17 İkinciteşrin 1936 SON TELEFON MABERLEC TELCRAF vcTELSiZLC Fransa hangi şartlar altmda harbe girebilir? M. Blüm izah etti: «Millî araziyi müdafaa yahud mevcudiyeti Fransız mevcudiyetine sıkı surette bağlı olanları müdafaa etmek için» Soissons 16 (A.A.) Bir halkçı cephe toplantısında nutuk söyliyen Başbakan M. Blum, halkçı cephenin muvaffakiyetini tebcil için kendisinden evvel söz söyliyen radikal sosyalist, sosyalist ve komünist hatibleri dinlemiş olmaktan pek ziyade memnun olduğunu bildirdikten sonra Jauresden bahsederek demiştir ki: « Jauresin hayatı da bize gösteriyor ki sosyalizm demek sulh demektir. Harb kat'iyyen caiz değildir. Harbin caiz olacağı yalnız iki ihtimal vardır: Millî araziyi müdafaa için, mevcudiyeti bizim mevcudiyetimize sıkı surette bağlı olanları müdafaa için. Fakat bir müdafaa harbile bir tecavüzü tefrik etmek daima gücdür. Bu ikisi arasındaki farkı bize göstererek meseleyi halledecek olan şey, hakem usulüdür. Hâdiseler bize göstermiştir ki, millet]er, gittikçe artan silâhlanmalarına devam ettikçe, hiçbir beynelmilel hüküm veya zecrî tedbir netice veremez. Bundan dolayıdır ki hakem usulile beraber silâhsızlanma da yapılmalıdır. Şurasından eminim ki milletlerin az mile sulh vikaye edilecektir. Şurasından eminim ki bütün Avrupaya zorla kabul ;ttirilmiş olan bugünkü rejim bir nihayet bulacak ve birkaç hafta sonra Cenevrede devam edeceğimiz gayretler muvaffakiyetle neticelenecektir. Çünkü bu, el zemdir. Çünkü bu bir mecburiyettir. Avrupanın ve bütün dünyanın silâhsız lanma ile harb arasında birisini tercih etmesi lâzımdır.» Arnavudluk Habeş ilhakını tanıdı Graziyani Habeşistanı tamamile işgal için bir plân hazırladı Belgrad 16 (Hususî) Buraya gelen haberlerden öğrenildiğine göre Ar navudluk hükumeti de İtalyanın Habe şistanı ilhakını resmen tanımış bulunmaktadır. NUTUK DUELLOLARI Çek hududları için artık söz söylenemez!» Çekoslovak Başvekili M. Hodza mühim bir nutuk söyledi, ve «Almanlara muhtariyet veremeyiz!» dedi A MlHINA Aj Suriyenin beklediği İstiklal! I îtalyan Kralının tmparatorluğu yakında resmen ilân ediliyor Londra 16 (Hususî) İtalya, Habeşistanın ilhakı neticesinde hâsıl olan zorluklan düzeltmeğe çalışmaktadır. Fransanın yeni Roma sefiri henüz iti madnamesini takdim etmemiştir. İtalyan hükumeti itimadnamenin «İtalya Kralı ve Habeş Imparatoru» na verilmesinde ısrar ediyordu. Fransa bunu kabul etmediğinden, ihtilâfı halletmek için İtalyan Kralı Viktor Emmanuel yakında «italya ve Habeşistan İmparatoru» ünvanmı alacaktır. M. Thorezin sözleri Henin Lietard 16 (A.A.) M. Thorez, bir nutuk söyliyerek demiştir ki: « Biz, komünistiz ve komünist kalacağız. Halkçılar cephesi hükumetinin meşkur bir takım ıslahat yapmış olduğunu kabul ediyoruz. Fakat daha fazla bir şeyler yapması lâzım gelmekte oldu ğunu kendisine söylemeğe mecburuz. Hükumet, faşizme ve burjuvaziye karşı daha ziyade şiddetle mücadele etmelidir. Hükumet azmini kaybetmemeli ve gerisi geriye gitmemelidir.» M. Thorez, komünistlerin halkçılar cephesine muzaheret