CUMHUBİYET 22 Nisan 1937 ( Şehir ve Memleket Haberleri j Siyasî icmal Tarihl tefrika : 96 Yazan : M. Turhan Tan (Terciime ve iktibas edilemez) Edirnede açılacak Türkkuşu şubesi Önümüzdeki cuma günü büyük merasim yapılacak Edirne (Hususî muhabirimizden) 23 nisanda Edirnede açılacak olan Türk Kuşu için aylardanberi yapılmakta olan hazarlıklar sona ermiş ve Türk Kuşu komitesi General Kâzım Diriğin reis liği altında yaptığı bir toplantıda me rasim programını hazırlamıştır. Programa göre 23 nisan cuma günü saat 15 te gencler tarafından tayyare meydanına Bayrak marşı söylenerek bayrak çekilecek, İstiklâl marşı söylenecek, nutuklar verilecek, Türk Kuşu uçuş üyeleri tanıtılacak ve bundan sonra da tayyare, plânör ve paraşütlerle büyük hava gösterileri yapılacaktır. Törende herkesin bulunabilmesini te min maksadile 23 nisan günü Edirne ile tayyare meydanımn bulunduğu Tavukormanı arasmda otobüs servisleri tertibi de düşünülmektedir. Plânörler bugün geldi. Edirneliler bugünü büyük bir heyecanla beklemektedirler. Şarka doğru yürüyen ordu Ordu, ne îçin bu hedefin ihtiyar edildiğini bilme mekle beraber «yürü!» emri aldığı için yürüyordu İbrahim, kendi hakkmda beslenen fikirlerden bihaber ve herhangi bir tehlike ihtimaline karşı gururundan dolayı kayıdsızdı, hulyalarına inkişaf vermek yolunda yürüyordu. Istanbuldan ayn Jırken başimrahur Rüstem ona: «îsken der Çelebiden sakm!» dediği için ilk plâna bu adamı gidermek meslesini koymuştu, gene Rüstemin âleti olan Arab ve Acem defterdan nakkaş Ali ile başbaşa verip îskender Çelebinin yokedilmesine çareler araştınyordu. Halbuki başimrahur, riyalı bir telâşla îbrahimin kulağına fısıldadığı öğüdün aynını İskender Çelebiye tekrar etmiş, «veziri âzamdan sakm!» demişti. Yalnız nakkaş Alinin İbrahime yarolduğunu ihtiyar defterdara sezdirmemişti. Bundan maksadı, Alinin her iki tarafa ağu ver mesini kolaylaştırmaktı. Hurremin bir takım masumlan kur ban vere vere îbrahimi kendi ülküsü yolunda kurban etmek hedefini güden plân bu suretle yürürken muhteşem Türk or dusu da neticesiz bir seferin sıkıntılannı çiğniye çigniye merhaleler aşıp gidiyor du. Her nefer, gene harekete geçmiş bir kale gibi heybetliydi, renk, pırıltı ve tannan bir ahenk gene göz kamaşürıcı bir kaynaşma ile birleşip dağlara tırmanı yor, ovaları sarıyor, nehirleri aşıyordu. Fakat kimse nereye ve niçin gidildiğini bilmiyordu. Viyana garbde, Kızılelma garbdeydi. Şarka gidiş, ordular yenme ğe ahşık ve zaferlere âşık bu dilâverlere adeta solak geliyordu. Avrupanm göbegine pençelerinj yerleştirmek azmile se fere çıktıkları vakit gülüşerek yürüyen bu ordu, şark yolculuğunda düşünerek adım atıyordu. Çünkü şuurlan, hangi din ve yurd düşmanmı ezmeğe götürüldüklerin kendilerine apaçık telkın edemiyordu. Üzerinde yürüdükleri yol, hislerine yabancı değildi. Millî destanlar bu yolda yürümüş ataların hikâyelerile doluydu. Ordunun içinde bile şu yolu bir zamanlar aşmış yiğitler vardı. Lâkin hedef gene