2 nci sahifede: Sovyet Rusya intıbaları Abidin Daver, Siyasî İcmaL 5 inci sahifede: Spor bahisleri Selim Sırrı Tarcan. 7 nci sahifede: Küçük Antantın büyük bir rüknü Muharrem Fevzi Togay, Sinema. 8 inci sahifede: Hikâye. Bugün 12 sahife umhuri İspanya Başvekili Bahriye Nazırını öldürdü J , J.TO ÎSTANBUL CAĞALOĞLD „ • 4410 Telgral ve mektub adresl: Cuıntıuriyet, İstanbul Posta kutusn: tstanbul, No 246 r Telefon: Başmaharrtr ve evl: 22366. Tahrir heyeti: 24298. İdare ve matbaa kısmı 24299 . 24290 İO BmnCIÎ6Şnil IbuO .. ., . ,, , mnr* Hazin bir macera: Türkiyeden giden Rumlar ve Ermeniler 1 ntakya, İskenderun ve havalisindeki Ermenilerin bu müstesna surette ehemmiyetli günlerde Türklerle beraber hareket etmekte olmalarındaki müessir manzaralardan mütehassis olmamak mümkün değıldir. Bu münasebetle bazı hâdiselerin görülmesi ve dinlenmesi neticesi çoktanberi kalbimizde toplanmış olan duygulan ortaya koymak isteriz. Ilk hâdıse ile bundan sekiz yıl önce Bükreş istasyonu lokantasında bizzat kendimiz karşılaştık. Köstenceden Bükreşe gitmiştik. Bir saat sonra oradan kalkacak diğer bir trenle Almanyaya geçecektık. Bir öğle yemeği yemeğe ancak vakit vardı. İstasyon lokantasmm bir masasma oturduk. Servis muntazam değildi. Rumence bir yemek listesi bırakan garson, Fransızca bir liste yok mu? Sözümüzü ya işitmemiş, ya anlamamış, herhalde hiç aldırmıyarak uzaklaşmıştı. Anlamadığımız bir dilde olmasına zamimeten şapilografla çoğaltılmış liste okunmaz bir haldeydi de. Derd anlatmak için telâşlı bir isticalle garsondan garsona atlarken anlaşılan kendı kendimıze türkçe olarak hiddet emareleri sözler de sarfetmiş olacağız, ki bunlardan biri şimşekle vurulmuş gibi irk.ildi ve hemen koşarcasına yanımıza gelerek türkçe dille: Yoksa efendim siz Türk olmıyasınız? Diye sordu, ve müspet cevab alınca: Anladım, Istanbuldan geliyorsunuz. Canımin içi memleket. Kimbilir Boğaziçi daha nekadar ve nekadar giizellesmiştir. Öyle mi efendi, öyle değil mi efendi?.. Peki, sen kimsin ve bu ne Türkiye hasreti boyle? Bilir miyim ben kimim? îşte bir Ermeni. Sankim asker olmıyahm diye memleketten buralara düşmüştük. Derken memlekete dönemez olduk, ve işte maskara gibi buralarda sürünüp gidiyoruz. Boğazda bir kere bahğa gitmeği dünyanın en büyük şehirlerinde yaşamaktan üstün tutan bir ateşle yana yana kavruluyorum. Şimdi ben size hizmet edeyim efendi. Fransızca liste mi?.. Adam, ne yapacaksmız fransızca listeyi. Yiyebileceğiniz yemekleri ben size söyliyeyim. Buralann her yemeği biz Istanbullulann hoşlanabileceğimiz şeyler değildir. Ben size bizim için en muvafık gelebilecek yemekleri söyliyeyim de onlardan siz seçin, olmaz?.. Oldu gitti, ve bütün yemeğin devammca Ardaşla kendi halinden, memleket ahvalinden bahsettik. Memleket gözünde öyle tütüyordu ki. Dönmek umudu yoktu. O kadar ki bu hususta benden hatta umudsuz bir meded ummağa bile dili varmıyordu. Gideceğimize yakın kendisine: Ardaş, elbet içinden ah bir memlekete gidebilsem diyen bir hasret geçiyor elbet. Dedik. Kara kara baktı, acı a a güldü. Söylemiyordu. Söylesene diye ısrar ettik. Ağır ağır söylendi: Nerede o günler a beyim, ah o dedigin şey bir olabilse asker degil a, ömrümün geri kalan bütün günlerinde hep