bahsinde asla zâfa kapılmıyacaklarını ehemmiyetle kaydet mistir. M. Hitlerin Mein Kamph ismindeki kitabına sözünü nakleden hatib, şöyle demiştir: « Sahte kabadayılıklardan korkmayız. Biz, şerefli bir sulh istiyoruz.» uriye genclerinin bir lideri varmış. Adı Fahri Bey Elbarudî imiş. Eğer bu Elbarudî ismi, bizim barut kelimesinden geliyorsa liderin sözleri de barut gibi, fakat bizim sabık vatandaş darılmasın amma, dumansız barut gibi değil de kara barut gibi..^ Bakınız, Suriye genclerinin bu lideri, bir Fransız gazetecisine neler söylüyor: «Bu memlekeite, Fransa denilince, Suriyede yerleşmiş Franstz memurlan değil, hakikı Fransa kasdedilmektedir. Din kardeşlerimiz olmakla beraber, bizi tazyik altında tutan Türklere karşı, asırlardanberi yaphğımız mücadelede dostluğu bize muzahir olan Fransa, bize ö'rnek olan Fransa.» «Hürriyeiimizi elde etmek için bizi teşvik etmiş olan Fransa, kendi fikrile ve bize hiç damşmadan bizi mandası altına aldı ve Türklerin zulmü yerine kendi zulmünü koydu.» «Melodlarımza gelince: Suriyede tefrika ikaı, ekalliyetlerde aynlmak hislerini iahrik. Hele o ekalliyet bahsi... Ustelik irtikâb ve irtişa... Bizi medenileştirmek dediğiniz şeyler işte bunlar değil mi? Hepimizin koşa koşa kabule hazır olduğumuz samimî teşriki mesai teşebbüslerile uğraşacağınız uerde vaktinizi suikasdlerle, casusluklarla geçiriyorsımuz. Islâm âlemile dürüst bir elbirliği yapaca» ğınıza, onun aleyhinde Lübnanlıların entrikalarma alet oluyorsunuz. Bugün müzakerat devam ediyor. Bu müzakerat bundan evvel yapılanlardan daha mı iyi olacak? Aklı selim bb'yle oU masını ister. Fransanın, Arab âleminde, nüfuzunu göslerecek bir merkeze rTıfiyacı vardır. Surive her zaman bu rolii oy' namıştır. Ve gene ounamağa hazırdır. Suriue, nu'fuz ve ekonomi bakımmdan bir takım sebeblerle istiklâlini istiyor. Fa' kat bu, kat'iyyen Fransadan aynlmak ı'stediği için değildir, bilâkis. Fransa bayrağının yeri Şam kalesi değil bizim kaU bimizdir. Bu acı, hatta hakaret edici şikâyet eri dinliyen Fransız muharriri, Fahri Bey gibi en müteassıb Suriye milliyet perverlerine hitaben: «Memeleketinize tam istiklal vermek ve Fransız askerlerinin arazinizden çekilip Fransaya avdet ettiğini görmek her Fransızm temenni ettiği şeydir» diyince bakınız bunlar ne diyorlarmış: « Iui amma hudurlanmızı muha " faza etmek için bizim Fransız ordusuna ihtiuaamız vardır. Siz olmasamz Türk" er, şimati Suriueden Halebe kadar büm iün bu mmtakauı bir lokma edip uutarlar. Iraklılar Fırat üzerine yürürler... llâ» Şu Suriye milliyetperverlerine bakı • nız. Hem Fransız mandasından, Fransız idaresinden, Fransız memurlanndan ağız dolusu şikâyet ederek tam istiklal istiyor lar. Hem de bu istiklâlin Fransız as kerleri tarafından müdafaa ve muhafa • zası için yalvarıyorlar. Zavalhlar, bil miyor ki istiklâlini kendi kendine, kendi kuvveti ve kendi kanile müdafaa edemi yecek olan milletler için, mukarrer ve mır kadder olan akıbet resmî ismi ister manda, isterse öküz olsun müstemleke vaziyetine düşmek, kölelik zilletini