karanlıktı ve bu sefer, daha öncek benzerleri gibi, kuru pınardan testi dol durmak için boşuna yorulmaktan başka bir mana ifade etmiyordu. Bununla beraber şikâyet etmeden yürüyorlardı. Çünkü yürümek emri almış bulunuyorlardı. ibrahim vazife duygusuna candan bağh olan bu kahraman kütlenin başınd hulyalarma geçid resmi yaptıra yaptıra yürürken tskender Çelebi ile bozuşmak için bahaneler yaratmayı da düşünüyordu. Piri Paşanın zehirlenmesi hâdisesinin Hünkâr üzerinde bıraktığı nahoş tesiri gözönünde tutarak Iskendere atacağ sillede kendini mazur göstermek isti yordu. Nakkaş Ali onun bu düşün cesini de verimli kılmakta gecikmedi, büyük zeamet sahibi olmak dolayısile ihtiyar defterdann başkumandan emrine vermek mecburiyetinde bulunduğu cebelilerin istenilmesini ihtar etti. Fakat on Iann bizzat vezir tarafmdan isim tasrih olunarak taleb olunmasını da ihtar etrneği unutmadı. ibrahim dessas müşavirinin nasıl bir düzen teklif ettiğini kavradığından giz lice sorup araştırdı, İskender Çelebinin göz bebeği mesabesinde tutarak yanından ayırmadığı gençlerdtn otuz tanesinin ismini tesbit ettirdi ve onlarm cebeli olarak ordu emrine verilmesini defterdardan istedi. iskender Çelebi, borcunu ödemek lüzumunu anlamaz değildi. Lâkin bu borcun şu şekilde ödetilmeğe kalkışılmasını manasız buldu, yüz on kişiyi mükemmel surette giydirerek, silâhlandırarak ve atlandırarak Sadnazama yolladı. Içleruıde, vezirin isimlerini tasrih ettiği otuz gençten bir tane dahi yoktu. İşin böyle olacağmı nakkaş Alinin imasile zaten anlamış olan İbrahim, fırsatı kaçırmadı, kalabahk bir mecliste hâdiseyi dile aldı: Şevketlu Hünkâr, dedi, bana bir at verdi. Ordulannm seraskeri olduğu mu ilân etti. Bir anda ağzımdan çıkan her sözün Padişah ağzından çıkmış gibi muhterem sayılması yazıh. Şu halde benim emrim Hünkânn fermanı demektir. Öyle iken defterdar İskender Çelebi pederimiz, kendisinden istediğim otuz ne feri orduya yollamadı, Hünkânn iradesme karşı geldi. Onun, borc dahi olmasa dileğimize saygı göstermesi, otuz uşağı bizden esirgmemeesi gerekti. Nedense cür'et gösterip bu kâra cevaz verdi. Kocadır, Hünkânn emekli hizmetkârıdır deyu ses çıkarmıyorum. Lâkin ona gü ceniğim. İskender Çelebi bu açık itham üzerine korktu, istenilen adamlann bir kısmını yolladı. Fakat nakkaş Ali, oynanmıya başlanan facianm bu tarziye ile kapan masına meydan vermedi, çirkin bir per de hazırladı. Bu, îbrahimle konuşularak yapılmış bir canh iftira idi ve îskender Çelebiyi ölüme mahkum ettirebilirdi. (1) Sadnazamın ne dereceye kadar kü çüldüğünü gösteren bir tarih vesikası olduğu için izah edelim: Seferber ordunun pek yüklü bir hazinesi vardı, yolda ya pılan büyük masraflar ve askerin aylığı bu hazineden veriliyordu. Top gibi, erzak katarlan gibi bu hazine de ordunun muvaffiketini temin eden ve askere kaîb kuvveti veren amilerden biri idi. Yeni çeriler, Sipahiler, birkaç yüz devenin taşıdığı hazineyi gördükçe neş'elenirler ve kendilerine iyi