14 Mart 1937 CUMHURÎYET Almanyanın cevabı Berlin, bir garb misakı akdi için / ağır şartlar ileri sürdü Ingiliz gazeteleri Almanyanın, Rusya ve Polonyanın büyük devletler arasmdan çıkarılmasını, Rus Fransız paktının feshini istediğini yazıyorlar karşı bazı hükümleri ihtiva ettiğine şüphe yoktur. Belçika, Alman Hariciye Nezareti tarafından daha şimdiden tamamile bitaraf addedilmektedir. Bu husustaki müzakereler uzun ve çetin olacak ve biı çok hâdiselere meydan verecektir.» Figaro, şöyle diyor: «Görünüşe göre, İtalya ile Almanya ilk defa olarak, Roma Berlin mihverinin şimdi İspanyadan geçtiğini hatırlataGazetelerin cevab hakkında rak İngiliz Fransız işbirliğine karşı si yasî bir taarruz tertib etmeğe hazırlan tahminleri Londra 13 (A.A.) Almanyanın maktadırlar.» garb paktı hakkındaki noktasınm metni Berlinde asabiyet hakkında tahminlerde bulunan Daily Berlin 13 (A.A.) Berlinin siyasî Telegraf dıyor kı: , mahfilleri, garb misakı hakkındaki Al «Alman ve İtalyan notalarının metin man cevabının metni neşredilmediği ve bu leri, yeni bir Lokarno anlaşmasının im notanın bir hulâsası verilmediği halde zasını istihdaf eden müzakereleri kolay Fransız ve İngiliz matbuatının bir kısmı laştıracak mahiyette görülmemektedir... tarafından bu misakm menfî şekilde tefFilhakika bu iki nota, Belçikaya ga sir edilmesini hayretle karşılamaktadırlar. ranti edilmiş bir bitaraflıkla hususî bir Fransız gazetelerinin körkörüne Al vaziyet vermek ister gibidir. Diğer taraf manyanm, mütecavizin ellerini serbesl tan her iki nota, Sovyetler Birliği ile bırakmak istediğini iddia etmelerine ve Polonyayı, büyük Avrupa devletleri İngiliz gazetelerinin de şimdiden Alman manzumesinden çıkarmak gayesini güt notasma Locarno müzakerelerini kolay mektedir ki bu, Milatler Cemiyetini U laştıracak mahiyette olmadığını ileri sürmumî Harbden evvelki dört büyük dev melerine bakıhrsa, bu kasda müstenid ve let ahengi menzilesine indirmek demek hakikatten uzak tefsirlerde bulunanlann tk.» Locarno taraftan olmadıklarına inanmak Morning Post gazetesi de şöyle diyor: lâzımgelir. «Yeni Alman notası eski siyasetin saSiyasî Berlin mahfillerinde ümid edildıkane bir devammdan başka birşey de diğine göre bu mevsimsiz tefsirlere rağ ğildir. Almanya, hâlâ, yeni bir Lokarno men Almanyanın bir garb misakı akdetanlaşmasının ancak bütün âkidlerin her mek hususundaki gayretleri ve Alman cetürlü taahhüdden tamamile azade bulun vabî notasınm bu meseleye dair sarih ve maları takdirinde kabil olabileceğini bil açık möalealan beyhude telâkki edil dirmektedir.» miyecektir. Berlin 13 (A.A.) Berliner T a mütalealar geblatt gazetesi Sir Eric Phipps'e verilen Fransız gazetelerinde Paris 13 (A.A.) Almanyanın ve Alman cevabı hakkında şu satırları yazİtalyanm 16 teşrinisani 936 tarihli İngimaktadır: «Almanyanın bütün muallâk mese liz notasma dün verdikleri cevabı tahlil leler hakkında İngiltereye halen cevab eden Petit Parisien gazetesi diyor ki: «Alman ve İtalyan tekliflerinin kıy