26 Tenunuz 1937 CUMHURİYET Bir gezintiden intıbalar Dünyanın yazlık f Subhi Berekât, Vatanî cennetii partisini tenkid ediyor «Ben Başvekil olsaydım aklımı başıma alır, Hatay işini görüşmek üzere Parise değil, Ankaraya gider, Türkiye ricalile başbaşa verirdim» • Hakikati gören bir göz GÜNÜN BULMACASI 1 2 3 4 5 0 7 8 9 10 1 1 • • • • • • Bu cennet Boğaziçidir. Ah bu tabiî cenneti bir de medenî cennet haline koyabilsek... • • • • a Dünyanın cenneti neresidir? • îlk seyahate çıktığım 1908 denberi Soldan sağa: gördüğüm memleketler arasında, dünya1 Meşhur bir aşıyı kesf ve ona Isminı veren doktor, bir soru edatı. 2 Kırmızı nm cenneti neresi olduğunu, evvelki gün, IBattaraft l inci tahijede] dum: (Ne Türküm, ne Arabım, Çin •denizden sonra gelen bir Ingiliz mustem zihnimde araştmp durdum. Bu araştır Hâlâ politikayı terketmediniz mi? geneyim.. Amma hepinizin kafasını ekesi, hayvanların su içtıkleri yer. 3 ma, bir yaz günü yapıldığı için, tabiî, Lsim, Koprubaşında Ben mi?.. dedi, ben mi politikayı kıracağım!) Ve kırdım... Yakaladığımı ince tüy. 5 Alfabedebir semt. 4 Takılan. iki harf, güzel san'at. güneşi, denizi, rüzgârı bol bir yer araterkedeceğim.. Böyle birşeyi akhmdan hapsettim, sürdüm. Kaçan kaçrı. Ab • 6 Bir hayvan, eski alfabede bir harf. 7 dım. Bu sayfiye cennetini, yahud cennet bile geçiremem. Bilâkis pek yakmda durrahman Şehbenderler, Cemil Mür Minnet. 8 Bir mlnnete karşı mukabele, sayfiyesini... (Bu terkiblerin hangısı kole. 9 Iran dilinde «ağız». garibe. 10 (Tevhidi sufuf) partisini kuracağım. dümler, Cabiriler ve gayrihim ve gayri • Fransızca «kanaız», ekalliyetlerden bir kıdoğru? İşin içinden çıkamadım. ö z türk Suriye hükumetini tutan Vatani • him, hepsi benim imzamla sürülmüsjer • sım. çesi, herhalde, çok daha açık ve kuv lerle birleşmek için mi? Yukarıdan asağıya.di, mahkum edilmişlerdi. vetli. Onun için cümleyi yarım bırakıp, 1 Boğaziçinde bir yer, nota 2 Ca Asla... Asla onlarla birleşe • Bu hareketinize nadim olmadınız riye, neş'eli. 3 Ikl nota arka arkaya, vu yeniden başlıyorum.) Kışlık bir cennet mem! mı? udünde «oğukluk hissetme. 4 Bir sayı, değil, yazlık bir cennet aradım. Gördü Bir muhalefet partisi o halde?. Oldum doğrusu.. Yapmamahymı müstesna. 5 Bir emir, bir soru edatı. 6 ğüm şehirleri şöyle bir zihnimden geçir Şüphe mi ediyorsunuz. Suriyeyi şrnı. Çünkü onlarda Fransızlarla uğra • Bir yeri derinden kazıyan, susuzluk cari yer. 7 Kayıbdan haber verme, isim. dim. Fransaya pişkeş çekenlerle mücadele şıyorlardı. Ne olursa olsun memlekette lan Fransızca «gol», yoksul. 