24 Mayıs 1938 CUMHURIYET Büyük davalar Değerli misafir büyük Çinliler, ordunun harb kudretini muhafaza etmek merasimle karşılandı ve uzun bir müdafaa harbi yapmak için ric'at ediyor İzmir 23 (Telefonla) Yugoslav hazırlamaktadırlar. Hatta Çinlilerin şimmüdafaada bulunmak plâmna sadık ka diden mukabil taarruza geçmiş oldukla larak bu tahliye emrini vermiştir. §an nna dair ortada bir rivayet dolaşmakta tung'un garbındaki Çin mevzileri yerle d:r. rini muhafaza ediyorlar. Suşov, Şengov, Japonlar bir şehri aldılar Tahsien ve Tingtas elimizdedir ve §neyŞanghay 23 Japonlar, şiddetli muhin 30 kilometre şimali garbisinde bulu harebelerden sonra, bu akşam Fonfeng nan Yugsengei'yi zaptettik. müstahkem şehrini almışlardır. Harb Fanengin şimali garbisinde 20 Çin akmctlartnın faaliyeti kilometre mesafede bulunan Kaoşeng'de Hankov 23 Çin akıncılan şimalî inkişaf etmektedir. Japonlar mukabil Çin Çinde Japon ordulan gerisinde hücumlataarruzu karşısında ağır zayiata uğramışrına devam etmektedirler. tır. Kinchvei demiryolu 8 yerinden tah Dün biitiin gün Lungai demiryolu borib edilmiş ve Kuveçvei ile Poton arasmyunca Neihangşi Yifeng, Yehşikang'da da bulunan bir çok şehirler Çin akıncılaşiddetli muharebeler devam eylemiştir. rı tarafmdan işgal clunmuştur. Kolgan Yehşikang istasyonu kıtaatımız tarafm Pekin yolu üzerinde üç gündenberi müdan istirdad olunmuştur. nakalât durmuştur. Hankov 23 Resmen bildirildiğine Pekin'in garbmda Netakofta halkm göre Japonların beyanatına nazaran yardımile muhareb? Çinlilerin lehine inHuşov'un cenubu sarkisinde muhasara edilmiş olan bütün Çin kuvvetleri, Tien kişaf etmektedir. Bugün Pekin'in garbından Paoting'in çin Pukov demiryolunu geçmişler ve diğer Çin kuvvetlerile birleşmişlerdir. cenubu garbisine kadar uzanan ve Ku Çinliler, Huşov'un garbında yeniden mah'dan geçen bütün saha Çinlilerin elintoplanmakta ve yeni bir mukavemet hattı dedir. (a.a.) .....n.n.ımummımııınııminiinilll!lllllllll!lll!ll!IIIIIIIIUIIIinHnmi[iıiMiı Çin ordusu Suşov'un tahliyesi için emir aldı [Baştarafı 1 inci sahifede] General Mariç izmirde Çek manıası Yazan; LÜSYEN ROMYE Almanyanın, şîmdiye kadar yaptığı en yaman iş, Avusturyayı ilhak ettiği halde, ne İtalyayı alkışlarında, ne de İngiltereyi, gitgide artan iltifatlarında fütura düşürmemiş olmasıdır. Böyle bir netice, oy nda çok hassas davranıldığını gösterir. Hoş, bu oyun, mükemmeliyeti sayesinde Ren havzasının tehlikesizce işgalini mümkün kılmış olan gayet emin bir istihbarat servisinin yardımına mazhar olmuştur. Bu kadar sarih bir oyun karşısında, Çekoslovakya işi, Avusturya işinden büsbütün baska bir mahiyette ortaya çıkmaktadır. Buna delil aranırsa, M. Henlein'in Londra seyahati, hiç olmazsa mütemmim bir iskandil alâmeti olarak, mevcuddur. * * * Hitler Almanyasının Çekoslovakya hakkında beslediği maksadların müteaddid sebebleri vardır. Bu sebeblerden her biri, esas itibarile biribirinden ayn olmakla beraber, efkârı umumiyede ekseriya biribirine kanşır. Alman noktai nazarına göre bu sebeblerin başlıcalan şunlardır: Südet Almanlan ekalliyeti, siyasî ve idarî sahalarda «ırkî» ve «kültürel» haklar istiyor ve Çekoslovak devletini, şimdiye kadar, bu haklan kendisinden esirge mekle itham ediyor. Alman topraklarının