CUMHURİYET 18 Eylul 1937 ELBİSE MERAKLILARI Balkan güreş şampiyonasına Izmirde merasimle başlandı Ankaralı Hüseyin, Mersinli Ahmed, Büyük Mustafa, Çoban galib geldiler, 56 kiloda Kenan mağlub oldu Dün toplanan Balkan güreş kongresinde de mühim kararlar verildi Izmir 17 (Hususî muhabirimizden) Beşinci Balkan güreş şampiyonasına bugün Alsancak sahasında başlandı. Müsabakalara Türkiye, Yugoslavya, Yu nanistan millî takımları iştirak ettiler. Müsabakalardan sonra büyük merasim yapıldı. Bandoya ayak uyduran takım lar, bayraklarile ringde sıralandılar. Is tiklâl marşmdan sonra Vali muavini Cavid bir nutuk söyliyerek oyunlan açtı ve muvaffakiyetler dıledi. Güreş Fede rasyonu reisi Ahmed Fetgeri, Yunan ve Yugoslav kafile reisleri mukabelede bulundular. Misafirlerin millî marşlan ça lındı. Kendileri Güreş Federasyonumuza kıymetli birer hatıra verdiler. Tekrar îstiklâl marşımız çahnırken üç millet bayrağı ringin ortasmda birleştirilerek gül şekline sokuldu. Türkiye yüzme şampiyonası Istanbul takımı 73 ouvanla birinci oldu İzmir 17 (Telefonla) Türkiye yüzme şampiyonası bugün neticelendi. 200 metro serbest yarışta: İstanbul dan Mahmud 2.26,6 da birinci, Balıke sirden Osman ikinci, Antalyadan Mehmed üçüncü. 100 metro sırtüstünde: İstanbuldan Şamil birinci, Balıkesirden Hüsnü ikinci, Kocaelinden Yusuf üçüncü. 1500 metro yarışta: İstanbuldan Halil 22,59 da birinci, Balıkesirden Mus tafa ikinci, Kocaelinden Yusuf üçüncü. Türk bayrak yarışmda: îstanbul ta kımı 5,51,4 te birinci, Kocaeli ikinci, İz•mir üçüncü oldular. Umumî tasnifte İstanbul 73 puvanla birinci. Balıkesir 40 puvanla ikinci. Kocaeli 37 puvanla üçüncü, İzmir 16 puvanla dördüncü. Mersin 11 puvanla beşinci, Antalya 9 puvanla altıncı. An kara 5 puvanla yedinci oldular. Derece alanlara merasimle madalyalar verildi. BayBayanlar En müşkilpesent müşterileri memnun eden müteveffa Hasan Fehminin oğlu FİKRİ ÜSTÜNDAL bu defa LONDRA ve PARİS terzi mektebinden BİRİNCİLİKLE diploma alarak pedıerinin halefi olarak firmayı yeniden kullanmağa başlamıştır. Bu firmayı unutmaymız: TÜCCÂR TERZİ HASAN FEHMt HALEFİ FtKRİ ÜSTÜNDAL Terzihanemiz Bay ve Bayanlar için son moda zarif ve gayet şık elbiseler imal ederek müşterilerine her kolaylığı gösterecektir. Muanıelemiz peşin ve taksitledir. Sözlerimin sıhhatini isbat için muhterem Bayan ve Bayların bir defa tecrübe etmeleri kâfidir. Bahçekapı Birinci Vakıf han, birinci kat 15 No. Tel: 23389 Müzeler Arttırma ve Eksiltme Komisyonu Riyasetinden: Muvakkat Eksiltmenin gün ve Muhammen temınat saati ve nerede yapılacağı Cinsi Evsafı Miktan bedeli miktan Kilo Lira K. Lira K. Mangal Sinekli veya 20400 816 00 61 20 23/9/937 perşembe gükömürü Çerkesköy nü saat 14,30 da Müzemalı ler Genel Direktör • lüğü binasında. İstanbul Müzelerinin mangal kömürü ihtiyacı açık eksiltmiye konmuştur. İsteklilerin şartnameyi görmek üzere hergün ve eksiltmiye girecek olanlarm da eksiltme gününde Ticaret Odasındari aldıkları vesika ve teminat makbuzla rile Müzeler Arttırma ve Eksiltme Komisyonuna müracaat etmeleri. (5972) Olimpiyad işi çıkmaza girdi Bundan evvelki Balkan güreş şampiyonasında bayrak merasimi yapılırken çift çapraza gelen Yunanlı köprüye düşerek vartayı atlattı. Fakat Mustafa ayni oyunu tekrar edervk 3 dakika 16 saniyede hasmını tuşla yendi. Çok alkış landı. lınan