CUMHURIYET 15 Ikincikânım 1938 Insanlık borcu Millî küme fikistürü Federasyon tarafından tanzim edilen mîllî küme fikistürünü neşrediyoruz Ankara 14 (Telefonla) Millî küme fikistürünü bildıriyorum: 13 şubatta: Harbiye Gücü Muhafız Gücü (Ankara stadında) Güneş Fenerbahçe, Beşiktaş Galatasaray (Istanbulda) Üçok Alsancak (Izmirde) 19 şuba".: Muhafız Gücü Fener bahçe (Istanbulda) Beşiktaş Alsancak (İzmirde) 20 subat: Muhafız Gücü Güneş (îstanbulda) Beşiktaş Üçok (Izmirde) 26 şubat: Galatasaray Muhafız Gücü (Ankarada) Üçok Güneş (Istanbulda) 27 şubat: Galatasaray Harbiye (Ankarada) Üçok Fenerbahçe (Istanbulda) 30 mart: Fenerbahçe Beşiktaş (îs» tanbulda) Muhafız Gücü Üçok (îzmirde) Muhafız Gücü Alsancak (îzmirde) 12 mart: Beşiktaş Harbiye (Ankarada) Alsancak Fenerbahçe (tstanbulda) 13 mart: Beşiktaş Muhafız Gücü (Ankarada) Alsancak Güneş (Istanbulda) 19 mart: Üçok Muhafız Gücü (Ankarada) 20 mart: Üçok Harbiye (Ankarada) Güneş Galatasaray (Istanbulda) 26 mart: Harbiye Galatasaray (ts tanbulda) Güneş Alsancak (Izmîrde) 27 mart: Harbiye Fener (Istanbulda) Güneş Ürok (Izmîrde) 2 nisan: Muhafız Gücü Beşiktaş (Hanbulda) 3 nisan: Muhafız Gücü Galatasa rav (î'tanbulda) Ücok Alsancak (Izmirde) 9 r.isan: Fenerbahçe Üçok (Izmir(Ankarada) Alsancak Beşiktaş (Istanbulda) 15 mayıs: Fenerbahçe Muhafız Gücü (Ankarada) Alsancak Galatasaray (îstanbulda) 21 mayıs: Üçok Galatasaray (îs tanbulda) 22 mayıs: Üçok Beşiktaş (Istanbulda) 28 mayif Güneş Galatasaray (îs tanbulda) 29 mayıs: Fenerbahçe Beşiktaş (îstanbulda) Çoban Mehmed gecesi yapılıyor Aslan güreşçimize ev alması için yardım edilecek «Hisar» kurbanlarmın ailelerine yardım 17 nci liste Lira K. 8225 80 16 ncı liste yekunu 31 Yulisek Denız Ticaret mektebi talebeleri 18 80 Millet vapuru zabitan ve mürettebatı 25 Kale Şirketi 1 50 Ödemiş Istiklâl Okulu 4 Ş. A. talebeleri 1 Ortakoy 23 üncü İlkmekteb 3 üncü sınıf talebeleri 4 Mus Defterdarlık ailesi 2 Hayrabolu süvari 4 uncü böluk subay ve efradı 10 Bursa Kardeşlık kulübü 5 Zonguldak Eti Bank elektrik mütehassısı Zeki 2 50 Gazi Anteb Dr. Nuri Fehmi 9 63 Yatağan nahiyesi merkezi Akma köyu köyluleri 8336 23 Yekun Hakikaîen; ne güzel ve ne beyaz dışlere malik bu'unuyorsunuz!.. I «Jale» K O L Y N O S diş macunu dişlerinizi ne çabuk beyazlatmış ve parlatmış olduğuna havran oluyorum. Bu tecrübeyi gördükten sonra birçok müstahzarat arasmda da donuk ve sararmış dişleri kadar bevazlatan ve parlatan bir esine daha rasgelmedim. Sanki öz terkibinde bir genclik kaynağı var !.. Kullanması çok idareli ve herkesin sevdiği ve hoşlandığı Amerikan K O L Y N O S diş macunu kullanmız ! KOLYNOS tamamen teksif edilmiş olduğu cihetle kuru fırca üzerine bir santımetre koymak kâfidir. Kullamşı çok lâtif ve ekonomiktir. Fiatı 42 kr.' KOLYNOS tstanbul • Ankara muhtelitleri maçı Istanbul Ankara muhtelitleri bu ayın 22 sinde Ankara stadyomunda kar sılaşacaklar, 23 ünde de bir revanş maçı yapacaklardır. Istanbul mmtakası