15 Ocak 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 5

15 tkincikânun 1938 CUMHURİYET On sene sonra memleket Iktısadî hareketler Edirneyi su baskınmdanPENCERESİNDEN Göklerde serseriler nüfusu 25 milyon olabilir Fransanın malî hastalığı kurtaracak tedbirler 1909 yılmda çıkan Haley yıldızı hikâyesini benim yaşımda olanlar safha safha, kelime kelime hatırlarlar. O bir yıldız hikâyesi değil, bir kıyamet masalıydı. llkin (kuyruklu bir yıldız küremize doğru geliyor) rivayetile başladı, sonra şişe şişe ve şişirile şişirile küremizin parçalanmak üzere bulunduğu hikâyesine bağlandı. O vakitler, hangi riyaziyeci, rasadcı ve falcı hesab etmjşse Haley yıldızmın küremize yüz altmış dört milyon kilometro kadar yaklaştığı ve bu serseri yıldızın günde beş yüz bin kilometro yol alabilmesine göre biz hâkî ve fanileri bir ahtapot insafsızlığile kuyruğuna sarıp tarümar etmesine ramak ( ! ) kaldığı söyleniyordu. Bir aralık onunla küre arasındaki açıklığm yirmi milyon kilometroya düştüğü ve serseri yıldızın 100 milyon kilometro uzunluğundaki kuyruğu |c.ine girEdirnede su baskıru manzaralarından memizin artık bir gün meselesi haline geldiği de iddia olundu. Telâş edenlerin, Edirne (Hususî muhabirimizden) Bir taraftan Edirneyi kurtarmak için uykusuz kalanlann, rakıya tövbe edip Su baskını Edirne için öyle bir derddir 600,000 lira sarfıle Ardanm eski yata seccadeye sarılanlann o sırada haddi, heki, hem yüz binlerce lira zaran mucib ğmı vererek Merice şimal tarafmdan kasabı yoktu. Medenî ve mütekâmil Avolmakta ve hem de bir türlü halline im vuşturmak, diğer taraftan da Mericin rupada mallannı, mülklerini kiliseye bakân bulunamamaktadır. Çünkü bu, her yatağını denizden başlıyarak tarak du ğışlıyanlar bile görülüyordu. şeyden önce mühim bir para işidir ve her balarla ve bunun gibi milyonlarca lira Nihayet serseri yıldız tepemizde bîr yıl biraz daha teMikeli olmak suretile istiyen ameliyelerle temizlemek lâzımdır. iki gece kuyruk sajladıktan sonra süzüböylece sürüp gitmektedir. Lâkin bütün bu saydıklarımdan önce lüp gitti ve bizim yurdumuzda bu şamaBalkanlarda karlar erimeğe veya şid Bosna körünü, ne pahasına olursa ol talı hâdiseden yadigâr olarak büyük rodetli ve sürekli yağmurlar yağmağa baş sun, bulunduğu yerden kaldırmak ve mancı Hüseyin Rahminin «Kuyruklu ladığı zaman Edirne ve çevresini deh nüfus pahasına mal olacak yeni bir seyyıldız altında» adlı romanı kaldı. şetle saran uğultu ile beraber nehirlerin lâbdan kurtarmak icab etmektedir ki, bu*•• öyle korkunc bir yükselişi vardır ki her nu gözönünde bulunduran Trakya U Birkaç gündenberi küremîze çarpacaseferinde zabıta tarafından kayıklarla mumî Müfettişliği bu husustaki etüdleri ğı ve biz gafillere kıyametin ne demek kurtanlan felâketzedelerin vaziyetini dü ni mufassal bir raporla devlet makamla olduğuna dair yaman bir ders vereceği rına göndermiş ve bunun üzerine son günşünmek bile insanı ürpertmeğe kâfidir. rivayet olunan serseri yıldız hakkındaki Sık sık uğranılan bu felâketin nehir lerde Başvekâlet, Nafıa ve Sıhhiye Ve dedikodulan duydukça hatırnna hep yataklannm dolmuş