CUMHURİYET 27 Ikinciteşrin 193T /? II Felemenk: || hikâyesij II Bir !r Düğmeler. • • Hamdi Varoğlu Hususî ve Münferid Dans dersleri Marcelle Chantal Harry Baurla birlikte «Rasputin» i çevirecek Beyoğlu Karlman karşısında Nur Ziya sokak No. 3. Müracaat saatleri, her gün (12 14), (17 21). HARRY BAUR diyor ki: «Bu eserimde san'atıma ben de inandım.> Artık bize söz düşmez. RADYO Ç B U akşamki program J ANKARA: 13,30 muhtelif plâk neşriyatı 13,50 plâk: Türk musikisi ve halk şarküarı 14,15 dahilî ve haricî haberler 18,30 plâk neşriyatı 18,35 çocuklara karagöz (Küçük All) 19,10 Türk musikLsi ve halk şarkılan. (Servet Adnan ve arkadaşları) 19,35 saat ayarı ve arabca neşriyat 19,50 Türls mu5ikisl ve halk şarkıları. (Hlkmet Rıza ve arkadaşlan) 20,15 plâkla dans musikisi 20,30 Türk musikisl ve halk şarkıları. (Salâhaddin ve arkadaşları) 21,00 Ajans haberleri 21,15 stüdyo salon orkestrası » 21.55 yarınki program ve İstiklâl marşı. İSTANBUL: 12,30 plâkla Türk musikLsi 12,50 hava» dis 13,05 Eminönü Halkevi gösterit kolu namına bir temsil. (Alphonse Daudet'nin Arlesienne) 14.00 SON 18,30 plâkla dans musiklsi 19,00 Safiye: Piyano ve keman refakatile 19,35 konferans: Dr. All Şükrü (Kış hastalıklan ve korunma çareleri) 19,55 Borsa haberleri 20,00 Sadi ve arkadaşları tarafından Türk musikLsi ve halk şarkıları 20,30 Ömer Rıza tarafından arabc'a söylev 20,35 hava raporu 20,45 Semahat Özdenses ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları (S.A.)21,15 ORKESTRA. 1 Rossini: Semiramis. Uvertür. 2 Dellbes: Lakme. 3 Svendsen: Eomance. 4 Litolff: Frascati. Valse. 5 Löfort: Tendre Babillage 22,15 Ajans haberleri 22,30 plâkla sololar, opera ve operet parçalan 22.50 son haber ler ye ertesi günün programı 23,00 SON. VİYANA: 17,30 gramofonla konser 18,50 konu$malar, halk şarkıları, haberler ve saire 20,35 OPERET: EVA (bestekârı Franz Lehar) 22,50 PİYANO MUSİKİSİ 23,15 haberler, hava ve saire 24,20 karışık yayın. PEŞTE: 18,35 ÇİNOENB ORKESTRASI 19,05 karışık yayın 19,35 ŞAN KONSERİ 20,05 konuşma 20,35 ÇIFTE PİYANO İLE CAZ MUSİKİSİ 21,05 konuşma, haberler 23,30 KONSER: Askerî bando. Kalman, Liszt ve sair bestekârlarm eserleri 24,35 CAZBAND. BUKREŞ: 18,05 musiki parçaları, konferans 19,20 KONSER 19,50 konferans, gramofon, mektub kutusu 21,20 AKŞAM KONSERİ 22,35 haberler, hava, spor ve saire 22,50 KONSER 23,50 haberler. PARİS [P.T.T.]; 18,20 şarkılar 18,35 gramofon 19,05 BÜYTJK KONSER: Schumann, LLszt, Beet hooven ve sair bestekârların eserleri 21,05 haberler, varyete 22,35 SENFONİK KONSER 23,15 komedi 23,55 Fransız şarkı ları 24,35 haberler, hava, gramofon 1,05 DANS MUSİKİSİ. VARŞOVA: 19,15 PİYANO: Mendelshon'un eserleri 19,20 gramofon, haberler ve saire 19,50 şarkılar. ulusal yayın, konuşma ve saire 21,05 KONSER: Salon orkestrası ve solistler 22,50 skeç 23,05 KONSER: Çaykovski, Grieg, Bokerinl, Paderevski, Strauss'un eserleri 23.55 haberler, hava, gramofon. Bir sonbahardı. İkindi güneşinin sol I yapacağım? gun ışığında, Mina, pencerenin önünde Manasız bakışları, lâmbanın ışığma taoturmuş, dikiş dikiyordu. Odadaki eşya, kılmış, kaşlan hafifçe çatılmıştı. ciddî, vakur adamlar gibi, sessiz sadasız Gidiyorsun ha? diye devam etti. onu seyrediyor; ocağm üstündeki ufak Nereye gittiğini biliyorum. Ötekine, Polkonsol saati, aheste aheste akıp giden za man'a gidiyorsun değil mi? manı, kuru tıkırdılarile ölçerken, odayı, Sinirli sinirli güldü. Sonra, birdenbire durgun sular gibi bir sükut kaplıyordu. ayağa kalktı. Yumruklar.nı sıkarak masaOrtalık karanyordu. Karşıda, kanahn ya abandı. Yüzü kıpkırmızı kesilmişti. Beni bırakıp gitmek istiyorsun. Git! öteki kıyısmda, geniş çayırlann üstünden bir buğu yükseliyor; sağ tarafta, bir de Fakat düşün ki dokuz senelik müşterek ğirmen, yorgun kanadlarını dinlendiri hayatı tepip öyle gidiyorsun. Bu dokuz yor; gökyüzü, bulutsuz, yeknasak bir göl senenin, senin nazannda hiç kıymeti yok mu? rengine bürünüyordu. Sustu. Gözlerini kısarak Mina'ya bakMina, öğledenberi diktiği dikişi kucan. Kenetlenen dişleri arasmdan ıslık çagma bıraktı; gözleri tabiatin yorgunluğularcasına çıkan bir sesle: na daldı, düşünmeğe başladı. Elimden kurtulacağmı rannediyorDokuz sene evvel, evlendigi gün gelsan aldanıyorsun, dedi. Gidebilirsin, fa «Jiği bu evde, bugünden sonra oturmak kat hiç bir zaman sana serbestini iade eniyetinde değildi. Kendi kendine: decek değilim. Haydi şimdi defol! Bugün, burada son defa otunıyo Mina alelâcele giyindi. Koridordan rum, diye düşündü. Bu dikiş, dokuz sene koşaıak geçti ve sokak kapısını hızla kadenberi her gün diktiğim dikişlerin sonun payıp çıktı. cusu! Gerrit, odada yapyalnız kalmıştı. Bir O akşam, kocası eve gelir gelmez, bu müddet düşünür gibi daldı. Sonra, birşey kararını ona söylemeği iyiden iyiye kur aranırcasına etrafma bakmdı. Başını salmuştu. Onu bırakıp gidecekti. Artık lıyor, duvardaki resimlere bakıyordu. bu hayata daha fazla tahammül edecek Sönen piposunu boşalttı; yeniden tütün kudreti yoktu. doldurdu, yaktı. Sonra gazetesini eline Dokuz senedenberi yaşadığı evlilik ha aldı; sanki hiçbir şey olmamış gibi, biraz yatı, tatsız, manasız, hatta ağır bir ha evvel kaldığı yerden okumasma devam yattı. Evlendigi zaman yirmi yaşmday etti. dı. Kocası Gerrit, çok iyi bir adamdı. Iç* * * ki, kumar, çapkınlık nedir bümez, israfı Mina, üç gün sonra, kendine aid eşyasevmez; kazancını olduğu gibi kansınm yı toplayıp götürmek için eve geldi. Soeline teslim eder; saat gibi muntazam ça kak kapısınm anahtannı alıkoymuştu. lışır bir memurdu. Evlendikleri günden Polman, onu kapıya kadar getirmiş, eş beri, hiçbir gün şaşmadan daima ayni yayı taşımak için el arabalı bir