29 Nisan 1936 CUMHURIYET 5ON TELEFON HABERLER TELCRAF ve TELSiZLE sene de, bir festival tertib etmeğe karar Paris 28 (A.A,) Miişahidler, ko| kat'î surette intihab edilmiş, 433 namzed ! vermiştir. Geçen seneki festivalden alınan tecrübelerden istifade edilerek bu seneki münistlerin, 1932 senesinde 790,000 rey tekrar intihaba girecektir. Komünistler: 6 meb'us mevkiini muha festival daha geniş ve daha zengin ola almalarma mukabil şimdi 1,500,000 rey almalarını hayretle karsılamışlardır. Ra faza etmiş, 3 kişi yeniden intihab olun caktır. dikal sosyalistler şimdi sosyalistler ve ko muştur. Geçen seneki festivale, yalnız Balkan Sosyalistler: 21 meb'us mevkiini mu devletleri iştirak etmişti. Bu sene ise, münistlerle birlikte tesis ettikleri halkçı cepheden çekilmek ve gelecek pazar gü hafaza etmiş, 2 namzed kazanmış, 6 meb Türkiye ile dost bulunan hemen bütün nü reylerini mutedil sağ cenahlılara ver us kaybetmiştir. milletlerden heyetler davet edilecektir. Union sosyalist: 4 meb'us mevkiini Bu meyanda Rusya, Macaristan, Lehismek zaruretindedirler. Maamafih, halkçı cephenin seçim vaziyeti, radikal sos muhafaza etmiş, bir namzed kazanmıştır. j tan, Iraktan da millî tipleri temsil edecek Müstakil sosyalistler: Bir meb'us mev ve millî oyunlarını Istanbul halkına gösyalistleri,* komünist namzedlerin en çok rey aldıklan bütün dairelerde, onlar le kini muhafaza etmiş, 3 meb'us kaybet terecek heyetlerin davet edilmesi düşü hine feragate mecbur bırakacağı hatır miştir. nülmektedir. Radikaller: 23 meb'us mevkiini mu latılmaktadır. Anadolunun muhtelif mıntakalrından, hafaza etmiş, 2 namzed kazanmış, 7 nam millî oyunlanmızı oynıyacak muhtelif Vaziyet sosyalistlerle radikal sosya heyetler celbedilecektir. Bunun için, Belistler için müşküldür ve belki de gelecek zed kaybetmiştir. Müstakil radikaller: 11 meb'us mev lediye şimdiden hazırlıklara başlamıştır. pazar bu vaziyet komünistlerin kazan kiini muhafaza etmiş, 2 namzed kazan Bu seneki festivalin İstanbulda uyandı masını intac edecektir. mış, 3 namzed kaybetmiştir. racağı hareket daha geniş olacağından, Bazı siyasal müşahidler, eski mecli Sol cumhuriyetçiler: 33 meb'us mev bu şenlik zamanlarında Anadolunun sin 160 radikal sosyalist meb'usuna mukiini muhafaza etmiş, 5 namzed kazan muhtelif şehirlerinden Istanbula gelecekkabil yeni mecliste ancak 120 radikal mış, 5 namzed kaybetmiştir. lerin ucuz fiatlerle gelip gitmeleri, mümsosyalist bulunacağını ve sosyalistlerin Halkçı demokratlar: 12 meb'us mev kün olduğu kadar az bir para ile otel te130 yerine 110 meb'ustan ibaret olaca kiini muhafaza etmiş, iki namzed kaybetdarik edebilmeleri için tedbirler alınmakğını söylemektedirler. miştir. tadır. Bu cümleden olarak seyahat kumSeçime aid resmî istatistikler Cumhuriyetçiler: 40 meb'us mevkiini panyalan, millî vapur kumpanyaları, oneşredildi muhafaza etmiş, 1 1 namzed kazanmış, 2 telciler, yerli vesaiti nakliye şirketleri Paris 28 (A.A.) Seçimlerin dün namzed kaybetmiştir. mümessillerinden mürekkeb büyük bir içMuhafazkârlar: 4 meb'us mevkiini tima yapılmıştır. Bu içtimada, şenlikler saat 16 da neşredilen resmî istatistiği: dolayısile gerek haricden, gerekse diğer 616 netice elde edilmiştir. 