olmasından ileri gel kâletleri Edirneye bir su mütehassısı görr o kuyruklu âvare, o meşhur serseri Hadiği malumdur. Bu, mühim bir para dererek etüdlere başlatmıştır. ley geliyor. Aman yarabbi!.. O, nasıl bir Su mütehassısı Azmi ilk iş olmak üze tehlike olarak doğmuş, nasıl bir felâket ve ayni zamanda hükumetimizle Yuna nistan arasında elbirliğile yapılması icab re Bosna köyünün müdafaasmı hazırh olarak vahimelerde büyümüş ve sonra eden bir iş olduğu için bu kadar zaman yacak olan tahkim projesini yapmış ve nasıl kıvrak bir kahkaha olup sönrnüştü?.. den uzak, gürbüz ve sağlam bir sosyete Sağlık Vekâletinin projeleri dahilinde rr.ek şeklile devam şekli arasında sıkıştır danberi istemiyerek geciktirilmiş ve an hayatlannı koruma kaygusile evlerinin Onun mahreki için bütün güneş manzubu yarayı kısa bir müddet zarfında ka olduğunu öğrendiğimiz; memleketin böl ması bugünkü neticeyi vermiştir. cak bundan birkaç ay evvel hükumeti damlarında nöbet bekliyen bu çalışkan mesi dışındadır, deniliyor ve bu mahreke payabilir. Ve nitekim Türk inkılâbının gelerinin hususiyetlerine göre kurulacak Dün gelen haberler Pariste kambi mizle Yunanktan arasında yapılan bir köy halkını köyün beş kilometro doğu tam beş milyar kilometro bir uzunluk ve14 yılında sayımızı 18 milyona yükselt (çocuk ve ana sağlık kontrol istasyon yo borsasının kapatıldığını ve kambiyo anlaşma neticesinde salâhiyettar bir ko sundaki Tayakadm çiftliğine kaldırmak riliyordu. Yeri, zekâlan için, dar görerek düşüncelerini hep göklerde dolaştıran tik. 927 yılı umumî sayımında, yani in ları) bizde de bu engin davanın halline alım satımının bankalar için muvakkaten misyon harekete gelerek etüdlerine baş için de etüd ve hazırlık emri almıştır. doğru atılacak mühim adımlardandır. durdurulduğunu bildiriyordu. Artık va lıyabilmiştir. Fakat komisyonların etüd kılâbdan 5 sene sonra nüfusumuz Fakat ne olursa olsun bu işi biran ev âlimlerin ifadelerine bakılırsa Haley, Bu sağlık kontrol istasyonlannm sey ziyetin bundan sonraki inkişaf şekli yeni leri ve bilfiil işe başlanması bir zaman vel yapmak lâzımdır. Çünkü Türk Yu şuur sahibiydi. Çünkü güneşten en azı 13,648,370 i bulmuş, 935 te bu miktar 18 milyona yaklaşmış bulunuyordu. Res yar kolları kendi bölgelerinde müsaid za kabinenin muvaffakiyetine bağlıdır. Bu meselesidir. Bu vaziyeti gözönünde bu nan anlaşmasile yapılacak olan Mericin 53, en çoğu 4478 milyon uzakta bulumî istatistiklerimiz yurdda vasatî nüfus manlarda ayrıca incelemeler ve yardım nu da şimdiden tahmin etmek hemen im lunduran alâkadar makamlar Kızılay temizlenmesi işinden önce tabiatin kıncı nan Utarid gibi, Zühre gibi, Zuhal gibi, Nepton gibi büyük yıldızlarla eğlenirceartım nisbetini % 20 olarak kabul ve i lar yapacaktır. Sinsi hastalıklarla müca kânsızdır. cemiyetinin geçen sene gönderdiği 15 bin bir taşkmlığının Bosna köyünü temizle sine dönüp dolaşıyor, kuyruğunu süriiye rf delelerinde gösterdiği büyük ve köklü mesi ihtimali çok kuvvetlıdir. F. G. lân etmektedir. <"' *î » " ' ' " ' lira ile nehir tenarında su baskınına uğsürüye fezada cilveler yapıyor