haberlere göre, Yunanlı güreş şampiyonu Cim Londos, gelecek ayın beşınden sonra Atınada bulunacaktır. Cim Londosun Avrupa şampiyonların dan Daukolo, yahut Deklan gibi meşhur pehhvanlardan birisile göreşmesi muhtemeldir. Tokyo 17 (A A.) 1940 olimpiyadı Japon organizasyon komitesi, Japon hükumetinin şimdilik her hangi bir malî yardımda bulunacak vaziyette olmaması sebebile her türlü ihzarî faaliyetin ve masrafı mucib olacak diğer çalışmaların ÇinJapon anlaşmazlığının sonuna kadar muvakkaten tatil edilmesi lâzım geldiğini bildirmiştir. Ağır sıklet: Çoban Cardis Ağır sıklette Çoban Mehmedle Cardis «Yunan» güreştiler. Mehmed, der hal hasmınm üzerine saldırdı ve 2 dakika 15 saniyede minder kenarında hasmınm sol kolunu kaptı ve hasmınm sırtını yere getirerek galibiyeti kazandı. ALEXANDRE DUMAS FILS DUnya muharrirlerinden tercümeler serisi: 14 56 kilo: Kenan • Biris Bundan sonra müsabakalara başlandı. îlk güreşi 56 kiloda Kenanla Biris «Yunan» yaptılar. Îlk on dakika tam bera berlikle nericelendi. İkinci on dakikada evvelâ Biris alta düştü. Kenan oyun yapayım derken köprüye gelerek hasmına Balkan güreş kongresi toplandı puvan kazandırdı. Biris üstte çalışamadı. Bugün Balkan güreş kongresi Niza Son dört dakika da tuşsuz geçti. Neticemeddinin riyasetinde toplandı. Atatür de Biris ekseriyetle galib ilân edildi. ke, Başvekil İsmet înönüne, Parti baş 61 kilo: Filip Antonoviç kanlığına, Balkan devlet reislerine tazim 61 kiloda Filip «Yunan» le Antono telgraflan çekildi. Seyahatlerde plâj kaviç «Yugoslav» karşılaştılar. Îlk on daki filelerinin seyahat, yevmiye, iaşe ve ibaka beraberlikle bitti. Evvelâ alta düşen te masrafları kararlaştınldı. Kongreye Yugoslav köprüye gelerek puvan kay • pazar günü devam edilecektir. betti. Fakat üstte umulmadık şekilde çalışarak puvan aldı. Neticede Antonoviç ekseriyetle galib ilân edildi. Doğu muhteliti bugün Beşiktaşla karşılaşıyor La Dam 0 Kamelya MUSTAFA NiHAD Fiatı 50 kuroş Mşu F İ K R J Y E ehr Bu akşamdan ittbaren en yeni ve modern şarkılarını Sahibinin Sesi artistlerinden Remzi Kitabevi NOVOTNİ'DE okuyacaktır. Fiatlarda değişiklik yoktur. Bu bir fennî hakikattir ki: Memur Fotoğraftan çok iyi anlıyan, fransız ca veya ingilizce lisanlarından birisini bilen ve seyahat edebilecek bir Türk memurla fotoğraf levazımım iyi tanır ve satış yapabilecek seyyar bir Türk satış memuru alınacaktır. Aranılan ev safı tamamen haiz olanlara memnun edici maaş verilir. Müracaat yeri: Kodak Şirketi, Beyoğlu, Tünel Meydanı, Ensiz sokak No. 3, Posta kutusu No. 236. KREM PERTEV Cüdi temizler, pürüzsüz ve gergin tutar. Buruşuklukları giderir, tabiî güzelliği muhafaza eder. Bir bisikletçimizin muvaffakiyeti 66 kilo: Pankras Polihroniyos 66 kiloda Polihroniyos «Yunan» la Pankras «Yugoslav» karşılaştılar. Çok acar görünen Yunanlı, ilk dakikalarda alta düştü. Pankras 4 dakika 56 saniyede tuşla galib geldi. 