9 Hamam Köstencedeki Mamaya denilen plâj için. ki mücadele safında bir kuvveti eksilt • hizmebkârlarından, dörtte bir. 10 En az, mı? İyi amma sıcak ve manzara güzel bir yazı vasıtısı. Anlamıyorum. Vatanilerin Suri mis, oluyordum. Boğaziçinden güzel bir manzara: Arnavudköyü lığinden tamamile mahrum. yenin istiklâlini temin eden... O halde bugün iş başmda bulu Evvelki bulmacanın halledilmiş şekli Sanyerde, Canlı Balık kazinosu, canBükreş mi? Güzel ve gittikçe avrupa geçen yazları o kadar tatsızdır ki koca Derhal sözümü kesti: 10 nanlarla hemfıkirsiniz.. lılaşan bir şehir amma sun'î gölleri ve ha şehir, temmuzda tahliye edilmiş bir şehir lı Macar kızlarının orkeîtrası da inzimam İstiklâli tam istiyoruz biz, anladı • Asla, asla dedim ya... Onlar edince hakikaten çok canlı bir eğlence vuzlan denizin yerini asla tutamaz. Çok manzarası arzeder. İ TİOİNİ1 niz mı beyefendi, istiklâli tam istiyoruz. yanlış yola saptılar. Suriyeyi Fransaya bunaltıcı ve ağır bir sıcakla yanıyor. Londra: Bu muazzam şehir, dünya • yeri olmuş. Oturacak yer yok... Bu mü Bugünkü şekilse... EİV EİD O N • İB EİK veriyorlar. Yaptıklan muahede budur. Romanya ile Bulgaristan ve Yugos • nm iş ve siyaset mihveri olmakla bera • nasebetle şunu da söyliyeyim ki Şirketi RİA Z İ • U Lİİ S • Ve sinirli, kollannı açarak yerinden Bu sebeble iş başmda kalmamalan, çe • lavya arasmdaki Tuna kıyılan mı? Man ber, sisleri ve yağmurlarile bir sayfiye ol« Hayriye, Boğaza eski canlılığını vermek oynadı: M • E EİN kilip gitmeleri lâzımdır. için elinden geleni yapıyor. 75 kuruş gizarada değişiklik var. Kâh yeşil ve düz maktan çok uzaktır. • Rica ederim, istiklâl kelimesine L • • İM • L A L Ve bir lâhza düşündükten sonra: kıyılar, kâh koruluklarla dolu adalar, Bruxelles (Brüksel): Parisin bir baş bi çok ucuz bir fiatla sekiz saat süren te hürmet edelim, dedi. Sade o kadar mı.. dedi, işte Ha İ R E N • K O L U kâh tabiî birer kale duvan gibi eflâke ka türlüsü ve daha çok tatsızı olan bu nezzüh seferleri, ucuz tarifeler, YenikÖyMuhatabamı teskin için bir başka tay meselesi.. Bu da onlann manfeti dee Beykoz arasında araba vapuru seferser çekmiş, sarp, dimdik kayalardan mü şehri geçiyorum. E •İTİAİRİAİN • M mevzu bulmak gerek. ğil midir? Bu işi iki milletin dostluğuna, rekkeb yarlar. Fakat çamur renkli T u Ostende: Belçikanın bu güzel sayfi • eri ve emsali teşebbüsler, takdire değer • ME Z A T • V E Fakat ben ağzımı açmağa vakit bu •kardeşliğine zarar verebilecek bir şekil na, insana ferahlık vermiyor; münhat yesi deniz kenannda ve banyolarile meş» ıizmetlerdir. • Z E • H A T AİY lamadan, o, devam etti: de boyle uzatıp gitmeleri doğru mudur? yerleri çok sıcak, boğazlanndaysa ağır hurdur amma manzara güzelliğinden Gece mehtabda, dönerken bu beyaz 10 R Ben, vatan sevgisini Galatasaray Bakınız size birşey anlatacağım; üç sene N S A L ve müz'iç bir rüzgâr esiyor. Boğaz gecesinin zevkini, bütün havası mahrumdur. lisesinde aldım. Orada Yunus Nadi B e y evvel ben Suriye parlamentosu reisiyken Belgrad: Eteklerinde Tuna ile Sa v Fransanm Şimal denizinde ve Akde • hamesemle emdim. Karpuz kokan denizi, le sınıf arkadaşıydım. Biz o zaman hat buraya, Antakyaya gelmiş ve Uluca er uyduruyorlar ve nasıl utanmadan... vanın birleştiği bu