kabul etmekten başka birşey olamaz. Fransız ordusu, Suriyede kalırsa, el " bette, Fahri Bey Elbarudî ile arkadaşlarının kara gözleri için kalacak değildir. Suriyeyi müstemleke yapmak için, Su * riyelileri istismar etmek için kalacak ve Fahri Beyin bütün o yana yakıla şikâyet ettiği şeyler bütün şiddetile devam edecektir. Fahri Bey, Umumî Harbden evvel ve harb esnasında Suriyelileri kandırmak için tatlı diller döken Fransanın, yerinde yeller estiğini, ancak şimdi anlamış. Fransayı pek sevdiğine göre, fransızcayı muhakkak pek iyi bilen bu yaman lider, Fransız şairi Lâfontenin meşhur kurd ile kuzu hikâyesini, daha çocukluğunda <r kumuş olsa gerektir. Acaba neden bu kıssadan bir hisse almamış ta din kardeşleri Türklere karşı silâha sarılmış?.. Fransayı Suriyeye getirenler ve Suriyeyi bugün son derece şikâyet ettikleri elim manda hayatına sürükliyenler, işte bu Fahri Bey Barudî gibi insanlardır ki, şimdi, hem Türkiyeye hem Suriyeye karşı yaptıkları çifte ihanerin cezasını çekiyorlar; ne yazık ki onlarla beraber, on lardan çok Suriye halkı çekiyor. Ken dilerini aldatan bu çeşid liderlere uymak" tan başka günahı olmıyan Suriye halkı olmasaydı, Fahri Bey Barudinin bu şikâyetleri karşısında: Oh olsun! Cezanızdır çekiniz; derdik amma Türk civanmerdliği buna mâni oluyor. Onun için. Istediğiniz tam istiklâle inşallah yakında kavuşursunuz, diyoruz. Habeşistanı tamamile etmek plânı işgal Daily Telgraphın Roma muhabiri yazıyor: italya şimdi, îngiltere ile olan müna sebatının düzelmesi üzerine sürati mümkine ile bütün Habeşistanı işgal etmek ümidindedir. îşgali müteakıb îngiltere, Fransa ve Birleşik Amerikanın artık Habeşistan üzerindeki italya hakimiye tini tanımakta tereddüd etmiyecekleri ümid edilmektedir. Başkumandan Mare şal Graziani Habeş topraklannın işgali için mufassal bir plân çizmiştir. Yağ murlar hitama erdiğinden bu plânm tatbikına girişilecektir. Adis Ababadan bildirildiğine göre şimaldeki yerliler tamamile sükun halin dedir. Italyanların tesis etmiş oldukları mahallî idare sistemi bu havalide tevsi edilmektedir. Çekoslovakya Hariciye VeTctli M. Kamil Krojta Çek Başvekili M. Hodza da, meb'usan meclisi bütçe encümeninde söyledığı nutukta, Çekoslovakyanın müstemleke, finans, ekalliyet ve haricî siyaset işlerinden uzunuzadıya bahsetmiş ve ezcümle ekalliyetler hakkında şu sözleri söyle miştir: « Almanlara muhtariyet vermek mevzuu bahsolamaz. Bu Alman unsuru Çek unsurdan ayırmak ve ayni zamanda 380,000 Çeki Alman mıntakasında ve 700,000 Almanı Çek mıntakasında feda etmek demektir. Fazla olarak, devlet hizmetlerinde, milliyetlere göre bir nisbet muhafaza edilmek iddia olunuyorsa, pek tabiidir ki, devlet te, kayıdsız ve şartsız fedakârlığa intizar etmek hakkını muhafaza etmelidir.» Bundan sonra, hudud meselelerine geçen Başvekil nutkuna şöyle devam etmiştir: « Şayed, dünya yüzünde, Çekoslovak hududlan hakkında Iherhangi bir şüphe besliyen bir kimse mevcudsa, bu kimse hakikaten pek geç kalmış demektir. Çekoslovak devleti ehemmiyetinde ve o vaziyette, rasin