CUMHURtYET 22 tkinciteşrin 1936 Bire bin veren ağac ^^^^= Muazzez Tahsin Berkand gönderdik, velhasıl doktorun dediğinden daha çok ihtimam gösterdik ve nihayet Arifin gözleri görmeğe başladı. Ancak, uzun şefkat ve ihtimamlarımız onu bizim çocuğumuz yapmıştı, artık onu bıraka mazdık. Sıhhati düzeldikten sonra bu sefer de onun okumasını, adam olmasmı istedik ve Galatasaray lisesine (o zamanki Mektebi Sultani) leylî olarak gönder dık. Arif cidden akıllı ve ciddî bir çocuktu. Bizim yaptığımız iyiliklere karşılık bütün kuvvetile çalıştı ve bir gün bile bize karşı nankörlük etmek şöyle dursun, vazifesinde bile kusur göstermedi. Bayramlarda, kandillerde hepimizin evimize gelir, ellerimizi öper, dualarımızı isterdi. Birgün bize gelmişti. Bir sene sonra mektebden diploma alacağı için artık onunla ciddî mevzular üzerinde konuşa biliyorduk. Kendisine sordum: Oğlum, mektebin bitince ne yapa* caksın? Hiç düşünmeden cevab verdi: Tıbbiyeye gireceğim efendim. Demek doktor olacaksın öyle mi? Evet efendim, göz doktoru olmak istiyorum. «Göz doktoru» derken bana sesi titriyor gibi gelmişti; onda uyanan acı hatırayı uzaklaştırmak için başka bir söz açmak istedim; fakat o, çok azimkâr bir sesle devam etti: Kim bilir, memlekette benim gibi kaç yüz tane «kör» denilen fakat iyi bakılınca gözleri açılabilecek olan çocuk var! Kendimi tutamadan sordum: Sen onlara mı bakacaksın oğlum? Allah kısmet ederse, sizin bana yaptığınızı ben de onlara karşı yaparak size olan borcumu ödiyeceğim. **• Yıllar geçti kızım, fakir bir ailenin «kön> sanılan çocuğu, Tıbbiyeden birirr cilikle çıkarak hükumet tarafmdan Avrupaya tahsile gönderildi ve birkaç sene sonra, hakikî ve ciddî bir doktor olarak memlekete döndü. Avrupada kaldığı dört beş sene içinde, birçok genclerin yaptığı gibi, yalnız gösteriş olsun diye değil, tam manasile bir ilim ve fen adamı olmak için çalıştı ve bunu Istanbula gelir gelmez isbat etti. Bugün Arif memleketin parmakla gösterilen sayılı âlimlerindendir ve pek az kimseye nasib olacak kadar çok para kazanıyor. Genc yaşında, kendi çalış masile, zengin olmuştur. Ancak o, daha talebe iken verdiği kararı unutmamıştır. Gününün birçok saatini hastanelerde, Üniversitede ve kendi hususî kliniğinde geçirdikten sonra Usküdarda Bağlarbaşmda, kendi parasile yaptırdığı küçük hastanesine koşuyor ve orada, gözleri dünyaya kapalı kalan fakir çocuklara tabiatin güzelliklerini gösterebilmek için, sonsuz bir şefkat ve itina ile, durmadatı çalışıyor. Işte kızım, bunun için Arif bir tohuma karşılık bin mahsul veren bir ağaçbr. Sokaktan gene o kırmızı otomobil geçiyordu. Pencereden uzakta olduğum halde bunu kornesinin şirin ve ahenkli sesinden anlamıştım. Hemen fırladım, başımı cama dayıyarak baktım. Açık spor otomobilde herzamanki genc ve ya* kışıkh adamla karısı vardı. Elimdeki di~ kişimi birdenbire fırlatarak pencereye koşmam ihtiyar halama tuhaf göründüğü için sordu: Bir şey mi var kızım? Hayır hayır, fakat sizde kaldığım bu bir hafta içinde hergün bu otomobilin ahenkli kornası bende merak uyandın yor. Halam güldü.. Buruşuk yüzündeki tatlı mana büsbütün derinleşti. Otomobilin sahibini tanıyor mu sun? Hayır. O, bire bin