183 kişi muhafaza etmiş, 2 namzed kazanmıştır. '»"mmMmımilfllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllllimillllllımı» vilâyetlerimizden Istanbula gelecek o lanlara azamî teshilât gösterilmesi meselesi üzerinde konuşulmuştur. Bu görüş me neticesinde günlük olduğu gibi, bü tün festival müddetince muteber olmak üzere ucuz aile biletleri ihdası kararlaş tınlmıştır. Şenliklerin geçen seneki fes tivalden daha mükemmel olabilmesi için bütün Istanbul münevverlerinin bu işle alâkadar olmasını arzu eden Belediye, iki mayıs cumartesi günü saat 15 te, DağcıPeşte 28 (A.A.) Austin Cham Iık kulübünde büyük bir içtima tertib etberlain Londraya dönmek üzere Peştemiştir. Bu içtimaa, Belediye Reisi MuAnkara 28 (A.A.) C. H. den aynlmıştır. Viyanada gene bir gün hittin, îktısad müdürü Asım Süreyya, Partisi Kamutay Grupu idare hekalacaktır. Turizm şubesi müdürü Kemal Ragıb, yeti baskanlığından: Neşrolunan kısa bir resmî tebliğde bu Konservatuar müdürü Yusuf Ziyadan C. H. Partisi Kamutay Grupu ziyaretin tamamile hususî olduğu kay başka gazeteciler ve balhassa halk oyunbugün öğleden sonra Dr. Cemal dedılmektedir. ları, halk şarkıları, halk türkülerile alâ Tuncanın başkanlığında toplandı. Maamafih siyasî mehafilde beyan okası olan bütün münevverler iştirak edeDış Bakanı Dr. Tevfik Rüştü lunduğuna göre, İngiltere Avrupanın ceceklerdir. Aras: nubu şarkî meselelerine mütezayid bir 1 4 mayısta Belgradda toplaalâka göstermeğe başlamıştır. nacak olan Balkan konseyine iştirak Macaristanın Tuna meseleleri hakkıniçin yann hareket edeceğini, \Baqta.Ta1ı 1 inci sahifede] daki noktai nazarı Chamberlaina Macar 2 Boğazlar notasına devletleve erkekler Türkkuşuna talebe olabiledevlet adamlarile yaptığı mülâkatlar esrin vermiş olduklan cevablann müs:eklerdir. Yalnız bunların en aşağı ornasında izah olunmuştur. pet mahiyetini, ;amekteb tahsili görmüş olmaları lâ Ankarada gürbüz çocuk 3 Düyunu umumiye taksitlerisımdır. Yüksek tahsil görenler terci han ahnacaklardır. Kayid muamelesi nin yansının malla ödenmesi esası müsabakası yapılıyor ne başlanmıştır. dahilinde Pariste cereyan etmekte Ankara 28 (Telefonla) Bugün Türkkuşuna yazılan talebeler mayıs olan müzakerelerin son safhasını. Çocuk Esirgeme kurumu merkezinde ve haziran aylarında Üniversite bah Partiye bildirmiş ve icab eden gürbüz çocuk müsabakası yapıldı. Me çesinde yapılacak talimlere iştirak edeizahatı vermiştir. rasime müdür Mehmed Alinin bir söyleceklerdir. Belediye şimdiden büyük hazırlıklara başladı Vaziyet sosyalistlerle radikal sosyalistler alehyinde, pazara komünistlerin kazanması muhtemel Belediye, geçen sene olduğu gibi bu Fransada intihabat Festival bu sene de yapılacak AZILAR Yazan : ismail Habib URDDA İHEM NALINA MIHINA Hava tehlikesine karşı H talya, elindeki çeşid çeşid harb vasıII talarile