şehrin manzarası gü •nizdeki su şehirlerine gelince, birinciler, bir nur ırmağı gibi akıyordu. Kıyılann Kimlerdir bunlar? ta Yunus Nadinin tejvikile • gizli gizli mide cuma namazından sonra mimbere zel... Belgrad ilkbaharda, sonbaharda tabiî güzellikten mahrum ve Atlas Ok daki korulukların tepelerine bir ı;ık tozu Kim, kim? Onlan siz benden iyi Namık Kemalin eserlerini okur, heye çıkarak halka şöyle hitab etmiştim: daha güzeldir; fakat yazm sıcak. Tuna yanusunun ölü dalgalarına açıktır. De serpilmişti. Gökte ay, sanki Boğazm gücanın, vatan aşkının tadı nedir, anlar • (Fransızlar sizi aldatıyorlar. Yapılan lilirsiniz.. ile Sava birer erimiş kızgın kurşun nehri niz hemen daima kirlidir. Cote d'Azur» zelliklerini hayranlıkla, hasretle seyredi Fakat sizce burada tahrikât ya dık. Mektebden çıktık, hayata sürük muahede sizi satıyor, esir ediyor. Yazık gibi akıyorlar. dekilerse bütün Akdeniz kıyılan gibi yordu, sahillerde ışıklar inci birer ger panlar kimlerdir? endik. Birçok memuriyetlerde bulun * kı bunda aranızda yetişmiş birinin de Sinaya: Tepelerini bulutlar «armış, çok güzeldir. Mavi deniz, yeşil sahiller, danhk gibi uzanıyor, yeşil ve kırmızı deöum. Nihayet.. parmağı var. Bizi ancak Türkiye kur Bence evvelâ birkaç Fransız müsyeşil çam ormanlan arasında, serin ve bin itina ile süslenmiş şehirler... Fakat niz fenerleri bu gerdanlığı süsliyen ya • Ve burada Umumî Harbin sonuna taracaktır. Türkiye buraya gelirse ben temleke memuru... Sonra da burada kuytu bir yer, fakat huni gibi bir vazi • yazın buraları çok sıcak olur. Akdeniz kutlar ve zümrüdler gibi yer yer pırıldımalımı mülkümü fedaya hazınm!) Dü Şamdakilerin nüshai saniyeleri olan biryette. Uzun müddet kalınca ruhu sıka kıyılarındaki Fransız ve îtalyan Riviera yordu. Fakat Boğazın en bulunmaz gü kadarki hal tercümesini kısaca anlattık * şününüz ki ben bu sözleri söylerken ca kaç türedinin mevcudiyeti inkâr edile cak bir yer. însan, çok geçmeden, ge ları dünyanın kışlık cennetidir. Yugos • zelliği o tatlı tatlı esen serin rüzgârıydı. tan sonra: mez. Bunlar hep zeki geçinen insanlar Ben, dedi, Istanbulda Hürriyet ve minin kapısmda üzerinde Suriye bayrağı nişlik, engin manzara istiyor. lavyanın Dalmaçya kıyılan da öyle... Her yer yanarken Boğazm serinliği indır. Fakat unutmayınız ki şarkın bu ta dalgalanan kırmızı otomobilim bekliyorBudapeşte: Macarlarm zevk ve safa Çok sıcak olan Mısırı, Yunanistanı ve sanın canına can katıyor, yorgunluklannı ttilâf fırkasına mensubdum. Ne yapa • du. Yani bu samimî sözleri söyliyen bir rafında hiyanetin, maskaralığın, hokkaIçinde yaşamağı bildiklerini gösteren gü ona yakm bir vaziyette bulunan Bulga düşüncelerini, kederlerini unutturuyordu. yım, Enverler, Cemaller, Talâtların Suphi Berekât değildi, fakat Suriyeydi. azlığın birer adı da zekâdır. Bütün gezip gördüğüm o medenî yaptıklarını alkışlıyamıyordum. Bre yazel, eğlencesi bol bir