veren bir agaçtır. Şaşkın şaşkm yüzüne baktım. Halam gözlerimdeki soruya cevab vermeden evvel oturduğu geniş sedirde bir ileri bir geri giderek iyice yerleşti.. Yanındaki paketten bir sigara alarak yaktı ve başını iki köşe yasdığının arasr na yerleştirdikten sonra anlattı: Bundan otuz otuz beş sene evvel, büyük konaklannda sabahtan akşama ka dar esnemekten sıkılan ve yapacak bir iş bulamıyan birkaç zengin hanım, birleşerek bir cemiyet kurmuşlardı. Bunlann arasında ben de vardım. İlkin bir eğlence gibi, gün öldürmek, vakit geçirmek için yapılan toplantılar, yavaş yavaş ciddileşmiş, yeni kuvvetler almış ve elli altmış hanımdan mürekkeb bir hayır müessesesi haline girmişti. Cemiyetin maksadı, na • muslu, fakir ailelere yardım etmekti. Dul kadınlar, öksüz çocuklar, hasta ihtiyarlar, işsiz babalar burada kendilerine yardım eden fedakâr ve müşfik bir yuva bulu yorlardı. Bir gün cemiyete üstü başı yırtık, gözleri ağlamaktan şişmiş, zavallı bir kadın müracaat etti; dört beş yaşlarmda cılız, bitkin bir çocuğu elinden tutuyordu. Bu sefaret manzarası karşısında kimse ona birşey sormağa cesaret edemedi; kadın ümidsiz gözlerle etrafına baktıktan sonra, titriyen ve inliyen sesile yalvardı: Çocuğum beş, yaşma geldi.. GözIeri görmüyor.. Ona baktıracak param yok. Bu siyah kirpikli yeşil gözlerin dün yadaki güzel renkleri ve ışıklan göremc mesi, tüyler ürpertici bir facia idi. Cemiyet hemen küçük Arifi kanadları altına aldı. Gözlerini tedavi eden doktorun verdiği karar şu idi: «Görmemesi gıdasızlığın getirdiği bir arızadır. Muntazam bakılır ve bu kâğıd" da yazdığım şeyler tamamile yapılırsa çocuk kurtulur.» Küçük Arife mi, zavallı anaya mı acımıştık bilmiyorum, fakat iyice hatır lıyorum ki hepimiz birleşerek ehemmiyetli bir para toplamış ve bu parayı Arifin tedavisine ve bakımına hasretmiştik. Çocuğu uzun zaman bir hastanede bıraktık, iyice yedirdik, tebdilhavaya Bibliyoğrafya Genel Nüfus Sayımı İstatistikleri îstatistik Genel Direktörülüğü: 75 Başbakanlık İstatistik Genel Direk törlüğü neşriyatmın büyük bir intizamla devam etmekte olduğunu evvelce de yazmıştık. Bu neşriyatın 75 inci sayısını <Genel Nüfus Sayımı> teşkil ediyor. Hepsi 57 cild tutacak olan bu serinin bu birinci cildi kâmilen 20 ilkteşrin 1935 nüfus sayımına aid kanunları, talimatnameleri, kararnameleri, tamimleri ve örnekleri ihtiva ettiğinden, bugün ve yarın, sayımın esasını yakından tetkik etmek istiyeceklere bu imkânı verecek kıymette, büyük kıt'ada, 74 sahifelik mükem mel bir eserdir. Bundan evvelki nüfus sayımları hakkmda malumat arıyan bir arkadaşımızın çektiği müşkülâtı pek iyi bildiğimiz için bu hizmeti ayrıca zikretmeden ge çemiyoruz. Çünkü o, vesika bulmak şöyle dursun, ilk nüfus sayımları hakkında Bay Osman Erginin Belediye mecmuasında intişar eden ilk değerli makalesinden başka bir şey bulama mıştı. Genel nüfus sayımmın ikinci cildi Ankara Vilâyetine aiddir. Burada vilâyetin merkez, kaza, nahiye ve köyler it'ibarile nüfus miktarı, mesahai sathi yesi, nüfus kesafeti ve cinsiyet nisbet leri, 10 bin, daha fazla ve daha az nüfuslu yerlerin ve merkezlerin basit ve mürekkeb tablolar halinde mufassal tasnifleri yapılmış ve daha bir çok bakımdan istatistik malumatı verilmiştir. Eser 212 sahife tutmaktadır. Üçüncü cild, Afyonkarahisar Vilâye tine aiddir. Burada bütün malumat aynen Ankara için verilenlerin sırasiledir. 108 sahife tutmaktadır. Dördüncü cild, Ağn Vilâyetine aid dir. Aynen evvelkiler gibidir. 95 sahife tutmaktadır. Her vilâyete bir cild hasredileceğin den bazı vilâyetler atlanarak 28 inci cild olarak İstanbul Vilâyetine aid olan istatistikler de neşredilmiştir. 156 sahife tutmaktadır. Bu muazzam eseri için îstatistik ,Ge nel Direktörlüğünü hararetle tebrik ederiz. Meşhur diinya tenoru JEA N KiEPURA'mn AŞK GÜNEŞi ( Im Sonnenschein ) Filmindeki musiki tekemmüâtı biç bir filmde görülmemiştir. Bu filmin mevzuunun güzelliği, Mizansenin lüks ve ihtişamı ... TWaletlerinin zenginliği itibarile bu hafta bütün istanbul halkım RADVO Bu aksamki program J İSTANBUL: 12,30 plâkla Türk musikisi . 12,50 havadis 13,05 plâkla hafif müzik 13,25 m u h telif plâk neşriyatı 18,30 plâkla dans muslkisi 19,30 konferans: Suad Derviş tarafından 20,00 Belma ve arkadaşları t a r a fından Türk musikisi ve halk şarküarı 20,30 Sadi ve arkadaşları tarafından Türk musikisi ve halk şarkıları 21,00 orkes tra . 22,00 plâkla sololar 22,30 Ajans ve Borsa haberleri 23,00 son. VİYANA: 18,05 konuşma 18,50 musiki 19,50 saat, program haberleri, spor 20 kış sporları maceralan . 21,15 beş tabloluk temsil23,15 haberler, spor 23,35 turizm propa gandası 23,45 piyano konseri 24,30 h a berler tftO dans musikisi. BERLİN: 19,05 konuşma . 19,20 Org ve fcoro konseri 20,05 piyes 21,05 eğlenceli konser 22,05 musiki ve şan 23,05 haberler, hava raporu, spor 23,35 gece musikisi. BUDAPEŞTE: 17,35 gramofon 18.35 konferans 19.05 orkestra konseri 19.55 konferans 20,25 san ve piyano 20.55 spor 21,05 piyes 22 45 haberler 23,10 Çingene orkestrası 24 05 cazband takımı 1,10 haberler. BÜKREŞ: 18.05 köylü yayını, saat, haberler, hava raooru 19,20 orkestra konseri 20,10 mijletlerin zamanı 20.35 musiki 21,40 pi yes 22 40 haberler. hava, spor ve saire 23 05 orkestra ve şan 24,10 haberler. LONDRA: 19,45 Orta İngiltere programı 22,05 dinî yavm 22.50 haberler, hava raporu, saat 23,10 orkestra konseri 24,05 koro konseri . 24,35 son. PARİS [P.T.T.]: 18,05 gramofonla masallar 18,35 şar kılar 19.05 halk yayını 19.35 piyesler 20.35 havadis, hava 20,45 piyeslerin devarm 21,50 eğlenceli program 22,20 spor 22,35 operet: 100 genc kıza istirahat esnasmda kıraat 24,35 haberler 24,50 dans orkestrası. ROMA: 18,05 senfonik konser, İstirahat esnasında spor. hava raporu 19,35 spor, gramofon 20,25 faşizm haberleri 20,35 spor, gramofon 21,10 haberler, saat 21,35 kon. ferans 21.45 komedi: Son kâğıd. istirahat esnasında konuşma 23.05 koro konseri 23.20 filim kritiği 23 30 dans musikisi, istirahat esnasında haberler . 24,20 dans musikisi. SARAY Sinemasına Koşturuyor ve seyircileri gaşyediyor. ılâveten FOX JURNAL. Bu?