hamalla saatte işinin başına girip ayni saatte evine beraber, rıhtımda bekliyordu. gelmişti. Öfke, hayret, korku gibi hislere Mina, kırmızı beyaz taşla döşeli koritamamile bigâne, dümdüz, sakin, durgun dordan geçti. Portmantoda, kendi şapkabir mahluktu. Bir çocukları dünyaya gel sile kocasmm bir ceketi asılıydı. Mina, diği zaman, Gerrit, bu hâdis«»ye karşı da evvelâ yatak odasına girdi. Burası, çoklâkayd ve soğuk kalmış, çocuk üç yaşın tanberi hiç kimse girmemiş gibi metruk, da, ansızın hastalanarak b'ldüğü vakit, kasvetli bir manzara arzediyordu. Yatak ayni lâkaydiliği göstermişti Çünkü, haya düzeltilmemişti. Yerlere, kirli çamaşırlar, tını dolduran ve boşaltan bu vak'alann kâğıd parçalan atılmıştı. Masanın üstünonunla hiçbir münasebeti yoktu. de, kirli tabaklann, kirli fincanlann ya nında, bir kahve cezvesi, bir ucu koparılMina, ayni evde oturduğu, aynî ma mış bir ekmek duruyordu. sada yemek yediği, ayni yatakta yattığı bu adamla kendi arasında. derin bir uçurum bulunduğunduğunu görüyordu. Bir gün, Gerrit, arkadaşlanndan birini eve getirdi. Sessiz, yumuşak bir adamcağızdı. O akşam, ikisi karşılıklı, dört saat domino oynadılar ve bir kelime konuşmadılar. Mina, masa başında, onlann yanmda oturdu ve domino devam ettiği kadar o da dikiş dıkerek vakit geçirdi. O günden sonra, bu misafir sık sık gelmeğe başlamıştı. Mina, bu adamın yü züne fazla dikkat etmemişti. Yalnız, gelirken ve giderken, onu selâmlıyan sesinde garib bir halâvet buluyordu. Bu misafir, Gerrit'nin dairede nöbetçi kaldığı bir akşam gene eve geldi; geç vakt« kadar Mina ile başbaşa kaldılar ve Mina, o akşamm hatırasını, zihninden hiçbir zaman silemedi. Uç saat karşılıklı oturup konuştugu bu halim selim adamın, yumuşak bakışlı gözleri, Mina'nm ruhunda, birdenbire bir değişiklik yapmıştı. Onun, domino oynamak için geleceği akşamlan, sabırsızlıkla bekliyordu. Öteki odaya geçti. Ocağm üstündeki saat durmuştu. Bu metruk ev manzarası, Mina'ya, birdenbire pek hazin göründü. Odalarda dolaşmağa, etrafı toplamağa başladı. Önce yatağı düzeltti, yerleri ve halıyı süpürdü. Sonra, öteki odayı temizlemeğe koyuldu. Polman'm nhtımda beklediğini tamamile unutmuştu. Odayı süpürürken, orta masasınm üs tünde bir küçük kâğıd parçası buldu. Aldı; üzerinde yazılı olan satırlan okudu. Oracığa oturdu. Bir elinde bu kağıdı, öteki elile de, ayni masasınm üstüne, kâ ğıdın yanına bırakılmış bir yeleği tutuyordu. Kâğıddaki yazınm manasını îyice anlıyabilmek için, iki defa üstüste okumağa mecbur oldu. «Mina, diyordu, eşyanı almağa gelirsen, büsbütün gitmeden evvel, lutfen şu yeleğe iki düğme dik. Düğmeler, yeleğin sağ cebindedir. Mersi.» Mina, kâğıd parçası elinde, uzun müddet oturdu. O anda hissettiği şeyleri tah" lilden âcizdi. Kâğıdı ,bir daha, bir daha okudu. Sonra, yüzünü elleri içine aldı, uzun uzun