80 Mart 1938 CUMHURİYET SON Barselon on iki kere bombar dıman edildi Madridde büyük korku ve heyecani Franko: «Hiç bir toprak parçasını bir ecnebi devlet lehine İspanyadan ayırmıyacağız» dedi. Fransa, Barselon bombardımanını protesto etti (Baş tarafı 1 inci sahijede) Franko, bundan sonra kendi saflarında hizmet eden ecnebi muhariblerin ge çen seneki rakamlara nisbetle yüzde yirmi beş azaldığını söylemiş, ve yakında îspanyaya yeniden ecnebi kıt'alan gb'n derileceği hakkında yapılan «aptalca iftiralan» kat'î surette tekzib etmiş ve demiştir ki: « Düşmanlanmızı ezmek için bizde lüzumundan fazla adam mevcuddur.» Aragon cephesindeki muzafferiyet hakkmda Franko şöyle demiştir: « Bu zafer, askerî, sınaî ve iktısadî kuvvetimizi mühim surette artıran lspanyanın şimalindeki muvaffakiyetimizin mantıkî bir neticesidir.» General Miaga da diyor ki: Madrid 19 General Miaga demiştdr ki: « Tek bir cumhuriyet askeri mev cud oldukça harbi kazanacağız ve zaferden daima emin olacağız.» General şunları ilâve etmiştir: « Her muharebede talih oyunlan olur. Mühim nokta kat'î neticedir. Bu neticenin lehimizde olacağından eminiz.» Barselon 12 kere bombardıman Alman vapuru şimal denizinde gece bir mayine çarparak 10 dakikadan az bir zaman zarfında batmıştır. Svere ismindeki Isveç vapuru kaza mahalline yetişerek kaptan haric olmak üzere batan geminin mürettebatmdan 21 kişiyi kurtarmıştır. Bu yük gemisi silâh ve cepane yüklü olduğu halde İspanyaya Huelva limanına gitmekte idi. Hatayda köyleri basmaya başladılar Muhtelif sebeblerle Türkleri tazyik ediyorlar Antakya (Hususî) Antakya ve İs kenderun belediyeleri için yeniden 16 polis almacaktır. Bu polis taayyün et miş gibidir. Verilen malumata göre, bunların 9 u Ermeni, 6 sı da diğer anasıra mensubdur. Birisi de Türktür. Polisler, ay sonunda işe başlıyacaklardır. Kırıkhan (Hususî) Mahallî hükumet, Aktepe mıntakasmdan Kırıkhana dört kamyonla silâhlı bir kafile göndermiştir. Bu kafile, carşı bo\runda dolaşıp durmaktadır. Bunların parti taraftar lan oldukları anlaşılmıştır. Bir grup Türk de kandırılarak, Halkevine götürüldükleri iddiasile kam yonlara bindirilmiş, doğruca Ittihadı Vatan kulübüne götürülmüştür. Orada, hiçbir seyden haberdar olmıyan Türk lerin ellerine birer yeşil kâğıd verilmiş, zorla imzalattırılmak istenmiştir. Üç gün evvel mahallî hükumet jan darmalan Dede Ziya köyünü basmışlardır. Baskın şöyle olmuştur: Daha sabahın cok erken bir saatinde kövde birkaç el silâh sesi duyulmuştur. Bunun üzerine köv halkı evlerinden dışarıya fırlamışlardır. Baskıncılara so rulmuş, geçen gün Türkiyeye pasa portsuz giden Ali ile Koçonun adamı Mustuvu yakalamak için geldikleri cevabı alınmıştır. Köv baskmlan her tarafta devam ediyor. Herkes su vazivetten şikâyetçidir. Hukuk ve cemiyet "Adalet; kudretli kuşların yırtıp geçtiğî, cıhz böceklerin ilişip mahvolduğu örümcek ağı peresesine düşmemelidir. „ Yazan: M. NERMÎ Her insanlık çağı, kendi genel şart denî hakları, bütün hukuk sahalan gene larına, özyapısına göre bir «hak fikri» liberal bir