Futbol Ajanlığının kuvvetli bir muhtelit kadrosu hazırladığı bildiriliyor. Istanbuldan gelecek sporcuların seyahatte yorulmamalan için yataklı vagonla getirilmeleri temin edilmiştir. Bir salapurya battı Dün saat on dört buçukta Hüsnü oğhı Ahmedin idaresindeki 341 sayılı sala purya 55 balya kâğıd yükile Liman îşletme idaresinin bir numaralı motörü yedeğinde Sirkeci sundurmasına ge lirken köprü gözünde sularm tesirile kenara çarpmış ve batmıştır. Kâğıd balyaları, gümrük muhafaza Çoban Mehmed memurları ile Liman İşletmesi idaresi Türkiyede tanınmış, feragatle ve tam memurları tarafından denizden çıka rılmış ve mahalline teslim edilmiştir. bir amatör olarak çalışan bazı sporculaBatma hâdisesi hakkında tahkikat ya rımız vardır ki bunlar, maddî varlık bapılmaktadır. kımmdan san'atkârlarımızla büyük bir müşabehet göstermektedirler. Bu sporor Plâj hırsızının muhakemesi lar, san'atı uğrunda refahı ve ihtiyarlı Dün, Sultanahmed birinci sulh cezağında asude hayatı düşünmiyen artistler da plâj hırsızı Bürhaneddinin muhakegibi, vücudlerindeki zindegiliği muhafamesine başlanmıştır. Dünkü celsede za ettikleri müddetçe çarpışırlar, ve didisuçlu Bürhan, arkadaşmın tabancasım nirler, güreşirler ve kazandıklan zafer tamir için almış olduğunu ve paraya ihlerle göğüslerimizi kabartırlar. Fakat bir tivacı olduğu için diğer birine rehin bımüddet sonra bir kenarda unutulurlar. raktığmı söylemiştir. Mevzuubahs ta Kendilerinin ne olduklarını, ne ile geçin banea da mahkemeye getirilmişti. diklerini soran bulunmaz. Muhakeme, şahidlerin celbi için başSan'atkârm bu mukadder akıbetine ka bir güne bırakılmıştır. sporcularımızın da katılmasını istemıyen Hazım, Vasfi, Cemal Nadir, Naşid, Çocuk kütübhaneleri menfaMuammer ve Muzaffer gibi iyi düşü atine büyük müsamere nenler bir araya gelerek millî güreş ta Çocuk Esirgeme Kurumu Eminönü kımımızın en eski pehlivanı Çoban Meh merkezi, çocuk kütübhanesi menfaatine medin menfaatine, kendısine bir ev satın Vali ve Belediye reisi Muhiddin Üstünalmıya yardım edecek bir müsamere ver dağın himaye ve riyasetinde büyük meği kararlaştırmışlardır. temsilî bir müsamere hazırlamıştır. San'atkârlarımızın verdikleri bu kaBu müsamere, önümüzdeki salı günü rarı hararetle alkışlamamak mümkün de akşamı saat yirmi buçukta Fransız tiğıîdir. Çünkü seçtikleri sporcu yani Ço vatrosunda verilecektlr. Çocuk oyun ban Mehmed yeniden canlandıçhp bir larile açılacak olan toplantıda çocuk sisteme bağlanan Türk güreşinin alemda festivali, varvete, gaz revüsü gibi nu ndır. Kendisi, hiçbir menfaat gözetmek maralar vardır. Ayrıca bir konser ve rilecek, Şehir tiyatrosu ve san'atkâr sızin benliğini, i«tikbalini hasrettiği bu Naşid tarafından da birer komedi oyna sporda çok şerefÜ bir maziye sahib ol nacaktır. duğu gibi hususî hayatında da temiz ve dürüst bir aile babası, candan ve sevimli Türk denizciliği hakkında bir arkadas olarak tanınmıştır. konferans Çoban Mehmed için tertib edilen müBu akşam