ağladı. Polman, Mina'nm fazla geciktiğini görerek aramak için arkasından eve girdiği zaman onu bu vaziyette buldu. Önce bu hale bir mana veremedi; korktu. Fakat, Minan'nm elinde tuttuğu kâğıdı alıp o kuyunca, bu gözyaşlannın sebebini anlar gibi oldu. Yavaşça eğildi, onu alnından, ilk defa olarak öptü ve ayaklarınm ucuna basarak evden çıktı. Profesör Panosyan Osmanlı Bankası İLÂN Şeker Bayramı münasebetile Osmanlı Bankasının Galata merkezile Yenicami ve Beyoğlu şubeleri kânunuevve lin 4 üncü cumartesi ve 6 ncı pazartesi günleri kapalı bulunacaktır. KORKUSUZ A DA M ve misilsiz ihtilâl eseri A N î Sözde Kızlar Kay Francis M EKLER JURNAL •* Marcelle Chantal Almanların ve Amerikalılann yaptıkIarı «Rasputin» kordelâlarından sonra şimdi Fransızlar da bu meşhur papazın hayatı hakkında bir filim çevirmeğe teşebbüs etmişlerdir. Yeni kordelâyı rejisör Marcel l'Herbier idare edecek, başrolleri Harry Baur, Marcelle Chantal, Pierre Richard Wilm, Gabrielle Robinne oynıyacaklardır. Gabrielle Robinne, sessiz filmin en meşhur yıldızlarından biri idi. Yirmi beş sene evvel kocası Alexandre ile birlikte çevirdiği filimlerde gerek san'atı ve gerekse güzelliği ile bütün seyircilerin ruhunda derin akisler husule getirmişti. Fransız «Rasputin» inde Kraliçe rolünü temsil edecektir. Comedie Francais'ten ayrılır aynlmaz derhal angaje edilmiştir. Bu filim için Comedie Francaise'den Denis d'înes, Jacques Baumer, Jean Worms gibi birkaç san'atkâr daha almacaktır. Conrad Weidt ve Lionel Barrymore'dan sonra Harry Baur «Rasputin» i bakalım nasıl yaşatacak? •Jt Şimdiye kadar Walt Disney, Mickey filimlerine hususî bir musiki refakat ettiriyordu. Fakat Walt'ın son bir teşebbüsü üzerine, bir zamanlar Greta Garbo ile evleneceği şayiası çıkan meşhur orkestra şefi L. Stokovvski ile bir itilâf yapılmış, Mickey'nin Guillame Tell operasının ouverture'ü ile oynaması temin edilmiştir. Bu parçanın adı «Sihirbaz Çırağı» olacaktır. s Beyaz Zambak T 1 i • ALEMOARDA Fransa ihtil li ERTUĞRUL SADÎ TEK (Kadıköy Süreyya) sinemasında Pazartesi akşamı (Bekir de Mesti) vodvil 3 perde Salı (Bakırköy) E Fge lVTanevralan ve hergün ilk seansta SÜMER sinemasında Seneoin en sevimli. En $en... En eglenceli... Ve en canh filmi aMüHM 3 MODERN KIZ Fransızca sözlü şaheserıni mutlak gidip gÖrünüz. DEANNA Baş rolde : DURBIN Her asrî genc kızın gÖrmesi lâzımgelen filim. ilâveten: EKLER JURNAL son dUnya havadislerf ™ Bugün SAKARYA sinemasında1 ALLAHIN BAHCELERİ Fransızca sozlu büyük aşk .oroannı ğö'rünüz. B a ş rollerde: Sinemacılığın en muazzam muvaffakiveti: (Tekmili renkli* ilâveteD: Tavşan ve Kaplumbağa, fransızca sSzlfl ve renkli bir Sllll •••• Senfoni. Aynca: Paramount Jurnal dflnya havadîsleri MARLENE DİETRiCH ve CHARLES ROYER Her sene şeker bayramında en büyük fllmlni gösteran M E L E K sineması T A N G O L i T A 