bakımdan tesbit edilmiştir. yaratmıştır. Hukuk; bu hak fikrinin iş Halbuki devlet, başvurmak mecburiyelenmesinden doğan ve ferdlerin faaliyet tinde kaldığı müstacel tedbirlerle büsbüsınırlarını çizen sistemden başka birşey tün yeni bir hukuk tipi mevcud imiş gideğildir. Hak fikrinin, cemiyette hüküm bi hareket etmektedir. Bunu bir misalle süren tefsir tarzına göre tatbikına da aydınlatmağa çalışacağız: Söz gelişi, A adalet adını veriyoruz. Bundan da anla ülkesinin medenî kanunundaki hukuk şılıyor ki: Hak, hukuk, adalet sözleri vaziyeti 100 yıl önceki bir vaziyettir ve her çağın rengini taşımak mecburiyetin bu vaziyet, bugün de olduğu gibi devam dedir. Eski ahdin çok sinirli ve öfkeli etmektedir. Halbuki A ülkesinin yeni tanrıları, yıldırım ve şimşekten örülmüş kanunlan ferdi eski hukuk vaziyetinde iradelerine adalet admı verirler; pire için unutmuş gibidir. Her yeni kanun yeni yorgan yakarlar. Bu manada adalet bir hak durumu yaratır. Onun için bu muayyen bir iradenin infazından ibaret yeni durum, bütün hak sahalannda tir. Istibdad çağlarında da ufaktefek ahenkli tesirini göstermek mecburiyetinfarklarla böyle bir iradeden bahsetmek dedir. Ferdin medenî haklarını yeniden yanlış değildir. Çağdaş cemiyetin, eski tesbit eden medenî bir kanun da ayni şecemiyetlerden en büyük başkalığını bu kilde bütün hayat ve hukuk sistemine uyrada aramak lâzımdır. Onun için çağdaş malıdır. Bu çok lüzumlu ahenk kurulmacemiyetin son ifadesi • olan devlete de dıkça, adaletin yanlış tefsirlere uğramahak ve adalet devleti adı verilmekte sı pek tabiidir. Çağdaş cemiyetlerin en dir. Çağdaş cemiyette, hiç şüphesiz, ada büyük derdi budur. let sözünü manalandıran irade; bütün Anayasaya göre iddiasının garantili ferdiliğini kaybederek, tam manasile olduğunu sananferd, başka bir kanuna içtimaileşmiştir. Hukuk adını verdiği göre haksızdır. Başka bir kanunda hak miz sistemin başlangıc noktasmı teşkıl bulan ferd, anayasada unutulmuştur. Bu eden hak fikri de, mücerred bir kavram vaziyetler; vaktinde tesbit edilip düzelolmaktan kurtularak içinde yaşadığımız tilmezse, devletle cemiyet arasmda, lümuhitin istediği muvazeneden mülhem ol zumsuz gerginliklere yol açabilir. Momuştur. Biz şimdi, çağdaş cemiyetin en dern ferd, cemiyetteki durumunun en çetin bir problemi ile karşılaşmış oluyo açık bir surette tesbit edilmiş olmasını ruz: istemekte çok haklıdır. Çünkü: O, bütün Kurduğumuz hukuk sisteminin teme faaliyetlerini buna göre ayar eder. Yüklinden başka birşey olmıyan hak fik sek içtimaî ve siyasî teşkilâtına karşı sevrinin nisbî doğruluğunu nasıl kontrol ede gi ve bağlılık duyması da ancak bu subiliriz? Hak, biliyoruz ki: Ferdin cemi retle mümkündür. Devletle cemiyet arayet tarafından garanti edilen iddiasıdır. smdaki en büyük gerginlik, doğrudan Bu garantinin dışında kalan iddia ve doğruya hak telâkkisinde hüküm süren hareketlere karşı cemiyet haklı olarak anarşiden doğar. Bizim yakın tarihimizgücenir, kızar, öfkelenir, (Dürkhaym: de bunun büyük örnekleri vardır: OsSanction sociale). Fakat