saat yirmi buçukta Beyoğsamere şubatın sekizinci salı akşamı Şehzadebaşında Turan tiyatrosunda veri lu Halkevinde bir toplantı yapılacaktır. lecektir. Bu münasebetle hazırlanan pro Bu toplantıda gazetemiz Yazı îşleri müdürü Abidin Daver «Türk denizcüigram çok zengin ve eğlencelidir. Hazım ği> mevzulu bir konferans verecek, siile Vasfi Cemal Nadirin yazdığı Anr nema gösterildikten sonra da Evin te cabey isımli komedıyı oynıyacaklardır. maşa kolu tarafından bir temsil verileBayan Muzaffer Çağlıyanın iştirakile cektir. musikî faslından sonra da Naşid ve Muammerin i'tir^kile başka bir komedi tem Meşhur bir tngiliz futbolcu s'l edeceklerdir. denizde boğuldu Çoban Mehmed için böyle bir gece İngilizlerin beynelmilel oyunculannlertibini düsünen kadirşinas san'atkârla dan Blekpul takımınm merkez muha nmızı tebrık ederken zenginlerimızin ve cimi Jimi Hempsin geçen gün arkadaşhalkımızın aslan güreşçimize yardımla larile bir yat gezintisine çıkmış, yat bir rını esirsemiyeceklerini ümid ederiz. vapurla çarpışıp pek kısa bir zamanda batarak bu oyuncunun boğulmasma sebeb olmustur. Hempsinin önünmünden bahseden İngiliz gazeteleri, futbol kıymetinin 30 35 bin Türk lirası değerinde bulunmakta olduğunu yazıyorlar. nuştuktan sonra, Bazil'in Baxtervillle'e avdeti, bir gidip bir gelmekten ibaret kalacakmış, ve Bazil derhal hürriyetine kavuşacakmış kadar basit görünmüştü. Oğleyin bir hazır esvabcı mağazasına gir diler. Doris, Bazil'i yeni bir kostüm, yeni bir palto, bir gömlek içine girmeğe zorladı. Tezgâhtarlar, etrafında dola«ırken, hele Doris bir çek imzalarken, Bazil, izzeti nefsinin fena halde incindiğini duydu. Acı acı: «Beni yanmda böyle gezdirmekten utandı; diye düşünüyordu, haksız da değil. Terzi parasını, a\ııkat parasını, tahliye masrafını hep o ödüyor.» Bir saniye kadar, onun parası saye sinde tahliye edilmekten vazgeçmeği düşündü; fakat bu delice karar bir saniyeden fazla sürmedi. Muvakkaten kavuştuğu hürriyet onu afabilestiriyor, şaşkına çeviriyordu. Otomobillerin suratini, güneşin san rengini ve parlaklığmı fazla buluyor; yolcuları çok dalgın ve çok kaba telâkki ediyordu. Bir pastahanede öğle yemeği yediler. Sabah kahvaltısında, Doris, bir iki yudum kahve ile iktifa etmişti. Bir arahk, fısıltı halinde konuşmağa başladı. Sesim kısıldı, dedi, bu akşam şarkı söylemekten vazgeçmeğe mecbur olacağım. Ve biraz sonra da büsbütün konuşmaz oldu. Saat birde ayrıldılar. Bazil, öfkesini teskin etmek üzere, avukat Cowen'i A S K A N I A ' n ı n geniş bir çalışma sahası vardır ve daima birınci nev'i evsafı haız imalât teslim eder. .