Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.
Ulus basımevi P. | Wh' Çankırı Caddesi; Ankara lya ngo 13 B SONKÂNUN 'Telgraf: Ulus - Ankara k' I d & YŞ TELEFON ÇEKİİĞİ SNI%ÜİE':JŞ ;Gu:rxelı. Pa âggî ADIMIZ ANDIMIZDIM. 8 inci sayfamızda b:!acahıınıı Hatay meselesi hakkında Pariste yaptığımız bir anketin neticeleri: Berberlerden, mağazalarda çalışan kızlardan, orta halli ailelerden, askerlerden tutunuz da meşhur gazetecilere ve profesörlere AŞAĞI YUKARI HEPSİ SORUYORLAR : erede şu Hatay enilen yer / Paris, (Hususi) — Hatay meselesi için Ke Dorsayın (Çuai d'Orsay) ne düşündüğünü Fransa ile cereyan &€- den siyasi müzakerelerden kestirmek zor değil. Ancak acaba Ke Dorsayın hareket tarzından Fransız halkının ne dere- ceye kadar haberi var ? Yani iki dev- let arasında olabilecek daha vahim bir anlaşmazlığı Fransız halkı nasıl karşılıyacaktır ? Evelâ Fransada halk, memleket matbuatı vasıtasiyle bu işten ne dere- ceye kadar haberdar edilmiştir ? Buna cevab vermek için bugünkü Fçansız matbuatınr gözden pcimâ— - miz ve bun'iann neşr?yıtx Ğzenn e yarıncıya kadar kimsenin Hatay hakkında sarih malümatı yoktur | Japonlar 5 ingiliz gemisini zabtettile Çini istilâ eden japon ordusunun tankları Şanghiayda bir gösteriş yaparlarken Çang - Kay - Şek mukabil sulh teklifini bildirdi r Şanghay, 12 (A.A.) — Beş ingiliz romörkörünün on iki de mav japonlar tarafından müsadere edilerek japon bayrağı çekildiği hareber alın- mağı üzerine ingiliz bahriye makama- tı japon âmirallığı nezdinde şiddetli protestoda bulunmuştur. | Bu teşebbüsler neticesinde, hüviye- ti tesbit edilen iki ingiliz romorkö- ründen japon bayrağı indirilerek ye- niden ingiliz bayrağı çekilmiştir. Di. ğerlerinin nerede bulunduğu henüz belli değildir,. Yangçe nehrindeki ingiliz gemileri Londra, 12 (A.A.) — İngiltere hüs Kümetinin Vanktse nehri üzerinde ge- milerin serbestçe acyrüseferine Tia- yet edilmesini temin için Tokyo hükü. meti nezdinde teşebbüslerde bulunma- İ bir tahlil yapmamız lâzımdır. Fransız matbuatı, ancak türk gaze- telerinin el birliğiyle seslerini yük- selttiği ve bu işi kati surette ve her şeyi göze alarak halletmeğe karar verdiğimizi cihana ilân ettiği gün Hataydan bahsetmeğe başladı. Bu lâkayıdlığa sebeb nedir? Fran- sız halkını bundan haberdar etmek için bugüne kadar ne beklediler ? Bugünkü — Fransız matbuatını Üüç kısma ayırabiliriz : Birinci kısım, yabancı hükümet merkezlerinin parasını sızdıran, kıral sevgileri hakkında yalan y_anlı_ş ser- güzeştler uyduran, Bade.ra. ismindeki bir filmin harb sahnesini İspanya harbına aid son gelen resimler diye sayfalarına geçiren, Atatürk"ün “son resmi” diye tasrih edcrek.Sıvas _kon- gresi esnasında çekilmiş bir f?tografı basmakta hiç bir mahzur görmeyen fakat bütün bu münascbetsizh_kler.e rağmen günde her biri asgari bir bir buçuk milyon nusha satan gazeteler- dir. İkinci kısımdaki gazeteler Fransa. nın yüz karası ıayılabîlecek gazete- leridir. Bunlar, aralarında Şanzelize- deki yedi katlı muazzam idarehanele- rini cenub