vermesi müsbet bir neticeye varmak armeti hakkında sarih surette bir fikir vc , zusiledir. Lokarnodan farklı iki unsur vardır ki birincisi Almanyanın hukuk rebilmek için biraz beklemek ve metinleri müsavatı, ikincisi de Belçika istiklâlinin yakmdan tetkik etmek lâzHptUr. M*a " Almanya tarafmdan tanmmasıdır. Ren mafih, halen bilinmekte olan kısımlar, bu de banşı temin edecek amilleri tetkik e notalarda birçok tehlikeler gizli olduderken yerine filî zamânlar ikame edil ğunu farzetmeğe kâfi gelmektedir. Bu mek iktıza eden Cenevre şemasından u notalarda bilhassa Sovyetler Birliğine zaklaşmak lâzımgelir. Alman cevabı sa karşı bir hattı hareket ittihaz edilmiş bulim bir barış politikası gütmektedir ve bu lunmakta ve notalar, Fransayı yalnız Alman noktai nazan yalnız Romada ve Sovyetler Birliğinden değil fakat ayni Brükselde değil, Londra ve Pariste de zamanda merkezî Avrupadaki diğer müttefiklerinden de ayırmayı istihdaf etmekolduğu gibi anlaşılmalıdır.» Londra 13 (A.A.) tyi haber alan tedir. Bu notalardaki zihniyet, Fransa ve mahfiller, garb paktı hakkındaki Alman İngilterenin sulhun gayri kabili inkısam muhtırasının tayyare ile Londraya gön bir kül teşkil ettiği hakkındaki zihniyetinderildiğini ve muhtıranın Londraya dün den o derece uzaktır ki, bu iki zihniye akşam vâsıl olduğunu bildirmektedirler. tin uzlaştmlması ihtimali pek azdır. BuBu hale nazaran Eden, bu vesikayı nunla beraber, eğer bir müzakere kapısı bugün saat 11 de sefir Von Ribbentrop açılırsa, bu müzakereler çok uzun ve ile vuku bulacak olan mülâkatından ev yorucu olacak ve birçok hâdiselerle dolu olarak devam edecektir.» vel tetkik edebilecektir. Echo de Paris ise şöyle yazıyor: Alman muhtırasının pek uzun olduğu «Almanya ve İtalyaya göre, garb paköğrenilmiştir. Alman sefareti bu sefer, tı, Avrupanın geri kalan bütün devletleri her zaman yaptığı gibi, muhtıranın bir için hiçbir açık kapı bırakmıyan kapalı hulâsasını bile gönderememiştir. Salâhiyettar mahfiller, Alman ve ital bir sistem olmahdır. Dört büyük devlet, yan muhtıralarının metinleri arasında bir Avrupa direktuan kurmalı ve lüzumu büyük bir fark olmadığını ve Roma ile takdirinde bu devletler, ortaya çıkan büBerlinin yakında başlıyacak olan müza tün arazj ve siyaset meselelerini hallet kereler esnasmda sıkı bir temas muha melidir. İspanya hakkında aktedilen beynelmilel anlaşmalar, dörtler paktı usulü faza edeceklerini iddia etmektedirler. ile ne gibi şeyler yapılabileceğini bize Bu mahfiller, Alman muhterasınm eski Locarno paktınm zaminleri olan îtal göstermektedir. Hakikatte, mütecavizin Mütecavizi ya ile İnugilterenin taahhüdleri altında elleri serbest kalmaktadır. durdurabilecek her türlü birleşmeler, şimolmak üzere bir Alman Fransız harbinin vukuundan sarfınazar edilmesini tek diden yok edilecektir. Almanya ve İtallif etmekte olduğunu beyan etmektedir ya Küçük Antantı, Balkan Antantını ve Milletler Cemiyeti paktmdan ve karşılıkler. Almanya, bundan başka her türlü lı yardım