şehir. Tuna üzerin ristanı geçerek gene Türkiyeye, îstanbuDüşüne düşüne konuşuyor: Türkler, O halde.. diye sözünü kestim, o memleketlerde bulamadığım şey, Bogazi hu memleket gidiyor, diyordum, fakat de ve şehrin kucağındaki Margerit ada la geliyorum. allarf için, vazifelerini hakkile yaphlar. kime derd anlatabilirdim ki. Oyle bir halde bugünkü Hatay vaziyetinden 81, banyo, spor, eğlence, istirahat, tedaHerbirinin ayn ayn tabiî ve medeni çidir. Güneşi, mehtabı, denizi, yeşil teHatta fazlasını yaptılar. Şimdi glirültümemnun olmanız lâzım.. vi, herşeyi bir araya toplamış mükemmei fevkalâde güzellikleri olan bu şehirlerde peleri, manzarası, suyu ve serinliğrle Bo* devirdi ki, kellim kellim la yanfal.. yu patırtıyı bırakıp insan gibi yaşamak Nihayet anladılar, bir parça anlıya • Şeyden memnunum..r bir yer; fakat bir tek kurusu var. Çamur ve memleketlerde yalnız birşeyi bula • ğaziçi. gerektir. bildıler amma.. neyliyeyim, ba'di harab Ve birden susarak, gözlerimin içine Karar verdim ki Boğaziçi, dünyanın lu Tunanm ortasında olması. Bu ada madım. Bu bulamadı§ım şeyi îize anlaAncak bir mesele var. Acaba Hatay, yazlık cennetidir. Ah, bu tabiî cenneti Basra. İşte o zaman ben, öz memleke • saktı: denizde olsaydı belki dünyanın yazlık tayım. Türkiye hükumetinin sunduğu bu mü Söyliyeceklerimi yazmıyacağınıza kemmel kisveyi kuşanabilecek kabiliyeti bir de medenî cennet haline koyabilsek... tim olan Antakyada, buradaydım. Ve cenneti olurdu. Fransızlarla ilk karşılaşışım burada, şu namusunuz üzerine söz veriniz.. ABİDİN DAVER Viyana: Yazm sıcakta çekilir yer de Evvelki gün Küçükçekmeceye ka • haiz midir? îşte üezerinde dunılacak dağların önünde olmuştur. Derhal bir Sizin bu bahiste söyliyeceklerinizi mesele, bence budur. ğil; ne yakmındaki dağ, ne içindeki ka dar bir otomobil gezintisi yaptım. tstanbulspor, Bursada maç muvakkat hükumet kurdum, dayandım, yazmamak elimden gelemez ki... nal ve göl, ne de bir tarafından geçen îstanbul Silivri asfaltının geçtiği yer Bu bahiste, uzun tecrübelerine istinad çalıştım. O halde... Mazur görünüz devam yapmadı Tuna, insanın serinlemek üıtiyacını tat ler, bir fırın gibi yanıyor, sam yeli gi • ıderek bir hayli fikirler ileri süren mu ' Uzatmryayım Fransızlarla bir hayli edemem, söyliyemem. min etmiyor. bi bir sıcak rüzgâr insanın nefesini tıkı • Bursa 25 (Hususî muhabirimizden) hatabıma, soruverdim: çekiştim. O kadar ki; onlar evimizi ba Başka bir sual, dedim, Hatay daAvusturyanm cenubundaki dağlrk yordu. Floryada denizden gelen hafif Acar Idmanla İstanbulspor arasmdaki Siz de Hatayh ve Türksünüz, desarak yetmiş bin liralık antikalarmıızı a vası ortaya atıldığı zaman siz Başvekil yerler: Serin, ve yemyeşil; her tarafta inbat, ancak, denizin içinde, insanı se tletizm müsabakaları îstanbulsporun kağil mi? lıyorlar, bense hmcımı alıyordum. Bir olsaydınız bu işi nasıl hallederdiniz? sular akıyor; fakat deniz