de Habeş mukavemetini kıramayınca gaz kullanmağa başladı. Tayyareler, tahrib ve yangin bombalanndan sonra gaz bombalarile işe giriştiler. Habeşlerin son mukavemetini kınncıya kadar, bu yolda yürüyeceklerine şüphe yoktur. Nitekim, Mareşal Badoglio mutavaat etmezseniz mallarınızı ve canlannızı mahvederim, diyor ve dediğini yapmaktan onu menedecek bir kuvvet te yoktur. Habeşler, hâlâ Milletler Cemiyetinden imdad bekliyedursunlar! İşte bugünün ve yannın harbi! Cephe gerisinde gayrimuharib halkın hissesine düşen yıkan bomba, yakan bomba, boğan bombadır. Önümde, bir Fransız gazetesi duruyor. Hava hücumlanna karşı halkı korumak için ahnması lâzım gelen tedbirlerden uzunuzadıya bahsediyor. Hav hücumlanna karşı iki türlü müdafaa vardır. Aktif müdafaa, Passif müdafaa, Bunların birincisini ordular yapar: Tayyareler ve tayyareye karşı topçu ve sair vasıtalarla. Ikincisini mülkî idare ve belediyeler yapar: Gaz maskeleri, sığınaklar, binalarda tedbirler, itfaiye teşkilâtı ve saire ile. Fransız gazetesi, diğer memleketlerde bilhassa Almanyada, passif müdafaaya çok büyük ehemmiyet verildiğini, buna mukabil Fransanın henüz bu işin başlangıcmda olduğunu yazıyor. Ahnması lâzım gelen ve alınan tedbirleri anlatıyor. Hava tehlikesine karşı, çok kuvvetli bir aktif müdafaaya ve onun kadar kuvvetli ve teşkilâtlı bir passif müdafaaya ihtiyac vardır. Askerî müdafaa teşkilâtı, ne derece kuvvetli olursa olsun, düşman hava kuvvetlerinin taarruzuna uğramak tehlikesinden masun hiçbir memleket yoktur. Onun içindir, ki bir taraftan hududlanndan kuş uçurtmamak ister gibi aktif müdafaalanna ehemmiyet veren memleketler, diğer taraftan da passif müdafaalannı temin için büyük gayretler sarfediyorlar. Fransa, passif müdafaanin başlangicmda ise, biz, henüz nazariyatında yani lâfındayız. Bu müdafaa, daha sulh zamanında mükemmelen hazırlanmak, teşkilâtlandınlmak lâzımdır. Muhterem arkadaşım Asım Us, iki gün evvel yazdığı bir yazıda bu maksadla bir hava müdafaa kurumu teşkili fikrini ortaya attı. Memleketin hava tehlikesine karşı passif müdafaasının idarî teşkilât ve belediyeler tarafından mı, yoksa hususî bir kurum tarafından mı daha iyi başarılacağını tayin edebilecek vaziyette bulunmuyorum. Onun için, bu bakımdan bir fikir ileri sürecek değilim. Yalnız, yurddaşların mal ve canını korumak için çok ciddî çalışmıya. çok esaslı teşkilâta ihtiyac olduğunu görüyor ve bu hayatî meselenin, büyük ehemmiyetini pek kavrıyamadığımızı anlıyorum. Bir iki kitab, birkaç tamim ve bir ışık söndürme tecrübesile memleketin passif müdafaasını olmuş bitmiş sanmak, gaflet uykusuna dalmak demektir. Uyanmamız için, Başvekil tsmet înönünün, geçen seneki gibi, bir daha bağırması mı lâzım? Torosun içi Bu yarma, düzgün hendeseli duruşuna tuhaf bir kurum da vermiş: Hakkı var, en eşsiz bir görünüş onun gediğinden görülüyor Daha geniş ve daha dar yerleri olmakla beraber orta enliliği yüz kilometroyu bulan Torosların içi bir nevi labirenttir: Girdin mi çıkamazsın, çıktıkça tekrar girmektesin. Dağlar