komşularının parasiyle in- şa ettirib aristokratlığı da elden bı- rakmayan, yeni uyanan memleketl.er. den kapı dışarı edilen sermayelerine yanan, veya yüzde kırk uzeru:den Ö- denmeyen faizlerin acısını - taşıyan, ve tıue ymcmlekctlerden bahsedilirken dişlerini grcırdatan enternasyonal te- fecilerin organı gazetelerdir. Bunla- rın dörtte üçü iki buçuk sene evvel Romaya memleketler peşkeş çeken lerin varakpareleridir. Üçüncü grupa gelince : Bunlar da sosyalist ve komünistlerin gazeteleri- dir. Onların teranesi de bambaşkadır. Grev, fabrika işgali, parasız tatil, Madrid müdafaası, bunların bir dü- züye tekrar ettikleri mevzulardır. Gelelim Temps gazetesine : Her söylediğinin bir hikmet oldu. ğuna kendi inanmış olan bu çok ağır başlı gazetenin bazi devlı:'tlcrden bah- setmesi için, ya bir ihtilâlin ?ıkmaımı, ya bir idam veya bir zelzelenin bu ta- lihsiz yeri mahvetmesini, bir su taşma- sını bekler. Fransız matbuatını teşkil eden bu Yüzlerce gazetenin yazıcıları arasın- da iyi görüşlü ve eline aldığı mevzuu bazan oldukça küvvetle izah ve tahlil edenler yok değildir, fakat bunlar o (Sonu 6. ıncı sayfada) Fransa n.er?de Hatay nerede?.. Parislilerden birçoğu değil Hatay meselesinin esasını, Hatay'ın nerede olduğunu bile bilmiyor!... sı muhtemeldir. (Sonu 8 inci sayfada) Valansiya açıklarında hüviyeti meçhul bir denizaltı gemisi bir Hollanda vapurunu batırmıştır. Tafsilât 3 üncü sayfadadır. Bir transız polisi, bodruma saklanunış bir silâh sandığını tetkik ediyor Fransada yeni suykasdçılar tevkif edildi Bir siyasi cinayetin failleri de bulundu Parisı 12 (A.A.) —İç İşler Bakanı B. Marks Dormua dün gazetelere be - yanatta bulunarak geçen eylülde Buas- yer ve Presburg sokaklarında yapılan suykastlara dair yeni deliller elde olun- duğunu ve bunların bizzat suykast fa - illerinden biri tarafından verildiğini söylemişti. (Sonu 8 inci sayfada) Tramvay şirketinin halktan aldığı fazla 1,700,000 lira ile Eminönü meydanı açılacak Yenicamiin önü genişliyecek Nafıa Vekâletinin milli hakları şiddetle koruyan dikkati ile geçen yıl, İstanbul tramvay şirketinden, halktan fuzuli olarak al- dığı bir milyon yedi yüz bin İiranın istirdadına karar verilmişti. Hükümetçe, bu paranın İstanbulda şehir ve halk ihtiyacına en uygun bir işe hasredilmesi düşünüldü. Yeni cami avlusiyle Eminönü meydanının genişletilmesi zaruri olduğu kadar faydalı bulundu. Hükümetçe kararlaşan bu esas, bir lâyiha halinde mec- lisin tasdikine arzedilmiştir. Lâyiha dün dahiliye encümenince müzakere ve aynen kabul edilmiştir. Bugün nafıa üme nince müzakere edilecektir. İstanbul tramvay şirketinden bu paranın niçin istirdad edildiğini 0- kuyucularımıza kısaca hatırlatacağız. Şirket 1926 yılında yaptığı bir iti- lâfname ile yeni hatlar yapmak şar - tiyle bazı menfaatler elde etmişti. Bu itilâfnamedeki menfaatlerden bi- ri de tramvay ücretlerine yapılan zamlardır. Şirket senelerce bu para- ları topladığı halde kendine düşen iş- leri yapmamıştı. Nihayet Nafıa Ve- kâletinin teklifiyle itilâfname