ffv IBncîfeşrfa 193? 1937 1938 lik Geç, güç nihayet bir devreli Istanbul lik maçlarının birincisi bugün Taksim sladında geçen senenin millî küme şampiyonu Fenerbahçe ile Beşiktaş takımları arasmda oynanacaktır. Istanbul kulüblerinin birinciden dör düncüye kadar millî kümeye ayrılan ve bu sene de aynlacak olan dört kulübü ağlebi ihtimal gene Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe ve Güneş olacağına nazaman bu dört takımm geçen seneye nazaran ne halde olduklarını şöyle bir tetkikten geçirmek enteresan olur mülâha zasındayım. Evvelâ geçen senenin millî küme şampiyonu Fenerbahçe takımını inceliyelimt Seyyar esnafa aid araba tipleri Hindli • Mülâyim Iki pehlivan bugün tekrar karşılaşıyor r ^\ Günde yalnız bir defa macları başlarken Yazan: NÜZHET ABBAS Galatasarayhların ellerinde mevcud o yunculan iyi seçebilmek ve yarıyolda takımı değiştirmek gibi neticesi meşkuk tecrübelere kalkışmamak şartile önümüzdeki lik maçlannda temayiz şansları fazladır. Buna ilâve edilecek oyunu kazan mak aşkları ise Fenerbahçe de dahil olduğu halde diğer dört kulübden daha yüksektir. Bir de bisikletli araba nümunesi kabul edildi Seyyar satıcılığa verilen son şekil üzerine Belediyece seyyar esnaf için bir el arabası tipi üzerinde tetkikat yapılmakta idi. Birçok medenî şehirlerde olduğu gibi bisikletli bir araba nümunesi kabul edıl miştir. Aynca elle sevkolunacak diğer bir araba nümunesi üzerinde de tetkikata devam olunmaktadır. Bisikletli arabalann fiatlannın yüksek bulunması, ayni zamanda her işe elverişli olmayışı, bütün esnafa teşmilini imkânsız kılmaktadır. Bunun içine bisikletli, yahud elle yürütülür iki arabadan birinin tercihinde esnaf serbest olacaktır. Mecburiyet konulduk tan sonra şehir içinde ancak ıki türlü araba ile satış yapılabilecektir. HASAN Bugünkü müsabakalar Taksim stadyomunda: Galatasaray Yeni Şişli Guneş Pera Galatasaray Topkapı Fenerbahçe Beşiktaş Serbest gureş Saat 9,5 11 13 14,45 19 13 14,45 14,45 DANTOS Şeref stadyomunda: stadyomunda: Diş macunu ile dişlerinizi temizlerseniz, ömrünüz müddetince dişleriniz sağlam ve inci gibi parlak ve beyaz kalır. Dişleriniz çürümez, diş etleriniz kanamaz. TUp 7.5, dört m isli 12.5, en biiyiik 20 kuruştur. Beşiktaş takımı ne halde? Suleymaniye Eyub Vefa Beykoz Fenerbahçe ne halde?. Fenerbahçe takımı geçen seneye na zaran ancak bir mevkide aksamaktadır. Bu da müdafi Yaşann hiç olmazsa muvakkat bir zaman için maçlara • îstanbulda bulunmaması yüzünden iştirak edemiyeceğinden ileri gelmektedir. Takımm diğer elemanları, yeni solaçık Orhanın da ilâvesile hep yerliyerindedir. Şu halde Fenerbahçe takımı geçen seneye nazaran şimdilik sadece bir müdafi noksanile sahaya çıkacak demektir. Fakat acaba Yaşarm oynamayışı, ta kımı üzerinde esaslı ve mefi bir tesir husule getirecek midir? Bu suale cevab verebilmek için Yaşann yerine oynatılacak oyuncunun formunu bilmek lâzımdır. Bize kalırsa değil yalnız Fenerbahçe taknnmda Istanbul