ve günemuvaffakiyetleri gibi; r.yan mahallerin yavaş yavaş şehrin Kadri Oğuz Dünya icindeki mevkfimizi daha iyi şe 90 kilometro kadar yaklaşmaktan çeCumhuriyet sağlık politikası hükumet Kıyık v Ayşekadm semtlerine kaldırıl% tesbit edebilmek için siyasî ve içtimaî haKitab sergisi kapandı kinmiyordu. Fakat sonunda bir buluta yatta bizimle alâkalı devletlerin 929 dün ağzile millete müjdelediği bu hedeflere Beyoğlu Halkevinde açılmış olan ki masını kararlaştırmış ve bu sene bura dÖndü, eriyip gitti. ya istatistiklerine göre vaziyetlerini tet de kısa bir zamanda vâsıl olursa; inkı tab sergisi dün kapanmıştır. Sergiyi larda bir hayli ev inşa edılmiştir. Beyrut 14 (A.A.) Antanda Suriyeli lâbın 25 inci yıldönümünü 25 milyon 27,300 kişi ziyaret temiştir. kik edelim: Bu arada ele alınmıyan bir köy varmillî blok taraftarlan muanzları ara Üstad Fatinin bir dudak büküşile Artma yurddaş kutlulıyacak demektir. Tenzilâttan istifade etmek için kitab d:r: Bosna köyü. Halbuki su baskınında sında kanlı bir çarpışma olmuştur. Bir göklerin azameti, kürenin büyüklüğü Ölüm Doğum nisbeti bakımmdan tavla zan kadar küçültüsatın almak üzere Halkevinden kart a her yerden ziyade zarara uğrıyan da bu Dr. Rükneddin Fethi çoğu ağır olmak üzere elli yaralı vardır. Almanya % 12.6 17.9 5.3 tllllllltllirfllllfllUIIMimiilillllillilllllHIIIMIIIİIIIIIHIIIIIIHIIIIIIHIIIMIII lanların sayısı 1500 dür. verdiği yeni serseri hakikatte öyle olmaköydür. Hele bu yıl Bosna köyü nehJtalya > 16 1 25 2 9.1 Edebî, ilmî eserlere karşı büyük alâyıp da ateşî teşekküllerden mürekkeb rin hiç umulmıyan bir yerinden öyle anî Kozanda maarif ve sıhhat koca bir yığın olsaydı bizi Haley dereIngiltere > 13 6 16,7 3.1 ka gösterilmiştir. ve şiddetli bir baskına uğramıştır ki a r Fransa > 18 17.7 0 3 işleri cesinde endişeye düşürmezdi, düşüreSovyet Rusya > 18.8 42.7 23,9 ? Tabancayı temizlerken... tık bu köyü kurtarmak imkânsız bir ha Kozan (Hususî) Kırk bine yakm mezdi. BulgarLstan > 18 30 12.3 Fatihte oturan 60 yaşlarında Hıristo le gelmiştir. nüfusa malik olan tarihî kasabamızın Çünkü ömrii milyonları bulmuş oîan YunanLstan » 17 30 6 13.6 Şimdi ne yapılması lâzım geldiğini ve oğlu Hayık, dün sabah evinde tabancailkmekteblerinden yılda vasatî olarak yüz küremizde kıyameti serseri yıldızların deRomanya > 216 34 3 12.7 sım temizlerken her nasılsa parmağı te bu yolda atılmış adımları öne sürmez tiğe değmiş ve namluda bulunan kur den önce birkaç satırla nehilerin vaziye seksen talebe mezun olmaktadır. Bunlar ğil, beserî ihtirasların koparacağı tebelBütün bu rakamlar gösteriyor ki içinden vaziyeti müsaid olan üç beş tale lür etmiş bir hakikattir. Nitekim Uzakşun ateş alarak kalbine isabet etmiştir. tini anlatayım: Fransa istisna edilirse devletler azçok be Adanaya giderek tahsillerine devam şarkta koca bir millet o kıyametin tarraartıyorlar. Türk istatistikleri ölüm, do Yarım asır önce dedelerimiz Meriç su etmekte, geri kalan büyük kısım ise oku kalarını duymakta ve nuru tükenen yılÇarptı, yoldan çıkarttı ğum nisbetini % 20 lehe olarak kaydediyunu 18 vasamak indikten sonra alırlar