1934 şeker bayramında : 1935 1936 „ „ „ ,, t K L O K L O t BULBULLER ÖTERKEN Âyini ruhanî Ölümflnün senei devriyesî münasebetile Güzelligine, ihiişamına azametine gozlerinizle jjörmeden Xfi^i**J**y inanamıyaca£ımz bir ŞAHESER AŞK TERZiHANESi/ı m\ 1937 ŞEKER BAYRAMINDA NOBETCI ECZANELER ALEXANDRE PANGiRiS'in istirahati ruhu için yarınki pazar günü saat 11,30 da Beyoğlunda Panaiya ortodoks kilisesinde bir âyini ruhanî icra olunacaktır. Tanıdıklarının teşrifleri rica olunur. KIZIL DENİZİN ESRARI HARRY Şehrimizin BAUR salonu Yeni kadrosu, iki mükemmel orkestrası ve bütün güzelliğile Tepebaşı GARDEN'inde bu akşam en nezih aıle YENİDEN AÇILAN Aralarında, birbirlerinden habersizce icîoğan bir kalb rabıtası, gitgide büyüyordu. Bu rabıta büyüdükçe ve genişledikçe, Gerrit, daha durgun, daha abus görün meğe başlıyor ve Mina, akşamları, ko cası gazetesini okurken, onunla konuşmaga mecbur olmamak için, iskcmlenin üs tünde uyuklar gibi yapıyordu. *** Ansızın sokak kapısma sokulan bir Mina, şimdi, evde gene yalnız kal anahtarın tıkırtısını işitti. Her gün ayni mıştı. Ağlamıyordu. Kâğıdı ve yeleği masaatte işitilen bu gürültü, o akşam, hiç sanın üstüne bıraktı; odayı süpürmeğe beklenmedik bir hâdise gibi, Mina'yı ür devam etti. pertti. Kapı açıldı ve kapandı; koridor Bu iş de bitip hefşey yerli yerine konda bir ayak sesi oldu. Kocası gelmişti. duktan sonra, mutfağa gitti; tencereleri, O akşam da, hergünkü gibi, durgun ve ocağı, mutfak masasını, küçük lâmbayı, sükutî tavrile içeri giren Gerrit, masanın pencerenin içinde duran çiçek vazosunu başına oturduktan sonra gözlerini odanm nemli gözlerle seyretti. Tekrar sokak üsiçinde gezdirdi ve cekerinin iç cebinden tündeki odaya geldi. Yeleği eline aldı, çıkardığı gazeteyi okumağa koyuldu. pencerenin önüne oturdu. Yemeklerini, sükut içinde yediler. SonBir müddet, dalgın gözlerle dışanyı ra, Gerrit, sokak üstündeki odaya gitti ve seyretti; odayı toplarken kurduğu saatin tekrar gazetesini okumağa başladı. tıkırtısını dinledi; kanalın sulan üzerin " Mina mutfağa gitti, bulaşıklan yıkadı, deki güneş pınltılarına baktı; sonra, yelenerşeyi yerli yerine yerleştirdi, lâmbayı ğin sağ cebinden çıkardığı düğmeleri, kosöndürdü, odaya geldi. casının dediği gibi, dikmeğe başladı. Gündüzden verdiği kararı tatbik edeOdadaki eşya, ciddî, vakur adamlar cekti. Şapkasını, mantosunu hazırlamış, gibi, sessiz, sadasız, onu seyrediyorlardı. dışarıda, çiviye asmıştı. Odanm ortasınÇeviren: da, ayakta durdu, derin bir nefes aldı ve HAMDİ VAROĞLU birdenbire: Gerrit, ben gidiyorum, dedi. Artık Emsalsiz bir satış seninle bu şekilde yaşamağa tahammülüm Yarınki pazar günü Maçkada, Nar kalmadı. Bu hayatı çekemiyeceğim. Deli manlı hanında emsali görülmemiş bü olacağım, öleceğim. Ben de insanım. Gi yük bir satış vardır. Eski stil mobilya meraklıları