* Cezalandırılanlar Evvelki hafta Istanbul muhtelitinin mağlubiyetile neticelenen îstanbul Bükreş maçına çagınldıklan halde gelmiyen Beşiktaşlı Hakkı ve Şe re fin tecziyesi için Istanbul mıntakası Ajanlığı Federasyona müracaat etmiş ve federasyon da Umumî Merkez Yüksek Disipliı. divanına müracaat etmiştir. Bu iki futbolcunun millî küme müsabakalarına iştirak hakkından mahrum edilmek suretile tecziyeleri mevzuubahstır. Federasyon bundan böyle disiplini bozan anasırın vaziyetlerine nihayet verecek tedbirler alacaktır. Buharlı k m n regulâtSrd Mekki Said Aşajıda yazılı ilmi ve fenni Astronomi, Jeodesi, JeoTızik, Meteoroloji, Matematik, Havacılık, Denizcililc, Hararet ve işletme teknif ine ait, Hava gazı oaesaha, Hava gazı teshin alet ve cihazları imaiinde 70 senelik bir tecrübemiz vardır. Arzularınıa bildirmek suretile lâzıtn gelen butün izahatı derhal verebiliriz. Hatjann tarkma tehim ~ ölçm» cihttı >, 35 Futbolda ödemiş Tireyi yendi Tire (Hususî) Ödemişe giden Tire İdman Yurdu futbolcuları Ödemiş sporcularile yaptıkları revanş maçını üçe karşı bir sayı ile kaybetmişlerdir. Oyun çok nezih ve samimî olmus, Ödemişliler, gollerini ikinci haftayımın nihayetlerinde atabilmişlerdir. 10 nisan: Muhafız Gücü Harbiye Tire İdman Yurdu takımı kuvvet ve (A^karada) teknik itibarile daha üstün olmasına Oüneş Besiktas (^tanbulda) rağmen takımın tertibsizliği yüzünden Fpner A'=ancak (tzmirde) maçı kazanamamıştır. 16 nisan: Güneş Harbiye (AnkaraRomanya futbolunu o'a) yükseltmek için 17 ni c an: Güneş Muhafız Gücü Romanya futbol federasyonu, Ingil'z (Ankarada) profesyonellerinin kulüblerini, tesisat Galatasaray Fenerbahçe (Istanbullarını, antrenmanlarını ve oyuncularını da) gözden geçirip bir fıkir edinmek mak 27 nisan: Beşiktaş Galatasaray (Is sadile antrenörlerinden birini uzun tanbulda) müddet için Londraya göndermeğe kaHarbiye Alsancak (Izmirde) rar vermiştir. 24 nisan: Güneş Fenerbahçe (Istan İatanbul Millî Voleybol birincilikbulda) leri ve millî takım seçimi teşvik Harbiye Üçok (Izmirde) müsabakaları 30 nisan: Alsancak Muhafız Gücü 23/1/938 pazar günü, Alemdar caddesi 23 No. YMCA Cemıyeti jimnastik salonun(Ankarada) da teşvik müsabakalarına başlanacaktır. Güneş Beşiktaş (îstanbulda) İştirak edecek takımların 22'1/1938 cu 1 mayıs: Alsancak Harbiye (Anka martesi günü akşamma kadar yukarıdaki adrese başvurmaları Istanbul Voleybol Arada) janlığı tarafından bildirilmiştir. 22/1/1938 Fenerbahçe Galatasaray (Istanbul cumartesi günü saat 18,30 da oyunlar için da) kur'a çekılecektir. Kongreye davet 7 mayıs: Muhafız Gücü Güneş (îsSümer Spor Kulubünden: ... tanbulda) Kulübün esas ruznamesinin bazı maddeGalatasaray Üçok (îzmîrde) lerinin tadili ve diğer hususatın gorüsülGayrimübadil bonoları 8 mayıs: Muhafız Gücü Fenerbahçe mesi için 23'1/1938 pazar günü saat 14 te N Kocamustafapaşa caddasinde C. H. P. (îstanbulda Gayrimübadil bonoları dün de yük Samatya kamunu binasında fevkalâde bir Galatasaray Alsancak (Izmirde) kongre yapılmasma karar verilmis olmak selmekte devam etmiş ve 18 liraya kadar düşen bonolar, 21 liraya çıkmıştır. 