göbeğine doğru ve orta Avrupanın büyük yollan üzerine uzamış olan Çekoslovak devleti, Almanyanın ihtiyaclanna nisbetle fazla başıboş veya Almanyanın bellibaşlı menafii için muzır bir iktısadî siyaset takib etmekte dir. Çekoslovak devleti, Almanyanın cenahına yerleşmiş askerî bir devlettir ve arazisi Alman topraklarının ta içine nüfuz ettiğinden, onun hayatî noktalarını, yakın mesafeden tehdid edebilir. Bu itibarla, Almanya, bu vaziyetten rahatsızdır. Çek ordusu, ehemmiyet itibarile Av rupa ordularının dördüncüsü veya beşıncisidir; teçhizatı ve malzemesi mükemmeldir ve kuvvetli bir talim görmüştür. Alman ordusunun takriben dörtte birine muadildir. Azimkâr ve fennî esaslar dahilinde tanzim edilmiş bir müdafaayı süratle kırmak için, bugün nekadar muazzam bir kuvvet ve vesait üstünlüğüne ihtiyac olduğu düşünülürse, Çeklerin oldukça uzun zaman mukavemet edebilecekleri kolayca anlaşılır. Çekoslovakyanm zaptı, Almanyaya, Avusturyada bulduğuna çok faik askerî, sınaî ve malî menabi temin edeceğinden, böyle bir tesebbüs, Avrupada kuvvetler muvazenesını tamamen bozacaktır. Bınaenaleyh, muhafazai nefıs kaygusu, bu günkü bütün kombinezonlara rağmen, tekmil Avrupayı Alman istilâsına karşı ayaklandıracaktır. Ve Çeklerin nevmi dane girisecekleri harb, herhalde Rusları, şu veya bu yoldan orta Avrupaya getirecek ve Almanlarla temas haline koyacaktır. Bunun neticesi de komünizmin sira yeti ve Tuna piyasalarının iflâsı olacaktır. Demek oluyor ki, harb volile hal çaresi pek cazib birşey değildir. •** |HEM NALINA MIHINA Biraz reklâm az geliyor; hatta geldi bile. Yaz, Marmara turizm bölgesinin en güzel mevsimidir. İstanbul, Bursa, Yalova, bu yaz için geçen senekinden daha iyi hazırlıklıdırlar. Balkan festivalinin, geçen yılların tecrübelerinden sonra, bu yıl daha güzel ve daha eğlenceli bir şekle sokulacağmı ümid edebiliriz. Bursa ve Yalovada ise birer modern otel açıldı. Bu üç turizm merkezi birbirini tamamlıyan bir kül teşkil eder. Fakat, seyyah celbi için reklâm yapılmıyor. Cumhuriyetin Beyrut muhabiri Mehmed Halil Başaran bize yazdığı bir mektubda, bu mevzua temas ederek Mısırda, Irakta, Filistinde, Erdünde yapılacak kuvvetli ve cazib reklâmîarla îstanbula, bir hayli seyyah celbedilebileceğini yazıyor ve diyor ki «Hem bu sıcak memleketlerden yazın İstanbula gelecek olanlar, öyle Amerikalı veya Avrupalı turıstler aribi bir iki gün kalıp gidecek soydan değildirler. Buralardan İstanbula gelecek olanlar, bütün yazı îstanbulda geçirecekler ve memîekete birçok döviz getireceklerdir. Fakat bunu temin etmek için kuvvetli reklâm yapmak lâzımdır. izmir fuarı için de vaziyet böyledir. Gerçi İzmir fuan için, konsolosaneler vasıtasile biraz reklâm yapılıyor amma, böyle resmî daireler vasıtasile yapılan reklâm ve propagandadan matlub netice ve istifade temin edilemez. Bu is için daha başka şekilde ve daha kuvvetli çalışmak lâzımdır. Beyrut muhabirimizin kuvvetli reklâm ve propaganda yapmak lüzumu hakkında ki fikrine iştirak etmemek kabil değildir. Gazeteler ve afişlerle yapılacak reklâmlann çok müessir olacağına şüphe yoktur. Geçen yıllar, Bulgarlar, tabiî güzellik bakımından cennet İstanbulun yanında, solda sıfır kalan Varna için ne g'"zel afişler yaptırmışlardı. Bunlar hiç şüphesiz, Varnayı