ve kuvvetli bir devlel bu gibi endişelerin ne olduğunu bilmez. Bilmez, zira, Küçük Antant, arızî ve mihanikî tarzdâ vukubulmuş bir iştiraki mesai değildir. Dahilî tesanüdü, Küçük Antant devletlerinin müşterek hududlan tabiri kullanılacak derecede derinleşmiş beynelmilel bir uzviyet haline gelmiştir. Dahilî ve haricî vasıflarımızı muhafaza ediyoruz. Akdettiğimiz bütün muahedeleri muhafaza edeceğiz ve ekonomik münasebetlerimizi, ona ayni ehemmiye ti verenlerle birlikte inkişaf ettirebilmek üzere elimizden geleni yapacağız.» Çekoslovakya Başvekili M. Milan Hotza ketimizin dahilî hayatı hakkında, komünist olsun, nazi olsun, faşist olsun, bizim demokrasimize muhalif her türlü akideyi de reddediyoruz. Şimdiki Başvekil tarafından 1933 te tecdid edilen ve şimdiye kadar feshedilmiyen Sovyet Rusya ile dostluk muahedesi, Almanyayı, Avru panın başka devletlerile elbirliği yapmaktan alakoymadı. Bizim Sovyet Rusya ile münasebatımız dahi, ne üçüncü Reich ile, ne de diğer devletlerle sulh içinde bir elbirliği yapmağa mâni değildir. Biz bu elbirliğine daima amadeyiz. Çünkü Milletler Cemiyeti paktının es prısine uygundur. Muslihane inkişaf M. Musolininin kullandığı «Berlin Roma şakulî mihveri» tabiri hak kındaki mütaleanız nedir? Musolininin bu yeni düsturu, benim fikrimce, bir İtalyan Alman hegemonyası tesisine matuf bir teşebbüs gibi tefsir edilemez. Bu düstur, Berlin ve Roma ile mutabık olarak, Avrupa mesele lerinin halli için müspet bir çalışmaya davet mahiyetinde kaldıkça, Çekoslovakya, bunun, bütün devletlerin iştirakine engel teşkil etmiyecek bir formül olduğu mütaleasındadır. Herhangi devletin, gerek bütün Avrupada, gerek bilhassa Orta Avrupada hakimiyetini tesise matuf olarak yapacağı teşebbüs, Avrupanın sulh içinde inkişafına bir mâni olacaktır. Ve zannediyorum M. Musolininin istihdaf ettiği bu muslihane inkişaftır. Macaristan meselesi Fakat, M. Musolininin Macar revisionnismei hakkındaki sözleri, bu te mayülle tezad teşkil etmiyor mu ? Gerçi M. Musolini, Macaristanın tadilât hususundaki metalibatı üzerinde çok ısrar göstermiştir. Fakat ayni zamanda, Yugoslavya ile bir elbirliği yapmak imkânından çok hararetle bahsetmiştir. Yugoslavyaya karşı vaki olan bu hitabı, Küçk Antantı dağıtmağa matuf bir teşebbüs telâkki etmek bittabi doğru ola maz. Küçük Antant, siyasî ve diplomatik noktai nazardan çok kuvvetli bir teşekküldür. İtalya, yarıresmî matbuatın da ihsas ettiği veçhile, Orta Avrupanın ekonomik problemini halledecek olan müzakerata iştirakte ısrar göstermekte ve bu yolda bir anlaşmaya iştirak arzusu göstermektedir. Çekoslovakya, her türlü tadil taraftarlığı fikrini şiddetle reddederek, muslihane elbirliğine amade olduğunu beyan eder. Tadil taraftarlığı bir noktada temerküz ettirilemez. Yalnız bir devlet için tadile muvafakat etmek, diğer memleketlerde ayni teşebbüslere meydan vermek ve bu suretle dünyayı bir felâke te sürüklemek demektir. Çekoslovakya ile Küçük Antantın, tadil taraftarlığma muarız olmaları sulhun menfaati iktızasındandır. Çekoslovak