kulüblerinin hangisin de olursa olsun Yaşar gibi bir müdafi, yoksulluğu kuvvetle hissedilecek bir elemandır. Bu itibarla Fenerbahçe takımı bu yandan aksayacaktır. Buna mukabil, Lebible birlikte müdafi mevkiinde oynıyacağını haber aldığımız oyuncunun «tek ayaklı» yani sol ayağını kullanamadığını da biliyoruz. Bunu da Fenerbahçe aleyhine kaydettikten sonra takımm heyeti umumiyesinin geçen senekinden daha iyi olduğunu söylemek bir vecibedir. Vesaiti bol olan Fenerbahçe nfâ antrenman ve çalışma sistemi hiç de tenkid edilecek mahiyette değildir. Bu irifcarla 1937 1938 lik maçlarına girerken millî küme şampiyonunun vaziyeti normalin fevkindedir demek bir müba lâğa olmaz. Çünkü müdafilerin aksamak ihtimaline rağmen haf hattı çok işlek ve seyyaldir. Galatasaray takımı Geçen senelerdeki tecrübelere göre deryadan geçip ırmakta boğulmak itiya dında olan Beşiktaşlıların bu mevsim zarfında haf hatlarının aksıyacağını tahmin fazla bir kehanet olmaz kanaatindeyim. Kalecilerinin takıma nazaran zayıf ol ması, müdafılerinin çok iyi ve canla başla çalışmalarına rağmen bir aksakhk oldu ğu gibi haflarının geçen seneden belki de biraz daha düşmüş olmak ihtimalleri; Beşiktaşlıların müdafaalarını her halde geçen seneden daha güçleştirecektir. Takımda çok kıymetli elemanlar olmasma rağmen Beşiktaşlıların şimdiye kadar bu oyunculann kıymetlerile mütenasib kombine bir oyun çıkaramayışlarının sebeb Ieri izale edilmedikçe takım kendinden beklenen oyunu çıkaramamakta devam edecektir. Antrenman noksanmı ve inti zamsızlığını ve hatta disiplin azlığını izale etmeleri şartile, fikrimce her zaman için çok tehlıkeli olan Beşiktaşlıların bu sözlere gücenmiyeceklerini bildiğim için daha ileri giderek diyorum ki oyuncular arasmda dostluk ve ahenk yaratamadıkları takdirde takımlarından beklenen randımam almakta daima güçlük çeke * ceklerdir. Diğer taraftan Beşiktaş birinci takıminın bu sene için yeni eleman çıkarıp çı karamıyacaklannı bilmemekle beraber, her halde takımm birkaç mevkiinde buna ihtiyaç olduğunu söyliyebilirim. 1937 . 1938 lik maçlannda Beşiktaş takımı, geçen senelerde olduğu gibi daha ziyade muhacimlerinin gayretine gü venmek mecburiyetindedir. Her halde biz kendi hesabımıza Beşikta? takımının bu aksaklıklara bir çare bularak her zamankinden daha kuvvetli ve arasıra gördüğümüz özlü oyunlarını bütün lik maç ları imtidadmca göstermelerini candan dileriz. Çünkü Siyahbeyazlılann kıymetlerile mütenasib netice almamaları hakikî sportmenler meyanında bizi de rencide etmektedir. Kadıköy Guneş Istanbulspor V J Bugün Taksim stadyomunda Mülâ yimle Hindli Faddal Mohammed arasmda iddiah ve intikam maçı mahiyetinde bir serbest güreş müsabakası vardır. Malum olduğu üzere iki pehlivan arasında Cumhuriyet bayramı günü yapılan müsabakada Mülâyim, hasmmın sırtını 36 ncı dakikada yere getirmek suretile kazanmıştı. Buna karşı Hindli pehlivan, minder kenarında alta düşmüşken gürültü arasmda hakemin düdük çaldığını