CUMHURİYET 16 Mart 1938 KüçUk hikfiye Devin kalbi SiNBMA Gusti Huber Viyanalı artist «Dün geceki kız» isminde yeni bîr film çeviriyor Dev, gümüşten bir kayanın içinde otu epesinde durduğunu gören köylülerin rurdu. Kaya denize doğru sivri, koca çini korku ve endişe kaplamağa başla man bir dil halinde uzuyordu. Dalgalar ııştı. «Dev başımıza bir iş açacak galı eteklerine çarparak şakırdar, rüzgâr te a» diyorlardı. Bir gün içlerinden en pesinde ıslık çalar ve güneş çıktığı zaman htiyarı gencleri etrafına topladı: «Çoışıklar içinde yanarak çok uzaklardan :uklar, dedi. Hepimizin başmda kara feS Î N E M A S I B U A K Ş A M göz alırdı. Arka tarafında, yeşil bir ya âket dolaşıyor. Dev şimdiye kadar uslu macm üzerinde yer yer köyler serpilmiş kıllı oturuyor diye sesimızi çıkarmadık. ti. O köylerden kimse devin oturduğu O, rahatımızı bozmadı diye, biz de onun müsameresi vererek Paramount bu gümüşten kayaya yaklaşamazdı. Şira ahatını bozmadık. Fakat görüyoruz ki studyolarında çevrilen bu mevsidiye kadar onlardan birine devin fenah îimdi onun gözleri bize çevrilmiştir. Ge GİŞE BÜTÜN GÜN AÇIKTIR min en güzel filmi ile onuncu ğı dokunmamıştı. Bununla beraber gene :eleri uykuda bastıracak diye, rahat yayılına giriyor. de o bir devdi. Hiç bir zaman bir insan amaz olduk. Onun orada kayanın üzeJEANETTE MAC DONALD'ın Sinemanın ve Spor sahalarmın gibi telâkki edilemezdi. Ona yaklaşma inde olduğunu görenlerden bir çoğu kraliçesi, 3 sene mütemadiyen ROS**E MARÎE ATEŞ BÖCEĞİ mak, hiddetini, gazabım celbetmemek en orkularından tarlalarına gidemiyorlar. filımlerine nazire olarak yapılan iyisi idi. Köylüler de böyle yapıyorlardı. Her an hücumundan, bizi birer karga gibi dünya şampiyonu BEYAZ YILDIZ Dev, pek seyrek kayadan çıkardı. Da zmesinden korkuyoruz. Eğer vaktinde davranıp bu belâdan kurtulmağa bak ima beyaz ipek bir harmaniyeye bürünür, elinde zümrüd kakmalı altından bir asa mazsak halimiz yaman olacaktır. Hem otaşırdı. Uzun saçlan omuzlannda uçu nu ortadan kaldjnrsak gümüş kayanın da ıle bu senenin en gözde jönprömyesi şarak ağır ağır kayanın tepesine tırmanır, bizim olacağmı düşününüz..» Gencler orada asasına yaslanıp, bir elini beline hep bir ağızdan bağırdılar: «Emret, ne koyarak muazzam bir heykeli andıran apalım?» O da onlara lâzım gelen ö kocaman vücudile durur, etrafına göz ğüdlerde bulundu, nasıl hareket edecek tarafından Fransıcja sözlü gezdirirdi. Aşağıda tarlalannı ekip bi erini öğretti. olarak yapılan Bir sabah erkenden dev gene kaya Gusti Huber, Viktor dö Kova ile çen, oradan oraya telâşla koşuşan köylübirlikte «Büyümüş te küçülmüş!» ler ona birer karınca ufaklığında görii nın üzerinde yollan gözetliyordu. Bir filminde nürdü. Beyaz, alçak kulübeleri istese bir denbire sevincle titredi. Kızın koşa koşa Berlin (Hususî) Ufa'nın Tem yumruğile yıkacağmı ve küçük insanla ümüş kayaya doğru geldiğini görmüştü. Genclik Aşk Spor Musiki pelhof daki atelyesinin gardrobunda tapthtişam ve güzellikler şaheseri rı mahvetmesi için bir dokunuşunun kâfi Derhal kayadan indi, koşmağa başladı. olduğunu düşünerek müstehzi ve mağrur Fakat kız yolun ortasmda durmuş elile o taze bir kız oruruyor, parlak, fakat ayni gülümserdi. Bununla beraber kimseye na yaklaşmamasını işaret ederek bağır zamanda ihtizazlı v« mütereddid nazarD İ K KA T: mışb: fenalık etmek niyetinde değildi. larile etrafı derin derin