14 mayıs: Fenerbahçe Harbiye la kayidli üyelerin gelmeleri rica olunur. Omuzda kullanılablllr yeni fılm alma cihızı Hassat IrtKa filçme cihan Af KANIAWERKE JLG. BERLINFRIEDENAU K A I S E R A L L E E 8 6 8 9 TÛRKIYE MOMESSILI . "SODET" KEŞFtYAT VE tNŞAAT TÜRK ANONİM ŞtRKETt ISTANBUL O A L A T A : AaUkUrazlone Cenerall Han 4UncU kat Posta Kutusu 1321 Telefon 4251O Kocaeli Vilâyeti Daimî Encümeninden: 10/1/1938 tarihinde ihale edilmek üzere eksiltme müddeti uzatılan Memleket hastanesine aid (1233) lira muhammen kıvmetli ECZA VE ALÂT için bu defa da ıstekli çıkmadığmdan bu ecza ve alâtın 24/1/1938 tarihıne musadif pazartesi günü saat 15 te pazarlık suretile ihalesine karar veril rniştir. tsteklilerin 92 lira 85 kuruşluk muvakkat teminat mektubu veya makbuzile o gün zikredilen saate kadar Vilâyet makamına. şartname ve ezca listesini görmek istiyenlerin îstanbul Sıhhat Müdürlüğüne ve Kocaeli Memleket Hastanesi Başdoktorluğuna müracaatleri. (238) Grip, Baş ve Diş Ağrıları, Nevralji, Artritizm, romatizma gormeğe gitti. Orada, sakin ve müsterih bir saat vakit geçirdi. Ağzında bir yaprak sigarası, hapisaneye aid şeylerden bahsediyordu ve Cowen, bunlan anlı yordu. Doris'in, hapisaneden bahset mekten daima kaçmması Bazil'e çok ağır geliyordu; netice itibarile, orası, bütün hayatmı geçirdiği bir yerdi. Doris'in bu lâkaydisi, gözleri gören insanların, körleri ye'se kaptıran hareketlerinden farksızdı. M. Hadlock, Covven'in yazıhanesine gelip Bazil'i aldı ve operaya götürdü. Bazil, mahpus üniformasmdan sonra kendisine fazla kalın gelen yeni kostümünün içinde, locanın dibine büzüldü ve fena halde sıkıldı; ağhyacak hale geldi. Bu sonu gelmez şarkıları dinledikçe ve hürriyetinin üç buçuk saatini boşu boşuna geçirdiğini düşündükçe, hiddetten ve yeisten neredeyse ağlıyacaktı. Sahnedeki yaygaracı ve uzak silüetlerin arasmda, Doris'i de seçmekte güçlük çekiyordu. Bu siyah esvablı Donna Anna, o gülünc ve mağrur tavrile, Doris'in ne yürüyü şünü, ne sesini, ne de tavırlarını hatırla tıyordu. * Bazil, maziden bir eser bulmak ümidile elli altmcı sakağa gitmek üzere tam kaçmağa hazırlanırken, birisi omzuna vurdu. Temsil bitmişti. Doris'in kâtibesi, onu elinden tutup sahneye sürükledi, bir sürü koridorlardan dolaştırdı. Ağır de I Vicki BAUM Xazan: Hamdi VAROGLU Çevlren: 75Bazil, Doris'in, telefonda konuşurken, yüzünde bir değişiklik hasıl olmağa başludğını gördii. Onun, seyirciler karşısmda takındığı, mütebessim çehreyi henüz görmemişti. Gözîerini etrafta gezdirdi; nereye baksa, solmağa yüz tutmuş çiçeklerle dolu vazolar görüyordu. A^artıman, baştanbaşa insan dolu gr biydi. Mütemadiyen kapılar açılıp kapanıyor, duvann içinden geçen su borusu sefler veriyor, koridordan ayak gürül tüleri geliyordu. Bazil: Senin yanmda kaç kişi var? Diye sordu. Doris saydı. Ahçı kadınla beraber, beş kişi. Fakat o geceleri evine gider. Charleston Club'den, güzel bir dansörle beraber ya'iyor. Bazil, vaktin, muazzam bir boşluk içinde akıp gittiğini hissediyordu. Bu kayan, geçen zamanı durduracak, ona, hafızasında saklayıp oraya götüreceği, höceresinde, yahud şilte atölyesinde çalı sırken hayalinde büyütüp meşgul ola cağı bir hatıra tedarik edecek