72 kilo: Ankaralı Hüseyin Fişer 72 kiloda Ankaralı Hüseyinle Fişer «Yugoslav» karşılaştı. İlk 10 dakika çok Kâmran Bozkır, merhalelerinde bi sert oldu ve berabere bitti. Evvelâ üstte rer gün fazla kalmakta ve Türk spor güreşen Hüseyin, iyi çalıştı. Altta çahş kurumu bölge başkanları tarafmdan bğı vakit de hasmınm sağlı sollu giriş te misafir edilmektedir. şebbüslerini akim bıraktı. Bursalı bisikletçiler Son dört dakika tuşsuz geçti ve HüseÇanakkalede yin ittifakla galib ilân edildi. Çanakkale (Hususî) Bursa spor 79 kilo: Mersinli Ahmed Kis bölgesinden memleket turuna çıkan 79 kiloda Mersinli Ahmedle Kis «Yu dört bisikletçi şehrimize gelmişlerdir. goslav» karşılaştılar. Başlangıcda has Bu sporcularla merkez Türkgücü ku mım alta alan Ahmed, güzel çalışmağa lübü bisikletçileri arasında Balıkesir başladı. İlk devre Ahmedin lehine bitti şosesinde 20 kilometroluk mukavemet ve güreşin ayakta devamını istedi. Ah yarışları yapılmış, birinciliği Bursadan med yorgun düşmesine rağmen birkaç Hikmet, ikinciliği çok az bir farkla defa ters salto tatbik etti. Neticede Ah Türkgücünden Ömer, üçüncülüğü ge med, müttefikan galib ilân edildi. ne Türkgücünden Emin, dördüncülüğü 87 kilo: Mustafa Gerekakis Bursadan Hüsameddin almışlardır. 87 kiloda Mustafa ile Gerekakis «Yunan» karşılaştılar. Birinci dakikada Adana 17 (A.A.) Üç bin kilometroluk bir bisiklet turu yapmak üzere Ankaradan 6 eylul günü ayrılan bisikletçi Kâmran Bozkır hiçbir ârızava uğramadan merhalelerini katetmektedir. Bu suretle çetin bir tur yapmakta olan bu bisikletçi, 225 kilometro olan Niğde Tarsus merhalesini arazinin çok sarp oluşuna rağmen 10 saatte katet mek suretile 14 eylulde Tarsusu tut muştur. Doğu muhtelit talumı Üçüncü Umumî Müfettiş Tahsin Uzerin Doğu gencleri için bizzat hazırladığı büyük turneye çıkan Doğu muh teliti bugün ilk maçmı Taksim stadında Beşiktaş takımile yapacaktır. Doğu genclerinin kendilerinden daha yüksek ve teknik futbolcularla temas ederek oyun kabiliyet ve kudretlerini arttırmak maksadile hazırlanan bu turneye Doğu muhteliti 20 kişilik bir kadro ile çıkmıştır. Her gittikleri yerde hemen üstüste müsabaak yapmak suretile birbirinden parlak neticeler alan Doğu muhteliti, hiç şüphe yok ki İstanbulda yapacağı maçlarda seyahatin en büyük istifade sini temin etmiş olacaktır. Beşiktaşlılar, lik maçlan arifesinde yapacakları bu maça büyük bir ehemmiyet vermektedirler. Yeni mevsime girerken takımmı hayli değiştirmiş olan Beşiktaş, bugünkü maçta yeni kadrosunu da tecrübe etmiş olacaktır. Doğu muhteliti 13 ağustosta Trab zondan ayrılmış ve sırasile Giresunda raporumu yazar venrım. Heyecanlı şey! Evet, heyecanlıdır. B«n tayya reyi çok severim... Bana kalırsa, tayyare bu harbde büyük rol oynıyacak. Esasen, Alıran müttefikleriraizle müştereken bir plân hazırladık. Tayyare imalâtını artıracağız. Hatta, yeni bir tip avcı tayyaresi çıkanyoruz ki, düşmanlarımız parmak ısıracaklar... Bu günkrde, o işle meşgulüm... Ya, Matmazel Belkis! Siz de beni görünce, zevk ve safadan başka birşey düşün miyen bir hovarda zannetmişsinizdir değil mi? Hiç de öyle değilim halbuki! Çalışırım. Şampanyamı da içerim, amrra gene işimden geri kalmaro. Mülâzim, koltuğuna yaslandı; ya zıhanenin gözünden sarı bir dosya çı kardı. Masanm üstüne koydu ve bir yumruk mdirerek, haykırdı: Şu dosyayı görüyorsunuz ya matmazel? İşte bu dosya düşmanlan mızm canma okuyacak.... Hele biraz daha dişlerini sıksınlar!.. Sybil: Oh olsun! dîye cevab verdi. Mademki harb istediler, görsünler şimdi harb nasıl oiurmuş ! 