kulköle olmağı cana minnet bilirdim. Buna benzer, fakat daha şatafath bir hikâyeyi sözüne ve özüne inandığımız bir arkadaştan dinledik. Macera Marsilyada cereyan etmiştir. Bu macera degil, sadece bir müşahededen ibarettir. Marsilyada ve civannda Türkiyeden gitmiş birçok ermeni vardır. Arkadaş orada tanıdığı birkaç Ermeniye tesadüf etmiş. Bunlar kendisile çok mesgul olmuşlar. Içlerinden birî onu mutlaka Marsilya civanndaki evine götürmek istemiş ve hususile ertesi gün: Evde bahsettim, çoluk çocuk illâ getir diye musır oldular. O kadar ki ellerinden peki getiririm diye ancak kurtulabildim. Allahaşkma bize gidelim. Diye ısrar etmiş. Arkadaş anlatıyor: Gittim. Beni uzun gurbet yollannda yakalanmış bir kardeş gibi karşıladılar. Nerede ise kadın, çoluk çocuk hep boynuma sarılacaklardı. Alaturka bir rakı sofrası. Hep türkçe plâklar çalan bir gramofon. Alaturka yemekler, ve hep memleket lâkırdılan, hep hasreti çekilen yurdun sönmez ebedî aşkı. Türk kültürü bu adamlann iliklerine kadar iş Sovyet havacılık heyeti geldi A Portekiz Madrid hükumetile münasebetini resmen kesdi Misafirlerimiz büyük tezahüratla karşılandı General Eydaman «Türk hava teşkilâtının istikbali için kuvvetli ümidler beslemekteyiz» diyor Sovyetlerin vaziyeti üzerine Italyanın ademi müdahale kararını mefsuh addederek komiteden çekileceği bildiriliyor (Solda) Hükumete mensub son tahtelbahir batırılırken, (ortada) Madridde bombardıman yüzünden harab olan bir evin manzarası, (aağda) Madrid civartnda kanlı çarpışmadan bir manzara Tenerif 24 (A.A.) Radyo ile neşredilen bir habere göre nasyonalist kuvvetler Navalcarnero ile Madrid arasında kâin Mostales mevkiini zaptetmişlerdir. tını kesmiştir. Portekizin bu karan, Hariciye Nazırı tarafından ispanya elçisi M. Albornoza tevdi edilen bir nota ile bildirilmiştir. Portekizin Alicantedeki maslahatgüzan, bu limanda demirli duran bir harb gemisine binerek Lizbona dönmek için emir almıştır. Roma muhabiri bildiriyor: lyi haber alan mehafilin zannettikle rine göre, M. Grandinin, bugün Lon dra komitesini terketmek ve Moskovanın dünkü hareketi üzerine, ademi müdahale karannı mefsuh addeyleeliğini diğer de legelere bildirmek için îtalya hükumetür ttalya komiteyi terk mi edecek? den talimat alması muhtemeldir. [Arkası Sa. 8 sütun 4 £e] Paris 24 (A.A.) Matin gazetesinin Portekiz ispanya ile diplomatik münasebatını kesti Lizbon 24 (A.A.) Portekiz hükurrseti İspanya ile diplomatik münaseba • ieneral Eydaman ve riyasetindekl Sovyet heyeti rihtvmda karşılanıyor. Aşağıda rniı saftrlerimiz Fatıhte Şehid abıdesme çelenk koyuyorlar Sovyet Hava Teşkilâü Umumî Reisi Kolordu Kumandanı General Eydamanm riyaseti altında bulunan ve Sovyet Hava Kurumu Müdürii meşhur plânörcülerden Minof, yüzbaşı 5inıit ve Sovyet Birliği kadın paraşütçülük muallimi Nikolaevadan mürekkeb Sovyet havacı kı, misafir Sovyet Generalinin mıhmanlık heyeti Jan Rudzutak adlı Rus vapu darlıklarına tayin edilen binbaşı Osman rile dün sabah saat 8 de şehrimize gel Nuri ve yüzbası Hüseyin, Hava Kurumu erkânı, Türkkuşu azalanndan 8 genc kız miştir. Heyet, Tophane nhtımında Merkez Sovyet kolonisi ve kalabahk bir halk Kumandanı namma bir albay, Hava Ku tarafından karşılanmıştır. İArkası Sa. 