ma arzusuna rağmen bir şey yapamamak dızlar gibi sönüp gitmektedir. Sözün kıDün öğte üzeri saat 13,30 raddelerinde ve bu nehirde Akdenize kadar yelkenli yorlar. Osmanlı hükumetinden elimize tadır. Yıllardanberi kazamızda bir orta sası şudur ki semavî taşlardan, serseri vatman Osmamn idaresindeki 57 nu gemiler işlermiş. Halbuki bugün nehrin muntazam bir tahrir kaydi bulunmadığınmektebin açılması için büyük ve alâka yıldızlardan doğacak tehlikeler gelip gemarah tramvay, Eminönündeki kavis dan o zamanki vaziyetimizi iyice bilemiyatağı kum, mil ve çakılla o kadar dar makamlara muhtelif kanallardan çici bir kâbus kıymetinde bile değildir. ten dönerken Eminönü tramvay dura yoruz. dolmuş bir vaziyettedir ki.. Arada, Tun müracaatler yapılmışsa da maalesef hiç Elverir ki fezanın sonsuz boşluğu içinde ğmdan hareket eden vatman Osmamn Ancak bildiğimiz bir şey varsa; yılda dolaşıp da meçhul bir yıldız veya ateşî idaresindeki 199 numaralı tramvaya ca ve Ergene aşağıda kaldıklarından bir fayda vermemiştir. dermansız kalmış on binlerce yurddaş tafeyezan vukuunda geriye tepmekte, ovaçarparak onu yoldan çıkartmıştır. Kazanın maarif hususundaki bu sıkm taş kümesi sanılan şeyler yerden göke butlara giriyordu. Çöllerde hiç uğruna Çarpan tramvavm vatmanı çabuk lan ve vadileri baştanbaşa kaplamakta tısına mukabil sağlık durumu iyidir. Hu uçurulan nesneler olmasın?.. fren yapmış ve bu suretle önündeki dırlar. akıtılan kanlar; Kafkaslarda çılgın bir M. TURHAN TAN susî Muhasebenin idare ettiği 15 yataklı tramvayı devirmekten kurtarmıştır. Bu ihtırasın teskini için harcanan canlar; GaArdaya gelince; yalçm dağlardan ve ve bol vasıtalı hastanesi kurulmadan halk liçya'da söz ve namus ueruna eritilen in Londra Fulham takımı oyuncula yüzden halk hevecan icinde kalmıs ve dik yataklardan gelen bu nehir başlıba en küçük bir derdi için bin zahmete katSuç üstüne suç! sanlar, yetmiyormuş gibi binbir çeşid has rından Trevor Smith'in izdivacı mü yolcular, korkudan kendılerini caddeye şına bir tehlike teşkil etmekte, yatağına lanarak Adanaya koşmaktaydı. Bugün Zabıta tarafmdan Hüsameddin adırıatmıslardır. tahk yurdda yuva kurmuş, memleketi nasebetile futbolcu arkadaşları tara Bir müddet uğraşıldıktan sonra tram şiddetle çarparak Edirnenin batısından ise bu küçük şifa yurdu operatör Hâdi da bir şahıs, sahte şehadetname çıkart inkıraz çukuruna doğru götürüyordu. fından futbollü bir takı zafer yapıl vay yola alınmış, hâdiseden yarım saat taşmakta ve Yunan hududlarını aşarak Kiperin idaresinde apandisit, ur gibi a mak bahanesile dolandırıcılık yaparken Milyonları avucunda ezen ve eriten cel mıştır. meliyatlara da sahne olmaktadır. yakalanmıştır. Merice kavuşmaktadır. sonra seyrüsefer temin edilebilmiştir. Fransanın malî hastalığı gene başladı. Her zaman olduğu gibi, bu hastalığın Başvekil Celâl Bayar Millet Mccli lâd sıtma, yurd ufuklannı ölüm tırpa nüksetmesile beraber frankm sukutu da sinde okuduğu programında sıhhat işle nile tanyor. kendini gösterdi. rinden bahsederken ezcümle: Fransız Frankı, bundan üç ay kadar Yarasa trahom yurddaşın gözlerini evvel