zannederek kendini koyuverdığini ve Mülâyimin bundan istifade ederek kendisini bastırdığını iddia etmiş ve bir daha tutuşmağı kabul ettiği takdirde Mülâyime 100 lııa vereceğini söylemişti. Bugünkü karşılaşma Hindli pehliva nın iddialarının ne dereceye kadar doğru olduğunu meydana çıkaracaktır. Serbest güreş müsabakalan futbol lik maçlan bittikten sonra saat yedide baş • lıyacaktır. Hamallar müşkül vaziyette! Istanbul hamalları cemiyetinin sene lik idare heyeti seçimi yarın başlıyacak ve üç gün devam edecektir. Istanbul hamallarının vaziyeti şimdi çok nazik bir devreye girmiştir. Sırt hamallığının kalkmasından sonra Istanbul hamallan pek fütur getirmemişler ve he men birer el arabası edinerek çalışmağa başlamışlardı. Hatta bu arada Hamallar cemiyeti de Belediyeden bir el arabası modeli istemiş, hazırlanan nümune geçen hafta Hamallar cemiyetine verilmişti. Cemiyet bunun süratle çoğaltılarak bü tün hamallara vcrilmesi için faaliyete geçmişti. Fakat bu sırada Belediyenin bir müdahalesi hamallan bu işte inkisara uğratmıştır. Belediye, böyle elle çekilen arabala nn şehrin seyrüsefer intizammı bozduğu nu, çirkin bir manzara arzettiğini görerek alâkadarlara hamalların el arabası kul lanamıyacağını bildirmişrir. Belediyeye göre, hamallık tahmil ve tahliye ameleliğidir. Bu vaziyet karşısında lstanbulun ha mal kadrosunda çalışan bir kısım hamala iş kalmamıştır. Bu yüzden kısa bir müddet zarfında Istanbuldaki 2200 kayıdlı hamalın 1800 e kadar indiği söylenmektedir. Mersin Sarbaylığından: Mersinde şehir mütehassısı tarafmdan tesbit edilen yerde dikilecek Atatürk abıde proıesmin tanzimi için bir müsabaka açılmıştır. 1 Bu musabakaya iştirak edeceklerin Türk tebaası olmalan şarttır. 2 Hazırlanan proje ve maketler 21 ikincikânun 938 cuma gününe kadar Mersmde Beledive dairesinde müteşekkil Abide Komisyonu namına Belediye Reisliğine gönderilecektir. 3 Bu musabakaya aid şartname ve abide dikilecek yerin halihazır ve müstakbel plânları parasız olarak Belediye Reisliğinden alınabilir. 4 Musabakaya dair başkaca izahat ve malumat Belediye Reisliğinden istenılir. (7274) Optamin Saç Eksiri Size tam bir genclik ve saçlarınıza yeni bir hayat kazandırır ! Bakırköyünde bugünkü maçlar Bugün Bakırköyünde Barutgücü sa hasında Bakırköy îstiklâl İdmanyurdile Barutgücü kulübünün A, B ve gene ta kımlan arasmda üç futbol müsabakası yapılacaktır. Optamin saç eksiri Saç dökülmesinin kat'iyetle önüne geçer Afyon grupu futbol şampiyonası Zavallı amele Yedi metre yükseklikten düşerek öldü Dün, saat 11 raddelerinde, lstinye dokunda tamirde bulunan Galata vapuru güvertesinde marangoz Malatyalı Fevzi oğullarından îzzet çahşırken güvertenin kenarındaki döşemeyi de tamir etmek istemiş, iğıldiği bir sırada muvazenesini kaybederek 7 metro yükseklikten dokun üstüne düşmüştür. Zavallı marangoz, saç dokun ustüne düşer düşmez kafası patlamış, derhal ölmüştür. ^ < Bu da başka! Yüksekkaldırımda Musevî sinago nunda