çağdaş cemiyet, manlı sarayile Türklük arasındaki gerDürkhaym'in zannettiği gibi birşey de ginlik daha başka bir sözle, Osmanlı ğildir. Çağdaş cemiyetlerin fikir mak devletinin hak telâkkisile Türk ulusunun talannı vermek imkânı olsaydı, bunların diri hak telâkkisi arasındaki gerginlik, karşısında hayretlere düşerdik ve Dürk Cumhuriyet çağını yaratmıştır. Cemiyehaym ölçüsünün her vaziyette işlemediği tin kavuşmak istediği hak nizamına alni görürdük. Ferdin herhangi bir garanti dırış etmiyen rejimler, heyelânlara çok edilmemiş iddiası karşısında muhtelif te benzerler. Hak temelleri gevşemiş devlâkkilerin yarattığı zümrelerin vaziyetle letler, hiç beklenilmiyen bir zamanda, ri çok başka başkadır. Bunun başlıca mağrur dağ sırtları gibi kayarlar: Alsebebleri arasmda hak sahalarmm çok manya, Avusturya, Rusya ve Osmanlı büyük bir çeşid zenginliği göstermesidir. imparatorluklan gibi... Bütün bu sahalar arasmda tam bir ahenk Çağdaş cemiyette hak nizamının kurmak, çağdaş hukuk ilminin en çetin ahenkli olması ve tam bir saygı görmesi, vazifelerinden biridir. ferdin yaratma kudreti bekımmdan da Biz ötedenberi ideoloji hukukunun çok ehemmiyetlidir. Avrupa bütün iktıgerçeklikle hiçbir münasebeti olmadığı sadî yükselişini, buna borcludur. Hak için taraftan değiliz. Hak ve gerçeklik nizamının saygı görmediği yerlerde birbirinden ayrılmıyan şeylerdir. Mev(Osmanlı devleti, eski îran, Fas, v. s.) cud olmıyan muvazene nizamlarını ifade tam bir iptidailik hüküm sürmüştür. Iktıeden hak sistemlerinin de amelî bir desad hayatı, keyfe göre değişen, ömrü bir ğeri yoktur. Ondokuzuncu asır cemiyeyıl bile sürmiyen hak nizamlarile değil, tinin düşündüğü bir hukuk mevzuu ne sarsılmıyan nizamlarla temin edılebilir. kadar ince olursa olsun, bugünün telâkVe dikkat edilirse en ufak şüphemizi gikisine uygun düşmemektedir. Irmağı görderecek şekilde görülür ki: Avrupanm meden paçayı sıvayan ve gelecek cemiiktısad bakımından yükselişi, hakkın yetin yalvaçlığım yapan nazariyecilerin kökleştiği devirlerde başlamıştır. (Uss fikirlerini somakçe diye kabul edenleruddavlah Adâlah) diye islâm hukukçuden değiliz. Çünkü: Cemiyet işlerinin kesu bu hakikati ne güzel belirtmiştir. İşte ramet ye kehanet çerçevesi dışında münabu hak fikri ve hak telâkkisi bakımınkaşa edilmesi zaruretine inananlardanız. Son yirmi yılın beklenilmiyen inkişafı, dan inkılâb Türkiyesi, ulu tarihimizde her bakımdan olduğu gibi, hak ve hu pek ehemmiyetli bir dönemeç sayılabilir. Bize ve bizden sonra gelenlere bu bükuk telâkkisi bakımından da istifadeli yük yolda, Atatürkün gösterdiği şerefli bir tetkik ve muhakeme mevzuu verdiğine şüphe yoktur. Bu inkişafm en ehem istikbal yolunda, tam bir imanla yürümek miyetli safhası, hiç şüphesiz, cemiyeti düşer. înkılâblar; hakları uğrunda kan bellibaşlı sarsmtılardan kurtarmak mak dökmesini, güreşmesini bilen uluslara güsadile, çağdaş devletin almak mecburiye neşini gösterir. Atatürk, gözlerini istikbal tinde kaldığı «fevkalâde» tedbirlerdir. gencliğine çevirirken, onun ulu kay Modern