13 Ocak 1938 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

13 îkmcikânun 1938 CUMHURİYET HâdiseJer arasında Kâinat asayişi Japonya ÇanKayŞek'e A yeniden mühlet verdi Bu son teklif de kabul edilmezse Imparatorluk konferansı tarafından takarrür ettirilen kararlar tatbik olunacak Öğleden sonra Lung Fay cephesinde göğüs göğse muharebeler olmuştur. Tokyo 12 (A.A.) Shantung eya Maresal Çan Kay Şek bu cephedeki letinde, Tsinan Tsingtao demiryolu ü Çin kuvvetlerine bizzat kumanda etmekzerinde Japon ordusu, yekdiğerini müte tedir. akıb, 8 sonkânunda Tsingchow ve 9 sonÇin ordusuna gönderilen kânunda Gıajgto şehirlerini işgal etmiş mühimmat ve şiddetli muharebelerden sonra 1 1 sonŞanghay 12 (A.A.) Bir Japon kânun sabahı Tsina'nm 190 kilometro membaından bildirildiğine göre, Çin hü şarkında kâin Weihsien'i işgal etmeğe kumetine gönderilecek olan üç bin kam muvaffak olmuştur. yon Hong Kong'da toplanmış bulun Bu suretle, 10 sonkânun tarihinde maktadır. Tsingtao'nun Japon ordusunun kontrolu Diğer taraftan Çin ordularına aid 500 altında bulunmaktadır. bin ton mühimmatın şimdiye kadar ka Göğiis göğse muharebeler Londra 12 (Hususî) Japonlar bu radan Kovvloon'a sevkedilmiş olduğu bildiriliyor. gün Tzini şehrini de zaptetmislerdir. ıııımıııııtıııııııııınıııııiHiııııınıııııımiıııımımıı «« [Baştarafı 1 inci sahijede] Japonlar ın aldığı sehirler Yeniden açılacak Kastamonu yolun Biz o gece, hiç birşeyden haberimiz olmadan, bu da bir haydudluk de savuşturmuşuz.felâketi uyku içinHalkevleri Büyük geçmiş ol vrupa gazeteleri, iki buçuk ay kadar evvel bütün diinyanın büyük bir felâket atlatmış olduğunu haber veriyorlar. Elinizdeki «Cumhuriyet» te okuyacak veya okumuş olacaksınız: Geçen birinciteşrinin 30 uncu günü, küreiarz, küçük ve serseri bir yıldızla çarpışmak üzere iken kurtulmuş. Astronomi ilmi teessüs ettiği gündenberi dünyamızın bu kadar büyük bir felâket karşısında kalmadığını kaydeden İngiliz gazetelerine göre, o yıldız, geçen ilkteşrinin 25 inde küremizin üstiine fevkalâde bir hızla saldırmağa baslamış. Dünyanın büyük rasadhaneleri, boğucu bir heyecan içinde, günlerce, üstümüze olanca süratile gelen bu yıldızın hareketlerini takib etmiş ler ve zaten harb korkulan içinde asabî muvazenesini güç muhafaza eden küremiz ahalisini telâsa vermemek için bu felâketi bizden gizlemişler. Fakat serseri yıldız, küremizin yanından kıl kadar yakın, yani 400,000 mil kadar açıktan geçip gitmiş. Eğer korkulan çarpışma vukua gelseymiş, yeryüzünü tuzla buz eden bir zelzele olacak, koskoca binalar havaya uçacak, insanca zayiat müthis bir trajedi şeklini alacakmış. Sabık Belçika Başvekili Van Zeeland'ın raporu Muhteviyatı henüz neşrolunmıyan bu iktısadî rapor alâka ile bekleniyor ve etrafında şayani dikkat neşriyat yapılıyoGünün siyasî hâdiseleri arasında, arzettiği beynelmilel ehemmiyet itibarile birinci derecede gelen meselelerden birisi de, M. Van Zeeland'ın iktısadî