tamiratta çalışan Faik oğlu Şev ket iskele üzerinde meşgulken birdenbire iskele kırılmış ve yere düşerek sol ayağı kalçasmdan çıkmıştır. Şevket baygın bir halde hastaneye kaldınlmıştır. Geçen seneki lik maçlarının hemen hemen sonlarına kadar Galatasaray ta kımı ümidin fevkinde gerek kaybettiği eski oyuncuların noksanlıklarına gerekse bunların yerlerine koymak mecburiye tinde kaldığı yeni elemanların tecrübesizliklerine rağmen bir varlık ve cevher göstermiştî. Bunun sebebi renk ve kazanmak aşkı oldukça ve hangi sporda olursa olsun işin yarısı da bundan ibaret bulundukça Galatasaray dört kulüb arasmda her zaman tehlıkeli bir rakib mevkiinde bulunacaktır. Galatasaray takımını bugün îçîn müstakar bir takım halinde görmediğimizden oyuncular üzerinde bir mütalea yürüt mekten çekiniyoruz. Buna rağmen birinci takımda mühim bir aksakhk vermeden oynıyabilecek on altı on yedi oyuncusu bulunan vesaiti bol, ve sistematik çalışan man Afyonkarahisar (Hususî) Millî küme harici kulübler arasında tertib edilen futbol Türkiye birincilik müsabaka lan için Afyon grupu şampiyona maçlan burada merasimle başladı. Kur'a neticesinde birinci günü Ko caeli ve Denizli şampiyonları karşılaştı lar. Maç, daha hâkim oynanmasına rağmen, 21 Denizlilerin aleyhine netice lendi. Müteakıb günlerde Bursa ile MuğGüneş takımı ne halde? la, Eskişehirle Afyon şampiyonlan kar Geçen senenin dördüncüsü Güneş ta şılaşacaklardır. kımı ne halde? Sualine tereddüd etmek Izmire giden güreşçiler sizin olduğu yerde ve belki de birkaç hatîzmir (Hususî) Istanbula gelen ve daha geridedir demek ne fazla bir Cim Galati ve Panagos adındaki Yunankehanet ne de bitaraflığımızı ihlâl eden h güreşçiler, Alsancak Idmanyurdu ta bir keyfiyettir. İki senelik mevcudiyet rafından, şehrimizdeki güreşçilerle karşızarfında hakikaten şayanı hayret bir varlaştınlmak üzere îzmire getirilmişlerdir. lık gösteren Güneşlilerin en aksak tarafı oyuncuları arasmda çok kıymetlileri olmasma rağmen birlik ve heyecan nok edilir bir nesne değildir. Uzun zaman sanıdır. Maçların başında tutturdukları kulüb aşkı taşımış olmak lâzımdır. Diğer taraftan yukanda da söyledi oyunu oyunun sonuna kadar götüreme ğimiz gibi elde mevcud kıymetli eleman meleri de gene bu sebebden ileri gelmektedir. Teker teker alındıklan zaman ra lara yenileri ilâve olunmamış olsa bile kiblerinden kısmen yüksek elemanlan Güneş takımı ihmal edilir bir kuvvet debulunan Güneşin 1937 » 1938 mevsimi ğildir. Lik maçına başlamakta olan büzarfında heyecan noksanını telâfi edebile tün kulüblere olduğu gibi onlara da muceklerini ummam. Çünkü bu, ne antren vaffakiyet dileriz. ne de kuvvet ilâcı gibi şınnga ile elde Optamin saç eksiri Saç köklerinl kuvvetlendirir. Antalya Belediye Riyasetinden: Şehrimiz itfaiyesi için münakasaya konulan arözöze şartnameye uygun talib çıkmadığından bir ay zarfında pazarlıkla alınmasma karar verilmiştir. Pazarhk 25/11/937 perşembe günü saat 15 tedir. Taliblerin Antalya