devlet; umumiyetle liberal te nağını seyrederken, işte bu güreşen Türmeller üzerine kurulduğu gibi, cemiyet kü arıyor ve en büyük kurtuluşu bu tüferdleri de liberal hukuk telâkkisine gö kenmez tarih ve irade kaynağında bulure ayar edilmiştir. Anayasalar, ferdin yor. Yeniden bir yurd fethetmesini bilen faaliyet sınırlarını, tam manasile liberal Türk, talihe de gem vurmasını bilir. zihniyetle çizmişlerdir. Ferdin bütün meM. NERMl Hfidtseier arasmda m ler ürpertici bir ilân ir gazetede İstanbul Belediyesinin şöyle bir ilânı var: «Cerrahpaşa ve Haseki hastanelerinde bir sene zarfında vefat edecek tahminen 500 cenazenin gömüimesi işi açık münakasaya konulmuştur. Bunların hepsine 1250 lira bedel tahmin edilmiştir. Şartnamesi Levazım müdürlüğünde görülebilir. İlâh...» Belediyenin önümüzdeki sene içinde vefat edeceğini bildirdiği bu 500 hasta bugün sağdırlar; Cerrahpaşa ve Haseki hastanelerinde yatıyor, nefes alıyor, konuşuyor, hatta gazete okuyorlar. Onlardan herhangi biri, bu ilânı gördüğü zaman: «Acaba bu beş yüzün içine ben de girecek miyim?» endişesine düşmiyecek midir? Insan ruhuna benzer bir cevher taşıyan her insan, böyle bir endişenin en ümidli hastayı berbad edebilecek, nefes tıkayıcı kâbuslardan biri olduğunu anlar. Bu hazin i§in, gazetelere ilân vermeden, bin türlü hal yolu bulunabilir, meselâ, pek de kabarık bir yekun tutmıyan bu masraf, her hastanendn kendi ihtiyanna bırakılabilirdi. Korkunc ilânın sırtımızda yürüttügü ürperme dağılır gibi olduktan sonra, insan, her faciamn altında sıntan iskelet istihzasına değmekten kendini alamıyor ve acı bir şaka ihtiyacile kahkaha kusmaktan ürkerek soruyor: Bazı yerlerde bumunun ucunu görmiyen Belediye, önümüzdeki sene bu iki hastanede en aşağı 500 kişinin öleceğini nereden biliyor da böyle bir taahhüd altına giriyor? Acaba kaç hastayı yataksız ve kaç hastayı ilâcsız bırakmıya mecbur olacağını mı hesab etmiştir? Oldüreceği adamlann sayisînî yalnız Ezrail ve yaJnız cellâd bilir. Belediye, tahmin ettigi bu 500 cenazenin önümüzdeki sene içinde tamam olmadığını görürse, müteahhide verdiği paranm bir kısmını geri mi ala cak, yoksa, taahhüd ettiği miktan doldurmağa mı çalışacaktır? Bu ilânı okuyanların içine korku girince, Belediye hastanelerinde yatmak istiyenler, daha kapının önünde sormaea mecbur olacaklardır: 500 doldu mu? Dolmadıysa, gerisin geriye dönecekler pek coktur. Belki de îstanbul Belediyesî, kâfi miktarda yatağı olmıyan hastanelerimize müracaatleri azaltmak için halkın gözünü yıldırmak istemiş ve bu tüyler ürpertici ilânı gazeteye vermiştir. Konservatuar yerine hastane yapmaktan daha kolay bir usul! PEYAM1 SAFA îğfal ve tazyik Alman elçiliğinin bir tekzibi Paris 19 Alman elçiliği tebliğ ediyor: «Garbî Avrupada çıkan bazı gaze teler kasde müstenid haberler neşrederek 30 veya 40 bin kişiden mürekkeb bir Alman askerî kuvvetinin Frankist îspanyaya gitmekte olduğunu ve Alman tahtelbahirlerinin Akdenizde manevra yapmakta olduklarını işae etmektedirler. Bu haberlerin yalan ve tamamile ha yal mahsulü olduğunu