hakikatte olduğundan çok fazla güzel gösteriyorlardı. İstanbul içi yapılacak afişlerde sun'î güzelliğe hiç i tiyaç yoktur; elverir ki bu güzel şehrin tabiî manzaralarmı, az çok muvaffakiyetle afişlere nakledebilelim. İstanbul ve Bursa Belediyelerile Yalova kaplıcalannı işleten Denizbank elele verip yukarıda ismi geçen memleketlerdc hemen reklâm yaptırmağa başlamahdırlar. Çünkü, reklâmsız ve propagandasız, turizm değil; hiçbir şey yapılamıyan bir devirdeyiz. i ya Harbiye ve Bahriye Nazın Orgene ral ve Madam Mariç, Millî Müdafaa Vekilimiz General Kâzım Özalp ve refikası, Büyük Erkânıharbiye ikinci reisi Orgeneral Asım Gündüz ve misafirleri mizin mihmandarları bu sabah hususî trenle Eskişehirden şehrimize gelmişler ve Basmahane istasyonunda askerî merasimle istikbal olunmuşlardır. tstasyon Yu goslav ve Türk bayraklarile süslenmişti. Misafir Orgeneral trenden inerken bando Yugoslav ve Türk millî marşlarını çaldı. Bunu müteakıb General Mariç selâm resmi ifa edip askere türkçe olarak «Merhaba asker» diye hitab etti. Kıt'a bir ağızdan «Varol» mukabelesinde bulundu. İstasyonun içi ve dışı binlerce halkla dolu idi. Büyük kalabalık muhterem misafiri coşkun alkışlarla karşıladı. General Mariç bu tezahürattan mütehassis olarak halka, türkçe, «Yaşasın Türkiye» diye bağırdı. Halk alkışa devam ederek «Yaşasın Yugoslavya» nidalarile Generalin samimiyetine mukabele etti. tplik ithalâtı tenkis edilecek Fabrikalarımızdaki iplik imalâtı azamî surette artırılacak Ankara 22 (Telefonla) Küçük san'at ve ev dokumacılığının iplik ihti yacmı dahildeki iplik fabrikalan temin edemedıklerinden haricden ithal edilen iplik miktannın artmakta olduğu görülmüştür. İktısad Vekâleti devlet sanayi programmda olan Malatya ve Erzurum fabrikalannın faaliyete başlamasile bu vaziyetin nihayet bulacağını tesbit etmekle beraber o zamana kadar haricden ip lik ithalâtını tenkis için tedbirler almış tır. Pamuk ipliği imal eden fabrikatorlar Vekâlete davet edılmiş ve bundan böyle fabrikalann İktısad Vekâletinden aldıkIarı direktif mucibince imalâtlarını azamî surette artırmaları karar altına almmıştır. Gerek hususî, gerek devlet fabrikalan ima lâtlanndan bir kısmını şımdilik stok et mekle mükellef olduklanndan fiat spe külâsyonlanna mâni olacak her numaradan iplik stok bulundurmuş olacaktır. İkUsad Vekâleti, bu yeni imalâtı da sıkı bir kontrola tâbi tutacaktır. Asi Generalin çiftliği basıldı Meksikalı Generalin elinde 57 tayyare bulunuvormuş San Luis de Potosi 23 General Jose Beltran'ın kumandasındaki federal hükumet kuvvetleri General Cedillo'nun Las Palomasdaki çiftliğini işgal etmişlerdır. Çiftlikte kimse bulunmamakta idi. San Luis de Potosi'de bulunan Reisicumhur Kardenas doğumunun 42 nci yıldönümü münasebetile yapılan tebrik leri kabul etmiştir. Kardenas General Cedillo meselesi nin halline kadar burada kalmak tasavvurundadır. Reisicumhur Meksikanın Va şington sefiri Castillo Nejera'yı kabul etmiştir. İşgal edilen çiftlikte bulunan bir be yannamede Reisicumhur, Cedillo tarafından komünist olmakla itham edilmekte ve satın alınan petrol kumpanyalannın iadesi istenmektedir. Salâhiyettar mahfillerde Cedillo taraftarlannnın 3000 kişi den fazla olmadığı söylenmektedir. Zannedildığine göre General