Belediye Encümenine müracaatleri ilân olunur. (7393) \ Muhalefet suçlularının müdafaası Elâzlz 6 (Hususî muhabirimizden) Dersimli muhalefet suçlularının muhakemelerine bugün devam edilmiş, du ruşma, müdafaa için salıya bırakılmış tır. çin öldürdü? Bak işte... Sen gel de şaşma. Ben onlann yanında üç sene çahştım. Faize de sureta melekti. Kansmın adı Faize miydi? Evet. O da Zehra Hanım gibi evine, kocasına düşkün, temiz, tertibli bir hanım. Ama gelgelelim bir acayib huyu var: Gündüz uyur, gece uyumaz. Nasıl şey o? Bir kahve tiryakisiydi ki böylesi görülmemiş. Yanm okka kahve on gün dayanmazdı. Günde on fincan, on beş fincan, koyu koyu içerdi. însanda sinir mi kalır? Geceleri uyku yok. Fosur fosur sigara da içer, sabahlara kadar oturur; sonra gündüz ikindilere kadar yatar. Öğle yemeği yok. Uykudan kalkınca şöyle bir yanm dilim ekmek, arkasından gelsin kahve. Zehra Hanımm böyle huylan var mı? Dinle bak. Faize Hanım da tıpkı Zehra Hanım gibi gece sabahlara kadar evin içinde dolaşırdı. Onun da korkulan var mîydı? Çok evhamlıydı. Kapı çıtırdasa yerinden oynardı. Ben Zehra Hanımı gördükçe hep rahmetliyi hatırlanm. Pekî, niçin kocası onu öldürmüş? A... Söyledi ayol, vallahi söyledi; ağzile... Kim söyledi? Baş, diş, nezle, grip, romatizma ve bütün ağnlarınızı derhal keser. NÜZHET ABBAS hud basmacı İbrahimi hatırlanm, biraz öfkelice galiba... derim.» Yalda gördü ğüm erkekler bana evlerinde çalıştığım beyleri, efendileri hatırlatırlar. Kadınlar da öyle. Kendi kendime sorarım: «Şu taze, manifaturacı Halil Efendinin kansmı andırmıyor mu? Burnunun ucu havaya kalkık, yanaklan çukur...» Bizim Zehrayı da birine benzetir miydin ? Şimdi onu söyliyecektim. Benden çok yaşıyacaksın. Benzetirim ya: Tıpkı Yanyalı İhsan Beyin karısı. Kim o Yanyalı İhsan Bey? A... Sizden iyi olmasın... Melek gibiydi zavallı. Öldü mü? Olmedi, hapiste. Gazetelerde oku madmız mı? Sekiz sene var, adamcağız, vallahi melek, tıpkı senin gibi, melek, durup dururken kanlı katil olup çıktı. Sebeb? Kansmı öldürdü. Ama vallahî kadın haketmişti. Ama gelgelelim ortada ispat yoktu. Böyle bir saatte ben!m muhayyilem en küçük tesirlerle fitili almağa müsaid bir hale gelmişti. Her vak'ada kendi mukadderatımı aradığım için hemen sordumt Sen Zehrayı onun karısına mı benzetiyorsun? Tıpkısı! Acayib şey! I! ~n Bey karrını ni Isim ve markaya dikkat. Taklidlerinden sakınmız. Kadın. Olanı biteni kocasma anlatıvermiş. Olan biten nedir? Hiç unutmam. Buram buram kar yağıyordu. Diz boyu kar. Dizdariyedeki evlerinde idik. İhsan Bey o gece sarhoş geldi. Kan koca odalarına erken çekildiler. Kadın kocası uyuduktan sonra bitişik odaya gider. Otururdu. O gece gitmedi. Odaları benim odamın üstünde. Ayak seslerinden anlanm. Tevekkelı değil, sen ayak sesi mü tehassısı olmuşsun! Rukiye Hanım sesimdeki istihzayı f arketti: Dinle de bak, dedi, anlıyor muyum, anlamıyor muyum? Hem canım konuştuklarını da duyuyordum; ama ne konuştuklarını değil. Çok