raporudur. Dünyanın, içine düstüğü iktısad çıkmazına bir çıkar yol bulmağa çalışanlar, vüksek ehlıyetinden dolayı M. Van Zeeland'a tevdi ettikleri beynelmilel anketin neticesini, birkaç gündenberi, bir rapor halınde istıhsal etmiş bulunuyorlar. Rapor muhteviyatı henüz malum olmadıktan baska, teraşsuh eden haberlere göre tadile muhtac bazı noktaları da ihtiva etmektedir. Bununla beraber, bu rapor etrafında, sağdan soldan bazı rivayetler ortaya çıkmış, tahminlerde bulunulmuş, mütalealar yürütülmeğe başlanmıştır. |HEM J NALINA MIH1NA Japon Imparatorları ve Japonlar aponlar, Japon İmparatoruna, hakiki bi. üluhiyet atfederler. Japon teşkılâtı esasiye kanununun üçüncü maddesine göre Tenno ılâhidir ve taarruzdan masundur, burada taarruzdan masundur, sözü mukaddestir ve el sürülemez manasına da şamildir. (Japoncada Tenno İmparator demektir; Mikado tabiri yanlış olarak garb dillerine İmparator dıye geçmiştir.) Japon milleti, kanunlarını kendi yapmaz; bunlan, milleti için büyük bir saadet olmak üzere İmparator hazretleri yapar. İmparator, siyasî mes'uliyetlere maruz kalmadan bütün kudret v° salâhiyetleri elinde tutar. Ve ayni zamanda milletin en büyük si yasî şefi ve dinî reisidir. İmparator, Ja pon milletinin nazannda, bayrak ve sancaktan ziyade vatanın timsalidir. Memleketin şan ve şeref dolu mazisinin canlı şıan olan İmparator, Japonlar için doğrunun ve iyinin de sembolüdür. Japonlar, Japon milletini bir aile te lâkki ettikleri için İmparator, adeta milletin babasıdır. împaratora karşı sadakat Japon milletinin hakikî dini ve mezhebidir. Imparator, o kadar mukaddestir kî eski bir tabirle «Zati akdesi imparatorileri», müsaade etmedikçe, kimse viicudIerinin hiçbir uzvuna el süremez. DoktorIar, împaratoru muayene ederlerken ellerine ipek eldivenler giyerler. Vilâyetlerde bir memur, împaratorun bir irade veya fermanını okurken evvelâ Tokyo istikamerine döner ve uzun uzun iğilerek' İmparatora hürmetini gösterir. Hükümdar, sarayından çıkıp da umumî bir yerden geçerken halktan kimse ondan daha yüksek bir yerde bulunamaz. O vakit alelâcele otobüslerin üstkatları ve evlerin lmparatoru yüksekten görebilecek katlan boşalır. Bir defa, bir Japon tayyarecisi Tokyo üstünde uçarken sisten yolunu kaybetmiş ve sarayın üstünden uçmuş tur. Tayyareci yanlışlığını anlayınca, yere iner inmez hemen, bu günahının cezasını verme': için, harakiri yapmış, yani karnını deşerek intihar etmiştir. Tenski (yani semanın oğlu) îçin ölmek, öyle bir şereftir ki Japon adını taşımağa lâyık hiçbir Japon bunu reddetmemiştir. Bu yüzden, sadece İmparatora karşı sadakatlerini göstermek için ken dılerini öldürenler, küçük bir kabahat işledikleri zaman, bunu hayatlarile ödiyener pek çoktur. Nitekim, birkaç ay evvel, Japon İmparatorunun huzurunda yapıan büyük bir resmigeçidden sonra askerler kışlalarına döndükleri zaman, bir nefer boğazını keserek kendini öldürmüş tür; sebebi de, resmigeçid esnasında, süngüsünü kaybetmiş olmasıdır. 