Cedillo, Husteca dağlannda bulunmaktadır. General Cedillo'nun elinde 57 tayyare bulunduğu, bu tayyarelerden bazılannın yeni Alman modeli ve diğerlerinin Amerikadan gönderilmiş olduğu rivayet edil mektedir. Misafir bundan sonra otomobillerle kendilerine tahsis olunan Egepalas oteline gitmişler ve bir müddet istirahatte buIunmuşlardır. Orgeneral Mariç, General Kâzım Ozalp, Orgeneral Asım Gündüz ve diğer zevatla birlikte sıra ile Vilâyeti, Kumandanlığı, Belediyeyi ve Burnovadaki tüm kumandanhğını ziyaret etmiş tir. Misafirimiz ziraat mücadele istasyonunu ve Burnova Ziraat mektebini de gezmiştir. Benzin fiatlarında yapılan tenzilât Ânkara 23 İktısad Vekâletinden teblığ edilmiştir: 21 mayıs 1938 tarihinden muteber olmak üzere benzinin perakende azamî satıs fiatı beş şehir için aşağıda gösterildiği gibi tenzil edilmiştir. Çift Dökme litre büyük teneke Ânkara 18 660 İstanbul 15.5 580 İzmir 15.5 580 Samsun 580 Mersin (Belediye istihlâk resmi hariç) 575 Diğer yerlerde azamî satış fiatlan İstanbul ve îzmirde çift büyük tenekenin depo fiatı olan 521.75 kuruşa nakliye ve mahallî resimlerle Lstesi Vekâlete mevdu yerlerde satıcı komisyonu ve bayi kârı ilâve edilerek tayin ve tesbit olunur. Demir muhafızlar Bükreşte Kodreanu'nun muhakemesine başlandı Bükreş, 23 (Hususî) Mefsuh Demir muhafızlar teşkilâtı lideri Kodreanu'nun muhakemesine bugün Bükreş Divanıharbi huzurunda başlamıştır. Kodreanu, kendisine isnad edilen cü rümleri reddetmiştir. Maznunun en yakm arkadaşlarmdan ve mesdud Kurentul gazetesi sabık müdürü M. Yoneska şayanı dikkat ifşaatta bulunarak, eski Dahiliye Nazınnı Demir muhafızlar teşkilâtile teşriki mesai etmekle itham etmiştir. General Mariç ve refakatinde bulunan zevat öğleyin ilk defa olarak îzmire gelmiş bulunan Yugoslavyanın Lovçen va purunda verilen ziyafette hazır bulun muşlardır. Çekoslovakya devleti, haricî siyasetinGece Vali Fazlı Güleç tarafından bir de, bir taraftan Fransa ile yaptığı bir itiziyafet verilmiş, burada îzmir Valisi ve lâfa, diğer taraftan, Sovyetlerle imzalaGeneral Mariç samimî nutuklarla Türk dığı bir anlaşmaya isrinad etmektedir. Yugoslav dostluğunu tebarüz ettirmiş *** Ierdir. Derhal görülüyor ki, Almanya, mahiyeti ve Avrupadaki tesiri itibarile biribirinden çok farklı iki meseleyi, kendi lehine olarak toptan halletmek arzusundad.r. Bu iki meseleden birisi, Çekoslovak idarî ve iktısadî rejiminin, mütekabilen daha uygun ve Almanya ile daha fazla randıman temin edecek esaslara tatbik edilmesidir. Diğeri, hakimiyetine sahib bir devletin Varşova 23 Polonyanm mukad diplomatik ve askerî istiklâlidir. des şehri olan Çensotoşova'da bir arbede Alman noktai nazarına göre, ilk meseolmuştur. Sağ cenah partilerine mensub leden son meseleye kadar, gitgide azalan 3000 talebenin ziyreti esnasında çıkmış olan bu arbede neticesinde iki kişi yara muhataralarla, müteaddid tarzı harekît lanmıştır. Bu talebe, General Franko'ya lere müracaat imkânı vardır. *** göndermek istedikleri bir levhayı takdis Birinci tarzı hareket harbdir; diğer bir ettirmek istemişler, bu sırada kendilerile tabirle, Çekoslovak mukavemetini, kuv sol cenah taraftarlan arasmda bir arbevet istimal ederek bir hamlede yok etmek de çıkmıştır. (a.a.) için, doğrudan doğruya