16 Telgraf: Ulus - Ankara - TELEFON MART Başmahatrir nu HL KTi — Ü 1061 5 KURUŞ SaREE a vun peüRl DIMIZ DIMIZDIR Paris siyasi ma Ulus Bastmevi Çankırı caddesi Ankara Şehir Stadyumunda Futbol - Milli Küme 10/3/038 Cumartesi saat 15 de: Muha- fız - Üçak 20/3/938 Pazar esat 15 de: Harbiye - Ü- çok Pazar saat 15.30 da 10 bölge- nin iştirakiyle TÜRKİYE bi rincilikleri kır koşusu hfğ_llerminde dolaşan bir ŞA yla Hükümetçiler Frankoculara teslim olmak için müzakereye girmişler Barselon rical Fransaya ilfica ediyor Fransa harb gemileri gönderdi Yapıcılar yetiştirelim Yazan: Mühendis A, V. Hemen hemen bütün Türkiyeyi yeniden inşa etmek mecburiyetinde- yiz. Her sene, memleketin her tara- fında, milyonlar harcamaktayız. Fa- kat hususl veya resmi, birçok masraf. ların ziyan olduğunu da esefle kay- detmek lâzımdır. Kimseyi gücen memek için misal zikretmek Xık:ıl-; : resmi. d re Ğ'ğîfğ'î,,f' İ ıgıîîdbiıını bir- kaç cihetten tamamlamak lâzan ol- duğu kanaatindeyiz. Asıl eksik nedir? Cevab: başka bir sualle bulmağa çalışalım: Niçin rastgele herkese oto- mobil direksiyonunu teslim - etmiyo- Tuz? Hattâ goförlük vesikası verdik- ten sonra da, niçin direksiyon başın- daki adamı mütemadiyen devlet kon- trolu altında tutuyoruz? Çünkü bil- Kisiz veya tecrül bir şoför, âmme için bir tehlike teşkil eder. Ammenin menfaatlerine en yakın- dan temas eden sanatlardan biri de yapı sanatı'dır. Eğer Iİşçilik Iyi olmamışsa, eğer fnşa hesabları iyi yapılmamışsa, hayat tehlikesini bırakınız, fakat milli ser- vet israf edilmiş olur. Ankarada ilk belediye evlerini satm alanlar, yapı sahtekârlarının hatâlarını ödemek İ- çin, onların bir masrafa girmişlerdir. Ya şimdikiler? Maatte- essüf Türkiyemizin her tarafında, bizzat Ankaranın içinde bu faelanım devam ettiğini görmemek imkânsız- dir. Uygunsuz temel yapmak, mukave- met nisbetlerini bilmemek, fena mal- zeme kullanmak, ekseriya, yapının değeri ile harcanmış olan sermaye arasında hiç bir mukayese imkânı bı- rakmıyor; bir yuva sahibi olmak için borçlanan vatandaş, ömrü boyunca bir angarya altına girmiş bulunuyor. Velev bir kulübeye nezaret ede- cek olan kimse, devletin kontrolu al- tında bulunmak gerektir. Evvelâ küçük büyük bütün İnşa- atta mesul bir yapı adamı, sonra bü- tün meskenler için bir yapı polisi, İşte İlk hatıra gelen umum! çare- ler! Natıl bir tayyareciye, bir vapur kaptanına itimad ediliyor ve eline imtiyazlar, salâhiyetler veriliyorsa bu “yapı âmiri,, ne de itimad olunma- h, sâlâhiyet ve imtiyazları tanınma. lıdır. Tabitdir ki devlet, bu imtiyaz ve sa- lâhiyeti, karakter ve iktidarına güven- diği kimselere verecektir, Devlet, bu karakteri, bu iktidarı na- Bıl takdir edebilir? İşte sorulması lü- zumlu bir sual daha, Bu sualc de cevab olarak diyelim ki: Böyle bir yapr âmiri, nazari bilgilerle | birlikte, mekteb sıralarında öğrenil- Mesine imkân bulunmıyan âmelf tec- Tübelere de malik olmalıdır. Hiç şüphesiz, yüksek bir mektebten Şıkmış bir mühendis, bilgisinia