Fransız hükumetinin bütçe açığı «Ana ve çocuk hayat ve sıhhatini ko oymağa çabalıyor. ruyacak doğum ve çocuk bakım evlerile, Frengi, verem, harbden harbe sürük nı kapatmak için para kıymetlerinde oydispanserlerini ve süt çocukları müşahe lenen bu zavalh bakımsız yurdun köyle namak istediği sırada yapılan hücum dode evlerinin sayılarını artıracağız.» rine kadar girmis harab ocaklarda öten layısile hasıl olan buhranm verdiği sar «Köylerde doğum yardımlarını temin bir baykuş gibi ölüm haykırmaktadır. sıntıdan sonra, adeta müstakar denile bilecek bir sekil almıştı. Bir İngiliz lirası edecek ebeleri yetiştirmek için köy ebe Basaklar bodurlasıp kuruyorlar. karşılığı 147 frank etrafında dönen bu mektebleri tesis edeceğiz.» Rüzgâr bile bir derd gibi inliyerek efiat istikrarı alâkadar mehafile adeta Dedi. siyor. gayritabiî görünüyordu. Denilebilir ki; Ve böylece velud Türkiyenin nüfusu Yeni rejim bu çöken imparatorluğun son seneler içinde frankta böyle bir sü politikasında atılacak en kuvvetli adıma bütün kötülüklerini miras diye bağrına kun görülmemişti. Frank kıymetindeki istikamet vermiş oldu. İçtimaî hıfzıssıhha bastı. bu istikrardan bahsedilirken daima yerâlimlerinin ittifak ettikleri neticeye göre Şu mülâhazalardan çıkaracağımız tek leşmiş bir şüphenin izhanndan da geri nüfusun azalması sosyete icin bir felâket netice herhalde imparatorluğun inhitat durulmuyordu. Nitekim, bu şüphelerin yakınlığmı gösteren hassas bir işarettir. devirlerinde nüfus artımı nisbetinin müs yersiz olmadığı, kısa diyebileceğimiz bir Uzun süren harbler; kütleleri eriten bet bir derecede olmadığıdır. zamanda görüldü. müzmin, sinsi ve içtimaî hastalıklar sayı3u halde % 20 cumhuriyet sağlık poFransadaki dahilî vaziyet esasen içinnın azalmasında miihim rol oynar. Nite litikasının yüreklere ferahlık veren büyük den çıkılmaz bir hale gelmiş bulunmakta kim Balkan Harbi; Umumî Harb ve Is bir muvaffakiyetidir. Yurdumuzun bir dn. Işçi sınıfının frankm kıymeti üzerin tiklâl Savaşına aralıksız giren Türk top çok böls;elerinde nüfus artımı % 21 in de yapılacak tadilâtı bir ölüm veya dirim Iuluğu milyonlarca enerjik insanını har üstündedir. Meselâ doğu vilâyetlerinde meselesi telâkki etmelerine mukabil muhcadı. Yalnız Büyük Harbde 1.600 000 vıllık üreme nisbeti % 25 i bulmaktadır. telif menfaatler bunun zaman zaman ele zayiat verdik. Çanakkalede 100,000 e Samimî bir itirafla şurasını hemen ka a'ınmasını zarurî bir şekle getiriyor. yakm yurddaş erittik. bul edelim ki, genc Türkiyedeki bu yü Fransız hükumetlerinden hepsinin mu Uzun felâket yıllanndan sonra ulusal rek ferahlatıcı tezayüd, aksak bir kon kadder akıbeti en sonunda bu yolda çariradeyi temsil eden Cumhuriyet hükume trol, eksik teskilât ve yarım bir himaye pışmak ve düşmek oluyor. ti iş başına geçtiği vakit koca imparator nin mutlak zaferidir. Hatırlardadır ki Chautemps kabinesi luktan artakalmış 12 milyonluk bir küt Daha esaslı, daha cezrî tedbirler alına geçen temmuzda iktidar mevkiine geldikleyi avucunda buldu. cak olursa gerek kemiyet ve gerekse key ten sonra meb'usan meclisinden geçirdiği 