için bulunmaz bir fırsattır. «Jiyorum, anladın mı? Nefis biblolar ve her vakit ele geçmez Gerrit, elinden gazetesini bırakmiş, ve kıymetli asarı nefise merakhlarının Hikkatle ona bakıyordu. Ayağa kalktı, da zevklerini tatmin edecek ve cidden dirseklerini masaya dayadı, sakin bir sesender tesadüf edilir bu büyük satışa #e cevab verdi: mutlaka gidiniz. Ne diyorsun? Gitmek mi istiyor Daha fazla tafsilât için ilân sahifele»un? Pekâlâ, sen bilirsin, amma, ben ne rindeki büyük ilânı okuyunuz MAKSİM LOKANTA DANSiNG ve MUZiKHOLUNDEN her yerde bahsedilmektedir. Akşam yemeğinizi ve süpenizi DUO ALBERTES JACK BARY ve MERY ve cidden g'âtülmeğe lâyik bir nomero Parmakları üzerinde yürüyen cambazlar Bu gece şehrimizin muhtelif semtlerindekl nobetçi eczaneler şunlardır: İstanbul ciheti: Eminönünde (Mehmed Kâzım), Fatihte (İsmail Hakkı), Karagümrükte (Mehmed Arif), Bakırköyde (Merkez), Aksaray Kumkapıda (Sarım), Fener Defterdarda (Arif), Beyazıdda (Yeni Lâleli), Küçükpazarda (Hikmet Cemil), Alemdar Çemberlitaşta (Sırrı Rasim), Samatyada (Çola), Topkapıda (Nâzım). Beyoğlu ciheti: Şlşlide (Asım), Taksimde (Kürkçiyan), Beyoğlunda (Zafiropulos), İstiklâl caddesinde (Galatasaray), Tünelde (Matko viç), Galata Okçumusada (Yeniyol), Fındıklıda (Mustafa Nail), Kasımpaşada (Miieyyed), Hasköyde (Aseo), Beşiktaşta (Sü leyman Receb), Sarıyerde (Osman), Ta rabya, Yeniköy, Emirgân, Rumelihisar, Bebek, Arnavudköy, Ortaköy eczaneleri. Kadıköyünde Pazaryolunda (Merkez), Modada (Nejad Sezer), Üsküdarda (Selimiye), Heybeliadada (Tomadls), Büyükadada (Merkez) eczaneleri. Bugün ve yarın saat 17 de matineler Önümüzdeki çarşamba aksamı veni numaralar ve bütün V A R Y E T E trupu Haleb Sancak Iskenderunda Jan R. Kürdi Cumhuriyet Gazetesinin tevzi yeridlr MAKSİM de B u G ü N HARRY FLEMING Fiatlar her keseye elverîşlidir. yeyiniz ve suvarenizi burada bitiriniz. Fransızca sözlü ve Görülmemiş derecede heyecanlı, meraklı müthis bir sergüzeşt İPJEİ5 1KANUN HARİCİ 2 DİŞİ Baş rolde: DOROTY TUrkçe sözlü 2 Büyük film birden ve trupu tarafından gayet eğlenceli revüler göreceksiniz. TARZAN LAMOUR BUGÜN ve YARIN saat 17,30 da AVRUPANIN YARATıIĞI EN GÜZEL EN BÜYUK FİLM HALK MATiNELERi PEŞTE Hareket 28 ilkkânun Tren, otel, yemek, tenezzüh, naki! Yılbaşı eğlenceleri ANNA BELLA PİERRE RENOIR MELEK VG Baş rollerde : MAHKÛMLAR K ALE Halkımızın kalabalıktan rahatsız olmaması için de SARAY Sinemalarmda birden gösteriliyor. Kolektif pasaport için hemen kaydolunuz. 98 LiRA Tel. 44914 9 günlük seyahat Bugün T Ü R K sinemasında bütün Istanbula fevkalâdelıği destan olan (FRANSIZCA) Lil Dagover Sabine Peters Karl Schönböck Geraldine Katt ^~*Ş / ^ *~ Filminin kahramanı henüz 16 yaşında N A T T A Galatasaray Sevecek kızlann, seven ve sevilen kadmlann, mutlaka sevgrilisine kavuşmak istiyen erkeklerîn filmi.