yok.,. Bizim rinletebiliyordu. Plâjın kumlan yumurta zanacaklarını ümid ettikleri müsabaka Birden, şamarlanmış biri gibi sarsılamüddet sonra beni affetmek istediler, bu Gayet basit, dedi, ben Başvekil gibi deniz kenannda yaşamış adamlar, pişirecek ve çıplak ayakla basanlara çar* lardan başkalarını kabul etmedıkleri için ak durdu: yapılmamıştır. Misafirler bugün İstanbu affı kabul etmedim, mücrim affedilir. olsaydım, aklımı başıma alır düşünür liston oynatacak kadar kızgındı. buralarda çabuk sıkılıj. Bilmem ki.. eğer ben mücrimsem, bütün Fransızlar düm. Ve böylece ilk defa bu işi görüş Dresden: Etrafının manzarası itibarile Dönüşte Köprüden geçerken Şirketi la döndüler. Mudanya ile Acar îdman Bu sefer ben şaşırdım ve tekrar etmücrimdir, çünkü ben vatanımı müda mek üzere Şamdan yola çıkınca, öteki Almanyanm en güzel şehri. Elbe neh Hayriyenin 71 numaralı vapurunu do arasında yapılan futbol lik maçmı 2 ye faa ediyorum, dedim. Halebdeydim, Su lerin yaptığı gibi trenden Pariste değil, Türk değilm siniz? rinin inişli, çıkışlı, girintili çıkmtılı iki kı nanmış gördüm. Peyami Safanm alay et karşı 7 ile Acar Jdmanjılar kazandılar. riyede üç hükumet vardı; Şam, Haleb Ankarada inerdim ve gider Türkiye Söyliyemem. yısı Macaristan ovası gibi, düzlüklerden tiği radyosu halkı Boğaz safasma davet t Türk spor kurumunun ve Lâzkiye hükumetleri. Bu hükumet Cumhuriyeti ricalile başbaşa oturur Şaşkınlığım son haddine gelmişti: ve yahud dağlar arasmdaki kuytu vadi ediyordu. Kalabalık bir halkm kaynaş • lerin ittihadile hasıl olan federasyon ri dum.. Yemin ederim ki böylece, bu işi nazarı dikkatine Arab mısınız? lerden bıkan gözlere hoş geliyor amma tığı vapura atladım. Şirketi Hayriyenin lyasetine beni intihab ettiler. Görüyorsu ben, her iki tarafı da hoşnud edebilecek Uşakın Karahallısında Genclerbirliği Vallahi birşey diyemiyeceğim.. deniz kokusu nerede? Sarıyerde yeni yaptırdığ: Canlı Balık nuz ya, Fransızlar beni iş başına getiri şekilde, yirmi dört saatte hal ve fasleder Amcazadelerim, dayızadelerim Türk olMünih ve Berlin: Biri eskiliği, öteki kazinosunda çalan Macar kızlan orkes admdaki kulübün reisi Cemil Özer imza yorlardı, bu, elbette kara gözlerime âşık dim. Ortada ne mesele kalırdı, ne de ih duklannı söylüyorlar, eşim de Türktür. yeniliğile meşhur çok güzel şehirler. He trası da güvertede çalıyordu. Köprüden sile aldığımız bir mektubda deniliyor ki: oldukları için değildi... tilâf... Ve Türklerle elele kardeşçe y «Kulübümüzü 934 senesinde açtık. O Ya siz? le Berlin baharda, mis gibi ıhlamur ko ayrılır ayrılmaz, Boğazın serin rüzgâıı şamak mecburiyetinde olan Suriye mil vakitten yani üç senedenberi federe olmak Ve ben o zaman Suriyede öyle bir hüîmkânı yok cevab veremem. Beykan bir şehirdir. Tatil günlerinde 60 70 bir halk teşbihile limonata gibi esmeleti de, eriştikleri saadeti gıpta ile seyret hude ısrar etmeyiniz, kabil değil