beyan etmeğe Almanya sefareti mezundur. Bu haberlerin [Başmakaleden devam] Avrupa sulhunu bozmak maksadile işae O halde daha ne istıyorlar; diyeedildikleri sarahaten anlaşılmaktadır. biliriz, sükunet bulup yerlerine otursalar Perunun kararı Kabahat prensiplerde Lima 19 Peru hükumeti cumhuri Fakat unutmamalıyız ki kütlenin diyetçi îspanya ile diplomatik münasebet namik vasfı heyecandır. Insan mantıkla Barselon 19 Yirmî saat içinde şe lerini kesmeğe karar vermiştir. hareket edebilir, kütle hayır. O bir defa hir on iki kere bombardıman edilmiştir. yerinden kımıldadı mı, kendisini harekeAsiler, 442 Alman ve ttalyan 650 kişi ölmüş ve 1100 kişi yaralanmışte getiren amilleri de unutarak mütematayyaresi kullanmtş tır. Enkazın kaldınlması işine bilhassa diyen büyüyen bir çığ süratile ilerler. ArLondra 19 (Hususî) Fransız hüKatalonya meydanı civannda durmadan kumeti, Ingiliz hükumetine gönderdiği tık ya bir kayaya çarparak parçalanadevam edilmektedir. cak, yahud da zamanla eriyecek, sükuCumhuriyet avcı tayyarelerinin dün vesaikle İspanyol asilerinin 442 Alman net bulacaktır. tekrar görünmesi halka emniyet vermiş ve Italyan tayyaresi kullandıklarını bilBu düsünceler bize Avrupanm istikdırmiştir. tir. Londra 19 (Hususî) Fransız hü balini çok karanlık gösteriyor. Prensipler Brezilyanın eski sefiri dün bir bomba kumeti Barselon'un havadan bombar üzerinde anlaşmak, onları hak mefhumuparçasile yaralanmıştır. dımanı münasebetile General Franko hü na uygun bir şekle sokmak şimdilik müş1,300 ölii, 2,000 yaralı! küldür. Barselon 19 İspanyol istihbarat kumetine bir protesto notası vermiş ve Kımıldama ezerim! ajansının verdiği malumata göre, gece îngilterenin bu protestoya iştirakini isteDemek için de galiba artık geç kalınyarısına kadar enkaz arasından çıkarılan miştir. mıştır. bombardıman kurbanlarının adedi 1300 Fransa, Papaya da müracaat etti Daha idealist bir dünya banşı kurmak dür. Bundan başka 2000 de yaralı varParis 19 Salâhiyettar mehafilin için o fırında acaba daha kaç milyon dır. teyid ettiğine göre, Fransa hükumeti, kurban verilecek? Madrid'de korku ve heyecan! Katalonyada sivil ahalinin tayyarelerle NAD1R NAD1 Madrid 19 Madridin sokaklan, bombardımanı hakkında Salamanka hüsonteşrin 1936 da düsman hükumet mer kumeti nezdinde bu bombardımanlann Alelumum tehlikeli ve ağır kezinin kapılarına yaklaştığı zaman gös insanlık kanunlarına aykınlığını tebarüz işler nizamnamesi terdiği feci manzarayı arzetmektedir. ettiren teşebbüslerde bulunmuştur. Hoparlörlerle mücehhez bir cok kamAnkara 19 (Telefonla) 18 yaşından Fransız notasının bir suretine muttali yonlar sokaklarda dolaşarak halkı cesa olan İngiliz hükumeti de, Salamanka ma küçük çocuklarla kadmlann çalıştırılaret gb'stermefe davet etmektedir. Hatib kamlan nezdinde ayni teşebbüslerde bu mıyacağı işler ve alelumum tehlikeli ve ağır işler hakkmdaki nizamnamelerin l c her tarafta halka nutuklar söylemek lunacaktır. hazırlanması da bitmek üzeredir. Ağır ted^er. Öğrenildiğine göre, Fransız hükumeti, ve tehlikeli işlerin