3 2 galib, Orduda 2 2 berabere kal mış, Samsunda büyük bir deniz fırtınasından sonra yaptığı*maçı 4 0 kaybetmiş, revanş maçmı 3 3 berabere bitirmiş, Kayseride 20, Konyada 32, Afyonda 75, İzmirde 4 3 galib gelmiştir. İzmirde yetmiş dakika oynanan ikinci oyunda 4 3 mağlub vaziyetinde iken oyun yarıda kalmıştır. Bir aylık zaman içinde on maç yapan Doğu muhtelitinin bu büyük turneden büyük bir muvaffakiyetle dönmekte olduğu, yaptığı maçlarm tetkikinden kolaylıkla anlaşılmaktadır. Doğu muhteliti, şehrimizde yapacağı maçlarda, burada bulunan Doğu gencleri, bu meyanda Fenerden Naci, An karadan Hasan ve Galatasaraydan Salimle takımını takviye etmektedir ve bugün sahaya şu şekilde çıkacaktır: Ali Osman Salim, Mehmed Ab durrahman, Hasan, Fuad Mustafa, Nihad, Murad, Naci, Asım. Doğu muhteliti ikinci maçı yarın Galatasarayla yapacaktır. Bitişik odadan bir bardak şangırtısı işitildi. Holtzdorf kulak kabarttı; gü lerek: Bizim arkadaşlar ziyankârlıga ibaşladılar, dedi. Galiba Rennizek, bermutad bulut oldu... Sonra ayağa kalkarak ilâve eiti: Bir dakika müsaadenizi rica edeceğim, matmazel... Şunlarm biraz kulağmı çekeyim... Siz oturun, daha konuşacaklarımız var... Öyle cana ya kınsmız ki, sizinle başbaşa çene çalmağa bİT türlü doymuyorum... Von Holtzdorf odadan çtktı. Sybil, yalnız kaldı ve oturdugu koltuktan kımıldamadı. Bitişik odada yere birisi düştü, bir şişe yuvarlandı. Bütün bu gürültüler, genc zabdtlerin, izin günle rrni alabildiğine neşeli geçirdiklerini pö'steTİyordu. Biraz sonra Holtzdorf, tekrar oda ya girdi: Matmazel Belkis, dedi, Renni zek fena halde sarhoş oldu... Ayılt ttıağa uğraşıyorum... Aşağıya kadar tnip kapKiyı uyandıracağım... Kusura bakmayın, sizi gene yalnız bırakıyo rumı.r. Kapıcıdan biraz amonyak alıp şu ayyaşı aydtayım, hemen gelirİTn... EKSİLTME İLANI Konya İli Kültür Direktörlüğünden: 1 Eksiltmiye konulan iş: Konya înceminare medresesinin tamiridir. 2 Keşif bedeli «6923» liradır. 3 Eksiltme kapalı zarf usuliledir. 4 Sksiltme müddeti 4/9/1937 tarihinden itibaren 23/9/1937 tarihine kadar 20 pündür. 5 Muvakkat teminat «519» liradır. 6 IhaJe 24/9/1937 tarihine raslıyan cuma günü saat on beşte Konya Hükumet d.uresinde Kültür Direktörlüğü makamında yapılacaktır. 7 İsteklilerin teklif mektublarım ve (2490) numarah kanun mucibince Ticaret Odası vesikasmı ve Nafıa Vekâletinden 1937 yılı için alınmış ehliyeti fenniye vesikasmı ve bu gibi işleri yaptığına dair muteber belgesile birlikte (519) lıralık muvakkat teminat makbuz veya mektubunu altıncı mad dede yazılı günde ihale saatinden en az bir saat evvel Kültür Direktörlüğüne makbuz mukabilinde vermiş olmaları şarttır. Posta ile gönderilecek mektub ların nihayet ihale saatine kadar Kültür Direktörlüğüne gelmiş olması ve dış zarfın mühür mumile iyice kapanmış bulunması lâzımdır. Postada vâki olacak teahhür kabul olunmaz. 8 Kfşif evrakı ve fennî ve eksiltme şartnameleri ve mukavelename hergün Konva Eski Eserler Müzesi Direktörlüğünde görülebilir. Haricde bulunanlara sarih adreslerile posta ücretlerini gönderdiklerinde kendilerine yol(5964) BASURAHEDENSAİ BUiUn dünyada tanınmtş bir ilâçtır. Ameliyatsız basur memelerini mahveder iltihabı. kanı derhal keser. Beni burada beklersiniz, değil mi? Rica ederim, işinize bakm... Ben burada uslu uslu sizi beklerim... Holtzdorf kapıyı kapadı, çıktı. Sızak üzere clan ıki arkadaşını salonda bıraktı ve koridora geçti. Başka bir odanm kapısmı, ihtiyatla açtı. Orada, sivil kıyaflrti bir adam vardı. Bu ada mm kulağına yavaşça şu sözleri söyledi: Yazı odamda, yalnız başına o turuyor... Ben bir bahane bulup sıvıştım... Bu fırsatı kaçırmayın... Derhal gidiyorurrt..