süzüyor.. Yüzü Numarah koltuklann erkenden aldırılması rica olunur. Tel: 40868 Gerîye dön, geriye dün... nün çizgilerinde, bütün tavır ve hareketBahar yeni gelmiş, kuşlar sıcak memDev hayret içinde olduğu yerde du lerinde bir başkalık, bir orijinallik var.. leketlerden akm akm dönmeğe başlamışrarak: Yanına gidince tanımakta gecikmedim. lardı. Güneş gene gümüş kayayı ışıklariPaş rollerde: Neden diye, seslendi, neden seni Alman filimlerinin nazar boncugu Gusti le yaldızlıyor, dalgalar, artık onun eteAmerika Metropoliten Operası ğine eski hırçınlıklarile hücum etmiyor karşılamamı istemiyorsun ? Huber.. I TÜRKÇE Sözlü Sinemacılığm, filimciliğin HARİKASI primadonnası: Kız yüzü heyecandan kıpkırmızı, sık lardı. Dev böyle güzel bir bahar sabahı Teşerrüf ettik, dedim, şimdiye kasık soluklar alarak cevab verdi: GRADYS SUWARTHOUT mağarasından çıktığı zaman şayanı haydar görüşememiştik. Son eserlerinizde ka Sebebini söyliyeceğim. Fakat bir B U G Ü N matinelerden itibaren ve büyük artist ret birşeyle karşılaştı. Kayanın tepesinde zandıgınız muvaffakiyetlerden dolayı bir insan vardı, hayret içinde yaklaştı ve dileğim var, yapacağına yemin e t . JOHNES BOLES keskin bakışlı gözleri büyüyerek onun bir Dev kollannı göğsünde kavuşturarak sizi tebrik ederim! Muvaffakiyetler mi?.. Eğer verikadın, daha doğrusu çok gene bir kız ol güldü: SAMSUNDA len rolleri candan oynamaklığımı muvaf Yemin ediyorum. duğunu gördü. Kumral uzun saçlan beliRafk Kitabevi fakiyet sayıyorsanız öyle olsun.. Bana O zaman kız: ne kadar ihmalkâr dağılmıştı. Bacaklan Cumhuriyet Gazetesinin ve bü Seni öldürmeğe geliyorlar, dedi. karşı gösterilen bu iltifatlardan doîayı çıplaktı ve onlan şımank şımarık sallıyatün mekteb kitablan, kırtasiye, rak elindeki beyaz bir çiçekle oynuyordu. Silâhsızken, müdafaaya vakit bırakma doğrusu çok mes'udum.. mecmua ve gazetelerin tevzi yeriOnu gördüğü zaman ne korktu, ne de dan bastırmağa karar verdiler. Froylayn Huber, Viyanalı oldudir. En son model daktilo ve fo şaşırdı. Yalnız bacaklannı sallamaktan Onun yüzünün korkunc bir hal aldığı ğunuzu biliyorum.. Fakat sahneye ve sito£raf makinelerini de burada buHakikî bir aşkm en çetin engelleri nasıl devirdiğini gösteren vazgeçti, beyaz dişlerini göstererek gül nı görünce ağlayışlı bir sesle mmldandı: nemaya nasıl intisab ettiğiniz hakkında lursunuz. heyecan, zevk doldurarak yaratılmış sahneler. dü. Dev hayran hayran onu süzerek: Bana yemin etmiştin, dileğimi ye pek malumahm yok.. Bu hususa dair Samsun Gazi caddesl rine getirmelisin... Buraya nasıl geldin, dedi. Benden biraz tafsilât verir misiniz? Dev hemen sakinleşTvermişti. Müşfik korkmuyor musun? Vallahi uzun uzadıya anlatmama Kız omuzlarını silkeledi, gayet sakin bir tebessümle sordu: pek lüzum yok zannederim, çünkü hal BUtün istanbulu gUidUreceğiz Dileğin neydi söyle, senîn îçîn yapcevab verdi: tercümem bir iki cümle ile hulâsa edileiki sinema b i Buıaya uzaklardan göz alan gü mıyacağım şey yoktur. bilecek kadar kısa ve basittir. Viyanada Onlarm canlarını bağışla, mtikam müşten kayayı yakından görmek için gelki Temsil Akademisinde tahsilimi bitir almağa kalkma. Değil son yılın, asnn en muhteşem vodvil Hlroi dim, senden niçin korkacakmışım, bana dikten sonra Zürih tiyatrolanndan birinDev «peki» diye, başını salladı: ne yaparsm? Nihayet senin de bir kalbin Fakat müsaade et, dedi, yaklaşa de bir