katar değil kanşık, dizilmemiş yığılmışlar. Ayrılma yok, kaynaşma var; ne yol, ne yarık. Yassı olsa aşılırdı; üç binlik; yumuşak olaydı oyarak yol bulunurdu, halbuki granitin en sertinden yapılma. Darsa tırman, kısaysa dolan; fakat Torosların eni çok kalın, boyu çok uzun. Ne yapmalı? Şaşıran insanlara ilk yolu Pozanti deresi gösterdi! Dünyanın zaten en eski ve en aldatmaz yol mühendisleri akar sular değil mi? Ulukışlayı geçtikten sonra bir dere, pınarından yeni çıkmış temiz bir şeffaflığın şerıdleme kıvrımıle yanınıza sokulur; Torosun böğürüne girmek çaresini önce o buldu. Aydınlık yüzile yüzünüze güle güle önünüze düşer. Herkesi, Toroslardaki tek geçide götüren odur. Berrak çakılları şakırdatarak kendisini bırakmamanızı söyler durur; istersen onu bırak, Torusu bıraktın! îşte binlerle yıllık kara yolile son yılların demiryolu dahi ancak o dereciğin ince sesini dinliyerek iç Torosa girebildier. Dere bu iki yoldan bazan birini sağa, bazan diğerini sola alıp; şurada birinin, ötede diğerinin altından geçerek ikisini de iç Torosların tam ortasındaki Pozantiye getirdi. Torosun çocuğu dere solda, demir çubuklu düz yol ortada, toprak ezmesi eski şose sağda, buraya kadar beraber gelen bu üç arkadaş birer birer vedalaşıp ayrılırlar: Herkes artık kendi başının çaresine bakacak! Belki de Adanada tekrar kavuşacaklarını bilmeden aynlan bu üç yoldaştan dere herşeyden önce adını değiştirir. O artık çakıt olmuştur. Suyu oldukça gürbüzleşen ırmak bütün Torosları sağlı sollu iki büyük kümeye ayırdığını seziyormuş gibi gürültülü bir dil kullanarak korkunc yarlar dibinden köpüre köpüre Hacıkırına gelir. Orada bir dağın göğsünde on beş yirmi metro genişlik, ve onun bir iki misli yükseklikle açılmış müstatil biçiminde bir yarma vardır. Üstünden yapısı kalkmış devler sarayınm kapısı gibi yükselen bu yarma insan elile yontulmuş gibi düzgün hendeseli duruşuna tuhaf bir kurum da vermiş: Hakkı,da var, en eşsiz bir görünüş onun gediğinden göriinüyor! Bu yarma, Torosların Çukurovaya bakan güzel panoramah bir penceresi: Çukurova, derinde, uzak, renk renk, sümbülümsü bir alacalıkla örtülü; ucsuz bucaksız bir düzlük halinde; yere yatınlmış masallı bir tablo, sinema oyunile büyütülmüş benekleme bir halı gibi serilmiş, ufukların belirsiz çemberine kadar, buğular içinde, gergin gergin uzayıp gidiyor. Sık büklümlü bir ırmak, açık mavi bir dantel garnitürünün gümüşümsü kıvnmlarile pırıldıya pırıldıya bu ovayı süsler. Uzaktaki o ırmak, işte şu yanımızda, çok derinden uğultular içinde sesi gelen çakıttır. Irmak ovadaki şu dilber rükudetin zevkine erebilmek için. başını granitlere çarparak, derin yarlardan sıçnya sıçrıya, en nihayet şu müstatil duruşlu yarmanın dibinden intihab eder gibi o düzlüğe atılmıştı: Oralarda gördüğü rahat buralarda çektiği çileye nisbet azdır bile! Şosenin daha Pozantiden sonra dereden neye ayrıldığı belli. İnsanlar ovaya ulaşmak için su gibi yardan atılamazlardı. Şose yoldaşını yarıda bırakıp sağa döndü. Fakat onlarla beraber