sisteminden doğan ve mütecataahhüdleri reddetmekte ve İngilterenin vize karşı yapılmış olan ittifakların tat hem zâmin hem de zamin altına ahnmış bik şekillerini bertaraf etmekle iftihar bir vaziyette bulunmasmı kabul etme etmektedir. Almanya ve italya şimdi, bu eserlerini tamamlamak arzusundadır. Bu mektedir. yolda ilerlemeğe müsaade edilmesi pek te Almanya, Fransanın şark paktlan hakmuhtemel değildir.» kında dermeyan ettiği ihtirazî kayidlarla bu paktların otomatik surette tatbikından Bir İtalyan gazetesinin şayanı vazgeçilmesıni istemektedir. dikkat mütaleası [Baştarafı 1 inci sahifede) miştîr. Söylendiğine göre, Alman cevabı hakkında gazetelerde şimdiye kadar çıkan bütün haberler yanlıştır. Almanyanın, notasınm birer sureiini Fransa ve Belçika hükumetlerine göndereceği bildirilmektedir. Cevabî notanın metni, bilâhare neşredilecektir. İtalyan cevabı, henüz Romadaki İn giliz elçisine tevdi edilmemiştir. ihracat ticaretimizde Büyük bir inkılâb: Standardizasyon [Başmakaleden devarri) tir. Iyisi, ortası, fenası ayrı ayrı değil; karmakarışık bir halde geliyor. Bizce hepsi makbuldür; elverir ki aldığımız bir cins malın, daima ayni olacağmı, hiç şaşmıyacağım bilelim. Bu pamukları işlemek için, makinelerimizi, aldığımız mala göre ayar ediyoruz; onu işliyoruz, ikinci defa gelen mallar, birincinin ayni çıkmıyor. Bazan daha iyi, bazan daha fena çıkıyor. Halbuki bize iyi veya fena olsun, daima ayni evsafta mal lâzımdır. Memleketinizde standardizasyona ehemmiyet verilmemesi, mallannızm kıymetini düşürüyor; piyasalarda revac bulmasına mânı oluyor. Her fabrikator, aldığı malların daima ayni çıkacağma emin olmahdır ki ona göre hazırlansm. Memleketinize dönünce, bu standardizasyon meselesi üzerinde ehemmiyetli neşriyat yapmalısmız. Türk mallan tip tip tasnif edilmeli, bu tasnife riayet olunmalıdır. Yoksa, sizden daha adi cins mal ihrac eden memleket lerle bile rekabet edemezsiniz. Çünkü, herkes o malın kalitesini bilerek alır, balyeleri veya sandıklan açtığı zaman içinden daima ayni şeyin çıkacağından emin olur. Almanya seyahatinden dönüşte, işinin ehli olan Ikbsad Vekâletinin de standardizasyona ehemmiyet verdiğini ve bu mühim işi başarmağa çalıştığını görmüştük. Nitekim, İktısad Vekili, son nutkundaki «Ticaret odaları kongresinvl çok ehemmiyet verdiği standardizasyon mevzuunu kanunla teyid etmek istedik ve haricî ticaretimizin kontrolu için, Büyük Millet Meclisi, «Merii tağşiş» kanunıma ek olarak bize yeni bir kanun bahşetti. u kanun, aldmış ilk adımdır. Bu istikamelle almacak kararlann tatbikım temin edecek bir kuvveltir. Talbikat ve leknik bakımından alâkadarların da mülaleasım aldıktan sonra, varacağımız kararlann tamamen tatbikım temin için sarsılmaz bir azimle yürüyeceğiz.» Sözlerile o çalışmalar neticesinde standardizasyon için bir kanun çıkanlmış olduğunu söylemiştir. Başvekil tsmet Inönünün ve Ikbsad Vekili Celâl Bayann son İzmir seyahatIerinde, bir aralık, standardizasyon meseleşi de mevzuu bahsolmuş, Başbakana