vazife alarak oraya gittim. Sonra yok mu? tekrar Viyanaya döndüm, çünkü «Halk Devin gözleri parladı, gülümsedi. Eli yım, seni biraz daha yakından göreyim. Belki bir daha birbirimizi hiç görmiyece tiyatrosu» artistleri arasına dahil oîmuşni göğsüne tum. Sinema âlemine ise «Savuvey Otel ğiz. Evet, doğru söyledin. Benim de En nefi» şark ve TOrk musikisi Kız saf ve tatlı bir gülüşle «gel, diye, 217» filmile dahil oldum. Orada Hans bir kalbim var ve işte onun nasıl şiddetle cevab verdi. Artık senden hiç, hiç kork Albers'e partönerlik ettim. Sonra Haynz TÜRKÇE çarptığını şimdi daha iyi hissediyorum. muyorum.» Dev yaklaştı ve heyecan Rüman'la birlikte «Herkesin kendisin Nekadar da büyük ve heybetlisin! Yaklaşmamanı rica ederim. Yanında içinde ona bakarak mmldandı: «Tabiî den bahsettiği adam» ı çevirdim. Alber pek ufak kaldığımı o zaman daha iyi gö korkmıyacaksın, bir kalbim olduğunu Materstok'la beraber «Aşk memleketi» Kalabalığa karşı tedbir alradı rüp belki heyecanlanır ve korkanm. Saç biliyorsun ve bu kalbin senin aşkmla..» ni oynadım. Son eserim ise biliyorsunuz Sözünü tamamlıyamadı. Çünkü bir Viktor dö Kova ile birlikte yaptığımız lann herhalde ipek gibi yumuşaktır. Gözlerin de çok parlak. Bir devin bu denbire ikisi de dört bir taraftan yağan «Büyümüş de küçülmüş adam!» dır. Bu, kadar güzel olabileceğini hiç tasavvur oklar altında kaldılar, kız olduğu yerde nisbeten hazin bir maceradır. Amma, gösallandı ve acı bir feryad kopararak deetmemiştim. Köylülerin senden korkma vin ayaklannm dibine düştü. Bunu gören renlerin memnun kaldıklannı pek çok bilan budalaca bir hareket. taraf seyircilerin mütaleasından anladım. Ilk defa kendim hakkında bu kadevin yüzü bir ölü gibi sarardı, derin bir Sinemanın EN FAZLA ALKIŞLANAN iki jönprömyesi Fakat zannehneyin ki bir istirahat dev dar güzel bir ağızdan böyle iltifatlı söz ıstırab içinde: «Eyvah, sevgilim sana naresi geçiriyorum. Hayır.. Villi Fric'le ler duyuyorum, sana minnettarım. De sıl kıydılar!» diye, bağırdı. Eğildi, derhal kızı yerden aldı, ok yağmuru devam birlikte «Dün geceki kız» ı vücudc ge ile beraber çevirdikleri ve aşka, kahramanlığa ve tayyareciliğe ithaf edilen min gümüşten kayamı daha yakından görmek için geldiğini söylemiştin. Hem ediyordu ve onun ipek harmaniyesi kan tirmeğe hazırlanıyorum. Bu, «Büyümüş onu, hem sahibini gördüm. Şimdi menı larla kızarmış, her tarafı delik deşik ol de küçülmüş!» ün aksine çok gülünc ve muştu. Orada kızın henüz sıcak olan nun musun? eğlenceli bir kordelâdır!.. HİFSÎ ve müessir tamamen Fransada çevrilmiş büyük Fransız filminde cansız vücudü kollannm arasında bir an Oh cidden pek memnunum.. BuS. T. takdim ediyor. îlâveten: EKLER JURNAL DÜNYA HAVADİSLERÎ. dimdık durdu, kocaman yumruğunu ile radan engin çok güzel görünüyor. Sonra riye doğru uzatarak bağırdı: bu kayanın gümüşten olabileceğine bir Mel'unlar, mel'unlar, ben size ne türlü akhm ermezdi. Şimdi buna da emin S U Z Y P R İ M oldum. Köylüler senin kayanın içinde de yaptım? Sonra arkasını döndü, yaralı halinden harikulâde şeyler bulunduğunu söylüyor umulmıyan bir süratle uzaklaşmağa başlardı. ladı. Köylüler, ellerinde okları, ihtiyatla Onlan da görmek îster misîn? onun arkasından gittiler ve gümüş kayaKızın gözleri parladı, heyecandan ya girdiğini, arkasından kayanın kapaelinden çiçeği düştü. Fakat birdenbire narak tekrar eski halini aldığını