5 sütun 4 te] nımu îstanbul şubesi müdürii İsmail Hak M. HitlerKont Ciano mülâkatı Almanya Habeşistanın ilhakım tanıyacak Buna mukabil İtalya da Almanyanın şarka doğnı yayılmasına muhalefet etmiyecek Türkiye Holanda ticarî münasebatı Bir Holanda heyeti memleketimize gelecek Lahey 24 (A.A.) Anadolu Ajansının hususî muhabiri bildiriyor: Evvelki gün bankacı ve sanayicileT adma ve Türk tecim delegeleri şerefine verilen büyük ziyafette sefirimiz alâ kadar bankalar ve diğer zevat ta hazır bulunmuşlardı. Dün Tecim Bakanı da ayni zevatm iştirakıle bir ziyafet ver miştir. Birinci ziyafette Bayındırlık Bakanı ve ikinci ziyafette de Tecim Bakanı nutuk söylemişler ve bunlara Kurdoğlu mukabele etmiştir. Heyetimizin buradaki ikameti ve bu ziyafetler Türkiye lehinde tezahürlere vesile olmuştur. Holanda uzun vade ve Türk malı esası dairesinde sanayi plânımıza iştirak edecektir. Bir Holanda heyeti yakında Türkiyeye hareket edecektir. İflâs eden sigortalar Vatandaşların sigorta paraları kurtarıldı Millî Reasürans umum müdürü Refi Bayar alınan tedbirler hakkında izahat veriyor Ankaradaki murahhaslar Istanbula geliyorlar Italya Hancıye Nazırı Kont Cıanonun istasyonda Alman Haricıye Nazırı Baron Fon Nöyrat ile karşılastıkları an Berlin 24 (Hususî) Dün akşam yük tezahüratla karşılanmıştır. Kont G hususî trenle Berlinden Berhtesgârtene gi ano yarın akşam Romaya dönecektir. Salâhiyettar mehafilde temin edildi den İtalya Hariciye Nazm Kont Ciano bu sabah M. Hitler tarafından kabul e ğine göre, M. Hitler bugün Kont Ciano dilmiştir. Alman devlet reisile İtalyan ile yaptıgı mülâkatta Almanyanın H a Hariciye Nazın arasmda cereyan eden beşistan ilhakını resmen tanıdığını bil mülâkat çok samimî olmuştur. Bu mülâ dirmiştir. Ayni mehafile göre, bu keyfikat esnasında M. Hitler Berlinde Alman yet yann ayni zamanda Berlinde ve Hariciye Nazırile Kont Ciano arasında Romada neşredilecek bir tebliğle bütün husule gelen anlasmaları tasvib etmiştir. dünyaya ilân edilecektir. Bu görüşmede Alman Hariciye Nazın M. Hitler Almanyanın esasen hazi Baron Fon Nöyrat ile, Almanyanın Lon randanberi AdisAbabaya yeni bir elçi dra sefareti müsteşan Baron Fon Bü gönderdiğini ve aynca, bir de başkonso lov ile Almanyanın Roma elçisi M. Fon losluk ihdas ettiğini bildirmiştir. Hessel de hazır bulunmuşlardır. Bu akşamki gazeteler îtalya ile AlM. Hitlerle Kont Ciano arasmda ce manya arasındaki fikir birliğinden bah reyan eden mülâkatta İtalya ile Alman sederek şunlan yazmaktadırlar: «Almanya ile İtalya Avrupanın ye ya arasında fikir birliği bir defa daha teniden sağlam esaslara istinad etmesı yid edilmiştir. Kont Ciano, M. Hitlerle görüştükten lâzrm geldiğine kani olduklan için bu salArkast Sa. 3 sütun 6 da sonra Münihe hareket etmiş ve orada büıııııııııııiııııııııiMiııııııııiııııııııııtııııııııııtiıııııııııııııııııııııııınnıııııiMiııııııııııııııııııııııiHinınııınııtıııııııııııııııı ııııtıiMitııııımıııım miryolları işletme imtiyazınm Nafıaca satm alınması müzakeresine murahhaslarla birlikte bugüne kadar devam edilmiş ve müzakereye esas olan bu mevzularda teknik kısımlarm tayin ve tesbiti için seçilen komisyonlar işe baş lamışlardı. Bu komisyonlann bir müddet devam edecek olan çalışmalarının