750,000 kilometro murabbaı bir saha fiyet bakımmdan bu nisbeti daha dolgun tam salâhiyetler kanununda kambiyo üda 12 milyon kalmıştık. Halbuki bizden la$tırmak ve olçunlaştırmak her zaman zerine tahdidat vazetmemeği taahhüd etaynlan devletlerin nüfuslarını ana rakam için mümkündür. miş bulunuyordu. Bu şimdiye kadar yedan indirdikten sonra asgarî elimizde 20 Türkiyede bir doğum kısırlığı asla ni kabinenin takib ettiği malî yolda bir küsur milyonluk bir yurddaş kütlesi kal mevzuubahis değildir. Önümüzdeki teh şart aslı gibi gözetilmişti. ması lâzım gelirdi. like daha ziyade doğanlann yaşıyamaSon günlerde frank kıymerinin bir İnmasıdır. $u halde teşkilâtlarımızı daha giliz lirası karşılığı 148, 149 franka düşNüfusun azalmasında harblerin tesiri ziyade o taraflara akıtmak yerinde bir mesi vaziyetin gene bir kötü neticeye doğru gittiğini gösteriyordu. Nihayet komübüyük olmakla beraber muvakkattir. Sa hareket olacaktır. *** nistlerin kabineyi tuttuğu yolu değiştir vas. bittikten sonra; sinsi, içtimaî derdler Yazan : DOKTOR RÜKNEDD1N FETHI Her su baskınında büyük bîr felâkete uğrıyan Bosna köyünün yerı değiştiriliyor Kanlı bir çarpışma olmıyacak birşey yalvanyormuş gibi: Ihtiyatlı olunuz, dedi. Ihtiyat hiçbirşeye yaramaz. Yalnız nsiyak, cesaret ve tesadüf para eder. Arkadaşınız... Vana sustu ve sonra hızla tekrar başıazan: Teıcume eden: ladı: 11 Cabriele d'Annunzio Cemil Fikret Arkadaşınız Tarsis sizden evvel mi gidiyor? Ciulio Cambiaso, tülün arkasından rılırsa? Isabella Inghirami'nin çınlayışlarla, zıd Makinistler tayyaresinî uçuş yeriVana'nın sesi biraz titriyordu; r seslerle, bükülüslerle, duruşlarla, salla Dua edin ki böyle birşey olmasın. ne götürüyorla bile. nışlarla bir kalabalığm söylediği şarkı giGiulio bu hemen hemen meçhul mah Tarsis çok cesurdur. bi, kâh yavaş kâh yüksek, kâh çocukça lukun önünde hakıkatten bir an uzaklaş Onun icin hiç korkmayın. vivavlamayı andıran, kâh erkekçe ve mış gibiydi. Neden? adeta şiddetli, zaman zaman parlak ve Demek ölüm her zaman burada Bilınmez niçin bazı adamlar tehboğuk sesini duyuyordu. Sallanan per dır. like için doğarlar, ve tehlike onlan mudeler arasında esmer bir yüz göründü ve Burada ve her yerde. hafaza eder. gerildi. Burada her yerden fazla. Siz buna inanıyor musunuz? Erkek sert bir hareketle: Ölüm oynanmağa değeri olan bü Elbette. Rica ederim, dikkat ediniz, dedi. tün oyunların arkadaşıdır. Kendiniz için de mi? Vana geri çekileceği yerde ilerledi: Feci. Kendim için de. Madura'da bir Tehlikeli mi? diye sordu. Ansızın motör durdu. Tülün buruşuk nagoda'nın gölgesinde parlak Hind bi Eğer pervanenin tahtası kırılır ve lukları sadeleştiler; toz duruldu. Esmer beri yapraklan ciğniyen kel kafalı bir ya çatlarsa fırhyacak en küçük parçanın kolların sinirleri gerildi; pervane hava kâhin bize avni hayatı yaşadığımız gibi kuw«tti hesaba sığmaz. renginde amudî bir ince tahtadan ibaret ayni ölitmle öleceğimizi söylemişti. Vana, solgun gözlerini alabildiğine kaldı. Sükuf, bütün kapalı boşluğu dol Bu k*"hanete inanıyor musunuz? actı Kararmış ve yağlı kollannı hafifce duracak