduklan mutlak bitarafhk kararını şimdiden tatbik mevkiine koymuş oluyor. Muharrem Feyzi TOGAY Otobüs Otomobil kazası Dün, öğle üzeri, bir taksi arabasının ön tarafmm ezilmesile neticelenen bir otomobil otobüs kazası olmuştur. Sirkeci Kocamustafapaşa otobüsle rinden Alâeddin Özsalkımm idaresin deki 3367 numaralı araba, Alayköşkü önündeki virajı dönerken, Sirkeciden Sultanahmed istikametinde ilerliyen ve o esnada tramvayın sağından geçmekte bulunan şoför Ahmed Kayacanın kul » landığı 2250 numaralı taksiyi tramvayla kaldırım arasında sıkıştırmış. otomobilin sağ tekerleğile makine aksamı ezilmistir. C u m h u riyet Abone şeraiti Nüshası 5 kurnştur. .1 Türkiye Harîc için için 1400 Kr. 2700 Kr. Senelik Altı aylık 750 » 1450 • Üv aylık 400 > 800 * Bir »yhk 150 » Yoktur