bakılacağına itimad hasıl ederek sevinirlerdi. Nakkaş Ali, işte bu hazine üzerinde İskenderi düşürecek bir plân kurdu, yirmi kadar baldınçipîak bularak parayla kandırdı, geceyarısı muhafızları kasden azaltılmış olan hazine sandıklannı soydurma teşebbüsü yaptırdı. Halkın şikâyetleri Belediye bu işe çare bulmalıdır Göztepede oturan karilerimizden doktor Zeki Susmaz imzasile aldığımız mektubda deniliyor ki: «Geçen cumartesi akşamı san'atkâr Şadiyi Sekizinci piyesinde seyrederek çok hoş vakit geçirdik. Fakat gecenin üst tarafı burnumuz dan geldi. Bakm nasıl! Temsil 23,40 ta bitmişti. Tramvay durağında geceyarısını yedi dakika geçinciye kadar beklediğimiz halde İstanbul cihetine bir tek tramvay arabası nın geçmediğini görünce, vapuru kaçırAamak için bir taksiye atlamak istedik. Sivil bir memurla bir polis, taksi, durak yerinden müş teri almadığı için şoförün karnesini almağa kalkıştı. Münakaşa uzadı, vapuru kaçıracağımızı söylediğimiz halde dinletemedik, otomobilden indik, taksi durak yerine kadar yürüdük ve oradan tekrar ayni otomobile bindik. Köprüye geldiğimiz zaman vapurun gitmiş olduğunu görünce otelde kalmak mecburiyeti hâsıl oldu. Zevcemle tekrar Bey oğluna çıktık. Tiyatroya gelirken nüfus veya evlenme kâğıdlarımızı da beraberimizde getirmediğimiz için oteller bizi kabul etmediler, sabaha karşı bir dostun evine git mekten başka çare bulamadık. Sivil memurla polisin yani Belediyenin sebeb olduğu bu vapuru kaçırma keyfiyeti herkesin başına günün birinde gelecektir. Belediye bu gibi ahvalde hiç olmazsa otomobilleri serbest bıraksın ve cumar tesi akşamları geç vakte kadar da tramvay seferlerini temin etsin. Herkesin Beyoğlundâ geceyi geçirecek bir akrabası bulunmaz.» Denizyollarmda tasarruf tedbiri Memurların maaşlarından tenzilât yapılacak Denizyollan îşletme idaresinin 936 yılı bilânçosu 200,000 bin lira açıkla kapanmıştır. Bu açığm en mühim sebebleri, son bir yıl içinde hepsi eski ve tamire muhtac bulunan gemilerinden bir çoğunun esaslı bir surette tamir edilmesi ve bu tamir işi, için mühim masraflar ihtiyar olunmasıdır. Diğer taraftan, idare, eski vapurculuk şırketinden aldığı vapurların taksitlerini de ödemektedir. Gemilerin eski olması dolayısile kömür sarfiyatı da büyük bir yekuna baliğ olmaktadır. îktısad Vekâleti, Denizyollan idaresinin tarifeye riayet edilmek suretile idare edilmesine rağmen vukua gelen bu açığı kapatmak için bazı tedbirler almıştır. Denizyolları idaresinin yeni vapurlan gelinciye kadar bilhassa tamir ve kömür mas raflannın devam edeceği ve bu yüksek masraflarla idarenin matlub kârlı vaziyete geçmesi mümkün olamıyacağı düşünülerek bu tedbirleri almakta bilhassa zaruret görülmüştür. Bundan başka, îktısad Vekâleti Denizyollannın yeni yolcu ve yük tarifelerinde mühim miktarda tenzilât ta yapmış bulunmaktadır. Bilhassa ara iskelelerde mühim bir nisbeti bulan bu tenzilât ta aynca varidatta noksanlığı mucib olacaktır. işte bu sebeblerle Vekâlet, idarede mühim