hangileri olduğunu Bir Alman vapnru mayine General Franko nezdinde bu Fransız birer birer sayan nizamnamede bu işçarparak battı îngiliz teşebbüsüne zahir olması için Pa lerde çalıştırılacak olanlarm daha evKopenhag 19 Klavböge ismindeki palık makamma da müracaat eylemiştir. vel doktor muayenesinden geçirilmesi mecburiyeti konulmaktadır. edildi Hatay intihab nizamnamesi (Ba$ tarafı 1 inci sahifede) name hakkında izahat vermiştir. Kontrol heyeti azası intihabat hazırlıklannj teftiş etmek üzere yakında Hataya ha reket edeeektir. Seyyar mükellef ten vergi kesilmiyecek Maliye Vekâleti yeni bir Hükumet, bütün kum izahname hazırladı panyaları satın alıyor Ankara 19 (Telefonla) Resmî da irelerle hususî müesseselerin aslî faalivetleri haricinde yaptırdıklan hiz metlere mukabil sevyar mükelleflere ödedikleri istihkaklardan vergi kesil miveceŞi Maliye Vekâleti tarafmdan alâkadarlara bildirilmistir. Bu izahna mede hizmet erbabı tabiri, şöyle tarif edilmektedir: «Hizmet erbabindan maksad, her hangj bir daire, müessese veva hakikî veva hükmî bir şahsın müstemir olan aslî faaliyetine müteallik işlerde o daire, müessese veva sahsa merbut olarak münhasıran fikrî veya bedenî bir hizmet ifa eden ve hizmetinin kâr veya zararile alâkadar olmadıgı gibi bu iş için sahsan bir masraf ihtivarma da mec bur bulunmıyan mükelleflerdir.» îzahnamede denilivor ki: < Bu vasıf ve şartları haiz olanlarm yaptıkları hizmetin daimî veya muvakkat olmasmm kanun nazarmda hiçbir farkı yoktur.» Bu izahata nazaran daire ve müesseselerin müstemir olan aslî faaliyetlerile hiç alâkadar olmıyarak bilfarz kırılan bir camın yaptınlması, bazı ufak tefek tamirler, bazı eşyanm nakli veya te mizlik icrası için çalıştırılan kimseler. o dairenin müstahdemi vaziyetine gir miş olmıyacaklarmdan bu gibilerin ücretlerinden tediye sırasmda vergi ke silmesine kanunen imkân olamar. Ankara 19 (Telefonla) Tekirdağ meb'usu Faik Öztrakın emekli albay Şefik aleyhine açtığı yaraşık almaz neşrivat davasına bugün de devam edildi. Muhakeme, tetkiklerinin sonunda müruru zaman olmadığı gibi davaya mevzu olan makalelerin de resmî mahiyeti Meksiko 19 Kabinenin içtimamdan olmadığına karar verdi. Muhakemeye sonra, reis Kardenas, Meksika hükume martm 31 inde devam edilecektir. tinin ecnebi petrol kumpanyalarını saLoyd Corc, Blum'la görüştü tın alacağmı bildirmiştir. Radyo ile neşredilen bir nutkunda Paris 19 Leon Blüm, Basvekâlette. Kardenas, bu kumpanvalarm amele ih eski İngiliz Başvekili Loyd Corc'u katilâfma karşı takındıkları vaziyeti şid bul etmiştir. detle tenkid etmiştir. Loyd Corc Versay saraytnda Bundan evvel Trade Ünyoniar bu Paris 19 (Hususî) Eski İngiliz Başkumpanyaların müstahdemlerine gece vekili M. Loyd Corc bugün refakatinde yarısı grev ilân etmelerini tavsiye et küçük kızı olduğu halde otomobille mislerdi. Versaya giderek Versay sarayını gezMeksiko 19 Reis Kardenas «Avru miştir. M. Loyd Corc 1919 da Versay pa demokrasilerinin her zaman Meksi muahedesinin imzalandığı aynalı sa ka petroluna güvenebileceklerini» söy