refakat eden zatlardan biri şu küçük, fakat istrfadeli misali anlatmıştı: Iskenderiye hattı postaları yeni açıldığı zaman, Türk tacirlerinden biri İskenderiyeye elma götürüyor; fakat her defasında ziyamna satmağa mecbur oluyordu. Çünkü, götürdüğü elmalar, sandıklara karmakarışık doldurulmuştu. Bunlann cinsi ayni, meselâ, hep Gümüşane veya Amasya elması olsa bile büyüklükleri bir değildi. Bazan da yarısı çürük çıkıyordu. Mısıra başka yerlerden gelen elmalar ise mükemmel bir surette tasnif edilmiş, hatta teker teker saman kâğıdlarına sarılmıştı. Bir çeşid maldan yüz sandık elmanın hepsi birbirinin ayni çıkıyordu. İskenderiyeye, karmakanşık giden elmalanmız, daha lezzetli oldukları halde, rağbet görmüyordu. Çünkü oradaki yemişçiler ve halk, itina ile tasnif edilmiş elmalara alışmişlardı. Elma ticaretinden zarar gören yurddaşımız açıkgöz bir adamdı. İşi anladı ve hemen, elmalarını, cins ve büyüklük itibarile tasnif ederek İskenderiye piyasasına öyle arzetmeğe başladı. Ondan sonra da zarar değil; kâr etti. Yalnız Alman veya Mısır piyasalan değil; bütün dünya piyasalan, hatta kendi piyasamız bile, artık standardizasyon istiyor. Herkesin ısmarladığı ve aldığı malın nümunesine tamamile muvafık ve daima ayni olmasını istemesi, pek tabii değil midir? İktısad Vekâletinin, standardizasyon işini, İktısad Vekilimizin söylediği gibi, ihracat mallanmızın en mühimlerinden başlıyarak sarsılmaz bir azimle tatbik etmesi, Türkiyenin haricî ticareti için büyük ve meşkur bir inkılâb olacaktır. Çekirdeksiz kuru üzümle başlıyan bu inkılâb memleket için, Cumhuriyet rejiminin bütün inkılâbları gibi, kurtancı bir mahiyeti haiz olacaktır. Çünkü, sayın Vekilin dediai gibi, «Türkiue haricî iicareti, Türkiye millî kalkınmasımn vasıtası ve en büyük teminalıdır.» Cenevre müzakere leri hararetli safhada IBaştarafı 1 inci sahifede] Komite, pazartesiye müşahidleri lisan meselesi hakkında dinliyecektir. Madrid hükumeti bir şehri boşaltıyor Madrid cephesinde harbeden Italyanların bozulduğu bildiriliyor mıya muadil olduğunu bildirmektedir. Delbos elçimizi kabul etti Paris 13 (A.A.) Delbos Türkiye [Baştarafı 1 inci sahifede} Büyük Elçisi Suad Davaz'ı kabul etmişMojata del Tajmanın birkaç kilometro tir. garbindedir. Bu suretle bu mevkü MadHatayda dönen dolablar rid Valansiya büyük şosesi üzerindeki Lâzkiye 13 (Hususî) Cenevrede Agrandaya bağlıyan yol tamamile serHataym anayasası hazırlanırken Bayır, best kalmışhr. Şehrin garb tarafmda asiBucak ve Hazne nahiyeleri hakkında lerin elinde, çok ufak bir kısım kalmıştır bazı müfsidler garib iddialarda bulun ve bu kısmın iaşesi çok güçlükle temin omak cü'etini göstermişlerdir. Bunun gibi lunabilmektedir. sırf dedikodudan ibaret iddiaları şimdi Guadalajara tahliye ediliyor den önlemek için şu malumab bildirme Salamanca 13 (A.A.) Sivil halği faydalı buluyorum: kın Guadalajara'yı tahliye etmeğe başBayır, Bucak ve Hazne nahiyeleri ladığı bildirilmektedir. baştan nihayete kadar Türktür. Bu