benden bin kişinin güneş ve su banyosu yaptığı ğe başladı. Boğazm iki kıyısı ayn ayrı için uğraştığımız halde Kütahya mınta kumet kurdum ki, ne bilâhare bizzat ben, tiğimiz Irak, îran, hatta Yunan milletleri Vanze gibi etrafı korularla dolu gölleri, manzaralarla gözlerimin önünde uzanıp kası vaziyetimizle alâkadar olmamakta ne de bugüne kadar başkalan bu kadar cevab alamazsınız 1 gibi Türk dostluğunun o çok samimî ve gidiyordu. Bütün bakımsızlığına, ihmal dır. Sporcular arasmdaki ihtilâflar dışa mükemmei bir hükumet kurmağa mu • gözü eğlendirmeğe ve hertürlü su spor Acı acı gülümsediğimin farkındayım. temiz havasına kavuşmuş olurdu.. Çün lan yapmağa kâfi amma deniz suyunun lerimize, onu çirkinleştirmek için yaptı • nya aksetmemeli. Fakat şimdiye kadar vaffak olamadılar. Sonralan Reisicum Sesimde ayni acının titrediğini de bılmi kü, inanarak söylüyorum ki, Suriyenin, mavi berraklığını ve tuzlu lezzetini bu ğımız kara suratlı kömür depolanna, se sabrettik, bir netice çıkmadı. Bu hususta hur olan Mehmed Ali Âbid benim Ma bu havayı bulmadıkça rahatça teneffüs yor değilim: lamazsınız; suya girince serinlemez, ya • fertası gibi biçimsiz ve zevksiz apartı T. S. K. unun dikkat nazarlarını çekme liye Nazırımdı, daha birçok değerli, li • Hiçbir cevabm beni bu kadar hayedebilmesi mümkün değildir. yakatli arkadaşlarım vardı. narsınız. Onun için Almanlar da, hep manlara rağmen, Boğaziçi fevkalâde gü nizi dilerim.» rete düşürdüğünü hatırlıyamıyorum.. Bu dostluk havasmı burada, Ha İşte böyle çalışırken, ertesi sene inti zeldi. Tabiat buraya büyülü ve büyüle Bir muallim tecennün etti Baltık kıyılarına koşarlar. Olabilir, dedi, benim şu anda nehabat yapıldı, bu sefer milletin reyile, tayda bulandırmak için tahrikât yapıl kadar müşkül bir vaziyette olduğumu yici bir güzellik vermiş; gökünün mavİ3İ Hamburg: Bu muhteşem limanm şehBursa (Hususî) Şehrimizdeki Fe dığmı görüyor musunuz? tahmin edebilseydiniz... ri de çok güzeldir. Ortasmdan bir göl başka, denizinin suları başka, korulan • rah otelinde misafir olarak bulunan ben gene hükumet reisliğine seçildim. Ve Evet... Tahrikât vardır. Meselâ bir müddet sonra da karşımda (bu adam nın yeşilliği başka... Anadolu tarafmın Mersin ortamekteb tarih ' ve coğrafya Ve söyliyemediklerini yüzünün çizgi gibi büyük bir nehir geçer, bazı yerle bazı kıyılannda, top ağacların gölgesı muallimi Ahmed Şükrü Ataman bir Türktür... Biz Türk Cumhurreisi iste Alevileri Türklük camiasmdan çıkar • lerinde, bakışlannın dalgınlığında okut « rinde, sokaklan Venedik gibi kanaldır mak için uğraşıyorlar. Hatta, ben bura mak ister gibi bir tuhaf gülümsiyerek: amma çok yağmur yağar. Denizde de •denize aksetmiş; orada yansı mavi, yansı denbire delirerek öteye beriye saldır meyiz!) diye, şimdiki Vatanilerin cep ya gelince, Alevilere para dağıtmış ve Evet, diyor, Suriye bambaşka bir ğil, Elbe nehrinin, denızden hayli uzak nefti