sıkıfıkı buralara kadar gelen demiryolu ne yapsın? Şosenin gittiği yerlerde dolaşamıyacağı için ilkönce dereyle yürümeğe çalıştı. Karapınara kadar yanyana gittiler. Ondan sonra en kestirme çare dağı delip geçmekti. Karapınarla Hacıkın istasyonlannın arası, tren süratile yarım saatlik yol, bütün bir tünel dizisidir: Oyuk biçimine konmuş arka arkaya geceler şimşekleme şimşekleme parlıyan birer dilim gündüzle ayrıldılar! Bu tünelleri, bir defasmda, tesadüfen hususî bir vagonun salonlu konforu içinde geçtim. Vagonumuz katarın en arkasındaydı, salonun arkasında da bir balkon var. Balkondan, tünelin geride kalan ağzı, sinema karanlığından perdeye bakar gibi, ilkönce çok gösterişli ve parlak bir takızafer halinde görülüyor. Tren ilerledikçe bu tak büyükçe bir kapı, daha sonra toparlak bir cami penceresi oldu. Daha küçülünce bedir halinde bir ay, sonra bir Zühre, sonra bir kutub yıldızı, sonra... Birdenbire yeniden girdiğimiz karanlığın içinden haydi yeni tünelin takı, kapısı, penceresi, mehtabı, yıldızı... Biz bu arka arkaya tünelleri böyle eğlenerek geçtik, onlan delenlerin çektikleri hiç aklımızdan geçmedi! Uç yoldaştan dere atlıyarak, demiryolu delerek Torosu en kısa zamanda bırakırlar. İkisini de uğurladıktan sonra bize iç Toroslann asil güzelliğini gösterecek olan şoseye gelelim. Pozantinin sağmdan yokuşu tırmanan otomobil insanda mesafe hissi bırakmıyan bir hızla bütün Bürücek yaylasını aşmış ve Tekire ulaşmıştı. Burada indik. İlkönce yüzümüz doğuya çevrilmiş geçtiğimiz yerlere bakıyoruz: Önümüzde Bürücek yaylası uzun ve etli, dört tarafı da haşmetle kabank, müstatil bir levha gibi serilmiştir. Bu levhanın doğusunda Aladağ ve Antitoros dağlan, bazıları tarasa gibi, bazıları ehram gibi, fakat hepsinin, mesafe yüzünden birbirine kanşmış görünen tepeleri, pamuk yığını halinde, dalga dalga sıralanıyorlar. Müstatilin cenub dıl'ı Haçin dağlannın katarile çerçeveli. Onun karşısında Bolga dağınm destekleri ve şişkin etekleri var. Bütün yayla dört ucundan tutulup bir dut ağacı altına gerilmiş ve ortası çukurlak bir çarşaf gibi! Tekirden yüzümüzü batıya dön dürüyoruz: Unlü Gülek boğazı işte orada, fakat dirsek çevirerek kaybolmuş bir nehir gibi kendini saklıyor. Mısırlı İbrahim Paşanın sağlı sollu yaptırdığı iki kale bir asır önceki gürültülü tarihi hâlâ karşı karşıya konuşuyorlar. Ora halkı sağdakıne, değirmi biçiminden dolayı, Fenertabya, soldakine de, toprağın renginden kinaye Kırmızıtabya adını takmışlar. Gülek boğazını müdafaa için yapılan bu iki kale insana Rumeli ve Andoluhisarlannı hatırlatıyor. Zaten bütün Bürücek yaylası suyu çekilmiş Marmara denizini andırmaktadır. Yaylaya Pozanti boğazile girilmişti, yayladan Gülek boğazile çıkıhr. Daha tuhafı Tekirden Güleğe doğru gelen sivrimsi tümseğin buraca ismi Sarayburnudur. Bu Marmara benzetişini küçültmek için burada deniz yok demeyiniz: Denizin oradaki mavi şıpırtısına bedel burada da sonsuz yeşilliklerin hışıltısı var! Chamberlain Viyanaya döndü Balkan Konseyi toplanıyor Resmî