ün saat 11 de tenzilâth matine Yarın akşam Y I L D I Z sineması M A R G U E R I T E M O R E N O ve L U C I E N B A R O UX'yu ERKEK fevkalâde komik ve eğlenceli kahkaha, neşe ve şataret filminde takdim edecektir. Yerler evvelden aldırılabilir HALA bir vodvil olan Yann akşam herkes Y I L D I Z sinemasında olacaktır. Bugün ve yarın son matinesine kadar GRACE MOORE'un MARGARiTA'sı H EHLİSALİP MUHAREBELERİ Tamamen tiirkce sözlii muhteşem film Türtc tarihinden bir yaprak... Sultan (Salâhaddini Eyyubi) nin dünyayı hıtan şöhreti Görülmemiş muvaffakiyetlerle devam ediyor. Aynca: itfaiye törenl ve PARAMOUNT JURNAL Bugün; halkın mahbubu, Parisli muganni Son Gç gününden istifade ediniz MiLLî sinemada T i N O R O S S i ' yi YVETTE LEBON ve 40 Korsikalı Kitaristin iştirakile oynadığı M A R İ N E L L Â ilk filminde taganni ettiği neHs şarkılannı ve bilhassa Ben kadınlan severim... Çılgınlığım... Sizi sevmeme müsaade ediniz MARiNELLÂ ... ve eo büyük muvaffakiyeti TCHi ... TCHi ... parçalarını dinlemek ve candan alkışlamak için İzmire gönderilen Romanyalı göçmenler îzmir (Hususî) Hisar vapurile ge len Romanyalı 775 kişilik göçmen kafi' lesi, beraberinde 127 baş gayet güzel beygir de getirmiştir. Bunlar Bergama, Kemalpaşa, Çeşme ve Foçaya iskân edileceklerdir. Son bir kafileden başka muhacir gelmiyecektir. Çünkü kış basmıştır. Faaliyet, bunlann iskânında, topraklandırılmasında ve müstahsil unsurlar haline getirilmesinde teksif edilecektir. Tohumluk ve yemeklik buğ day tevziatı devamdadır. Her halde S ü M E R Sinamasına Uâveten : CANLI RESiMLER ve FOX JURNAL havad.sleri Bugün 11 de matine. Umumî dühuliye 35 kuruş. Bugün S A K A R Y A (Eski Elhamra) sinemasında Görülmemiş bir muvaffakiyetle jjösterilmekte olan ve sehhar yıldız JOAN tarafmdan emsalsiz bir surette yaratılan C R A VVFO R D Bu gece nöbetçi olan eczaneler şunlardır: İstanbul cihetindökiler: Aksarayda (Sarım), Alemdarda (Sırrı Rasim), Bakırköyde (İstepan), Beyazıdda (Cemil), Eminönünde (Bensason), Fenerde (Vitali), Karagümrükte (M. Fuad), Küçükpazarda (Yorgi), Samatyada (Erofilos), Sehreminind* (Nâzım), Şehzadeüatşmda (İsmail HakkıK Beyoflu cihetindekiler: Galatada (Sporidıs), Hasköyde (Barbut), Kasımpaşada (Vasıf), Merkez nahiyede (Kanzuk), (Günes), Şişlide (Halk), Tak simde (Taksim), (İtimad). Üsküdar, Kadıköy ve Adalardakiler: Büyükadada (Şinasi), Heybelide (Ta naş>, Kadıköy, eski İskele caddesinde (Sotiraki), Kadıköy, Yeldeğirmeninde (Üçler), Üsküdar, Çarşıboyunda (Ömer Kenan). NOBETCİ ECZANELER Ç YENİ ESEBLER ~) DİLEDİĞİM GİBİ YAŞARIM Kısmen Korfu ve Ejje adalarının şayanı hayret muhitinde çemlen neşe aşk ve füsun saçan Fransızca sözlu filmini görmekden kendinizi alamıyacaksınız. Bugün saat 11 de tenziiâtlı matine Emekçi yavrusunun hikâyeleri No. 1 Oölgenin çocuğile güneşin çocuğu Yazan: Fatma Yalçı Fiatı 100 para Bir kadın bir batında üç çocuk doğurdu Şehirler arasında telefon tesisatı tzmir (Hususî) Şehirler arası otomatik telefonunda, tzmirden ve îzmirle yapılan mükâlemeleri tek devreden kurtarmak üzere sipariş edilen makine Ankarya gelmiştir. İzmire getirilip mon tajı yapılacaktır. Bu suretle karşılıklı olarak beşer kişi konuşabileceği gibi, Avrupa şehirleri ve memleketin, tesi satlı diğer şehirlerile muhabere imkânı elde edilmiş bulunacaktır. Tek devre tzmirde sık sık şikâyeti mucabi olmaktadır. Ayni zamanda İstanbul merkezine bir müşeddede konarak sesin iki taraflı daha kuvvetli ve pürüzsüz işitilmesi