geniş- liği dolayısiyle, gayet iyi bir yapı (Sonu 7. inci sayfada) Kamutay parti grupunda v;î;Iânsiyadaki işler bakanımızın verdiği izahlar Ankara, 18 (AAJ) —C. H.P. Ka mutay grupu bugün (15/mart/1938) | Trabzon mebusu Hasan Saka'nın reis- liğinde toplandı: Söz alan Hariciye Vekili Dr. Aras | Cenevre'de cereyan etmekte olan Ha- tay müzakeresinin son safhası hakkın- da izahat verdi. Bundan sonra göçmenler hakkında- ki müzakerenin devamına geçildi. Birçok hatiblerim mütaleaları ve hü- kümetin bayanatı dinlendikten sonra tekrar müzakere edilmek üzere mesele- 'nin grupça teşkil edilecek bir komisyo- na tevdiü kararlaştırıldı. Bundan sonra kürsüye gelen Başve- kil Celâl Bayar ve Maliye Vekili Fazd ğralı sayrm vergisinde yapılacak ten- zi K kedilen kanun lâyihası hakkında beya- natta bulundular. tefikan ve alkışlarla tasvib olundu. ĞD ÜNT AKLEDAR LAT Metrük bir tank arkasında müdafaa yapan bir cumhuriyetçi asker Salamanka, 15 (ALA,) — Resmi bir gonu çevreleyen bütün tepeleri işgal et | Tn ae ee Mahkümlar elile işliyen Çeremle ge Hat de Lamimdı ”' modern bir iş müessesesi Ankara hapishanesindeki matbaa işgal etmişlerdir. İleri hareketi davam etmektedir. Şimdiye kadar Bu matbaa mahkümları çalıştırarak onları temiz hayata intibak ettirmektedir 1S00 den fazla esir alınmıştır. Gre- nata cephesinde, düşman motril bölge- sinde taarruza geçmişse de büyük za - yiatla püskürtülmüştür. Hava muharebesinde, ? düşman tay- yaresi düşürülmüştür. (Sonu 8 inci sayfada) Romanyada Kabinede değişiklik mi olacak ? Bükreş, 15 (A.A.) — Havas: Bura- da yeniden kabinede değişiklik olaca. ğından bahsedilmektedir. Bugün saat 13 de kıral Vaida Va. vodu kabul ederek kendisile uzun u- zadıya gözüşmüştür. Diğer — taraftan kıralım bu ayın yirmisinde Londraya yapacağı resmi ziyaret tohir olun- muştur. Bu cihet resmen teyid olun-| Adliye Vekili B. Şükrü Saraçoğlu, Cumhuriyet müddei umumisi T B. Baha Arıkan ve davetliler HATAY SEÇİMİ İÇİN Bütün esas prensiplerde tam bir itilaf vardır Cenevre, 15 (A,A,) — Anadolu Ajansının hususi muhabiri bildiriyor: İstihbaratıma göre eksperler komitesindeki müzakereler bitmek üzeredir. İntihabat talimatnamesinin bütün esas pren- sipleri üzerindetam bir itilâf hasıl olmuştur. Yeni talimat- namenin yazılmasına başlandı ği için komitenin hafta nihaye- tine kadar işlerini tamamen bitirmiş olacağı tahmin edilmek- tedir. « Adliye vekili B. Şükrü Saraçoğ- lu bir işçismahkümla konuşuyor £ Yazısı 7 inci sayfamızdadır) Başvekilimizin ve dış * b Viyanadan birdenbire Münihe ve oradan Berline hareket eden Hitler, Vekil Mareşal Göringle beraber tayyare başında Hitler tayyare ile alelacele Münihe döndü Viyana, 15 (A.A.) — B, Hitler, bu sabah 11 de Kahramanlar meydanına gelmiş ve halkın şiddetli alkışları ile karşılanmıştır. Rayhgenel valisi B. Says İnkuart, B. Hitleri aşağıdaki nutukla selamla- mıştir: — Federal Avusturyanın son bü- yük organı olarak, Führere şunu bil- diririm: alman milletinin ve onmm Führerinin