tebliğde ziyaretin hususî olduğu bildiriliyor Hariciye Vekilinin, Kamutay Grupunda verdiği izahat Türkkuşu vile başlandı. Hakem heyeti doktor Fıtnat, Kreş müdürü Suzan ve doktor Hâ mid Osmandan müteşekkildi. Birinci grupta bir yaşına kadar olan çocuklar arasında Doğan birinci, Ipek ikinci geldi. Bir yaşından iki yaşına kadar olanlar arasmda Yılmaz birinci, Yurdakul ikind oldu. ikinci grupta, 2 yaşından 6 yaşına kadar olan çocuklar arasında İhsan bi rinci, Sabahat ve Erdoğan ikinci geldiler. Üçüncü grupta 6 yaşında ve 9 yaşında ki çocuklar arasındaki müsabakaya yalnız Birsal ve daha büyükler arasındaki müsbakaya da yalnız Münevver iştirak etmişti. Kazananlara ve iştirak edenlere hediyeler verildi. Endüstriyi kontrol için yeni bir kanun lâyihası Ankara 28 (Telefonla) İktısad Vekâletine, lüzum gördüğü sanayi şu belerinde maliyet ve satış fiatlarını kontrol salâhiyetini veren mühim bir kanun Iâyihası hazırlanarak Meclise verildi. Lâyihanın mühim maddelerini bildiriyo Ihracat tacirleri ruhsatname alacaklar t Ankara 28 (Telefonla) îktısad Vekâleti 1705 sayılı kanuna bazı maddeler ekliyen bir lâyiha hazırlıyarak Meclise vermiştir. Lâyihaya göre ihracat ticaretile meşgul olmak istiyenler îktısad Vekâletinden ruhsatname alacaklardır. İstanbuldaki Fransız mektebleri Ankara 28 (Telefonla) îstanbulHaki Fransız mekteblerinden birkaçı Vekâlete müracaatle bu ders yılı sonunda mekteblerini kapıyacaklarını bildirmişlerdir. İstanbuldaki umum ecnebi ve ekalli yet mektebleri orta kısımlan sene sonuna kadar sıkı bir teftişe tâbi tutulacaklardır. Ekalliyet mekteb hocalarından ehliyetsizlikleri görülmüş olan 8 kişinin Vekâletçe yazifesine nihayet verildi. rum. Madde 1 îktısad Vekâleti, lüzum gördüğü endüstri şubeleri mamulâtmın maliyet ve toprak satış fiatlarını kontrol ve tesbit etmeğe salâhiyettardır. Ve bu maksadla müesseselerin işletme ve idare şartlarını umumî, iktısadî vaziyetlerini ve diğer lüzum göreceği evrak ve vesaiki tetkike salâhiyettardır. Madde 2 Tesbit edilmiş fiatlara riayet etmiyen müessese sahibleri üç aydan bir seneye kadar hapis ve 500 liradan 5,000 liraya kadar ağır para cezasına tâbi tutulurlar. Madde 3 Maliyet ve toprak fiat tetkikatı sırasmda sınaî müesseselerce kendilerine tevdi edilmiş evrak ve vesaîngiltere ile Belçika arasında ikten meslekî esrara taalluk edenlerle müzakereler mahrem tutulması icab edenleri ifşa e Londra 28 (A.A.) Almanyaya den memurlar bir daha devlet hizmetinde kullanılmamak üzere memuriyetten verilecek sual listesi hakkında son gün çıkarılır ve haklannda aynca takibat ya lerde îngiltere ile Belçika arasında müzakereler vukubulduğu bildirilmektedir. pılır. •Madde 4 Bu kanunun tatbiki şekli Îktısad Vekâletince hazırlanacak bir nizamname ile tesbit olunur. 