londa uzun müddet kalmıstır. lemiştir. Londra 19 Eski Amerika Reisi cumhuru Huver, Avrupada yaptığı tetMeksiko 19 Meksika bankasmın kik siyasetine devam ederek Stokholmaltm ve ecnebi döviz muamelâtım muden burava gelmiştir. vakkaten durdurdu§u bildirilmektedir. Mihalakopulos hasta Fakat nâzım bir merkez olmaktan vazAtina 19 (Hususî) Eski Başvekil ^eçti&i manasmın verilmemesi lâzım dır. Banka bu husustaki muameleleri ve Hariciye Nazırı Mihalakopulos kalb ne hükumetten emir aldığı zaman gene hastalığına tutulmuştur. Tedavisi için davet edilen Viyana Üniversitesi profehaşlıvacaktır. (a a ) sörlerinden kalb mütehassısı doktor Italvan meclisinde Habeşis Enoinger bugün buraya gelmiştir. Meksika petrol şirketleri Yaraşık almaz neşriyat davası Türkiye Suriye hudud komisyonu toplamyor Ankara 19 (Telefonla) Türkiye < • Suriye daimî hudud komisyonu, yedirn ci toplantısmı bu ayın 24 ünde Kalebda vapacaktır. Komisyon, beşinci içtimamj Samda, altıncısını da gene Halebde ak* detmişti. Paris 19 (Hususî) Lübnan kabinesî bu akşam istifa etmiştir. Cumhurreisr* meb'u<;an meclisini fevkalâde toplantn ya çağırmıştır. Lübnan kabinesi istifa etti Yugoslavyada tekzib edilen hâdiseler Belgrad 19 Gazeteler Piave Slo« vanya valisinin Karentiya'da SloveH ekalliyeti şeflerinden bazılarımn tev * kif edildiğine dair dolaşan şayialart tekzib eden bir tebliğini neşretmekte • dirler. Klagenfurt'daki Yugoslavya konso • loshanesi tarafmdan verilen malumata nazaran, yalnız bir Sloven papas nas yonal sosyalist makamlan tarafmdan tevkif edilmiştir. Bu tevkif hâdisesinin, papazın Slovanyadaki faaliyetile hiçbir alâkası yoktur. Karentiya'daki Sloven gazetesi ka patılmamıştır. Bu gazete intişar etmepe devam etmektedir. Zonguldak Vilâyet Meclisinin verdiği kararlar Meksika bankası döviz muamelesini kesti M. Huver, Londrada «•••••••••!• tana daîr müzakereler Londra 19 (Hususî) Habeşistan isvanları hakkında ttalyan meclisinde bazı sualler sorulmustur. Afrika Ne zareti müsteşarı bu suallere cevab vererek, her nevi ayaklanma ve eşkiyalık hâdiselerinin tenkil edildiğini ve tabiî Habeşistanm her tarafmda havatm süratle tabiî seyrini almakta olduğunu söylemiştir. C KISA HABERLER Zonguldak (Hususî) Vilâyet umumî meclisimiz 40 gün süren çalışmalarını bitirerek ve 838,271 liralık bütçeyi ka bul ederek dağıldı. Bütçede idarei hususiye, nafıa, maarif, sağlık ve ziraat işlerine ana paylar ayrılmıştır. Meclis en son olarak Zonguldakta 60 bin lira sarfile bir lise binası yaptırmakta olan Mehmed Çelikele teşekkür etmeğe karar vermiş tir. Yukarıki resim vilâyetimiz umumî meclis azalarını Vali Halid Aksoyla beraber göstermektedir. 22 martı bekleyiniz Büyük san'atkârm 35 inci san'at yılı için hazırlanan müsamere 22 martta ve dolgun programla verilecektir. * ATİNA 19 Atina civannda yapılan dünkü topçu atış manevralarmı Kral bizzat takib etmiştir. * ANKARA 19 Daday kaymakamı Sırn görülen lüzum üzerine Vekâlet emrine alındı. * ANKARA 19 Mes'udiye köyunün Araç kasabası, Belediye hududları içine alınması takarrür etti.