1935 te împaratoru hâmil bir treni, iki dakika geciktirdiği için, bir makasçı da işini bitirir bitirmez hemen harakiri yapmıştır. İmparator otomobille gezmeğe çıktığı zaman geçeceği yollar itina ile temizle nir ve kum dökülür. 1934 te İmparator bir resmigeçidden sarayına dönerken, yol gösteren polis şeflerinden biri, dikkatsizlikle alayı yanlış bir yola saptırmıştır. İmparatorun buradan geçmesi mukarrer olmadığı için, yolda İmparatorun otomobiline tesadüf edeceklerini bilmiyenler hürmet göstermekte kusur etmişler; merasim elbiselerini giymemişler ve ilâhla nnın gözlerine adi elbiselerini ve tunc renkli vücudlerini göstermek günahmı işlemişlerdir. Merasim bittikten sonra bu yanhşhğı yapan polis şefi barsaklarını deşmek suretile kend! cezasını kendi elile vermiştir. r Gene bu cümleden olarak İmparator Mutsohito öldüğü zaman, Port Arthur fatihi General Nogi ile karısı, efendile rinden sonra yaşamamak için kendilerinî öldürmüslerdi. Bu, Japonyada, hâlâ çok riayet edilen bir an'anedir. Avrupa gazete ve kitablannda gördüğü,n bu tafsilât, bizim Padişahlann Japon İmparatorlarınmkine benziyen bazı lâkab ve âdetlerini hatırlattı. Sultan Hamid de kendisine zıllullah filâlem, yani «yer yüzünde Allahm gölgesi» derdi. O da İstanbul caddelerinden geçerken daha evvel yollar süprülür, tahtaperdeler kireçle badana edilir, kaldınmlara kum dökülür; kıyafetsiz adamlar arka sokakara sürülürdü. Avlıklarını vermediği ve on sene silâh altında bıraktığı askerler, akşam yoklamalarında, Yıldıza doğru dönüp «Padişahım çok yaşa!» diye bağınrlardı. Bir Fantezi; j Bu sene 39 yerde daha Dört yolcuyu soyan haydudlardan ikisi yakalandı Halkevi açılacak Ankaw 12 (A.A.) Bu yıl yeniden açılacak Halkevlerinin açılma şart ve imkânlarını inceliyen C. H. P. genyön kurulu aşağıda yazılı 39 yerde daha Halkevi açıbnasına karar vermiştir: Adıyaman, Ahlat, Arabgir, Aatkale, Bakırİcöy, Bayka, Bayramiç, Bayındır, Biga, Bozüyük, Buldan, Cizre, Çeşme, Demirci, Çine, Dikili, Divriği, Ereğli, Eleşkirt, Elmalı, Eyüb, Fatih, Gemlik, Karşıyaka «lzmir>, Keskin, Kiğı, M Kemalpaşa, Menemen, Nazilli «Yukarı>, Nuseybin, Seferihisar, Sivrihisar, Sın dırgı. Sungurlu, Sarkikaraağac, Ulukışla, Vartu, Vezirköprü, Vize. Mevcud €İ67> olduğuna göre, bu yıl açılacaklarla birlikte Halkevlerimizin savısı 206 ya çıkmış bulunmaktadır. Bu yeni Halkevlerinin açılışı Halkevlerinin açılma yıldönümü kutlulama törenile beraber 20 şubat 1938 pazar günü büvük merasimle yapılacaktır. Ankara 12 (Telefonla) Kasta rronudan Çankırıya gelmekte olan bir otomobildeki dört yolcu Ilgaz dağlannda dört soyguncunun tecavüzüne uğramıştır. Otomobilde iki tacirle Sonposta refikimizin bir muhabiri ve bir de İktısad Vekâleti memuru bulunuyordu. Şakiler, dört kişinin yalnız paralannı ve bavullarını aldıktan sonra durdurduklan oto mobile binmişler ve iki saat ileride bir noktada inerek ormanlığa sapmışlardır. Şoför, kar