1 temmuzda da kampa çıkılacaktır. Bu kampa iştirak edip te muvaffakiyet gösterenler kabiliyetlerine göre A, B ve C ehliyetnameleri alacaklardır. A ve B ehliyetnameleri Kurumun hazırladı ğı talimatnameye göre, C ehliyetname si de beynelmilel hava federasyonu spor kanununa göre verilecektir.» Kampa iştirak edip te muvaffakiyetle ehliyetname alan yüksek tahsil gör müş gencler ihtiyat zabit mektebi ha zırlık kıt'asını görmüş addedilecekler ve bu suretle bir buçuk senelık askerlik hizmetleri bir seneye inmiş olacaktır. Kampa iştirak eden talebelerin iaşe ve iskân masraflarını Türk Hava Ku rumu temin edecektir. Üç plânör muallimi cuma günü An karadan şehrimize gelecektir. Paraşütle atlama yeri olarak Beyazıd kulesi münasib görülmüştür. Kulede bazı tamirat ve tesisat yapılacaktır. Paraşütle atlama tecrübelerine üç ay sonra başlanacaktır. Dündan itibaren kulede yapılması elzem olan tamirat ve tadilât için Belediye Fen heyetince tetkiklere başlan mıştır. İSMA1L HABİB Çekoslovakya ile olan ticaret anlaşması uzatıldı Türkiye ile Çekoslovakya arasında yeni ticaret anlaşması için Pragda müzakerelere devam edilmektedir. Bu müza kereler neticeleninciye kadar iki hüku met, ticarî münasebetlerini sekteye uğ ratmamak için eski ticaret anlaşmasınm bir ay daha uzatılması Vekiller Heyetince kabul edilmiştir. Kundura düğmeleri hakkında bir karar Dışandan tedariki zarurî olan ve gümrük tarifesinin 346/C pozisyonuna giren demirle müretteb mukavva kundura düğmelerinin mer'i olan kontenjan kararnamesinin îktısad Vekilliğinin müsaadesile ithali caiz mallar listesine ahnması Icra Vekilleti Heyetinin 13/4/1936 toplantısında kabul edilmiştir. Zabıtaya hakaret eden adam Arab Abdülkadir isminde biri dün Galatada sarhoş olarak zabıtaya hakaret ettiğinden yakalanmış, Müddeiumumiliğe gönderilmiştir. Dördüncü istintak hâkimliği tarafından hakkında takibata devam edilmektedir. Asi tayyareciler affedildi Atina 28 (Hususî) Geçen seneki isyandan sonra vazifelerinden azledlimiş olan sivil tayyarecilerin tekrar vazifelerine alınmalarma hükumetçe karar verilmiştir. Geyvede define aranıyor Geyve (Hususî) Sürmeneli anti ; kacı Hasan Tahsin tarafından hükum&? tin müsaadesile Geyvenin Gmcılar köyünde define aramalarma başlanmış tır. Hafriyatm başlangıcmda ümid verici emmareler meydana çıkmaktadır. Ankarada konservatuar kurulacak Ânkara 28 (Telefonla) Ankarada bir konservatuar teşkili için yapılan tetkikler nihayet bulmuş ve bu hususta bir tanun Iâyihası hazırlanmıştır. Lâyiha bugünlerde Meclise sevkedilecektir. Numan Rifat Moskovaya hareket etti Bükreş 28 (A.A.) Büyük elçi Numan Menemencioğlu bu sabah Varşova tarikile Moskovaya hareket etmiştir. Istasyonda Dış Bakanlık müsteşarı Savel, Romanyanm Ankara elçisi Fi lotti, orta elçi Raicoviceanu, Tituleskonun mümessili, Türkiye maslahatgüzarı ve elçilik memurları, Sovyet elçisi Ast rovski ve Dış Bakanlık erkânı tarafından selâmlanmıştır. Kiralık Apartıman Türbede Belediye karşısında 19 numaralı Sinanağa dairelerinde 9 numaralı apartıman kiralıktır. Gaz, su, elektrik ve kalorifer. 6 oda, aşağıda bir depo. Boğaziçi methalinden Yeşilköy fenerine kadar geniş nezaret. Fransadaki İtalyan elçisi Paris 28 (A.A.) Italyanm Pari: elçisi Cerruti dün akşam Romaya hareket etmiştir.