hükü- metçe feshedildi. Ve Devlet Şürası İstanbul — halkından tahsil edilen 1.700.000 liranın da şirketten geri a- ltnmasına karar verdi. Şüra'nın kara. rı, usullerine göre katileşti. Para tak- sitlerle geri alınmağa ve taksitler Cumhuriyet Merkez Bankasına yatı- rılmağa başladı. İstanbulda çıkan arkadaşlarımız, bu paranın kime verilmesi, başka ta- birle nereye sarfedilmesi üzerinde çok yazılar yazdılar ve anketler yap- trlar. Nafıa Vekâleti, Büyük Meclise ve- rilen lâyihayı izah ederken bu mev- zudaki hak ve adalet icabını şöyle ifade etmiştir: “Sahibi belli olmryan herhangi bir malın devlet- hazinesine Yenicami önünde istimlâk edilecek ve açılacak —H —— ş —o-—.ann.m-” sahanın plânı --- SA ANND at devri varid olmakla beraber İstanbul şehrinde yeni yollar açılmak ve tram- vay yapılmak üzere aynı şehir halkı- nın vermiş olduğu paraları o şehrin şiddetle muhtaç bülunduğu işlere ya- ni âmme menfaatine hâdim olacak hizmetlere tahsis, hem yukarda arzo- lunan prensipe muvafık hem de türk İstanbulun iymar ve tezyini gibi ih- tiyaca hak ve adalete 'uygun olacak- ——EEEEEEEEm C.. tır. Avrupa ve Asya gibi iki büyük dünyanın iltisak ve biribirlerine ge- çid noktası olan İstanbul şehrinin; im h da, emsali medeni şe- hirlere kıyasen bugünkü hali harabi- Atatürkün Majeste kral Faruka hediyeleri Mısır Kıralı Najeste Birinci Fartt- ğun Bayan Safinaz'la evlenme tösen- leri bu ayın yirmisinde Kahirede yapı- lacaktır. Cumhur Reisimiz Atatürk bu münasebetle Majesteye değerli hedi- yeler göndermektedirler. Bolu mebu- su Bay Cevad Abbas Gürer Atatürkün hediyelerini götürmeğe memur edil « miştir. Haber aldığımıza göre Bay Cevad Abbas, cuma günkü Toros ekisppresi- le şehrimizden hareket edecektir. Fıkra Zaruri neticeler Meşhurdur: 1918 sulh könferansım da Büyük Britanya — başmurahhası | Loyd Coro “Kilikya" ile “Silezya” ya- | hut “Galiçya” yı:biribirinden” ayırd | etmiyecek kadar, coğrafya düşkünü i- di. Böyle murahhasların nasıl bir Av- rupa nizamı kurmuş olduklarını görü- yorsunuz. Bir politika adamının dedi- ği gibi, “Harb dört yılda bitti: Fakat mütareke on dokuz senedenberi devanı ediyor!” Buğün başyazı sütunlarımıza koydü- ğumuz Hatay anketini okurken, fran- sız vatandaşının kayıtsızlık ve bilgisiz- liğine hayret edeceksiniz. Halbuki ha- kikat odur ki Hatay, Türkiye - Fransa | münasebetleri bakımından hayati bir davâdır. Kendi vatandaşlarını bu kadar gaf- lette bırakanlar, gazeteler ve politika- erlar, yalnız memleketleri ile Türkiye arasında değil, Milletler cemiyeti ta- lü üzerinde dahi ne kadar ağır bir me- suliyet aldıklarının farkında değildir- ler. Eğer hakikaten herşey, sömürge i- daresi adamlarının hususi marifetleri üzerinde oynuyorsa, Fransanın müte- sine Atatürk rejiminin ve cumhuri-| madi itibar kayıplarına niçin şaşma- yet idaresinin lâkayd kalmıyacağı ta- bitdir. Coğrafi vaziyetine ve tabil gü- (Sonu 8 inci sayfada) dr? - Fatay DÜZELTME — Dünkü fıkrada "Fransa- da boyun pek uzamış olmasıdır,, cümiesine deki “pek” “bile” olacaktı,