teşebbüse geç mektir. Bu hal çaresi, yarım tedbirlere müsaid değildir. Avusruryaya nazaran esaslı bir fark olmak üzere, Çekler ne kan, ne dıl, [Basmakaleden devam] ne de kültür bakımından Almandırlar, ne ğına, nabzm muntazam attığına işaret sade herhangi şekilde Almanyaya temessül yılır. Fakat bizde olduğu gibi, on sene edebilirler. Milliyetlerine çok kuvvetle içinde yüzde iki yüz elli nisbetinde ileri merbut, çok cesur, çok inadcıdırlar. Çekhamleler yapmak artık sağlam bir bünyeleri râmetmek için hakikî bir harb ve cenin alâmeti olmaktan ziyade millî inkisaf tin bir himmet sarfı; zaferden sonra da, imkânlarımızın dinamik kudretini gösteAlmanyanın umumî bakımdan rasaneti rir. zararına olarak devamlı bir enerji lâzım Dünyanın bugünkü sıtmalı ve sarsak dır. manzarası içinde Türkiye vücudü mütemadiyen serpilen, ileride büyük rekorlar kırmağa namzed genc bir atleti andırıyor. * * * Frankoya gidecek bir levha yüzünden Dün Polonyada şiddetli arbedeler oldu Diğer bir tarzı hal de, Çekoslovakyayı dahilî inhilâl suretile, dolayısile akim bırakmaktır. Eğer, Südet Almanlarından başhya rak bütün ekalliyetler, azçok tamam su rette siyasî, idarî ve iktısadî muhtariyete, haricî siyasete veto hakkına ve askerî hizmetlerde tercih hakkına sahib olurlarsa, federal devlet, kelimenin mutlak manasile akim kalacaktır. Zira, bu suretle diplomasisine, ordusuna, zabıtasına, mektebine hatta umumî iaşesine sahib olmak imkânını kaybedecektir. Bu şekil, Almanya için en mükemmel çarei hal ola cak ve Almanya, aradığı bütün fevaidi, tehlikesiz ve külfetsizce bu hal çaresinde bulacaktır. Esasen, böyle bir hal tarzı, bazı safdilâne hesabların hilâfına olarak, ekalliyetlerin Çekoslovak devletinden ayrılmayıp dahilde kalmalarını icab ettirir. Asıl Çek olan kütleyi akamete mahkum etmek için kullanılacak en doğru vasıta, o kütleyi, ayni devlet içinde, o devletin temayüllerini felce uğratmak veya iptal etmek hakkını haiz diğer kütlelerle birleştir mektir. Bu ikinci hal tarzı, nazarî bakımdan, herhangi kanlı çarpışmaya yer bırakma maktadır. Fakat, Çekoslovakyanm millî istiklâlile Almanyanın askerî hakimiyetini dahili dava ettiği nisbette, ayni muhatara variddir. Eğer Almanya, talihine, yani zamana hakikaten güvenmiş olsa, anî tehlikesi olmıyan, mühim aksülâmeller yapması ihtimali bulunmıyan ve istenilen neticeîeri, zamanla temin edebilecek olan üçüncü bir hal suretini herhalde tercih ederdi. Avusturyanın ilhakı sayesinde, geniş surette imkân dahiline giren bu hal sureti, Südetler hakkında münasib bir anlasma yaptıktan sonra, Çekoslovakyayı, her iki memleketi zengin edecek bir iktısadî el birliği içinde sıkıştırmaktır. Hiçbir millet, günlük ve gözle görülebilen menafii aleyhine uzun müddet asla yürümiyeceği için, bu iktısadî anlaşmayı, gayet tabiî olarak siyasî bir sükunet takib edecektir. Fakat, asrımızm feci ve garib sakat taraflanndan biri de, sabırsızlıkla kudreti biribirine karıştırmakür. Kıbrıs Türkleri Zelzele felâketzedeleri için iane topluyorlar Lefkoşa «Kıbns> (Hususî) Anayurdumuzda çok büyük bir acıya sebeb olan zelzelenin Kıbrıs Türkleri üzerinde açtığı yaramn derinliğini hiçbir kalem ölçemez. Her tarafta kurulan iane komiteleri. haftalardanberi Kıbrıs Türk lerinin coşkun hamiyetlerinin