miktarda tasarruf yapmak karannı vermiş ve bu karannı tebliğ etmiştir. Karara göre, Denizyollan idaresinde b;r çok memuriyetler ilga edilmekte, alelu fflum bütün memur ve müstahdemlerin maaşlan birer nisbet dahilinde indirilmektedir. Lâğvedilen memuriyetler arasmda umum müdür muavinliği de vardır. U mum müdür muavini Nihadın Türkofiste mühim bir vazifeye tayin edileceği anla şılmaktadır. Diğer taraftan, eski ticaret şubesi müdürü Avninin vazifesi de ilga edilmekte, daha birçok memuriyetler kaldırılmaktadır. Maaşlarda yapılacak tasarruflara gelince, 100 liraya kadar olan maaşlardan beş, 100 liradan 200 liraya kadar olanlardan 10, 200 liradan 300 liraya kadar olanlardan 15, 300 liradan yukan olan maaşlardan da 20 lira kesilecektir. Bu tasarruf tedbirlerinin tatbikma ö nümüzdeki aym birinden itibaren başlanacağından, Denizyollan memurlan mayıs maaşlannı bu yeni vaziyete göre alacaklardır. Denizyollan umum müdürlüğü bütün işletme masraflarında da tasarruflar yapacaktır. Almanya Ingiltere lmanyanm devlet §efi Hit lerin kırk sekizinci doğum yılı bütün Almanyada 19 nisanda fevkalâde merasim ve hararetle kutlu landı. Alman milletinin bu kadar sevinc ve samimiyet göstermesi millî sosyalist partisi liderinin az zaman içinde elde eylediği çok büyük muvaffakiyetlerden ilcn gelmektedir. Hitler yirmiye yakm hükumetten müteşekkil Almanyayı idarî ve ırkî bir kül haline getirmekle büyük hizmet etmiştir. Alman birliğinin idealine çok çalışan büyük devlet adamı Bismark bile bu kadar muvaffakiyeti tahayyül bile edemezdi. Versay muahedesi ile Almanya si lâhlarından tamamile tecrid edilmiş ve ordusu bir jandarma kuvveti derecesine indirilmişti. Afrikadaki zenci Liberia hükumetinde bile dün bir mertebeye düşürülen ve askerî şerefi fena halde kınlan büyük Almanyanın bu elim vaziyeti, mağrur büyük askerî millet olan Almanlara çok ağır gelmişti. Galib devletler ve bilhassa Fransa Almanyaya askerî ve hükümranî hakta müsavat temin ede cek asgarî müsaadelere bile yanaşmak istemiyorlardı. Hitler Başvekil ve daha sonra devlet şefi olduktan sonra General Göring ve Blomberg gibi muavinlerinin yardımile elâltmdan mühim bir hava kuvveti ve askerî teşkilât vücude getirip bunlara dayanarak iki sene evvel Versay muahedesinin askerî maddelerini yırnp askerî mükellefiyeti ve millî ordunun kurulduğunu ilân ederek Alman milletini son derece sevindirmişti. Bir sene evvel de Lokarno misakını parçalayıp asker bulundurmaktan ve istihkâm ve askerî yol yapmaktan menedilen garb eyaletlerini askerî işgal altına almak ve Fransanın Maginot müstahkem hattı karşısmda yeni bir Hindenburg hattı kurmak suretile Alman toprakları üzerinde askerî cihetten hükümranlık hakkını ta • mamlamakla Hitler bütün Alman milletini kendisine bağlamıştı. İşte böyle yabancılarm kayid ve zincirlerinden tamamile kurtulan Alman milleti liderlerinin bu seneki doğum yıldö * nümünü gayet büyük ve millî bir bay • ram olarak kutluladı. Bu bayram esna • smda Hitler yeniden gayet mühim bir siyasî adım attı. Malumdur ki yeni Al manyaniH dış politikasında en ziyade dikkat ettiği nokta Ingiltere ile iyi ge • çinmsk tvulunuyor. Meselâ Almanya karada, havada ve denizde silâhlanmakta kendisini ser best saydığı zamanda bile ilk işi Ingiltere ile bahrî kuvvette kendiliğinden bir nisbet kabul etmek olmuştu. Bu esas üzere Ingiltere ile Almanya arasmda akdolunan mukavele mucibince Almanyanın deniz kuvvetleri împaratorluğun bahrî kuvvetIerinin üçte birini geçmiyecektir. Ingilterede muhafazakârlardan sonra en büyük parti olan amele partisi eski lideri Lansburg Alman milletinin millî bayramı esnasında Berline gelmiş ve Hitlere dünya sulhunun muhafazası ve Ingiltere ile Almanyanın arası daima iyi olması ve birlikte çalışmalan için bir lâyiha vermiştir. Bu Iâyihanın en mühim noktası bir cihan konferansmın toplan • masına aiddir. Hitler Ingiliz amele partisi lideri ile iki buçuk saat görüşmüş ve teklifini tasvib etmiştir. Silâhların çoğalmasını hena dünya politikası hem iktısadiyatı için bir felâket sayan Ingiliz amele partisi davasınm Hitler tarafmdan tervic edilmiş olması yalnız bu partinin değil belki bütün Ingiliz efkân umumiyesinin mühim bir kısmının teveccühünü Almanyaya cel • betmiş oluyor. Bu suretle Ingiliz Alman münasebatında yeni bir devir açılmak • tadır. tzmİT sergisinde Trakya pavyona 7 nci İzmir sergisi Trakya paviyonu için Trakyanm bütün vilâyetlerinde hazırlıklar yapıldığını evvelce bildir miştim. Bu hazırlıklar dört vilâyette de geniş ölçüde devam etmektedir. Pavi yonun kusursuz ve noksansız olması i çin Edirnede bir de Kadınlar kolu teşekkül etmiş ve bu kol Maide Diriğin başkanlığı altında her hafta muntaza man toplanarak çalışmağa başlamıştır. Kadınlar kolu son toplantısında yeniden bazı kararlar almış ve vilâyetlerin Gene parayla tutulmuş gözcüler de el ve ince işleri için komitelere mektub pusudaydı, Ücretli hırsızlar demir sandıkyazmıştır. lardan bir kaçının kilidini kınp ta kese Haşeratla mücadele leri ortaya çıkardıklan bir sırada: «SoyEdirne içinde büyük ölçüde karga ve gun var!..» diye bağırmıya koyulmuş lardı. Bu yaygara, hazinenin bulunduğu yumurtalarını kırdırma ve toplama savaşı başlamıştır. Trakyada geçen sene yerin yakınındaki çadırları ayağa kaldırbaşlıyan şarbon savaşı bu sene de Zi dı, onlarm telâşı ve gürültüsü dalgalana raat Vekâletinin plânı içinde devam e dalgalana Yeniçeri çadırlannı zelzeleye diyor. Rüam savaşı ise sona ermiş ve verdi, büyük bir şamata koptu ve zaten Trakyada rüamdan eser kalmamıştır. kaçmıyacak olan hırsızlar yakalandı. Eniyet parkı İbrahim Paşa da uykudan uyanmış Geçen sene Emniyet müdürü doktor gibi bir tavır takınarak parçalanmış san Suad Tahsinin himmetile Emniyet müdıkların, şuraya buraya saçılmış altın do dürlüğü karşısmda meydana getîrilen lu keselerin başına gelmişti, Yeniçeriler ve bizzat Dahiliye Vekili ve Parti Getarafmdan linç edilmek istenilen hırsızla nel Sekreteri