temin olunacaktır. Suriye ile telefon muhaveresine başlanabilmek üzere, Adana posta ve tel graf idaresinin kendi sahasmda 4000 direk diktireceği de haber almmıştır. M A Z U RKA » filmini yaratan OSKOVAŞANGHAY Gedikpaşa A Z A K sinemasında Çarşıkapı Pek yakında en son ve nefîs rolünde P O L A N E G R i TAKSİMDE MAKSÎM V A R Y E T E Tiyatrosunda HALK OPERETİ Bu pazar matine 16 ve akşam 21de Zozo Dalmas ve büyük tenor Tomakosla P İ P İ Ç A Büyük operet Fiatlar: 60 40, hususî 100 Yerlerinizi telefonla ayırtınız T E L E F O N : 42633 AK B A Bugün istanbul tarafında ilk defa gösterilecek hakikî ve tam Ankarada her dilde gazete mecmua ve kitabları, bütün mekteb kitabları ve kırtasiyeyi ucuz olarak AKBA müesseselerinde tedarik edebilirsiniz. Telefon: 3377 g çündüz ve gece TURAN tiyatrosunda BERLiN OLıMPiYADLARI =" Ayrıca : Meşhur artist FREDERiC MARCH tarafından Tire (Hususî) Tirenin Dereli köyünden Bekir kansı Ülfet, çamaşır yıkamak üzere dereye inmiş ve çamaşırları yıkamakta iken birdenbire sancısı tutmuş ve hamile olduğundan, vaz'ı hamledeceğini anlıyarak bir ağacın altına sığmmıştır. Kadmcağız, burada, yalnızbaşına bir kız çocuğu dünyaya getirmiştir. Bir müddet sonra kadının kocası keyfiyetten haberdar edilmiş ve kadın otomobille Belediye hastanesine kaldırılmıştır. Ülfet, hastaneye yatırıldıktan sonra birer saat fasıla ile biri kız, diğeri erkek olmak üzere iki çocuk daha doğurmuştur. Çocuklar ve anneleri sıhhattedir. G UNA HI TURK metre ve 1/2 saat eden muazzam film Bu büyük programı kaçırmayımz. Ege mıntakasında satılan . tütünler İzmir (Hususî) 28 29 milyon kilo tahmin edilen tütün rekoltesinden, şu dakikada azamî 1,5 milyon kilo kalmış bulunmaktadır. Onun da satışı devam dadır. Bu mahsul, Tire, Bergama, Ak hisar, Ödemiş, Baymdır, Fethiye, De nizli, Manisa, Kuşadası, Kırkağaç ve Salihlidedir. Her birine çok az birer miktar düsmektedir. Bugün sinemasında Ustarl bestekâr MUHLiS SABAHADDiN birleşiĞri NaşfdHalideFahri KAMERi ZADE Operet Zamanımızm en meşhur artistleri tarafından yaratılan ve görülmemiş bir muvafakiyet kazanan en büyük Fransız filmini, bütün İstanbul halkı gidip görmelidir. BAŞ ROLLERDE: DANİELLE DARRİEUX CHARLES VANEL MAURtCE ESCANDE Bu film, DANİELLE DARRİEU X'nün şimdiye kadar çevirdiği filimlerin en mükemmelidir. İlâveten: Fransızca EKLER JURNAL. Bugün saat 11 de TENZİLÂTLI MATİNE YEŞİL DOMİNO ptrde Büyük orkestra T A u W Mes'ud bir evlenme Mütekaidini askireyeden merhum Fuadın kızı, Devlet Demiryolları Haydarpaşa mağazası masa şefi Feyzi Özerin yeğeni Ferzane ile esbak Teşrifat memurlarından mütekaid Mustafa Arifin oğlu Zingal şirketi Ayancık fabrikaları hezarlar şef muavini Mehmed Arif Gökpınarm evlenme merasimi dün akşam Kadıköy Süreyya salonunda akraba ve dostları huzurunda pek neş'eli bir surette tes'id edilmiştir. Her iki tarafa saadet ve bahtiyarlık dileriz. CüRüM ve CEZA ve Sevginîn Sesi Yeni FOX JURNAL Sinemasında ismine Şerefine Şöhret, Azamet ve Güzelliğine Lâyık Bir muvaffakiyetle gösterilen Şaheserler Şaheseri • Korkusuz Kaptan İPEK ve Seanslar: Saat 112 4,15 6,30 ve jreceleri 9 dadır. ELEK Sinemalarında birden Bugün saat 11 de tenziiâtlı matine