kulak kabart tım o akşam, lâkırdıları da seçemedim. Allah var. Doğrusunu söylerim. Mah kemede de Kur'ana el bastım. Yemin ettim. Bir yalan söyleseydim İhsan beycik kurtulacaktı. Yalan ama hakikat gene. Lâkırdıyı çok karışık anlatıyorsun. Rukiye Hanım. Hâlâ sualime cevab vermedin. İhsan Bey kansmı niçin öldürdü? Rukiye Hanım birdenbire dikikli: Faize yüzbaşıyı seviyordu ayol, diye bağırdı. Hangî yüzbaşı? Topçu yüzbaşısı Alâeddin. Tanırsm belki. Hayır. Kocası bilmiyor muydu? Ne gezer! O da senin gibi safdil. Kan beynime çıktı ve bağırdım: Rukiye Hanım! Saçmalama, lâkırdıyı doğru anlat. A... Vallahi, sîz erkekler safsınız. O İhsan Bey de Faizenin üstüne toz kondurmazdı. Ayol... İşte gözönünde: O sabahlara kadar uykusuzluklar, o kahv0 üstüne kahve içmeler neydi? Hep sevda.* Ben kendi kendime: «Bu kadın mutlaka" birini seviyor.» derdim. Yüzbaşıyı sevdiğini de anlamıs, mıydın? Anlamıştım ya... Akrabalarındandı o. • Kadınm akrabasmdan mı? Hayır, İhsan Beyin... Dayısının oğlu. Yakışıklı bir zabit... Evin içine girip çıkan bir o vardı. İhsan Bey hiç kıst kanmazdı. Senin gibi. Ben kıskanc değil miyim? Hiç. Senin neren kıskanc? Baksana bu gece hanım dokuz olmuş, eve gelmemişti, sen gene hiç telâş etmedin. Telâştan ne fayda var? Ey... Devam et. Demek ki o geceye, karlı geceye kadar İhsan Bey birşey anlamamıştı, Hiç. Kadın o gece îtiraf mı etmiş? Ya!.. Açıkça söylemiş: «Ben set nînle yaşıyamam artık, Alâeddini seviyo* rum.» der. (Arkast var) icabında günde 3 kaşe alınabilir Korkuyorum ! Tefrika: 29 Yazan: Server Bedi Söyle! Ne var? Ummam. Can tatlıdır. İçi fesad dersiniz. Canına kıyan yok mu? Hem dün sabah onu kuyu başında bulmadık Demem, söyle. O mektublar nedir, mektublar? mı? Ne mektubları? , Siz ona bakmayın. Benim bildi Hergün mektublar yazıyor, kendi ğim Zehra Hanım canına kıymaz. götürüp postaya veriyor. Neden kıymaz? Hergün birkaç mektub mu yazi Kıymaz. Rahatını, keyfini pek yor? bilir o. Birkaç değil amma... Bu da mantıklı bir lâkırdı değüdi. Mektub yazmaktan ne çikar Ru Zehra keyfini bilip de ne vapıyor? Hizkiye Hanım? Onun köyünde btbssı var, metçilerin hanımlarmı çekiştirmek fırsat'.. Keyfini bilir ne demek? Zehra arkadaşlan var. Her gün yazılır mı? Hanım kadar evine bağlı kadın var mı Her gün mü? dır? Her gün gibi birşey. Rukiye cevab vermedi. Ben hâlâ ZehUykumun geleceği yoktu. Bana çay ranın eve gelmemiş olmasma inanamıyordum. Durup durup: «Tuh^f şey!» di pişiren Rukiye Hanım ana veya abla rolünü almıştı; sesine şefkat doldurarak anyordum. latıyordu: Rukiye birdenbire: Ben çok kapı gezdim, dedi, nîce Dilim yok ki!.. dedi. hanımlar gördüm. Artık bir bakışta hep• Sıçradım: Neler yumurtluyorsun be kadın! sinin yüreciğini anlıyorum. Sokakta gi dedim, dilin neden yok? Doğru dürüst derken insanların yüzüne bakarım. Er birşey söyledin de ben seni azarladım kekse, içimden: «A... Bu bizim ba^Mtibi mı? Ne biliyorsan söyle demiyor muyunP andırıyor, derim, mızmızca g'' ... Ya