Şükrü Kaya tarafmdan açılan Emniyet parki bu sene daha gürı himayesine aldı: Yoldaşlar, diyordu, bu bedbaht zel ve daha cazib bir hale konarak hal lan parçalarsanız şu işı kimın yaptığı mey ka açılmıştır. Trabzon limanının yeni idare şekli İstanbul ve Trabzon limanlarının bir elden idaresine karar verildi dana çıkmaz. Elinizi çekin, bunlan bana bırakın. Hayatlan bu suretle kurtarılan ısmarlama hırsızlar, ordu kadısının ve birkaç büyük memurun huzurunda îskender Çelebinin emrile bu teşebbüse giriştiklerini itiraf etmişlerdi. Otağında sabırsızlanıp duran vezir, sorgu neticesini adamları vasıtasile çarçabık orduya yaydı, İskender Çelebiyi de hapsetmeğe hazırlandı. Lâkin evdeki hesab bu sefer de çarşıya uymadı ve kendilerini her harb yolculuğunda babaca korumuş, insanca beslemiş olan İskender Çelebi, Yeniçerileı tara fından himaye olunarak binlerce ağızdan şu sayha yükseldi: İftiradır, bühtandır. Defterdann incidilmesini istemeyiz! (2) Bunun üzerine İbrahim, vaziyeti de ğiştirdi, düşmanmı zincire vurmaktan vazgeçti, yanına çağınp iltifat etti: Bak, dedi, şu gidilere. Hem devlet hazinesini soymıya girişirler, hem seni dıIe getirmek isterler. Onları ben çarmıha gersem çok mu? Dediğini de yaptı, para ile satın aldığı zavalh gafilleri ipe çektirdi. Fakat Padişaha da, bu işi îskender Çelebinin yaptığını yazmaktan geri kalmadı. Şu çirkin düzenle tuzağa düşüremediği adamı, verdiği jurnalla Padişahın gözünden düşür mek istiyordu. Vekiller Heyeti, Trabzon liman işletme şirketinin istanbul liman işletme idaMÜTEFERRİK resine raptını kararlaştırmıştır. Bu karar alâkalı makamlara tebliğ edilmiştir. Bu Ticaret Odasınm verdiği karara göre, istanbul Liman işletme idakararlar resinin faaliyet ve teşkilâtı tevessü etmekTicaret odası meclisi dün muhtelü tedir. meseleleri görüşmek üzere bir içtima istanbul ve Trabzon limanlannın bir yapmış ve evvelâ İzmir sergisine Ticaret Odasının iştiraki kararı hakkmda elden ve daha esaslı ve modern usullerle idare heyetinin teklifi kabul edildikten idaresini istihdaf eden bu kararın derhal sonra Odanın muhtelif aylara aid mi tatbikına başlanmıştır. Yakında İstanbul liman idaresinden bir heyet Trabzona zanları tasvib edilmiştir. Kazanc vergisi kanununun 35 inci giderek oradaki idarenin vaziyet ve faamaddesinde ismi geçmiyen kalem, ev liyetini tetkik edecektir. sepeti, kasıkbağı ve iplik boyacılarının Bundan başka, Trabzon limanının vergileri hakkındaki kıyas kararları da ıslahı, buradaki liman işlerinin tamamen tasvib edildikten sonra Zahire Borsası haricinde satış yapan dört zahirecinin asrileşmesi için esaslı bir faaliyete giri şilecektir. Liman işletme idaresi, Trab tecziyeleri kabul olunmuştur. Meclis son olarak döviz iştirasmda zon limanında asrî antrepolar inşa ede teamülü tesbit ederek içtimaa niha cek, nhtımlar yaptıracak, yükleme, bo yet verilmiştir. şaltma işini ıslah edecek, liman vesaitini kâmilen motörleştirmeğe çalışacakhr. İki 1§ kanununun tatbikına