* Gözetliyeceğiniz yeri intîhab ettmiz mi? Evet. Dosya, yazı masamın üstünde duruyor... Sarı kaplıdır. Biliyorum, efendim, anlaşıldı. Holtzdorfun konuştuğu sivil. emniye't müfettişdydi. Zabit, aşağı inerken o da odadan çıktı, koridordan, yemek odasmdan geçti, daha dar, başka bir koridora geldi. Bu koridorun nihaye finde bir kapı, Tcapının üstünde de, müstatil bir cam vardı. Bu camdan bakınca, yazı odasınm içini tamamen görmek mümkündü. Müfetti?, gürültü etaıedien, bir is kemîeye çıktı ve, yazı odasında oturan Sybil'i gözetlemeğe koyuldu. *** Sybil, arkası koridora açılan kapıya dönük olduğu halde oturuyordu. Yerin den kıpırdamağa hiç niyeti yoktu. Ev sahibinin halinden şüphelenmişti. Evvelâ, mülâzim Von Holtzdorf'un, kafası iç kiden dönmüş bir adamdan beklenmiyecek kadar mantıklı sözler söylediğine dikkat emiş ve onun, rol yaptığına hükmet mişti. Sarhoş olan bir adam, durup du rurken tayyareciliğin istikbalinden bah • seder ve millî müdafaaya aid sırlan böyle oyuncak yerine koyar mıydı? Bu dosyayı, ne diye meydana çıkarmıştı? Sybil'in kafasında bu düşünceler dolaşırken, gözleri de dosyadaydı. Bu san kabm cazibesine tutulmuş gibiydi. O esnada, dimağında birdenbire bir ışık yanar gibi oldu ve genc kadın, işi anladı. Kendisini tecrübeden geçiriyorlardı. Bu, apaşikâr görünüyordu. Yazıhanenin üs tünde duran bu dosya, bu gizli vesaik, onu avlamak için oraya konulmuş bir yemdi. O ana kadar, bunu nasıl düşünmemişri? Holtzdorf'un odadan çıkmak için bulduğu sebeb bir bahaneden ibaretti..* (Arkast var) Cim Londos Atinaya dönüyor Atina 17 (Hususî) Nevyorktan a I SEHER VAKTij | Yazan: Çeviren: ^^^ Maurice Dekobra 21 Hamdi Varoğlu mm S | Matmazel, barm havası fazla ısındı gibi geliyor. Bütün bu siviller fena fena kokmağa başladılar... Bura dan çıksak da, birer kadeh şampanya da bizim evde içsek, ne dersiniz? Evim şuracıkta, Magdalenenstrasse'da. Ar kacaşlarım da beraber gelirler, hep birlikte gideriz.. Sybil, bir sanrye tereddüd etti. Gecenin bu vaktinde, bu tanımadığı adamm evme gitmek işine gelmiyordu. Fakat, üzerine aldığı vazife icabı, böyle b«klerrr edc'k \aziyetlerle karşılaşması mukadderdi. Esasen, önceden herşeyi göze almıştı. Mülâzimin teklifini kabul etti. Von Holtzdorf, Magdalenenstrassede, Güzel San'atlar Akademisine ya kın bir yerde, bir binanm ikinci katında oturuyordu. Salona girer girmez, mü lâziır, emirberini çağırdı ve şampanya lsrrarladı. Sonra, kütübhanesmi göstermiek bahanesile, Sybil'i, çalısma odası na götürdü. Holtzdorf, o akşam fazla içmişti. Yazı rr.asasının arkasındaki koltuğa oturduğu, daha doğrusu, çöktüğü zaman Sybil, onun bu fazla sarhoşluğunun farkma vardı. Mülâzim, ceketinin yakasını çözerek dedi ki: Ah! Matmazel Belkis... İnsan, fırsat bulunca biraz dinlenir, eğlenirse iyi oluyor... Nezarette öyle çok işim var, öyle yoruluyorum ki... Sjbil, hayret eder gibi göründü: Nasıl nezarette? Siz ceplıede değil misiniz? Arasıra, istikşaf için cepheye gittiğim olur. Rus hatları üzerinde u çuş yaparım. Bu benim sporumdur matmazel! Şerapneller, tayyarenin et rafmda patladıkça, insan, kendi ken • drne: «Acaba gidiyor muyum?» diye düşünür. Annna, işte o kadardır. Şe rapnel kazasrna uğraıradan dönerim,