tipisi altında bıraktığı yolcularını almak üzere geri dönmüş ve sonra yol üstündeki jandarma karayoluna keyfiyet haber verilmiştir. Haydudlann karlar üzerinde henüz kaybolmıyan izleri takib edilerek gizlendikleri köye varan jandarmalar, soygunculardan ikisini yakalamışlar ve çaldıklan paralardan bir kısmını bularak sa hiblerine iade etmişlerdir. Diğer ikisi de yakalanmak üzeredir. sun. Küremizin, böyle bir çarpışmayı meharetle atlatan şoförünü tebrik ettikten sonra, şimdi penceremizden gökyüzündeki yıldızlara sükunetle bakabiliriz: Bunlann arasında serseriferi, kaçıklan, zırdelileri de mi varmış? Yoksa, îtalyanm Habeşistana, Japonyanın Çine muvaffakiyetle saldınslanndan cesaret alan bir tanesi, emperyalist emellerle küremizin üstüne yürümek mi istemiş? Ve biz, fezalann karanlık ve sonsuz boşluğu içinde, modern diplomasi kaidelerine uyarak harb ilân etmeğe lüzum görmeden beserî vatanımızı parçalamak istiyen bir yıldızın taarruzuna uğrıyacak, bütün gaz bombalanmızla, tayyarelerimizle, drednotlanmızla, tanklarımızla, denizaltılanmızla, topyekun, bir dünya harbinden kaçarken bir kâinat harbine mi kurban olacaktık? Pariste tevkifler Suikasd hâdisesile alâkası görülen iki mühendis yakalandı Dünkü Mecliste Ankara 12 (A.A.) Büyük Millet Meclisi bugün Refet Canıtezin reisliğinde toplanmış, vazife esnasında şehid olan Devlet Havayollan pilotlarından Ek rem Ermek ile makinist Sami Demirelin kanunî mirasçılanna verilecek tazminat hakkındaki kanun lâyihasmı kabul etmiş ve kaçakçılığın men ve takibi hakkındaki kanunun bazı maddelerini değiştiren kanunun ikinci maddesine bir fıkra ilâvesine dair kanun lâyihasının birinci miiza keresini yapmıştır. Büyük Millet Meclisi cuma günü toplanacaktır. ClermontFerrand 12 (A.A.) Öğrenildiğine göre dün emnıyeti umu miye dairesinde yapılan heyecanlı bir müvacehe esnasında Locuty, Vogel'i suikasd şebekesine dahil olmakla açıktan açığa itham etmiştir. Vogel, inkâr etmiştir. Ancak Mete nier'nin Parise gitmesi için Locuty'ye vermiş olduğu emri, hiçbir ehemmiyet at Meclisin kış tatili fetmeksizin, mumaileyhe isal etmiş ol Ankara 12 (Telefonla) Büyük duğunu kabul eylemiştir. Maznunlar Millet Meclisinin evvelce de bildirdiğim Parise gönderilmiştir. gibi bu cuma günkü içtimaında kış tati Paristeki isticvab lıne karar vereceği anlaşılmaktadır. Paris 12 (A.A.) îstintak hâkimi Komisyon dün de toplandı tarafından isticvab edilen Metenier, Ankara 12 (Telefonla) Et fiatLocuty'nin ithamlarını protesto etmiş, falarını ucuzlatmak için ahnması lâzımge kat kendisini tanımakta olduğunu kabul len tedbirleri tetkik etmekte olan komiseylemiştir. Metenier, kendisine «ateş yon bugün tstanbul Valisi Muhiddin Üshaç» ın bir toplantısında takdim edilmiş tündağ ve Ahmed TCaranm iştirakile Daolduğunu ilâve etmiştir. hiliye Vekâletinde toplanmıştır. PEYAMt SAFA Gece millî emniyet dairesi, Etoile suikasdleri hakkında yeni hiçbir şey tebellüğ elmemiştir. Locuty'nin heyecan uyandır mış olan itiraflarınm tetkik ve tahkikine devam edilmekte ve bütün müttehimler [Baştaraft 1 inci sahifede] arasında bir müvacehe icrası için hazır bu haberin ne dereye kadar doğru oldulıklarda bulunulmaktadır. ğuru tahkike vakit geciktiğinden dolayı imkân bulamadım. Adliye Nazırının beyanatı Ajansın verdiği malumat M. Auriol, gazetecileri kabul ederek, Berlin 12 (A.A.) Moskovadan Vaşington 12 (A.A.) îtalya ile müttehimlerin bir arada mevkuf tutulmaAmerika arasında bir ticaret muahedesi bildirildiğine göre Hariciye Komiser mularını ve ziyaretçileri kabul etmek salâhiyetini derpiş eden siyasî rejimin haliha aktedilmek üzere başlanan müzakereler avini Potemkin, İngiltere, İsveç, Norvet, zırda istintak edilmekte olan maznunlara durmuştur. Bunun sebebi yeni muahede Danimarka, Letonya ve Estonya diplo tatbik edilmesinin bilhassa bir çok tetki namenin «İtalya Krah ve Habeşistan matik mümessillerine birer nota vererek katı, muvaceheleri zarurî kılmakta olan lmparatoru Emmanuel» namına imza e bu hükumetlerden iki ay zarfından Le Etoile suikasdlerine müteallik istintak ne dilmesi için Mussolini tarafından yapı ningrad konsolosluklarını ilga eylemele lan talebin Cordell Hull tarafından ka rini taleb etmiştir. Sovyet hükumeti, tayicini ihlâl edeceğini söylemiştir. bul edilmemesidir. Bu muahedenin im Sovyetlerin haricdeki elçilikleri ve konsoM. Auriol, ilâveten demistir ki: « Bazı insanların mazisi ve vaziyet zası Amerikanın, Italyanın Habeşistan losluklarile diğer memleketlerin Sovyet leri gözönüne getirildiği zaman hissedi İmparatorluğunu hukukan ve filen tanr ler Birliğindeki elçilikleri ve konsolosluklec'ek olan teessüf ne olursa olsun kanun, dığı şeklinde tefsir edilmemesi lâzım ge ları arasında tevzin tesis eylemek arzukanundur ve Adliye Nazırı kanunun tam leceğine dair muahedenameye bir fıkra sundadır. ve dürüst olarak tatbikma nezaret etmek ilâve edilmesi hususunda Amerika tara Japonyada büyük bir fından yapılan bir teşebbüs üzerine müten başka bir sey yapamaz.» zakereler durmuştur. Bir tevkif daha zelzele Vaşington'un resmî mahfilleri, Man Paris 12 (A.A.) Locuty'yi MeLondra 12 (Hususî) Dün gece nier'ne takdim etmiş olan mühendis Gas çuko'yu tanımıyan ve Saavedra Lamas yarısında garbî Japonyada senelerden ton Vauchard, Clermont Ferrand da muahedesile taahhüdler altına giren A beri misli görülmemiş şiddette bir zelzele tevkif edilmiştir. Kendisi Clermont merikanm Habeşistanın ilhakmı tanı olmuştur. Sarsıntı yirmi dakika devam Ferrand em.