nahiyeler halkı Sancak vahdeti içerisinde Hükumetçiler geri çekiliyorlarmtş Soria 13 (A.A.) Havas Ajansıbulunmayı tabiî bir hak telâkki etmek tedirler. Bayır, Bucak ve Hazne nahi nin muhabiri bildiriyor: yelerinin etnografik ve nüfus vaziyetleri Franco kuvvetleri tarafından esir e Türk ekseriyeti lehinedir. dilen milisler, Guadalajara cephesinde Nüfus vaziyetine gelince Bayır, Bu hükumet kuvvetlerinin ricat etmekte olducak ve Hazne nahıyelerinin umumî nü ğunu teyid ehnişlerdir. fusu 28,000 dir. Bu rakamm 21,131 i Diğer cihetten tayyare rasıdlan, hü Türktür. Mütebaki nüfus ta türkçe ko kumet kuvvetlerine mensub yürüyüş kuvnuşan Alevidir. Bu sahada bir Ermeni, vetlerinin cenubu garbî istikametinde ilerbir de Sünnî Arab köyü vardır. Bu üç lediklerini bildirmişlerdir. Tayyareciler, nahiyedeki Arab ve Ermeni nüfusunun birkaç yangm yuvası görmüşler ve bazı ceman yekun miktan 1000 kişiyi geçme infilâklar vuku bulduğunu müşahede etmektedir. Hazne nahiyesinde ise hiç mişlerdir. Bunların cepane depolannm bir Arab köyü yoktur. Bu üç nahiyeye tahrib edilmesinden ileri geldiği zanne bağh büyük Türk köylerinin isimleri dilmektedir. aşağıdadır: Bu hâdiseler, hükumet kuvvetlerinin A Bayır nahiyesi. Bu nahiyeye 34 köy bağlıdır. Bımlardan büyüık Türk köyleri şunlardır: Gebirye, Gebiri, Şeren, Çukurca, Kovcuk, Kebir, Karacağız, Şemnoren, Akçebayır, Kamaba, Erenlik, Musaybin, Kabakhya, Vali, Kızılcevare, Abut, Kızılcura, Esirî, Yamatya, Kızıl. B Bucak nahiyesinin büyük Türk köyleri. Bu nahiyeye tâbi 28 köy vardır. îsimleri şunlardır: Keşiş, Odunsu, Çakıhasan, Isâbeyli, Turunçlu, Bozoğlan, Çeşmecik, Zeytincik, Saray, Zarin, Makruran, Elmalı, Müran. C Hazne nahiyesine 53 köy bağ lıdır. Büyük Türk köyleri şunlardır: Suleyb, Bürcislâm, Kandilcik, Körali, Mahruka, Çukurören, Alacahöyük. Bunlardan Suleyb ve Bürcislâm köyleri diğer köylerin hepsinden büyüktür. Bu köyler beşer, altışar evli, sekiz veya onar obaya bağlıdır. Bu obalarda muhtarlık teşkilâtı olmadığından bu cihetten Suleyb ve Bürcislâma tâbidir. Bu obalar halkı kâmilen Türktür. geri çekilmeğe hazırlandıklarnı mektedir. göster Madridde meydana çıkardan bir ihtilâl şebekesi Madrid 13 (A.A.') Faşist tesekkülünün iki azası tarafından idare ediîmekte olan bir faşist komplosu meydana çıkarılmıştır. Komployu kuranların maksadı, Ge neral Miajoi ile halk cephesinin bazı erkânını ele geçirerek, bu cepheyi teşkil eden partiler arasında nifak husule getirmek idi. Suikasdcılar, dün Madrid müdafaa komitesinin nakliyat murahhasını katlet mişlerdir. Bunlar, harekete geçmek için asilerin Guadalajara cephesindeki taar ruzdan istifade. etmek istemişlerdir. İspanya hükumetinin protestosu Londra 13 (Hususî) îspanyol hükumeti İspanyaya külliyetli miktarda asker gönderdıklerinden dolayı İtalya ve Almanyayı Milletler Cemiyeti nezdinde protesto etmiştir. 