gördü içini çekerek: ler. Fakat içerde yere düşerken kızı ku Hayır, dedi. Şimdi hemen köye Paris Lnirersitesinde... Büyük bir aşk romanı Geno bir asistanın ve büyök bir doktorun heyecanh hayatı... Terkedılen seTgili Kıskanclık caklayıp bağnna basarak son nefesin dönmeliyim. Sonra şunu da itiraf edeyim Genclık Meraklı Neşelı • Nefia hir Fransızca şaheser şu sözlerle verdiğini duymadılar: ki, bu kayadan içeri girersem üzerime Eğer siz de bir kalbim olduğunu kapanacağmı ve bir daha dışan çıkamr bilseydiniz.. ölmez kahramanlarm, yılmaz şövalyelerin, asırlardan asırlara gelen şanlı zafer teraneleri, gencleri yacağımı sanıyorum. Onun için bütün ar Ertesi gün dev ortalarda görünmedı. çıldırtan, büyükleri sihirliyen, yiğitleri titreten filmi zuma rağmen oraya giremıyeceğim. Köylüler geniş bir nefes aldılar. Biıkaç Peki ısrar etmiyorum. Fakat tek gün bekledikten sonra her biri ondan rar buraya gelmeni rica edebilir miyimî kendi hissesini almak emelile ellerind Kız biraz düşündü, sonra: «Mademk baltalar, kazmalarla, sevinc içinde gü istiyorsun, gelirim» dedi. Küçük bir ser müş kayaya hücum ettiler. Kayanın çokçe gibi hafif ve çalâk kayadan indi. Ya tan bir taş yığını haline kalbolduğanu macdan aşağı koşarak uzaklaştı. gördükleri zaman inkisarlan büyük oîdu Dev onun arkasından uzun uzun bak Fiyatlarda ZAM YOKTUR. Biletlerin evvelden alınması rica olunur. Tel. 23542 Peride Celâl tı. Sonra düşürdüğü çiçeği yerden aldı içini çekerek: «Benim de bir kalbim var dedi. Evet, benim de bir kalbim var Allahım... Fakat onda güzellikten, ta zelikten başka nasıl birşey vardı ki ben büyüledi.» Mağarasma girdiği zaman çiçeği en mutena yere koydu. Günler geçti. Kız görünmedi. Devin gözlerine kederli gölgeler düştü, yü/ü gülmez oldu. Hergün kayanın tepesire cıkıyor, kızın yolunu gözlüyordu. Onun hergün sabahtan akşama kadar kayarrn ERTUĞRUL SADÎ TEK TURAN TtYATROSU Tiyatrosu Bu akşam Bu gece San'atkâr Naşid ve (Üsküdar Hâle) arkadaşlan sinemasında Hakkı Ruşen, Eyüb (Unutulan Adam) Sabri, Rıfkı birlikte 3 perde 3 tablo a pazartesi (Kadıköy Süreyy ) da bü Matmazel Miçe Pençef varteyesinin yük suare. (Aktör Kin) 5 perde iştirakile (Kasırga) komedi 3 perde Bugünkü radyo programımız 8 inci sahifemizdedir. BUGÜN S A R A Y sinamasında ALKAZAR Tarihî Türk Musikisi Konseri MES'UD CEMİL ve ARKADAŞLARI AKŞAM Fevkalâde Gala BU MELEK'de SONYA HENNİE TYRONE POWER MEKSİKA uLu KARTOPU Dünya haberleri Ayrıca: Paramount . MİHRACENİN GÖZDESİ Y I L D I Z sinemasında BİRSAADETGECESİ CHARLES BOYER JEAN ARTHUR tarafından SOZ VERİYORUZ: ALEMDAR ^ İLLî ALİ BABA HİNDÎSTANDA EDDİE CANTOR B E Y N E L M i L E L ikinci f i l m : Y A N K E S i C i BUGÜN Bu aksam Q j j A N N A B E sinemasında L L A ' yı JEAN MURATPİERRE RİCHARD WİLLM AŞK KANATLARI TÜRK sinemasında YAR1N AKŞAM büyük gala olarak I 7 D A M f ^ C M F I\./\l>l V/dl^l Bayanlar; Baylar; sevenler ^ I / ^ T P / ^ D sevilenler; Herkes : ve V İV^ 1 v y l \ AŞK İÇİN YAŞIYOR Dİ ZİSi N D EN B İ R I; TuRKÇE sözlü RENEE DEViLLERS Nihayet b u g ü n başhyorL. F iLİ M SA NA Y ii NiN H A R I K A L A R ALEXANDRE DUMA'nın şaheseri A Z A K UÇ SiLAHŞORLAR S İ N E M A S I N D A ZENDA M A D E L E İ NAHKUMLARI RONALD GOLMAN E C A R O L L D O U G L A S F A İ R B A N K S Jr. Fransızca sözlü aşk ve kahramanlık abidesi: Yarın akşam İ P E K sinemasında Senenin en muazzam aşk ve sergüzeşt şaheseri