neticesinde verecekleri raporlara göre müzakere ye tekrar başlamak üzere içtimalara fasıla verilerek murahhaslar Ankaradan ayrılmışlardır. Şimdiye kadar yapılan müzakerelerde hesaba müteallik kı sımların tesbiti için prensipler karar laştırılmış ve şirket murahhaslan ta rafından kaydi ihtirazile ileri sürülen bir noktanın halli sonraya bırakılmıştır. Bununla beraber müzakerelerin he yeti umumiyesinin verdiği kanaat, satın alma meselesinin iki tarafın da arzusuna muvafık bir şekilde halledileceği yolundadır. Föniks dö Wien ve Türkiye Millî Sigorta şirketlerinin iflâsından doğan va ziyetin halli için Ankaraya gitmiş bulunan Millî Reasürans umum müdürü Refi Bayar şehrimize dönmüştür. Refi Bayar dün akşam, İstanbul gazetecilerile Güneş kulübünde bir görüşme yapmış ve sigorta işinin yeni aldığı şe • kille Vekâletin tebliğinin tatbikahnı şu şekilde izah etmiştir: « Sekiz aydanberi bu mevzu üze rinde çok yazı yazıldı ve söylendi. Meseleyi baştanbaşa ben de izah etmtk isterim. Föniks dö Wienin malum olan vazi yeti, teknik hududlar haricine çıkarak bütün dünyada rekabet yapmasmdan ve gayrimevcud rezevlerini mevcud göster mesinden ileri gelmiştir. Bunun bir tek manası vardır. İdaresizlik ve atiyi düşün* Mılli^ Reasürans Vmum Mudurd Refi Bayar miyerek hesabsız hareket. senelerdenberi verdikleri paralan ala Bunun memlekettmizde olan tesirlerini mıyacak vaziyete düşmüşlerdir. Bunlann Ankara 24 (Telefonla) Şark De biliyorsunuz. Beş binden fazla sigortalı İArkası Sa. 8 sütun 3 te] Şark Şimendiferi mıııııııııtıııııınııııııııııınıııınıııııııııııınııııııııııııııiıııııtııımıııııııııınııınnıııiıııııııınıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiıııiHiınınıt M. Musolini mühim bir nutuk söyledi «italya sulh istiyor!» «Fakat dünyaya uzattığı defne dalı, içinde sekiz milyon süngü bulunan bir ormandan kesilmiştir» Londra 24 (HuM. Musolini bunsusî) Romadan dan sonra İtalya • bildirildiğine göre, nın sulhperverliğin M. Musolini bugün den bahsetmiş ve 15 bin faşistin iş İtalyanın sulhper tirak ettiği bir topligini isbat için dün lantıda bir nutuk yaya bir defne dalı söyliyerek, ezcüm uzatmakta olduğu • le demiştir ki: nu söyliyerek demi$« tir ki: « Yedi ayda 5 muharebe ile bü « Bu defne dayük bir İmparatorlı, içinde 8 milyon luk kurduk. Habe süngü bulunan bir şistandaki kuvvet ormandan kesilmiş * lerimiz halihazır tir. ; da ileri hareketle İtalyan Başvelü « rine devam ettik M. Musolini nutuklanndan hinni soylerken linin nutku lerinden yakında Gore mıntakasını da bir alâka ile dinlenmiştir. Nutuktan s^azaptetmek suretile bütün Habeşistanı ra dinleyiciler M. Musoliniyi şiddetle alkışlamışlardır. işgal edeceklerdir. r ^ lemiş, Marsilya civannın bir köşesinde tepeden tımamağa hep onu yaşatıyorlardı... Bu yoldaki hikâyelerin onlarcasını, yüzlercesini tekrarlamak kabildir. Tarihin bir kasırgası ordulan devirir, memleketleri yıkarken önüne geçilemiyen sav letlerile bazı cemiyetleri de köklerinden sökerek hercü merceylemişti. Antakya, îskenderun ve havalisi Ermenilerinin Türklüge baghlıklan hâdisesi vesilesil o kasırganm diğer safhalanna da bir nebze temas edeceğiz. Asmadaki mamure Edib Ismail Habibin nefi» bir yazısı Uçüncü sahifemizde YUNUS NADt