4 Hükumetçilerin eline geçen silâh dolu bir gemi Bilbao 13 (A.A.) Bask bahkç! gemileri mühim miktarda harb malzemesi ve bilhassa 10 milyon mermi naklet mekte olan asilere mensub bir gemiyi zaptetmişlerdir. Fransız İspanyol hududu nasıl kontrol edilecek? Paris 13 (A.A.) Öğrenildiğine göre, ispanya Fransa hududunda kontrol sistemi, bu hududun, yukarı Pirene, aşağı Pirene ve şarkî Pirene olarak üç kısma tefriki suretile tatbik olunacaktır. Her kısnnda bir kontrol idare âmiri buIunacak ve bilfiil kontrolu 130 kadar sabit ve seyyar müşahid icra edecektir. Kontrol umumî şefi, miimessil olarak, Pariste oturacaktır. ı îtalyan orduları bozulmuş Maarif Vekili genc eczacılar arasında [Baştarafı 1 inci sahifedel Bu srrada son sınıftan Nusret Eşkinot .söz alarak kısa ve güzel bir hitabe irad efcmiş, Kültür Bakanı buna cevab vere rek şıihlan söylemiştir: « Bu çok samimî toplanbya beni de çağırdığınızdan dolayı size bilhassa teşekkür ederim. Vazifenizin herşeyden önce insanj olması, hele Türk milletinin çok aziz olan hayatını kurtarmağa yarar olması itibarile sizleri hürmetle selâmla aıak bizler için bir zevktir. Bunu söyle mekle beraber sizlere yalnız bir Kültür Bakanı sıfatile değil, ayni zamanda bir ağabey sıfatile de bir tavsiyede buluna cağım. Mesleğe bağlıhk, doğruluk ve iyicilik. İşte bu üç mefhum meslek ha yatınızda size kılavuz olmalıdır. Kanı nızdaki asalet bu dileğimi müemmen kıldığı için bu dileğimi şimdiden tahakkuk etmiş gibi görmekte haklıyım ve bahtiyarım. Hepinize muvaffakiyet dilerim.» Vekilin dünkii ziyaretleri Şehrimizde bulunmakta olan Maarif Vekili Saffet Ankan dün sabah bir aralık Kolordu merkezine uğnyarak Ko lordu Komutanmı ziyaret etmiştir. Oradan dönen Saffet Ankan Vilâyette Valiyi de ziyaret ettikten sonra Maarif dairesine gitmiş ve saat üçe kadar orada meşgul olmuştur. Parisin telâşı Paris 13 (A.A.) Bütün matbual yeni bir Locarno misakı aktedilmesi ihtimalleri hakkında uzun tefsirlerde bulunmaktadırlar. İtalyan ve Alman cevablannın metinleri hakkında kâfi malumat mevcud ol maması gazetelerin garb misakı hakkında derin tetkiklerde bulunmasına mâni ise de müfrit sağ cenah gazeteleri müstesna olmak üzere diğer gazeteler ekseriyetle Alman italyan projesinin Fransa ve İn giltere tarafından tasavvur edilen şekilde «gayri kabili taksim sulh» prensipine ta mamile aykın olduğunu beyan etmekte • dirler. Le Petit Parisien diyor ki: «Bu cevablarm Sovyetler Birliğine Roma 13 (A.A.) Stampa gazetesinde yeni Lokarno hakkındaki îtalyan noktai nazarına dair imzasız çıkan bir notta ezcümle deniliyor ki: « Yeni bir batı paktınm akdi için çalışmak isteniyorsa, hiç olmazsa Cenevre konseyinin hükmüne katlanmak imkânı olmıyan taarruzun tarifi meselesinde, Fransız Rus münasebatındaki vüzuh suzluğun izalesi lâzımdır. Keza bu neviden mukavelelerle batıyı doğuya bağlamıya daha az yeltenmelidir. Bundan başka mes'uliyet ve mecbu riyetleri coğrafî gruplara ayırmak sure tile muhtemel bir batı sistemini işkâl et memek icab edecektir. italyan notası müsbet imkânlara ve kat'î tecrübelere dayanan salim italyan siyasî realizmini Balkan Antantı ekonomik