ıreti umumiye binasında göz makla müşkül bir vaziyete girmiş olaca elmiş, birçok yerlerde yangınlar çıkmış, ğını kaydetmektedirler. hapsine alınmıştır. telgraf ve telefon muhaberatı kesilmiştir. Belki de üstümüze gelen o küçük yıldız, daha büyüklerinden birinin attığı, fakat 400,000 mil gibi astronomlann pek hafif saydıklan bir inhirafla küremize isabet ettiremediği torpillerden biridir. Biz, yeryüzünde birbirimizi boğazlamakla uğraşırken, müşterek vatanımız küreiarzm dışındaki ihtiraslardan ve rekabetlerden tamamile habersiz yaşıyoruz. Belki, emperyalist yıldızlann dünyamız üstünde besledikleri gizli emellerin farkında olarak müşterek bir müdafaaya hazırlandığımız gün, komünistlerin sırnfsız ve milletsiz, kavgasız ve menfaatsiz, yekpare bir dünya hayalleri hakikat olacaktır. Çünkü bütün küreiarz ahalisinin tek bir millet haline gelebilmesi, ancak öteki yıldızlarda oturan mahluklarla siyasî münasebetler tesis edebilmemize bağlıdhr. Fakat Akdenizin serseri tahtelbahri gibi o küstah yıldızuı da meçhul kalmasından, ucsuz bucaksız fezalann asayişini her an tehdide devam etmesinden korkanz: Nyon konferansına iştirak eden devletler, stratosfere çıkabilecek tayyarelerden mürekkeb bir karakol filosunu hemen göklere ucurmazsa yalnız dünyanın deeil. kâinatın asayişi de tehlikede kalabilir. M. Van Zeeland'ın raporu hakkında, belki de hakikate müstenid ilk mütaleayı yürüten, Echo de Paris gazetesinin haricî siyaset bendi muharriri Pertinax olmuştur. Bu sahadaki yazılarında, gerek aldığı malumatın sıhhati, gerek mütalealarınm isabetile tanmmıs, kuvvetli bir gazeteci olan Pertinax, Van Zeeland'ın, kambiyo kontrolu yerine, beynelmilel bir altın sermaye ihdasını esas tutarak şu fıkrı ileri sürdüğünü yazıyordu: «Almanya gibi totaliter memleketlerin de bu tesebbüse istirakleri zarurî olduğu bedihidir. Binaenaleyh, Hitler Almanyasma, Eski Belçika Başvekili M. Van Zeeland altın karşılıklarını ve ecnebi dövizlerini beynelmilel iktısadi vaziyet hakkında tekrar vücude getirmesi için muzaherette Londrada İngiliz Başvekili ile görüşürbulunmak ve kendisine beynelmilel kre ken Başvekâlet binasının kapısına bir diler vermek icab eder. Almanyanın, bu kara kedi oturmuş ve muzakerenin sonuna kadar oradan ayrilmamıştır: Bu borcu itfa etmesi, ödemesi, ekonomisini hâdıse muhtelıf tefsırlere sebebıyet vertazyik eder. Kontenjanlardan, kleringler miştir. den, ihracat ve ithalât tahdidlerinden kurrulması için, ona, Afrikadaki iptidaî istinad ettiği mantığın da, altmış milyon madde menabiine doğrudan doğruya uAlmanla sekiz milyon Belçikalmın ihtilaşabilmesi imkânını vermek iktiza eder.» yacları mukayese edildiği takdirde, bu Muharrir, bundan sonra, şu mütalea neticeye vardığı görülüyor. Eğer, gizli yı yürütmekte idi: maksad bu neticeye varmak değilse, bey«M. Van Zeeland'ın plânı, şimalî ve nelmilelleştirme sistemini teklif etmenin cenubî mıntakalar müstesna olmak üze manası nedır? re Afrika kıt'asını istihdaf etmektedir. Demek oluyor ki, M. Pertinax'a naMaksadı, 1885 senesinde, Kongo havza zaran, M. Van Zeeland, Almanyaya, sında ihdası tasavvur edilen beynelmilel beynelmilel bir istıkraz yapmak suretile rejimin, daha kuvvetli bir şekilde tatbikı beşeriyete karşı ifa edeceği hizmete mumıdır? Muhtemel. Bugün oradaki arazi kabil, tesekkür makamında, Kongo'muzu ye sahib