idarenin müşterek teşkilât ve faaliyeti hazırlık hakkında yakında bir proje hazırlanarak îş kanununun tatbikı yaklaştığı için îktısad Vekâletine gönderilecektir. hazırlıklara hız verilmiştir. Bu husus ŞEHİR tŞLERl Hafta tatiline riayet etmiyenler cürmü meşhud mahkeme«ine verilecek Hafta tatiline muhalif hareket eden esnaf hakkmda zabıt varakası tutul maktaydı. Bu usul iyi netice vermediğinden bunlar hakkında da cürmü meşhud kanununun tatbikı kararlaşmış, badema, kanuna muhalif hareket edenlerin doğrudan doğruya cürmü meşhud mahkemelerine gönderilmesi için alâ kadarlara emir verilmiştir. Bebek îstinye yolu beton olacak şöyle yazılıdır: «Merkum Haleb Defterdan olup «Arab ve Acem Defterdarı» deyu yadolunurdu. Pür hile ve destan, sahibi mekrü iz'an olup Iskender Çelebinin hilâfında olmasile Çelebi hakkmda Sadnazama ilkaatta bulunurdu.» «Peçevî Tarihi C: 1. S: 177» (2) «Nakkaş Ali, İdkender Çelebiyi dü şürmekle onun mansabına varls olmak ü midinde bulunarak vezir ve defterdar arasındaki husumeti şiddetlendirmeğe çalıştı. Vezirle birlikte kararlaştırılan bir tertib iktızasınca ordunun hareket edeceği sırada Hazine develeri yola çıkmak üzereyken her taraftan def'aten hırsız var sesleri işitildi. Veziriazamm adamları koşup otuz hırsız yakaladılar. Bu bedbahtlar ertesi gün i^kenceye konarak itiraf ettiler ki İskender Çelebi ile uyuşarak geceleyin Hazineyi yağma etmek tasavvurunda bulunmuşlardır. Bu, bir iftiradan ibaretti. As kerin fikri selimi, bu işte Saraskerin hud'asinden başka birşey görmedi.» Hammer yirmi sekizinci kitab taki nizamnamenin de bugünlerde çı kacağı anlaşılmaktadır. İş kanununun tatbikatmda en mühim yük İstanbul, Bursa ve Zonguldağı içine alan üçüncü mmtaka âmirliğine düştüğünden bu âmirliğin kadrosu takviye edilmekte dir. Hariciye memurlarından avukat Kemal birinci müfettiş ve doktor Cev(Arkast var) det te hekim müfettiş olarak tayin e (1) Nakkaş Alınin oynadığı rol, tarihte dilmiştir. Bakırköy halkı büyük merasim yapacak Misli görülmemiş bir ucuz tarifeye kavuşan Avrupa hattı banliyösü halkı yeni tarifenin tatbik edildiği gün me rasim yaparak sevinclerini izhar etmeğe karar vermişlerdir. O gün bilhassa Bakırköyünde halk istasyona inerek mızıka ile İstanbuldan gelecek bir treni karşılıyacaklardır. Bu vesile ile banliyö halkına bu sevincli günü gösteren büyüklere şükran telgraflan çekile cektir. Bebek ve Rumelihisarı sahillerinde rıhtımın bozuk olan kısımlarınm ta mirine başlanmıştır. Belediye bu sene Bebekten İstinyeye kadar olan sahil Sigortacılar ihtilâf ı halledildi yolu beton olarak yaptırmağa karar Sigorta şirketleri dairei merkeziyesile vermiş ve bunun için yüz bin liralık tahsisat ayırmış olduğu için rıhtım taTürkiye Sigorta Prodüktörleri Birliği miratı bitince yol yapılmağa başlanaarasmda, Millî Reasürans hissesinin caktır. % 50 den % 75 e iblâğı münasebetile bir Bütçe Ankaraya gönderildi ihtilâf çıktığını yazmıştık. Dairei merBelediyenin yeni sene