konseyi Balkan Antantı ekonomik konseyi bu ayın 12 sinde değil, 18 inde toplanacaktır. Konseye iştirak edecek Türk heyeti azalarından İktısad Vekâleti Nakliyat umum müdürü Ayet Altuğ, Ziraat Vekâletinden Mehmed Ali, Hariciye Vekâletinden Atıf şehrimize gelmişlerdir. Heyet reisi ve Trabzon meb'usu Hasan Saka ile Maliye Vekâleti Nakid İşleri umum müdürü Halid Nazmi, Ofis reisi Bürhan, Nafıa Vekâleti Münakalât dairesi reisi Kadri ve Hariciyeden Şinasi bugün Ankaradan şehrimize geleceklerdir. Türk heyeti pazartesi gunü Rodi vapurile Pireye hareket edecektir. AB1DIN DAVER in'ikâs ettirecektir. Eski Lokarno ölmüştür. Onun Milletler Cemiyetine bağlılığı artık ihya edilemez. Belçikamn vaziyeti tekrar tetkik edilmelidir. Âkidler ara sında müsavat tam olmahdır. Fakat yeni Lokarno, eğer bir tane yapılacaksa, dört eski elebaşılar arasında olmahdır. Aksi takdirde keşmekeş daha şiddetli olacaktır. Bu notta verilen izahatın, îtalyan notası münderecatma uygun olduğu anla şılmaktadır.» Valencia 13 (A.A.) Reuter'in iyi bir membadan aldığı malumata göre, Italyanlar, Guadalajara cephesinde kaçıyorlar. Hükumet tayyarelerinin taar ruzuna uğnyan îtalyanlar, acele geri çekilmişler ve yüzlerce zayiat vermişlerdir. Valencia 13 (A.A.) Akşamüzeri neşredilen bir tebliğde ezcümle şöyle denilmektedir: Tayyarecilerimiz, Italyan fırkasma mensub taarruzlann Guadalajara yolu üzerinde alelâcele bozuk bir şekilde çeİ kildiğmi görmüşlerdir. Tayyarelerimiz bunlan takib ederek ateşe tutmuşlar ve birkaç kamyonu yakmışlardır. Filo kumandanı, îtalyan fırkalarm Sofya 13 (A.A.) Talebeler aradan birinin tahrib edildiği kanaatbi edinsında hâsıl olan galeyan devam etmektemiştir. dir. 500 talebe, Sıhhat Müdiriyetinin kaEsir edilen bir italyan pısını kırarak binanın pencerelerinden binbaşısımn sözleri halka hitabeler irad etmişlerdir. Valencia 13 (A.A.) Evvelki gün ^ Talebelere karşı polis müfrezelerile Guadalajara cephesinde esir edilmiş olan bir süvari bölüğü gönderilmiştir. Talebeİtalyan zabitleri ve neferleri Madridden lerden ve polislerden birkaç kişi yaralanValenciaya getirilmişlerdir. mıştır. 60 kişi kadar tevkif edilmiştir. Bunlar arasında bulunan 40 yaşlannSofyada sürgünler da îtalyan binbaşısı Luciano Antonio Sofya (Hususî) Polis Filibede Sylvia bir erkânıharb kaymakamı, 4 Çankof partisi lehinde alenen propaganFransız meb'usu ve iki Belçika perle da yapan bir mühendisle mütekaid bir mento azası huzurunda isticvab edildiği miralayı tevkif ederek birincisini Zişvakit ezcümle şu beyanatta bulunmuştur: to'ya, diğerini de Niğbolu'ya sürgün et« îspanyaya muntazam îtalyan as miştir. kerlerinden 80,000 kişi ihrac edilmiştir. Guadalajara cephesinde 40 bin kişilik 3 18 mart zaferi için hazırlanan îtalyan fırkası vardır. Bu kuvvetlere momüsamere törlü fırka başında geçen mayısta AdisÇanakkale zaferinin yıldönümü müAbabaya girmiş olan General Bergonzo nasebetüe 18 martta Eminönü Halkevinkumanda etmektedir. de büyük bir merasim yapılacaktır. Fırkalardan