maddî ifadeJerini toplamakla uğraşıror. Denilebilir ki, yakm zamanlarda hiçbir acı bu kadar yüksek hevecan ve mana derinliği doğurmadı. Buna, yaptıkları geniş iane kurumlarile Başpiskoposundan en küçük çocuğuna kadar Yunanlı yurddaşlanmızın gösterdiği karagün dostluğunu da katarsanız bizim nekadar yüksek bir duygu ve nekadar derin bir seziş istiğrakı içerisinde yüzdüğümüzü tah min etmek açık ve kolaydır. Ahenk, renk ve mana dolu olan bu tablonun yalnız bir kara noktası var: Kıbrıstaki Türklerin hem dinî, hem de cismanî biricik müessesesi olan Türk Evkaf dairesi ve onun başmda olanlar derin bir hareketsizlik gösteriyor. Yunanlı yurddaşlarımızm Başpiskoposu \iıkarıda söylediğim his ve heyecanını acıkca haykırdığı halde. Kıbrısta Türk Evkaf müessesesi de mek, yalnız atalarımızm vakfettiği malları idare eden demek değil, daha fazla, Kıbrıs Türklerinin riyasetini, hukukî ve dinî bütün kurumlarının mihrakmı teskil edivor. İşte bövle bir otoritenin bizim bu hareketimizde önavak olması lâzımken ve o renk, ahenk ve hevecan tablosunun en kuvvetli cizgisi olmak icab ederken. bilâkis. o tabloda aksi mana taşıyan bir şey oluyor. Kıbrıs Türkleri anayurddaki zelzelenin acısile kan ağlıyarak iane vermeğe koşarken, Başpiskopos bütün Yunanlı vurddaslarımıza ve kiliseler Anadoludaki zelzele felâketzedelerine yardım için bevannameler gönderirken. Evkafımız da dinî mahzuru olduğunu sövliyerek bütün bunlarm arabca olmasını çmreden tamimler çıkarıyor. Kıbrıs Türkleri, felâkete uğrıyan kardeşlerimize canla başla yardımda devam ediyorlar ve edeceklerdir. Çünkü onlar, her ne olursa olsun bir hamivet ve heyecan anıtı yaratmağa and içtiler. Sağlam bütçe, sağlam millet Büyük Şet'in Mersindeki tetkik ve gezintileri [Baştaraft 1 inci sahifede] Ispanyada harb vaziyeti. Barselon 23 Cumhuriyetçiler mü him miktarda topçu kuvvetleri ve tank ların himayesinde olarak yüksek Pirene mıntakasında hatlannı ileriye götürmeğe muvaffak olmuşlardır. Frankistler bu noktada cumhuriyetçi lerin Fransa ile irtıbatını kesmeğe teşebbüs etmekte idiler. Cumhuriyetçiler mühim sevkulceyş noktaları işgal etmeğe muvaffak olmuş lardır. Antalya 23 Yakın yurd tetkiki maksadile Antalya öğretmenleri tarafından tertib olunan gezilerin üçüncüsü bugün Kültür direktörünün başkanlığmda Korkuteli mıntakasma yapıl mıştır. Elmalı kazası öğretmenleri de Korkuteline gelerek tetkiklere iştirak etmişlerdir. Korkuteli öğretmenleri, memurlar, teşekküller ve halk mümessilleri tarafından kendilerine çok samimî bir karşılayış yapılmış, şereflerine çay ziyafeti verilmiştir. Antalya muallimleri Korkutelinde Şiddetli muharebeler Büyük bir Rumen ressamının yüzüncü doğum yılı Bükreş 23 Romanya hududlarının dışında da tanmmış olan büyük Rumen ressamı Nikola Grigoresko doğalı bir asır oluyor. Grigoresko'nun eserleri haricî şekilleri itibarile Millet ve Renoir'm eserlerine kıyas edilmiştir. Ressamın yüzüncü yıldönümü müna sebetile bugün bütün Avrupaya dağıtıl mış bulunan en iyi eserlerini ihtiva edecek olan bir «Grigoresko resim müzesi» tesi sine karar verilmiştir. Salamanka 23 Umumî karargâhın tebliği: Balagiues mıntakasında, düşman, soldan ve merkezden büyük köprüye hücum etmis ve fakat 350 ölü verdirilerek geri püskürtülmüştür. Bu