bütçesi An keziye ve Prodüktörler Birliğinin ara karaya gönderilmiştir. Bütçenin zamalarında ötedenberi mün'akid ve mer'i nında tasdik ve iadesini temin için a mukavele ile hakem tayin edilmiş olan lâkadar Vekâletlere izahat vermek ü Millî Reasürans müdürü Refi Celâl zere Belediye Muhasebecisi Ankaraya Bayar her iki tarafın iddia ve müdafaa gitmiştir. Haziran içinde bütçe tasdikten geldiği takdirde derhal beş senelik lannı uzun uzun tetkik etmiş ve neti imar programımn tatbikına geçilecekcede Prodüktörler Birliğinin makul ve tir. mantıkî taleblerini terviçle îktısad VeEyübde belediye teşkil kâletince musaddak ve hali meriyette ediliyor olan baremin tatbikı gibi çok isabetli Eyübde belediye teşkili için ârayı uve uzun görüşlü bir karar vermiştir. mumiyeye müracaat edilmiş; müspet SOSYETELERDE Muhctrrem Feyzi TOGAY ECNEBİ MEHAFİLDE Fransız kulübünde bir resim sergisi açıldı Doktor Muhterem Memleketimizin güzide röntgen mütehassıslarından ve Tıb Fakültesi do çentlerinden doktor Muhterem, ahiren yeni getirttiği son sistem teçhizatla, Cağaloğlunda Halk Partisi karşısmdaki Zekibey apartımanında mükemmel bir röntgen laboratuan açmıştır. Kendisine muvaffakiyetler temenni ederiz. San'ata dair I Vatandaş ! I mayıs Bahar bayramı günü göğüslerinizi Türk Maarif Cemiyeti rozetlerile süsleyiniz. Devair ve mektebler tatil Hakimiyeti Milliye bayramı dolayı sile devair ve mektebler bugün saat birde tatili faaliyet edecektir. Devair cumartesi, mektebler de pazartesi günü tekrar mesaiye başlıyacaklardır. «Cumhuriyet» yazı ailesine iltihak eden gene ve güzide san'atkârlanmız dan Elif Naci bundan sonra san'ata dabaşhğı altında gazetemizde muntazaman yazılar yazacaktır. San'at âleminde fırçası kadar kalemile de tanınmış olan arkadaşımız Elif Nacinin ilk yazısı bugün 5 inci sahifemizdedir. Âsarıatika, sanayii nefise ve turizm işlerinde ihtısas sahibi olan M. Martin isminde bir Fransız, muhtelif asırlara aid beynelmilel şöhretlerin yaptığı portre ve peyizaj resimlerine aid bir resim kolleksiyonunu dün Fransız kunetice ahnmıştır. Şimdilik fen; sıhhiye, lübünde teşhir etmiştir. Resim sergisini temizlik işlerile tahrirat kalemi kadro dün Fransız General Konsolosu Eme • ları hazırlanmaktadır. Bu teşkilât ha rie ile Güzel San'atlar Akademisi mü « zirandan itibaren faaliyete geçecektir. dür ve profesörleri ve güzide bir halk Yeni bir tramvay arabası ziyaret etmiştir. daha Tramvay şirketi son zamanlarda muhtelif hatlar üzerinde iki tane yandan kapılı otomatik araba işletmektedir. Bunlardan bir üçüncüsünün daha ya pılarak hazırlandığı Belediyeye bildi rilmiştir. Bir iki güne kadar yeni arabanın da tecrübesi yapılacak; sefere çıkarılacaktır. Dördüncü arabanın hazırlanmasma başlanmıştır. Otomatik arabalar mümkün olduğu kadar süratle çoaltılacaktır. ı Cumhuriyet Nüshası 5 kuruştur. Abone şeraiti Senelik Alü aylık Oç aylık Bir avlık Türkiye İçio 1400 Kr. 750 • 400 » 150 • Hariç İÇİn 2700 Kr. 1450 * 800 m Yoktur