olan, sayanı hayret mahluku öl Elbette. '•allıyarak makineciler ona bakıyorlardı. dürmüş gibiydi. Nedfn gülüyorsunuz? Öyle mi? Ya pervane uçarken kıVana daima titriyen sesîni alçaltarak, SİTirli ! afrlıyorum da... Ne hatırlıyorsunuz? Kâh yaklaşan kâh uzaklaşan tribünlerden ahalinin uğultusu işitiliyordu. Giulio Cambiaso deposuna benzın boşaltan adama sordu: Giovanni doldu mu? Sanki hayatmın derinliğini işgal eden bir mesafe ve boşluk hissini yenmek içinmiş gibi dikkatini bu işle uğraşmağa adeta mecbur etmişti: Adam bnzini ölçmek için depoya soktuğu aleti çekerek: Aşağı yukarı, cevabmı verdi. Ağız ağıza doldurun. Küçük bir iskemlenin üstünde yüzü parlıyan adam kübik huninin içine ağır ağır tekrar benzin koymağa başladı. Güneşin ışığı o yükseklikten geçtiği için mayiin parmakları arasından aktığı ve parladığı görülüyordu. Vana şapkasmm altında hafifçe kızararak mahcub bir ısrarla devam etti: Ne hatırlıyorsunuz? Söyleyin! Hatırlıyorum ki kâhinin bize bu kehaneti savurduğu sırada genc bir Hindistanlı kız orada duruyordu; ve bize doğru döndüydü. Vana'nm üstüne bir rüya bakışı, kaybolmuş bir bakışla gözlerini dikiyordu. Onda en ince Hind ve İran min kasında gördüğü zaman: «Hayır! Hayatürlerine hâs bir çizgi saflığı vardı; yır! Bilmem neden şaka ettim. Onu bana iade edin. Atın onu.» demek istedi. size nekadar benziyordu! Yok canım! Bununla beraber hoşuna gidiyordu. Gözlerımi kapadığım zaman onu Kız kardeşi gıbı, dünyadaki bütün kacanh görüyorum; açtığım zaman daha dınlar gibi, kendisinin alışmadığı bir gölcanlı. gesine, mevcudiyetin bir hayali şekline Yok canım! girmek, orada kalmaktan zevk duyuyor Bugün mücevhersizdir; fakat es du. Ve bu hissi uzatmak için: «Sonra? kiden mücevherle örtülüydü. Satıcıdan Nereye gitti o minyatür gibi ince Hinkırmızı bir safran, Hind hurması, san bir distanh kız? Safranından, hurmasından, gül halkası satın alıyordu. çiçeklerinden ne yaptı?» demek istiyor ve kendi yüzürür zeytunî rengini, kendi Şu bendekinden mi? Vana'nın şapkasının etrafında ipekten inceliğinin beyzî şeklini hissediyordu; ve kemerinde henüz koparılmış taze böylece kalbinden hafif düsünceler dağılıyordu. Fakat kendisini melce gibi bugüller vardı. Ayni şey. Fakat onlar ilâhlara he ralara atan, bir tstırab kadar ağır endişediye içindi. Diyorutten yapılmış iki büyük si devam ediyordu. heykele doğru ilerlediği zaman ayak bi Bir gül kaybetmiştim. bir gül bulleklerindeki gümüş halkalarınm çınlama dum! Sizi bana kim gönderiyor? Sahisını işitmiştik. Mavi peştemahndan, çıp den Madura'dan mı gelıyorsunuz? İlk lak ayaklannı aksettiren oluklara, bir gül defa olarak göke bir çiçek götürüyorum. düştüydü. Çabucak onu almak için eğili Hafif midir zannedersiniz? Belki de çifyordum, fakat o benden evvel davrandı. te bir talih kadar ağır basıyordur. Onu Vana mavi kemerinden bir gül kopa yükseğe, çok yükseğe götüreceğim. Size rarak: söz veriyorum ki onu bugün ne benim Işte, dedi. ne de başkalannın ulaşamadıkları bir Ve Giulio'ya uzattı. Fakat gülü he yüksekliğe, bulutların üstüne götürece (Arkasi tar) men hemen hiç tanımadığı bu adamın ya gım.