Littoria ismini taşıyan biHazırlanan programa gör>e, merasime rinci farka General Moncini kumandası Istiklâl marşile başlanacak, sonra Yazı altında olarak geçen şubatın altısında İişleri müdürümüz Abidin Daver taraSicilya vapuru ile limana çıkanlmış ve fından Çanakkale zaferi hakkında bir oradan evvelâ Sevilla ve bilâhare Care konferans verilecektir. Erkânıharb zabitlerimizden birisi tares, Almazan, Vallodolit yolu ile Guarafından da kara muharebeleri hakkındalajara cephesine sevkedilmiştir.» da izahat verilecek ve projeksiyonla Binbaşı Luciano bu fırkanın Italyadan kara ve deniz harb sahneleri gösterilecek bütün harb levazımı ile birlikte aynldı tir. Bundan sonra Çanakkale harb sahğını yani beraberinde birçok top, mitral nelerini canlandıran hikâyeler, şiirler yöz, alev makinesi ve gaz makinesi getir ve şarkılar okunacaktır. diğini ilâve etmektedir. Ayni gece Şişli Halkevinde de bir müsamere tertib edilmiştir. Buradaki müFransız ve Belçika parlâmento samerede evvelâ muhtelif musiki pardelegelerinin tebliği Valansiya 13 (A.A.) Burada bu çaları çalınacak, sonra da Abidin Daver tarafından konferans verilecektir. lunan Fransız ve Belçikalı parlâmento Konferanstan sonra geceyarısına kadelegeleri bâr tebliğ neşrederek İtalyan dar devam etmek üzere Zeki ve arkabinbaşısı Luciano Sylvian'm beyanatmı daşları tarafından alaturka musiki par> hemen eynen kaydetmişlerdir. çaları çalınacaktır. Şu tebliğ ile beyanata şunlar ilâve edilmektedir: Yunan Kralı dönüyor «Biz bu suretle ademi müdahale poliAtina 13 (Hususî) Altı gündenberi tikasınm nasıl bir dolambazlıktan ibaret Giridde bulunan Kralla Başvekil Meolduğuna dair en kat'î ve reddi kabil ol taksas bu akşam Averofla Atmaya haremıyan bir delil elde etmiş oluyoruz. Gö ket etmişlerdir. Averof yarm sabah Pirede buluna^ rülüyor ki sade bir dahilî harb karşısında caktır. Başvekil Giridde buhınduğu es| değiliz. Bu harb bütün bir milletin, ec • nebi istilâsı tehlikesi altına düşen mem nada umum vali ile birlikte adaya ai<3 leketin mülkî tamamiyetini müdafaa için, birçok meseleleri halletmiştir. Hırvat meselesi kahramanca bir mücadelesidir. Alman ve Sofya (Hususî) Bulgar gazeteleri| îtalyan faşist orduları İspanyanın sev külceyş noktalarmı bu suretle ele geçir ne Belgraddan bildiriliyor: Hırvat lide mekte, harb âletlerini bilâhare bütün Av ri Maçek"in Avusturyada Gros şehrine rupanm sulhperver miîletlerine karşı kul Lİtica etmiş olan Hırvat partisi umur kâtibi Karneviç'le görüşmesinden sonra lanmakta, îspanyol milletinin yaralarla Hırvat meselesinin ciddî bir hal safhadolu etleri üzerinde tecrübe etmektedir.» sma gireceği burada kuvvetle söylenTebliğ bundan sonra cumhuriyetçi îs mektedir. Eğer şimdi de bir anlaşma panyaya faal bir iş birliği gösterilmesini mümkün olmazsa Hırvatlar meselej temenni etmekte ve îspanya cumhuriye beynelmilel yola dökmeğe kapar • tini kurtarmanın dünya sulhunu kurtar mişlerdır. Sofyada kargaşalık Talebe polisle çarpıstı, 60 kişi tevkif edildi