söz ko nuşmuyorlar, bir hareket yapmıyorlardı. Elini, hızla Doris'e uzattı ve parmaklannın, onun cildine temasından zevk duy Yanıma gelsene, dedi, çok uzak duruyorsun. Konuşacak bir sürü şey var. Gece bol bol konuşuruz. Bu gecenin bana neye mal olduğunu kat'iyyen tahmin edemezsin. Toscanini nV beraber bir konserde şarkı söyliyecekt.m. Mukaveleyi bozunca bin dolar zarar ettim; üs; te! k de Toscanini küplere bindi. Bazil, «bin dolar... Toscanini...» diye c"ü«ündü ve o mahpus gülüşile, havlarcasına, bir kere da^a güldü. Kahkabası kendi kulağına bile çirkin geliyordu. Doris: Bu aksam canın ne istiyor? Diye sordu. Bazil, huşunetle cevab verdi: Fiti batakanesine gitmek istiyorum. Yemeği, kütübhaned*, başbaşa, kü çük bir masada yediler. Bazil, bu yemeği au. yerken, hava yer gibi oluyordu. Doris, Nevyork'a ve gürültüye susamış olan Bazil'i yanına ahp sokağa çıkarken, Salvatori asansöre kadar onlarla bera ber geldi. Madamı sakm çok geç bırakma yın, diye tenbih etti. Yarın güç bir rolü var, istirahat etsin. Dört saat sonra, gözleri dolaştıkları barlarm duıranile, kulakları, seyrettikleri bir rövünün cazı ile dolu olarak avdet ettikleri zaman, Bazil: İstirahat etmek istiyor musun? Diye sordu. Doris bu sualdeki istihzan;n farkına varmad'. Beyaz halılı odaya girdıUeri zaman, Bazil'in kunduralan, halm'n.üzerinde siyah lekeler bırabyordu. Fena giyinmişti; kaba kaba hareketler yapıyordu; nasırlı, koskoca elleri vardı. Ertesi sabah, uyandığı zaman: Insan uykudayken bile zaman çabuk geçiyor. Dedi. Saat dokuz olmuş, kıymetli yirmi dört saat geçmiş gitmişti. Kızıl saç larını kıvırmakla meşgul olan Doris'e sordu: Bari mes'ud musun? Bazan, şarkı söylediğim zaman. Bazil, onun muganniye olduğunu npütemadiyen unutuyordu. Saat on birde, Chander'in yazıhane sine gittiler. Onunla bir saat kadar ko mir kapılann, gümbürtü ile arkasmdan kapanışı onu sinirlendiriyordu. Nihayet, kendisini, Doris'in locasında buldu. Sırtındaki yeni kostümü hâlâ yadırgıyordu. Doris, gözlerinin kenanndaki kan kırmızı lekeler ve gözkapaklarını karartan mavi boyalarla, bir umacıya benziyordu. Titrek ve terli elini ona uzattı. Loca, kala * balıktı ve her kafadan bir ses çıkıyor * du. Ona bakan yoktu. Bir kenara doğnı yürüdü ve aynanın önündeki heykelciğe bakmağa başladı. O esnada yanına gelen Doris, çok fasih ve sür'atli fransızca konuşan birisini ona takdim etti: Sana Rene'yi takdim ederim, ded;, eski bir dostumdur. Bir operası var, temsil edeceğiz. Bazil'i prezenta ederim, Rene. Hatırladın değil mi? Rene, Bazil'le tanıştı ve: Doris, bana sizden daima bahsederdi. Dedi. Doris derhal atıldı: Hayır, yalan söylüyor, dedi. Rene mukabele etti: Öyle hareketler vardır ki, sözlerden daha beliğdir. Bazil, zarif ve süslü bir cevab aradı, bulamadı. Bir aralık, dikkatle Rene'ye bakarken, onun yakışıklı yüzü ve çlplak ensesi, hiç beklemediği halde, yedi senedenberi ilk defa olarak, içinde, heykel * traşlık arzusu uyandırdı. lArkast var\