olan devletlerin hakimiyet ikram etmek tasavvurundadır. hukuku ne şekilde ilga veya tahdıd edıPertinax, makalesinde, «M. Van Zeleceği bizce malum değildir.» eland'ın Başvekilliği geldi geçti; fakat, Pertinax'ın, Echo de Paris'de çıkan plânınm zamanı galiba hiç gelmiyecekbu yazısında, Van Zeeland'a atfettiği tir» diyor. bu tesviye tarzı hakikatte mevcud ise, Biz buna cevab olarak: «Böyle bir bu teklif, merkezî Afrikanın beynelmilel plânın zamanı, bir Belçika mevcud bubir şekle ifrağı tavsiyesinden başka bir lundukça asla gelmiyecektir» diyoruz. şey değildir. Bu takdirde de, başta, BelFakat, etrafında kabil olduğu kadar çika Kongo'su mevzuu bahsolacak de fazla akisler uyandırmak için her çareye mektir. basvurduğu bir işle tavzif edilen sabık M. Van Zeeland'ın raporu etrafında bir Başvekilin, müstemleke topraklanmıbaşlıyan neşriyat, raporun bu cihetine zı, bilâfütur feda etmeğe hazır olduğuitiraz eden Brüksel'de münteşir La Na nun hakikat olup olmadığmı bilmek, tion Belge gazetesinin, eski Belçika Baş Belçika efkârı umumiyesinin hakkıdır. vekiline «Bu haber doğru mudur?» başM. Van Zeeland'ın fikirleri ekseriya, lığı altında sorduğu sualle devam ediyor. nekadar maceraprestane görülmüs olursa Bu gazete Pertinax'ın her sözüne inan olsun, o fikirlerde bu derece teşevvüş bize mağı doğru bulmamakla beraber, verdiği imkânsız görünüyor. haberin Belçika için çok vahim bir mana Maamafih, esasen fazla uyanık olan ifade ettiğini söyliyerek diyor ki: «Ha iştihaları artıracak mahiyette şayiaların yale kapılmıyalım. Kongo'nun beynelmi dolasmasına meydan vermek tehlikeli olel şekle konulması, Almanyanın, müs lur. Bu itibarla, «doğru mu, değil mi?» temlekemize iktısaden vazıyed etmesi key diye sormak ve kabil olduğu kadar süfiyetini resmen tasdikten başka birşey de ratli ve kat'î bir cevab beklemek bize, ğildir. Esasen, tasavvur edilen sistemin zarurî gibi görünüyor.» Amerika İtalya ticaret muahedesi Liman idaresinin yaptırdığı yolcu salonu Sovyet Rusyanın bir kararı Habeşistan meselesi yüzünden müzakere durdu Yolcu salonundan bir görünüş Liman îdaresinîn Sirkecide eski gümrük başmüdürlüğü binasının orta kısmında yaptırdığı Istanbul ciheti yolcu salonunun bütün tertibatı ikmal edilmiştir. Salon bugünlerde açılacaktır. ma bir Atatürk resmi ve salonun tepesindeki camda da büyük ve renkli bir Türkiye haritası bulunmaktadır. Bu haritanın üzerinde memleketin her mıntakası ihtiva ettiği hususiyetlerle gösterilmişLiman İşletmesi yeni yolcu salonunu tir. Salonun taksimatı en modern Avrulimanlarındaki yolcu salonlarına cidden güzel bir şekilde yaptırmıştır. Sa pa benzer bir şekilde yapılmıştır. lonun tam cephesinde çok güzel kabart TürkiyeAmerika ticaret muahedesi müzakeresi Vaşington 12 (A.A) M. Hulla, Tüıkiye ile Amerika arasında ekonomik görüsmelere bugün başladığmı bildir miştir. Görüşmeler karşılıklı gümrük tercihleri bahşeden bir ticaret anlaş ması akdine matuftur.