Cumhuriyetinin Ma caristanla teşriki mesai etmesi mümkün müdür? Çekoslovakya, ekonomik ve siyasî sahada, Macaristanla teşriki mesaiyi mümkün kılmağa daima çalışmaktadır. Macaristanın siyasî kanaati de, Macar devletinin âcil ve hayatî zaruretlerine tabiî bir tekâmülle intıbak eylemekte ol duğunu müşahede ediyorum. Küçük Antant, Roma bloku kon feransından nasıl bir netice bekliyor? Viyana müzakerah, Orta Avrupa ekonomi meselesini tesbit isile mesgul olacaktır. Küçük Antant bu meselenir halline iştirake amadedir ve Başvekil M. Hodzanın Tuna havzasınm ekonomik bakımdan tanzimi yolundaki teşebbüsü bunun en mükemmel delilidir.» Hava şehidi küçük Alman emri vakii Eribe için ve Ingilizler Başvekil Ismet İnönü bir M. Eden İngilterenin bu Almanya Sovyet Rusyayı mecmuaya tahassüslerini vaziyete müteessif protesto etti Moskova 16 (A.A.) Royter rmr anlattı olduğunu söyledi Ankara 16 (A.A.) 29 ilkteşrin sabahı Ankarada Türkkuşu meydanında paraşüt talımleri yaparken şehid dü şen Eribenin ölümü karşısındaki tahas süslerini Başbakan İsmet İnönü «Havacılık ve spor» sayfalarında «İlk hava şehidi kızımız» adlı şu yazı ile anlatmaktadır: «Küçük Eribe, hava kurbanlarımızın arasına kanştı. Paraşüt hevesi, havacılık aşkı, onu küçük yaşında işe başlatm;ştı. Onun yaşında, paraşüt sert ve çok erken bir cesaretti. Ailesinin ve kendisinin aşkı, U5Uİlerin tereddüdüne galebe çaldı. Eribenin fedakârlığını, kızlarımızda vatan müdafaası ve Türk havasının masuniyeti için iftihar edeceğimiz bir kahramanlık sayıyorum. Hayatmın güzel baharını Türk havası îçin bağışlamak arzusu, Türk kızında en yüksek derecesini, güzel Eribe ile göstermiştir. Güzel Eribe, babası gibi, babasından üstün bir hava kahramanı olmak için bütün hassalara malikti. Onun şehid liğile canımız çok yandı, çok şey kay bettik. Tesellimiz, kahramandan şehid vermek, kahraman üretme ve yetiştirmenin en feyizli çaresi olduğuna inanma mızdır. Paraşüt, bir spor, hatta dar zamanda can kurtaran bir tedbir halinden çoktan çıkmıştır. Paraşüt, artık memleket mü dafaasmın yeni bir dinamik usulü ve vasıtası halinde şekil ve mana almağa başlamıştır. Türk kızlan ve erkekleri, paraşütizmi bir müdafaa vasıtası gibi öğrenmeğe mecbur olmak yolundadırlar. Küçük Eribenin hatırası, paraşütizmdeki hevesinden ötürü bir kat daha azizdir. Bu satırlar, inönü ve çocuklarının, güzel Eribenin kahraman hatırasına derin saysılan ve gıptalandır.» Londra 16 (Hususî) Hariciye Nazırı M. Eden Avam kamarasının bu günkü toplantısında Versay muahede sinin son kısmınm Hitler tarafından feshinden bahsederek demiştir ki: < Bu hususta senelerdenberi cere yan eden müzakereler hiçbir netice vermedi. Almanya Versay muahedesi nin son kısımlanmn feshi için alâka dar devletlerle evvelce müzakereye girişeceğini vadettiği halde, gene bir taraflı hareketle nehirlere aid aksamı da feshetmiştir. Versay muahedesinin bu suretle ihlâlinden müteessifiz. Bunun sebebi de İngilterenin bu sahada fazla menfaatleri olması değil, Almanyanm bu gibi hattı hareketleri neticesinde beynelmilel münasebatın tanzimi işi nin zorluklarla karşılaşmasıdır.