kararına tevfikan yeni kâe nun meriyete konmuş bulunmaktadır. Avusturya, alman Rayhinin bügün bir parçasıdır. Alman milletine ve bü- tün dünyaya bildiririm ki, Adolf Hite ler, Führer ve Şansöliye sıfatiyle, al- man tacının bulunduğu Rayhın eski (Sonu 8 inci sayfada) Frankocular bir ingiliz vapurunu batırdılar Barselon, 15 (A.A.) — Taragona limanmda bulunan Stancel ismindeki ingiliz vapuru bombardıman edilmiştir. Gemi, tır. batmış. Londra, 15 (A.A.) — İspanyol Taragona limanında frankocu: lar tarafından bombardıman edilen ingiliz Stancel vapuru hak- kında buraya gelen malâmata göre gemiye isabet olmuş, yangın çıkmış ve mürettebattan iki kişi ölmüştür. di Dört de ağır yaralı var- Bundan başka gemide müşahid olarak bulunan danimarkalı yüzbaşı Madseninde aldığı yaralardan ölmesinden korkuluyor. ——— Sovyetlerde YENİ TEVKİFLER Moskova, 15 (A.A.) — Troçkist ve sağcıların — biten — müuhakemesinden sonra daha lç seri muhakeme başlıya- cağa benzemektedir. Evelce ihtilâtçı sol cenah komü- nistlerden 11 kişi muhakeme edile- cektir. Bunların arasında son muha- kemelerde şahit olarak dinlenen O- sinki, Nikolaci : Metzef vardır. Sonra hapishanede diğer bir takım tanınmış şahsiyetler - bulunmaktadır. Bunların arasında eski başvekil ve başvekil muavini olan Rutsutak, Me- jalank, Antipof, eski halk komiser- lerinden Bubnof, Krilenko, Yurenef, Davitjan, Karski, Yakoboviç, Ştaya, Raysenberg, Antonof bulunuyor. Nihayet bir de askert grup vardır ki, bunların hafi surette muhakeme e- dilmeleri muhtemeldir. Bunların baş- lıcaları eski üç millt müdafaa komi- ser muavini olan Mareşal Yagorof, general Alknis, amiral Orlofdur. E- velece tevkif edilmiş olaân general Bielef ile Dibenkonun ne oldukları belli değildir. Kurşuna dizilenler Moskova, 15 (A.A.) — Buharin, Ri- kof ve Yagoda ve idama mahküm diğer on beş kişi, kurşuna dizilmişlerdir. Fıkra, Neşe ve kuvvet Hattâ bu iki kelime birleştirilerek Almanyada Büyük biz cemiyetin adı 1 “Neşe vasıtası ile kuvvet, lece “neşeden kuvvet!,, Hükümetin şevk ve neşe vasıtaları üzerindeki vergileri de bir hayli ine dirmek üzere tetkikler yaptığını öğe rendiğimiz vakit, bu cemiyet ve onun maksadı hatırımıza geldi. Geçen sene Adalar'a gidenler Bü- Yükada, rıhtrem boyunun neşesizliğin. ne dikkat etmişlerdir. İçki ve çalgı vergisi, birisinden başka, bötün gazie nolatı kahve ve çay satmağa ve sus. mağa mecbur kilmişti. Bu tek garie nonun faraza dört yüz lira yazlık re- sim verdiğini tasavvur ediniz: Eğer resim inikdarı yür lira olsaydı, on beş gâzino da hissesini ödiyecek, da« hası var, bizim inhisarlar bir yerine on beş dükkünda malını satacaktı. Hüzünler — diyat: olan — şark'ta neşe bir Jüks, ekseriya günah teş. kil eder, Bu şarkla hiç bir münasebe ti kalmayan biz türkler, Atatürk deve rinde, en ferahlı günlerimizi yaşryo- ruz, Halka ne kadar mümkünse o ka. dar şevk, neşe ve sevinç vasıtası ve- relim. Bununla yalnız omnu coşturmuş değil, hazneyi de faydalandırmış olu- ruz, - Fatay