harekât esnasında 12 tank zaptedilmiştir. San Lorenzo deposu, Badil mevzileri ve Serra Monseik'deki Elpeladese'de dü«man hücum etmis, fakat bütün hücumlar geri püskürtülmüştür. Düsman, burada 390 ölü ve 96 esir vermistir. Umumî bütçemiz bir çok Vekâletlerin çahşma imkânlarını geçen seneye nazaran genişletmiştir. Sıhhiye, Nafıa, İktısad Vekâletlerinin bütçeleri eskisine göre mühim miktarda artmış bulunuyor. Fakat iki Vekâlet var ki onların bütçelerine yapılan zammı okuduğumuz zaman rejimimizin ana hatlarını rakam halinde sembollesmis olarak önümüzde görüyoruz: Millî Müdafaa ve Maarif bütçeleri. Yurdumuzun müdafaası masrafları olarak geçen sene altmış yedi milyon ayırmıştık. Bu sene millî kazancımızm gösterdiği imkânlardan istifade ederek, hiçbir sun'î tedbire lüzum görmeden bu miktan on beş milyon artırarak seksen iki milyona yükseltiyoruz. Maarif bütçesi de on iki küsur milyondan on dört milyon altı yüz bine çıkarak iki buçuk milyondan fazla artmış bulunuyor. Yurdlarını çelik bir kale emniyeti içinde muhafaza etmesini bilen ve millî kültürünü daima yükseltmek idealini unutmıyan milletlerin ilerlemelerine hiçbir yaDancı kuvvet mâni olamaz. Bu hakikati çok iyi anlıyoruz. rına saik olan sebebin Atatürkün yüce huzuruna arzedildiğini ve bu hissiyattan Büyük Önderin çok mütehassis oldukla nnı kendilerine tebliğ ettirmiştir. Milletler Cemiyetinin kararı Ânkara 23 Malum olduğu üzere Hatayda yapılan menfi propagandalar ve tazyikler neticesi olarak küçük bir miktar Türk, diğer cemaatler namı altında mevcud olan ve Türk, Alevî, Arab, Ermeni, Rum ortodoks, Kürd ce maatleri haricinde kalan küçük ekalli yetleri bir araya toplanılarak bir meb'us çıkarmağa çalışmalarını istihdaf eden hususî listeye kendilerini müslüman Sünnî diye kaydettirmişler ve Hatay ana yasasına muhalif olan bu kayıd şekli hüku metimizin protestolarına rağmen Hatayda Cemiyeti Akvam intihabat komisyonu tarafından idame edilmişti. Hükumetimiz bunun üzerine Cemiyeti Akvama müracaat ederek ana yasanın ihlâl edilmiş olmasından şikâyette bulunmuş ve Türklerin «müslüman Sünnî» namı altında «diğer cemaatler» listesine kaydedilmelerine nihayet verilmesini istemisti. Cemiyeti Akvam kâtibi umumi liğinin inisiyativi üzerine içtimaa davet olunan Konsey komitesi Türkiyenin bu şikâyetini tetkik etmiş ve «diğer cemaatler» listesine «müslüman Sünnî» namı altında hiçbir kimsenin kaydedilmiyeceğini ve listenin ancak küçük ekalliyetlerden Çerkez, Marunî, Dürzî, îsmailî, Melkit, Musevî ve Lâtin cemaatlerine mensub kimselerin kayıdlarına münhasır bulun duğuna karar vermiş ve keyfiyeti Ce miyeti Akvam kâtibi umumisi delâletile Hatavdaki intihabat komisyonuna tebliğ ettirmiştir. Mahallî idarenin tesiratma tâbi olarak böylece hiçbir Türkün «diğer cemaatler» listesine kaydedilmesine im kân kalmamış ve yapılan menfi propa ganda bu hususta tamamen akamete uğramıştır. (a.a.) Fransız Nazırlar Meclisinin bugünkü içtimaı Paris, 23 (Hususî) Nazırlar bugün öğleden sonra toplanarak, yarmki (bugün) kabine toplantısmda tasvib edilecek olan yeni malî kanunları tetkik etmiştir. Yarınki Kabine toplantısma Cumhurreisi M. Löbrön riyaset edecektir. Hariciye Nazırı M. Bone, orta Avrupa vaziyeti hakkında etraflı izahat verecektir. NADIR NAD1