> habirinin bildirdiğine göre Almanya büyük elçiliği müsteşan, yirmi üç Almanın Moskova ve Leningradda tevkif edilmiş olması keyfiyetini protesto etmiştir. Dış Işleri Halk komiserliği, bu protestoyu reddeylemis ve fakat ikisi kadın olmak üzere 14 kişinin askerî casuslukla müttehim bulunduklannı bildirmiştir. İ Moskovada yeni tevkifler I Gazetelerde mütalealar Londra 16 (A.A.) Siyasal mahfiller, Dış Bakanının bugün Avam ka marasında Almanyanm nehir yolları na dair olan notası hakkında beyanatta bulunacğını zannediyorlar. Daily Telegraph gazetesi, Alman tedbirlerinin Londrada azçok hayret ve endişe uyandırmış olduğunu yazıyor. Times gazetesi, alınan tedbirin ehemmiyeti, maddî olmaktan ziyade ruhî olduğunu bildiriyor. Ankarada küçük san'atlar kongresi sona erdi Ankara 16 (A.A.) Küçük san • atlar ve elişleri kongresi bugün saat 10 da ve 16 da iki celse akdetmiş ve toplantısına son vermiştir. Izmir meb'usu Rahmi Kökenin ve Tekirdağı meb'usu Şakir Kesebirin reisliklerinde aktedilen bu celselerde encü" menlerden gelen raporlar üzerine müzakereler cereyan etmiş ve raporlar muhteviyatı dileklerle birlikte kongre umumî kâtıbhğine verilmiştir. İkinci celsede Reisicumhur Atatürk, Büyük Millet Meclisi Reisi Abdülhalik Büyük Millet Meclisinin Renda, Başvekil İsmet inönü tarafından bugünkü toplantısı gönderilen cevab telgraflan okunmuş ve Ankara 16 (A.A.) B. M. Meccoşkun tezahüratla karşılanmışhr. lisi bugün Fikret Sılayın başkanlığmda toplanarak İnhisar idarelerinin birleşti Avusturya Hariciye Nazırı rilmesine aid kanunun kabulünden ön Berline gidiyor ceki senelere aid İnhisar İdareleri hesabı Berlin 16 (A.A.) Avusturya Dış kat'ileri hakkındaki mazbatayı tasvib et Bakanı M. Guido Şimt perşembe sabahı miş ve çarşamba günü toplanmak üzere Berline gelecek ve iki gün kalacaktır. dağılmışhr. Birkaç Avusturya ricali M. Şmite refa Trakya Hava Kurumu işleri tanzim ediliyor kat etmektedir. Edirne 16 (Hususî) Trakya Hava Kurumunun çalışmasını organize et cıek gayesile bugün Edirne Hava Ku rumu şubesinde büyük bir kongre top lanmıştır. Trakya umum müfettişi Kâzım Diriğin, Edirne ve Kırklareli valilerile birçok zevatm ve 115 murahhasın hazır bulundukları bu kongrede birçok mühim Vararlar verilmiştir. PARİS BORSASI Paris 16 (Hususî) Paris Borsasmm bugünkü kapanış fiatlan şunlardır: Londra 105,15, Nevyork 21,50, Ber lin 868, Brüksel 363,37 1/2, Amsterdam 1162,25, Roma 113,25, Lizbon. 95,55, Cenevre 494,37 1/2, bakır 47 3/4 48 1/2, kalay 234,15, altın 142,3 1/2, gümüş 21 1/16. Paris 16 (A.A.) Havas bildiri yor: Moskovadan gelen haberlere göre, Leningradda, üçü mühendis, üçü mütehassıs, bir tanesi tüccar ve iki tanesi kadm olmak üzere yeniden on bir Alman tebaası tevkif edilmiştir. Moskovada, Leningradda, Kiyefte ve Harkofta tevkif edilmiş olan Almanlarla münasebette bulunan mühim miktarda Sovyet vatandaşı da casuslukla tevkif edilmişlerdir. M. Kroftanın beyanatı Sanıldığına göre yakında sansasyonel Bükreşte