bir denizin içinde, dibden yükseli mıya başlamıştır. Polis kendisini yaka he almak istediklerini gördüm. Mücadele başladı. Bunları takib ettim, ve kar onlara Türk köylerini basınız, Türkleri âlemdir. olan ağzmdadır. Bu suya rağmen açık yor gibi esrarh hayaller görünüyor. Bu lıyarak tedavi için Memleket hastane kesiniz demisim. Bakm hele bakın, ne şılarında bağırmak mecburiyetini duy ralarda kıyılar, suya vurmuş hayalini sine sevketmiştir. Merdiven başmda birçok tatlı sözler, deniz hasreti duyarsmız. seyreden bir peri kızına benziyor. şen cümleler bulan muhatabıma kulak veMoskova: Ya çok sıcak, ya çok so rirken, kendi kendime düşünüyorum: YaKavaklardan sonra, tabiat çetinleşi ğuk olan Sovyet Rusyanm merkezini geşını gizliyenler, parasmı gizliyenler, maçiyorum. Emsalsiz Gorki Kültür parb yor; buralarda güzel peri kızı, Karade lını mülkünü gizliyenler, ve daha birçok na rağmen, Moskova iş merkezidir; eğ nizin dalgalarile boğuşmak, onlan yen sebeblerle birçok şeylerini gizlemek sevmek için kaya adaleli bir dev oluyor. lencesi bol bir şehir olamamıştır. dasına düşenler bulunabilir amma, bunLeningrad: Neva nehri, Finlandiya Akşamm alaca karanlığında yalçın yarlar, nihayet Alidir, Velidir. Fakat politikörfezinin ta nihayetindeki Kültür parkı lar, tufandan evvel yaşamış korkunc mchka hayatma atılmış, senelerle hükumet ve ve beyaz gecelerile Leningrad, Mosko luklara benziyor. Karadenizin azgın dalparlamento reisliği yapmış, hâlâ da yeni vadan daha güzeldir amma güneşi az, galannı durduran bu sarp kayalar gibi, fırkalar kurmakla meşgul bir adamın, vaktile oradan gelen düşman donanmadenizi mavi değildir. «Miüiyetimi söyliyemem. Mümkün değil larmı durduran eski hisarlar, topları çı Prag: içinden şöyle bir geçtiğim Çe söyliyemem, beni mazur görünüz!» demekoslovakyanın merkezi mamur bir Av kanlmış toprak tabyalar da burada... si zannediyorum ki, ancak Suriyede tesaVaktile Sırataşlar bataryası olan tabya rupa şehridir. O kadar. düf edilebilecek bir garib halettir. Paris: Şöhreti dünyayı tutmuş olan bu şimdi Altmkum kazinosu olmuş. Beton Evet, hakkı var, burası bambaşka bir güzel şehir, eğlence ve moda cenneti o cepaneliğin içinde soğuk biralar sakla âlemdir. însana milîiyetini inkâr ettirecek, labilir; bu bakımdan da Londra, Ber nıyor; toplarımn plâtformunda çiftler kimbilir, sırası gelince belki adını sanını, lin, Viyana gibi çok kuvvetli rakibleri de dans ediyor; sıra sıra mayinlerin yattığ peyda olmuştur. Yazm Paris nafiledir. yerde gene ve güzel vücudler külaç atı • Çanakkalede Montreux zaferinden sonra Boğazlann iş ?ali yıldönümü kutlulanmış ve bir geçid resmi yapümıştır. soyunu sopunu bile unutturacak kadar acayib bir âlem.. KANDEMtR Kesmimiz, bu törende bulunan makineli kıtaatımızdan bir kısmuu göstermektedir. .Ya yağmurlu, ya cehennem gibi sıcak yor. • • • I PTE!R T a 1 l Rll ş 1 m a MJA Ai£ AJ Çanakkalede işgalin yıldönümü