çıkan Le Moment gazetesi, bir mahkeme başlıyacaktır. Prag muhabirine Çekoslovakya HariciGazeteler bu mesele hakkında süku ye Nazırı M. Kroftanın verdiği beyanatı tu muhafaza etmektedir. «Küçük Macar îtalyan görüşmeleri Musolini»Antant, Sovyet Rusya ve M. başlığı altında neşretmektedir. sona erdi Küçük Antantın Avrupa sulhu bakımmBudapeşte 16 (A.A.) İtalya dış dan noktai nazarını büyük bir sarahatle işleri bakanı M. Cianonun Budapeştede ifade eden bu beyanatı iktıbas ediyoruz: M. Musolininin Milletler Cemıyeki ikameti esnasında M. Daranyı ve Dö ti ve kollektif emniyet prensipi aleyhinKanya ile müteaddid görüşmeler yaptığı, bu görüşmelerde iki memleketin müşte deki nutku hakkındaki mütaleanız nedir rek menfaatlerine temas eden bütün mese ekselâns? lelerin derin bir surette ve en dostane bir Çekoslovakya ve Küçük Antant, ruh dairesinde tetkik edildiği ve tetkik Milletler Cemiyeti paktına ve onun edilen bütün meseleler hakkında tam bir mütemmimi oUm müşterek emniyet prengörüş mutabakatı müşahede ve tesbit e sipine karşı sadıktır. Çünkü Avrupa suldılmış olduğu resmen tebliğ edilmektedir. hunun temeli bu fikirlerin tahakkukuna bağlı bulunmaktadır. Maamafih bu bizı, Kont Ciano Amiral Horti ile Milletler Cemiyetinin zayıf taraflarına görüştü karşı gözü kapalı davranmağa sevketmış Budapeşte 16 (A.A.) İtalya Dış İşleri Bakanı Kont Ciano, Macaristan değildir. Fakat, Milletler Cemiyetinin Kral Naibi Amiral Horthynin davetine vahim meselelerin hallile kazanmış ol icabet ederek Daun Gödölö şatosuna duğu münakaşa kabul etmez meziyetle rini de tasdik ediyoruz. Sarre meselesinı gitmiş ve geceleyin şehre dönmüştür. hatırlamak kâfidir. Milletler Cemiyeti, Kont Ciano Peşteden ayrıldı cihan sulhunu tekbaşına temin edemedikBudapeşte 16 (A.A.) Kont Ciano bu akşamki ekspresle hareket etmiştir. çe, biz, Milletler Cemiyeti paktı esprisı Başbakan Daranyı ile M. Dö Kanya içinde kendi emniyetimizi, beynelmilel Kont Cianoyu istasyona kadar teşyi et bir elbirliğile sağlamağa çalışacağız ve bu elbirliğinden de hiç kimseyi haric tutmişlerdir. muyoruz. Küçük Antant bu espriden doğmuş ve bu espri içinde çalışmakta buÂli Ticaret mektebine lunmuştur. Fransa ve Sovyet Rusya ile girmek istiyenler olan elbirliğimizin esası da gene budur. İki gün evvel matbaamıza birkaç Rusya ve Almanya ile münasebat genc müracaat ederek şu şikâyette bu Çekoslovakyanın Sovyet Rusya ile lunmuşlardır: yaptığı elbirliği, aleyhinizdeki Alman < Lise olgunluk imtihanlarında bir propagandasınm başlıca sebebi değil midersten muvaffak olamıyan talebenin Üniversiteye devam etmelerine müsa dir? Ben Alman propagandasile Al ade ediliyor. Fakat bu müsaade her man hükumeti arasında bir fark gözetı nedense Âli Ticaret mektebine şamil değildir. Bu yüzden biz Âli Ticaret yorum. Nasıl ki bolşevizm ile Sovyel mektebine girmek istediğimiz halde Rusya arasında da fark vardır. Biz hiç muvaffak olamıyoruz. Doğru olmıyan bir devletin dahilî siyasetine müdahale bu karar düzeltılemez mi?» etmek istemiyoruz. Fakat, kendi memle i